Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı sendikalarla 'yetki' gündemiyle toplanacak....Birleşik Metal-İş Başkanı Atar: “AYM kararlarıyla birlikte TBMM’ye kanun değişikliği getirilmeli”
Category
🗞
HaberlerDöküm
00:00Şimdi tabii ııı sendikal haklar dediğimiz zaman öncelikle
00:05işçilerin ııı sendika üyeliği ve sendika üyeliği sonrasında
00:09tabii toplu iş sözleşmeye ulaşma ııı iş yerinde adil bir
00:13toplu iş sözleşmesi hem çalışma koşullarını iyileştirebilecek
00:17aynı zamanda tabii ücret, sosyal haklar ııı ve iş
00:21güvencesini de sağlayabilecek ölçüde bir toplu iş
00:23sözleşmeye ııı ulaşma ııı hakkı ve mücadelesini ııı yürütüyoruz
00:29biz sendika olarak. Tabii ııı Türkiye'de ııı bakıldığında
00:32işçilerin toplu iş sözleşmeden yararlanma oranı yaklaşık yüzde
00:37beşler düzeyinde bu ııı özel sektörde ııı yüzde beşler
00:41düzeyinde genel anlamda kamu sektöründe ııı sayacak olursak
00:45yüzde yediler düzeyinde tabii ııı sendika ııı üyelik
00:49oranları yüzde onu geçmiş olsa bile işçilerin toplu
00:52sözleşmeden yararlanmasının önünde çok büyük engeller var.
00:55Bunların en başında tabii işverenlerin altı bin üç yüz
00:58elli altı sayılı yasadaki imkanları kullanarak ııı yasanın
01:02ııı onlara vermiş olduğu imkanları kullanarak yetki
01:06itirazları dolayısıyla toplu iş sözleşmenin sendika üyeliği
01:10ve çalışma bakanlığından yetki alındıktan sonra ortalamada ııı
01:14üç buçuk dört yıla varan bir süre içerisinde bunu ııı
01:18zamana yayma, erteleme ve toplu sözleşmeye ulaşabilme imkanını
01:23ortadan kaldırıyorlar. Tabii biz bu noktada ııı Anayasa
01:27Mahkemesi'ne ııı yapmış olduğumuz başvurular var. Iki
01:31bin yirmi bir yılında iki bin yirmi iki yılında bazı
01:33işyerlerinde bu yetki sürelerinin ııı ııı uzamasından
01:37kaynaklı yaşanan hak kayıplarının mağduriyetlerin
01:40ortaya çıkmasından dolayı Anayasa Mahkemesi biliyorsunuz
01:44geçtiğimiz hafta içerisinde ııı bizim başvurumuz üzerine
01:47kararını yayınladı. Aslında daha önce iki bin yirmi dört
01:50yılının Şubat ayı içerisinde ııı nakliyet sendikasının
01:54önceki başvurusuna ııı istinaden bir karar
01:57yayınlamıştı. Iıı yine lastik iş sendikasının, şeker iş
02:01sendikasının başvuruları üzerine Anayasa Mahkemesi'nin
02:03benzer kararları var. Şimdi Anayasa Mahkemesi'nin tabii
02:06kararında şu var. Iıı bu yetki itirazları dolayısıyla toplu
02:11iş sözleşme hakkına ııı erişimin yıllara varan
02:15sürelerle uzaması ııı sendikal hakların kullanımının önünde
02:19en büyük engel. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı da
02:22ııı tabii bu Anayasa Mahkemesi kararının ortaya çıkmasından
02:26sonra ııı bir toplantı kararı almış değil. Iki bin yirmi üç
02:30yılı içerisinde aslında seçimlerden sonra ııı yeni
02:33ııı bakanın göreve gelmesiyle birlikte altı bin üç yüz elli
02:36altı sayılı yasada ııı değişikliklerin gündeme
02:39gelmesi. Bizim işçi sendikalarının talepleri var. Bu
02:42arada tabii işverenlerin de işveren sendikalarının da ııı
02:46mevcut hakları işçi haklarını da aslında daha geriye
02:48götürecek. Esneklik diye tabir ettiğimiz ııı bir takım
02:52uygulamalarla birlikte çalışma yaşamını aslında işçiler
02:54açısından çok daha olumsuz noktaya getirebilecek. Ama
02:57kendilerine göre bu tür talepleri var. Çalışma
02:59Bakanlığı da ııı sosyal taraflara hem işveren
03:02örgütlerine hem işçi konfederasyonlarının
03:04temsilcilerini hukukçularını ııı yine bu yıl içerisinde iki
03:09kez ııı bu tür bir toplantı yapılmıştı. Şimdi üçüncüsü
03:12yapılacak bunun ama şu anda tabii Anayasa Mahkemesi kararının
03:16ortaya çıkmasıyla birlikte biz o toplantıda ııı çok açık ve
03:20net olarak ııı şunu dile getireceğiz. Yani Çalışma
03:23Bakanlığı ııı tabii sosyal tarafların arasındaki sendikal
03:27hakların aslında işçiler tarafından ııı özgürce
03:30kullanılabilmesinin ııı teminatı ııı olmakla da yükümlüdür
03:34aynı zamanda ııı bu Anayasa Mahkemesi kararlarıyla birlikte
03:37gerekli yasal düzenleminin yapılması için hiç zaman
03:40kaybetmeksizin ııı Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne bir
03:43kanun değişikliğini ııı getirmesi gerekiyor. Aslında ııı
03:47yapılacak şey aslında bu mağduriyetin giderilmesi
03:50anlamında çok öyle uzun uzay diye yepyeni bambaşka bir kanun
03:54yapılması falan değil. Mevcut altı bin üç yüz ııı elli altı
03:56sayılı yasanın kırk üçüncü maddesinin beşinci fıkrasında
04:00yani ııı yetki itirazı ııı yetki prosedürünü durdurur
04:06diyor mevcut kanundaki madde. Aslında bunu durdurmaz olarak
04:09orada bir ııı kelimeyi değiştirdiği takdirde bu
04:11mağduriyetin ortadan kalkabileceğini düşünüyoruz.
04:15Iıı merhabalar. Ben ııı işçisiyim. Iki bin yirmi iki
04:22yılında ııı iş yerinde yaşamış olduğumuz düşük ücretler, mobik,
04:27kötü çalışma koşullarından dolayı ııı örgütlenerek
04:32sendikaya başvurumuzu yaptık. Neticesinde çok kolay oldu
04:37bizim için. E-Devlet'ten bir tıkla ııı istediğimiz sendikaya
04:41üye olabiliyorduk ve üye olduk. Üye olduktan sonra tespit
04:45yazımız geldikten sonra iş yerine işverenimiz ııı yüz otuz
04:49dört çalışan mevcuttan seksen beşini ııı bir gecede ııı kapı
04:55önüne koymayı başarabiliyordu ve kendinde bu hakkı
04:58bulabiliyordu. Çünkü yasalardaki açıklıkları ve
05:02değerlendirebilecekleri bütün her şeyin farkındaydılar. Iıı
05:06biz üye olurken çok kolay olmuştuk ama üyelikten sonra
05:09başımıza gelecek bu zor şartların hiçbirinin farkında
05:12değildik. Iıı seksen beş arkadaş işten atıldıktan sonra
05:16yaklaşık yüz yetmiş altı gün o kapının önünde direnişte
05:20kaldık. Iıı kapı önünde kaldığımız süreçte ııı bize
05:24yapılan mobiler, şikayetler ııı işte orada durduğumuz için
05:28yapılan baskılar yaşadığımız çok kötü bir süreç yaşadık.
05:32Yüz yetmiş altı günün içinde ama güzel olan şeyler de
05:36vardı. Sendikamız bize sahip çıktı. Hem maddi hem manevi
05:40olduklarını hissettirdiler. Iıı yaşadıklarımız bunlar zor bir
05:45süreçti bizim için. Ama ııı biz yine de sendikalı olmaktan
05:49dolayı pişman değiliz. Sadece ııı bu kadar kolay üye olunan bir
05:55sistemin sonrasında bu kadar zor şartlar yaşamaması lazım
05:59işçilerin. Iıı aslında kolay olan ııı sendikaya üye
06:04olmaktı ama ııı neticesinde şöyle bir sistem var. Hak
06:09verilmiş, sendikalı olma hakkı verilmiş noktadan sonra bir de
06:13işverenlere itiraz hakkı verilmiş ki bu çok saçma. Iıı
06:18zaten tespit ettiğiniz yani ııı Çalışma Bakanlığı'nın artık
06:23burada sendika olabilir, yeteri kadar üyesi olduğunu, bunların
06:26gerçek kişiler olduğunu, kendi devletleri üzerinden yaptığı
06:30halde neden işverene ııı itiraz hakkı verdiğinde biz
06:34açıkçası anlamadık ve birçoğu arkadaşımız da ııı gerçekten
06:38böyle bir süreçin var olduğunu bunu yaşarken anladı. Ben Sedat
06:43Sadak Çiğlik HLS'de çalışan, sendikalaşma mücadelesi veren
06:47ve bunun sonucunda işten çıkartılan işçi
06:50arkadaşlarımızdan biriyim. Ancak bizim asıl meselemiz
06:53işten atılmamızla beraber işverenin yetkiye itiraz
06:57ederek süreci uzatması ve bu süre içerisinde işçilere baskı
07:01kurması, işçileri işten çıkartmak için her türlü oyunu
07:04oynaması ama en önemlisi de süreci uzatarak işçileri
07:09sendikalik mücadeleden soğutmaya çalışması. Bizler
07:12bu süreçleri çok zor atlatıyoruz. Işçileri
07:15örgütlüyoruz, yan yana getiriyoruz. Sendika haklara
07:18sahip çıkmaları için bilinçlendiriyoruz ve
07:21nihayetinde devletin bize sunduğu anayasal hakkımız olan
07:24sendikalaşma hakkımızı kullanıyoruz. Ancak burada eksik
07:29olan yanlar var tabii ki. Biz bunları yaptığımız zaman
07:31devletin yasalarla bizim bu haklarımızı daha fazla
07:35güvenceye alan hükümler ortaya koyması gerekiyor. Mesela bir
07:40çok iş yerinde yaşandığı gibi işverenin yetkiyi itiraz
07:43ettiği süreçte eee sürecin devamının durması maddesi
07:48eee kaldırılmalı. Doğal olarak da bizler eee yetkiyi itiraz
07:52ettiği zaman dahi sendikal haklarımızı kullanabilmeli
07:55sendikal güvenceye erişebiliyor olmamız lazım. Kendi iş yerimizde
08:00yaşadığımız örnekler de bunun bir ııı benzeri aslında. Iş
08:04veren asla star olmayan şeylerle sürekli yetkiye
08:07itiraz ediyor ve bu süreçleri uzatarak işçilerin moral
08:10bozukluğuna sendikaya olan inancına ve sendikayla işveren
08:14arasında seçim yapmaya zorluyor. Doğal olarak da
08:17müdahale edemediği için içeriye sendika, işçiler kendini
08:20sahipsiz hissediyor. Burada sorun sendikanın işçilere
08:23sahiplenmesiyle öte ııı devletin işverene sunduğu
08:28olanakların işçilerin ruhen ve psikolojikmen yıldırıyor
08:32olmasıdır. Bizler devletin güvencesinde olan anayasa
08:36hakkımızı kullanmak istiyoruz. O yüzden de yasa yapanlardan
08:39beklentimiz şudur ki ııı yetkiye tespit davaları için
08:44yetkisiz mahkemelere başvurmalar yasaklanmalı. Bunu ihlal edenler
08:48cezalandırmalı. Ama en önemlisi de bu süre içerisinde
08:51işten atmalar, yer değiştirmeler ve benzeri baskı
08:55türü uygulamaların bir an önce son bulmasını sağlayacak
08:58hükümleri hayata geçirmesi lazım. Merhaba. Ben Mersin
09:05İstanbul Sanayi Ürünleri çalışanı Halil Yap. Ben ve on
09:09dört arkadaşım Gravides. Bizler e-Devlet üzerinden
09:13sendikaya üye olduk. Sendikamızın yetkisi tespit
09:16edilip onaylandı. Fakat bize sendikalı çalışma hakkı veren
09:20yasa işperyana da bu verdiğim karara itiraz edebilirsin
09:23diyor. Yani bizim şirketimizde kaç kişi çalıştığını, ne zaman
09:27üye olunduğunu, kaç üyeye gelirse yetkinliği
09:29verileceğini bilen kurum bizim hakkımız olan sendikalı
09:33çalışma hakkımızı elimizden almaya çalışan işperyana da ben
09:37yetki verdim, sen de itiraz edebilirsin diyor. Böylece
09:41yıllarca süren davalar başlıyor. Bizler tam bir buçuk yıl bir
09:44buçuk yıl bekledik. Dava sonuçlandı. Dava sonuçlansa da
09:50işçinin çilesi gitmiyor. Tabii toplu sözleşme masaları
09:54kuruluyor. İşveren masaya gelmiyor. Sendikayı tanımadığını
09:57söylüyor. Ama kanunda işveren için bir yaptırımı yok. Dava
10:02işçiden yana kazanılsa da işveren istemedikçe ne kanun
10:06ne yasa hiçbir işçinin yanında değil. Işçilere geriye greve
10:10çıkmak kalıyor. Ona da işveren için bir sonu yok. Biz tam yüz
10:15yetmiş üç gündür brevdeyiz. Veda ne kadar kalacağız belli
10:18değil. Bu konuda da büyük eksiklikler var. Grev işçinin
10:22dayanabildiği kadar devam ediyor. Bu konuda bir düzenleme
10:26yapılması gerek diyoruz.