Sayın Adnan Oktar'ın A9 TV'deki canlı sohbeti (29 Ekim 2013; 21:30)

  • 11 yıl önce
AYLİN KOCAMAN: Gördüğüm en çekici, en etkileyici insan ruhum bir tanemle yayınımıza devam ediyoruz. Hoş geldiniz Hocam.

ADNAN OKTAR: Didem Hocam dinliyorum.

DİDEM ÜRER: Hocam, bugün bildiğiniz gibi 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı, tüm izleyicilerimizin ve milletimizin bayramını kutluyoruz, inşaAllah. Bugün yurt çapında cumhuriyetimizin ilanının 90. yıldönümü dolayısıyla Anıtkabir’de düzenlenen törene Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Meclis Başkanı, Genelkurmay Başkanı, CHP Genel Balkanı Kemal Kılıçdaroğlu katıldı. Sayın Emine Erdoğan da ilk defa 29 Ekim’de şeref locasında yer aldı Hocam.

ADNAN OKTAR: Şu mesela önemli bir şey. Ne acı bir şey, başörtülü diye bir hanımın şeref locasına alınmaması, Başbakan hanımının alınmaması, hakikaten çok ızdırap duyduğumuz, utanç duyduğumuz bir olaydı, bir ferahlanma oldu. Bizim milletimiz olgundur nerede ne yapacağını bilir. Abartılı bir hareket olmaz, abartılı bir tavır olmaz. Ama bir ayıp temizlenmiş oldu, iyi oldu.

Evet, başka?

DİDEM ÜRER: Sayın Gül bayram dolayısıyla deftere şunu yazdı: “Cumhuriyetimizin görkemli başarılarıyla övünüyor, emanetinize kararlılıkla sahip çıkıyor, kazanımlarımızı yeni hamlelerle daha yukarılara taşımak için azimle ve inançla çalışıyoruz” dedi ve devam etti yazısına, inşaAllah.

ADNAN OKTAR: MaşaAllah. Ama bu sefer güzeldi her şey. Törenler de hoş oldu, Tayyip Hocam’ın tavrı da iyi oldu, her şey güzel oldu. Bu sefer bir güzellik etrafta yoğunlaştı. Evet.

DİDEM ÜRER: Hocam, biliyorsunuz 153 yıldır hayal elden Marmaray da bugün Cumhuriyet’in 90. yılında yine devlet tarafından açıldı katılımlarla. Cumhurbaşkanı, Başbakan, Japonya Başbakanı, Romanya Başbakanı ve 8 ülkeden 9 ayrı Bakanın katılımıyla. Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez ve diğer kişiler de birlikte dua ettiler, Başbakan ve Cumhurbaşkanı da.

ADNAN OKTAR: Tekbirlerle yani.

DİDEM ÜRER: Tekbirlerle açıldı Hocam.

ADNAN OKTAR: Hadiste ne diyor Peygamberimiz (s.a.v): “Tekbirlerle” bu yolun açılacağını söylüyor tekbirlerle. Aynısı bak hadiste geçiyor. “Onlar da geçecekler, insanlar yoldan geçecekler, tekbirler getirecekler.” Allah’ı anacaklar açıldığında bu yol. “Su ondan uzaklaşacak” diyor. Suyun 60 metre altında. “Su ondan uzaklaşacak.” Net ifade. “Ve açılan yoldan” bu çok net ifade değil mi? Bir olmayan bir yol, açılıyor. Yol varsa, zaten geçiyorsundur, ama yol açma demek, olmayan bir şeyi açma demektir. “Ve açılan yoldan geçecek” diyor. “Tekbir getirecekler” diyor, “Tekbirle açacaklar” diyor. Aynısıyla oldu mu, oldu. Hadiste bayraklardan bahsediyor, her yer bayraklarla donatılmıştı. Aynısı hadiste var. “Oradan şehre girecekler” diyor. “Doğru” diyor üstelik bak, “doğru” dimdik şehre girecekler. Bak zikzaklı demiyor. “Oradan doğru şehre girecekler, İstanbul’a. Zaten burada İstanbul’a diyor. Hadis çok kapsamlı ahir zamanın bu olayını anlatmış. “Kuru bir yoldan geçecekler” diyor. Ve “camiler yapacaklar” diyor aynı dönemde. Hakikaten Marmaray’ın çıkışına cami rast geldi. Çıkış yerine biliyorsunuz, restore edildi, güzelleştirildi. Tam çıkış yerinde cami var. Ve her yerde camiler yapıldı hakikaten tam bu dönemde. Ama ben bu detaya şaşıyorum. Bu kadar detaylı Peygamberimiz (s.a.v)’in anlatmasına. Hz. Mehdi (a.s) devrinin mühim bir olayı olarak Peygamberimiz (s.a.v) bunu belirtmiş. İstanbul’da zaten boğaz var. “İstanbul’da olacak bu” diyor. “Su uzaklaşacak” diyor, 60 metre kadar uzaklaşıyor insanlardan. “Açılan yoldan geçecekler” diyor, yol açıldı ve geçildi. “Tekbir getirecekler” diyor açılma anında. “Geçiş anında tekbir getirecekler” diyor, açık hadis. Tekbiri herkes duydu gördünüz televizyonda. Bak çok manidar, “orada doğru” diyor, “dimdik şehre girecekler” diyor insanlar. Hz. Mehdi (a.s)’ın mühim bir alameti, Hz. Mehdi (a.s) devrinin mühim bir alameti olarak bu belirtiliyor. Bu yoldan Hz. Mehdi (a.s)’ın da geçeceği ve insanların geçeceği belirtiliyor. Ama genel olarak burada anlatılan, halkın çok yoğun olarak geçişi bildirilmiş. “Aynı dönemde” diyor işte bak çok manidar, “aynı dönemde deccal Şam’da Müslümanların çocuklarının başına bela olacak” diyor. Aynı dönemde, hemen bak hadisin devamında söylüyor, anlatıyor. Aynısı oldu mu olmadı mı? Şimdi bunu hoca efendiler gizler birçoğu. Çünkü nasıl söylesin? Söylerse Mehdiyet’e hizmet etmiş olacak, İttihad-ı İslam’a hizmet etmiş olacak. Gizleyeceklerdir bu kadar büyük bir mucizeyi, bu kadar sarih bir mucizeyi-ki, daha da detayları var, şimdi anlatsak ortalık iyice karışacak. Ben bu kadarını söylüyorum şimdilik.

Didem Hocam dinliyorum.

DİDEM ÜRER: Başbakanımızın konuşmasından başlıklar şöyle Marmaray’ın açılışında: &ldquo

Önerilen