Category
🛠️
Yaşam tarzıDöküm
00:00Efendim merhabalar, Beyaz TV ekranlarında yayınlanan Geçmişe Yürüyen Adam programına hoş geldiniz.
00:08Bugün Eyüp Sultan bölgesini anlatan Eyüp Belgeseli'nin ikinci programı ile karşınızda bulunmaktayız.
00:16Bugün size yeni fotoğraflar, eski fotoğraflar, 150 yıl, 170 yıl yani normalde bir insanın asla,
00:27iki insanın asla, hatta üç kuşanın asla göremeyeceği kadar uzak zaman dilimlerini,
00:33fotoğrafları huzurunuza, gözünüzün önüne, evinize, ekranlarınıza getirerek anlatmak.
00:41Buraların Eyüp Sultan bölgesinin dününü, bugününü, oraların çekilmiş olan yüz yıllarca öteye giden fotoğraflarıyla birlikte anlatmak.
00:53Tek derdimiz size Geçmişe Yürüyen Adamlar olarak tarihi anlatmak, başka hiçbir derdimiz yok.
01:01Tek derdimiz size şu taşları buraya koyan ustayı anlatmak, bu taşları buraya koyan ustanın yaşadığı şehri,
01:11bu taşları buraya koyan ustanın sanatını anlatmak.
01:15Tek derdimiz sizinle bu taşı buraya koyan ustanın arasında bağ olmak.
01:22Bu program, Geçmişe Yürüyen Adam programı, bu olayı, bu hadiseyi tarihle bugünü birbirine bağlamayı dert edinen bir programdır.
01:36Kimdir Geçmişe Yürüyen Adam?
01:38Arazide bulunan, tarihi olayların yaşandığı yerleri gezen biz mi?
01:46Hayır.
01:47Peki kanaldaki montaj ekibi mi?
01:49Hayır.
01:50Bunlar sadece bu ailenin birer üyesi.
01:54Peki kim Geçmişe Yürüyen Adam?
01:57Sesiniz.
01:58Evinde oturup sabah kahvaltısı yaptıktan sonra bir keyif çayını alıp televizyonun önünde kurulan siz.
02:08Sizler geçmişe yürüyorsunuz bizlerle birlikte ve biz size bu taşın hikayesini anlatmaktan mutluluk duyuyoruz.
02:17Efendim, Geçmişe Yürüyen Adamlar bugün Eyüp'te.
02:22Geçtiğimiz hafta başlamış olduğumuz Eyüp programının ve Eyüp yolculuğunun ikinci bölümüyle karşınızda olacak.
02:32Neler olacak?
02:34Culus yolu olacak.
02:36Dünyanın ilk görme engelliler kütüphanesi olacak.
02:41Abdülhamid Han'ın kuyusunu kazan eniştesi Mahmud Celaleddin Paşa ve onun oğlu Prens Sebahaddin'in mezarını göreceğiz.
02:52Eyüp'te mi?
02:54Evet Eyüp'te.
02:55Çok enteresan külliye içerisinde.
02:58Size Osmanlı döneminde ihtiyaç sahibi insanlara nasıl kırmadan, dökmeden, incitmeden, kalplerine bir sancı olmadan çok önemli bir söz söyleyeyim mi?
03:13Abdülhakim Arvasi hazretlerinin sözüdür.
03:16Ne kadar da güzel bir sözdür.
03:20Diyor ki bir insana ne olursan ol.
03:25Şifa ol, göz ol, derman ol, ilaç ol ama kalbine eza olma, kalbine ağırlık olma diyor.
03:37Ne güzel söylemiş.
03:39İnsanların kalbine ağırlık olmadan o insanların karnını doyurmak.
03:44Mihrişah Sultan'dan üçün Selim'den bahsedeceğiz.
03:49Bu bölümü size Eyüp Sultan Külliyesi'nin sosyal dokusundan bahsedeceğiz.
03:55Hazır mısınız?
03:56Biz hazırız.
03:58Ekip olarak 70'e yürümeye talibiz.
04:01Haydi bismillah.
04:18Şu an üçüncü Selim'in yani 28. Osmanlı Padişahı 1789-1807 yılları arasında hüküm süren
04:32üçüncü Selim'in annesi o güzel babaanne, annesi Mihrişah Valide Sultan tarafından yaptırılan Sebil'in önünde bulunmaktayız.
04:42Bu yol ise Culus yolu.
04:45Ne demektir Culus?
04:47Tahta çıkan padişahların Avrupa'da taç giyme törenleri vardır.
04:52Osmanlı'da kılıç kuşanma törenleri vardır.
04:55Bu hangi kılıç?
04:57Peygamber Efendimiz'in Bedir Savaşı'nda kullandığı kılıç.
05:01Nerede takılıyor?
05:03Eyüp Camii'nde.
05:04Kime?
05:05Padişaha.
05:06Peki bu geleneğin bu yolla ne alakası var?
05:10Bu Eyüp Sultan bölgesini anlatan başka bir programın ve sadece bu yolu anlatmak üzere yapılacak olan programın konusu.
05:24Siz yeter ki ayrılmayın bizden, siz yeter ki bizi evinize kabul edin.
05:30Biz size ne tarihler, ne hadiseler, ne padişahlar, ne olaylar anlatacağız.
05:37Tarih bizim işimiz.
05:39Yeter ki bize güvenin, yeter ki pazar günleri bizi evinize misafir edin.
05:45Geçmişe yürüyen adamlar derken öylesine bir televizyon program adı düşünmedik ki.
05:53Biz gerçekten sizinle birlikte geçmişe doğru tarih üzerinde adım adım yürümeyi planladık ve bunu yapmaya çok kararlıyız.
06:05Bir sonraki Eyüp programında Culus yolu, tahta çıkan padişahın neden deniz yolu ile sandaldan Bostan iskelesi adı verilen bölgede inip neden kara yolu ile Fatih Camii'ne doğru gittiğini de konuşacağız.
06:22Bu geleneği, bu adeti son defa kim yaptı onu da konuşacağız.
06:28Lütfen bizden ayrılmayın.
06:35Çok güzel bir caddedeyiz.
06:49Osmanlılar döneminde çömlekçiler caddesi ya da oyuncakçılar caddesi olarak bilinmektedir.
06:56Lale devrinden sonra eğlenmeyi bilen İstanbullular çocuklarına sünnet töreninden sonra Hazreti Eyüp bölgesini gezdirirken buraya da uğratırlarmış.
07:08Güzel bir cadde bana göre sağda Sokoğlu Mehmet Paşa Türbesi bana göre solda size göre sağda Siyavuş Paşa Türbesi ile başlayan bu sokağın hikayesi güzel.
07:22Güzel değil mi?
07:23Yani bir tek bana güzel gelmiyor herhalde.
07:25Herkese güzel, renkli, hoş, sakin ama yani geçmişe baktığımızda aslında o kadar da güzel görüntüleri yok.
07:36Zira şu an görmüş olduğunuz bir fotoğraf var.
07:401975 yılına ait 49 yıllık bir fotoğraf.
07:46Şu büyük bina o zaman da bulunuyor ve bir siyasi partinin muhtemelen Eyüp Sultan ilçesinin ilçe başkanlık binası olarak kullanılıyor.
07:57Arka tarafta Sokoğlu Mehmet Paşa Türbesi görünüyor ve o türbe bugün de var o gün de var tabii ki de olacak.
08:06Zira Kanuni Sultan Süleyman'dan sonra 2. Selim'e ve 3. Murat'a sadrazamlık yapmış Osmanlı Devleti'nin toplam 15 yılını sadrazamlıkla bitirmiş bir insan.
08:21Bundan sonra Pargalı İbrahim var 1523'te sadrazamlığa başlar 1536'da 13 yıl sonra sadrazamlığı biter.
08:3315 yıl kesintisiz sadrazamlık yapan Sokoğlu, Bosna Hersey'in Sokoloviç kentinde dünyaya gelen 1505-1579 yılları arasında hüküm süren Don Volga Kanalını
08:49ve 1881 tarihinde İngilizlerin yapmış olduğu Süveyş Kanalını proje olarak düşünen ama hayata öldüğü için geçiremeyen
09:01Büyük Adam Sokoğlu'nun türbesi arkamda bulunmaktadır.
09:0674 yıllık hayatına neler sığdırmadı ki.
09:09Topkapı Sarayı'nda bir divan toplantısı sonrasında kalbinden hançerlenerek şehit olan Sokoğlu Mehmet Paşa Osmanlı Devleti'nin yükselmesinin yüz akıdır.
09:24Sokoğlu şehit olduktan sonra Osmanlı duraklama dönemine girdi.
09:30Osmanlı'nın duraklaması 1579, 1699, 120 yıl ardından Karlofça ve Gerileme'ye doğru gidiyor.
09:39İşte bu sokak bize onu hatırlatıyor.
09:431975, şuralarda bir yerlerde kamyonet var.
09:48Ne taşıyor bilmiyoruz ama o günkü dükkanlar bugüne baktığımız zaman şık ve zarif değil.
09:56Bu taraf zaten ahşap, çok fazla tarih olmadığı belli sonradan yapılmış ama bu tarafta dükkanlar var.
10:04Ve bu dükkanlar 1975 tarihinde bakıldığında çok da şık olmayan, biraz kötü, tepenklerle kapatılan ve her şeyin satıldığı araba, yedek parçalarının bile bulunduğu bir sokaktır.
10:23Ve burası tarihi bir sokaktır.
10:27Eyüp Sultan Külliyesi yaklaşık 100 metre arkamızda bulunmaktadır.
10:3249 yıllık bu fotoğraf bize neler hatırlattı neler.
10:3949 yıl arayla aynı açıdan çekilen iki fotoğraf şu an karşınızda.
10:53Bu yayını size Ölüler Diyarı'ndan yapıyorum.
11:06Nasıl? Çok Avrupayı oldu değil mi? Ölüler Diyarı.
11:10Onlara göre ölüler ama bizim kültürümüze göre hamuşan, uyuyanlar, sessizler, sakinler.
11:21Ne demiş Necip Fazıl rahmetli üstad?
11:25Öleceğiz, müjdeler olsun, müjdeler olsun, ölümü de öldüren Rab'be secdeler olsun.
11:33Ahmet Haşin merdiven şiirinde çok güzel anlatmış ölümü ve yaşlanmayı.
11:40Diyor ki üstad, ağır ağır çıkacaksın bu merdivenlerden,
11:46eteklerinde güneş rengi bir yığın yaprak ve bakacaksın semaya ağlayarak.
11:53Sular sarardı, yüzün perde perdeye solmakta, kızıl havaları seyret ki akşam olmakta.
12:02Eğilmiş arza kanar, mutlasıl kanar güller, durur mu dallarda o lavlı bülbüller?
12:09Sular mı yandı, neden tunca benziyor mermer?
12:13Bu bir lisan-ı hafidir ki ruha dolmakta, kızıl havaları seyret ki akşam olmakta.
12:21Bunun karşılığında Ahmet Haşin'in merdiven karşılığında Faruk Nafiz çok güzel seslenmiş
12:30ve demiş ki ne doğan güne hükmüm geçer, ne halimden anlayan bulunur.
12:38Ah aklımdan ölümüm geçer, sonra bu bahçe, bu kuş, bu nur ve gönül tanrısına der ki
12:48pervam yok verdiğin elemden, her mihnet kabulüm yeter ki gün eksilmesin penceremden.
12:57Efendim bizim için ölüm bir bitiş değil, nihayi bir başlangıçtır.
13:04Ve en nihayetinde yeri göğü ve ikisi arasındaki her şeyi yaratan Rab diyor ki
13:12her nefis bir gün ölümü tadacaktır.
13:16Kulli nefsin zayikatül mevt.
13:19Ölüm Avrupa için bir son, ölüm İslam ve Müslümanlar için sonsuz başlangıcın kapısıdır.
13:29Gelin Eyüp Sultan bölgesindeki batılıların gözündeki kabristan,
13:34bizim gözümüzdeki hamuşan bölgesine gelin.
13:39Burada size çok anlatacak hikaye var.
13:42Gelin.
13:43Efendim çok güzel bir adamın türbesine doğru yavaş yavaş gidiyoruz.
14:01Ferhat Paşa, Kanuni Sultan Süleyman Han döneminde Enderun Mektebi'nde okuyup
14:07ardından 2. Selim ve 3. Murad döneminde paşalık ve vezirlik yapan
14:13güzel bir adam.
14:15Ama önünden geçtiğimiz bir türbe var.
14:18Hüsrev Paşa 1756 yılında Sultan 3. Mustafa döneminde dünyaya gelmiş.
14:28Hatta 3. Mustafa'dan biraz önce evet 1. Mahmud öldükten bir sene sonra 3. Mustafa
14:37ama arasında 3. Osman var karışık anlatırken karışık.
14:42Daha ben neler anlatacağım size.
14:441. Mahmudlar, 3. Osmanlar, 3. Mustafa'lar tam o dönemde dünyaya gelmiş.
14:511855 tarihinde Abdülmecit döneminde vefat etmiş.
14:56Onu konuşmayacağız.
14:58Ferhat Paşa'ya anlatacağım.
15:00Burada enteresan 2 adam var.
15:03Abdülhamid Han'a düşmanlık yapmayı kendilerine şiar ve hayat felsefesi yapan
15:10eniştesi ablasının eşi Mahmud Celaleddin Paşa ve onun Paris'e kaçan
15:17Le Pley akımından Adem'in merkeziyetçi Prens Sabahattin o da burada.
15:25Bir dakika Abdülhamid'e ve devlete düşmanlık yapan Prens Sabahattin'ler
15:31Mahmud Paşaları ne işi var bu türbede?
15:34Hepsini bir programda konuşacağız.
15:37Ama önce isterseniz haydi buyurun Ferhat Paşa türbesine size ben Ferhat Paşa'yı anlatayım.
15:59Aslında hikayemiz tam 130 yıllık.
16:011894 yılından bahsediyorum.
16:05Osmanlı Devleti'nin başında Abdülhamid Han var.
16:09İstanbul depremi oldu mu olmadı mı bilmiyoruz.
16:13Deprem mi oldu? Evet.
16:15Bugün beklemiş olduğumuz depremden bir önceki periyot küçük kıyamet değil ama
16:22o 1509 depremi büyük bir deprem.
16:2545 gün boyunca İstanbul sallandı ve yıkılmayan yer kalmadı.
16:31Muhtemelen o deprem henüz olmadı.
16:35Aylar var o depremin olmasına ve karşımızda 1894 tarihinde Ferhat Paşa türbesi bulunmakta.
16:44Şuralarda bir yerlerde bir adam duruyor.
16:48Arkasında köpek var.
16:50Buralarda insanlar var.
16:52Buralarda insanlar var.
16:54134 yıl evvel de tıpkı bugün olduğu gibi etraf insan dolu.
17:01Arkamızda Ferhat Paşa.
17:04Efendim Kanuni Sultan Süleyman devrine gitmek lazım.
17:07Kanuni devri Enderun Mektebi'nde okuduktan sonra
17:111566-1574 yıllarında taht süren II. Selim
17:18ve hemen onun ardından 1574-1593 yılları arasında hüküm süren III. Murad döneminde
17:28bir dönem kısa da olsa bir dönem sadrazamlık yapmış,
17:33İstanbul Paşalığı yapmış, Kubbe Vezirliği yapmış,
17:38Padişah Danışmanlığı yapmış.
17:41Padişah seferdeyken III. Murad'ın kısa bir ayrılık çeşmesine kadar
17:48Osmanlı ordusunu yolculadığı bir sefer var.
17:53O dönemde Padişah naipliği yapmış bir insan.
17:57Ferhat Paşa, başarılı mı değil mi nereden baktığınıza bağlı ama çok çevresi var.
18:05Padişahla, sadrazamla, şehzadelerle yakın alakadar olan bir insan
18:11ve netice itibariyle Ecip bölgesine bir külliye bırakmış.
18:16Ferhat Paşa, bugün 134 sene önce çekilen fotoğrafta bir Abdullah Freyrers fotoğrafı.
18:27Avrupa'dan bol miktarda fotoğraf ustaları geliyor.
18:30İşte Abdullah Freyrers de bu fotoğraf ustalarından biri.
18:34Şuan kameraman kardeşlerimin kameralarını koyduğu yere Abdullah Freyrers de kamerasını koymuş,
18:42fotoğraf deklanşörüne basmış ve görüntüyü almış.
18:47Bakın bugün Abdullah Freyrers'in üzerinden 134 yıl geçmesine rağmen
18:53Bakın bugün ben bile hala Abdullah Freyrers'in çektiği fotoğraf gibi aşağılara doğru iniyorum.
19:02O fotoğrafta da türbenin kapısının yarısı görülmekle birlikte
19:07bugünkü fotoğrafta da türbenin yarısı görülmekte.
19:13Yani bugün bir zaman deli mi, o gün bir zaman deli mi diyemiyoruz.
19:17134 yıl evvel de burası Çukur'daymış, bugün de Çukur'da. Nasıl ama?
19:24Köpeğiyle, bugün bir kedi, hatta kediler var burada.
19:28Bugün kediler köpekler var, o gün de bir köpek var.
19:32Nerede? Hemen arka tarafta.
19:34Burada bir fesli, orada bir fesli.
19:37Arkamızda Ferhat Paşa, size göre sağda, bana göre solda Eyüp Sultan Polis Merkezi.
19:44Bugünkü kütüphane ve Eyüp ve külliye sizleri bekliyor.
19:49134 sene arayla, 1894-2024, 134 sene arayla aynı açıdan çekilen iki fotoğraf şu an karşınızda.
20:14Efendim, Osmanlı'da mir kelimesi komutan demektir.
20:20Mirlerin miri, yani mir-i miran ise başkomutan demektir.
20:26Osmanlı döneminde 3. Murad'dan 3. Mehmed'e ya da 1. Ahmed'e, yani ne diyelim, 1570'ler, 1590'lar.
20:383. Mehmed, 1595-1603, 1. Ahmed, 1603-1617, yıllar arasında hüküm sürmüştür.
20:50İşte o yıllarda mir-i miran, yani komutanların komutanı, Büyük Komutan Mehmed Paşa tam yol ağzında bir türbe yaptı.
21:00Bahsettiğim tarih 1500'lerin sonları, 1600'lerin başları.
21:05Yani günümüzden nereden bakarsan bak, 450 sene önce mir-i miran Mehmed Paşa.
21:14Ancak bizim hikayemiz 400 yıllık bir hikaye değil.
21:18Bizim hikayemiz yaklaşık olarak 110 yıllık bir hikaye.
21:231910'lu yılların başları.
21:261. Dünya Savaşı başlamış mı bilinmez.
21:291910'lar diyor, belki de 1916-17, onu da bilmiyoruz.
21:361910'lar, tarihlendirme olarak 10'lar deyince, günümüzden 114 sene öncesinden bahsediyor olsa gerek diye düşünüyorum.
21:46110 sene önce, belki de 115 sene önce, tam olarak kameraman kardeşlerimin bulunmuş olduğu yerde bir kameraman durmuş,
21:59fotoğrafın dektanşörüne basmış, binanın tam orta yerinde mir-i miran Mehmed Paşa.
22:08Fotoğrafın dektanşörün, kameranın görüntünün sol tarafında Ferhat Paşa, sağ tarafında ise bugün olmayan bir şey var.
22:19Aslında fotoğrafın her yeri bugün hala var.
22:23Ama olmayan tek bir şey var, onu size göstereyim mi?
22:27Bakın, buralarda bir yerlerde, Eyüp Sultan Polis Merkezi'nin yanlarında bir yerlerde,
22:35dikkatli bakıldığında görülebilir, bir çeşme var.
22:39Osmanlı Devleti'nin 1910'lu yıllarında buralarda bulunan çeşme, fotoğrafa bakıldığında ancak görülebiliyor.
22:49Sonra bu yol genişletme çalışmasında, yolu büyütmek için o güzeli, o tarihi 114 sene önce yerinde olduğunu fotoğrafta gördüğümüz o çeşme yıkıldı.
23:04Yerinde bugün hiçbir şey yok, bir dükkan önü olarak duruyor.
23:10Mehmed Paşa Türbesi, Ferhat Paşa Türbesi, Eyüp Sultan Polis Karakolu, her şey yerinde, her yer yerinde ama maalesef o çeşmeyi bugün yerinde göremiyoruz.
23:25Fotoğrafa sahip olmayanlar, bu fotoğrafı görmeyenler ve bu fotoğrafı bilmeyenler, şu an arabanın döndüğü yerde genişlik olsun diye,
23:36arabalar rahat dönsün diye ablaların bastığı yerdeki çeşme yıkıldı.
23:44Neden yıkarsın, şurayı doldurarak da yapabilirsin?
23:49Sanırım zahmetten kaçmışlar, kestirme yolu bulmuşlar, çeşmeyi yıkmışlar, yolu büyütmüşler.
23:57114 yıl önce var olduğunu gördüğümüz bu çeşmenin yıkılış tarihini de bakmak için çok dikkatli çalışmak lazım.
24:09Şu anki bilgilerimizde maalesef öyle bir bilgi yok.
24:13114-115 sene önce buralarda insanlar var, fesliler var, böyle duranlar var, bu tarafta duranlar var, her yerde insanlar var.
24:25Sanki fotoğraf makinesine poz veriyorlar gibi.
24:29Bir fotoğraf, tabii o günlerde fotoğraf makinesi de önemli, bir fotoğraf makinesi görülmüş ve herkes bulunduğu yerde o fotoğraf makinesine poz vermiş.
24:43114 yıl arayla aynı açıdan çekilen iki fotoğraf şu an karşınızda.
24:50Yani 106 sene önce böyle biri baktığında oluyor da ben baktığımda olmuyor mu?
25:13Şu an karşınızda 106 yıllık, 1910'lu yıllara ait bir fotoğraf bulunmaktadır.
25:21Bu fotoğrafta iki tane dede var.
25:24Bu dedelerden biri şu an bulunduğum yerde böyle karşıya fotoğraf çekilen yere bakarken
25:33diğeri de böyle durmuş, hafif eğik, elleri arkasında belinde bağlı ve fotoğraf çekilen kameraya bakıyor iki kişi.
25:45Tipik bir Abdullah Frerer fotoğrafı.
25:472. Abdülhamit döneminde Avrupa'dan gelen fotoğrafçıların İstanbul'a akın akın gelmeleri
25:56ve burada fotoğraf çekip Avrupa'ya götürmeleriyle İstanbul, Avrupa'da bilinmeyen ve merak edilen İstanbul artık bilinmeye başlandı.
26:07Ve o iki dede, benden yaklaşık 5-6 adım gerideki bu iki dede ölümsüzleşti.
26:14Bir fotoğraf.
26:15Mezarları şu an kim bilir nerede?
26:18106 yıl evvel, 1912-13 o tarihlerde bulunan iki insanın mezarı belki de şuralarda ama biz fotoğrafta onları ayakta ve şurada görüyoruz.
26:34İşte anlattığımız şey buydu.
26:35Fotoğraflar kadar, o kağıt parçaları kadar hakim ve sahip değiliz bu dünyaya.
26:45106 yıl evvel, 1910'lar bakarsanız bu kabristanın Miri Miran Mehmet Paşa Türbesi'ni sizin solunuza, benim sağıma aldık.
26:57Bana göre solda ama size göre sağda bir kabristan var.
27:03Ve bu kabristanın korkuluk taşları 1910'larda da böyleymiş.
27:11Bakın bu fotoğraf bize bu restorasyona ait değil, gerçek ve orijinal olduğunu göstermekte.
27:19Zira fotoğraftaki görüntü de tam olarak bu.
27:23Bu tarafa baktığımızda ise siyah arabanın kapattığı metal tentelerin bulunduğu yerde aslında pencereli hazire duvarı varmış.
27:35Fakat onlar bilmiyoruz ne zaman yıkıldı ama yıkılmış yerine metal ağırlıklı duvar, yarım duvarlar yapılmış.
27:46Efendim burası Sultan Mehmet Reşat Türbesi'ne giden, Mihrişah Sultan Çeşmesi'ne çıkan, Görme Engelliler Kütüphanesi'ne.
27:57Dikkat, 1890 Abdülhamid dönemi dünyada ilk kadın hastanesini Nisa Şifahanesi'ni Abdülhamid Han Karaköy'e yaptı.
28:13Dünyanın ilk çocuk hastanesini Şişli Hamidiye Etfale Tıfıllar Hastanesi olarak Abdülhamid yaptı.
28:23Dünyanın ilk görme engelliler kütüphanesini yani şurayı Abdülhamid yaptı.
28:30Mekanı cennet olsun. Sultan Abdülhamid kültürümüze çok fazla etki etmiştir.
28:36Ve bu yol bir Abdülhamid ve babaannesi Mihrişah Sultan ve kardeşi 1842 doğumlu Abdülhamid, kardeşi Mehmet Reşat 1848 doğumlu.
28:54Aralarında 6 yaş var. Ölüm tarihleri ise çok yakın birbirine.
29:0010 Şubat 1918 Abdülhamid Han, 3 Temmuz 1918 Çarşamba akşam 8.30 Sultan Mehmet Reşat Han.
29:11Bir sonraki fotoğrafta sanırım ben size Mehmet Reşat'ı anlatmak durumunda kalacağım.
29:18Ama şu an 106 sene önce çekilen iki tane dedemizin bulunduğu, birinin yan döndüğü, birinin dik baktığı fotoğraf tam olarak bu.
29:31Nasıldı? Birisi böyleydi, birisi de böyleydi.
29:37Bu dedeler şu an dikeydi, yatay oldular.
29:44Muhtemelen bu programı 50 sene sonra seyredenler burada bulunacaklar ve diyecekler ki Ahmet Anapalı 2024'te burada dikeydi,
29:56şimdi orada yatay, biz de buradayız ve bu programı anlatıyoruz diyecekler.
30:02106 yıl arayla aynı açıdan çekilen iki fotoğraf şu an karşınızda.
30:13Muhteşem bir tarihi hatıranın, müthiş bir hafızanın eşiğinde bulunmaktayız.
30:36Efendim az evvelki fotoğrafı anlatırken demiştim ki dünyanın ilkleri var bizde.
30:43Maalesef biz Türkiye Cumhuriyeti fertleri olarak tanzimattan beridir Osmanlı Devleti'ni yıkışa doğru hızlandırarak koşarak götüren tanzimattan beridir.
30:58Batıyı hep kendimizden üstün gördük.
31:01Aşağılık kompleksi içerisinde travmalardan travmalara girdik.
31:06Batıda her şey güzel, bize ait ve doğuya ait ne varsa her şey kötü zannettik.
31:16Halbuki öyle değil.
31:18Bu tamamen bir travmanın eseridir ve bu travma maalesef bizi zihnen gerilere çekmiştir.
31:28Bosna Hersey'in efsane komutanı, güzel insan, bilge Müslüman Aliyah İzzet Begoviç der ki,
31:37ama ne güzel demiş,
31:39Aliyah İzzet Begoviç der ki,
31:42düşmana cephede yenildiğinde yenilmezsin.
31:46Düşmana benzemeye çalıştığında ve düşmana benzediğinde yenilirsin.
31:54Biz sanırım tanzimattan sonra Osmanlı Devleti fertleri olarak düşmana benzedik.
32:01Düşman gibi olduk, düşmanı kutsadık.
32:06Bize ait her şeyi kötü, Avrupa'ya ait her şeyi iyi bildik.
32:12Bu yüzden Aliyah İzzet Begoviç'in dediği gibi yenildik.
32:17Hem de çok fena yenildik.
32:19Bir sürü ilkimiz var.
32:22Avrupa'da olmayan bir sürü ilk, Devlet-i Ali Osman'a, bizlere, Türklere ait,
32:29mesela az evvel bahsettiğim gibi, dünyanın ilk ve en eski kadın hastanesi,
32:38şimdi yanlış anlaşılmasın, Avrupa'da kadınlar hastaneye gitmiyordu olarak anlaşılmasın.
32:45Tabii ki gidiyorlardı.
32:48Avrupa'da kadınlar hastaneye gidiyorlardı.
32:52Fakat kadınlara özel, yalnızca kadınların girdiği,
32:57doktorundan hemşiresine, hasta bakıcısından aşçısına kadar,
33:03her şeyin ve herkesin kadın olduğu hastane yoktu.
33:06Karbahastaneler vardı Avrupa'da, ona gidiyorlardı.
33:10Dünyanın ilk ve tek kadın hastanesi, Nisa Şifahanesi,
33:17Karaköy'de Ala Geyik Sokak'ta yapıldı.
33:21Osman Hamdi Bey çizdi projesini, Beyoğlu Belediye Başkanı olarak ve yapıldı.
33:27Dünyanın ilk çocuk hastanesi, lütfen yine yanlış anlaşılmasın,
33:33hastaneye gitmiyor mu çocuklar? Tabii ki gidiyorlar.
33:37Ama karbahastaneye gidiyorlar.
33:39Dünyanın ilk çocuk hastanesi, yani tıfıl, tıfıl çocuk demektir,
33:48tıfılın çoğulu etfal demektir.
33:50Şişli'de yanan bir yandığı için, hastaneler de uzakta olduğu için,
33:57yandığı yerden uzaktaki hastaneye götürürken,
34:02yolda kan kaybından öldüğü için, bir Ermeni kız çocuğu için,
34:09Şişli'deki Ermeni köyünü aldı Sultan Abdülhamid Han
34:13ve oraya Şişli Hamidiye Etfal, yani tıfıllar hastanesini yaptı.
34:21İlk çocuk hastanesi bize aittir, biz yaptık.
34:26Onun dışında bir şey daha var, inanılmaz enteresan ve çok güzel.
34:32Bugün Görme Engelliler Kütüphanesi, o günkü adı ile Ama Kütüphanesi,
34:39yani kör kütüphanesi.
34:42Kör tabirini kullanmıyoruz, görme engelli diyoruz, kendimizi öyle hazırlayalım ve alıştıralım.
34:49Osmanlı'da görme engelliler için bir kütüphane var.
34:54Niye ki?
34:55Çünkü İslam'ın ilk emri Alak suresi 1-5'tir.
35:00Ne diyor Allah-u Teala Alak suresi 1-5. ayetlerde?
35:04Bismillahirrahmanirrahim.
35:06İkra, Bismirrabbikellezi halak, halakal innisane min alak.
35:11İkra, ve rabbikellekrem, ellezi allememil kalem, allemel insane, ma'lem ya'lem.
35:18Oku, yaratan Rabbinin adı ile oku.
35:22O sana kalem tutmasını, O sana bilmediklerini öğretti.
35:27Rabbin kerem sahibidir, oku.
35:30Yaratan Rabbinin adı ile oku.
35:32Ama oku diyor da, adam görme engelli, okuyamaz.
35:36O halde görme engelli için bu ayet geçersiz mi?
35:40Haşa.
35:42Osmanlı çaresini bulmuş.
35:44Bu bölgede bulunan pek çok medreseden öğrenciler geliyorlar.
35:50Örnek veriyorum, misal veriyorum.
35:52Her gün 10 öğrenci geliyor ve her gün 10 öğrenci burada görme engellilere kitap okuyorlar.
36:01Örnek.
36:02Ben görme engelliyim, buraya geliyorum ve diyorum ki,
36:08evladım oku, Ömer Seyfettin'in kaşağısını oku.
36:14Ve Ömer Seyfettin'in kaşağısını yanda bulunan çocuk alıyor,
36:20görme engellinin yanına oturuyor ve kaşağıyı okuyor.
36:24Bir dinleyen var gözü görmeyen, bir okuyan var medrese öğrencisi.
36:30Adam Victor Hugo sefilleri oku dediğinde,
36:33okuyan medrese talebesi Raf'tan Victor Hugo'yu alıyor,
36:38yanına oturuyor ve sefilleri okuyor.
36:41Oldu mu size görme engelli okulu, görme engelli kütüphanesi?
36:47Bu arada dil sürçmesi yaşadım.
36:50Görme engelliler okulu dedim, düzelteyim mi?
36:55Aksaray'da, Yusufpaşa'da, Yıldız Pasacı adı verilen bölgede,
37:00Yıldız Sarayı'nda yaşarken Abdülhamid Han,
37:03görme ve konuşma, âmâ ve lâl çocuklar için bir okul yapılmış.
37:11O okul Yıldız Mektebi'ymiş.
37:14Yıldız âmâ mektebi, Yıldız lâl mektebi.
37:19Görme engelliler ve konuşamayanlar mektebi.
37:22Zamanla o mektep yıkılmış.
37:24Yerine bir iş merkezi yapılmış.
37:26Bugün o iş merkezi hayatta ve ayakta.
37:30Görme engelliler ve konuşma engelliler okulunun yerine bugün yapılan
37:35Han'ın adı Yıldız Pasacı.
37:39Yıldız okulları bitti, Yıldız Pasacı başladı.
37:44Bir dil sürçmesi, düzelterek bir bilgiye daha seviyet versin.
37:49Bu dünyanın ilk görme engelliler kütüphanesi uzun süre Cumhuriyet'ten sonra atıl kaldı.
37:591994'ten sonra Cumhurbaşkanımız İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğunda
38:06buraya görme engelliler kütüphanesi açtı.
38:09Nasıl? Çok basit.
38:11Yine gönüllü öğrenciler geliyor, kitabı okuyorlar
38:16ve Walkman, o zamanlar tayyipler vardı, kasetler vardı.
38:21Kasede ses kaydı bırakıyor.
38:23Victor Hugo Sefilliler, Ömer Seyfettin Kaşağı yazıyor kasetin üstünde.
38:29Görme engelli biri geliyor, Ömer Seyfettin Kaşağı, Victor Hugo Sefilliler diyor.
38:34Çocuk kasetlerin olduğu yerden kaseti alıyor, veriyor kendisine.
38:40O da takıyor Walkman'e ve Walkman'de dinliyor.
38:45Dolayısıyla görme engelliler tekrar olmuş durumda.
38:49Artık kaset bitti, artık Walkman ve tayyip bitti, artık MP4 dönemi.
38:56Yine gönüllüler okuyorlar, MP4'e ses kaydı bırakıyorlar
39:01ve buraya gelen biri Ömer Seyfettin Kaşağı ya da Victor Hugo Sefilliler dediğinde
39:07görevli MP4'ü veriyor, okunmuş halini veriyor, takıyor kulağına ve okuyor.
39:12Dünyada ilk, başka bir yerde olmayan dünyada ilk görme engelliler kütüphanesi
39:191994'den sonra kasetle, bugünlerde MP4'le görme engelli vatandaşlarımıza hizmet vermektedir.
39:30Bu topraklar böylesine güzel, bu topraklar böylesine muhteşemdir.
39:36Sevgili dostlar, bizler La Fontaine'den masallar anlatmıyoruz.
39:42Bizler Kaf Dağı'nın ardındaki peri padişahının kızını kötü insanlardan kurtarmak isteyen
39:50kahramanların hikayelerini anlatmıyoruz.
39:53Bizler bu topraklara, bizim ayağımızı bastığımız topraklara ayak basan atalarımızın
40:01bu topraklara bıraktığı eserleri, bu topraklarda yaşadığı tarihi,
40:07bu topraklara bıraktığı ve gömdüğü hafızayı anlatıyoruz.
40:11Beyaz TV farkı ile Geçmişe Yürüyen Adam programının bugün itibariyle Türk televizyonlarında
40:19bir muadili, bir karşılığı, bir benzeri yok.
40:24Bu program Beyaz TV tarafından sizlere hizmet vermek için yapılmıştır.
40:30Bizler Geçmişe Yürüyen Adamlar olarak tarihin ta içinde geçmişe yürüyeceğiz.
40:38Sizler Geçmişe Yürüyen Adamlar olarak pazar kahvaltınızı yapmış, elinizde keyif çayıyla
40:46koltuklarınızda otururken Geçmişe Yürüyen Adamlar olacaksınız ve bizler atalarımızın
40:54tarih boyunca bize bıraktıkları emanetlerin sahibi bir fert olarak, bir torun olarak
41:01atalarımızı, tarihi ve bu toprakların mirasını öğreneceğiz.
41:07Lütfen bizden ayrılmayın, lütfen geçmişe yürümekten vazgeçmeyin.
41:12Bizlerle birlikte her pazar Geçmişe Yürüyen Adamlar olun.
41:18Bu haftada bize ayrılan süre burada nihayet buldu.
41:23Allah fırsat ve ruhsat verirse haftaya başka bölgelerde başka tarihi konuları anlatmak için
41:31huzurlarınızda evlerinizde olacağız.
41:35Lütfen bizi evlerinizde misafir edin.
41:38Sizleri seviyoruz.
41:40Allah'a emanet olun.