İz Bırakanlar 14 Temmuz 2024

  • 2 ay önce
Transcript
00:00Muhteşem bir pazar sabahından herkese günaydınlar.
00:03Günaydınlar, iyi pazarlar diliyoruz.
00:06Biz yine sizlere Uçsuz Bucaksız Maviler'den sesleniyoruz.
00:11Kiminiz kahvaltı sofralarında, kiminiz keyif kahvenizi yudumlarken
00:15bizler de sizlere harika konuklar, konular seçtik.
00:20Programımıza start veriyoruz.
00:31Uçsuz Bucaksız Maviler
00:55Selahattin Bey, hoş geldiniz. Nasılsınız?
00:58Hoş bulduk. Teşekkür ederim. Sizler nasılsınız?
01:00Çok teşekkürler. Sağ olun.
01:02Hoş geldiniz.
01:03Hoş bulduk. Güzel bir yer, hoş bir yer. Sayenizde biraz boğazı görmüş olduk.
01:09Şimdi ben size bende bıraktığınız izi söyleyeceğim.
01:13Tabii ki birçok dizi, sinema filmleriniz oldu ama ben 11-12 yaşlarındayken
01:20Yoncevcimi'nin dizisinde, Çılgın Bediş'te siz böyle gözleri dönen, Necmi dedeydiniz.
01:29Evet.
01:30Ondan sonra da çok izledim ama bende Selahattin Taşdüren dediğinizde bende öyle kalıyorsunuz.
01:37Tabii o dönemin gençlik dizisi adı altında çok güzel işlerden bir tanesiydi.
01:46Hala günümüzde izlenen, sokakta hatta dün yine çocukları geldiler.
01:51Necmi dede diyorlar. Hayretler içerisindeyim.
01:53Yani unutulmamış ve izlenen bir dizi. İyi bir şey yapmışız yani o döneme göre de.
02:00O zamanın dizileri de çok farklıydı, çok da güzeldi.
02:04Bizim dizinin bir yanı çok güzel bir arkadaşlık vardı.
02:09Güzel bir örgüydü o.
02:11İnsanlar her türlü sırlarını daip arkadaşlarıyla paylaşabiliyordu.
02:17Onlar da kalıyordu. Sürprizi olmayan bir diziydi.
02:23Öğütleyici tarafları da vardı. Güzel bir aile yapısı vardı.
02:27Ve biz o diziyle Avrupa'dan ödül almıştık. Hollanda'dan ödül aldık.
02:32Yani sizi o enerjiyle hala oradaki gibi genç ve dinamik görmek beni çok mutlu etti.
02:39Adam bir 30 sene geçti ama.
02:41Olsun. Yaşım ortaya çıktı.
02:43Yok size değil. Benim yaşım ortaya çıktı.
02:4730 sene oldu o film çekeri.
02:50Ama hala izliyorlar, bakıyorlar, görüyorlar.
02:55Hala bende o dizideki enerjiyle kaldınız.
02:58Öyle olmaya da devam edeceğim.
03:00Çok güzel.
03:01Ama o dizinin bende bıraktığı kötü bir taraf da var.
03:07Çünkü dede çok hareketli biliyorsun. Enerji dolu bir insan.
03:11İşte duvarlarla filan, avizelerle dolaşan bir adamdı.
03:15Bir günde o avizenin birinden düştüm.
03:18Kafa üstüne çakıldım. Kafayı yere vurdum.
03:21Ondan sonra hafıza kaybı.
03:24Yaklaşık bir ay hiç kimseyi tanımadım.
03:26Getiriyorlar, soruyorlar işte bu kim, bu kim, bu kim filan diye.
03:30Bakıyorum, evet birisi var karşımda. Kim, kim olduğunu hatırlamıyorum.
03:35Çekimlerde genelde bu tür kazalar da olabiliyor.
03:38Kalıcı da olabilir. Aslında kalıcı tarafları var.
03:41Mesela bir yer var ki hiç hatırlamıyorum.
03:44Hayatımdan çıkartmışım o bölümü.
03:47Bazı şeyler var, ilkokul arkadaşlarımı tanıyorum bu sefer.
03:51Onları unutmuşum ama onları şimdi tanıyorum.
03:53Bu enteresan bir şey.
03:55Muhafıza kaybı, artık beyinle nasıl bir hasar oluşturuyorsa öyle bir kaza yaşamış olduk orada.
04:02Geçmiş olsun.
04:03Geçti gitti.
04:04Oyunculuğa nasıl başladınız?
04:07Oyunculuk çok enteresan.
04:10Bu yıl 68, o zaman bir gazetede çocuk tiyatrosunda oynanacak, bir oyun oynayacak.
04:18Oyuncular aranıyor diye.
04:20Ben de şansımı deneyeyim dedim.
04:22Bir bankanın çağrısıydı bu.
04:25O zamanki ismi Türk Ticaret Bankası.
04:29Şimdi kapandı, yok artık.
04:32Oraya gittim.
04:33Uzun bir kuyruk vardı, bir sürü insan vardı.
04:37Ben de şansımı deneyeyim dedim.
04:39Tamam, kabul ettiler.
04:40Dediler ki 15 gün sonra gel.
04:43Fakat veli ile beraber, anne baba.
04:46Ama işte bizimkiler de evde pek bu işe güzel bakmıyorlardı, annem babam.
04:51Babam öğretmendi ve benim öğretmemdi.
04:54Bir de beni sınıfta bırakmıştı.
04:56Sözüm vardı, kalmayacaksın, çalışacaksın, öğreneceksin, öne geçeceksin demişti bana.
05:04Bir ara böyle tiyatro miyatro çıtlatır oldum.
05:07Hayır dediler, olmaz.
05:09Önce okul, diplomat.
05:10Tiyatro yaparsın belki ileride bir zamanlar ama olmaz.
05:14Ben teyzemi götürmüştüm veli olarak.
05:17Annemden babamdan gizli bir yıl Karaca Tiyatro'da,
05:22Cumartesi ve Pazar günleri bu bankanın çocuk oyunlarında oynadım.
05:26Daha sonra bizimkileri tabii tiyatroya çağırdım.
05:28Kaç yaşındaydınız o zaman?
05:29O zaman işte 13-14 yaşlarında filandım yani.
05:32Bu arada siz de öğretmensiniz.
05:34Evet, baba mesleği.
05:37İlk bitirdiğim okul eğitim fakültesiydi, onların resim bölümünü bitirdim.
05:4210 yıl kadar resim öğretmenliği ve sanat talih öğretmenliği yaptım ama
05:47tiyatro, sinema ve okul üçü bir arada olmadı.
05:50Çünkü dersler boş geçiyor.
05:51Devamlı rapor alıyoruz falan.
05:53Sınıfta dersler boş geçiyor.
05:55O çocuklarından günahını ettim.
05:57Olmaz dedim ben.
05:58Ayrıldım öğretmenlikten.
06:00Çok da sevdiğim bir şey ama.
06:02Öğretmenlik yani dört duvar arasında sınırlı olan bir yer değil okul.
06:06Sonuçta her yerde eğer bu mesleğinse, öğretmek yeteneğim varsa, bilgi birikimim varsa
06:12bunu başka insanlarla aktarmak bizim artık görevimiz oluyor.
06:15Siz hala öğretmenlik yapıyorsunuz.
06:17Bir resim konusu olsun, tiyatro konusunda olsun, ne olsa olsun
06:21dilimizin döndüğü ince, bildiğimiz ince insanları aktarmaya çalışıyoruz.
06:25Tiyatro sokaktan başlar.
06:27Sokaktan seyircisiyle birlikte salon, perde açılır,
06:33ambiyansı görürsün ve oyunda oynamaya başlarsın.
06:41Oyunun çok güzeldir, mesajı da vardır.
06:44Kostümün, dekorun, hepsi birbirini tamamlayan usullardır.
06:50Seyirci olmadan da tiyatro olmuyor.
06:52Ama tiyatro işte insanlar bildikleri için eskiden geliyorlardı.
06:56Ve çok şık gelirlerdi tiyatroya.
06:58İnsanlar tıraşlarına olurlar, baloya gider gibi.
07:02Özel gece gibi.
07:03Abicem saçlar başlar yapılır falan, şık giyinirler.
07:07Tiyatroya öyle gelirlerdi.
07:08Şimdi adam geliyor tiyatroya, elinde bir paket çekirdek var,
07:11en önde oturmuş bir ara.
07:13Arada biri de telefonuyla konuşuyor.
07:15Var ya, en son babalar diyorlar,
07:17oğlan çok komik adam abi.
07:19Anlat, tamam anlatırım.
07:21Ne? Bekliyoruz.
07:23Arkadaşın telefonu bitsin, biz oyunumuza devam ediyoruz.
07:26Bazen bir dakika alıyorum, kapatıp perdeyi.
07:29Ya da arkadaşı dışarıya alıyorum.
07:31Tiyatro seyretme adamı kalmamış.
07:33Çekirdekleri yere atıyor.
07:35Yanındakiyle konuşuyor.
07:38Ben Berlin'de Brecht'in tiyatrosuna gittim.
07:43Turist olarak gittim, yani orada geziyorum işte.
07:46Tabii normalde bir kot pantolonu ve montum var,
07:49bu fotoğraf makinesi var.
07:52Brecht'in tiyatroyu görünce,
07:54ben burada mutlaka bu oyun izlemeliyim dedim.
07:56Monsieur Ball diye bir oyun var, onu oynuyorlar.
07:59Girdim, anlayacağımdan da değil,
08:01Almanca oynanıyor çünkü ama,
08:03o tiyatroyu göreyim dedim ben.
08:07Tahtalara gıcır gıcır girdim.
08:09Çok muhteşem bir tiyatro, harika.
08:11O locaları bilmem ne falan.
08:13Oturdum, oyunu izliyorum.
08:16Bir kere sahne inanılmaz derece derin,
08:19sofitası yüksek, içeride tır filan dolaşıyor.
08:21Öyle yani, inceledim daha sonra.
08:23Bizde öyle salon yok.
08:26Ara olduğumda insanlar dönüp dönüp bana bakıyorlar böyle.
08:30Allah'ım ya, niye bakıyorlar ki dedim bunlar bana.
08:34Beni tanımazlar, bilmezler.
08:36Niye bakıyorlar?
08:37Herkes bakıyor ama.
08:39Sonra bir dikkat ettim, ben de baktım, utandım.
08:43İşte o mont, kot pantolon filan.
08:46Tiyatroya öyle gelmişim, adamlar beni yadırgadılar ya.
08:48Utandım.
08:49Ama yapacak bir şeyim yoktu çünkü,
08:51benim için büyük bir fırsattı o,
08:53orada mutlaka o oyunu izlemeliyim ve çıkmalıydım.
08:55Ve çok mükemmel oynandılar tabii.
08:57Sonra beni, oyuncular,
08:59kendi şeylerine, kulise davet ettiler, gittim.
09:03Çok büyük kafeleri var orada, kafeteryaları var.
09:06Orada işte yiyorlar, içiyorlar filan.
09:09İşte tercüman aracılığıyla biraz görüştük, konuştuk.
09:13Anlattım, yani oyundan anladığımı anlattım.
09:17Allah Allah dediler, yabancı dil de bilmiyorum ama iyi anladım.
09:19Ben dedim, o sizin iyi oynadığınızdan kaynaklanıyor.
09:22Siz o kadar mükemmel oynadınız ki.
09:25Bir de sahneye çıkan teknisyenler var,
09:27yirmi tane teknisyen var, dekor değişiyor.
09:29Çıt yok, duyamazsın.
09:32Dekor değişiyor, ses yok, duyamazsın.
09:36Açmışlar adamları, inanılmaz derece açmışlar.
09:38Hepsi tek tip giyinmiş,
09:40ayaklarında lastik ayakkabılar var,
09:42keminin sakalı var, keminin işte
09:44at kuyruk saç bilmem ne filan.
09:47Fakat bir disiplin içerisinde o teknik elemanlar dahi
09:50birer oyuncu, provalar yapmışlar belli yani.
09:53Onları da o gözle görüyorsun.
09:55Yani işte o tiyatro öyle olmalı.
09:58Maalesef bizde salon yok,
10:00işte yüz kişilik küçük küçük salonlar filan var.
10:03Anadolu'ya turnoya gittiğimizde eğer varsa
10:06kültür merkezleri, oralarda oynayabiliyoruz.
10:09Belediyelerin olabiliyor.
10:11Biraz çoğalmış, eskiye nazaran daha da fazla,
10:14yenileri de yapılıyor.
10:16İstiyoruz ki her yerde olsun.
10:18Bazı yerde, mesela Doğubeyazı'da, işte şurada, yok.
10:21Arap gibi işte Malatya, yok.
10:25Yeni yapılmış, bir iş adamı yaptırmış,
10:27çok da güzel olmuş.
10:28Biz de bundan mutluluk duyuyoruz, gurur duyuyoruz.
10:30Tiyatro oralara da gidebilmeli.
10:32Oradaki insanlar da tiyatroyu görebilmeli.
10:35Hatta onlar görsünler.
10:36İstanbul'u ben büyük şeylere bırak,
10:38onlar bir şekilde gidiyorlar, geliyorlar.
10:40Veya da gitmiyorlar yani, bilemiyorum.
10:42Tercihleri başka yönde de olabiliyor.
10:44Anadolu'ya tiyatro lazım.
10:46Teşekkür ediyoruz.
10:47Bizleri kırmayıp geldiniz, şeref verdiniz.
10:49Ben teşekkür ederim, o şart bana ait.
10:51Çok teşekkürler, sağ olun.
10:53Sayenizde temiz bir hava aldım ben de.
10:55Ben teşekkür ederim size.
10:57Konuğumuzu uğurladıktan sonra
10:59yeni sürpriz konuğumuzla, harika sorularımızla sizlerleyiz.
11:28Efra Hanım hoş geldiniz, nasılsınız?
11:30Hoş bulduk.
11:31Merhabalar, iyiyim.
11:32Gayet iyiyim bu manzara da, bu havada.
11:35İyi olmamak mümkün değil tabii ki de.
11:37Çok güzel görünüyorsunuz.
11:39Çok teşekkür ederim.
11:40Çok enerjiksiniz.
11:41Çok sağ olun, çok teşekkür ederim.
11:43Sizin enerjinizle diyelim.
11:44Çok teşekkür ediyorum.
11:45Hoş geldiniz Efra Hanım, nasılsınız?
11:47Yolculuk nasıl geçti?
11:48İyiyiz, iyiyiz.
11:49İyiyiz, iyiyiz.
11:50İyiyiz, iyiyiz.
11:51İyiyiz, iyiyiz.
11:52İyiyiz, iyiyiz.
11:53İyiyiz, iyiyiz.
11:54İyiyiz, iyiyiz.
11:56Gayet iyiydi, güzel dinlendik.
11:59Bizi çok güzel ağırladınız, çok teşekkür ederiz.
12:01Her şey yolunda.
12:03Harika.
12:04O zaman ben size bir soru soracağım.
12:06Tabii ki.
12:07Neden gayrimenkul sektörü?
12:09Şöyle, bir kere tamamen zamanınızı kendiniz yönetiyorsunuz, tamamen kendi zamanınıza göre her şeyinizi planlıyorsunuz.
12:19Bu da tabii ki benim işimi de kolaylaştırıyordu.
12:22Bu sebeple gayrimenkul sektörünü seçtim ve yetkinlik gerektirmediğini düşünerekten girmiştim.
12:29Fakat asla böyle değilmiş.
12:31Ama benim için ön koşul tabii ki de zamanı kendim yönetiyor olmaktı.
12:35Yetkinlik gerektirdiğini de yaşadıkça teçhübe ettiniz.
12:38Evet, kesinlikle öyle.
12:41Peki gayrimenkul sektöründe neden franchise alınmalı sizce?
12:47Franchise alınmalı bence.
12:50Çünkü belli bir markanın oturmuş bir sistemin altında çalışıyor olmak,
12:57oturmuş bir sistemle kitlelere hitap etmeniz çok daha kolay.
13:01Bilinirliğiniz artıyor, belli bir sistem düzeniyle beraber siz işleyişinizi sürdürüyorsunuz.
13:09Bu da tabii ki de size başarıyı beraberinde, kazancı beraberinde getiriyor.
13:15Peki şunu da söyleyebilir miyiz? Bence güveni de beraberinde getiriyor.
13:19Kesinlikle.
13:20Çünkü düşünsenize, kendi başınıza değilsiniz, sektöre yeni dahil olmuş olabilirsiniz
13:25ama arkanızda 20 yıllık bir firma varsa çok daha iyi bir şekilde ilerliyorsunuz.
13:32Kesinlikle, o firmanın da bilinirliğiyle birlikte güçlü bir şekilde siz sahalara adım atmış oluyorsunuz
13:40ve kendinizi ifade etmekte zorlanmıyorsunuz.
13:44İnsanlara, kendinize anlatmak zorunda kalmıyorsunuz.
13:47Yani franchise bütün sektörlerde aslında çoğalmaya başladı.
13:51Çünkü tamamen bütün mantık böyle.
13:54Var olan bir firmayla beraber sağlam adımlarla ilerlemek ve büyümek.
14:00Kesinlikle öyle.
14:01Sizi kurumsal firmalardan ayıran özelliğiniz ne diğer firmalarla?
14:07Biz de kurumsal firmalardan ayıran özelliklerimizden en önemlilerinden bir tanesi,
14:12üreten ve kendini geliştiren bir firma olması.
14:16Hiç durmadan belli periyotlarla projeler geliştiriyoruz ve bu geliştirdiğimiz projelerle de
14:23bünyemize kazandırdığımız danışmanlarımız portföy sıkıntısı yaşamadan
14:28mevcuttaki projelerimizi müşterilerine sunabiliyorlar.
14:32Bu bizim için çok büyük bir avantaj.
14:34Ve bunun dışında da sektörün öncülerinden Mehmet Dinar ve Ahmet Ünal Beyefendi ile birlikte
14:42onların donanımlarıyla ve onların geçmişten bugüne kadar sektöre başladıkları andan itibaren
14:50500'ü aşkın danışmanı hem istihdam edip hem onları broker, owner, gayrimenkul danışmanlığı adı altında
14:59sektöre kazandırmış olmaları, bizi diğer firmalardan ayıran en büyük özelliklerden birkaç tanesi.
15:05Peki, ben Fran Charles olmak için sizlere geliyorum.
15:09Bana neler sunuyorsunuz?
15:13Sunduğumuz pek çok şey var. Bunların en başında insan kaynakları, eğitim desteği,
15:20broker, owner, gayrimenkul danışmanlarına verdiğimiz ücretsiz eğitim destekleri,
15:26birçok portalla birlikte, birçok portalla entegre olmuş CRM sistemi ve bunun altyapısı,
15:35yine reklam, teknoloji, bunların hepsini sunuyoruz.
15:41Bulunan gayrimenkul franchise ofislerine onların dizaynından tutun, proje geliştirme departmanından,
15:50hukuk departmanından tutun, mimari, mühendislik departmanlarına kadar,
15:54hepsinin profesyonel hizmetlerini biz tarafımızca, genel müdürlüğümüzce sunuyoruz.
16:00Bizim sektörde anahtar teslim denilir. Sizin de öyle bir şey herhalde.
16:04Hem fiziki konum olarak hem teknik destek olarak her şeyi sunuyorsunuz.
16:09Evet, evet.
16:10Sanki ben bu bölümler bitene kadar çok sektör değiştirdim.
16:15İlgilenen için çok teşekkür ediyoruz.
16:18Ben teşekkür ediyorum. Çok sağ olun.
16:20Çok teşekkür ediyoruz.
16:22Çok sağ olun.
16:23Kadınları her yerde görmek bizleri mutlu ediyor.
16:27Kesinlikle öyle.
16:28Güzel adımlar, güzel başarılar diliyorum.
16:30Kadınların istihdam anlamında daha çok işin içerisinde olması gerektiğini düşünüyorum.
16:38Her sektör için geçerli.
16:39Her sektör için geçerli bu.
16:41Gayrimenkul sektöründe de kadınların daha fazla olması gerektiğini düşünüyorum.
16:45Kadının elinin değdiği her yer güzelleşir.
16:49Kesinlikle, kesinlikle.
16:50Evet, kadınlar her sektörde bana göre de olmalı, istihdam edilmeli ve etmeli diye düşünüyorum.
16:57Güzelliğiniz için, güzel yorumlarınız için, güzel enerjiniz için çok teşekkür ediyoruz.
17:03Ben teşekkür ederim.
17:04Ayaklarınıza sağlık.
17:05Çok sağ olun. Çok teşekkür ederim.
17:06Konuğumuzu uğurladıktan sonra yeni sürpriz konuğumuzla, harika sorularımızla sizlerleyiz.
17:36Emir Bey, hoş geldiniz.
17:47Merhaba, hoş geldin.
17:48Tunuslardan geldiniz, şeref verdiniz.
17:51Evet.
17:52Nasılsınız?
17:53İyiyim, sağ ol. Siz nasılsınız?
17:54Çok teşekkür ediyorum, sağ olun.
17:56Emir Bey, bizim dostumuz, ahvalımız aynı sektördeyiz.
17:59Hoş geldiniz, nasılsınız?
18:01Hoş geldin Ferhat Bey.
18:03Bize açıklanır mısınız, neden Türkiye'de bir franşize markasını seçtiniz?
18:07Nasıl başladınız?
18:10Nasıl başladınız? Yani ben şey, Türkiye'den 2009 geliyor, yani turizmde çalıştım.
18:19Sonra yavaş yavaş bir emlak çalışıyor, 2019.
18:26Türkiye'ye gelmek için çalıştım.
18:29Sonra Mehmet Dinar ve Mr. Ahmet'le konuştum, franşize Tunus açtım o zaman.
18:37Ondan sonra Tunus gitti, bir ofis açtım orada.
18:43Bunlar 2021, açtım bir ofis orada.
18:49Ondan sonra yeni sene inşallah bir yeni ofis açtım orada Tunus'ta.
18:54Yine Tunus'ta mı açacaksınız?
18:55Evet, evet, evet.
18:56Çok güzel.
18:57Peki, Tunus'ta gayrimenkul sektörü var zaten değil mi?
19:01Yani franşizer veren firmalar var ama siz Türkiye'yi tercih ettiniz.
19:05Evet, evet.
19:06Neden Türkiye peki?
19:08Yani biz zaten Tunus yani çok güzel bir manzara, çok güzel deniz var.
19:17Yani satış bizim ekonomik çok iyi değil mi?
19:21Orada bir çok turist gelinim yani satışlar falan çok var yani anladın mı?
19:28Yani o daha şey...
19:31Türkiye'den var mı müşterileriniz, Tunus'tan ev almak isteyenler oluyor mu?
19:36Aynen, aynen.
19:37Satışlar aynı.
19:39Ama bizde Tunus yani fiyatlar daha ucuz yani.
19:43Daha uygun yani.
19:44Evet, evet.
19:45Orada satışlar var yani.
19:48Türkiye'de daha pahalı.
19:49Emir Bey, çalışma hayatınız nasıl başladı?
19:52Önce Tunus mu sonra Türkiye?
19:55Evet, önce Tunus'ta çalıştım, turizm.
19:59Sonra Türkiye'den geliyorum buradan.
20:02Turizm aynı da çalıştım.
20:04Ondan sonra imlak çalışıyorum yani.
20:07Turizmde hangi sektörlerdeydiniz daha önce?
20:10Şey, koreograf, dans falan burada çalışıyorum yani.
20:15Çok güzel.
20:16Büyük şov yaptık biz otelden.
20:20Sonra emlak sektörüne geçiş yaptınız.
20:22Evet.
20:23Peki, Tunus'ta daha çok gayrimenkul mü toprak, arazi, yatırımlar nasıl oluyor?
20:29Bizim sistem yani aynı, aynı.
20:32Türkiye'yle aynı mıyız?
20:33Evet, evet.
20:34Her sektör aynı şey.
20:36Yani toprakları da Türkiye kadar değerli mi orada da topraklar değerli mi?
20:40Topraklarda da alsat yapıyor musunuz?
20:42Yapıyor, yapıyor.
20:43Evet, tabii.
20:44O zaman güzel yatırımlar orada da yapılıyordur.
20:47Sanırım dünyanın neresine giderseniz gidin, alsatlar, gayrimenkuller, yatırımlar, bu ticaretler çok aktif bir şekilde devam ediyor.
20:56Ve franchiseler de hızla büyüyor.
20:59Evet.
21:00Emir Bey, bilgileriniz için çok teşekkür ediyoruz.
21:03Sağ ol, biz de teşekkür ediyoruz.
21:05Ayaklarınıza sağlık.
21:06Sağ ol.
21:07Çok teşekkür ediyoruz.
21:08Teşekkür ederiz.
21:09Başarılar diliyoruz.
21:10Sağ ol, teşekkür ederim.
21:12Konuğumuzu uğurladıktan sonra yeni sürpriz konuğumuzla, harika sorularımızla sizlerleyiz.
21:43Yılmaz Bey, hoş geldiniz.
21:45Sağ olun, çok teşekkür ederim.
21:46Hoş bulduk.
21:47Nasılsınız?
21:48İyiyiz.
21:49Hava da çok güzel.
21:50Dağ da güzel oldu.
21:51Böyle bir güzel bir ortam sağlamışsınız bize.
21:54Çok teşekkür ederiz.
21:55Yakut Bey, size hoş geldiniz.
21:56Nasılsınız?
21:57Hoş bulduk, çok teşekkür ederim.
21:58Sizler nasılsınız?
21:59Biz de iyiyiz, teşekkürler.
22:00Yılmaz Bey, biraz kendinizden bahseder misiniz?
22:03Sektöre nasıl girdiniz?
22:06Ben Yılmaz Doğan, İngilizce öğretmeniyim.
22:08Zaten benim mesleğim de İngilizce öğretmenliği.
22:10Biz 10 yıl önce küçük bir kurs olarak başladık.
22:13Yani Sakarya'da dört sınıflı minik bir kurstuk biz.
22:16Zamanla ben çok ticaret bilmiyordum ama eğitim alanında iyiyiz yani.
22:21Eğitimimiz iyi.
22:22Bizim öğrenci sayımız arttıkça tabii sığmadık oraya.
22:24Büyüdükçe büyüdü.
22:25Biz bir françayz firmaydık.
22:2610 yıl önce, biz de eğitim alanında iyiyiz.
22:30Sayımız arttıkça tabii sığmadık oraya.
22:32Büyüdükçe büyüdü.
22:33Biz bir françayz firmaydık.
22:3510 yıl sonunda kendi markamızı kurmaya karar verdik.
22:38Şu anda Türkiye'de en iddialı eğitim markalarından bir tanesiyiz.
22:42600'e kadar, 600'e yakın E-Devlet Onaylı sertifikada verebiliyoruz.
22:48Yani bunun içinde kasaplık belgesinden tutun, saç ekim belgesine kadar,
22:52tiyatroculuk, tiyatro eğitmenliğinden tutun, ilk yardıma kadar birçok eğitim de veriyoruz.
22:57Ama asıl işimiz bizim yabancı dil ve yurtdışı eğitim.
23:00Teknoloji dil öğreniminde nasıl bir rol oynuyor?
23:05Teknoloji geliştikçe tabii şey tekniklerde değişiyor.
23:08Şimdi Türkiye'de yıllarca 1945'in teknikleri kullanıldı.
23:13GTM dediğimiz bu tamamen gramer öğretim teknikleri kullanıldı.
23:16Yıllarca böyle gitti.
23:17Zaten devlet okullarında da bu böyle gittiği için biz 11-12 senede İngilizce öğrenemedik.
23:22Şimdi teknoloji girdikçe daha görsellik arttı.
23:27İnteraktivite arttı.
23:29Artık öğrenciler öğrenirken de dili kullanmaya başladı.
23:33Biz mesela kursumuzda yapay zekadan da faydalanıyoruz.
23:36Öğrenciler aynı zamanda konuşurken, şöyle söyleyeyim, öğrenirken
23:42yapay zeka sayesinde konuşma da yapabiliyor orada.
23:46Yine akıllı tahtalarımız biz kendimize göre dizayn ettirdik bunları.
23:51İçinde oyunlardır, okuma parçaları, dinlemeler.
23:57Tamamen ELT kuralları çerçevesinde biz böyle bir sistem oluşturduk.
24:02Şu anda öğretmenin yükünü de azalttık.
24:05Yani öğretmen girdiğinde artık ders planı hazırlamak zorunda değil.
24:09Çünkü hazır bir şablonu var.
24:11İşte biz de bu teknolojiden bu şekilde faydalanıyoruz.
24:14Tabi ilerleyen dönemde yapay zeka iyice ilerlediğinde
24:18belki de insanların dili öğrenmekten vazgeçerlerini bilmiyorum ama
24:26bu tercümanlık olayını yapay zeka yapmaya başladı.
24:29Belki 5-6 sene içerisinde tercüme programları daha da gelişecek.
24:33Yine de yüz yüze yani bizin istediğimiz iş İngilizcesinde
24:40tabii ki de yüz yüze konuşmak çok önemli.
24:43Ayrıca bu sertifikasyon da çok önemli.
24:46Çünkü yurt dışına gittiğinizde İngilizce konuşmanız ya da
24:49Fransızca, Almanca konuşmanız pek bir şey ifade etmiyor.
24:52Oraya gittiğinizde firmalar size bunu bize kanıtla diyecektir.
24:56Belge istiyorlar.
24:57Yani belge isteyecek sizden.
24:59Bunu da zaten yerel bir belgeyle yapamazsınız.
25:02Bizim verdiğimiz Avrupa Dil Konseyi onaylı sertifikayla yapabilirsiniz.
25:07Yakut Bey, online eğitim hakkında neler düşünüyorsunuz?
25:11Online eğitim hakkında şöyle söyleyebilirim.
25:13Biz 14 dilde dil hizmeti verirken bunun aynı şekilde online eğitimini de veriyoruz.
25:19Bu online eğitimi bizim buradaki amacımız yurt dışındaki müfredatı ve uygulamayı
25:25biz aslında kendi ülkemizde yurt içinde bu müfredatı uygulayarak
25:29öğrencilerimize bu imkanı sağlıyoruz.
25:31Hocam, dil öğrenmenin en etkili yöntemleri nelerdir?
25:35Dil öğrenmenin en etkili yöntemi kullanmaktır.
25:40Yani biz öğrencilerimize geldiklerinde, A1 seviyesinde başladıklarında
25:44ilk söylediğim şey, ben derse de giriyorum orada,
25:47ben hep şunu söylüyorum, kafasını gözünü yara yara konuşun diyorum çocuklara.
25:51Yani gramer hatalarını tamamen töleri ediyoruz biz orada.
25:55Bu gramer kaygısını biz öğrenciden aldıktan sonra
26:00öğrenci bir süre sonra zaten A2, B1 seviyelerinde artık grameri düzelmeye başlıyor öğrencinin.
26:05Kendi kendine düzeliyor.
26:07İlk etapta bu öz güveni sağlıyoruz biz öğrenciye.
26:11Tabii burada kullandığımız IELT teknikleri de çok önemli.
26:14Biz burada tamamen interaktif teknikler kullanıyoruz.
26:18Asla direk metot dediğimiz bu doğrudan gramer metotlarını kullanmıyoruz biz kursumuzda
26:23hatta yasak bizde. Yani direk metot kullanmak yasak bizde.
26:27Buradaki en etkili yöntemlerden bir tanesi zaten dediğimiz gibi indirek metotlar.
26:32Yani dolaylı yönden grameri verip öğrencinin üretmesini sağlamak sınıfta.
26:39Bunu sağlayabildikten sonra öğrenci zaten bir noktadan sonra kendi kendine ilerlemeye başlıyor.
26:44Yani öğretmen burada aslında lokomotif değil de bir yol gösterene dönüyor.
26:51Öğrenci kendiliğinden ilerlemeye başlıyor.
26:54İşimiz daha da kolaylaşıyor.
26:57Yani karşılıklı konuşma işte bu takım aktiviteleri yapılıyor sınıfta grup aktiviteleri yapılıyor.
27:03Ama bunu tabii öğrencinin desteklemesi lazım.
27:07Yani dil eğitiminde ciddi bir mesai harcaması lazım öğrencilerin.
27:10Kısa bir aradan sonra bizler tekrar buradayız.
27:13Şey vardı böyle yıllar öncesinde tabii dil okulları bu kadar aktif değilken
27:19genelde insanlar yurt dışına yaz okullarına dil öğrenmek için 3 ay 5 ay gidip
27:26çok güzel bir noktaya parmak bastınız şu anda.
27:30Şimdi şöyle söyleyeyim yurt dışı eğitimi biz de sağlıyoruz öğrencilerimizi.
27:34İngiltere'ye gönderebiliyoruz.
27:36İtalya'da üniversitelerle anlaşmamız var.
27:38Direkt üniversite okumaya da gönderebiliyoruz.
27:40Polonya'daki bütün devlet üniversitelerine biz öğrencilerimizi sınavsız bir şekilde gönderebiliyoruz.
27:45Dil eğitimiyle alakalı şimdi bir haftalık 10 günlük 15 günlük 3 aylık programlar var.
27:50Ciddi maliyet bunlar.
27:52Tabii yurt dışında ben öğrencilerime hep şunu tavsiye ediyorum.
27:56B2 seviyesine gelin.
27:58Türkiye'de B2 seviyesine gelin.
28:00Ondan sonra yurt dışına çıkın diyorum ben.
28:03Çünkü hiç İngilizce bilmeden oraya İngilizce öğrenmeye giden arkadaşlar genelde turistik gezi yapıp geri dönüyor.
28:10Yani böyle bir hem harcadıkları para boşa gidiyor.
28:13Normalde turistik gezi yapıyor aslında bu pek bir faydasını görmüyor.
28:18Ama B2 düzeyinde zaten konuşuyor oldukları zaman gittiklerinde orada hem aksan kazanma şansları oluyor.
28:25Seviyelerini bir tık yukarıya çekme şansları oluyor.
28:28Çünkü kullanıyorlar artık.
28:30Çünkü kullanmadığın şeyi geliştiremezsin yani böyle bir durum var.
28:34Ama şu anda bizim bir projemiz var Türkiye ile alakalı.
28:38Bu sene ilkini yapacağız Kafadokya'da.
28:41Biz öğrencilerimizi yurt dışına değil de yurt dışındaki öğrencileri Türkiye'ye getirme projemiz var.
28:48Bugün bir öğrencinin yurt dışına çıkıp bir hafta kalması, dil eğitimi alması ciddi rakamlar.
28:55Yani 6000 pound'ları buluyor.
28:57Baktığınızda bunu herkes karşılaması zor.
28:59Çünkü şu anki ekonomik durumda da zor yani.
29:02Türkiye'de TL kazanıp yurt dışında euro pound harcamak zor bir şey.
29:06Biz bunu şöyle yaptık.
29:09Kafadokya'da bu sene bir kamp düzenledik.
29:12Eğitim kampı, dil kampı 10 günlük.
29:14Rusya'dan, İngiltere'den, Kore'den, Mısır'dan öğrenciler de katılıyor buna.
29:19Türkiye'den öğrencilerimiz de katılıyor.
29:21Yeme, içme, konaklaması her şey dahil.
29:23Biz orada onlara uluslararası bir ortam yaratıyoruz.
29:27İşte peribacaların içinde bir sınıf oluşturduk.
29:29Orada derslerini görüyorlar.
29:31İşte partiler var akşam eğleniyorlar.
29:33Hem tatillerini yapıyorlar.
29:34Hem orada birçok ülkeden öğrencilerle dostluk kurmuş oluyorlar.
29:39Tanışmış oluyorlar.
29:40Hem de o gün öğrendiklerini o gün kullanma şansları oluyor öğrencilerin.
29:46Bu da Türkiye'de olduğu için.
29:48Yani şöyle söyleyeyim onda bir fiyatına falan denk geliyor yani.
29:53Tabii ekonomiye de katkısı olacak.
29:55Tabii şimdi burada benim övündüğüm nokta şu.
29:58Nasıl sağlık turizmi Türkiye'ye ciddi bir katkıda bulunuyorsa bugün.
30:03Yani insanlar saç ektirmeye geliyor.
30:05İşte estetik ameliyatlara geliyorlar.
30:10Diş için geliyorlar.
30:11Yani bizim amacımız da şu an Türkiye'de bir eğitim turizmi oluşturmak aslında.
30:17Yani biz bunu İngiltere'de Bedaf'la da görüştük.
30:21Onlar da bize evet öğrenci sağlayabileceklerini söylediler.
30:25Mesela gelecek seneki programda yaklaşık 15-20 tane İngiliz öğrenci.
30:29Lise düzeyinde İngiliz öğrenci bize katılacak seneki programda.
30:33Yani bizim öğrencilerimiz için aslında çok büyük bir fırsat.
30:38Yine oradan gelen öğrencilerin yanında öğretmenleri de gelecek.
30:42Oradaki İngiliz öğretmenleri de gelecek.
30:44Biz bunların bütün masraflarını karşılıyoruz öğretmenlerin zaten.
30:48Yani bizim öğrencilerimiz için özellikle düşük bütçeli bir kesimde yaşayan insanlar için büyük bir avantaj olacak.
30:58İngiltere'deki ortamın aynısını biz burada yaratacağız.
31:01Seneye hatta şöyle bir şey düşünüyoruz biz.
31:04İşte İstanbul'da başlayıp Sakarya, Ankara, Kapadokya, Antalya.
31:09Antalya'dan sonra uğurlamayı düşünüyoruz öğrencilere.
31:12Böyle bir program yapacağız inşallah seneye.
31:14Yavaş yavaş da bunu yayacağız.
31:16Zaten biz yapmaya başladığımız zaman birçok insan da bunu yapmaya başlayacak.
31:19Hayırlı olsun şimdiden o zaman Türkiye'de bir ilk gerçekleşecek diyebiliriz.
31:23İnşallah.
31:24Teşekkür ediyoruz.
31:25Rica ederim.
31:26Çok mutlu oldum bence.
31:27Tanıştığımıza memnun oldum.
31:28Teşekkürler.
31:29Harika bir programı geride bıraktık.
31:31Haftaya tekrar görüşmek üzere.
31:33Sürpriz konuklara hazır olun.
31:35Sizler de bizlere konuk olarak katılmasını istediğiniz isimleriniz varsa bizlere ulaşabilirsiniz.
31:41İyi pazarlar diliyoruz.