Sivas'ta yaşayan 98 yaşındaki Kaya Bulut, bitmeyen enerjisi sayesinde adeta gençlere taş çıkartıyor. Bulut, yaşlılıkla ilgili tüm klişeleri alt üst ederek, her yaştan insanın örnek alabileceği bir yaşam sürüyor.
98'lik dede enerjisiyle 18'lik gençlere taş çıkartıyor
SİVAS - Sivas'ta yaşayan 98 yaşındaki Kaya Bulut, bitmeyen enerjisi sayesinde adeta gençlere taş çıkartıyor.
Sivas'ta yaşayan 98 yaşındaki Kaya Bulut, ilerleyen yaşına rağmen enerjisiyle gençlere örnek oluyor. Bulut, yaşlılıkla ilgili tüm klişeleri alt üst ederek, her yaştan insanın örnek alabileceği bir yaşam sürüyor. Günlük rutiniyle adeta 18 yaşındaki gençlerin enerjisini kıskandıracak bir yaşam tarzına sahip olan Bulut, yaşlılık nedir bilmiyor ve yaşlanmanın sadece bir rakam olduğunun ve maneviyatın her şeyden önemli olduğunu vurguluyor. Her sabah 8'de uyanan Bulut, geziyor, dolaşıyor, bahçesini suluyor, meyve sebze topluyor, hasta eşiyle ilgileniyor ve bahçesinde oğlu ile zaman geçiriyor.
hbrlr1.com/cbtcibclkckckl
98'lik dede enerjisiyle 18'lik gençlere taş çıkartıyor
SİVAS - Sivas'ta yaşayan 98 yaşındaki Kaya Bulut, bitmeyen enerjisi sayesinde adeta gençlere taş çıkartıyor.
Sivas'ta yaşayan 98 yaşındaki Kaya Bulut, ilerleyen yaşına rağmen enerjisiyle gençlere örnek oluyor. Bulut, yaşlılıkla ilgili tüm klişeleri alt üst ederek, her yaştan insanın örnek alabileceği bir yaşam sürüyor. Günlük rutiniyle adeta 18 yaşındaki gençlerin enerjisini kıskandıracak bir yaşam tarzına sahip olan Bulut, yaşlılık nedir bilmiyor ve yaşlanmanın sadece bir rakam olduğunun ve maneviyatın her şeyden önemli olduğunu vurguluyor. Her sabah 8'de uyanan Bulut, geziyor, dolaşıyor, bahçesini suluyor, meyve sebze topluyor, hasta eşiyle ilgileniyor ve bahçesinde oğlu ile zaman geçiriyor.
hbrlr1.com/cbtcibclkckckl
Category
🗞
HaberlerDöküm
00:00Onlar anlayınca beni
00:02Türkiye'ye, dünyaya şey yapacaklar.
00:26Kazmayan.
00:27Vallahi kazmayan yaptım.
00:30Kazanamayan.
00:41Böyle karıştırır, karıştırır ettirir.
00:44Burayı.
00:45Her tarafı bunlar yaptı.
00:50Bunların da mevsimini geçtir.
01:00Burası Allah bereket veriyor. Akşam topluyor. Zamanın
01:06yeri bakıyorsun ki aynen kabahat olmuş.
01:30Karıştırıyorum. İstediğim zaman duymuyor musun? Çekip
01:36ekip bitiriyorum. Başka bir el vurmuyorum. Oturduğum yerde
01:40kazmayla belliyorum burayı. Bu şekilde yazın. Ekiyorum. Hele
01:46şimdi mayısımız bitti. Fişneler neler bitti? Kayısılar bitti.
01:50Bundan evvel olaydı. Buraları yemişler, yiyenler, içeyenler
01:54sebil. Para pul yok. Şu kabağı ekerek gelenlere zor
01:59hakikaten kabak götür. Efendim gel pancar götür oradan. Pancar
02:03alıp götürürler. Hepsi de şey zamanı hakkını hukukunu
02:07götürüp kuşat kuşat dağıtırım. Uşaklarım da yardım ediyor
02:11şimdi. Yorulma iş yok. Bunlar yoruluyor diyorlar. Bunlar
02:15gidenden sonra ben çalışıyorum. Şu karşıdakileri
02:18koruyor. Bunlar gidenden sonra yoksa çalıştırmıyorlar beni.
02:21El ayağı düşer de çalışmıyorlar. Gittim miydi?
02:24Sabah anan dün geldim buraları süpürdüm. O kabakları ne iş
02:29olanına koydum ama almışlar, kim almışsa. Sabah anan sekizde
02:33kalkıyorum. Iıı çayını kahvesini veriyorum şeyin
02:37karının. O an işte bu uşaklar geliyor. Akşamına altıda
02:41yatıyorum. Sabah anan uyanıyorum ki saat ya sekiz ya
02:46yedi. Çok şükür. Aha şimdi kazım ediyorum ki vallahi burayı
02:49alt üst edeyim. Öyle iştah geliyorum. Eğer ııı bırakırsam
02:55temelli düşerim diye korkuyorum. Eskileri aklıma
02:59getiriyorum. Ama şimdi geçsem dün oradan konuşurum vallahi.
03:02Al çıkarsa şeyini bana ver derim. Sen gidersen yerine beni
03:07al derim. Vallahi derim böyle. Tırpanım var burada.
03:10İsrail'e bir tırpan var içeride. Gençlere öğreneceğim
03:16çalsınlar oynarsın kulsunlar. Yarınızı yesinler. Allah'a
03:22inansın çalışsınlar. Babam hep doğal beslenir. Süt, yoğurt hiç
03:28eksik olmazdı bizim. Burada ineklerimiz vardı. Bayağı bir
03:33çiftlik evi gibiydi burada. Bizler de yani sekiz kişiyiz
03:37biz. Sekiz kardeşiz. Birisi rahmetli oldu. Hep doğal
03:41beslenmek. Babamın doksan sekiz yaşında ana dişi dişinde
03:46ağzınla. Saçları yeni döküldü. Hayata küsmedik. Babam bizim
03:51çınarımız. Onun gölgesinde büyüdük biz. Bahçeye bile kendi
03:56bak. Yere oturur, sabahleyin üzerine değişir. Yere oturur
04:01eliyle. Baba ne yapayım? Oğlum ben buradan elektrik
04:04alıyorum. Enerji alıyorum. Ya öyle. Ben bazen soruyorum baba
04:09bahçeyi işinden bırak diyorum yeter. Oğlum ben bırakırsam
04:13ölürüm diyor. Sen daha dün söyledi bana. Ben kendimi yirmi
04:17yaşında hissediyorum diyor. Geziyor dolaşıyor bak şu anda
04:21annem biraz ayak bağı oluyor. Annem de yatıyor. Aşıkarı on
04:26altı senedir yatakta. Dün olan olayı söyleyeyim. Ben kucaklayıp
04:32yerine yatırayım dedim annemi. Dur dedi. Dur. Ben yaparım.
04:36Kimseye bırakmam. Gülüm diyor sarılıyor öpüyor. Babam esnaftı.
04:42Bizim sanayide dükkanımız falan vardı. Biraz sıkıntı
04:47yaşadık. Sekiz tane nüfus köyden gelende bizde kalıyor.
04:52Hangi biri bizim burası? Köyden kim gelse bizim evde kalır.
04:55Yer, içer, geçer, gider. Evet. Ondan sonra babamı hiç
05:01anneme işte lütfiye al şu parayı da akşama bize şu yemeği yap
05:06demez. Annem burada süt satar, yoğurt satardı. Bizleri öyle
05:11büyüttü. Annemin hakkını hiçbir zaman ödeyemem. Hem
05:15beslenmesi hem de vefalı işi. Vefalı işi. Hem de nasıl? Sonuna
05:20kadar bu. O kimse beni ondan çağırtıramaz.
05:27Bunlar geldi, geldi.
05:41Bu tarafı helal.
05:53Dişlerim ana diş.
06:11Hoşça kalın.