Baba | The Godfather | Yapım Belgeseli | Çekim Öyküsü

  • geçen ay
Kanalıma üye olmak için http://wedia.link/KaanUnsalAlphanKATIL linkine tıklayabilirsiniz.
Bazı kaynaklar:
https://www.independent.co.uk/arts-entertainment/films/features/mario-puzo-at-100-the-godfather-author-never-met-a-real-gangster-but-his-mafia-melodrama-remains-timeless-b863424.html
https://www.sbs.com.au/movies/article/2018/12/19/how-godfather-changed-cinema-forever
https://www.marketwatch.com/story/inside-the-making-of-the-godfather-5-things-you-may-not-know-2016-11-18
https://www.newyorker.com/magazine/1997/03/24/godfatherhood
https://www.dw.com/en/the-godfather-of-filmmaking-francis-ford-coppola-turns-80/a-48230043

Müzik:
Ender Güney https://www.youtube.com/channel/UCHEioEoqyFPsOiW8CepDaYg
THE GODFATHER THEME - Nino Rota - fingerstyle guitar cover by soYmartino
https://www.youtube.com/watch?v=ll31SdNrieQ
Oscars Theme - MUSIC BY GREG HULME
https://www.youtube.com/watch?v=o_N2Trt-UaQ&t=26s
Kardeş kanallarım:
Mirage Serap Yılmaz https://www.youtube.com/channel/UCRzQKQkZPnUvh9uB60W58bQ
Mesart: https://www.youtube.com/channel/UCf_7KxOeL24quiF6CX3LtCA

"Mucize diye bir şey yoktur, sadece biz evreni çok az biliyoruz..."

Kaan Ünsal Alphan YouTube Kanalına Hoş Geldiniz. Birbirinden özel içeriklerimizden haberdar olmak için http://wedia.link/kaanunsalalphan linke tıklayarak abone olabilirsiniz.

Kaan Ünsal Alphan'ı Facebook'tan takip etmek için: https://www.facebook.com/kagan.alphan linke tıklayabilirsiniz.

Kaan Ünsal Alphan'ı Instagram'dan takip etmek için:
https://www.instagram.com/kaanunsalalphan/?hl=tr linke tıklayabilirsiniz.

Kaan Ünsal Alphanı Twitter'dan takip etmek için: https://twitter.com/KaanUnsalAlphan linke tıklayabilirsiniz.

Bunlar da hoşunuza gidebilir;

Tüm belgesellerimizi izlemek için http://wedia.link/7YDX7 linkine tıklayabilirsiniz.

Şiir ve hikayeleri izlemek için http://wedia.link/JSqvG linkine tıklayabilirsiniz.

Podcastleri izlemek için http://wedia.link/wP3Wo linkine tıklayabilirsiniz.

Kaan Ünsal Alphan videolarını izlemek için http://wedia.link/le5D1 linkine tıklayabilirsiniz.

Sesli Anlatım videolarını izlemek için http://wedia.link/NALHz linkine tıklayabilirsiniz.

Kaan Ünsal Alphan Kanalı

Gerçeğin peşinde; varlığın tüm bilinmeyenlerini, gün yüzüne çıkmaya çalışan hakikati, hasır altı edilmiş fenomenleri, gizemli olayları, belge, bilgi ve tanıklarıyla ortaya çıkarmaya çalıştığımız belgesellerimizle tarihe not düşüyoruz.

#KaanÜnsalAlphan #Godfather #ÇekimÖyküsü
Transcript
00:00Astronotlar geminin yakınlığında anlaşılmaz ve açıklanamaz birşeyler anlatan erbe yani alman ırksal araştırma ve eğitim yaklaşık 3500 yıl önce altın çağını yaşamış antik sesler çığlıklara, kurumalara ve telgraf bildirim sesleri anlatıyor.
00:20Dünya tarihinin en korkunç seri katili ile karşılaşmıştır.
00:24İlk olarak koridorda 5-6 hafta sonra kameralar dışı I. Gordiato yöne çıkıyor.
00:30KGB su gibidir, bulunduğu ortama hukuklara insanın zamanda yoruluk yapması meselesinin çözülebilir bir mesele olduğu iddiası var.
00:54Mart 1969'da Mario Puzo'nun romanı yayınlandığında kısa sürede en çok satanlar listesinin başlarında yer aldı.
01:10Ancak büyük tartışmalara da neden oldu.
01:1267 hafta boyunca liste başı olan ve tüm dünyada 21 milyondan fazla satan kitabın ismi de ilginçti.
01:20The Godfather yani birebir çevirisiyle vaftiz babası.
01:25Vaftiz babası Hristiyanlıkta vaftiz olacak çocuğu ayinin yapılacağı yere getiren ve daha sonra onun dini eğitimini üstlenen kişiye denir.
01:34Yani biraz bizim sünnet geleneğindeki kirveye benzer.
01:38Puzo kitabını yazmaya başladığında bitmiş bir insandı.
01:42Zaten kolay bir hayat geçirmemişti.
01:45O daha küçükken babası şizofreni teşhisiyle hastaneye kaldırılmış, annesi Maria 7 çocuğunu tek başına yetiştirmek zorunda kalmıştı.
01:53Daha sonra 2. Dünya Savaşı sırasında Almanya'da Birleşik Devletler Hava Kuvvetleri'nde görev yaptı ve ardından City College of New York'tan mezun oldu.
02:03Puzo Erika adında bir Alman kadınla evlendi ve 5 çocuğu oldu.
02:081950'de ilk öyküsü The Last Christmas American Vanguard dergisinde yayınlandı.
02:15Savaştan sonra 1955'de yayınlanan ilk kitabı Dark Arena'yı yazdı.
02:201960 yılında Bruce J. Friedman Puzo'yu bir erkek dergisi için editör yardımcısı olarak işe aldı.
02:28Daha sonra Clary Puzo takmadığı altında True Action dergisi için makaleler yazdı.
02:34Baba romanını yazmaya başlayacağı 1969 yılında Puzo büyük miktarda kumar borcu olan birçok şeyini kaybetmiş biriydi.
02:43Yeni bir romana başlamak büyük bir riskti ancak başka çaresi de kalmamıştı.
02:48Kalan her şeyini yatırarak kitabını yazmaya başladı.
02:52Hayali büyük ve zor gibi görünüyordu.
02:55Hollywood'un çöküşe geçtiği bir dönemde gişe rekorları kıracak bir film yazmak istiyordu.
03:00Başlangıçta ismini sadece Mafia koydu.
03:04Hikaye 1940'lardan itibaren başlıyor ve tamamen kurgusal bir New York Mafia ailesi olan Corleone'lerin dünyasında geçiyordu.
03:13Roman kızı Connie'nin düğün gününde aile reisi Don Vito Corleone'nin karanlık ofisinde açılır.
03:20Vito'nun aile işinden uzaklaşan en küçük oğlu Michael, kutlamalara İtalyan olmayan kız arkadaşı Kay ile birlikte katılır.
03:28Puzo romanında 20. yüzyıl mafyasını tanımlamıştı.
03:32Tabii ki o bu konuyu işleyen ilk yazar değildi.
03:35Mafya yapılarının faaliyetleri ve toplum üzerindeki etkileri üzerine çalışmalar,
03:40Mario Puzo'nun kitabının yayınlanmasından çok önceleri de yayınlanmıştı.
03:45Bu romanlarda esasen polis arşivlerinden yararlanılmıştı.
03:49Aslında Puzo da polis arşivlerini romanı gerekli ayrıntılarla doyurmaya yardımcı olacak çalışma materyalleri olarak kullanabilirdi.
03:57Ancak Puzo eserinin diğer yazarların aksine gangsterlerin ve onların kovalamacalı yaşamının kanonik bir tasviri olmasını istemiyordu.
04:06Bu nedenle de suç makalelerini veya polis dosyalarını kullanmayı reddetti.
04:11Belki de bundan dolayıdır ki kimi eleştirmenlere göre fazla dramatize edilmiş bir yeraltı dünyası tasviri ortaya çıktı.
04:19New York Times da o dönemler bu kitabı eleştiren yayınlar arasında yer almaktaydı.
04:24Yazar aslında burada bu dünyanın farklı bir yönünü göstermeye çalışmıştı.
04:29Örneğin bu aile klanlarında hiyerarşinin nasıl kurulduğu, karar vermede ve bunların uygulanmasında nasıl bir yönetim mekanizmasının işlediğini anlatıyor,
04:39okuyucuları bir nevi suç sendikalarının özel yaşamlarıyla tanıştırıyordu.
04:44Puzo edebiyatçılar arasında bunu yapmış ilk isimlerden biridir.
04:48Üstelik romandaki olaylar son derece gerçekçi ve ikna edici görünüyordu.
04:54Araştırmacılar bu sanatsal güvenilirliği tek bir şeyle açıklıyorlardı.
04:58Puzo bu ailelerin içinde olup bitenleri çok iyi biliyor olmalıydı.
05:03Ve bu doğaldı.
05:04Puzo'nun kendisi de bir Amerikan-İtalyan aileden geliyordu ve çocukluğu New York'un İtalyan mahallelerinde geçmişti.
05:11Burada kazandığı şahsi tecrübeleri ve tanıklıkları filmdeki atmosferi bu kadar başarılı yansıtmasının en büyük nedeniydi.
05:19Onun İtalyan düğünleri hakkındaki ayrıntılı bilgisi ilk sahnedeki bazı geleneklerin yansımasından da net ortaya çıkıyor.
05:27Davetlilerin arasına atılmak üzere mumlu kağıda tek tek sarılmış sandviçler gibi.
05:33Gazeteci ve yazar Peter Weil'a göre baba, gangster filminden ziyade sağlam temelli bir aile destanıydı.
05:41Don Corleone'nin ve klanının üyelerinin hayatında asıl şey ailedir.
05:46Kendi tabiriyle ailesiyle vakit geçirmeyen bir erkek asla gerçek adam olamaz.
05:52Bu güçlü ve büyük ailelerin içinde herkesin kendi rolü ve sorumlulukları vardır.
05:57Kuralların geliştirilmesi, geleneklerin yerleşmesi on yıllar alır.
06:02Evin büyük oğlu halef olur.
06:04Evin kızı aşkı için onay alır.
06:07En başta baba vardır.
06:09O aynı zamanda hem patron, hem lider, hem de yargıçtır.
06:15Spesifik olarak Amerikalıların self-made dediği, düzensiz işçilikten büyük patronluğa giden yolda kendi kendini yetiştirmiş ve geliştirmiş bir göçmen.
06:25Bu karakterin adı Vito Corleone'dir.
06:28Gerçek ismi Vittorio Andolini'dir.
06:31Amerika'ya yerleşmesinden sonra ebeveynlerinin ve kardeşinin ölümü sonrası ilk duygusallık emarelerinden birini göstererek doğduğu kasabası Corleone'nin ismini kendine soyadı olarak alır.
06:44Bizimkiler az, kalan herkes yabancıdır.
06:48Bu tipik muhafazakâr bir Sicilyalı ailenin ilkelerinden biridir.
06:53Klanın içinde en içten ilişkiler var.
06:56Yakınlara karşı yumuşak davranılır.
06:59Corleone'nin evine sık sık ciddi sorumluluklar almış ancak bunun riskleriyle baş etmekte zorlanan insanlar gelir.
07:06Huzur ve sıcaklık arayışı içinde babadan kendilerini bu ağırlıktan kurtarmasını rica ediyorlar.
07:13Bütün bunlarla birlikte daha önce babanın himayesinden cüretkâr bir biçimde uzaklaşanlar da var.
07:19Ancak ailenin çıkarları söz konusuyken herkes tereddütsüz ayağa kalkar.
07:24Bu nedenle ilk sayfalarında edebiyatçıların tabiriyle etnografik eskizlere ya da üslup olarak fizyolojik bir eskize benzeyen roman sonlara doğru yüksek stilde bir trajediye dönüşmeye başlıyor.
07:37Roman üzerindeki tartışmalardan birinin konusu da Vito Corleone karakterinin kimin prototipi olduğudur.
07:44Tarihçi ve uluslararası gazeteci Igor Gyevski'ye göre kahramanın imajı toplamadır.
07:49Ancak suç dünyasının gerçek mensuplarının da bazı özelliklerini taşıyor.
07:54Bunlardan biri Frank Costello'dur.
07:57Cosa Nostra, Sicilya Mafyası adlı serimizde İtalyan mafyasının tüm tarihini ve önde gelen isimlerinin hayatlarını anlatmıştık.
08:06Bu çalışmamızla birlikte o seriyi de tamamlamanız daha aydınlatıcı olabilir.
08:11Costello siyasete çok eğilimliydi.
08:14Kendi adamlarını yıllar boyunca devlet yapılarının içine sokarak etkinliğini güçlendirmeye çalışmıştı.
08:20İkinci ihtimal Vito Genovesi'dir.
08:23Genovesi tıpkı baba romanında olduğu gibi suikasta uğramasından sonra yönetimini oğluna devretme kararı almıştı.
08:30Peter Weil, Don Corleone ile edebi bir karakter olan Kral Lear arasında da bir benzerlik keşfetmiştir.
08:39Babanın biyografisi aynı zamanda Amerika'daki mafya tarihini de anlatıyor.
08:44Vito Corleone organize suçların gerçek liderleri Costello, Genovesi, La Chilugiano gibi klanının sokak gruplarına katılarak kurmaya başlıyor.
08:54Daha sonra kisvesi altında büyük çaplı suç faaliyetlerinin yürütüldüğü yasal bir iş kuruyor.
09:00Ardından rakip aileler arasında medeni ilişkiler kurmaya çalışıyor.
09:05Vurma ve bıçaklama dönemi bitti.
09:08Biz artık iş adamlarıyız, akıl ve beceriyi kullanma zamanı.
09:13Babanın dört çocuğu var.
09:15Santino Corleone, Fredo Corleone, Michael Corleone ve Connie Corleone.
09:22Ayrıca Corleone ailesinin danışmanı olan gayri resmi olarak evlat edinilmiş Tom Hagen var.
09:28Don Corleone'nin oğullarının her birinin kendi nitelikleri vardır.
09:33Büyükoğlu Santino sürekli öfkelidir, risk almaya meyillidir ama eylemlerinin sonuçlarını hesaplayamaz.
09:40Hikaye bazı yönleriyle Dostoyevski'nin Karamazov kardeşler romanındaki Karamazov ailesine benzemektedir.
09:47Otoriter bir baba, fevri oğul, filozof oğul, neşeli oğul ve bir de yanlarında çalışan evlatlık olarak alınmış üvey oğul.
09:56Balzac'ın Goriot Baba adlı romanı sinema tarihinde yaygın bir şekilde popülerlik kazanan önemli satırlara ilham verdi.
10:04Aynı şekilde Puzo, 1969 tarihli romanını Balzac'a atfedilen bu sözlerle açıyordu.
10:11Her büyük servetin arkasında bir suç vardır.
10:14Bu deyim büyük olasılıkla zamanla Balzac'ın orijinal metninden ortaya çıkmıştı.
10:19Açıklayamadığımız büyük başarının sırrı asla çözülmeyen bir suçtur.
10:24Çünkü düzgün bir şekilde işlenmiştir.
10:27Ona reddedemeyeceği bir teklifte bulunacağım repliği de hem orijinal romanda hem de film uyarlamasında yer almış
10:34ve 2005 yılında Amerikan Film Enstitüsü tarafından basılan 100 yıl 100 film alıntısı adlı kitapta ikinci sırada yer almıştır.
10:43Kuvvetle muhtemel bu repliğin de esin kaynağı yine Balzac'ın aynı romanındaki bir repliktir.
10:48Eserde Wutrin Eugene'e bu durumda sana kimsenin reddedemeyeceği bir teklif yapacağım diyor.
10:56Corleone ailesi özellikle savunuculuk, kumar ve sendika haraçlarıyla ulusal etkiye sahip bir suç örgütüdür.
11:03Don'un alt patronu en büyük oğlu Sunny,
11:07Örgütün operasyonel kısmı Peter Clemenza ve Salvatore Tessio adlı iki adam tarafından yönetiliyor.
11:14Örgütün diğer önemli üyeleri arasında Conny'nin tacizci kocası Carlo Rizzi ve insan hakları savunucuları Luca Bracci ve Al Neri yer alıyor.
11:24Romanın ana hikayesi kız arkadaşı ve olası eşi Kay Adams ile Amerikanlaştırılmış bir yaşam sürme arzusuna rağmen
11:32babasının yerine aile imparatorluğunun başına geçen Michael'ın kaderini detaylandırıyor.
11:38Daha genç olan Michael zorlu bir kararlılık ve kendini kontrol etme modelidir.
11:43Sunny ve Fred'den çok daha sonra aile işlerine dahil olur.
11:47Ancak ailenin karşı karşıya olduğu hedefleri kardeşlerden daha iyi anlar.
11:52Sunny mafyanın dünüdür, Michael ise yeni tip bir liderdir.
11:57Don Corleone'nin vaftiz çocukları arasında ailenin desteğiyle kazançlı sözleşmeler ve prestijli profesyonel ödüller alan
12:04popüler şarkıcı ve aktör Gianni Fontaine isminde bir karakter var.
12:09Bazı araştırmacılara göre bu karakter Chicago gangsteri Sam Canciana ile iyi bir ilişkisi olan Frank Sinatra'yı andırıyor.
12:17Hatta Mario Puzo ile görüşürken Sinatra'nın hayatındaki bazı unsurların romana yansıdığı için rahatsız olduğunu söylediği yönünde bir söylenti var.
12:26Saygın bir sanatçı imajını korumaya çalışan Sinatra, mafya liderleriyle bağlantıları hakkındaki konuşmalardan dolayı rahatsızdı.
12:38Bu roman, bir başka deyimle bu film, daha yazılmaya başladığından itibaren durgunluğa gömülen büyük film şirketlerinin dikkatini çekmeye başladı.
12:47El yazması daha yaklaşık 150 sayfaya ulaştığında hem Universal hem de Paramount'ta ilgi uyandırdı.
12:54O dönemler Paramount'ta yapım müdürü olan Robert Evans, onu başka bir şirkete kaptırmamak için kolları sıvadı.
13:011994 tarihli A Child Stays in View adlı kitabında Evans,
13:06Puzo ile tanıştığını, onu sevdiğini ve kumar borçlarını ödemesi için ona yeterli parayı ödemeyi teklif ettiğini anlatır.
13:13Puzo'nun kendisi ise böyle bir görüşmenin yaşanmadığını söylerken,
13:17Paramount'un kitabını bitirmesi için ona ofis tuttuğu yönündeki söylentileri de reddediyor.
13:23Ancak her halükarda Evans, filmlerin kontrolünü elinde tutmak için Puzo'ya 12.500 dolar gönderdi.
13:30Bu para bir nevi kaporaydı ve Puzo'nun kendi tabiriyle bir dünya paraydı.
13:36Eğer film yapılırsa bu para 80.000 dolara yükselecekti.
13:40Roman satış rekorları kırmaya başladığında filmin başarısı da kaçınılmaz görünüyordu.
13:46Ancak Paramount kısa süre önce bir hayal kırıklığı yaşamıştı.
13:501968'de Paramount, Kirk Douglas'ın savaş sonrası mafyasının kurumsal dalgalarıyla savaşan,
13:57eski moda bir babayı oynadığı Kan Davası adlı bir mafya filmi yayınlamış ancak film utanç verici bir şekilde başarısız olmuştu.
14:06Evans, yapımdan sorumlu başkan yardımcısı Peter Barrs, Costa Gavras, Peter Yates ve Franklin Schaffner dahil olmak üzere bir yönetmenden diğerine koşturdular.
14:19Hepsi Puzo'nun romanını çekmeyi reddetti.
14:22Bazıları daha sonra da göreceğiniz üzere eseri beyaz perdeye aktarmayı, mafyayı romantikleştirme riskinden dolayı etik bulmuyordu.
14:31Bir tek Sam Peckinpah projeyle yakından ilgilendi.
14:34Ancak görünüşe bakılırsa o Puzo'nun hikayesinden ziyade vahşi mafya çetelerinin çatışmaları konseptiyle daha fazla ilgiliydi.
14:42Sonunda Evans ve Barrs projeyi yönetmenin ismini belirtmeden bir Sicilya mafya filmi olarak Paramount'a sunmaya karar verdiler.
14:51Kan Davası filminin uğradığı başarısızlığı ise Yahudilerden oluşan yaratıcı ekibin üstüne yıkacaklardı.
14:57Yönetmen, filmin yıldızı ve bazı yardımcı oyuncular gerçekten de Yahudiydi.
15:02Ancak senaryo Lewis John Carlino tarafından yazılmıştı.
15:06Baba filmi ise tepeden tırnağa tam bir İtalo-Amerikan eseri olacaktı.
15:12İşte Francis Coppola'ya şans kapısını açan vesile de buydu.
15:17Barth o sıralar genç yönetmeni tanıyordu ve bu şansı ona vermek istiyordu.
15:22Bu nedenle de Paramount'a tanıdığı tek Amerikalı İtalyan yönetmenin o olduğunu söyledi.
15:28Oysa bu doğru değildi.
15:30Sonradan itiraf ettiğine göre Coppola o zamanlar Barth'ın tanıdığı tek İtalo-Amerikan yönetmen değildi.
15:37Ancak gerçekten de ona göre en parlak, en gelecek vadedeni oydu.
15:42Coppola'nın filmi insanlara muhteşem bir şekilde sunacağına inanıyordu.
15:47Ancak Coppola itiraz etti.
15:49O kariyerine bir senarist yönetmen olarak başlamış ve kendini de hep öyle görmüştü.
15:55Çünkü gerçekten de kendi senaryolarını filmleştiren nadir yönetmenlerden biriydi.
16:00Coppola 1968 yılında senaryosu kendisine ait olmayan müzikal-fantastik bir film olan Finia'nın Gökkuşağı'nın yönetmenliğini de yapmıştı.
16:09Ancak onu başka bir yere koyuyordu.
16:12Şöyle diyordu, o bir müzikaldi ve müzikal komediler benim içinde büyüdüğüm şeylerdi.
16:18Ayrıca dürüst olmak gerekirse biraz da müzisyen babamı etkilemek için o işi üstlenmiştim.
16:24Ama şimdi karşımda ilk bakışta çok fazla ticari özensizlik içeriyor gibi görünen ama deli gibi de satan bir kitap var.
16:33Kitabı okumaya başladıktan sonra ise fikirleri değişmeye başladı.
16:37Bazı ayrıntıları ve olayları filmden çıkarmak kaydıyla yaşlanmış mafya babası Vito Corleone
16:43ve oğulları Asabi Sani, duygusal olarak kırılgan Fredo ve kara kara düşünen asi Michael'ı anlatan klasik bir hikaye çıkarabileceğini anladı.
16:53İlk başlarda filmin daha az masraflı olması için yetmişlere uyarlanması düşünülmüş ve bazı kısımları buna göre değiştirilmişti.
17:01Ancak Coppola bunu kabul etmiyordu.
17:04Romanın iyi bir cevheri vardı ancak hakkının verilmesi için filmin de kırklarda geçmesi gerekiyordu.
17:11Bu sinemacıların dilinde bir dönem filmi yapılacağı anlamına geliyordu ki çok daha büyük bir masraf ve daha uzun sürecek çekimler demekti.
17:19Oysa kendi tabiriyle Paramount kendisini bunun için seçmemişti.
17:24Belli ki işi ucuza kapatmaya çalışıyorlardı ve bu genç yönetmenden beklentileri de fazla sorun çıkarmaması, fazla bir şey istememesi, ucuz malzemelerle çalışmasıydı.
17:35Portatif kameralar gibi.
17:37Evans ve Barth filmin yapımcılığını üstlenmesi için Albert Ruddy'e başvurdu.
17:43Bu adam hızlı ve verimli çalışması konusunda Robert Redford'ın motorcu filmi Little Faust ve Big Healthy gibi gençlik filmleriyle ün kazanmıştı.
17:52Üçlüğü Paramount ofisinde bir araya geldi ve aralarında müthiş bir etkileşim oluştu.
17:58Coppola Ruddy'i çok sevmiş, Ruddy ise şaşırmıştı.
18:02Başısında elinde hayal kırıklıkları dışında hiçbir şey olmayan gencecik bir yönetmen oturuyordu.
18:08Ancak konuşmalarında konuya hakimiyetinde Mike Nichols ya da Stanley Kubrick etkisi seziliyordu.
18:14Adam Yağmurcu filmindeki Bill Starbuck gibiydi.
18:18Bir filmin nasıl çekilmesi gerektiğini anlatırken dünya tarihinden tutun domino teorisine de görnekler veriyordu.
18:25Hikayesine her şey dahil ediyordu.
18:28Keşke bu konuşmalar da kaydedilebilseydi.
18:32Coppola uzun çabalardan sonra bütçenin 2,5 milyon dolardan 6 milyon dolara çıkarmasına rağmen stüdyoyu filmi çekmeye ikna etti.
18:41Bu filmin 1969 yapımı 20 milyon doların üzerinde bir bütçeyle çekilen İki Kabadayı filminden daha kârlı olacağını söylüyordu.
18:50Sıra senaryoyu yeniden düzenlemeye geldiğinde ise çok ilginç bir şey yaşandı.
18:56Piuzzo ve Coppola senaryo üzerinde o denli uyumlu çalıştı ki,
19:00daha sonra Piuzzo, şu ana kadar hangi kısımları ben hangi kısımları Francis düzenledi hatırlamıyorum diyordu.
19:06Ama itiraf etmeliyim ki filmin son hali tamamen Francis'in eseridir.
19:17Bugün baba filminin kadrosu bizim için artık klasikleşmiş durumdadır ve onların yerinde başkalarını hayal bile edemeyiz.
19:25Ancak Coppola onları stüdyoya ilk kez önerdiğinde stüdyo bu seçimleri mantıksız ve hatta delice bulmuştu.
19:33Coppola yaşadıklarını kişisel olarak algılamıştı.
19:36Muhtemelen genç ve düşük profilli olduğu için tercihleri fazla ciddiye alınmıyordu.
19:41Filmde Don Corleone'nin tek kızı Connie Corleone'i oynayan oyuncu Talia Shire Coppola'nın kız kardeşidir.
19:49Talia Shire Connie'ye oynamayı çok istiyordu ama seçmelere katılıp katılamayacağını ağabeyine sorduğunda Francis sert bir şekilde hayır dedi.
19:58Hatta Evans liderliğindeki jüriyi rol teklifini Talia'ya götürdüğünde bile Francis ikna olmamıştı.
20:04Talia Shire anlatıyor.
20:06Çok alınmıştı.
20:08Önce ona sormam gerektiğini söylüyordu.
20:11Ancak daha sonra onun pek alışıla gelmiş olmayan bu seçiminden dolayı bile eleştirilere hedef olabileceğini anladım.
20:18O sıralar zaten pek çok konuda problemleri ve endişeleri olan kardeşimin sırtına onu rahatsız edebilecek bir konuyu da ben eklemiştim.
20:28Aslında Shire hem erkek kardeşi hem de cast direktörü Fred Roos tarafından belirlenen kriterleri karşılıyordu.
20:35Roos hatıralarında şunları yazıyor.
20:38Filmin saflığını ve doğallığını artırmak amacıyla tüm İtalyan kökenli karakterler için İtalyan asıllı oyuncular seçmek konusunda anlaşmıştık ve buna son derece yakındık.
20:50Coppola'nın favorilerinden biri olan James Caan bu yüzden kadroya alınmamıştı.
20:55Sunny rolü için seçilen oyuncu aslında Carmine Caridi isminde İtalyan asıllı bir oyuncuydu.
21:01Roos'a göre bu adam kitapta tasvir edilen Sunny'e daha çok benziyordu.
21:06Ancak bu konuda da Coppola kazandı ve Sunny karakteri James Caan'a verildi.
21:14Caridi ise Baba 2'de Carmine Rossato rolünü üstlendi.
21:20Don Corleone karakterine gelince…
21:23İhtiyaç duyulan karizmaya sahip İtalyan kökenli oyuncu bulunamıyordu.
21:27Oysa film Don hakkında çok şey anlatıyor.
21:30Ekranda görünmediği zamanlarda bile bir şekilde olayların içindedir.
21:35Bütün bu özellikleri kendinde toplayan birini arıyorduk.
21:39Yani bu hem harika bir oyuncu olmalı hem farklı aksanlarda ustaca konuşabilmeli ve hatta bunu bir güce dönüştürebilmeliydi.
21:47Görünen 3 adaydan başkası yoktu.
21:521968 yapımı Balıkçı'nın Ayakkabıları filminde bir Rus karakteri canlandıran Lawrence Olivier ve Marlon Brando.
22:00Rus'un anlattığına göre ikisinin de aklında tek bir ismin olduğu son kararı vermek üzere masaya oturduklarında anlaşılmıştı.
22:08Sohbet çok kısa sürmüştü.
22:10Marlon… Elbette Marlon…
22:17Brando'yu Don Vito Corleone olarak tasavvur eden ilk kişi Puzo'ydu.
22:22Zaten süperstara bir mektup göndermiş ve telefonda onunla rolü hakkında konuşmuştu.
22:27Ama Brando şüpheliydi.
22:29Otobiyografisinde daha önce hiç İtalyan'ı oynamamıştım ve bunu başarılı bir şekilde yapabileceğimi düşünmemiştim diyordu.
22:37Bunu açıkça Puzo'ya da söylemişti.
22:40Hiçbir stüdyo bu rol için beni kabul etmeyecek demişti ve haklı olduğu ortaya çıkacaktı.
22:46Şirket onu istemiyordu.
22:48Düzensiz hayatı, dengesiz davranışları ve berbat gişe gelirleri onu bir Hollywood paryasına dönüştürmüştü.
22:56Bu işte çileli Coppola'nın sırtına yüklendi.
22:59Coppola, Corleone ailesinin reisi rolünde Marlon Brando'yu oynatmakta dahil birçok konuda Paramount Pictures'la adeta kavga etti.
23:08İlk toplantılarında stüdyo yöneticileri çok net bir tavır koydular.
23:13Yöneticilerden biri ki Coppola bu ismi saklı tutuyor, Brando bu filmde asla görünmeyecek ve bu konuyu bir daha açmamanızı, o herifi bir daha aramamanızı rica ediyorum demişti.
23:26Coppola o sırada adeta yere serildim diyordu.
23:29Ben bunlarla nasıl baş edeceğim? Böyle bir inadı nasıl kıracağım?
23:36Uzun süren ikna konuşmalarından sonra üç şartla Marlon'u kabul edeceklerini söylediler.
23:411- Ücretsiz oynayacak.
23:432- Devamsızlığı veya öngörülemezliği yüzünden çıkacak.
23:47Herhangi bir ekstra masrafa karşı şahsen teminat ödeyecek.
23:513- Bir deneme çekimini kabul edecek.
23:54Ve ben, diyordu Coppola, Marlon'u hiç tanımadığım halde bu şartların hepsini kabul ettim.
24:01Böylece Coppola ondan bir el kamerasıyla test çekimleri almak için Los Angeles'a gitti.
24:07Bir süre sonra Brando, Coppola'nın deyimiyle dağınık sarı saçları ve üzerindeki kimonosuyla muhteşem sarışın bir Adonis gibi içeri girdi.
24:17Kısa sürede ve gözünün önünde Coppola, aktörün nasıl Corleone'ye dönüştüğünü hayretler içinde seyretti.
24:24Brando saçlarını taradı, ayakkabılarını boyadı, yanaklarına pamuk doldurduktan sonra boğuk bir sesle konuşmaya başladı.
24:32Şahidi olduğum bu dönüşüme inanamadım diyecekti daha sonra Coppola.
24:37Bu anlar Hollywood tarihine geçmiştir.
24:41Coppola, Brando'nun gerçekten de tam aradıkları adam olduğunu göstermek için kayıtları alarak stüdyoya uçtu.
24:53Paramount Pictures, Michael Corleone rolü için 1970'lerin Aşk Hikayesi filminde başroldeki başarısının ardından aktör Ryan O'Neill veya Robert Redford'ı istiyordu.
25:06Coppola ise New York'ta bir tiyatro sahnesinde Al Pacino isminde gencecik bir oyuncuğu görmüştü ve daha sonra romanı okuduğunda onun Michael rolü için mükemmel bir seçim olacağına inanmıştı.
25:19Ancak Paramount'u buna ikna edemiyordu.
25:22Kısa boyluydu, yakışıklı değildi ancak onda insanı etkileyen bir şey vardı diyordu.
25:28Özellikle romanın Sicilya sahnelerini okurken açıkça onun yüzünü gördüğünü anlatıyordu.
25:34Bir şey bu kadar kafanıza yerleşince ondan kurtulmak zordur diyordu.
25:39Daha sonra Coppola daha yakından tanışmak için Pacino'yu San Francisco'ya davet etti.
25:45Bu görüşme sırasında Coppola Michael rolü için ondan daha iyisinin bulunamayacağından emin oldu.
25:51Ancak Paramount hala ayak diriliyordu.
25:55Pacino öncelikle bir New York tiyatro oyuncusuydu ve kariyerinde yalnızca bir büyük film vardı. Esrar bitti.
26:03Evet bu filmde Pacino harika bir iş çıkarmıştı ancak bu nedense stüdyoya yetersiz gelmişti.
26:09Bu nedenle de Coppola'ya test üstüne test yaptırdılar.
26:13Michael rolü için birkaç oyuncu defalarca test edildi.
26:17James Caan, Dean Stockwell, Frederick Fenimore Forrest vs.
26:23Coppola sürekli Pacino'da direnmeye devam ediyor ancak boyunun kısa olduğu öne sürülerek reddediliyordu.
26:30Anılarında şöyle yazmıştı.
26:32Bob Evans yakışıklı, uzun boylu bir adamdı. Bu yüzden Michael'ı daha çok kendisine benzeyen biri olarak görme eğilimindeydi.
26:40O Ryan O'Neill ve Robert Redford'ı önerdi. Ben ise Pacino'yu. Galiba ben de kendim gibi birini daha çok istemiştim.
26:49Al Pacino'nun o zamanki sevgilisi Jill Clayburg onu ikilem içinde bıraktığı için Coppola'ya sitem ediyordu.
26:56Bir keresinde Coppola'yı aradı.
26:58Aradım ve soruyorum. Lütfen Al bir daha gelsin mi?
27:02Net cevap veremedim. Bu işi hala halledememiştim.
27:06Sonra bir daha aradı.
27:08Bu sefer ağlıyordu. Ona ne yapıyorsunuz? Siz ona işkence ediyorsunuz. Rolü bir türlü vermiyorsunuz.
27:16Coppola'nın anlattığına göre bu problem kendisi yurt dışındayken çözüldü.
27:21O sırada Arrives in the Night'ı tamamlamakta olan Brando ile görüşmek üzere İngiltere'ye gitmişti.
27:27Döndüğünde Pacino'nun Michael'a oynayacağını ve Michael rolüne eğitilen James Caan'ın Sunny'e oynayacağını öğrendi.
27:34Bunda stüdyo yetkililerinin nihayet lütfedip Al Pacino'nun Esrar Bitti filmindeki performansını izlemelerinin de büyük etkisi olmuştu.
27:44Anladığım kadarıyla ya artık beni kovmaya ya da bazı önerilerimi ciddiye almaya karar vermişlerdi, diyordu Coppola.
27:52Ancak o sıralar artık kadroya alınacağı umudunu kaybeden Pacino, The Gang That Couldn't Shoot Streak'teki rolü için MCM ile anlaşmıştı.
28:01Evans, Pacino'yu MCM'den çıkarmak için yakın arkadaşı, avukat Sidney Korsak'a başvurmak zorunda kaldı.
28:08Bu adam sendikalarla ve büyük şirketlerle gürültülü bir geçmişi olan yüksek profilli bir profesyoneldi.
28:15Korsak filmin çekimlerinde hayati bir rol oynadı.
28:18Çünkü ekibin başka sorunları da vardı.
28:21Filmin çekimlerinin yapılacağı semtlerdeki çeteler çekimlere engel oluyor, ekip sürekli tehdit alıyordu.
28:28Evans'ı birileri aramış ve ona oğlunun iki haftadan fazla yaşamasını istiyorsa bölgeyi hemen terk etmesi söylenmişti.
28:36Yine Evans'ın anlatımına göre bir süre sonra tüm New York arka sokaklarının bir dünya fuarı gibi emirlerine açılmasını sağlayan şey,
28:44Korsak'ın bir telefonuyla New York'un her yerinde harekete geçen temizleyiciler, liman işçileri, şoförler ve güvenlik görevlilerinin desteğiydi.
28:53Evans, bu film Korsak olmadan yapılamazdı.
28:56O sadece Pacino'yu bize vermedi, muhtemelen oğlumun hayatını da kurtardı.
29:03Zamanının büyük bir bölümünü film üzerinde çalışarak geçiren Coppola, stüdyodan kovulacağından çok endişeliydi.
29:10Sadece 32 yaşındaydı, pek tanınmış bir yönetmen değildi.
29:14Öyle hatırı sayılır bir başarısı da olmamıştı.
29:17Yöneticiler oyuncular arasında sık sık yaşanan anlaşmazlıklardan, gazetelerde yazılanlardan ve Brando'nun oynadığı ilk sahnelerden birinden hiç memnun değillerdi.
29:28Brando o sahnede konuşurken adeta mırıldanıyordu ve onu anlamıyorlardı.
29:33Sonunda Coppola söz konusu sahneyi yeniden çekti.
29:37Böylece herkes memnun oldu ve hatta onu yemeğe davet ettiler.
29:42Filmin son sahnesi çekimlerin ilk günü çekilmişti.
29:46Coppola, yapım tasarımcısı Dean Tavolaris ve görüntü yönetmeni Gordon Wills sonraki 30 yıl boyunca Hollywood sinemasını derin bir biçimde etkileyecek film için o zamanın seyircisinin hiç alışık olmadığı loş bir ışıklandırma tercih etmişlerdi.
30:02Coppola klasik hikayesine uygun klasik bir tarz arıyordu.
30:06Görüntü yönetmeni ile birlikte sahnelerin çekileceği mekanlara tek tek gittiler.
30:11Ne tür bir ışıklandırma olacağını düşündüler.
30:14Kendi tabirleriyle kamerasız çekimler yaptılar.
30:17Wills başından beri sezgisel olarak kirli sarı bir ton yakalamıştı.
30:22Dahası onun için en önemli şey seyircinin Brando'yu ilk gördüklerinde alacakları izlenimdi.
30:28Mesela masa etrafındaki çekimlerde daha tiyatral bir görüntü elde etmek için ışıklandırmayı üstten vermeleri gerektiğine karar vermişlerdi.
30:38Bunun nedeni kahramanın aklından geçenleri insanlara asla belli etmek istemeyen bir karakter olmasıydı.
30:45Bu nedenle de filmde bazen gözleri görünüyor bazen görünmüyor.
30:50Film özellikle ilk sahnede o parlak düğün sahneleriyle içerideki uğursuz karanlık havayı yan yana getirdiği için de eleştiri almıştı.
30:59Ancak Coppola ile Wilson kafasındaki şey tam da buydu.
31:03Ön plandaki mutluluğun arkasındaki karanlık.
31:07Her zaman iki ritmimiz vardı ve bu bir hata değildi.
31:11Ama Hollywood'da kimse anlamadı.
31:13Stüdyodaki insanlar şimdi size ne söylerlerse söylesinler, o zamanlar yanımızda durmadılar.
31:20Coppola ilk haftalarda stüdyonun büyük değişikliklere gideceğinden endişeliydi.
31:25Görüntülerdeki karanlık yönetimi memnun etmemişti.
31:29Az önce söylediğimiz gibi Brando'nun konuşmasının da anlaşılmaz olduğunu söylüyorlardı.
31:34Coppola'nın üst düzey yönetimdeki en büyük destekçisi Peter Barth bile filmi izlediğinde kendisini odanın içinde güneş gözlüğü takarak gazete okuyormuş gibi hissettiğini itiraf ediyor.
31:47Coppola'nın ilk editörü Aram Avakyan'dı.
31:50Avakyan'ın çekilmiş ilk görüntüleri izlediğinde onların çöp olduğunu söylediği iddia edilir.
31:56Dahası Avakyan filmin tüm kadrosuna tabiri caizse darbe yapmayı planlamış.
32:02O zaman edek tek bir filmde yönetmenliği bulunan Avakyan tanıdık iki yapımcı aracılığıyla filmini Paramount yöneticilerine izletmeye kadar gitmiş.
32:11Bunları duyunca Coppola'a Avakyan'ın işine son verdirdi.
32:15Ancak söylediğine göre mide bulantısı uzun bir süre boyunca geçmedi.
32:21Arkadaşı yapımcı Grey Frederickson'a bir gözden çıkarılmışlar derneği kurmaları gerektiği şeklinde acı bir şaka da yapmıştı.
32:29Coppola'nın görüntü yönetmeni Wills ile de arası iyi değildi.
32:33Karakterleri birbirine çok zıttı.
32:36Wills düzeni ve disiplini çok seviyordu.
32:39Coppola ise daha gergin bir yapıya sahipti.
32:42Onun sinirli olduğu zamanlarda ekip de geriliyordu.
32:46Coppola kadroda gerçek bir aile duygusu yaratmak için provalara çok erken başlamış,
32:52doğaçlamalara izin vermiş ve onları sürekli bir arada tutmaya çalışmıştı.
32:57James Caan Coppola'nın bu manipülasyonu çekimlerin başından sonuna dek sürdürdüğünü anlatır.
33:03Hatta anlattığına göre onda Talia'ya karşı bir abi duygusu yaratmak için ona koruyuculuk aşılamış.
33:10Bir keresinde Francis beni yanına çağırdı ve birisi Talia'yı rahatsız ediyor dedi.
33:16Talia o sırada ağlıyordu ve ben yanına giderek onunla ilgilendim.
33:20Bunun neden yaptıklarını sonradan anladım.
33:23Talia'nın gözyaşları da bana karşı yapılmış bir roldü.
33:28Tüm bunlara rağmen Coppola şunları söylüyor.
33:31Ben baba filmiyle ilgili hiçbir şeyden gerçekten de zevk almıyordum.
33:35Evet, oyuncu kadrosunu çok seviyordum ve filmde bir şeyler vaat ediyordu.
33:40Ancak bu hayatımdaki en korkunç dönemlerden biriydi.
33:44İki küçük çocuğum vardı, üçüncüsü de yoldaydı.
33:48Kiralık bir dairede oturuyordum ve editörüm bana sürekli her şeyin çok kötü olduğunu söylüyordu.
33:54Bu benim için tam bir özgüven çöküşüydü.
33:57Bugün o dönemleri hatırlamak bile beni hasta ediyor.
34:02Coppola'nın alışılmadık tarzda bir film çekmeye başlaması stüdyoyu tedirgin etmişti.
34:07Yönetimin onun ne yaptığını görmeye başlaması için zamana ihtiyaç vardı.
34:12Evet, aslında biraz da burnunun dikine gittiğinin farkındaydı.
34:16Gitmek zorundaydı çünkü o bir İtalyandı ve filmde de İtalyan bir aile vardı.
34:22Filmdeki karakterleri ve aralarındaki ilişkileri çoğu zaman kendi ailesiymiş gibi sahneliyordu.
34:28Daha iyisini de yapamazdı.
34:30Ancak herkes tam tersini söylediği için bir süre sonra gerçekten de filmin çok kötü gittiğine inanmaya başlamıştı.
34:38Restoranda Michael'ın Solozo'yu öldürdüğü sahne ilk haftanın salı veya çarşamba günüydü.
34:44Tek bir kişinin daha azından vay canına, ne sahne, iyi iş gibilerinden bir tepki gelmedi.
34:51Gazetelere ise bakmak bile can sıkıcıydı.
34:56Coppola'yı yürekten destekleyen ve ona moral veren tek kişi senarist arkadaşı Robert Tovni'ydi.
35:02Tovni Coppola'yı Roger Corman için hızlı tempolu filmler çektikleri zamandan beri tanıyordu
35:08ve artık Hollywood'un en iyi senaristlerinden biri haline gelmişti.
35:12Don Vito ve Michael'ın en önemli sahnelerinden birinin yazılmasına yardımcı olmak için New York'a geldi
35:18ve Coppola'yla birlikte bir saat boyunca sahne üzerinde konuştular.
35:22Daha sonra şöyle anlatacaktı Tovni.
35:25Sahneyi bana anlattığında ona bunun harika olduğunu söyledim.
35:29O kadar üzgün görünüyordu ki.
35:31Olanları biliyordum.
35:33Paramount'takiler gidişattan memnun değillerdi.
35:36Sadece Fred Roos sessizce ve temkinli bir şekilde her şey yoluna girecek diyordu.
35:42Oysa görüntü, sahneler muhteşemdi.
35:45Ben o zaman edek hiçbir gangster filminde böyle bir görsel dokuyla karşılaşmamıştım.
35:50Belli ki Francis kendinden ve hayatından da çok şey katmıştı.
35:54Hele o düğün sahnesi. Tanrım.
35:57İnsanlar neden şikayet ediyor diye düşündüm.
36:00Ama aklıma Mark Twain'in sözü geldi.
36:03Aptalları yarattığı için Tanrı'ya şükürler olsun.
36:06Onlar olmasaydı hiçbirimiz başaramazdık.
36:10Tony, baba oğlun sahnesini yazmak için sabaha kadar uyumadı.
36:15Sabah 6.30'da Coppola geldi ve onu aldı.
36:19Tony'nin anlattığına göre küçük çocuğu da yanındaydı ve çok gergin görünüyordu.
36:24Devamını şöyle anlatıyor.
36:26Yaklaşık 45 dakika boyunca tek kelime etmeden gittik.
36:30Sonra Francis yüzüme bakmadan,
36:32''Şansımız var mı?'' dedi.
36:34''Evet, başarılı olduğumuzu düşündüğümü söyledim.
36:37Ve sahneyi yazdığım defterimi ona uzattım.
36:40Okudu. İyiymiş.'' dedi.
36:42''Hadi bunu oyunculara gösterelim.
36:44Önce Al Pacino'ya gösterdik.
36:46Çok beğendi.
36:48Ardından Marlon'a gittik.
36:50O sırada makyajdaydı.
36:52Benden tüm sahneyi kendisine okumamı istedi.
36:55Bu hareketine kızsam da baştan sona okudum.
36:58İyi.'' dedi.
37:01İşten atılan Avakya'nın yerini alan editörler William Reynolds ve Peter Zinner'ın filme müthiş katkıları oldu.
37:08Bu iki insan Hollywood'un en saygın isimlerindendi.
37:12Çekimler bittikten sonra New York'a geldiler ve filmi alarak San Francisco'ya uçtular.
37:17Burada filmi iki kısma ayırdılar.
37:20Ardından kimin hangi kısmı montajlayacağını belirlemek için yazı tura attılar.
37:25İlk kısmın yani o önemli giriş sahnesini de içine alan kısmın montajı William Reynolds'a düştü.
37:31Reynolds filmin açılış sahnesinin hayatının en zor işlerinden biri olduğunu söylüyordu.
37:37Ancak harika bir şekilde üstesinden geldi.
37:40Girişte düğün sahneleri ve babanın ofisindeki sahnelerin sıralı dizilimi onun eseridir.
37:46Senaryoda düğün ve ofis sahneleri bu şekilde sıralanmıyordu.
37:50Her biri tek uzun parçaydı.
37:53Yani Reynolds böylece akışa çok güzel bir hareket katmıştı.
37:57Aynı teknik vaftiz sahnesinde çok daha parlak bir şekilde uygulandı.
38:02Bu sefer Zenner vaftiz sahnesiyle Corleone ailesinin düşmanlarının infaz edildiği sahneleri kısa kısa keserek sıraladı.
38:10Zenner'ın anlattığına göre Coppola ona metrelerce uzunluğunda kilise ayini sahnesi
38:16ama çok hızlı ve kısa kısa geçen infaz sahneleri bırakmıştı.
38:20Bunlardan en iyi şekilde yararlanmak için Zenner bir deha sergiledi.
38:25Sahneleri kısa kısa sıralarken ilahiyi kesintisiz bir fon müziği olarak vermeye devam etti.
38:31İlahi yükseldikçe ardı ardına infazlar gerçekleşiyor
38:35ve doruk noktasında rahip Michael'a şeytanı ve onun tüm amellerini reddedip etmediğini soruyor.
38:41Michael olumlu cevap veriyor.
38:44Bu basit bir sahne olmaktan çıkmış,
38:46Corleone ailesinin karşıtlıklarla dolu yaşam biçimini özetleyen muhteşem bir kesite dönüşmüştü.
38:57Bu sahne adeta tüm filmin ruhuydu.
39:00Yazar Piozzo'nun bile çok hoşuna gitmişti.
39:04Bu arada vaftiz sahnesinde görünen bebek, Coppola'nın kızı ve geleceğin ünlü yönetmeni Sofia Coppola'dır.
39:11Sofia aynı serinin 3. bölümünde Corleone'nin kızını oynayacaktı.
39:17Filmin en önemli repliklerinden biri olan ''Silahı bırak, kan ölüyü al'' kısmen doğaçlamadır.
39:23Clemenza'yı oynayan aktör Richard Castellano,
39:26Coppola'nın kendisine anlattıklarının bir sonucu olarak çekimler sırasında bu repliği düşünmüştür.
39:32''Yönetmen bir tür antrenördür.'' diyordu Coppola.
39:35''İstediğim şey oyuncuların kendilerini rahat hissedecekleri bir ortam yaratmaktı.''
39:40''Oyuncular kemancılara benzerler.'' diyordu.
39:43''Sadece enstrümanları kendileridir.''
39:54İlk sahnedeki düğün müziği dahil filmdeki birçok fon müziğini,
39:58Coppola'nın müzisyen olan babası Carmine Coppola beslemiştir.
40:03Kalan parçaları ise Nino Rotto'ya aittir.
40:11Sicilya'nın o sessiz köyünde yapılan çekimler ve San Francisco'daki post-produksiyon dönemi
40:17Coppola'nın en mutlu ve huzurlu zamanlarıydı.
40:20Çok iyi ses sistemleriyle çalışan yönetmen burada yeni bir yaratıcılık sergiledi.
40:26Herhangi bir sesi bir fon müziği gibi kullanmak.
40:29Bu özellikle Michael'ın çifte cinayetini işleyeceği restoran sahnesinde karşımıza çıkıyor.
40:35Gittikçe yükselen trenin çıkardığı gürültü,
40:38Michael'ın kalbindeki ve zihnindeki kargaşayı herhangi müzikten daha iyi yansıtmıştır.
40:55Ancak bu sakinlik ve huzur uzun sürmedi.
40:58Coppola ve ekibi filmin 3 saat sürdüğünü tespit etti.
41:03Bu çok fazlaydı ve Paramount bunu kabul etmeyecekti.
41:06Filmi yeniden düzenlediler.
41:092,5 saatten biraz uzundu.
41:11Son halini Bob Evans'a gösterdiler.
41:14Evans, iyi de, dedi, bu filmde daha önce gördüğüm bazı güzel kısımlar yok.
41:19Francis, sen ve Paramount'un asla çok uzun bir filme razı olmayacağınızı düşünmüştüm, dedi.
41:25Bob, bu filmin ne kadar uzun olduğu umurumda değil.
41:28O sahneleri geri koyun, dedi.
41:31Reynolds, ben o sırada oradaydım, diyor.
41:33Bob o zamanlar şu anki yetkilerine ve karizmasına sahip biri değildi.
41:37Daha çok gençti.
41:39Bu nedenle de aldığı karar cesurcaydı.
41:42Şirket başkanına bile kafa tutmayı göze aldığına göre sağlam testosterona sahip olmalıydı.
41:49Müzik ve onların filmdeki sayısı konusunda da ciddi tartışmalar çıktı.
41:54Gittikçe filmin her şeyini domine etmeye başlayan ve Coppola ile sorunlar yaşayan Bob Evans,
41:59filmde İtalyan müziklerinin kullanılmasını istemiyordu.
42:03Hatta Nino Rota'nın o lirik İtalyan müziğini kaldırmak istiyordu.
42:08Ona göre filmde kulağa daha aşina olan Amerikan müziğe hakim olmalıydı.
42:13Bu sırada Coppola ve Evans arasındaki anlaşmazlıklar öyle bir noktaya ulaşmıştı ki,
42:18iki yıl sonra Paramount'un ana şirketi Golf and Western'ın başkanı Charles Blattern,
42:23Coppola'dan bir devam filmi yapmasını istediğinde bunu geri çevirerek,
42:27yerine Martin Scorsese'ye önerdi.
42:30Ancak Blattern bu sefer Evans ile çalışmak zorunda olmadığını söyledikten ve bunu garantiledikten sonra onu ikna edebildi.
42:38Bu tüm zamanların en iyi gangster draması, eleştirmen ve filozof Pavel Kuznetsov'un sözleriyle,
42:45bir babanın en geniş çaplı imajını sunuyor.
42:48Marlon Brando tarafından ekranda somutlaşan kahraman, kutsal bir güce ve neredeyse insanüstü bir karizmaya sahip.
42:56Don Corleone Amerikan adaletinin yerine geçiyor, çaresizleri destekliyor ve haleflerine akıllıca dersler veriyor.
43:04Kahramanın yaşadığı bu evrim, romanın en çarpıcı yönlerinden biridir.
43:09Yönetmen uzak bir ülkeye giden pervasız ama hünerli bir çocuğun,
43:13en üst düzey yöneticileri ve politikacıları bile boyunduruğu altına alan,
43:17neredeyse her şeyi kontrol eden bir yarı tanrıya giden yolu başarıyla izlemiştir.
43:23Ancak Mario Puzo ve Coppola defalarca mafyayı idealize etmekle suçlandılar.
43:40Coppola bu filminden önceki tüm filmlerinin toplamından katbekat fazla para ve ilerideki projeleri içinde büyük bir moral elde etti.
43:50Bununla birlikte birçok uzman Coppola'nın Amerikan sinemasının kalite açısından ve ahlaki açıdan çökmeye başladığı bir dönemde onu yeniden canlandırdığı görüşündedir.
44:00Yazar-yönetmen John Milius'un söylediği gibi Coppola, isyanın elçisi, surlarla çevrili şehre sızan adamdı.
44:08Sinema tarihinde bunu başarabilmiş çok az yönetmen vardı.
44:13Film 11 dalda Oscar adayı oldu. En iyi film, en iyi uyarlama senaryosu ve en iyi erkek oyuncu dallarında 3 Oscar kazandı.
44:23Bunların dışında 5 altın küre ve 1 Grammy kazandı. Ayrıca birçok festivalden de ödülle ayrıldı.
44:31Brando kendisine verilen en iyi erkek oyuncu Oscar ödülünü ABD'nin, özellikle de Hollywood'un kızılderililere karşı uyguladığı ayrımcılığı gerekçe göstererek reddetti.
44:47Senarist Bob Town filmin başarı sebeplerinden birini şöyle açıklıyor.
44:511970'lerde Beyaz Saray'daki aile tarafından yönetilen ülkemizdeki ailelerin yıkılmalarına ve aile değerlerinin kaybolmasına şahit oluyorduk.
45:00Böyle bir zamanda baba filmiyle birlikte ortaya çıkan birbirine tutkuyla bağlı, birbiri için ölmeye hazır aile modeli,
45:08adeta kaybetmeye başladıkları şeyleri insanların gözleri önüne seriyordu.
45:12Hikaye güç ve iktidar sahibi olma yolunda aile bağlarının önemini gösteriyordu.
45:17Filmin çekici yanı ise bu aile bağlarını, bu sevgiyi şiddetli bir güç çekişmesi ortamında göstermesiydi.
45:24Bu kaybedilen ve özlenen bir geleneğin çok aykırı ve hatta sapkın bir ifadesiydi.
45:30Sizin için sadece neyin en iyisi olduğunu bilen değil,
45:34aynı zamanda neyin en iyisi olduğunu bilen,
45:38Coppola filmin bu çarpıcı karşıtlığı çok iyi yansıttığının farkındaydı ve Baba 2 filminde de bunu vurgulamaya devam etti.
45:46Baba 2 filminin en ürkütücü sahnelerinden biri Robert De Niro'nun canlandırdığı Vito Corleone'nin
45:52yerel bir mafya liderini acımasızca öldürdüklerinden bahsediyordu.
45:56Baba 2 filminin en ürkütücü sahnelerinden biri Robert De Niro'nun canlandırdığı Vito Corleone'nin
46:04yerel bir mafya liderini acımasızca öldürdükten sonra minik oğlunu kucağına alarak
46:09''Michael, baban seni çok seviyor'' dediği sahnedir.
46:13Burada seyirci bir babanın çocuklarına iyi bir hayat vermeye çalışırken
46:18aslında kendisini de onları da nasıl bir vebal altına soktuğuna şahitlik ediyor.
46:26Baba 3 1990'da çıktığında ilk filmler çıkalı uzun zaman olmuştu.
46:32Ancak çok yüksek beklentilere rağmen birçok yönden hayal kırıklığı yarattı.
46:38En çok eleştirilen şeylerden biri Corleone'nin kızı rolündeki Sofia Coppola'nın oldukça düşük bulunan performansıydı.
46:46Filmdeki en başarılı nokta ise Andy Garcia'nın, Sunny'nin kendisi gibi asabi oğlu Vincent Mancini rolündeki mükemmel performansıydı
46:55ve bu rol ona Oscar adaylığı getirdi.
46:58Baba 3, 7 Oscar'a aday oldu ancak diğerlerinden farklı olarak hiçbirini alamadı.
47:07Coppola'dan sadece 5 yaş küçük olan Lucas, ''Francis büyük bir beyaz şövalyedir'' diyordu.
47:14Barbar Conan ve Dillinger filmlerinin yönetmeni John Milius,
47:18aksiyon filmleri yaratıcısı olarak ismini duyurmadan önce Coppola ile iş ortaklığı yapmıştı.
47:24''Bize bütün kapıları o açtı'' diyordu.
47:27Bu adamın yardımları olmadan ne George Lucas ne de Steven Spielberg var olabilirdi.
47:35Başka birinin destansı hikayesi üzerinde çalışmak Coppola'ya yazar olarak yeni bir farkındalık kazandırdı.
47:41Büyük bir stüdyo projesinde çalışmak ise ona yeni bir yönetmenlik deneyimi verdi.
47:47Baba 1 filmi setindeki o üzgün, ümitsiz haliyle mücadeleyi hiç bırakmaması ve işini sonuna dek yapması,
47:55onu müthiş sezgilere sahip çağın en iyi yönetmenlerinden biri haline getirdi.
48:01Onun baba üçlemesi sadece korkunç bir çöküş içinde olan Hollywood sinemasını şahlandırmakla kalmadı,
48:08sinema tarihinde yepyeni bir çağ açtı.

Önerilen