Antalya’da 4 yıldır özel halk otobüsü şoförlüğü yapan 31 yaşındaki 1 çocuk babası Ali Yılmaz, Kundu otobüs depolama alanında otobüsünün temizliğini yaparken 2 kişinin demir çubuklu saldırısına uğradı.
Hürriyet'ten Salim Uzun'un haberine göre, aldığı ağır darbeler nedeniyle kanlar içinde kalan Yılmaz, can havliyle verdiği mücadele sonunda saldırganların elinden kurtularak önce polisi daha sonra ise sağlık ekiplerini arıyor. Kafasına 10’ar santimlik iki ayrı dikiş atılan Yılmaz, yaşadıklarını anlattı.
Saldırının 11 Kasım Cuma günü saat 06.40’da gerçekleştiğini anlatan Yılmaz, “Sefere başlamadan önce aracımın temizliğini yapmaya başladım. Bu esnada biri arka, diğeri orta kapıdan iki kişi otobüse girdi. Önce tekme ve yumrukla daha sonra ise demir çubukla bana vurmaya başladılar. Bir anda ne olduğunu şaşırdım” dedi.
Aldığı darbeler nedeniyle yere düştüğünü söyleyen Yılmaz, “O kadar ağır darbeler aldım ki gözlerim karardı ve yere düştüm. Ama saldırganlar bir an bile durmadı. Yerde kafamı ezmeye çalıştılar. Fakat can havliyle yerden kalktım ve saldırganlara direnmeye devam ettim. Bu sırada açık renk saçlı saldırgan beline hamle yaptı belki bıçak ya da tabanca vardı ama ne olduğunu göremedim” diye konuştu.
Saldırının ardından cep telefonu ile polisi ve 112 ekiplerini aradığını kaydeden mağdur şoför, şöyle konuştu: “Başımdan akan kan nedeniyle bir süre arama yapamadım. Sürekli polis diye bağırdım. Tam bilincimi kaybetmek üzereyken 112 ekipleri yardımıma yetişti. Eğer aramayı yapamasaydım belki de kan kaybından ölecektim. Hastanede dikiş atılıp tomografim çekildi. Şu anda raporlu olarak istirahat ediyorum.”
2 saldırganın gasp amacıyla otobüse girdiğini düşünen fakat bu düşüncesinde yanıldığını anlatan Yılmaz, “Olayın gasp amacı taşımadığını sonradan anladık. Saldırıdan bir gün önce aynı hat üzerindeki bir başka şoför arkadaşım bir bayanla tartışmış. O bayan konuyu akrabalarına aktarmış. Akrabaları da beni o şoför sanıp saldırmışlar. Zaten saldırganlar ‘Sen nasıl kardeşimize küfredersin’ diye bağırıyordu. Ben bu detayı sonradan hatırladım” dedi.
Ali Yılmaz’ın yine otobüs şoförlüğü yapan kardeşi Ramazan Yılmaz ise şöyle dedi: “Saldırganların eşkalleri görüntülerde apaçık ortada. Biz Emniyet Müdürümüz Sayın Celal Uzunkaya’dan bir an önce bu kişilerin yakalanmasını istiyoruz. Çünkü tüm şoför esnafı tedirgin. Aynı olayın bizim başımıza gelmeyeceğinin kimse garantisini veremez.”
Hürriyet'ten Salim Uzun'un haberine göre, aldığı ağır darbeler nedeniyle kanlar içinde kalan Yılmaz, can havliyle verdiği mücadele sonunda saldırganların elinden kurtularak önce polisi daha sonra ise sağlık ekiplerini arıyor. Kafasına 10’ar santimlik iki ayrı dikiş atılan Yılmaz, yaşadıklarını anlattı.
Saldırının 11 Kasım Cuma günü saat 06.40’da gerçekleştiğini anlatan Yılmaz, “Sefere başlamadan önce aracımın temizliğini yapmaya başladım. Bu esnada biri arka, diğeri orta kapıdan iki kişi otobüse girdi. Önce tekme ve yumrukla daha sonra ise demir çubukla bana vurmaya başladılar. Bir anda ne olduğunu şaşırdım” dedi.
Aldığı darbeler nedeniyle yere düştüğünü söyleyen Yılmaz, “O kadar ağır darbeler aldım ki gözlerim karardı ve yere düştüm. Ama saldırganlar bir an bile durmadı. Yerde kafamı ezmeye çalıştılar. Fakat can havliyle yerden kalktım ve saldırganlara direnmeye devam ettim. Bu sırada açık renk saçlı saldırgan beline hamle yaptı belki bıçak ya da tabanca vardı ama ne olduğunu göremedim” diye konuştu.
Saldırının ardından cep telefonu ile polisi ve 112 ekiplerini aradığını kaydeden mağdur şoför, şöyle konuştu: “Başımdan akan kan nedeniyle bir süre arama yapamadım. Sürekli polis diye bağırdım. Tam bilincimi kaybetmek üzereyken 112 ekipleri yardımıma yetişti. Eğer aramayı yapamasaydım belki de kan kaybından ölecektim. Hastanede dikiş atılıp tomografim çekildi. Şu anda raporlu olarak istirahat ediyorum.”
2 saldırganın gasp amacıyla otobüse girdiğini düşünen fakat bu düşüncesinde yanıldığını anlatan Yılmaz, “Olayın gasp amacı taşımadığını sonradan anladık. Saldırıdan bir gün önce aynı hat üzerindeki bir başka şoför arkadaşım bir bayanla tartışmış. O bayan konuyu akrabalarına aktarmış. Akrabaları da beni o şoför sanıp saldırmışlar. Zaten saldırganlar ‘Sen nasıl kardeşimize küfredersin’ diye bağırıyordu. Ben bu detayı sonradan hatırladım” dedi.
Ali Yılmaz’ın yine otobüs şoförlüğü yapan kardeşi Ramazan Yılmaz ise şöyle dedi: “Saldırganların eşkalleri görüntülerde apaçık ortada. Biz Emniyet Müdürümüz Sayın Celal Uzunkaya’dan bir an önce bu kişilerin yakalanmasını istiyoruz. Çünkü tüm şoför esnafı tedirgin. Aynı olayın bizim başımıza gelmeyeceğinin kimse garantisini veremez.”
Category
🗞
Haberler