Yeni Akit Gazetesi Yazarı Hüseyin Öztürk, 'Gassal dizisi' başlıklı bir yazı kaleme aldı.
Category
🗞
HaberlerDöküm
00:00Gassal dizisi TRT'nin tarihinde yaptığı en güzel dizilerden birisi ve hatta en başta geleni
00:11denilebilir, denilmelidir. Gassal, toplumumuzun inanç değerlerine küfretmeyen, insanı insan
00:18yerine koyan, küfre, isyana, başıboşluğa, ayyaşlığa, cinayete, kargaşa ve kaosa sevk etmeyen
00:26bir dizisi. Keşke TRT bu diziyi ETABİE kanalında yayınlandıktan sonra ana kanallarında da tekrar
00:33tekrar yayınlasa önemli bir hizmetli bulunmuş olur. Malum bir kısım televizyonların kadın
00:40cinselliğini öne çıkarıp, beraberinde çarpık ilişkiler çekerek bunu bile bile yapmaktalar,
00:45çünkü parayı buradan kazanmaktalar. Milletimizin kutlu bildiği ve önem verdiği aile hayatını
00:52birlikte, buna gündüz kuşağı programları da dahil, toplumu sürekli umutsuzluğa ve karanlığa iten
00:57dizilere mükemmel bir cevap. Gassal dizisinin bütün ülkemiz çapında ilgi görmesi başka türlü
01:04neyle izah edilebilir? Demek ki, cüzdan ve vicdan işgali yapmayan böyle diziler,
01:10gönüllü olarak kabul görebiliyormuş. Gassal dizisinin Cumhurbaşkanımız Erdoğan'dan mezralarda
01:16yaşayan insanlarımıza kadar benimsenmesi, para ve reyting dizicilerine çok şey anlatıyor olsa
01:22değildir. Söz insana söylenir ederler. Gassal sözünü ölüler üzerinden söylüyor.
01:29Dizinin senaristi Sümeyye Karaaslan'a, yönetmeni Selçuk Aydemir'e ve doğrusu,
01:34çok farklı bir karakterle seyirci karşısına çıkan Ahmet Kural ile tüm ekibe teşekkürler.
01:39Dizi herkesi hoplatan bir anonsla çıktı. Ölünce beni kim yıkayacak?
01:47Bu soru karşısında durak sayıp, kimin yıkayacağından öte dünyanın faniliğini
01:52hatırlatması bile yeter. Öyle bir zamanda yaşıyoruz ki, ölümün dışında her şeyi biliyor
01:58ve her şeye sahip olmak istiyoruz. İçmeden sarhoş olma hali. Gassal adeta.
02:06Ey kendisini ayık zannedenler, uyanın, doğumunuzdan itibaren Gassal'a doğru geliyorsunuz ediyor.
02:14Yeri gelmişken bu hususta yetmişli yıllardan bir hatırayı paylaşayım.
02:18Ankara'da yaşayan mütedeyyin bir ailenin İstanbul'da okuyan oğlu vardı ve o günkü
02:24ismiyle E-Komünist dediği anılıyordu. Oğlu komünist olduğu için, babası camiye bile çıkamıyordu.
02:31Annesi perişan vaziyetteydi. Ailesi yanlarına gelmesini istemiyorlardı.
02:39Bir bayram sonrası gelmişti ve önüne gelen kimselerle ideolojik tartışmalara giriyor,
02:45komünizme anlatıyordu. Büyük tartışmalar çıkıyordu. Tartışmanın ortasında gün görmüş
02:53bir ihtiyar o şahsa dönerek. Bak evladım! Seni okutan devletine, ailene, milletine,
03:01dinine düşmanlık içerisindesin. Eğer bu topraklarda ölürsen değil Gassallar,
03:07kimse seni yıkamaz, namazını kılmaz. Eğer ülkende ölürsen istemesen de teneşire
03:13yatacaksın, hiç olmazsa cenazeni gönüllü yıkayacak birisi olsun, sus artık edemişti.
03:18Bundan sonrasını ne ben yazayım ne siz okuyun. Dondu kaldı. Meğer ölüm hiç aklına gelmemiş,
03:28ölüm sonrasına da inanmıyormuş zaten. Ez cümle. Gassal her şeyi anlatıyor.
03:36İnsana ve insana gözüyle bakan filmler, diziler,
03:40programlar, insan olan ve insan kalanlar tarafından işte böyle kabul görüyor ve selam.