• geçen yıl

Category

🗞
Haberler
Döküm
00:00Gerçekten Tayyip Bey'in yüreği yetecekse kendisini Türkiye'nin
00:08dört bir köşesindeki pazar yerlerine götürmek isterim.
00:12Pazar yerinde emeklinin, asgari ücretlinin, pazar esnafının,
00:19diğer esnafların dertlerini dinlesin. Her birinin derdini
00:25dinledim. Birisi kolumu tuttu. On iki bin lira asgari on yedi
00:30bin lira asgari ücret çok mu dedi? Dedim değil. Çok dedi. On
00:36iki bin lira emekli maaşı dedi çok mu dedi? Dedim değil. Çok
00:41dedi. Ne oldu teyze? Niye çok dedim? Benim dedi bak bu sakat
00:46çocuğum var. Engelli parası dört bin lira. Bir tane anam
00:51var. Yaşlı bakım ücreti evde bakım ücreti dokuz bin lira. Ben
00:57dedi dört bin lirayla aileme bakmaya dokuz bin lirayla
01:01anama bakmaya bu paraların hepsiyle kiramı ödemeye çocuk
01:06okutmaya boğaz geçindirmeye çalışıyorum. Anlat bunu dedi.
01:09Anlat dedi söz verdim. İzle dedim anlatacağım. Bu ülkede
01:15engelli parası engelli aylıkları evde bakım aylıkları
01:21emeklilerin yanında dul ve yetimlerin ikiye üçe dörde
01:26bölünen aylıkları tamamen artık yok hükmüne gelmiş durumda. Bu
01:31ülkede kimse ama kimse kaynak tartışması yapmaz. Bütçeye
01:38büyük şirketlerden yedi yüz bir milyar alacak silmeyi koyan
01:45asgari ücret artışı için lazım olacak bu paranın üçte biri
01:50kadar parayı bulacak bütçeye koyacak. Bütçe yapmak
01:55önceliklere karar vermektir. Devletin parası her şeye yeter
02:01hepsine birden yetmez. Sen karar verecek. Asgari ücretliye mi
02:06vereceksin? Emekliye, emekçiye mi vereceksin? Esnafa mı
02:11vereceksin? Yoksa öbür taraftaki yandaşın müteahhite
02:15holding sahibine, zenginlere, parasına para katanlara
02:20pandemide bile paradan para kazananlara mı verecek?
02:24Pandemide yüzde dokuzla faizle kredi verdiğin esnafı esnaf
02:29kefalete çağırıp yüzde yirmi beş istiyorsun o günkü krediye
02:34yüzde sekiz de kredi garanti fonundan kontra almış adam. Özel
02:40bıçak almış yüzde sekizle ödemettirmeye devam ediyorsun.
02:43O yüzden şunu söyleyeceğim. Bir pazarda gezerken bir tezgahı,
02:51bir giyim tezgahı herhalde uzağında kalmışım çağırdı.
02:55Buyur amcam dedim. Dedi ki ben onun sınıf arkadaşı. Kimin
03:03dedim? Dedi ki Tayyip Bey'im. Sen dedi geziyorsun. Sana
03:08soruyorum dedi. Tayyip Bey bu pazara gelebilir mi? Dedim
03:14bence gelemez. Sence gelebilir mi? Dedi gelemez. Çünkü bu
03:19pazarda onu yürütmezler. Bu kadar dert, bu kadar sıkıntı,
03:24bu kadar üzüntü varken bu kadar yakarma varken senin bu işte bir
03:29günahın yok. Insanlar sana içini dökerken sana ağlarken
03:34yirmi iki yıldır bu ülkeyi yöneten Tayyip Bey bu pazara
03:39gelemez dedi. Videosu var. Açık açık söylüyor. Korkusu da yok.
03:43Sınıf arkadaşıyım diyor. Perişanız diyor. Şimdi akla şu
03:48geliyor. Tayyip Bey vaktiyle gidiyordu. Meydanlara
03:53çıkıyordu. Bugün günün çok gerisinde bir krizi
03:58araçsallaştırıp vatandaşa diyordu ki bunlar pazara
04:03gelebilirler mi? Bunlar tarladaki çiftçinin yüzüne
04:07bakabilirler mi? Esnafın derdini dinleyebilir,
04:11fabrikalara gidebilirler mi? Gidemezler diyordu. Gidemezler.
04:15O halde erken seçim şart. Şimdi soruyorum. Şimdi soruyorum.
04:21Tayyip Bey bir pazara gidebilir mi? Pazara gidebiliyor mu?
04:28Gidip de esnafın hatırını sorabiliyor mu? Işçiyle
04:33konuşabiliyor mu? Tayyip Bey bu milletin arasına karışıp
04:38geçinebiliyor musunuz diye sorabiliyor mu? Madem
04:43soramıyorsa onun dediği gibi sokağa gidemiyorsa sandığa
04:48gidecek. Erken seçime gidecek.
04:53Tayyip Bey. Yatarla'da, fabrikada, pazarda, vatandaşa
05:01git, hatırını sor, helallik iste, yapamıyorsan işte orada
05:07sandık orada. Sandığı bekliyoruz. Erken seçim
05:12istiyoruz. Erken seçim istiyoruz. Hepinize teşekkür
05:18ediyoruz.

Önerilen