Category
🛠️
Yaşam tarzıDöküm
00:00Evet herkese günaydınlar musmutlu iyi haftalar diliyorum gününüz çok güzel geçsin diyorum
00:07hemen stüdyoya dönüyorum stüdyoda iş insanı Gökhan İlgar'la beraberiz hoş geldiniz
00:13nasılsınız?
00:14Hoş bulduk çok teşekkür ederim sizler nasılsınız?
00:16Valla iyiyiz iyi diyelim hastalıklarla uğraşmaya devam ediyoruz benim geçmeyen bir hastalığım
00:22var da bir aydır o yüzden şimdiden ekran başındaki izleyicilerimden özür diliyorum
00:27hala devam ediyor kimseyi rahatsız etmek istemiyorum ama maalesef Gökhan Bey ekran
00:33başındaki sevgili izleyicilerimiz için biraz kendinizden bahseder misiniz?
00:37Biz uzun yıllardır körfez ülkesinde Dubai'de Dubai ve İstanbul arasında Türkiye arasında
00:43aracılık hizmetleri veren yirmi beş yıllık bir firmayız yirmi beş yıllık bir tecrübeli
00:48sahibiz öncelikle Beyaz TV ailesine ve sizlere ekranlarınızı bize paylaştığınız
00:53için çok teşekkür ediyoruz.
00:55Türkiye'nin ihracat potansiyelini konuşmak üzere bir aradayız bizim ekonomik tabii
01:03ki şu andaki ekonomik zorluklarla beraber bir çıkış noktamızdır aslında ihracat
01:09ihracat daha doğrusu ihracatta milli bir seferberliğe milli bir hamleye ihtiyacımız
01:16var seferberlik hamlesine ihtiyacımız var çünkü şirketlerin ve devletlerin kendi
01:22dış pazarlarından ziyade yedi milyarlık bir dünya var değil mi?
01:26Sonuçta iki yüz tane ülke var.
01:28Bu ülkelerin tamamıyla ihracat yapabilme dış ticaret ilişkileri kurabilme potansiyelleri
01:33var.
01:34Bu potansiyeller noktasına baktığımızda dünyanın ihracat hacmi yirmi üç nokta
01:39sekiz trilyon dolar.
01:41Yani bir yılda iki bin yirmi dörtte yirmi üç nokta sekiz trilyon dolar ülkeler dış
01:47ticaret yapmışlar.
01:48ihracat yapmışlar.
01:49Peki Türkiye ne yapmış?
01:51Geçen sene biz ihracat rekoru kırdık.
01:54İki yüz altmış iki milyar dolar ihracat rekoru kırdık.
01:58Cumhuriyet tarihinin en fazla ihracat rakamına ulaştık.
02:01Neye tekabül ediyor?
02:02Yüzde bire yani dünya ihracatının yüzde birine tekabül ediyor.
02:07Öyle bakınca küçük gibi görünüyor.
02:09Dolayısıyla bu kabul edilebilir bir rakam değil.
02:12Uzmanlar şunu söylerler.
02:14İhracat rakamından bahsediyor konuşmacı ithalat ne kadar acaba?
02:19İthalatımız seksen bir milyar dolar ihracatımıza göre daha fazla.
02:22Yani bir açığımız var.
02:24Tabii bunun en önemli nedeni enerji biliyorsunuz enerji de dışa bağımlılıktan
02:28şimdi milli hamlelerle Allah'ın izniyle kurtulacağız.
02:31Bu rakam kabul edilebilir değil diyoruz değil mi?
02:34Yüzde bir yani Türkiye'ye yakışır mı?
02:36Seksen altı yakışmaz.
02:39Türkiye konumu itibariyle üç büyük kıtanın kesişme noktasında.
02:45Stratejik olarak çok önemli bir noktadayız.
02:47Asya Avrupa ve Afrika'nın kesişme noktasında bir ülke.
02:51Tabii ki bu bize yakışmaz.
02:53Neler yapmamız lazım?
02:54Bakın İstanbul'dan dört saatlik uçuş mesafesinde kuzeye, güneye, doğuya, batıya gittiğiniz zaman
03:021.4 milyar insan ve sekiz trilyon altı yüz milyar dolarlık bir ihracat pazarına
03:10hakim bir lokasyonda oturuyoruz.
03:13Sahibiz buraya.
03:14Zaten bütün bu dış mihrakların, bütün çevremizdeki olan olumsuzlukların sebebi de bu.
03:20Yani böyle bir lokasyona sahibiz biz.
03:22Ve bu az önce belirttiğim 23 trilyon doların da yüzde otuz üçüne tekabül ediyor.
03:27Yani dört saatlik çemberde etrafımızda dünya dış ticaretinin ihracatının üçte biri var.
03:33Böyle bir lokasyondayız.
03:35Bu dolayısıyla yüzde bir bize yakışmaz değil mi?
03:39On beş yirmi dört yaş arası genç nüfusumuz ne kadar?
03:42On üç milyon gencimiz var.
03:44On beş yirmi dört yaş arasında dünyanın yüz yirmi bir ülkesinden daha kalabalık nüfusundan daha kalabalık sadece genç nüfusumuz var.
03:54Bakın biz Türkiye olarak üretici bir ülkeyiz.
03:57Sanayici bir ülkeyiz.
03:58Türkiye'de dört yüz sekiz tane organize sanayi bölgesi var.
04:02Yüzde birlik bir rakam.
04:04Bize yakışır mı?
04:06Kesinlikle yakışmaz.
04:08Dört milyon kişi üretim imalat sanayinde çalışıyor.
04:14Bizim ne yapmamız lazım?
04:16Bizim ihracatta söze başlarken bir ihracat seferbirliği ortaya koymamız lazım.
04:23Bakın Filiz Hanım, savunma sanayi ihracatlarımız on milyar dolarken bugün yüz milyar dolara çıkmış.
04:31Çok ciddi bir rakam.
04:33On milyardan yüz milyar dolara çıkmış.
04:35Yani on kata attırabilmişiz.
04:37Demek ki biz normal sanayide de rakamlarımızı yüzde yüz artırsak yüzde ikiye çıkarız.
04:44Yüzde üç artırsak yüzde üçe çıkarız.
04:47ASELSAN, TUSAŞ, ROKETSAN, STM, HAVELSAN notlarıma bakıyorum.
04:51Bayraktar, FNNS bunlar en son biliyorsunuz Cumhurbaşkanımız Malezya'da bu STM grubun oradaki anlaşmalarını yaptılar.
04:59Mal teslimlerini yaptılar.
05:01Dolayısıyla biz en fazla ihracatımızı Almanya'ya yapmışız ülke olarak.
05:0518.79 milyar dolar.
05:07Amerika'ya yapmışız 14.85 milyar dolar.
05:10Ve United Kingdom yani Birleşik Krallığa yapmışız 11.84 milyar dolar.
05:15Ama Rusya'ya yüzde 28 düşüş kaydetmişiz.
05:19Şimdi Rusya, Kuzey Irak yani çevre ülkeler bizim için çok önemli.
05:23Çünkü bizim limanlarımız var.
05:25Bizim karayolları bağlantılarımız var.
05:27Bizim havayolu bağlanan havalimanlarımız var vesaire.
05:31Dolayısıyla yüzde bir bize yakışmaz.
05:34Devlet de ihracatla ilgili üreticiler, sanayiciler, firmalar gitsinler, ihracat yapsınlar, yeni pazarlar bulsunlar, yeni müşteriler bulsunlar.
05:45Yani şu anda biz 86 milyona üretim yapıyoruz.
05:48Ama 7 milyar insan var.
05:50Bunun için devlet teşvikleri yayınlanıyor.
05:53Evet ben de şimdi onu soracaktım.
05:55İhracatta peki bu devlet teşvikleri nasıl oluyor?
05:57Şimdi 5973 sayılı 37 maddeden oluşan benim takip ettiğim, benim iş hayatım 2000 yılından bu yana sürekli gelişen ihracatta devlet teşvikleri var.
06:09Kısaca diyelim ki bir firma yurt dışına girecek.
06:13İlk önce yurt dışına gitmek için ne yapması lazım?
06:16Seyahat etmesi lazım.
06:18Uçak biletini, konaklamasını dahi Türkiye Cumhuriyeti devleti ihracatçıların, üreticilerin ve ihracat yapan marketing, pazarlama firmalarının bu giderlerini karşılıyor.
06:30Bakın Türkiye'de 58 tane ihracatçı birliği var.
06:35Yani şirket kurduğunuz zaman ticaret odasına kayıtlı oluyorsunuz ve bir ihracatçıysanız ihracatçı birliğine kayıtlı oluyorsunuz.
06:42İhracatçı birliği birlikleri vasıtasıyla biraz sonra anlatacağım birçok başlıkta devlet teşviklerinden yararlanabiliyorsunuz.
06:52Uçak biletinin %50'sini ödüyor.
06:55Konaklamanın %50'sini ödüyor.
06:57Siz gittiniz bir ülkeye, ben mesela Ocak ayının başında bir haftalık Belarus Minsk seyahatim oldu.
07:04Diyelim ki ben Belarus'ta işlem yapacağım, ticaret yapacağım, müşteri arayacağım.
07:08Bir pazar araştırması raporuna ihtiyacım var.
07:10Örnek veriyorum bu raporu bir uzman firmadan 10 bin dolara satın alacağım.
07:15O 10 bin doların %50'sini Türkiye Cumhuriyeti Devleti ödüyor, ihracatçı birliği vasıtasıyla.
07:20Eğer Belarus 2025 yılında desteklenen 56 tane artı 20 puan desteklenen ülkeler listesinde yer alacaksa %70'ini yani 10 bin doları ödeyeceğim.
07:33Pazar araştırmasına 7 bin dolarını geri alacağım.
07:37Bu ve buna benzer bir kaç tane örnek vermek istiyorum.
07:41Onlarca mesela pazara giriş belgesi alacaksınız.
07:464 milyon TL'ye kadar destekliyor.
07:48Pazara giriş proje hazırlama desteği 200 bin TL'ye kadar destekliyor.
07:52Yurt dışı fuar destekliyor.
07:54Diyelim ki siz ofis açtınız.
07:564 yıl boyunca Türkiye Cumhuriyeti Devleti yurt dışında yaptığınız ihracat çalışmalarındaki ofisinizin kirasının %50.
08:06Eğer hedef ülkede ise 20 bas puanla %70'ini ödüyor.
08:09Ofisini, mağazasını, şovrumunu, deposunu 4 tane ayrı kalemde 4 yıl boyunca destekliyor.
08:17Yani devletimiz demiş ki kardeşim yeter ki ihracat yap.
08:20Aslında bu teşviklerden sanırım çok da haberdar değiliz.
08:23Firmalar bunu biliyor.
08:25Firmalarımız işte hepsinin ihracat departmanları var, ihracat müdürleri var.
08:29Fakat bunları farkındalık, az önce dedik ya.
08:32Yeni girişimciler için.
08:34Evet, ihracat seferberliği yapmamız lazım.
08:36Yani bizim %1, dünya ihracat pazarından aldığımız %1 bizi kabul etmez, bizi tatmin etmez.
08:43Kabul edilebilir rakam değil.
08:45Dolayısıyla marka oluşturma noktasında biz çok güçlü, devlet, millet çok güçlü bir bağımız var.
08:52Bakın yüzlerce OSB'miz var, milyonlarca çalışanımız var.
08:56Sadece bunun üzerine bir farkındalık oluşturmak gerekiyor.
08:59Bizim Suriye mesela, Suriye'nin inşasında mutlaka ciddi roller oynayacağız.
09:06Suriye'nin ticaretinin tekrar düzenlenmesine çok ciddi roller oynayacağız.
09:10Bu vesileyle Suriye'deki kardeşlerimize de buradan selam göndermiş olalım.
09:15Şunu da belirtmek istiyorum.
09:18Şimdi bazı sivil toplum kuruluşları, iş insanları ya da sanayici kuruluşları, sanayici STK'lar,
09:25Türkiye'de marka oluşturmak yerine suni gündemlerle şu andaki mevcut motivasyonumuzu takoz koymaya çalışıyorlar.
09:36Bizler de gerek iş insanları olarak, gerek Türkiye Cumhuriyeti, devleti ve hükümeti bu takoz koyan insanları tek tek ortadan kaldırarak,
09:47önümüzden çekilin diyoruz, bir şey yapacaksanız yapın.
09:50Yoksa suni gündemlerle, bizim şu anda verdiğimiz rakamlarla yapmamız gereken onlarca iş var.
09:57Ama biz bunları yerine başka suni gündemler oluşturup,
10:01çalışanların, milletin, bürokrasinin moralini bozmaya yönelik hamlelere dur demek istiyoruz.
10:08Dolayısıyla hem devlet teşvikleri noktasında, hem Türkiye'nin genç nüfusu ve önünün ihracatla açık olması noktasında,
10:17işte ofis kur diyor, 4 sene ödeyim diyor, mağaza kur diyor, 4 sene,
10:22yani siz de takdir edersiniz ki bir işletme 1 senede, 2 senede artık kendisini pazarda kabul ettirebilir, kabul ettirir.
10:29Ama Türkiye diyor ki, devletimiz Ticaret Bakanlığı'na vasıtasıyla ben diyor 4 sene ödeyim diyor.
10:35Ve pazar araştırma raporundan kira desteğine kadar,
10:40markaların devir noktasında dahi Türkiye'de Cumhuriyet Devleti'nin desteği var.
10:48Yani siz gittiniz x bir ülkede.
10:50Aslında bir şekilde devletimiz sanayicileri, ihracat, ithalat yapanları bir şekilde destekliyor.
10:57O yüzden de bu konuda daha önemli adımlar atalım istiyorsunuz.
11:02Aslında konuyla ilgili çok daha uzun sohbet edebilecek durumdayız.
11:06Ama maalesef ki süremiz kısıtlı.
11:08Ben verdiğiniz bilgiler için çok teşekkür ederim.
11:11Ayağınıza sağlık.
11:12Biz teşekkür ediyoruz.
11:13Tekrar sizlere ve Beyaz TV ailesine şükranlarımızı sunuyorum.
11:18Çok teşekkürler.
11:19Evet sevgili seyirciler, şimdi bir sağlık konusuyla ilgili konuğum olacak.
11:25Beyin ve sinir cerrahisi uzmanı Operatör Doktor Kamran Akhayev.
11:31Bizlerle beraber hemen kendisini davet ediyorum.
11:55Beyin ve sinir cerrahisi uzmanı Doçent Doktor Kamran Akhayev'e anlatacak.
11:59Az sonra.
12:02Hoş geldiniz.
12:03Hemen şeyi düzelteyim.
12:05Yanlış anons ettim aslında.
12:06Doçent Doktor.
12:08Değil mi ünvanımız aslında?
12:09Evet, evet.
12:10Kusura bakmayın lütfen.
12:11Hiç problem değil.
12:12Kamran Bey hoş geldiniz.
12:13Nasılsınız?
12:14İyiyim teşekkür ederim.
12:15Öncelikle teşekkür ederim.
12:16Beni bu programa davet ettiğiniz için.
12:18Ne demek.
12:19Benim için bu bir onurdur.
12:21Bir taraftan da yaptığımız işi paylaşmak için halkımıza yansıtmak için bir platformdur.
12:26Teşekkür ederim.
12:27Biz zaten bugün sizinle de yayın öncesi kuliste bir sohbetimiz oldu.
12:32Gerçekten sevgili seyirciler aslında bugün çok da teşhisi kolay olmayan.
12:38Belki de halk arasında çok bilinmeyen bir takım rahatsızlıkları konuşacağız.
12:44Öyle değil mi hocam?
12:45Evet.
12:46Ne diyoruz biz buna?
12:47Torasik outlet sendromu.
12:49Siz tıpta kendi aranızda tost diyorsunuz.
12:52Tost diyoruz ona.
12:53Halk arasında buna bazen göğüs kapanı sendromu da diyorlar.
12:57Torasik çıkış sendromu da deniliyor.
13:00Biraz Türkçesi oluyor.
13:03Bu hastalık.
13:04Nedir ve nasıl gelişir aslında?
13:06Hemen size onu sorayım.
13:08Şöyledir Filiz Hanım.
13:10Aslında bakarsanız bu tıpta bazı konular vardır.
13:15Nedense böyle gündeme gelmiyordur.
13:18Çok halk bunun üzerinde durmuyordu.
13:22Bu veya diğer sebeplerden dolayı Torasik outlet de tarihsel olarak da sadece bizim ülkede değil.
13:28Birçok ülkede böyle kıyıda köşede kalmış ben buna öksüz yetim hastalığı diyorum.
13:34İlgilenmemiş bir hastalıktır aslında.
13:38Doktorlar tarafından bile ihmal edilen bir hastalıktır.
13:43Aslında bakarsınız olayın özüne baktığınızda Torasik outlet sendromu şu makette de gösterebilirim.
13:51Yaklaşık bu bölgede boyunla göğsün birleştiği ama bir miktar ortahta değil biraz yan bölgede gelişen bir hastalıktır.
14:00Konum olarak burası ve burada damar ve sinir paketinin sıkışması.
14:08Biraz şey içeri çekelim bardağı çekebilir miyiz şöyle hocam şeyi görmek açısından.
14:13Görünüyor mu?
14:17Görünüyor.
14:19Omuz bölgesinde damar ve sinir paketinin sıkışması mekaniksel olarak ezilmesi sonucunda gelişen bir klinik bir tablodur.
14:30Kola giden bütün damarlar ve sinirler şu bölgeden geçiyorlar.
14:35Sinirler omurgadan çıkıp kola gidiyorlar.
14:38Damarlar da ya kalpten ya da kalbe doğru kan taşıyorlar.
14:42Hepsi bu bölgede bir paket halinde birbirine anatomik olarak yakın gittikleri için burada sıkışmaya meyiller.
14:50Bu sıkışmanın sonucunda da bu Torasik outlet dediğimiz klinik tablosu gelişiyor.
14:56Evet biraz önce de onu konuştuk da bu toplumda bilinen bir hastalık değil.
15:01Maalesef öyle.
15:03Aslında şimdi hanımlar özellikle evde sizinle de konuştuk ya perde asarken o koldaki çabuk yorulmanın ağrının bile sebebi tos olabilir diye konuştuk.
15:16Öyle değil mi hocam?
15:17Çoğu zamanda öyledir aslında.
15:19Şöyledir bu Torasik outlet sendromunun gelişmesinde yani ortaya çıkmasında köprücük kemiğiyle birinci kaburganın rolü çok önemlidir.
15:31Köprücük kemiği kolu vücuda bağlayan tek kemiktir.
15:36Yani biz insan türünde kürek kemiği kol kemikleriyle bağlı ve kürek kemiği vücuda sadece köprücük kemiğiyle bağlıdır.
15:46Çok hareketli bir kemiktir.
15:48Özellikle kolu yukarıya kaldırdığımızda 90 dereceden sonra özellikle köprücük kemiği ciddi bir hareket gösterir.
15:56Biyomekaniksel olarak daha arkaya doğru dönmeye başlar.
16:01Bu dönme sonucunda köprücük kemiğiyle birinci kaburga arasındaki mesafe azalır ve arada ne varsa sıkışmaya meyilli olur.
16:11Normal bireylerde tos olmayan hastalarda bu sıkışma kritik değerlere inmez ve damar ve sinir paketini çok fazla etkilemez.
16:22Ama tos hastalarında kritik değere veya kritik değerinin ötesine geçtiği için sıkışma tablosu ortaya çıkar.
16:30Buna da biz tıpta fındık kran etkisi veya fındık maşası etkisi diyoruz.
16:36Düşünün ki iki tane kemik vardır bunlar birbirine yaklaşıyorlardır ve arada her ne varsa onları sıkıştırıp ezebiliyorlar.
16:45Ve bu ezilme sonucunda da bu klinik tablo ortaya çıkıyor.
16:48Tosta halkın bilmediği ve birçok doktorun bilmediği maalesef bilmediği bir durum vardır.
16:54Diğer tuzak nöropatilerdeki gibi bir klinik tablo yoktur.
16:58Sürekli sıkışma yoktur.
17:00Sıkışma oluyor geçiyor.
17:02Her kolunuzu kaldırdığınızda sıkışma oluyor geçiyor ve sürekli sinir ve damar paketi darbe alır.
17:07O yüzden de kişi böyle bir rahatsızlığın olduğunu bilemiyor değil mi?
17:11Gelip geçtiği için.
17:13Evet çoğu zaman gelip geçtiği için ve şikayetlerini de tam olarak da ifade edemiyor bazen.
17:19Hani diyor ki normalde herhangi bir şeyim yok normal bir bireyim işimi de yapıyorum.
17:24Ama bir kolumu kaldırmaya başladığımı veya bir poşet taşımaya başladığımı bir görev yapmaya başladığımı o zaman şikayetler ortaya çıkıyor.
17:34Ve kendi kendini de şöyle avutmaya başlıyor.
17:36E demek ki benim vücudum böyledir.
17:38Çevredekiler diyorlar ki sen çalışmak istemiyorsun ya da bir bahane uyduruyorsun gibi bu tür şeyler de görüyoruz.
17:46Ve hasta da bundan dolayı çoğu zaman psikolojik problemler de yaşıyor.
17:50Yani problemin gerçek bir problemi, objektif bir problemi olmadığını problemin kendi psikolojisinde olduğunu düşünmeye başlıyor aslında.
17:58Aslında problemini dile getiremiyor anlatamıyor çünkü.
18:01Evet.
18:02Peki hocam bu en çok toristik outlet sendromu kimlerde görülür ve nedeni nedir?
18:07Hanımlar da gözüküyor.
18:09Öyle mi? Ah yine biz.
18:11O açıdan hanımlar dezavantajlı.
18:13Hep perde asmaktan oluyor bu hocam.
18:16Şöyledir normalde erkek kadın oranı yaklaşık 3 veya 4'tür.
18:25Yani yaklaşık 3 tane kadın hastasına yaklaşık 1 tane erkek hastası denk geliyor.
18:30Bütün dünyada bu böyledir.
18:32Sebebini bilmiyoruz.
18:35Muhtemelen altta yatan bir anatomik bir sebep vardır.
18:38Kadın erkek arasındaki bir sıkışmaya meyillik vardır.
18:42İkinci risk altındaki olan grup atletlerdir.
18:46Spor yapan kişilerdir.
18:48Spor yaptığınızda kaslarınız gelişiyor, kaslarınız büyüyor, hipertrofi oluyor.
18:53Bundan dolayı da sinirlerin geçtiği mesafeler daralabiliyor.
18:57Özellikle iki tane kas var.
18:59Anterior ve Middle Scalene kası diyoruz biz bunlar tıpta.
19:03Ağır fizik işle uğraşan, spor yapan ve kaslarını geliştiren, kaslarını büyüten kişilerde bu kaslar çok fazla büyüdüğü için
19:13Çok riskli bir şey o zaman.
19:15Mesafeyi daraltıp ve sıkıştırabiliyor damar sinir paketini.
19:19Dolayısıyla aşırı bir şekilde kas gelişmesi de bu bölgede zararlı olabiliyor zaman zaman.
19:26Üçüncü grup meslekler daha çok kronik sürekli küçük işler yapan.
19:33Mesela sekreterler bilgisayar başında çalışan kişilerdir veya fabrika çalışanlardır.
19:38Monoton aynı işi defalarca yapıp yapıp orada sinir harabiyeti oluşturan gruplardır.
19:45Peki hocam günümüzde çok telefon teknoloji kullanımı da aslında bunu tetikleyebilir mi?
19:51Bununla ilgili bilimsel bir yayınımız yok.
19:54Yani maalesef bu konuda bir araştırmış sağlam bir bilimsel bir yayınımız yok.
19:59Ama ben hastalarda bunu çok görüyorum.
20:01Özellikle işte sosyal medyanın artması ve telefonun bilişim olarak insanların arasındaki veri akışını sağlama bir cihazına geldikten sonra ben bunu çok görüyorum.
20:12Telefonlarla özellikle telefonun şöyle bir problemi vardır.
20:16Genelde telefonla uğraştığınızda kafanızı öne doğru eğip uğraşıyorsunuzdur.
20:23Bu da boyunda omurgada lordozun kaybını normal doğal eğrildiğin kaybı ve o boyun düzleşmesine neden oluyor.
20:30Bu da bu hastalık için bir risk faktörü teşkil edebiliyor.
20:33Evet çok dikkat etmek lazım aslında.
20:36Peki neden bu hastalığın teşhisi gecikiyor?
20:41Doktorlar maalesef bu konuda ben kendi meslektaşlarıma iğne batırmadan geçemeyeceğim.
20:50Bir bu hastalığı teşhis etmek için bu hastalığın tanısını koymak için doktorun bu hastalığı konusunda yeterli bilgi olması lazım ve tecrübeye sahip olması lazım.
21:05Yani doktorluk mesleğe aslında bakarsınız Filiz hanım bir miktar dedektif gibi bir şeydir.
21:14Buna İngilizce pattern recognition diyorlar.
21:17Yani bir patterni tanımak gibi bir şeydir.
21:20Hasta size geliyor şikayetlerini dile getiriyor.
21:24Siz onun şikayetlerinden hangi hastalıklar olabilecek konusunda yavaş yavaş yönelmeye başlıyorsunuzdur.
21:31Beyninizde filtre çalışıyor.
21:33Süzerek süzerek süzerek artık bir veya iki tane teşhise kafanızda oluşturuyorsunuzdur.
21:40Onun üzerine muayenenizi kuruyorsunuzdur.
21:42Onun üzerine isteyeceğiniz tetkikleri belirliyorsunuzdur.
21:45Bir miktar dedektif gibidir.
21:47Bu arada hocam sözünüzü kesiyorum.
21:49Ekran başındaki izleyicilerimiz için ekran altında görünen vasta patlarından sormak istediklerinizi hocama iletebilirsiniz.
21:55Memnun oluruz.
21:57Şimdi eğer sizin beyninizde eğer doktorun kafasında bir nevi torasik outlet hastalığıyla ilgili yeterli bilgi ve tecrübe yoksa
22:09yoksa tanıyı bu hastalık onun kör noktasındadır.
22:12Hastalık var da bu sefer hastalığı değildir.
22:16Mevcut bilinen kategori mevcut bilinen kalıplara sokmaya başlıyor hastanın şikayetlerini.
22:22Bu sefer fibromiyajı, boynu fıtığı, ne bileyim kozacı gibi diğer hastalıklar kategorisine sokmaya çalışır hastalığı bundan dolayı.
22:32Yani esas sebep burada doktorlara geliyor.
22:35Bakın ABD'nin Portland eyaletinden gelen bir tane çalışma var.
22:42Yıllar önce yayınlandı.
22:44ABD'de bile dünyanın öncü ülkelerine bile TOS teşhisini doğru konulan hastalarının teşhis konulmadan önce kaç doktora görüldüğü bir araştırması yapılmış.
22:57Ortalama olarak 6.3.
22:59Yani 6 doktorla görüştükten sonra ortalama olarak biraz az olabilir biraz çok olabilir kişiden kişiye.
23:05Ama ortalama olarak 6 tane doktordan sonra TOS teşhisi konuluyor ABD'de ki bizim ülkede durum biraz daha kötü olduğunu düşünüyorum.
23:14Peki hangi tanı yöntemleri kullanılmamalı kullanılmalı ya da hangileri kullanılmamalı o zaman TOS'ta?
23:20Muayene.
23:21Muayene.
23:22İlk önce muayene.
23:23Bir de aşağıda kuliste dediniz ya aslında muayene ama en çok da hastayı dinleme.
23:33Evet bu da muayene bir parçasıdır.
23:35Hastanın öyküsünü almak, hastanın şikayetlerini dinlemek ve hastayı muayene etmek bunlar doktorluğun ana temelidir.
23:43Maalesef günümüzde doktorların bu kısmı ayırdığı zaman az ve giderek de azalıyor.
23:51Maalesef.
23:52Doktorlar daha çok teknolojiye güveniyorlar, laboratuvar tetkiklerine güveniyorlar, radyolojik tetkiklere güveniyorlar.
24:01Hastanın öyküsünü alma, hastayı uzun süre dinleme ve efendime söyleyeyim detaylı muayeneye zaman çok daha az kalıyor.
24:11Ondan dolayı böyle problemler ortaya çıkıyor.
24:15Bakın TORASIC OUTLET SENDROMUNUN teşhis kriterlerine baktığımızda çok oturmuş bir guideline'lar, bir kılavuzlar yoktur.
24:24Ama Amerikan TORASIC yani Göğüs Cerrahları Derneği'nin verdiği bir kılavuz vardır.
24:31Üç aşağı beş yukarı elimizde olan budur.
24:34Mükemmel değildir ama yine de budur.
24:36O kılavuza baktığınızda orada herhangi bir ciddi bir radyolojik yönteminden bahsetmiyor.
24:44Hep muayene bulgularından bahsediyor.
24:46Hep muayene bulgularından bahsediyor.
24:49Yani bu hastalıkta radyolojik olarak bizim yapabileceğimiz çok şey var.
24:54Röntgen çekebiliriz.
24:56Ekstra kaburga varsa bazen boyunda...
24:58Röntgende görülebiliyor mu hocam?
25:00Bazen görülebiliyor.
25:01Şöyledir.
25:02Boyunda C7 son boyun omurunda ekstradan kaburgalar olabiliyor.
25:08Küçük veya büyük kaburgalar olabiliyor.
25:10Çeşitli boyutlar.
25:11Bunlar TOS'a meyliliği artırıyorlar.
25:15Bu her boyun kaburgası olan bideğin şahsın TOS'u vardır mutlak anlamına gelmiyordur.
25:21Ama o hastalarda TOS olma oranı normal popülasyona göre 10 kat daha fazla.
25:27Ortalama olarak baktığımızda böyledir.
25:30İkinci MR çektirdiğimizde veya tomografi çektirdiğimizde genelde bir şey elde etmiyoruz.
25:38Çoğu zaman doktorlar bu hastalıkta EMG dediğimiz sinir iletgenliğini ölçen bir tetkike başvuruyorlar.
25:46Ki maalesef bu tetkikte çoğu zaman negatif cevaplar veriyor.
25:52Yani aslında hastalık vardır ama tetkik bunu tespit edemediği için de negatif cevap gelince de hastaya şöyle bir mesaj veriliyor.
25:59Biz tetkik yaptık.
26:01Temiz çıktı.
26:02Temiz çıktı.
26:03Demek ki sizde bu hastalık yok.
26:04Çözüm nedir? Hastalığın nedir? Bilmiyoruz.
26:06Gidin efendime söyleyeyim fizik tedaviden onlar bir şeyler yapsınlar.
26:10Evet hemen zaten gönderilen ilk yer fizik tedavi.
26:13Peki bu TOS'ta hocam cerrahi yöntemlerin avantajları neler?
26:18Doğru bir şekilde uygulanıyorsa cerrahi tedavinin konservatif tedaviye nazaranın etkisi çok daha fazladır.
26:27Çünkü olayın kökünü, olayın özünü çözme şansınız vardır.
26:34Hollanda'da yapılan bir tane çalışma vardır.
26:37Bu konuda bilinen sadece bir tane çalışma vardır.
26:40Ve torasik atlet sendromuyla ilgilenen ve yıllar boyunca TOS'un üzerinde fokuslanıp da araştırmasını yapan sağlam bir kurumdan gelen bir çalışmadır.
26:52Dolayısıyla güvenlik payı yüksek olan bir çalışmadır.
26:56Bu çalışmada hastaların konservatif tedavi yani cerrahi dışı tedavi bunun içinde fizik tedavi, akupunktur başka tedavileri uygulanan hastalarla ameliyat olan hastaların uzun vade sonuçlarını karşılaştırmışlar.
27:11Bakmışlar ki cerrahi tedavinin sonuçları cerrahi dışındaki olan tedavilerin nazaran çok daha iyidir.
27:19Dolayısıyla doğru bir şekilde uygulandığında cerrahi tedavinin uzun vadede yüz güldürücü etkisi çok daha yüksektir.
27:29Olayın özünü çözüyorsunuz efendim.
27:32Bu arada yine ekran başındaki izleyicilerimiz için belirtmek istiyorum.
27:36Ekranda gördüğünüz Vans tapatlamızdan sormak istediğiniz soruları hocamıza gönderebilirsiniz.
27:41Burada kendisine iletelim.
27:43Peki hocam hangi cerrahi yöntemler var?
27:47Çünkü farklı farklı cerrahi yöntemler var sanırım.
27:50Bunların arasındaki farklılıklar neler?
27:53Cerrahi yöntemler maalesef şöyledir.
27:56Tosun da zaten ana problemlerinden bir tanesi budur.
27:59Hani başta bahsettim ya öksüz yetim hastalığıdır bir nevi.
28:05Doktorla çok ilgilenmek istemiyorlar.
28:07Çünkü bir kez teşhisi zor.
28:09İkinci hani teşhisini koyduğunuzda bile teşhisini tanıyı koyduğunuzda bile
28:15uğraştığınızda ameliyat yöntemlerine başvurup ameliyatını yaptığınızda
28:21genelde verimlilik her zaman iyi olmuyor.
28:26Verim alamadığımız hastalar da oluyor.
28:30Bunun sebebi de elimizdeki olan cerrahi tekniklerden kaynaklanıyor.
28:35Genelde bu bölgeye iki tane yaklaşım yöntemi vardır.
28:42Ya köprücü kemiğin üzerinden şu bölgeden şuradan yaklaşarak
28:46Cerrahi efendime söyleyeyim oradaki sinir damar paketinin üzerindeki sıkışmayı kaldırır.
28:53Eğer ki uygun görülse birinci kaburganın büyük bir kısmını rezeke ederek çıkararak
29:00damar sinir paketin rahatlamasını sağlar.
29:04Veyahut koltuk altından tamamen yanından alttan ameliyat sırasında kolu kaldırarak
29:10bunu genelde göğüs cerrahları meslektaşlarımız yapar.
29:15Direkt alttan girerek birinci kaburganın önemli bir kısmını ayırıp
29:20damar sinir paketinden rezeke edip onu kesip çıkarma şansları vardır.
29:25Şimdi her iki yöntemin de 3 aşağı 5 yukarı uzun vade sonuçları, komplikasyonlar,
29:31oranları birbirlerine yakındır.
29:34Metanaliz çalışmalar yani uzun zamanda yayılmış ve birçok çalışmanın bitiştirilmiş çalışmalar
29:42şunu gösteriyor ki komplikasyonlar ve başarı oranları 3 aşağı 5 yukarı aynıdır.
29:47Başarısızlığın esas nedeni nedir diye sorarsanız o da birinci kaburganın yetersiz çıkarılması.
29:55Teknik bir konudur aslında.
29:57Buradan uğraştığınızda veya göğüs duvarının yanından ulaştığınızda
30:02birinci kaburgayı tamamen çıkarmak teknik olarak zordur ve risklidir.
30:08O yüzden de cerrahlar kısmi rezeksiyon yani birinci kaburgayı tamamen çıkarmayıp da
30:14bir miktar içeride bırakıp hastaya zarar vermeme yöntemlerini kullanıyorlar.
30:20Bu da kaburganın kalıntıları da torasik atlet sindromunun şikayetlerinin nüksetmesinde
30:27bir numaralı sebep olarak bilinmektedir.
30:29Bana hocam bu şey konuşurken toz sendromunu konuşurken niyeyse beldeki fıtığı anımsattı.
30:38Benzer hastalıklardır.
30:39Değil mi?
30:40Boyun ve bel fıtıkları hastalığında da efendime söyleyeyim benzer tablolar görüyoruz.
30:47Çünkü torasik atletin 3 tane klinik versiyonu vardır.
30:52Sinir sıkışmasıyla giden nörojinik toz diyoruz biz buna vakaların %95'i budur zaten.
30:58Arteryal ve venos bunlar çok az oran teşkil ediyor.
31:04Sinir sıkışmasındaki şikayetler nedir?
31:06Kolda ağrı, kolda uyuşma, ellerde ve kollarda kuvvet kaybı.
31:11Bunlar boyun fıtığında da birebirdir.
31:15Dolayısıyla boyun fıtığı ile mimikleyen, boyun fıtığını taklit eden hastalıklardan biridir.
31:24Teşhis olarak da konulamamasının sebeplerinden birisi de aslında budur.
31:29Çok fazla boyun fıtığıyla karışıyor.
31:32Sizinle sohbet ederken aşağıda onu dedim ben de kendimde kireçlenme olduğunu düşünüyorum.
31:37Aslında anlattıklarınıza göre toz da olabilir bu.
31:42Ama tozun şöyle bir özelliği vardır.
31:45Dediniz ya halk arasında perde asma hastalığı deniliyor.
31:49Kol yukarı kaldırınca şikayetler başlıyor.
31:52Bu hastalar kollarını kafasının üzerinde tutup bir iş yapamıyorlar.
31:56Perde asmak bunlardan bir tanesidir.
31:59Uzun süre telefonla konuşmak başka bir örnektir.
32:02Lakin boyun fıtığında kol yukarıdayken genelde sinirler rahatlar.
32:07Genelde şikayetler azalır.
32:10Dolayısıyla iki hastalık arasındaki olan ana diferansı klinik olarak buna göre verilebilir.
32:16Belki boyun fıtığını çok tipik, çok net bir şekilde bir radyolojik olarak,
32:21yani MR'la veya diğer yöntemlerle teşhis etme şansımız vardır.
32:26Tozda bu biraz daha mükemmel.
32:29Tozda ilk önce klinik muayeneye dayanıyoruz.
32:32Peki hocam bir PURT tekniği var.
32:35Aşağıda konuşmuştuk.
32:36Aslında sizin daha çok özel olarak ilgilendiğiniz bir tekniğiniz.
32:40Diğer yöntemlerden daha farklı avantajları nedir bu tekniğin?
32:45Şimdi PURT tekniği benim tarafımdan geliştiren bir tekniktir.
32:49Bunu 2015 yılında ben ilk ameliyatını yaptım.
32:54Bunu geliştirdim.
32:55Bu arada boyda anlatmak ister misiniz hocam bunu?
32:58Çubuğumuz var mı varsa?
32:59Çubuğumuz var mı arkadaşlar?
33:02Ha şuradaymış.
33:03Tamam ekranın yanında var.
33:05Şimdi efendim şunu çalıştırırsak video.
33:10PURT tekniğinde biz ameliyatı arkadan yapıyoruz.
33:14Yani demin bahsettiğim gibi önden veya koltuk altından girmiyoruz.
33:20Arkadan yapıyoruz ve 10 yıl içinde yaklaşık 10 yıl, 9 yıllık bir zaman zarfında
33:25insizyonu yaklaşık küçülüp 4 cm'e kadar küçülebildik.
33:304 cm'den bütün ameliyatı yapıyoruz.
33:32Açtıktan sonra dokuları geçtikten sonra arkadan omurgayla 1. kaburga olan bir bölgesine
33:41ulaşım sağlıyoruz.
33:42Ondan sonra işlemlere başlıyoruz.
33:45Öncelikle omurgayı net olarak gösteriyoruz ve omurgadaki olan o C7'de eğer ekstra bir
33:53kaburga varsa o kaburgayı çıkarıyoruz.
33:56Eğer yoksa C7'nin transfer prosesine rezeke ediyoruz.
34:00Daha sonra aynı işlemi T1'e yaptıktan sonra 1. kaburgayı daha net bir şekilde görme
34:06şansımız vardır.
34:08Daha sonra 1. kaburgayı böyle bir ortadan 2'ye ayırıyoruz.
34:122 parçası kalıyor.
34:14Buradaki parçayı nispeten kolay çıkarıyoruz.
34:17Burada yavaş yavaş artık sinirler gözükmeye başlıyor.
34:20Ama hepsini daha görmüyoruz.
34:22Sadece C8 ve T1 sinirini görüyoruz.
34:25Daha sonra 1. kaburganın diğer kısmını çıkarmaya başlıyoruz.
34:31Bu sırada genelde ben hani hastanın bu tarafından karşı tarafına geçiyorum ve karşı
34:37taraftan 1. kaburgayı efendime söyleyeyim çıkarmaya başlıyoruz.
34:41Öncelikle kaburgayı çevresindeki olan kaslardan skalen kaslarından ve arkasındaki
34:49olan akciğer zarından ayırıyoruz.
34:51Bakalım gelecek mi şimdi video.
34:54Evet biz hızlı anlattık herhalde.
34:56Tamam geldi hocam.
34:58Şimdi ondan sonra kaburgayı parça parça çıkararak böyle açmıza değiştirerek
35:04giderek derinleşerek buradaki avantaj kaburgayı çıkarınca yavaş yavaş kaburga
35:09çıkınca bir çalışma alanını genişleterek gidiyoruz.
35:13Yani kaburga çıkınca alan genişliyor zaten biraz daha rahatlıyor ve kaburgayı
35:18tamamen çıkarma şansımız var.
35:20Burada anteri skalen kasının kesildiğini gösterdim ve kaburgayı böyle tamamen
35:26öne kadar burada subklavyoz kasından da ayırıp tamamen çıkarma şansımız var.
35:32Bu da püre tekniğinin ana avantajı.
35:36Bakın şurada kaburgayı şuraya kadar çıkardık.
35:39Yani böyle bir kostokartilaj birleşkiye kadar çıkarıyoruz.
35:42Bu işler bittikten sonra artık yani kaba işi kemikle işimizi bitirdikten sonra
35:50bu sefer biraz daha ince işlere giriyoruz.
35:53Sinirlerinin üzerinde eğer yumuşak doksu basısı varsa hani kas hipertrofisi,
35:59fibratik bandlar, ekstra kaslar varsa onların çıkarılmasına giriyoruz.
36:04Bakın şurada middle scalen kasını böyle sinirlerinin üzerine böyle bir halı gibi
36:10örtüyor.
36:11Bunu rezeke edip çıkarma şansımız var.
36:14Arkadan bütün brachia plexus'u bütün sinirleri tamamen böyle üzerindeki baskıları kaldırma
36:21şansımız var.
36:22Daha sonra da bunda yakın zamanda uygulamaya başladık.
36:25Son 2-3 yıldır oraya yağ doksu dolduruyoruz.
36:29Kişinin kendinden alınan bir yağ doksu mu?
36:32Evet.
36:33Liposu action yöntemiyle aldığımız yağ doksu dolduruyoruz.
36:36Sebebi de şudur.
36:38Sinirler anatomik olarak, sinirler yapısal olarak çevresinde zarif bir yağ doksunun
36:45içinde seyrederler ve bu yağ doksu sinirler için optimal bir ortam sağlayan bir dokudur.
36:51Yağ doksunu koyarak sinirlere doğal bir ortam sağlanmış oluyoruz.
36:561-2 fibrozisi yani ameliyat bölgesinde bir nedbe dokusunun gelişmesini,
37:03scar doksunun gelişmesini engelliyoruz.
37:06Scar dokusunun sinirleri yapışması kronik ağrılara verebiliyor.
37:10Kronik ağrılar da sonuçlanabiliyor.
37:12Öyle onu engellemiş oluyoruz.
37:14Bu teknik yaklaşık 9 yaşında bir tekniktir.
37:18İlk ve son olarak daha şimdi Türkiye'de uygulanılıyor.
37:23Başka bir yayınlarda bu teknik ve bunun benzeri yoktur.
37:27Onu vurgulamak, altınını çizmek isterim.
37:29Peki Kamran hocam operasyon esnasında ve sonrasında oluşabilecek komplikasyonlar nelerdir?
37:37En çok korktuğumuz komplikasyonlar korumaya çalıştığımız yapılara zarar vermemiz.
37:43Korumaya çalıştığımız yapılar nedir? Sinirlerdir.
37:46Onların üzerinden baskıyı kaldırmaya çalışıyoruz.
37:50Damarlardır. Onların üzerinden baskıyı kaldırmaya çalışıyoruz.
37:54Ameliyat sırasında onlara zarar vermemiz bir ihtimaldir.
38:01Çalışmalarda şunu göstermişler.
38:04Önden girdiğinizde veya koltuk altından girdiğinizde bir sinir hasarı riski yaklaşık %5'e kadardır.
38:15Yani 20 hastadan bir tanesinde bir sinir hasarı oluyor ister istemez.
38:20Bunun çeşitli sebepleri vardır.
38:22Yani sinirlerle manipülasyon olabilir, çekiştirme olabilir, direkt mekanik hasar olabilir.
38:28Püre tekniğinin avantajı da budur zaten.
38:31Püre tekniğinde kaburgayı çıkarırken, birinci kaburgayı rezeke ederken sinirlerle manipülasyon neredeyse yok derecesindedir.
38:41O yüzden de bizim serimizde şu anda nöroloji komplikasyonumuz olmadı.
38:48Daha güvenlik bir tekniktir.
38:50Peki ameliyat sonrası iyileşme süreci nasıl oluyor hocam?
38:55Bütün ameliyatlarda olduğu gibi bir miktar ağır oluyor hastalarda.
39:00Birinci kaburgayı şöyle düşünün.
39:02Çünkü gayet normal orada bir kemik müdahalesi vardı.
39:05Büyük bir kemikti birinci kaburga solunum görevi vardı.
39:10Sonuçta bir kalkarken akciğerinin genişlemesini birkaç tane önemli kasa bir bağlantı noktasına oluşturuyor.
39:18Akciğerin zarı var orada plevra oldukça ağırlı bir yapıdır.
39:21Bir de sinirler var efendim.
39:23Sinirler ağırlı yapılardır.
39:25Dolayısıyla ameliyattan sonra hastalarda ister istemez belli bir miktarda ameliyat bölgesinde ağrı.
39:31Belki nöropatik ağrı, kollarına yayılan ağrılar olabiliyor.
39:35Genelde bu ağrılar tediricen azalıp geçiyor.
39:39Full olarak genelde ben hastalarıma şöyle söylüyorum.
39:42Ameliyatın faydasını ameliyatın bir nevi meyvesini görmeniz yaklaşık bir 3-6 ay zaman diliminden sonra gerçekleşiyor.
39:51Normal hayata dönüş ameliyattan sonra?
39:54Genelde bir ay sonra oluyor.
39:56Bir ay yani bir ay gibi bir dinlenme istirahat süresi var o zaman.
39:59Evet hastanın kolunu biraz daha koruması koluyla çok fazla çalışmamasını yüklenmemesini tavsiye ediyoruz.
40:08Daha sonra tediriceni alıştıra alıştıra deneme yanılma şeklinde küçük küçük çalışmalarla efendime söyleyeyim normal hayatına rutin hayatına dönebilir hasta.
40:19Peki Tauristic Outlet Sendromu olan böyle bir tanısı olan hasta eğer cerrahi olarak tedavi olmazsa ne olur?
40:27İyi bir soru.
40:29Şöyledir hastalığı ilerler.
40:33Bu kadar basit.
40:35Belki de birçoğumuz toz hastalığını taşıyoruz ama bilmiyoruz.
40:42Yani hayati bir riski var mıdır bu hastalığın?
40:45Ya da tanık konulmadığı var ilerlediği zaman ne olabilir?
40:51Çok nadiren olsa bile hayati bir risk teşkil ediyor.
40:57Özellikle eğer damar sıkışması varsa eğer suklevyen arter veya suklevyen ven sıkışması varsa hayati risk teşkil olabiliyor.
41:07Suklevyen arter tıkanması varsa bu sefer kolda beslenme bozukluğu olup kol gangrene gidebilir.
41:16Veya suklevyen ven sıkışması olursa venöstromboz olup kolda birdenbire şişme ödem ve koldaki görevlerin ciddi bir şekilde kaybı söz konusu olabiliyor.
41:28Ama genelde bu nadir durumlardır. İstisnai durumlardır.
41:31Korkutmayalım.
41:33Genelde şöyledir.
41:35Eğer tedavi olunmazsa demin de bahsettiğim gibi torasik atestisendrom hastalığından çoğusu nörojenikte sinir sıkışması vardır sadece.
41:45Bu hastalarda ağrı giderek kolu az kullanma ve hayat kalitesinde düşüklük görüyoruz.
41:53Yani kolunu kullanamıyor.
41:55Kolunu kullanmaya başlandığında elini iş yapmaya başlandığında ki bayanlarda kadınlarda daha çok gözüküyor bu hastalık.
42:03Ev işini yapmaya başladığında hemen kolu ağrıyor.
42:07Bir gün iki gün kadın oflanmak zorunda kalıyor.
42:11Bu seferde hayat kalitesi...
42:13Sonra da kadına devamlı şikayetçisin diyorlar.
42:17Hocam evde devamlı ev işi yapıp yorulan kadını anlamak lazım.
42:21Eğer hastalık varsa o tedavi edilebilir bir durumdur.
42:25Evet işte tedavi edilmezse tanısı yoksa ne yapsın kadıncağız oram ağrıyor buram ağrıyor şikayet edecek.
42:31Peki hocam Eagle sendromu nedir?
42:35Eagle sendromu bir başka mevzumuz.
42:39Bugün artık yani torasik atlet sendromundan bağımsız bir konu.
42:45Bu konuların üzerinde ben daha çok durmak istedim.
42:48Sebebi de şudur Eagle sendromu da yine de toplumda az bilinen yine de hekim meslektaşlarından bahsediyorum.
42:58Meslektaşların tarafından bile az bilinen bir durumdur.
43:02Ama nadir olmayan bir hastalıktır.
43:06Bu hastalıkta kafa kaydesinde kafayla boynun birleştiği yerde tam şu bölgede...
43:14Şunu çıkarayım.
43:16Şu bölgede...
43:17Biraz kulak altı gibi.
43:19Tamam tam kulağın altında zaten cereya yaptığında oradan yapıyoruz.
43:23Şu bölgede bir sıkışma söz konusu oluyor.
43:27Torasik atlet sendromla bir benzerliği vardır.
43:30Her ikisinde de bir mekanik sıkışmadan bahsediyoruz.
43:35Eagle sendromunda da kafa kaydesindeki olan temporal kemikten çıkan bir stiloid proses dediğimiz...
43:43Yaklaşık bir normalde 2-3 santimlik ama biraz daha uzayabiliyor hastalarda bir kemik çıkıntısı vardır.
43:50O kemik çıkıntısının bir sorun teşkil etmesi sonucunda çıkan bir klinik tablodur.
43:57Peki Eagle sendromunun adı nereden geliyor?
44:00Kartallarla ilgisi yok.
44:02Bunu baştan söyleyeyim.
44:03Kuşlarla kartallarla ilgisi yoktur.
44:06Duyan kişiler, ilk kez duyan kişiler direkt böyle kartal düşünmeye başlıyor.
44:11Öyle bir şey yok.
44:12Dr. Eagle tarafından yani bir kişinin soy isminden geliyor.
44:161937'de bir kulak burun boğaz uzmanı şunu fark ediyor.
44:22Bademcik ameliyatından sonra tonsilektomi deniliyor buna tıpta.
44:26Tonsilektomi ameliyatından sonra bazı hastalar hiç iyileşmiyor.
44:29Sürekli boğazlarında ağrılar oluyor.
44:32Sürekli yutmada güçlük yaşıyorlar.
44:34Sürekli yutarken ağrılar oluyor.
44:36Ondan sonra bu konuyu araştırmaya başlıyor ki neden yani bazı hastalar bademcik ameliyatından sonra tonsilektomiden sonra ağrıyor.
44:44Ve fark ediyor ki onlar da bu hastalarda stiloid proses normalden daha uzundur.
44:51Daha uzun olduğu için çevre dokuları rahatsız ediyor.
44:55Ve çevre dokularda sürekli bir baskı, mekaniksel bir hasar oluşturduğu için böyle bir sendromu tarif ediyor.
45:04Bunun üzerine birkaç tane yayın yapıyor.
45:07Ve o doktorun şerefine de bu hastalık Dr. Eagle'a adalmış bir hastalık.
45:12Tamam çünkü değişik bir ismi var.
45:14Peki Eagle'ın neden gelişir bu hastalık?
45:19Sebepleri nedir?
45:20Ve kimlerde görülür aynı tosta olduğu gibi?
45:23Eagle sendromundan bahsederken iki tane birbiriyle ilişkili, birbirine yakın ama tam olmayan iki tane sendromdan bahsetmemiz lazım.
45:34Eagle sendrom konjenteldir.
45:36Yani doğumdan gelen bir durumdur.
45:39Yani insan gelişince evet.
45:41İnsan gelişince geliştikçe çocukluktan itibaren.
45:46Çocukken anne karnında gelişince stiloid prosesi ya büyük gelişmiş olabilir.
45:52Veya stiloid prosesi tam o sifiye tam kemikleşmeyip iki üç tane parçadan oluşabilir.
45:58Veyahut daha önemli bizim beyin cerrahı için daha önemli stiloid prosesi o kemik çıkıntısıyla birinci omurga arasındaki olan mesafe yakın olabilir.
46:09Biraz daha yakın gelişmiş olabilir.
46:11Bu yakın gelişmenin de en büyük problemi şudur.
46:16İksinin arasından internel jugular ven geçiyor.
46:21Bu jugular ven dediğimiz ven beyinden kan akımını kalbe götüren ana vendir.
46:26Ana damardır.
46:27Dolayısıyla beyine giden kan biliyorsunuzdur şah damardan gidiyordur.
46:31Şah damarlardan gidiyordu.
46:33Ana dama beyine kan taşıyandır.
46:36Eğer yetersizlik olursa inme oluyor.
46:39Ama eğer yeterli derecede kan gidip o kan beyinde dolaştıktan sonra boşalamıyorsa, geri dönemiyorsa bu sefer beyinde venöz durgunluk oluyor.
46:50Venöz sirkülasyonda problem olup hastada belli bir beyin fonksiyonlarının bozulmasına neden olabiliyor.
46:58Dolayısıyla eagle sendromu konjentel bir hastalıktır.
47:01Doğuştan gelen bir hastalıktır.
47:03Ama genelde belli bir yaşa kadar, orta yaşa kadar, 30-40 yaşına kadar belirti vermez.
47:10Çünkü tosta eagle'da teşhisli tanısı zor hastalık.
47:15Eagle'da peki hastalar hangi şikayetlerle sizlere başvuruyorlar?
47:20Ağrı.
47:21İlk önce şu bölgede ağrıyla başvuruyorlar.
47:25Yutmada ağrıları oluyor.
47:27Yutma zorluğu.
47:28Yutma zorluğu, yutmada ağrı.
47:30Misfacı deniliyor.
47:31Yutmada problem.
47:32Veya yutmada ağrı odinofaji deniliyor buna.
47:35Bunlar hepsi stilöğüt prosesinin uzamasına, uzun ve masif stilöğüt prosesinin olmasına bağlı olan şikayetlerdir.
47:44Ben beyin carahı olarak daha çok stilöğüt prosesinin boyutundan daha ziyade jugularvenin kompresyonu,
47:52yani beyni boşaltan, ana damarın sıkışmasıyla ilgilenmeyi seven bir carahım.
47:59O durumda olayın boyutu değişiyor.
48:02Sadece ağrıyla gitmiyor.
48:04Bu sefer jugularven sıkıştığı için beyinde venös hipertansiyon, yani beyindeki basıncın artması tablosu oluyor.
48:14Kibas biz buna diyoruz.
48:15Kafa içi basınç artışı.
48:16Bu da baş ağrısı.
48:18Kognitif fonksiyonlarda bozulmalar.
48:21Yani hastanın entelektüel seviyesinde bir düşüş görüyoruz.
48:25Görme bozukluğu.
48:27Kulaklarda sürekli çınlama.
48:29Özellikle pulsatif dediğimiz nabızla kulakta böyle akım şeklinde bir çınlamalar hastalar hissediyor.
48:38Şikayetler oluyor.
48:39Hocam şimdi küçük bir reklam aramız var.
48:43Birazdan sohbetimize kaldığımız yerden devam edeceğiz.
48:46Evet hocam.
48:47Eagle sendromunda da bu tanıyı koymak için hangi radyolojik yöntemler kullanılmalı?
48:54İlk önce röntgen yetebilir bazen.
48:57Yani röntgende biz o kemik yapıdan bahsettiğimiz gibi stilör prosesinin uzamış olduğunu tespit edebiliyoruz.
49:06Ama röntgenden bir sonraki aşama genelde bilgisayarlı tomografidir.
49:13Bilgisayarlı tomografi kemik yapıları çok daha ince ve çok daha detaylı gösterebildiği için özellikle Eagle sendromu teşhisinde bir numaralı testtir.
49:23Eğer ki stilör prosesinin uzun olduğunu görürsek ve hastanın şikayeti uyuyorsa bu yeterli olabiliyor çoğu zaman.
49:31Ama eğer ki biz jugular ven kompresyonuna yani beyni boşaltan damar sıkışmasından bahsediyorsak bu sefer mutlaka bir anjeografi.
49:41Yani damarları doldurarak, damarları kontrast madde vererek onları görüntüleme tekniğine başvuruyoruz.
49:49Bu bilgisayarlı tomografi eşliğinde bir anjeografi olabilir veya konvanziyonel iğneyle girip bir anjeografi yöntemiyle de olabilen bir teklif.
49:58Hemen şey de sormak istiyorum süremiz de çünkü azaldı.
50:01Eagle sendromunda cerrahi yöntem dışında başka bir tedavi şekli var mı?
50:07Yok.
50:08Yok çok kısa bir cevap oldu.
50:09Bu kadar basit.
50:10Yani hiçbir şekilde cerrahi yöntem olmadan tedavisi yok zaten tanısı çok zor.
50:15Etkili bir tedavi yöntemi yok.
50:16Onu söyleyebilirim.
50:17Tabii ki hastaya ağır kesiciler verilebilir, oraya masajlar, oraya akupunkturlar kullanılabilir.
50:22Ama geçici.
50:23Uzun vadede bunların herhangi bir etkisi göstermemiştir.
50:27Peki bu cerrahi işlemi hangi doktorlar yapmalı?
50:30İki grup doktorlar bunu yapıyor.
50:32Kısaca onu da alayım hemen.
50:33Kulak burun boğaz hekimleri daha çok ilgileniyor bununla ve nadirende hani ben biraz istisnaiyim beyin cerrahları bununla ilgileniyorlardır.
50:41Kulak burun boğaz doktorlarının bakış açısı biraz daha fazla farklı.
50:46Onlar daha çok demin bahsettiğim disfajiyi, yutma güçlüyü veya odinofajiyi yutmaktaki olan ağır şikayetleri üzerine girip operasyon yapabiliyorlar.
50:58Bu operasyonu bazen ağız içinden, bademciğin yuvasından yapabiliyorlar.
51:03Bazen de dışarıdan yani eksternal boynundan yapabiliyorlar.
51:07Biz beyin cerrahları müdahale ettiğimizde esas maksadımız juglerveni kurtarmaktır.
51:14O yüzden bir stiloid prosesi çıkarmakla beraber birinci boyun omurganın bir kısım rezeksiyonu yapıp transfer prosesini rezeke edip daha fazla dekompresyon yani rahatlatma sağlayabiliyoruz.
51:29Hocam peki çok teşekkür ederim.
51:32Aslında verdiğiniz bilgiler çok kıymetliydi çünkü ekran başındaki izleyicilerimiz ben de dahil olmak üzere hiç duymadığımız bilmediğimiz iki ayrı sendromu bir şekilde öğrenmiş olduk.
51:45Belki de bunu taşıyan izleyicilerimiz şu anda kendilerindeki rahatsızlığın adını koyarak belki erken teşhisle tedavilerine başlayabilirler.
51:56Çok teşekkür ediyorum ayağınıza sağlık.
51:58Ben teşekkür ederim.
52:00Evet sevgili seyirciler bugün de programımızın sonuna geldik.
52:04Ben sizlere buradan kucak dolusu sevgiler gönderiyorum.
52:07Bugün son programımdı.
52:09Bir başka sezonda inşallah sizlerle tekrar birlikte olmak dileğiyle diyorum.
52:13Musmutlu günleriniz olsun.
52:15İyi insanlara denk gelin.