Kanal 7 Ankara Temsilcisi Mehmet Acet’in hazırlayıp sunduğu, siyaset dünyasındaki önemli gelişmelerin yer aldığı Başkent Kulisi programının bu bölümdeki konuğu AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Zafer Sırakaya oluyor.
Kanal 7 Ankara Temsilcisi Mehmet Acet’in moderatörlüğünü yaptığı Başkent Kulisi, Ankara kulislerinin nabzını tutarak yaşanan gelişmeleri, siyasetin gündemini siyasi isimler ve alanında uzman konuklarıyla birlikte enine boyuna masaya yatırıyor. Başkent Kulisi’nde Türkiye ve dünyanın gündemine oturan olaylar ve perde arkası, siyasi arenada yaşananlar, liderlerin kullandıkları iletişim dili, verdikleri mesajlar ve toplumsal yansımaları tüm yönleriyle ele alınarak analiz ediliyor.
Siyasetin ve gündemin nabzını tutan Başkent Kulisi Pazar 11.40’da Kanal 7 ekranlarında…
Başkent Kulisi programının tüm bölümlerini izle7.com’da izleyebilirsiniz.
Kanal 7 Ankara Temsilcisi Mehmet Acet’in moderatörlüğünü yaptığı Başkent Kulisi, Ankara kulislerinin nabzını tutarak yaşanan gelişmeleri, siyasetin gündemini siyasi isimler ve alanında uzman konuklarıyla birlikte enine boyuna masaya yatırıyor. Başkent Kulisi’nde Türkiye ve dünyanın gündemine oturan olaylar ve perde arkası, siyasi arenada yaşananlar, liderlerin kullandıkları iletişim dili, verdikleri mesajlar ve toplumsal yansımaları tüm yönleriyle ele alınarak analiz ediliyor.
Siyasetin ve gündemin nabzını tutan Başkent Kulisi Pazar 11.40’da Kanal 7 ekranlarında…
Başkent Kulisi programının tüm bölümlerini izle7.com’da izleyebilirsiniz.
Category
📺
TV ve DiziDöküm
00:00Ankara'dan hepinize güzel bir hafta sonu, güzel bir pazar günü diliyorum efendim.
00:23Başkent Kulisi'ne hoş geldiniz.
00:25Bugün mübarek Miraç Kandili, Recep Ayı'nın 27. gecesi idrak edilecek.
00:31Bütün Müslümanların Miraç Kandili'ni tebrik ediyoruz.
00:35Konuğumuz AK Parti Genel Başkan Yardımcısı, Dış İlişkiler Başkanı Sayın Zafer Sırakaya bugün bizlerle birlikte olacak.
00:45Hoş geldiniz Zafer Bey.
00:47Hoş bulduk, hayırlı yayınlar diliyorum.
00:49Sağ olun, çok teşekkür ediyoruz.
00:51Şimdi siz birkaç gün süren bir Suriye turu yaptınız.
00:56Ben o konudaki izlenimleriniz, görüşlerinizle sorularıma başlamak istiyorum.
01:03Öncelikli olarak neler gördünüz, nasıl bir izlenim edindiniz?
01:06Önce nasıl gittiniz? Uçak seferleri başladı ama siz uçakla mı gittiniz?
01:11Öncelikle ben de hemen konuşmamın başında Miraç Kandili vesilesiyle bir kez daha
01:17Mekke'den Kubbetü'l-Sahra'ya yapılan yolculuğun akabinde Miraç'a yükselmesi Resulü Zişan'ın ve akabinde de
01:25Hazreti Allah'ın bizleri direkt muhatap alarak namaz ile ödüllendirmiş olduğu bu gecenin
01:31ümmete, insanlığa hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum.
01:34Başta İslam coğrafyası olmak üzere tüm insanlığa da barış, huzur getirmesini temenni ediyorum.
01:39Bir kez daha Bulu'da hayatını kaybeden 78 tane vatandaşımıza Allah'tan rahmet temenni etmek istiyorum.
01:46Tabi bizler 22 Ocak tarihinde İdlib'den başlayan, akabinde Halep, Hama, Hums ve Şam'ı da karayolu ile yapmış olduk.
02:00Hatay'dan mı gittiniz?
02:01Hatay'dan gittik, Cilvegüzü sınır kapısından giriş sağlamış olduk.
02:06Tabi hemen akabinde öncelikle İdlib'de var olan ve vatandaşların çok yoğun bir kesiminin yaşanmış olduğu
02:13kampları ziyaret edebilme imkanımız oldu.
02:15Yaklaşık 1 milyon 600 bin insanın halen kamplarda hayatlarını idam ettirdikleri bir süreçten bahsediyoruz.
02:21Tabi esasında İdlib merkeze baktığınız zaman çok fazla tahribatın olmadığını görüyorsunuz ama
02:27İdlib sadece şehir merkezinden ibaret olan bir bölge değil.
02:30İdlib vilayetine baktığınız zaman özellikle çevresinde çok ciddi anlamda bir tahribatın olmuş olduğu bir süreç var.
02:37Tam Hamas sınırına yaklaşana kadar tabi rejim o dönem içerisinde çok ciddi anlamda insanları hem
02:45Bağız rejimi Rusya ile birlikte havadan bombalanmış oldukları bir süreçte çok ciddi bir tahribatın vermiş oluyor.
02:52Niye hala kamptalar? Bir geri dönüş olmuyor mu?
02:54Tabi şimdilik bunların evlerinin tamamen yıkılmış olduğu, gittiğiniz zaman hakikaten felaketin boyutlarını kelimelerle ifade etmekte
03:01mümkün olmadığı bir süreçten bahsediyoruz.
03:03Yine Halep'in civar şehirlerine baktığınız zaman bazı bölgelerinde özellikle direnişin çok yoğun olduğu bölgelerde
03:11hakikaten insanların evlerine dönebilecekleri bir ortamın mevcut olmadığını gözlemliyorsunuz.
03:16Dolayısıyla tekrardan bu inşa sürecinin tamamlanması ve akabinde
03:20Suriye'nin kendi içerisindeki var olan bu göçün de getirmiş olduğu büyük yükün giderilmesi gerekiyor.
03:27Bunun yapılabilmesi için öncelikle Halep başta, İdlib başta olmak üzere Hama ve Hums'un tamamına yakını tahrip edilmiş durumda.
03:36Bunun neden böyle olduğunu sorduğumda ise rejime karşı en büyük direnişlerden birisinin Hums'ta gerçekleştiğini arkadaşlar ifade ettiler.
03:44Önceki 80'lerde de yine.
03:46Hama'da biliyorsunuz 1981 yılında Hafız Esat'ın yapmış olduğu büyük bir tahribat söz konusuydu.
03:5360 bine yakın şehit verilmişti.
03:56Siz şimdi Hums'tan bahsediyorsunuz şu an.
03:58En büyük tahribat Hums'taydı ama biliyorsunuz Hama ile Hums arasındaki mesafe çok çok yakın.
04:05Yaklaşık yarım saatlik bir mesafeden bahsediyorsunuz.
04:07Tabi eğer bunların etraflarındaki yıkıma da baktığınız zaman iki şehri neredeyse bütünleşmiş olduğunu da gözlemleyebilme imkanınız var.
04:14Dolayısıyla bu büyük tahribatın yeniden inşa sürecinde Türkiye'nin ve özellikle uluslararası toplumun çok belirgin anlamda bir rol üstlemesi.
04:23Siz oraya gittiniz.
04:25Tabi AK Parti'yi temsil eden Genel Başkan Yardımcısı olarak Dış İlişkiler Başkanı olarak gittiniz.
04:31Orada nasıl karşıladılar sizi?
04:35Kimlerle görüştünüz?
04:37Tabi bizden önce bildiğiniz üzere 14 Aralık tarihinde Türkiye Cumhuriyeti Şam Büyükelçiliği tekrar açılmıştı ve faaliyete geçmişti.
04:44Bizim gidişimizden yaklaşık iki gün önce de 20 Ocak tarihinde Halep Başkonsolosluğumuz göreve başlamıştı.
04:51Bayrağımızı göndere çekilmişlerdi.
04:53Bizler yapmış olduğumuz ziyarete başta İdlib'den başlayarak İdlib Valisi ile akabinde Halep Valisi ile,
05:01ki Halep Valisi biliyorsunuz Bingöl'de eğitim görmüş olan bir kardeşimiz.
05:06Türkçe mi konuştunuz?
05:07Arapça konuştuk. Kısmen tercümeler vasıtasıyla.
05:11Daha çok tabi İngilizce iletişimimizi sağladık.
05:15Ama arkadaşlarımızın tamamı tabi Türkçe vakıflar.
05:18Türkçe konuşacaktık ama yanlarındaki heyetin içerisindeki arkadaşlarından bazılarının Türkçe vakıf olmaması açısından
05:26zaman zaman Arapça tercüme vasıtasıyla konuşabilme imkanımız oldu.
05:31Hemen tabi ondan sonra Hama ve Hums ziyaretlerimizde de, Şam ziyaretlerimizde de,
05:36yapmış olduğumuz şehirdeki ziyaretle valilerle bir araya gelebilme imkanımız oldu.
05:41Tabi Sayın Cumhurbaşkanımızın şahsında Türkiye insanına karşı hakikaten teveccüh had safhada gösterilmiş olduğu
05:49ve hem heyetimize karşı gösterilen saygının aynı zamanda Türk insanına karşı hakikaten bir vefa duygusunun da zirvede olduğu.
05:56Ne diyorlar mesela ne anlatıyorlar bu bağlamdan?
05:58Öncelikle 14 yıl boyunca herkesin belki umudunu kaybetmiş olduğu dönemlerin olduğu,
06:04Suriye'ye sırtlarını çevirtmiş oldukları dönemlerin olduğu bir süreçte
06:09Sayın Cumhurbaşkanımızın hiçbir zaman için Suriye halkına karşı sırtını çevirmediği,
06:14onlara her zaman için kucaklayıcı, kapsayıcı, çolucu anlayışı tavsiye ettiği,
06:19ülkesindeki Suriyeli insanlara karşı göstermiş olduğu bu misafirperverliğin dışında
06:24aynı şekilde yine Suriye'deki bu mücadeleyi devam eden insanlara karşı da, rejime karşı da
06:29her zaman için yanında olduklarını, bunu asla unutmayacaklarını,
06:32bu vefa duygusunun kendileri için son derece kıymetli ve değerli olduğunu
06:36Sayın Cumhurbaşkanımız da tüm Türkiye halkına olan muhabbetlerini, sevgilerini ifade ettiler her zaman için.
06:42Bunu Emevi Camisi'nde gördük, bunu Halep'teki yapmış olduğumuz kale ziyaretinde gördük
06:47ki zaman zaman akşamleyin bizler normal yapmış olacağımız prosedürü tamamladıktan sonra,
06:53ziyaretlerimizi tamamladıktan sonra kimsenin bilmeyeceği şekilde vatandaşları da ziyaret ettik.
06:58Akşamleyin insanların evlerine konuk olduk.
07:00Teptili kıyafet derler.
07:02Teptili kıyafet bir şekilde oradaki insanlarla çadır kentleri ziyaret ettik.
07:06Ve oradaki yapmış olduğumuz görüşmelerde de aynı şekilde bu teveccühü görebilme imkanımız oldu.
07:12Sadece Müslüman kesimle de görüşmedik.
07:14Biz gitmiş olduğumuz yerde Süryani cemaatiyle bir araya geldik.
07:17Patrikliği ziyaret ettik, Metropolitliği ziyaret ettik, Rum Ortodoks Cemaatini ziyaret ettik.
07:22Dolayısıyla tüm etnik, dini ve mezhepsel kesimlerle yapmış olduğumuz ziyaretlerde
07:26hem ülkemize karşı, ülkemizin tecrübesine karşı, ülkemizin göstermiş olduğu anlayışa karşı,
07:34uluslararası toplumun angaçmanının sağlanması noktasında da Türkiye'nin üstlenmiş olduğu role karşı
07:39büyük bir memnuniyetin, büyük bir teveccühün ve büyük bir vefanın olduğunu gözlemleyebilme imkanımız oldu.
07:45Peki, elektrik yoktu. Hala öyle mi?
07:49Halep'te 2 saat, Şam'da 4 saat günlük elektrik var diye biliyorduk biz.
07:56Rejimin çökmesinden sonra da bu durum devam ediyordu.
07:59Altyapıda, sosyal hayatta böyle bir canlanma, elektrik başta olmak üzere,
08:06daha mesela fazla miktarda elektrikten yararlanabiliyorlar mı?
08:11O anlamda bir ileriye doğru, bir normalleşmeye doğru adımlar atıldığını gözlemlediniz mi?
08:17Tabii öncelikle en önemli konu güvenliğin sağlanması.
08:21Gördüğümüz kadarıyla güvenliğin sağlandığı bir noktaya doğru evrilmiş.
08:25İnsanların artık sokaklarda daha rahat bir şekilde seyahat edebildikleri,
08:30daha rahat bir şekilde alışverişlerini yapabildikleri bir ortam var.
08:34Tabii şehrin bazı kesimleri hayalet kenti andırıyor.
08:38Hangi şehir?
08:39Yani bakmış olduğumuz zaman Halep'in kendi içerisinde,
08:42diyelim ki güneyi çok daha rahat bir şekilde hareket ediliyor.
08:46Güneyi baktığınız zaman çok fazla bombardımana uğramamış.
08:49Ama örnek olarak veriyorum, mesela küzey bölgesi tamamen tahrip olmuş.
08:53Bunun neden böyle olduğunu sorduğumuz zaman,
08:55küzeydeki direnişçilerin daha yoğun olduğu için o bölgelerin bombalandığını görüyorsunuz.
08:59Doğu'da da, Doğu Halep'te de.
09:01Doğu Halep'te de bunu gözlemleyebiliyorsunuz.
09:03Yani şehrin tamamı tahrip olmuş durumda değil.
09:06Mesela Şam'a baktığınız zaman Şam merkezde sanki hiçbir savaş olmamış gibi
09:10insanların normal gündelik hayatlarına devam ettiğini görüyorsunuz.
09:13Ama şehrin biraz dışına gittiğiniz zaman tamamen bir hayalet kentle karşılaşıyorsunuz.
09:17Orada ciddi anlamda hava bombardımanının getirmiş olduğu bir tahribatın varlığını görüyorsunuz.
09:22Dolayısıyla bir tarafta büyük bir tahribat var.
09:25Tabii yer üstünde taş üzerine taş bırakılmadığı bölgeler var.
09:28Dediğiniz üzere gündelik olarak 2 saatlik elektrik imkanının sağlanmış olduğu.
09:34Ne zaman bu? Gece mi? Gündüz mü?
09:35Yani gündüzleri insanlar bir şekilde gündüz ışığıyla idare edebiliyorlar.
09:41Ama geceliğin tabii sadece 2 saatlik bir elektrik verilmiş olduğu süreçleri var.
09:47Bununla birlikte insanlar tabii orada jeneratörlerle ve bir şekilde güneş ışığını depolanmasıyla
09:53akşamleyin kullanabilecekleri şekilde görebilme imkanınız var.
09:56Bütün Halep'teki görmüş olduğunuz binaların çatılarında güneş panelleri gözlemliyorsunuz.
10:01İnsanlar bir şekilde kendi imkanlarıyla buna bir sonuç bir çözüm bulmaya gayret göstermişler.
10:08Tabii su noktasında ciddi anlamda bir sıkıntının varlığını görüyorsunuz.
10:11Temiz suya ulaşabilme noktasında insanların zorlandıklarını görüyorsunuz.
10:16Bununla birlikte insanlarda hakikaten gelecek adına çok büyük bir ümidin varlığını görüyorsunuz.
10:21Çünkü artık rejimin baskısından kurtulmuş olmanın,
10:24insanları bir şekilde baskılayan, fikirlerini özgürce ifade edilen bir ortamın olmayışından
10:31böyle bir ortama geçiş yolu olmasının getirmiş olduğu büyük bir ümit var.
10:35Hatta bazı insanlarla karşılaştım.
10:37Dedi ki birisi ben zalim Esed'le ilgili bir şey söylerken yanımdaki arkadaş yavaş konuş aman duyarlar dedi.
10:44Sonra ben kendisinin bu sürecin artık tamamen sona erdiğini,
10:48Esed rejiminin yıkıldığını söylediğimde evet doğru söylüyorsun bak onu hatırlamamıştım deyip
10:53tekrar rahat bir şekilde normalleşmesi vakit alıyor.
10:57Dolayısıyla bunu insanların bir şekilde kendi iç dünyalarında da sindirebilmeleri gerekiyor.
11:04Ama Yeni Yönetim'de insanların çok daha rahat bir şekilde düşüncelerini ifade ettikleri bir ortamı gördük.
11:10Hatta iş insanlarıyla karşılaşmış olduğumuz bir ortamda önümüzdeki süreçlerle ilgili neler yapılması gerektiğini
11:16şu anda en azından 3 haftalık veya 4 haftalık Yeni Yönetim'de dahi eleştirmek istedikleri konular varsa
11:22bu konuları rahatlıkla eleştirebildiklerini, ilgili idarecilere çok rahatlıkla ulaşabildiklerini söylemeleri
11:28gelecek adıma da bizi ümitlendirdi.
11:30Bu peki Yeni Yönetim hani Bağız rejiminden herkes orada muzdaripti.
11:35Çok küçük bir azınlık dışında.
11:38Yeni Yönetim bu mesajlarını veriyor ama bunu uygulamada gösteriyor mu?
11:43Daha kuşatıcı, kucaklayıcı, herkese sahip çıkan, herkesin soruyesi diyen bir yaklaşım var mı?
11:49Mesela şimdi bugün baktım ben Laskey'e bir takım birlikler gitmiş.
11:54Orada Alevi katliamı var diye sosyal medyada, Türkiye'de de şu anda bir şey yürüyor,
11:59bir ne diyelim dolaşım, paylaşımlar yapılıyor.
12:03Bu gerçek midir? Yani bu anlamda mesela Aleviler, Nusayiriler de dahil olmak üzere
12:08o kuşatıcı, kucaklayıcı bir yaklaşımı gösterebiliyorlar mı?
12:12Öncelikle tabii bunun bir söyleme dönüşmüş olmasının çok değerli olduğunu düşünüyorum.
12:17Yani Hazreti Mevlana, kalp deniz ise dil kıyıdır.
12:21Denizde ne varsa kıyıya o vurur diyor.
12:23Dolayısıyla bu yeni yönetimin özellikle sözlü ifadesinde tüm kesimleri kapsayacaklarını,
12:29çoğulcu ve kapsayıcı bir anlayışı yerleştireceklerini, etnik, dini ve mezhebi anlamdaki
12:35Suriye'nin tüm unsurlarını bu yeni anayasal süreç içerisinde değerlendireceklerini söylemeleri çok çok önemli.
12:41Buna niyeti olduklarına olduğunu gösteriliyor.
12:44Biz yapmış olduğumuz tüm ziyaretlerdeki, tüm valilerle yapmış olduğumuz ziyaretlerde,
12:48tüm yöneticilerle yapmış olduğumuz ziyarette birisinin teyit edip bir başkasının teyit etmediği değil,
12:54tamamının teyit etmiş olduğu ve tamamının aynı söylem birlikteliği içerisinde hareket etmiş olduğu bir sürece şahitlik ettik.
13:01Dolayısıyla kendilerinin ifadesi dediler ki biz bu dönem içerisinde,
13:05çünkü biz Sednaye Hapishanesi'ni de ziyaret ettik.
13:07Orada nasıl bir zulüm ortamının varlığını da gözlemleyebilme imkanımız var oldu.
13:13Ve yapmış olduğumuz ziyaretlerde dediler ki,
13:15sünni olsun, musayriye olsun, hristiyan olsun fark etmeksizin bu süreç içerisinde eğer bir zulme katkısı olmuşsa,
13:22zalimlik göstermişse bunun adalet önünde hesap vermesini sağlamamız gerekiyor.
13:27Bunun dışında insanların etnisitesine, dinine, mezhepsel kökenine bakmaksızın her kesimi kapsayacak şekilde,
13:33hiçbir kesimi tıslamayacak şekilde de hareket edeceğiz dediler.
13:36Biz açıkçası özellikle hristiyan vatandaşların,
13:40işte süryani vatandaşlarımızın Rum Ortodoks patrine yapmış olduğumuz ziyaretlerde bunu gözlemleyebilme imkanımız oldu.
13:47Fotoğraflar geliyor bir taraftan.
13:49Bu Sednaye Hapishanesi'nde yapmış olduğumuz ziyarette ki,
13:53kaldı ki Sednaye Hapishanesi şu anda ziyarete kapatılmış durumda.
13:57Bizler için sağ olsunlar Türkiye'den geldiğimizi söylediğimiz zaman,
14:00özel bir izinle buraları görebilme imkanımız oldu.
14:04Fotoğraflardaki görmüş olduğunuz bu ortamın bizatihi kendisini gördüğünüz zaman,
14:10hakikaten kelimelerle ifade etmekten imtina edebiliyorsunuz.
14:14Özellikle pres makinelerinde insanların canlı canlı bir şekilde hayatlarına son verildiği ki,
14:20burası görmüş olduğunuz bir asit deposu.
14:23İnsanlar preslendikten sonra bu asit deposuna atılarak tamamen ortadan kaldırıldıkları,
14:29yani naaşlarının ortadan kaldırıldıkları bir sürecin varlığından bahsettiler.
14:33Ve şu anda halen binlerce insanın akıbetinin bilinmediği,
14:38kayıplar var değil mi?
14:40200.000'den fazla insanın şu görmüş olduğunuz resim pres makinelerinden bir tanesini gösteriyor.
14:47Burada insanların nasıl katledildiklerini anlatıyorlar.
14:50200.000 kişi 1981 yılından itibaren şu anda kayıp.
14:54200.000 kişinin akıbeti bilinmiyor.
14:56Ve bu 200.000 kişinin aileleri var.
15:00Aileler halen çocuklarını arıyorlar.
15:02Gitmiş olduğumuz Sedna'ya hapishanesinin her tarafında resimlerin varlığını görüyoruz.
15:06Neden böyle olduğunu sorduğumda ise,
15:08acaba gelen ziyaretçilerden bir tanesi tanır ve aileye bir bilgi verebilir mi?
15:12Şeklinde ifade ettiler.
15:14Tabii bunun insani boyutuna baktığımız zaman söyleyecek kelime bulamıyoruz.
15:22Peki, Türkiye'den ne bekliyorlar, ne söylüyorlar, ne istiyorlar?
15:26Tabii Türkiye'den özellikle bizim yapmış olduğumuz ziyaretlerde iki tane husus çok ön plana çıktı.
15:31Birincisi, bizi yalnız bırakmayın mesajı veriyorlar.
15:34Buraya yapmış olduğunuz ziyaretleri lütfen devam et.
15:37Dışişleri Bakanımızın yapmış olduğu ziyaretin akabinde,
15:40özellikle batı dünyasından daha fazla siyasinin
15:43veya daha fazla devlet ricalinin gelmiş olmasının çok çok değerli olduğunu ifade ediyorlar.
15:48Çünkü 22 Aralık tarihinde Sayın Dışişleri Bakanımız biliyorsunuz,
15:52oraya bir ziyaret gerçekleştirmişti.
15:54Akabinde Almanya, Fransa Dışişleri Bakanı olsun,
15:57Ukrayna Dışişleri Bakanı olsun, Libya Dışişleri Bakanı,
15:59Ürdün Dışişleri Bakanı'nın yapmış olduğu ziyaret,
16:02Suriye'nin dünya ile bütünleşmesi konusunda çok ciddi anlamda bir mesaj vermesinin değerli olduğunu ifade ediyorlar.
16:08Dolayısıyla Türkiye'den yapılacak olan her bir ziyaretin,
16:11dünyanın da ilgisinin Suriye'ye çekilmesi noktasında değerli olduğunu ifade ediyorlar.
16:15Ön ayak olma anlamında Türkiye'nin herhalde.
16:18İkincisi, Türkiye'nin özellikle şu anda halen devam etmekte olan bu ambargo sürecinde,
16:25Türkiye'nin yapacağı ikili diplomasinin de çok etkili olacağını ifade ediyorlar.
16:30Dolayısıyla kendilerine uygulanan bu ambargoların hafifletilmesi konusunda
16:34Türkiye'nin desteğini özellikle rica ettiklerini belirtiyorlar.
16:37Bir işaret var mı peki o konuda?
16:40Batı'dan özellikle o ambargoların kaldırılması hususunda adımlar atılıyor mu ona dair?
16:46ABD'nin bu anlamda geçici bir lisansla bazı konularda biliyorsunuz ambargoyu hafiflettiğine şahitlik ediyoruz.
16:53Bu geçici bir süre.
16:54Yani 70 günlük yanlış hatırlamıyorsam bir süre için bazı konularla ilgili olarak bir hafifletici bir süreç işledi.
17:00Ama Avrupa Birliği de özellikle ambargoların hafifletilmesi konusunda bir çalışma içerisinde olduklarını ifade ettiler.
17:06Tabii dünyayla bütünleşen bir Suriye'nin ve tüm kesimleri kapsayacak şekilde hareket eden bir Suriye'nin
17:12daha fazla dünya gündemine gelmesi bu ambargonun daha hızlı bir şekilde kalkmasına da vesile olacağı kanaatindeyim.
17:19Birleşmiş Milletler özel temsilcisini, Birleşmiş Milletler Genel Sekreter Yardımcısını da Suriye'ye yapmış olduğu ziyaret
17:25ve birebir yapmış olduğunuz gözlemleme ile birlikte.
17:27Çünkü bizler elbette ki Suriye'deki gelişmeleri çok yakinen takip ediyoruz ama
17:31derinlemesine birebir görüşmeleri yapmak için Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatıyla bizler bu ziyaretimizi yapmıştık.
17:38Yani bir tarafta hükümet kanadı bu ziyaretlerini gerçekleştirirken bir tarafta parti kanadı olarak da bizler bu ziyaretimizi gerçekleştirmiş olmamız,
17:46sahadaki gelişmeleri birebir vakıf olmamız, sahadaki gelişmeleri birebir takip etmemiz anlamında kıymetli.
17:53Ben öyle tahmin ediyorum ki Türkiye'deki Türkiye'nin özellikle Suriye ile ilgili bu süreci daha yakından takip etmesi
18:00Batı ülkelerinde Suriye'ye olan güveninin daha hızlı bir şekilde artmasına sebebiyet verecektir.
18:05Peki orada bir PKK-YPG problemi var.
18:10Şimdi petrol bölgeleri de onların kontrolünde hala önemli bir kısmı.
18:16Bunların arkasında da Amerika var, İsrail var.
18:18Bu konuyu hiç şey yaptınız mı? Konuştunuz mu?
18:21Bu konuda size anlattıkları bir şey oldu mu?
18:24Deir ez-Zor dediğiniz, Rakka dediğiniz, Haseke demiş olduğunuz bölgeler şu anda PKK-YPG, PYD terör örgütü
18:31veya STG terör örgütü tarafından halen silahlarının bırakılmamış olduğu ve bir anlamda tam olarak coğrafi bütünlüğün sağlanmamış olduğu bir süreçten bahsediyoruz.
18:41Çok net olarak her yapmış olduğumuz görüşmelerde vermiş olduğumuz mesajları birebir teyit ettiler.
18:46Birincisi, coğrafi bütünlüğü sağlanmış olan bir Suriye'nin kendileri için olmazsa olmaz olduklarını ifade ettiler.
18:52İkincisi, tüm kesimleri kapsayacak şekilde bir ulusal toplantının bir araya gelmesinin çok çok önemli olduğunu ve bu toplantı sonucunda da anayasal sürecin gerçekleşmesi,
19:04yani Suriye'ye has yeni bir anayasanın şekillenmesinin çok çok önemli olduğunu ifade ettiler.
19:09Üçüncüsü, bu coğrafi bütünlüğü sağlayabilmek için silahlı gruplarının ellerindeki silahları Suriye Milli Ordusu'na teslim edilmesinin çok değerli olduğunu ifade ettiler.
19:19Ve bir dördüncüsü ki bizim için çok çok önemli, bu üçüyle birlikte çok önemli olan STG, YPG, PYD ki bunlar hepsi PKK terör örgütünün uzaklıkları bir terör örgütü.
19:30Ve bununla birlikte DAESH terör örgütünün de hep tasfiyesinin ve bunların örgüt liderlerinin, üst düzey liderlerinin ülkeyi terk etmesinin son derece önemli olduğunu ifade ettiler.
19:41Esasında bütün bu söylemler zaten Türkiye'nin ve uluslararası toplum açısından da baktığınız zaman birçoğunun arzu etmiş olduğu bir şey, desteklemiş olduğu bir şey.
19:51Dolayısıyla biz DAESH terör örgütünün yeniden canlanmaması ve bir terör örgütünün bir başka terör örgütünün de bir anlamda hapishane bekçiliğinin yapılmaması için bu anlamda Suriye Milli Ordusu'nun çok daha güçlenmesinin değerli ve kıymetli olduğunu ifade ettik.
20:05Tüm bu anlamlarda esasında tam bir söylem birlikteliği içerisinde olduğumuzu ifade ettik.
20:10Türkiye ile paralel.
20:13Biz tabi özellikle bu söylem birlikteliğinin bir eylem birlikteliğine dönüşmesinin dünyanın da bu sürece olan güveninin artması anlamında son derece önemli olduğunu ifade ettik.
20:25Bildiğiniz üzere kimi Avrupa ülkeleri kimi dünya ülkeleri tedirginliklerini ifade ediyorlar.
20:31Ama biz istikrarlı bir Suriye'nin desteklenmesi konusundaki düşüncemizin tedirginliklerin önüne geçmesi gerektiğini.
20:39Çünkü tedirginlikleri gidermenin yolunun esasında daha istikrarlı bir Suriye'nin varlığından geçtiğini ifade ediyoruz.
20:46Ve biz bunu uluslararası topluma ifade etmeye devam edeceğiz.
20:50Petrol bölgeleri şu an bütünüyle PKK'nın kontrolünde.
20:55Ne ile yapacaklar?
20:57Nasıl burada kendi bu kadar yıkımın olduğu tahribatın olduğu bir ülke nasıl toparlanacak nasıl ayağa kalkacak sadece yardımlarla olacak bir şey değil bu herhalde.
21:08Yani insanların kendi küllerinden doğduklarını biz istikrar savaşı döneminde en fazla kendi tarihimizden biliyoruz.
21:15Buradaki en büyük güç Suriye'nin kendi insanı.
21:19Ben kendilerine de ifade ettim zorluklarla karşılaşacaksınız.
21:23Bazen ümitsizliğe düştüğünüz zamanlar olacaktır muhakkak.
21:26Ama şunu hiçbir zaman için unutmayın.
21:29AK Parti'nin de tarihine baktığınız zaman zorluklarla karşılaşmış olduğumuz dönemler oldu.
21:34Zaman zaman partimizin kapatılma davasıyla tehdit edildiği dönemler oldu.
21:39367 garabetini yaşadık.
21:41E-Muhtarayı yaşadık.
21:42Gezi Parkı'nda tekrar demokrasimize kast edilmeye çalışılan süreçleri yaşadık.
21:4617-25 Aralık süreçlerini yaşadık.
21:48En son 15 Temmuz darbe ihanetini yaşadık.
21:51Tüm bu süreçlerde AK Parti'nin bugüne gelmesindeki en büyük etkenin sandık olduğunu ifade ettim.
21:58Ne zaman ki bir zorlukla karşılaştıysak vatandaşımıza döndük.
22:01Vatandaşımızdan almış olduğumuz güçle iradeyle birlikte hareket ettik.
22:06Suriye'nin de önümüzdeki süreç içerisindeki en büyük gücü kendi halkı olacaktır.
22:10Dinamik halkı olacaktır.
22:11İnanmışlığı olacaktır.
22:13Ve ben bütün bu zorluklarla birlikte tabii ki ekonomik bazı zorluklarla karşılaşacaklar ama
22:17bütün bu zenginliklerin ki belirtmiş olduğunuz o Deir Zor olsun Rakka olsun
22:22bu bölgelerdeki petrol kuyularının tabii Suriye'ye ait olduğunu ifade etmemiz lazım.
22:27Ben şu andaki sahadaki bu gerçekliğe göre de uluslararası toplumun
22:32bu gerçeklik nezdinde hareket ederek bütün bu zenginlikleri
22:36Suriye'nin yönetimine devredilmesi gerektiği konusunda da irade göstereceğine inanıyorum.
22:41Oradan dünya bu şeye destek verecek mi?
22:44Siz kalkıp da buradaki bu gelişmelere göre stabil olmayan bir Suriye'nin maliyetinin
22:49hem bölge açısından hem dünya açısından neye mal olduğunu hep beraber gözlemledik.
22:53Bugün batıdaki artmış olan popülist partilerin varlığına baktığınız zaman
22:58özellikle Suriye'den gelmiş olan 1 milyonluk mülteci kitlesinin
23:02getirmiş olduğu bir sürecin varlığını hep beraber gözlemliyoruz.
23:06Dolayısıyla stabil olmayan, istikrarlı olmayan bir Suriye'nin sadece Suriye için değil
23:11hem bölgesel anlamda hem de küresel anlamda getirmiş olduğu maliyetleri yasaklamak gerekir.
23:16Onun ürettiği tehditi biraz daha herhalde şimdi iyi anlıyorlar değilse
23:20o yıkım sırasında kimse hiç şey yapmamıştı.
23:24Yani bir durun yapmayın diyen olmamıştı oradaki.
23:28Yani tabii bizim medeniyetimizle baktığınız zaman batı medeniyeti arasındaki farkı
23:33biz baktığınız zaman insan olarak görürüz.
23:35Batı biraz daha baktığı zaman kendi çıkarları açısından olayları biraz değerlendirir.
23:39Dolayısıyla biz insan olarak görmüş olduğumuz aynı zamanda tabii ki bizim
23:43Müslüman kardeşlerimiz olarak görmüş olduğumuz bir medeniyetin yanında olmaya
23:47onlara destek vermeye ki bizim medeniyetimizde merhamet acımak değildir, acıtmamaktır.
23:52Acıtmamak üzerine kurmuş olduğumuz bir merhamet, bir medeniyeti inşa etmeye
23:57bundan sonra da devam edeceğiz.
23:59Mesela bu petrol gelirlerinden hiç yararlanamıyor mu şu anda Şam?
24:02Bütün şeyler hepsi PKK'nın kontrolünde mi?
24:05Yani o bölgeleri biliyorsunuz petrol en azından bölgeleri şu anda PKK'nın kontrolü altında.
24:10Sadece o değil aynı zamanda barajlarla ilgili de biliyorsunuz elektrik üretimiyle ilgili süreçler o bölgede.
24:16Dolayısıyla Suriye'nin zenginliğinin bir çoğunun o bölgelerde olduğunu görüyorsunuz.
24:21Dolayısıyla 26 milyonluk ki tahmin olarak konuşabiliyoruz.
24:25Tabii şu anda bir nüfus sayımı yapabilme imkanı yok ki bunlardan 1 milyona yakın şehit vermiş.
24:296 milyona yakın ülke içerisinde göçmen konumuna düşmüş.
24:337 milyona ülke dışına göçmen konumuna düşmüş olan bir milletten bahsediyoruz.
24:37Bu zenginliklerin sadece bir bölgeye sadece bir etnisiteye ait değil tüm Suriye'ye ait olduğunu görmek lazım.
24:44Ve bu konuda da Türkiye başta olmak üzere uluslararası toplum böyle tahmin ediyorum ki belirgin bir görev almaya devam edecektir.
24:50Peki şöyle haberler yansıdı.
24:52Zafer Bey yani Türkiye'ye %500 gümrük vergisi getirdi Suriye'deki yeni üretim diye.
25:01Şimdi buna şey bakınca bu ne perhiz bu ne lahana turşusu diyesi geliyor.
25:07Bir taraftan büyük bir vefa Türkiye'ye karşı.
25:10İşte az önce anlattığınız pek çok konuda Türkiye ile paralel bir yerde duruyorlar.
25:15Bu ne peki yani bu vergi meselesi nereden çıktı?
25:19Yani tabii şunu söylemek gerekiyor.
25:21Önümüzdeki süreç Türkiye Suriye ilişkilerinde hakikaten muazzam bir geleceği olan muazzam bir potansiyeli olan bir süreç olacaktır.
25:31Bunlardan bir tanesi de ekonomik anlamda ki ilişkilerimiz olacaktır.
25:35Bugün Suriye'nin en büyük ticaret ortağı olan ülkeden bahsediyoruz.
25:39Sadece kuzey bölgesine ticaret yapacak değil Suriye'nin tamamına ticarete yönelik bir çalışma içerisinde olacak olan bir süreçten bahsediyoruz.
25:47Bu süreçte 11 Ocak tarihindeydi yanlış hatırlamıyorsam.
25:51Suriye tüm kapılarını kapsayacak şekilde sadece bazı bölge ülkelerini değil tüm dünya ülkelerini kapsayacak şekilde bir düzenlemeye gitti.
26:01Gümrük düzenlemesine gitti.
26:03Bu gümrük düzenlemesi ile birlikte bizler tabii ki yapmış oldukları düzenlemeleri okuduktan sonra
26:12kendi Ticaret Bakan Yardımcımız Mustafa Tuzcu Bey'in 23 Aralık tarihinde bir heyetle birlikte Şam'a ziyarete öngörüldü.
26:20Bu görüşme gerçekleştirildi.
26:21Ticaret Bakanı ile Kara ve Deniz İdareleri Başkanlığı ile aynı zamanda yanlış hatırlamıyorsam Dışişleri Bakan Yardımcısı Ahmet Doğan'ın da katılmış olduğu bu görüşmelerde bazı kararlar alındı.
26:35Bu yapılan gümrük düzenlemelerin Türkiye için bazı ürünleri kapsamayacak şekilde yeniden şekillendirilmesi.
26:42Çünkü biraz önce de ifade ettiğim gibi bu yapmış oldukları gümrük düzenlemesini dünyadaki tüm ülkeler için yaptıkları bir gümrük düzenlemesi oldu.
26:50Dünyanın her bir tarafından gelecek yapılacak ithalatlar.
26:55Türkiye'ye mahsus değil.
26:57Türkiye'ye has bir şeyden bahsetmiyoruz ama yapılan görüşmeler sonunda Türkiye'den gelecek olan bazı ürünlerin bu kapsamın dışarıda tutulacağına dair olan bir görüş.
27:06Niye böyle bir şey yapıyorlar yani? İhtiyaçları yok mu dışarıdan gelecek şeylere?
27:10Şu anda Suriye'de bir üretimin olmadığı bir süreçten bahsediyoruz.
27:14Suriye'de üretimin olmadığı bir yerde genellikle dışarıdan gelecek olan tüm bu ürünlerin getireceği bir yönetim açısından da bir gelir elde edilmesi gerekiyor.
27:26Yönetimin bir gelir kalemi oluşturabilmek için yapmış olduğu bir düzenlemede bizlerden bazı ürünlerin kapsam dışında tutulacağı 2011 yılında yapmış olduğumuz Serbest Ticaret Bölgesi Antlaşması'nın
27:37tekrar aktualize edilecek ve daha geniş bir kesimi kapsayacak şekilde bunun şekillendirilmesi ve üçüncüsü de özellikle Suriye'nin yeniden inşasının sağlanacağı bu sürede sanayi üretimin yeniden şekilleneceği bu süreçte
27:52Türk firmalarının öncelikli olarak bu konularda kendilerine imkan tanınacağı şekilde bir ön protokol şekillenmiş durumda.
28:01Önümüzdeki süreç içerisinde biz Suriye ile yapılacak olan ticari bütünleşmenin Türkiye'nin faydasına olacak şekilde Suriye'nin de elbette ki faydası olacak şekilde şekilleneceğini söylemiştik.
28:12Şöyle o zaman burası önemli esasen içeride üretimi artırmak için bütün dünyaya bir gümrükleri artırma kararı alıyorlar.
28:24Yani dünyadan gelecek ürünler yerine içeride üretimi artırıp
28:28Tabii içerideki hem üretimi artırdığınız zaman aynı zamanda istihdamı artırmış oluyorsunuz.
28:32İstihdamı artırmakla birlikte tüketimi bir şekilde teşvik etmiş oluyorsunuz.
28:36Dolayısıyla bunu da bir anlamda teşvik etmek istiyorlar.
28:40Bütün dünyaya bunu uyguluyorlar sonra Türkiye'de bazı kurularda istisna tanıdılar.
28:48Türkiye'den gelecek olan ürünler
28:51Bu istisnaların neleri kapsayacağını önümüzdeki günlerde Ticaret Bakanlığımız tarafından da zaten duymuş olacağız.
28:57Bunlar şekillenecek.
28:58Sonrasında da yeniden yapılan madayinden imarında da Türkiye ile mi çalışacaklar?
29:03Tabii Türkiye ile şu anda biliyorsunuz en büyük ticaret ortakları zaten Türkiye.
29:07Türkiye'nin ticaret ortaklığı biz dünyada son 20 yıla baktığınız zaman
29:14Özellikle biz son 20 yıl içerisinde dünyadaki ticaretimizi %24 artırırken Suriye ile sadece %11 artırabilmişiz.
29:24Bu da sadece Suriye'nin kuzey bölgesi ile yapmış olduğumuz ticarette birlikte.
29:28Suriye'nin tamamını kapsayacak bir ticarette bunun %200'lerde %300'lerde artabilecek bir potansiyel var.
29:34Çünkü ticaretin hem ürünlerimizin sağlamlığı noktasındaki güzellik
29:41ama aynı zamanda Türkiye ve Türk insanına karşı gösterilmiş olan teveccüh.
29:45Bir yere gittiğiniz zaman Sayın Cumhurbaşkanımızın ismini almış olduğunuz zaman
29:49hakikaten oradaki insanların size karşı ayrı bir muhabbet beslediğini görüyorsunuz.
29:53Biz bunu Emevi Camisi'ne yapmış olduğumuz ziyarette gördük.
29:57Orada cuma namazı kılabilme imkanımız oldu.
29:59Hakikaten cuma namazına hem girişte hem çıkışta büyük bir kalabalıkla karşılaştık.
30:04Her birisinin Sayın Cumhurbaşkanımıza selamları vardı.
30:08En kısa zamanda kendisini Suriye'de ağırlamak istediklerini ifade ettiler.
30:11Emevi Camisi'nde görmek istediklerini ifade ettiler.
30:14Gidecek mi Sayın Cumhurbaşkanı yakın bir zaman?
30:16Tahmin ediyorum şu anda ikili görüşmeleri devam ediyor.
30:18Belki önümüzdeki süreç içerisinde yönetimin şekillenmesinden sonra bu görüşmeler artacaklar.
30:24Bizler de inşallah Sayın Cumhurbaşkanımızın da Suriye'yi ziyaretini en yakın zamanda gözlemleyeceğiz ve göreceğiz.
30:30O zaman bu şeye takılacak bir mesele değil bu.
30:33Yani gümrükle ilgili mesele şu anda ikili görüşmelerle çözülebilecek bir mesele.
30:39İyi niyetin olduğu bir yerde çözümün de yakın olduğunu düşünüyorum.
30:43Peki.
30:44Şimdi Suriye'yi bu şekilde tamamlayalım ilk bölümü.
30:48Ben sizinle biraz esasen dünyanın diğer bölgelerinde özellikle Avrupa'da, Almanya'da siz uzun yıllar yaşadınız.
30:58Orada mı doğup büyüdünüz?
31:00Almanya'da doğdum.
31:01Okul tahsilimi Almanya'da tamamladım.
31:02Sonra Bursa ve Ankara'da eğitimimi devam ettim.
31:05Üniversite tahsiliminden sonra da tekrar Almanya'ya geri döndüm.
31:08Geri döndünüz.
31:09Şimdi orada da seçimler var 23'ünde.
31:11Bu böyle Trump'ın seçilmesinden sonra Almanya'da böyle bir siyasi atmosferde ciddi bir dalgalanma söz konusu oldu.
31:2023 Şubat'ta da seçimler var.
31:23Avrupa'da yükselen bir ırkçılık, yabancı düşmanlığı var.
31:28Burada da şimdi yeni Trump yönetimi, onun etrafındaki Elon Musk vs.
31:35sanki Avrupa'daki bu aşırı sağ destekliyor gibi yeni bir durum da söz konusu.
31:41Şimdi bu 23 Şubat'taki Almanya seçimleri bunun hem Almanya'ya hem Avrupa'da yükselen İslamofobiye etkisi,
31:50ırkçılık dalgası vs. biraz bunları konuşalım istiyorum sizinle.
31:55Çünkü iç gündem çok baskın olunca oradan gelen şeyler çok yeterince izlenemiyor.
32:02Tehditler, tehlikeler.
32:04Bu nedir şimdi?
32:06Yani bu 23 Şubat'taki seçim niye böyle bir ihtiyaç ortaya çıktı ve burada ne bekleniyor?
32:11Nasıl bir risk, tehdit algısı söz konusu Türkiye açısından?
32:15Öncelikle tabi Almanya seçimini değerlendirmeden önce belki de son süreç içerisinde Avrupa'daki siyasi gelişmeleri yakından takip etmek lazım.
32:23Avrupa parlamentos seçimi oldu orada değil mi?
32:25Evet.
32:26Örgücüler epey bir bayrak gösterdiler.
32:27Avrupa parlamentos seçimlerine baktığınız zaman 350 milyonluk seçmen kitlesinden bahsediyoruz.
32:32Bütün Avrupa'nın oy kullandı.
32:34Bütün Avrupa'nın oy kullanmış olduğu bir süreç var ve bu süreç içerisinde baktığınız zaman 2004 yılındaki yapılan seçimlerde
32:42yaklaşık 785 milletvekilinin 66 tanesi yani %8'i parlamentonun,
32:49ırkçı ve popülist partilerden oluşurken 2024 yılında yapılan seçimlerde 720 milletvekilinden 195 tanesi
32:58yani parlamentonun %27'si popülist ve siyasi partilerden oluşmuş durumda.
33:02Yani burada esasında siyasi partilerin artık ana akım siyasi partiler haline geldiğini görüyorsunuz.
33:09Popülist veyahut da protest bir anlayıştan ana akım bir siyasi parti haline gelmiş olduğu bir süreçten bahsediyoruz.
33:16İkincisi siyasi partilerin veyahut da siyasi partilerin parti programlarının insanlar tarafından daha az takip edildiği
33:25siyasi parti liderlerinin daha fazla ön plana çıkmış olduğu süreçlerden bahsediyoruz.
33:30Yani bugün ben sizlere...
33:31Kişiye bakıyorlar.
33:32Kişiye bakıyorlar.
33:33Ben bugün sizlere mesela desem ki İtalya'daki başbakanın ismini tanıyor musunuz desem herhalde tanırsınız.
33:39Ama İtalya'daki iktidar partisinin ismini tanıyorum desem öyle tahmin ediyorum ki birçok vatandaşımız bunu bilemeyecektir.
33:46Bu aynı şekilde Macaristan'ın için geçerli.
33:49Bugün Fransa'ya baktığımız zaman löpen dediğimiz zaman Türkiye'deki tüm vatandaşlarımızın tanıyacağı bir siyasi partiden bahsediyoruz.
33:57Ama partisinin ismini sorduğunuz zaman ise bunun aynı şekilde aynı oranda tanınmış olmadığını görüyorsunuz.
34:03Dolayısıyla parti liderlerinin ön plana çıkmış olduğu, popülist partilerin ve aşırı sağ partilerin artık ana akım siyasi partiler haline geldiği ve bir diğer bence tehdit siyasi parçalanmışlığın artmış olduğu bir süreçten bahsediyoruz.
34:17Ne demek bu parçalanmışlık?
34:19Yani siyasi parçalanmışlık.
34:20Geçmiş dönemde işte bir muhafazakar parti vardı.
34:23İkincisi sosyal demokrat parti vardı.
34:26Kısmında liberal parti ve eşitlerin olduğunu görüyorsunuz.
34:29Bugün artık baktığınız zaman Bündnis Zekai Vanknecht diye şu anda baktığınız Adalet Partisi sadece parti liderinin üzerine kurgulanmış olan bir siyasi partiden bahsediyorum.
34:39Bunun dışında işte AfD'nin varlığını görüyorsunuz.
34:43Bunun dışında Sol Parti diye ifade etmiş olduğum partinin varlığını görüyorsunuz.
34:47Yine kıyaslayacak olursak 2004 yılında Avrupa Parlamentosu'na Almanya'dan katılan seçimlere katılan siyasi parti sayısı 8 iken 2024 yılında 16 olmuş.
34:57Yani siyasi parçalanmışlığın artmış olduğu bir yerde yönetimin de zorlandığını görüyorsunuz.
35:02Bakın Almanya'da şu anda koalisyon, güven oyu alamayan koalisyon 3 siyasi partiden oluşmuş durumdadır.
35:09Almanya siyasi tarihinde ilk defa üçlü bir koalisyona tanıklık ediyoruz.
35:13Daha önce hep ikili koalisyonların olmuş olduğu bir süreçten bahsediyoruz.
35:16Dolayısıyla siyasi parçalanmışlık siyasi yönetimin de zorlaştırıldığı bir süreçten beraberine getiriyor.
35:22Hükümetler daha zor kurulacak artık.
35:25Bakın erken seçime gidiyor Almanya.
35:28Almanya siyasi tarihinde erken seçime gitmek çok olağan bir durum değildir.
35:32Dolayısıyla bunun getirmiş olduğu hendikapları görüyoruz.
35:35Bu şansölyeyle Dışişleri Bakanı arası epey bir gergin herhalde.
35:39Şansölyeyle Maliye Bakanı'nın Genel Başkanı Lindner ile arasında bir fikri anlaşmazlık vardı.
35:47Bu uzun zamandan beri devam ediyordu.
35:49Dışişleri Bakanı ile son yapılan toplantıda fotoğrafta yansıyan bir şey vardı.
35:56Dolayısıyla koalisyonun kendi içerisindeki fikri ayrılıklarının artık kamuoyunun önünde tartışılmış olduğu bir süreçin yaşanmasıyla birlikte
36:05bazı ekonomik zirveleriz.
36:07Çünkü sanayicilerle yapılan zirveye şansölye Maliye Bakanı'nı ve o dönem içerisinde Ekonomik Bakanı'nı davet etmemişti.
36:15Ekonomik Bakanı ve Maliye Bakanı da kendi ekonomik zirvelerini yapmaya başladılar.
36:19Yine bütçe görüşmeleri ile ilgili görüşmelerde farklı bazı beklentiler içerisinde girince tabi bir çatırdamayla birlikte koalisyonun yıkıldığını görüyoruz.
36:29Taşıyamadılar bu koalisyonun neticesi bu.
36:32Bir diğer şeye baktığımız zaman efendim özellikle batıda artık hibrit kimlikli siyasi partilerin oluştuğunu görüyoruz.
36:39Hibrit kimlikli siyasi parti ne demektir?
36:41Mesela özellikle Bütnis Aga Vanknecht'e ifade edilen Vanknecht'in partisinde aşırı sağın söyleminin de olduğunu,
36:49göçmen konusunda aşırı sağ olan, ekonomi konusunda liberal olan, emeklilik konusunda ise sosyal demokrat olan bir yapının varlığını görüyorsunuz.
36:58Yani farklı akımların aynı siyasi parti içerisinde buluşturulduğu ve bir anlamda da böyle hibrit kimlikli siyasi partilerin varlığını görüyorsunuz.
37:08Bu hibrit kimlikli siyasi partilerle birlikte aşırı sağ ve aşırı sola baktığınız zaman sadece Avrupa'ya baktığınız zaman bir aşırı sağ tehlikesi gözlemlemiyorsunuz.
37:17Aynı zamanda aşırı sol tehlikesi de gözlemlemiyorsunuz.
37:19Aşırı sağ ve aşırı solun oy oranlarının yüzde elli civarında olduğu ve demokrasi içinde bir tehdit oluşturmuş olduğu bir sürece girmiş durumdayız.
37:29Aşırı sola niye tehdit atfettiniz?
37:32Çünkü aşırı sağa baktığınız zaman onlar göçmen karşılıkları kullanırken, aşırı sola da baktığınız zaman onlar da demokrasiyi sorguladıkları bir sürecin varlığını görüyorsunuz.
37:43Aşırılıkların her türlüsü zaten bir tehdittir demokrasi için.
37:46Dolayısıyla ifratla tefrit arasında orta yol içerisinde hareket edebilmek gerekiyor.
37:55Burada bakıyorsunuz şimdilik Fransa'da biliyorsunuz aşırı solun parlamentoda daha etkin olduğu bir ortam mevcut.
38:04Ve aşırı sol bir önceki hükümeti güvensizlik oyu vererek biliyorsunuz süreci sonlandırdı.
38:09Onlar anlaşması uğraşması daha zor oluyor.
38:11Daha zor oluyor.
38:12Çünkü ideolojik bir eksende hareket ettikleri zaman rasyonel bir zeminde hareket etmeyen bir anlayışın getirmiş olduğu ciddi hendikaplar var.
38:19Dolayısıyla böyle bir sürecin içerisinde Almanya seçimleri gidiyor.
38:24Almanya'da şu anda baktığınız zaman Hristiyan Demokrat Parti'nin %30-34 bandında olduğunu görüyorsunuz.
38:30Almanya için Alternatif Partisi yani Popülist Partisi'nin %20-22 bandında bir önceki seçime oranla oyunu %11 oranında yani oyunu bir misle arttırmış olan bir yapıdan bahsediyoruz.
38:46İki katına çıkartmış oluyor.
38:50Dolayısıyla bir tarafta aşırı sağın çok ciddi güçlendiği ama öbür tarafta ana hakkım siyasi partilerin de söylemlerinin aşırı sağa yaklaştığı.
39:00Dolayısıyla iki taraflı bir gözlem yaptığımız zaman aşırı sağcıların sadece kendi ülkeler için bir tehdit oluşturmadığı aynı zamanda dünya için de bir tehdit oluşturur bir sürece girmemiz lazım.
39:12Bunlar şey mi yani Hitler'in yolunu mu takip ediyorlar?
39:18Yani bunlar söylemlerine baktığınız zaman o dönemde nazi döneminde kullanmış olan söylemleri kullanmaktan imtina etmeyen ki bu baktığınız zaman yasak bu asasında biliyorsunuz bir çok siyasilerle ilgili olarak da hukuki sürecin işlediğini gözlemliyorsunuz.
39:36Bu söylemleri kullanmaktan imtina etmeyen, geriye göç ifadesini çok yüksek sesle ifade edebilen, Almanya'da yapıldıkları seçim çalışmalarında özellikle yabancıların çok yoğun yaşamış olduğu bölgelerde posta kutularına uçak bileti atarak onları geri göndereceklerini ima edecek şekilde hareket edebilen.
39:57Yani Almanya'nın esasına baktığınız zaman birliğine ve beraberliğine tehdit oluşturan bir noktada hareket ediyorlar.
40:03Ne gibi yani işaretlemeler olur ya bazen böyle böyle?
40:06Yani geçmiş dönemindeki bu kötü uygulamaları özellikle nazi dönemindeki kötü uygulamaları bir kez daha insanların hafızasında sanki tazelemeye çalışan bir anlayış var.
40:17Ve bu anlayış Almanya'nın 2. Dünya Savaşı'ndan sonra 85 yıl sonra Thüringen eyaletinde yapılan seçimler oldu.
40:25%32 oy alarak 1. Parti çıktılar.
40:28Baktığınız zaman Saksonya eyaletinde seçimler olduğu %31 oy alarak 2. Parti çıktılar.
40:34Yani 1. veya 2. Parti konumunda gelen şu anda yapılan koalisyonlarla belki iktidar olmalarına engellenebildiği ama önümüzdeki süre içerisinde bunun artık mümkün olmadığını çünkü Avusturya'da gördük.
40:47Avusturya'da yapılan seçimlerde biliyorsunuz FPÖ 1. Parti olmuştu.
40:51Ona engellemeye yönelik bazı hamleler söz konusu olmuştu ama koalisyon kurulamadı.
40:56Ve şu anda FPÖ ile büyük bir ihtimal ÜVP arasında bir koalisyon çalışması.
41:03Demin zikrettiğiniz Meloni'de aynı dalga boyunca hareket ediyor.
41:07Yani bugün Avrupa Parlamentosu seçim sonuçlarına baktığınız zaman 5 ülkede iktidar yani 1. olan partilerin esasında aşırı sağ ve popülist parti olduğunu biliyorsunuz.
41:16Fransa'ya bakıyorsunuz Le Pen, İtalya'ya bakıyorsunuz Meloni.
41:21Zaten şu anda iktidarın parçası haline gelmiş durumda.
41:24Dolayısıyla biz benim çocukluğumda bu siyasi partilerin anayasal süreçle uyumlu olup olmadığı tartışılırken sonra gençliğimde bu partilerin parlamentolarda temsil edildiği süreçleri konuşmaya başladık.
41:37Ve bugün itibariyle artık bu partilerin koalisyon ortağı ve iktidar partisi olma noktalarını tartışıyoruz.
41:43Bunun sonuçları ne olur? Ne endişeyi ettiriyor? Neden tedirginlik duyuyorsunuz?
41:49Şu şekilde ifade etmeme müsaade edin.
41:53Geçmiş dönemde alkol tedavisi almış olan birinin tekrar alkole başlaması büyük bir sorun haline gelebilir.
42:00Alkol tedavisi olmuş olan bir kıtadan bahsediyoruz.
42:052 tane dünya savaşına sebebiyet vermiş olan bir kıtadan bahsediyoruz.
42:10Dolayısıyla böyle bir yapının tekrar alkole başlamaması gerektiği konusunda tüm dünyanın çok daha fazla hassas olması gerekiyor.
42:17Kıyamete kadar yolu var bunun büyük savaşlara.
42:19Özellikle bu dönem içerisinde Avrupa'da hiçbir şekilde savaşın olmayacağı ihtimalini konuşan ülkelerde artık Rusya ve Ukrayna arasında Avrupa'nın içerisinde, Avrupa'nın göbeğinde bir savaşın varlığını konuşuyoruz.
42:30Ve bunun getirmiş olduğu çok ciddi anlamda mariyetler var.
42:34Bugün aşırı sağ partilerin oylarının yükselmiş olmasının tabi ki ekonomik sebepler de var.
42:39Göç dalgasıyla ilgili sebepler de var.
42:42Yani bugün Rusya-Ukrayna savaşının getirmiş olduğu Alman toplumunda da baktığınız zaman çok ciddi anlamda bir bölünmüşlük var, bir kutuplaşma var.
42:50Bir taraf Rusya ile daha fazla diplomasi yoluyla bu işin çözümlenmesi gerektiğini söylerken bir taraf hayır bunun ancak askeri güçle çözümlenmesi gerektiğini söylüyorlar.
43:01Peki bu askeri güçle vermiş olduğunuz desteğin getirmiş olduğu bir maliyet var.
43:05Bu maliyetin Alman toplumu tarafından ödenmesi gerekiyor.
43:08Bunun aflasyona menfi bir katkısı var.
43:11Dolayısıyla baktığınız zaman Avrupa'daki var olan bugünkü yaşam biçiminin, yaşam refahının gittikçe daha fazla koştuğunu görüyoruz.
43:20Ekonomik büyümesi de eksideydi.
43:22Evet bu senede biliyorsunuz Almanya ekonomisinin büyümeyeceği ifade edildi.
43:25Dolayısıyla bir durağan süreç var.
43:27Türkiye ile kıyas ettiğiniz zaman Türkiye hamdolsun son 20 yıl içerisinde 14 yıl aralıksız büyüyen bir yapısı var.
43:34Hamdolsun bu senede tekrar çünkü enflasyonla mücadele yaparken büyümeyi sağlamak hakikaten kolay olmayan bir süreç.
43:41Türkiye elhamdülillah bunu başarmış bir noktada ama Avrupa'ya baktığınız zaman ekonomik stagnasyonun, ekonomik durağın önümüzdeki süreç içerisinde devam edeceğini gösteriyor.
43:50Ama enflasyonda biz çok daha kötü durumdayız.
43:52Evet şu anda kötü durumdayız ama baktığınız zaman haziran ayına kıyas ettiğiniz zaman enflasyonun %31 oranında düşmüş olduğunu görüyorsunuz.
44:00%44.78'e geriye gelmiş durumdayız.
44:03Faiz oranlarının %50'den %45'e doğru düştüğünü görüyoruz.
44:08CDC diye ifade edilen ülkemizdeki risk priminin 700'lerden 242'lere düştüğünü görüyorsunuz.
44:15Dolayısıyla makro ekonomik dengelerdeki varlığımız hamdolsun çok pozitif.
44:19Bunun mikroya yansıması yani vatandaşlarımıza yansıması, hayat pahalılığına yansımasını da önümüzdeki süreç içerisinde müspet olarak görüleceğimiz gösterecek.
44:27Orada da bir fakirleşme mi oldu son dönemde Almanya'da?
44:30Yani Almanya'da hem bir fakirleşme var.
44:32Türkiye ile kıyas ettiğiniz zaman sağlık sektörüne örnek olarak verecek olursak.
44:36Sağlık sektöründe Türkiye'deki imkanlarla Avrupa'daki imkanları Almanya'da yaşayan, doğan, büyüyen birisi olarak yani kulaktan duyma bilgilerle konuşmuyorum.
44:44Bir de bizatihi şahit olmuş olduğum bir şeyden bahsediyorum.
44:47Geçen evladım aradı, Berlin'de şu anda üniversitede okuyor.
44:51Kendisi acile gittiği zaman 8 saat beklemek zorunda kaldığından bahsetti.
44:558 saatlik bir süreç sonunda ancak kendisine tedavi uygulanabildiğini ifade etti.
45:00Dolayısıyla sağlık sektöründe hamdolsun şu anda gayet güzel bir sıkıntımız yok.
45:05Ama kendisi telefonları arayarak acaba tedavisi için Türkiye'ye gelebilir miyi sorgulayan bir yapıdan bahsediyoruz.
45:12Aynı şekilde ben Amerika Birleşik Devletleri'ne gitmiş olduğum zaman seçimden önceki çalışmalara çok ağır bir gribal enfeksiyon geçirirken,
45:19oradaki temsilcimiz aynı zamanda kendisi tıp doktoru Halil Mutlu Bey'e dedim ki efendim bir hastaneye gidebilme imkanımız var mı?
45:26Dedi ki Zafer Bey mümkünse size Türk Hava Yolları'ndan bir uçak bileti alalım siz tekrar Türkiye'ye gidin.
45:31Dedim ki ben hani yanlış anladınız herhalde ben tedavi görmek istiyorum.
45:34Dedi ki Zafer Bey biz acil hastalarımızı veyahut da çok yoğun şekilde tedavi görmesi gereken hastalarımıza yapmış olduğumuz ilk iş bilet alarak Türkiye'ye göndermek.
45:43Çünkü Amerika'daki hastanelerde tedavi sürecinin çok daha zor, sıkıntılı ve Türkiye'ye kıyas edilmeyecek derecede olduğunu söylemek isterim dedi.
45:51Dolayısıyla evet zorluklarımız var, sıkıntılarımız var efendim.
45:55Ama bu konuyla ilgili olarak Türkiye'mizin hem sağlık sektöründe hem ulaşım sektörüne baktığınız zaman ve diğer sektörlere baktığınız zaman hamdolsun.
46:03Diğer ülkelerle kıyas edilmeyecek derecede ileride olduğumu da ifade edebilirim.
46:07Peki şimdi bu seçimden sonra bu ırkçı partiler iktidara gelecek mi Almanya'da öyle bir potansiyel var mı?
46:15Yani Avrupa'daki gelişmelere baktığınız zaman Ocak ayı itibariyle veya Kasım ayı itibariyle Kur'an yakılma süreçlerinin maalesef biliyorsunuz bu kadde saatimize yönelik
46:28Saldırı maddelerinin ve saldırılarının artmış olduğu bir süreci yaşıyoruz.
46:32Özellikle bugün Gazze'ye yönelik yapılan bu soykırım sürecinin Avrupa anlamında baktığımız zaman Müslümanlara yönelik baskılarının artmasına bir sebebiyet vermiş olduğu bir süreçten bahsediyoruz.
46:48Dolayısıyla böyle bir süreçteki olguda ben özellikle kıta Avrupa'sında yakın Müslüman toplumun ve Türk toplumun siyasete muhakkak daha fazla ilgi ve alaka göstermesi gerektiğinin altını bir kez daha çizmek istiyorum.
46:59Çünkü arayacağımız tüm hakları siyaset ve hukuk zemininde aramamız gereken bir süreçten geçiyoruz.
47:05Bu bir çağrı mı?
47:06Kesinlikle.
47:07Çünkü Almanya vatandaşı olan Türkler gitsin oy kullansın.
47:11Kesinlikle siyasi buradaki kendilerine verilmiş olan vatandaşlık haklarının gereğini yerine getirmeler gerekir.
47:17Orada kendilerine yakın gördükleri desteklenmesi gerektiğini düşündükleri siyasi partilere muhakkak oylarını sağlasınlar.
47:24Ve bu onların diğer oradaki siyasi partiler tarafından çok daha fazla dikkate almalarını da beraberine getireceklerdir.
47:32Ne kadar bir oy oransal olarak var?
47:35Sadece Almanya'ya baktığımız zaman 3,5 milyona yakın vatandaşımız yaşıyor.
47:39Bu 3,5 milyona yakın vatandaşımızın en azından %50'sinin biz çifte vatandaş olduğunu biliyoruz.
47:45Şu anda biliyorsunuz 24 Haziran itibariyle Almanya çifte vatandaşlığının ününü açan bir reform sürecini de başlatmış durumda.
47:52Dolayısıyla vatandaşlarımızın her birinin muhakkak siyasi partilere üye olması, siyasi partilere üye olmakla birlikte sandıklara giderek oylarını vermeleri gerekiyor.
48:01Yani o 3,5 milyonun yarısı oy kullanıyor aşağı yukarı.
48:041.700.000'e yakın vatandaş oy kullanabiliyor.
48:07Bu da oransal olarak %2'lik, %3'lik bir kesime tekabül ediyor.
48:12Ama bazı bölgeler var ki, bazı yöreler var ki çok az bir oyla hangi siyasi partinin oy alacağı konusunda karar kılınabiliyor.
48:22Özellikle bu bölgelerdeki vatandaşlarımızın...
48:24Bizdeki Cumhurbaşkanlığı seçimlerine devam ediyor.
48:26Evet biliyorsunuz, yurt dışındaki vatandaşlarımız da biliyorsunuz aynı şekilde.
48:30Hem yaşadıkları ülkelerde ama aynı zamanda Türkiye siyasetine de katkı sunabiliyorlar.
48:34Ben Almanya'da doğmuş, Almanya'da büyümüş ve şu anda yurt dışındaki vatandaşlarımızı temsil etme noktasında da Türkiye siyasetine katkı sunabiliyoruz.
48:41Valla Türkleri de sevmiyor o zaman öyle mi?
48:44Yani ırkçı partiler...
48:45Yani Türkleri ne yapıyorlar, Türkleri de göndereceklerini mi söylüyorlar?
48:48Irkçı partiler sadece Türkleri değil, kendileri gibi düşünmeyen herkesi düşman olarak görebilen bir profilden bahsediyoruz.
48:55Dolayısıyla kendileri gibi düşünmeyen Almanları da bir şekilde düşmanlaştıran, kendileri gibi düşünmeyen yabancıları düşmanlaştıran, kendisinin dışında hiç kimseyi haklı görmeyen, tek haklı olarak kendisini gören bir anlayıştan bahsediyoruz.
49:08Şey yok yani, tolerans, hoşgörü...
49:12Tolerans ve hoşgörünün hiçbir baktığınız zaman faşist anlayış içerisinde olan, çünkü demokrasiyi sindirememiş, demokrasiyi hazmedememiş, kendisini demokratik olarak görmeyen bir anlayışın, demokrasinin kendisi için de bir tehdit olduğunu düşünmek gerekiyor.
49:28Yani ben bugün AfD'nin ve ırkçı partilerin sadece dünya için bir tehdit değil, her şeyden önce yaşatmış oldukları ülkenin geleceği adına da bir tehdit olduğunu düşünüyorum.
49:37Bu anlamda bu tehdide karşı özellikle demokratik olan güçlerin tamamının ortak bir mücadele içerisinde olması gerektiğini hatırlıyorum.
49:45Bu ama bir güçlü bir dalga.
49:47Yani işte Amerika'da Trump geldi, onunla birlikte hareket eden Elon Musk açıktan söyledi, bu AfD partisinin seçimleri kazanması iyi olacak Almanya içindeydi değil mi?
50:00Dolayısıyla gidişat bu anlamda pek hayra alamet değil gibi sanki.
50:06Tabi Musk'ın müdahil olmasıyla birlikte yurtdışından ülkelerin kendi seçimlerine müdahalelerin tekrar tartışıldığı bir süreçten var.
50:17Shultz'ın şeyi de tepkisi oldu.
50:19Hem Shultz'ın biliyorsunuz geçmiş dönemde Rusya'nın Avrupa ülkelerindeki kimi ülkelerin seçimlerine müdahalesinden konuşuyorduk.
50:27Bugün de artık başka ülkelerdeki özellikle çok güçlü olan şirketlerin siyasete ve hatta seçim süreçlerine müdahalesini konuşuyoruz.
50:36Ben tabi vatandaşların sandığa giderken vatandaşların özgür iradesiyle hareket edilmesi gerektiği bir yerde dışarıdan her türlü müdahalenin doğru olmadığı kanaatindeyim.
50:46Ama burada tabi bir ülkenin müdahalesine karşı rigid bir sert bir karşılık verilirken eğer bu karşılık verilecekse her kesime aynı oranda karşılık verilmesi gerektiği kanısındayım.
50:59Mesela uluslararası ceza mahkemesinde de biz tekrar bu çifte standartı görme imkanımız oldu.
51:03Putin'e karşı uluslararası ceza mahkemesinin vermiş olduğu karara harfiyen uyacaklarını söyleyen kimi Avrupa ülkeleri
51:10Netanyahu'ya karşı verilmiş olan uluslararası ceza mahkemesinin yakalama kararı konusunda çifte standartın uygulandığını görüyoruz.
51:17Dolayısıyla biz kural bazlı bir dünya düzeni istiyorsak kural bazlı dünya düzeninde herkesin kurallara ve normlara uymuş olduğu şekilde hareket edilmesi gerektiği kanaatindeyim.
51:27Değilse bir ülkenin kendisine göre kuralları şekillendirdiği ve ben güçlüyüm dolayısıyla kurallara uymam diyeceği bir sürece girilmemesi gerekiyor.
51:37Herkesin hukuka ve normlara uymuş olduğu bir süreç olması lazım.
51:40Bu Gazze'deki katliam, soykırım süreci Avrupa açısından, Almanya açısından özellikle kötü bir sınav oldu değil mi?
51:48Yani bu evrensel değerler anlamında insan hakları, uluslararası insani hukuk, ifade özgürlüğü bunlar hep karne veren ülkedir değil mi?
51:59Biz dahil size 10 üzerinden 5, 10 üzerinden 3, ifade özgürlüğü yok, sizde demokrasi yok, insan haklarında şu şu hatalarınız var diye.
52:09Ben o şey şimdi gözümde canlandı 10 yaşında bir çocuk 10 tane polis peşinden koşturuyordu bir Filistin bayrağı taşıyor diye.
52:1848 bine yakın insanın katledilmiş olduğu bir süreçten bahsediyoruz. 17 bin 18 bin tane çocuğun katledildiği bir süreçten bahsediyoruz.
52:27Bayanların katledildiği bir süreçten bahsediyoruz. Eğer bir yerde çocuklar ve kadınlar hedef alınıyorsa o ülkede soykırım var demektir.
52:34Yani 7 bine yakın aile.
52:37Sadece bunlar da değil hastanelerin hedef alındığı, dolayısıyla fırınların hedef alındığı, insanların açlıkla terbiye edilmeye çalışıldığı,
52:46insanların bu anlamda baktığınız zaman bir insanlık suçu işlenmiş olduğu bir süreçte ve bu da tüm dünyanın gözü önünde yapılan bir süreçten bahsediyoruz.
52:55Basın özgürlüğünden bahsederken bugün 175 tane gazetecinin katledilmiş olmasına karşın sizin eğer bir sesiniz çıkmıyorsa söyleyecek sözünüz kalmış mıdır sizin?
53:05Dolayısıyla tüm bu süreçlere itiraz edenlere karşı da dün ben bir vatandaşımızla konuştum Berlin'de.
53:11Kendisi Netanyahu'ya soykırımcı dediği için evinin baskına uğradığını ifade etti.
53:18Bir Türk vatandaşımız.
53:21İfade özgürlüğü vardı, fikir hürriyeti vardı.
53:24İnsanların kendi istediklerini, kriminal olmadığını düşününce...
53:27Siz sordunuz mu mesela Alman ilişkilerine?
53:29Ben şimdi tabi Almanya'da gelen misafirlerimize bunları sıklıkla soruyorum.
53:33Ne diyorlar?
53:34Bu konuyla ilgili düşünceniz ne? Sükut ederek geçirmeye çalışıyorlar.
53:38Dolayısıyla böyle bir konuyla ilgili olarak Almanya'nın kendisine ait geçmişinden gelen bir bagajının olduğunu hep beraber biliyoruz.
53:49Ama onlara da aynı soruyu şu şekilde soruyorum.
53:51Sizin hiçbir zaman için bu tekrarlanmayacak ifadeniz dünyanın neresinde soykırım olursa olsun hiçbir ülke için mi tekrarlanmayacak yoksa sadece bir ülke için mi tekrarlanmayacak?
54:03Dolayısıyla eğer siz sadece bir ülkeyi baz alarak bunu tekrarlamayacağını ifade ediyorsanız kendinizi sorgulamanız lazım.
54:09Çünkü soykırımı kim yaparsa yapsın, hangi ülke yaparsa baksın, hangi millet yaparsa yapsın...
54:14Soykırıma karşı bir durs sergilememiz gerektiği kanaatimi kendileriyle paylaşıyorum.
54:18Ya şöyle bir psikoloji mi?
54:20Bir zamanında katlettik Yahudileri.
54:23Şimdi onlar başkalarını katlediyor.
54:26Bizim bir şey söylemeye hakkımız yok.
54:29Bunu Sayın Cumhurbaşkanımız Berlin'e yapmış olduğu ziyarette çok net bir şekilde ifade etti.
54:34Dedi ki ben camiye bir saldırı yapıldığı zaman rahatsız oluyorum.
54:38Siz bir kiliseye saldırı yapıldığı zaman rahatsız olmuyor musunuz dedi.
54:42Çünkü şu anda biliyorsunuz gazetede kiliselerin de hedef alınmış olduğu...
54:46Kiliseye saldırı olduğunda rahatsız olmuyor musunuz dedi.
54:50Dolayısıyla bir insana yapılan saldırıdan rahatsız olmuyor musunuz diye Sayın Cumhurbaşkanımız her yerde biliyorsunuz...
54:57...diklenmeden, dik duran siyasetini orada da net bir şekilde Alman toplumunun da...
55:02...Alman şansöresiyle yapılan basın toplantısında da ifade ettiler.
55:06Dolayısıyla biz nerede olursa olsun doğruyu, hakikati haykırmaya...
55:10...insanlar eğer soykırımcıysa, insanlar eğer katilse...
55:13...katilin yüzüne de, soykırımcının yüzüne de soykırımcı ve katil olduğunu...
55:18...Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde ifade etmeye devam edeceğiz.
55:21Bu Rusya-Ukrayna savaşı bitecek, bitmeyecek ayrı bir husus ama...
55:26...Avrupa'nın ayarlarını bozdun mu biraz?
55:29Avrupa'nın baktığınız zaman bugün artık güvenliğiyle ilgili...
55:33...daha fazla sorumluluk alması gerektiği bir süreçten geçiyoruz.
55:36Almanya'nın sadece kendisine ek bütçe yaparak 100 milyar euro noktasında savunmasına...
55:43...bir şekilde bütçe ayırmış olduğu bir süreçten bahsediyoruz.
55:47Baktığınız zaman ekonomik konuda özellikle enerji konusunda çok daha fazla para harcaması gereken bir süreçten bahsediyoruz.
55:54Ucuz Rus gazını kullanamıyor artık.
55:56Ucuz Rus gazını kullanamıyor artık.
55:57Sıfırlandı mı şu anda Rusya'dan gelen gaz Almanya'nın?
56:00Yani şu anda belki direkt olarak alım söz konusu değil ama indirekt olarak bazı alımların söz konusu olduğuna dair ifadeleri var.
56:06Dolayısıyla enerjinin, maliyetinin artmış olduğu savunmaya yönelik fiyatın çok daha fazla bir savunma harcaması.
56:13Çünkü Trump biliyorsunuz çok net olarak ifade ediyor.
56:16Biz onları bir şekilde koruma kalkanı içerisinde değiliz ama onlar bizim koruma kalkanımız içerisinde.
56:22Dolayısıyla biz bu konuyla ilgi olarak tekrar kendileriyle görüşmek durumunda kalacağız.
56:27%5'e çıkarılmasını istedi mesela.
56:29Evet. Önümüzdeki süreçte yanlış hatırlamıyorsunuz.
56:32Eskiden %2'ydi bunu yeterli görmüyorum.
56:34%5'e çıkartılması gerekiyor dedi.
56:36%2 bile yoktu Almanya'da sanki.
56:37Evet %2 bile yoktu.
56:38Dolayısıyla Avrupa için hem savunmanın hem enerji maliyetlerinin daha fazla artacağı,
56:44bu maliyetlerin de vatandaşlarına baktığınız zaman hayat pahalılığı noktasında döneceği,
56:50Hayat pahalılığı dediğiniz zaman, vaktimiz bitiyor ama var mı böyle bir hayat pahalılığı?
56:55Çok net olarak gözlemliyorsunuz.
56:58Zaman zaman Türkiye'deki yaşayan vatandaşlarımız da,
57:01ben bazı medyalarda bazı sosyal medyayı da takip ediyorum.
57:04Her şeyi güllük gülistanlık gibi ifade ediyor.
57:06Mesela ne oldu en temel şeyde?
57:07Benzin mi arttı bu kadar?
57:09Benzin fiyatlarının artmış olmasının dışında aynı zamanda emlak fiyatlarının çok ciddi anlamda,
57:15kiralarının çok ciddi anlamda arttığını gözlemliyorsunuz.
57:18Gelirler de artmadı mı peki?
57:20Gelirler aynı oranda artmış durumda değil.
57:22Gelirler artmadığı için de zaten şu anda koalisyonun,
57:25özellikle baktığınız zaman bu koalisyonun cezalandırılmasının bir gerekçesi var.
57:29Sadece Türingen eyaletinden bahsediyorum.
57:32Biraz önce Zaksin'in seçimlerinden bahsetmiş olduğum.
57:35Üç siyasi partinin iktidarda olan Sosyal Demokrat Parti, Liberal Parti ve Yeşillerin toplam oy oranı,
57:42Saksonya'da %14, Türingen eyaletinde %10.
57:46İktidardaki olan bir üç partinin toplam oy oranının %14 ve %10 olduğu bir yerde,
57:52toplumun genel anlamdaki memnuniyetsizliğini çok net olarak görebiliyoruz.
57:56Demin o ekonomi ile ilgili, orada daha mı çok hissediyorlar?
57:59Kesinlikle, çünkü geçmiş 85 yıllık bir süreç içerisinde ekonomik rafahı üst seviyede olmuş olan bir süreçten sonra,
58:06bugün ekonomik olarak alım gücünün çok ciddi anlamda düşmüş olduğu,
58:10fakirliğin çok ciddi anlamda artmış olduğu bir sürece evrilmiş olması,
58:14toplumda da ciddi bir memnuniyetsizliği beraberinde getirmiş durumda.
58:17Çok teşekkür ediyorum. Sağolunuz.
58:19Ben teşekkür ediyorum.
58:21Vakit ayırdığınız için nitelikli güzel bir program oldu.
58:24Size kolaylıklar diliyorum.
58:26Sağolun.
58:28İstediğiniz Başkent Kurisi'nde bugün AK Parti Dış İlişkilerden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Zafer Sırakaya konuğumuz oldu.
58:38Bir çağrısı vardı Avrupa'da, özellikle Almanya'da yaşayan Türklere.
58:43Sandığa gidin çağrısı.
58:45Bunu biz de tekrar bir altını çizmiş olalım.
58:47Miraç kandilinizi tekrar tebrik ediyoruz.
58:50Hayırlara vesile olmasını ümit ediyoruz.
58:53Bizi izlediğiniz için de hepinize teşekkür ediyoruz.
58:56Haftaya tekrar görüşmek ümidiyle. Hoşçakalın.
59:08İZLEDİĞİNİZ İÇİN TEŞEKKÜRLER.