EMEP bakanlık önünde MESEM raporunu açıkladı: 11 yılda en az 754 çocuk iş cinayetinde öldü, öğrenciler şiddet ve tacize uğruyor | Haber: Seda TAŞKIN

  • 8 saat önce
Emek Gençliği MESEM’lerle ilgili raporunu Milli Eğitim Bakanlığı önünde açıkladı. Raporda son 11 yılda en az 754 çocuk işçinin iş cinayetlerinde hayatını kaybettiği belirtilirken, öğrencilerin fiziki şiddet ve taciz gibi sorunlarla karşılaştıkları vurgulandı.

Category

🗞
Haberler
Döküm
00:00Burada bulunan bir mesem. Söz konusu okulda. Öğrencilere
00:05imzalatılan bir belgede iş kazalarına yönelik hukuki ve
00:10cezayi sorumluluğun size yani öğrencilere ve belilerine ait
00:15olduğu ııı yazıyor ve bu sözleşme öğrencilere ve
00:18belilerine imzalatılıyor. Ayrıca bugün mesem öğrencilerinin
00:25büyük bir kısmı meslek edinmekten ziyade ailelerinin
00:29geçimine katkıda bulunmak zorunda kaldığı için bu
00:31programa kaydolduklarını ifade ediyorlar. Aldıkları ücret ne
00:35ise kendilerinin ne de ailelerinin ihtiyaçlarını
00:39karşılamayı etmiyor. Kendi ilgi alanlarına yönelmekten sosyal
00:43kültürel ihtiyaçlarını karşılama imkanlarından yoksul
00:46bırakılmış öğrenciler için insanlık dışı koşullarına rağmen
00:50mesemler tek tarih olarak görülüyor. Mesem programının
00:54mesleki eğitim iddiası ise bakanlığın yalanlarının aksine
00:57yalnızca bir iddia. Bu programın mesleki eğitimle
01:01uzaktan yakından alakası yok. Öğrenciler iş yerlerinde fiilen
01:05bir işçi gibi çalıştırılıyor. Mesleki eğitimden de
01:08koparılıyor. Eğitimcilerin desteğinden yoksul iş
01:11kazalarına maruz kalarak hatta fiziksel şiddet, dayak ve
01:15taciz gibi sorunlarla karşılaşıyorlar. Eğitim
01:18hakkının nasıl yok edildiğini eğitimin sistematik olarak
01:22ciddileştirilip sermayenin çıkarlarına hizmet eden bir
01:25yapıya dönüştürüldüğünü çocukların mesem eliyle nasıl
01:29ucuz emek gücü olarak sömürüldüğünü gözlememine
01:31seviyor. Iki bin ikiden bu yana durdurulan eğitim
01:35politikalarıyla gençler bedeli geliştirmekten uzak ve bilim
01:39dışı içeriklerle kuşatılmış durumdalar. Kapitalistlerin
01:44ucuz iş bücüğü ihtiyacını karşılamaya hizmet eden bir
01:47eğitim anlayışına mahkum edilmiş durumdalar. Mesem
01:50programı da çocuk emeğinin sömürülmesini yasal bir eğitim
01:54programıyla meşrulaştırarak her yaştan öğrenciyi ağır
01:58çalışma koşullarına sürüklüyor. Adeta patronlar ve
02:02iktidar eti de kemiği de sizin diyerek çocukların
02:06sağlıklarını, çocukluklarını, gençliklerini, sermayenin kar
02:10hırsına feda ediyor. Mesem programı küçük ve orta ölçekli
02:15işletmelerden Türkiye'nin en büyük sermaye gruplarına kadar
02:19geniş bir kesli bir ucuz iş gücü ihtiyacını karşılamak üzere
02:24konulu. Haftanın dört günü iş yerinde sadece bir günü okulda
02:29teorik eğitim alan öğrenciler düşük ücretlerle çalıştırılıyor.
02:33Hatta patronların çoğu bu mevzuata dahi uymuyor. Mesem
02:37öğrencileri pek çok işletmede haftanın altı, yedi günü
02:40çalıştırılıyor. Ücretlerin işsizlik sigortası konumundan
02:44karşılanması bu programı sermaye için bedava iş gücü
02:48haline getiriyor. Emekçi aileler ekonomik zorunluluk var
02:52nedeniyle ve mesleki gelecek beklentisiyle çocuklarının bu
02:56programı yönlendirmek zorunda olduklarını ifade ediyor.
03:02Aslıya
03:07Aslıya
03:13Aslıya
03:19Mesemlerde çalışan çocuk işçilerle yapılan görüşmeler
03:23ve sahadan elde edilen verilerle hazırladığımız bu
03:26rapor sekadam rejiminin eğitim politikalarına karşı parasız,
03:31bilimsel ve demokratik eğitimi savunan kesimlere aynı zamanda
03:35bir mücadele çağrısıdır. Raporumuzda mesemlerin en temel
03:39sorunlarını ortaya koyuyoruz. Alınmayan işçi sağlığı ve
03:42güvenliği önlemleri, yönetimsizlik, sermayeye
03:45kaynaklar, yolsuzluklar ve usulsüzlükler. Görünüşte
03:50ışıtılı bir eğitim modeli olarak sunulan mesemler aslında
03:54okul yönetimlerine ve öğretmenlere net tarafından
03:57yapılan baskılarla öğrentilere zorla dayatılıyor ve
04:00özendiriliyor. Mesemde çalışan çalıştırılan çocukların
04:07yaşadıkları sorunları, problemleri o ağır baskı
04:12koşullarının sömürüyü çok açık biçimde ortaya koyuyor.
04:17Raporumuz uzun tabii. Bunu ayrıca basın emekçileriyle
04:20paylaşacağız. Orada ayrıntılarını göreceksiniz. Ama
04:26şunu ifade etmek istiyorum öncelikle. Bu önünde açıklama
04:31yaptığımız Milli Eğitim Bakanlığı görevi ve
04:38sorumluluğu bütün çocukların ilkokulda, ortaokulda, lisede,
04:44meslek liselerinde bütün çocukların bilimsel,
04:48demokratik, layık ve ana dilde eğitim görmesini sağlamak üzere
04:54sorumluluk almasıdır. Ama böyle yapmıyorlar. Bugün mesemler
05:02projesiyle Türkiye'deki sermayeye burada üretim
05:09yapanlara küçük ve orta ölçekli işletmelerde çocukların
05:17sınırsızca sömürülebileceği alanlar açıyorlar. Ve
05:25çocuklarımız o izbe atölyelerde baskıyla, şiddetle ve iş
05:33cinayetleriyle karşı karşıya kalıyorlar. Milli Eğitim
05:40Bakanlığı'nın daha önce ifade ettiği bir söz var. Diyor ki
05:47sermaye bizden ne istiyorsa hangi koşullarda istiyorsa biz
05:54mesemli öğrencileri onlara iş gücü olarak vermeye hazırız.
06:00Yeter ki üretim olsun, yeter ki para kazanasın, yeter ki
06:08fabrikalar, atölyeler üretim yapsın. Peki bu çocuklar bu
06:15yaştaki çocuklar o izbe atölyelerde hangi koşullarda
06:21çalışıyorlar? Neler yaşıyorlar? Denetlenmeye
06:26gelince, denetime gelince yok. Yüzlerce çocuğun oralarda can
06:33vermesi, hayatını kaybetmesi son dokuz ayda yine ona yakın
06:40çocuğun hayatını kaybetmesi pek ilgilendirmiyor Milli Eğitim
06:45Bakanlığı'na. Iktidar, iktidar ortakları Sözüm ola çocuklar
06:55geleceğimiz diyorlar. Çocuklarımızın geleceği için
06:59her türlü önlemleri tedbirleri alıyoruz diye ifade ediyorlar.
07:05Ama biz biliyoruz ki onların önlem ve tedbir dediği
07:12çocuklarımızın NESEM projelerinde baskı ve sömürüyle
07:16karşılaşmaları sokaklarda uyuşturucu tacirlerinin
07:20ellere düşmelerinin anlamına geliyor. Iktidarın on ikinci
07:27kalkınma planı orta vadeli planda yüz binlerce çocuğun
07:33NESEM'ler yoluyla sömürüsü var. Ve bu orta vadeli plan, on
07:40ikinci kalkınma planı hem işçi sınıfımızı hem küçük yaştaki
07:46çocuklarımızın sömürü ve baskı altında çalıştırılmasının
07:51hayata geçirdiği uygulamalar. Değerli arkadaşlar çocuk
07:58diyoruz. Çocuktan işçi olmaz. On yaşında, on bir yaşında, on
08:06iki yaşında çocukları atölyelerde kamunun parasını
08:13verdiği, siz sigortasından parasını ödediği ücretlerle
08:18patronların kasalarını doldurdukları bir sistemle
08:23karşı karşıyayız. Sermaye işçi sınıfına kölelik dayatıyor.
08:30Çocuklarımıza ölümü ve köleliği dayatıyor. Çocuk yaşta köle
08:37olmayı dayatıyor. O yüzden buradan iktidara da
08:41sesleniyoruz. Onların ortaklarına da sesleniyoruz.
08:45Milli Eğitim Bakanlığı'na da sesleniyoruz. Bir an önce NESEM
08:52projelerini iptal edin. Mesleki edindirme adı altında
08:58çocuklarımızın vahşice çalıştırılmasını oralarda iş
09:03cinayetlerinde katledilmesini asla kabul etmiyoruz ve
09:07etmeyeceğiz diye buradan bir kez daha ifade etmek istiyorum.
09:11Ve okullarda eğitim sistemi oradaki temizlik işleri,
09:17oradaki bakım işleri okulların bütünüyle ailelerin sırtına
09:22bu iktidarın bu sistemin bu kapitalist düzenin hem işçilere
09:31emekçileri hem çocuklarımıza dayattığı tek şey sermaye için
09:36ucuz iş gücü iş cinayetlerinde hayatını kaybetmek oluyor. Biz
09:44buna itiraz ediyoruz. Buna isyan ediyoruz. Buna karşı
09:49mücadele çağrısı yapıyoruz. Biraz önce genç kardeşimizin
09:54yoldaşımızın ifade ettiği gibi Türkiye'deki bilim insanlarına
09:59sendikalara, emek örgütlerine, akademisyenlere çağrımız şudur.
10:07Çocuklarımızın geleceği ya NESEM'lerde karartılıyor ya da
10:13mahallelerde uyuşturucu çetelerin eline düşerek
10:17hayatları karartılıyor. Buna karşı Birleşik, buna karşı
10:24örgütlü bir mücadeleyi vermemiz gerekiyor. Parasız, bilimsel,
10:30demokratik, ana dilde bir eğitim için birlikte mücadele
10:35vermemiz gerekiyor. Çocuk işçiliğinin yasaklanması için
10:41birlikte mücadele vermemiz gerekiyor. O yüzden bir kez
10:48daha çocuk cinayetlerine karşı NESEM'lerdeki bu vahşi
10:57çalıştırmaya ve sömürüye karşı bütün toplum kesimlerini duyarlı
11:03olmaya ve buna karşı mücadele etmeye çağırıyoruz. Hepinize
11:07saygılar sunuyorum.

Önerilen