'Faruk' gibi yaşlı insanların cinselliği ve arzuları neden bir tabu?

  • dün
T24 yazarı Prof. Dr. Ayşe Naz Bulamur ile T24 editörü Hazal Sipahi’nin dizi, film ve belgesel gibi yapımları tartıştığı Ekran Aşkına’nın yeni bölümünde Faruk filmi mercek altında.

Yönetmen Aslı Özge, babası Faruk Özge’nin uzun yıllardır yaşadığı apartmanın kentsel dönüşüm sürecini sinemalaştırırken, kendisini de filmin dünyasına oyunbaz bir şekilde dahil ediyor. Kurmaca ve gerçeklik arasında muzip bir edayla salınan 'Faruk', 90’lı yaşlardaki bir adamın bağımsızlığını kaybetmemek için verdiği mücadeleyi incelikli bir üslupla anlatıyor.

Aslı Özge’nin toplumsal meseleleri bireysel ilişkiler aracılığıyla irdelediği bu çok katmanlı hikâye, günümüz Türkiye'sinin sosyal ve kültürel değişimlerine dair keskin gözlemlerde bulunuyor.
Döküm
00:00T24 ekranından herkese merhaba. Ben Ayşenaz Bulamur.
00:13Ben Azal Sipahi. Ekran aşkına da bizi ekrana bağlayan dizi, film, belgesel gibi yapımları tartışıyoruz.
00:19Peki bugün hangi yapımı mercek altına alıyoruz Naz Hocam?
00:22Bugün Mobi'de izlediğim Faruk filmini tartışalım.
00:25Yönetmen Aslı Özge, 90 yaşlarındaki babasının kentsel dönüşümden nasıl etkilendiğini anlatır.
00:31Gerçek ve kurgunun buluştuğu filmde yönetmen de, babası da filmde birer karakter.
00:36Ve film içindeki filmde biz evin yıkım sürecini izlerken aslında İstanbul'daki kültürel dönüşümü de görüyoruz.
00:43Evet ve filmin çekilmeye başlama hikayesini de Aslı Özge, oturduğu binanın yıkılması süreci,
00:50yani babasının oturduğu binanın, onun da çocukluğunun belli bir kısmının geçmiş olduğu binanın yıkılma sürecini kaydetmesiyle başladığını söylüyor.
00:57Ve T24 için Muammer Brava filmin görüntü yönetmeni Emre Erkmen'le beraber verdikleri söyleşite de,
01:04anıların olduğu apartmanın bu yıkılış sürecindeki hüzne kameranın arkasına geçerek,
01:09belki birazcık mesafelenebilirim, o hüzünden birazcık kendimi sıyırabilirim diye düşündüm diyor Aslı Özge.
01:1524 Ağustos'tan itibaren Mobi'de gösterimde Faruk filmi.
01:19Ve bu filmde de sizin de söylediğiniz gibi gerçekle Kurgu'nun flörtleşmesini, o flört dansını izliyoruz aslında.
01:26Aslı Özge filmin bir belgesel değil, Kurgu olduğunu verdiği tüm söyleşilerde söylüyor, bunun altını çiziyor.
01:32Peki biz neden bu filmin belgesel olabileceğini düşünüyoruz?
01:36Ve otobiyografiyle Kurgu'nun Faruk filminde nasıl dans ettiklerini anlatır mısınız hocam?
01:41Şimdi yönetmen kendi aile tarihinden esinlendiği için ve babası da başrolde olduğu için bunu gerçek sanmamız mümkün.
01:49Fakat daha biz aslında ilk sahnede ekranda bir kaydet butonunu görüyoruz ve çekim süresini görüyoruz.
01:58Bunun bize aslında bir çekim olduğunu, film olduğunu vurguluyor.
02:02Ve burada yönetmen kameranın gölgesi mi var diye sorduğu zaman aslında gerçeklikle aramızda bir gölge olduğunun da farkındayız.
02:10Daha sonra da evet gölge gitti dese de biz aslında kameraların gölge düşürdüğü bir baba kız ilişkisi izliyoruz.
02:19Ve ilk sahnedeki bu gölge kelimesinin tekrarı da bana aslında Platon'un mağara alegorisini de hatırlatıyor.
02:26Mağaradaki tutsaklar nesnelerin gerçeklerine değil duvardaki yansımalarını görebiliyorlar.
02:32Biz de o tutsaklar gibi aslında bir gölgelerle çevriliyiz.
02:38Ve burada biz gerçeklikten üç kademe uzağız.
02:41Bir gerçek Aslı Özge ve babası var.
02:44Ve Aslı Özge'nin bu kentsel dönüşümü filme çekiş süreci var.
02:49Ve bu süreci de kameraya yansıtan başka bir kamera da var burada.
02:54O yüzden yönetmen ve babasının gerçeklikten uzak olduğunu düşünüyorum.
03:00Ayrıca bana göre belgesel de kurgusaldır zaten.
03:04Yani ortada bir kameraman ya da bir anlatıcı olduğu sürece biz aslında sadece gerçeğin bir versiyonunu ya da gölgesini görebiliriz.
03:12Evet Aslı Özge de belgeselmiş gibi yapan kurgu bir film diyor film içinde.
03:17Çekimlerinin 7-8 yıla yayıldığı filmi bitirmekte de zorlanıyor yönetmen Aslı Özge.
03:22Çünkü film babası Faruk, Faruk Özge'yi hayata bağlıyor.
03:26Ve hani film için bir şeyler gerektiği zaman işte baba Faruk Özge bir anda işte hareketleniyor.
03:33Hangi gömleğimi giysem diye soruyor.
03:36Yani bir yaşama sevinci geliyor Faruk Özge'ye.
03:39Böyle de olunca Aslı Özge sanki film çekimleri devam ettiği müddetçe babam yaşayacak gibi bir tuhaf inanca kapıldım diyor.
03:48Ve hani ilginç bir bilgi vermekte gerekirse aslında filmde izlediğimiz apartman sakinlerinden sadece apartman yöneticisi Nurdan Hanım filmde de gerçekten oyuncu olarak yer alıyor.
04:00Onun dışındaki herkes aslında oyuncular filmdeki.
04:05Ve film 90 yaşındaki Faruk'u çıplak gördüğümüz, yarı çıplak gördüğümüz bir sahneyle başlıyor.
04:12Aslı Özge bantmak için Zelal Buldan'a verdiği söyleşte de babası Faruk Özge'nin çok güzel bir hanım olursa ben bu filmle oynarım dediğini söylüyor.
04:21Aslı Özge de babasına verdiği sözü tutuyor ve daha ilerleyen sahnelerde Faruk'un çıplak güzel bir kadının peşinde çıplak olarak mutfağa girdiğini görüyoruz.
04:30Ve hatta sahne kesilince de Faruk üzülüyor.
04:33Hepsini kaç kere çektik bunu niye hemen çektik aldık oldu bitti diye istemiyor.
04:39Ve Faruk'un arzularını sadece bu sahnelerde de görmüyoruz.
04:42Daha farklı sahneler de var.
04:44Bu noktada yaşlı insanların çıplaklıklarını, arzularını, dinselliğini neden ekranda seyrek görüyoruz diye sormak istiyorum.
04:52Bunlar neden görünmez kılınıyor?
04:54Ve Faruk filminin bunu görünür kılması neden önemli?
04:58Evet yaşlıların çıplaklığı da arzuları da tamamen bir tabu nedense toplumumuzda.
05:05Fakat daha filmin ilk sahnesi bu tabuyu kırıyor.
05:08Çünkü biz Faruk'u sadece mavi şortuyla kameranın karşısında görüyoruz.
05:13Ve arkasında bir duvar takvimi var.
05:16Duvar takviminde de Marilyn Monroe straplez bir elbise giymiş pastadaki mumları üflüyor.
05:21Ve daha sonra da birçok sahnede güzel kadınların resimlerine bakıyor Faruk.
05:26Hatta pornografik danslar izliyor.
05:28Ve tam bu hayalindeki güzel ve çıplak kadınla baş başa kalacakken kestik diyor yönetmen.
05:34Daha yeni başlamıştık diye söylenmeye başlıyor Faruk da haklı olarak.
05:38Ama yönetmen belki de Faruk'un fantezilerini kesse de 90 yaşlarındaki bir erkeğin cinsel arzularını da görünür kılıyor.
05:48Ve bu neden önemli?
05:50Biz sanki sadece gençlerin tutkuları var diye düşünüyoruz.
05:55Oysa yaş aldıkça bu kişiliğimiz, arzularımız, tutkularımız havaya uçup gitmiyor ki.
06:01Onlar hep varlar.
06:02Ama nedense hep gençler ekranda görünebilir.
06:06Yani genç ve güzel karakterleri izleyebiliriz.
06:10Diğerlerinin kadroja girmemesi gerekiyor diye bir ön yargı var maalesef.
06:15Evet öyle ve Faruk filminde de 90 küsur yaşında da olsa Faruk'un cinsel bir varlık olduğunu kabul eden ve görünür kılan bir anlatı var.
06:23Ama bir yandan da Faruk'un çocuklaştırıldığını görüyoruz filmde.
06:28Ve bu yönetmenin direktiflerini de duyduğumuz sahnelerle birleşince Faruk'un yaşlı kişinin akli dengesinden şüphe edilen o kontrolcülük de bir ekleniyor ve birbirine de geçiyor aynı zamanda.
06:42Peki sizce insan yaşlandıkça çocuklaşıyor mu?
06:45Yoksa aslında insanları yaşlandıkça çocuklaştıran diğer kişiler mi olmuş oluyor?
06:51Bu Faruk'taki bu ehliyetsizleşme, ehliyetsizleştirilme halini nasıl izliyoruz?
06:58Biz bence toplum olarak desteğe, bakıma ihtiyacı olan özellikle çocukları ve yaşlıları birey olarak göremiyoruz.
07:06Ve maalesef o yüzden de onlara uygulanan şiddet meşru ulaştırılıyor çoğu zaman.
07:13Ve filmde de izliyoruz aslında Faruk hafızası yerinde kendi işini kendi halleden bir karakter.
07:20Ona rağmen apartmanda ondan akli dengesi yerinde raporu almasını istiyorlar.
07:26Ve bu kentsel dönüşüm için işte evrak işlerinde kendi yapamayacağını ve vekaleti kızına vermelerini istiyorlar.
07:34Ve kimsenin umurunda değil onun ne düşündüğü.
07:37Oysa o diyor ki ama artık balkon olmayacak, ev küçülecek dese de aslında kimse onu duymuyor.
07:45Ve burada filmin adı Faruk ama Faruk bir birey değil maalesef.
07:51Yani herkes kendi istediğini yaptırmak için ona söz geçirmeye çalışıyor.
07:56İşte komşularının derdi yeni modern bir apartman, kızının derdi de yeni filmini aslında finanse etmek.
08:03Ve ne zamanki vekaleti kızına veriyor o zaman da öncelikle kendinden vazgeçiyor Faruk.
08:10Aynen öyle.
08:11Ve aslında Faruk kendi ölüp gittiğinden sonra ne olacağıyla da ilgilenmiyor.
08:15Yani taleplerini aslında dile getiriliyor bu duyulmayan taleplerini.
08:18Çünkü bence haklı da niye ilgilensin.
08:20Ve kalan ömründe de bu alıştığı, yalnızlığını paylaştığı, işte karısının ölümünden beri çok da çıkmadığı o balkonunda olmak istiyor.
08:29O evinde olmak istiyor.
08:31Faruk'taki yalnızlık temasının sizin de çok dokunaklı bulduğunuzu bildiğim işin işini sormak istiyorum size.
08:38Ya ben Berlin'de bir festivalde kahkahalarla izlendiğini okudum ve üzüldüm açıkçası.
08:45Evet bir mizah duygusu var ama 90 yaşlarındaki birinin ben bir kahkaha unsuru olduğunu göremedim filmde.
08:52Yani tam tersine filmde bu İstanbul'un kalabalığında bireyin ne kadar yalnız olduğunu da başarıyla gösteriyor.
09:00Yani eşi vefat etmiş zamanında evde tek başına yaşıyor.
09:04Tek konuştuğu apartman görevlisi ve kapısını tek çalan da bir hırsız.
09:09Yardıma muhtaç çocuklar için para topladığını söylerken o sırada telefonunu çalıyor Faruk.
09:16Ve Faruk arayıp hırsıza mesaj bırakıyor.
09:19Aman lütfen hırsıza telefonunu kaptırdı demesinler diyor.
09:23Yani burada azarlanmaktan korkan bir çocuk gibi.
09:28Ve o metro sahnesi de çok hüzünlü.
09:31Bir yine daha yaşlıca bir erkek apartman sakini aslında metroda vefat etmiş.
09:39Gidip geliyor metroda ve kimse bir bakmamış bu adam ölü mü diri mi iyi mi kötü mü diye.
09:45Telefonu çalınmış cüzdanı çalınmış ama bir kişi nasıl olduğunu görmemiş.
09:49Yani bir toplumsal umursamazlığımız da gösteriliyor.
09:53Ve hatta bir karakter diyor ki aman ne olacak 65 yaş üstüne zaten toplu ulaşım bedava.
09:58O yüzden öyle metroda gidip geliyor zannettik diyor.
10:02Evet ve bahsettiğiniz bu toplumsal umursamazlık aslında toplumsal hafızaya karşı da var.
10:08Yani bu bir gerçeklik filmde de işlenen bir gerçeklik.
10:11İstanbul'un geçirdiği bu hafızayı da silen dönüşümü izliyoruz filmde.
10:15Ve filmin de bu çekimlerinin 7-8 yıla yayılmış olması da aslında bu dönüşüme dair bize bir izlek de sunmuş oluyor.
10:22Ve hani anılarla yaşanan bir evden geçinici olduğunu düşündüğü bir eve git taşınıyor Faruk.
10:29Sonra yıkılan binanın yerine yeni yapılan binadaysa artık bir evi bile yok.
10:34Filmin kentsel dönüşüm meselesini işleyişine dair yorumlarınızı da merak ediyorum.
10:39Yaşlı bir insanın deneyimiyle bunu izlemenin kentsel dönüşümü izlemenin kattıkları neler olmuş dersiniz filme?
10:48Bence kentsel dönüşüm bir kültürel dönüşümün de bir göstergesi.
10:52Ve karakter 90 yaşlarında olduğu için de biz bunu daha net görüyoruz.
10:56Bu evindeki bibliolar, duvar takvimi, okuduğu gazete, izlediği yılbaşı programları aslında bir kültürel geçişi de gösteriyor bize.
11:06Ve komşuları bir yeni ev, yeni apartman, yeni mahalle diye hevesleniyorlar.
11:12Ama belki de bu yeniden yapılandırılacak mahallede Faruk sanki hiç yaşamamışçasına unutulacak.
11:19Ve bir inşaat firmasının adının da meteor olması bence çok ironik.
11:23Sanki bir felaketin bir habercisi.
11:26Ve ilk sahnelerde de bir karakter demişti bu ülkede ya depremden ya da bu bina inşaatında hayatımızı kaybedebiliyoruz diye.
11:35O yüzden bu kentsel dönüşümün de zaten negatif bakıldığı çok açık.
11:40Ve son sahnede de sanki o inşaat alanındaki tozlar, yapı malzemeleri gözümüze girecek gibi olması da çok güzel çekilmiş.
11:49Evet ve mesela bu kişinin kent hakkı vardır ya.
11:52Yani yaşadığı çevreyi kendi ihtiyaçlarına göre değiştirme, dönüştürme ya da koruma hakkı.
12:00Sanki yaşlı insanlar söz konusu olduğunda onların kent hakkı da yokmuş gibi davranılıyor aslında.
12:07Çocuklara göre kenti tekrardan düzenlemek istiyoruz ya da bazı şeyleri tutmak, korumak istiyoruz.
12:13Ama yaşlılar söz konusu olduğunda onları da bayağı gözden çıkarmış gibiyiz.
12:18Faruk da sanki bunu deneyimliyor.
12:20Yönetmen Aslı Özge aslında filmin sonunun başından beri belli olduğunu söylüyor filmi çekmeye başladığında.
12:26Spoiler alert uyarısını vererek devam etmek istiyorum.
12:29Maddi kaynak arayan yönetmen Aslı, babası Faruk hem filmin oyuncusu yapıyor hem de Faruk'un evini satıyor filmimizde.
12:37Ve siz de buna da bir yazı yazdınız.
12:40Yayınlanmış olacak mı? Yayınlanmış oldu mu? Tam emin değilim ama soruyorsunuz.
12:44Yönetmen Aslı Özge'nin gerçek babası Faruk Özge'den habersiz evi satıp satmaması önemli mi? Neden?
12:51Bence önemli değil.
12:52Çünkü bir yerlerde birileri mutlaka anne babasının evini habersiz satmıştır maalesef.
12:58Ve burada kimin yaptığı, o kişinin ismi hiç önemli değil.
13:03Gene önemli olan filmin bu toplumsal umursamazlığımızı bize göstermesi ve müzik de bu hüzün duygusuna çok güzel eşlik etmiş.
13:12Yani yönetmen kendi aile hikayesini anlatırken aslında evsizliğimizi de çok güzel portrelemiş filmde.
13:20Evet ve Q&A'lerde de bu sorunun çok sorulduğunu söylüyor Aslı Özge ama cevap vermiyormuş.
13:28Peki bu film neden izlenir dersiniz?
13:30Bence en azından bir filmin başarılı olması için mutlaka böyle çok fırtınalı aşklar, gizemli cinayetler olması gerekmediğini görüyoruz.
13:39Yani bir apartman toplantısından da senaryo malzemesi çıkabiliyor ve çok bizden bir hikaye.
13:46Yani bu yaş alma teması, kentsel dönüşüm hepimizle ilgilendiren bir şey.
13:51O yüzden gerçek mi kurgu mu önemli değil çünkü bu hikayeler hep bir yerlerde birileri tarafından mutlaka yaşanmış.
13:58Bence mutlaka izlenmeli.
14:00Evet ben de öyle düşünüyorum.
14:02Yani bu gerçekte kurgunun dansını kullanan tekniği de sevdim.
14:06Ve daha fazla yaşlı insan da izlemek istiyorum aynı zamanda.
14:10Gizliye selam da yolluyor tabii ki ve yaşadığımız tüm kentsel dönüşüm süreçlerine.
14:15Mubiden de izlenebilir film hala.
14:18Peki izlenmese de olur dediğiniz bir şey var mı?
14:22İzlenmese olmaz diyorum ben.
14:24Yine bu gerçeklik ve kurgunun bir araya gelmesi çok güzel.
14:29Film teknikleri çok başarılı.
14:31Müzik hüzün duygusuna çok güzel eşlik etmiş.
14:34O yüzden bence izlenmeli.
14:36Bence de izlenmese olmaz izlensin diyorum.
14:38O zaman bir sonraki bölümümüzde buluşmak üzere.
14:41Bir sonraki Ekran Aşkı'na da tekrar görüşmek üzere.

Önerilen