Cezaevinden çıkan sanatçı Dilan Cudi Saruhan: Asla ıslah olmayacağım!

  • geçen hafta
Mayıs ayında cezaevinden çıkan sanatçı Dilan Cudi Saruhan, neden cezaevinde kaldığını; cezaevi öncesindeki sanatsal üretim süreçlerini; cezaevinin imkansızlıklarında üretmeyi; C-9 ve Görülmüş Mektuplar sergilerini; cezaevindeki hak ihlallerini; ıslah olmamanın önemini ve gelecek projelerini anlattı.

Dilan Cudi Saruhan'ın da işlerinin yer aldığı Sınırsız Kütüphane sergisi 13 Eylül'den itibaren Karşı Sanat'ta!
Transcript
00:00İzlediğiniz için teşekkür ederim.
00:31T24'ün Ayrık Otu programından herkese merhabalar.
00:35Ben Azal Sipahi.
00:36Rejide her zamanki gibi bize Faruk Ekici eşlik ediyor.
00:39Ayrık Otu'nun bu bölümünde konuğum, sanatçı Dilan Cudi Saruhan.
00:42Hoş geldin Dilan, nasılsın?
00:44Hoş bulduk, teşekkür ederim. Siz nasılsınız?
00:46Ben de iyiyim, teşekkürler. Sizinle bizle olmamıza gerek yok.
00:49Evet, çok üzgün olduk.
00:51Bence çok yakın zamanda aşikar olacaktır izleyenlere de.
00:552015 yılında Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi'nde heykel bölümüne giriyorsun.
01:00Aslında okuluna okuduğun bölüm heykel olsa da sen tekstil, resim, video, enstilasyon ve performans videomlarıyla da üreten bir sanatçısın.
01:08Sanatının konuları arasında insan hakları, düşünce özgürlüğü, devlet şiddeti, ekolojik problemler, hayvan hakları, göçmenlik ve sığınmacılık var.
01:17Ve daha da fazlası tabii ki.
01:192017 yılının Aralık ayında da örgüt üyeliği suçundan cezaevine giriyorsun ve 9 yıl ceza alıyorsun.
01:256,5 yıl cezaevinde kaldıktan sonra da geçtiğimiz aylarda tekrardan özgürsün.
01:31Bu süreci bize biraz anlatır mısın? Nelerdi bu hayatın olağan akışına aykırı gerçekleştiği söylenen şeyler?
01:39Yani aslında şimdi çok popüler olan hayatın olağan akışına aykırı bir şey söyleyebilirim bununla ilgili.
01:45Yakın bir zamanda aslında gündeme de yansıdı bu.
01:49Bu zaten somut olarak da direkt cezaevinde de kendini gösterdi.
01:54Bence şu an hayatın olağan akışına aykırı olan şey Kürtçe şarkı eşliğinde halay çekmek.
01:59Yani biz gördük ki insanlar bir halay çekme meselesi oldu ve cezaevine tutuklanmayla sonuçlandı.
02:10Ya da yakın bir zamanda genç bir kadın bir sokak röportajında söylediği birkaç kelimeden ötürü tutuklandı.
02:18Bunlar mesela bence hayatın olağan akışına aykırı sayılabilir.
02:23Tabii benim için benimle ilgili olan hayatın olağan akışına aykırı olan şey de arkadaşlarımla yaptığım mesajlaşmalardı.
02:33Kendileri burada değillerdi. Avrupa'ya gitmişlerdi. Artık orada yaşıyorlar ve çeşitli nedenlerden artık buraya dönenebilecekler.
02:39Bunlar da biraz onları etkiledi. Ama her ne kadar bu gösterilmiş olsa da yine dosyama konulan sosyal medya paylaşımlarım,
02:50geçmişte yaşadığımız o 2015-14 o süreçteki IŞİD, DAİŞ terörünün bize kadınlara yansıttığı şeyler, gerekçelerdi.
03:05Yine bu dönemde yaşanan kadın katliamlarıydı. Bunları paylaşmamdı.
03:10Tabii ayrıca başka şeyler de vardı. Bunlar da çok komik şeyler. Bunlar da hayatın olağan akışına aykırı şeyler.
03:18Bilgisayarınızda Kürtçe şarkı bulunması ve bunları dinliyor olmanız bunlar da hayatın olağan akışına aykırı şeyler.
03:24Olarak sayıldı.
03:26Evet sayıldı. Bunlar evet bu şekilde hayatın olağan akışına aykırı sayıldı.
03:31Bunları söyleyebilirim en azından. Şimdi ilerleyen süreçte bakalım başka daha neler var hayatın akışına,
03:36olağan akışına aykırı olan şeyler, neler olacak diye.
03:39Aslında senin cezaevine girişin sanatsal üretimlerin için de bir dönüm noktası niteliğinde.
03:44Yani hani bir cezaevine girmeden önceki üretimlerin bir de cezaevindeki üretimlerin söz konusu.
03:50Çünkü sen hani tüm imkansızlıklarına rağmen cezaevinde de üretimlerine devam ediyorsun.
03:56Bu süreçleri sen nasıl karşılaştırırsın? İmkanlar, imkansızlıklar anlamında.
04:01Öncesini ağırlıklı olarak dinleyelim. Sonrasında aslında detaylıca konuşacağız.
04:06Ama hani öncesinde nasıldı? Girince ne oldu?
04:09Yani şöyle zaten ben sanat hayatına başlamadan önce zaten öncesinde başka bir bölümde zaten öğrenciydim.
04:19Mutlu olmadığım için, memnun olmadığım için ve mücadele etmenin daha farklı yöntemlerin olduğunu inandığım ve düşündüğüm için kendimi yeniden ifadelendirme yolu aradım.
04:31Ve bunun için de sanatı tercih ettim ve bunda da iyi olacağımı, bana iyi geleceğini ve bunun daha sağlıklı olacağını düşündüğüm için buraya geçtim.
04:40Tabii bu süreç elbette ki bana çok faydası oldu.
04:44Kendini keşfetme, tanıma, öğrenme bunun bir başlangıç yoluydu bu.
04:49Tabii ki de hepimizin kimliklerimiz yaralı aslında. Hepimiz yaralı kimliklere sahibiz biraz da.
04:58Bu konuda ben de yaralarımı nasıl tedavi edebilirim yolunu biraz bununla başladım.
05:04Araştırma süreciydi, okuma süreciydi, üretme evresine dönüştü.
05:09Heykel yaptım, resim çizdim, nakış yaptım ya da aslında video çektim, performans yaptım.
05:17Yani bunun gibi gibi birçok yöntem vardı.
05:21Bu dönemde sergilere de katıldım.
05:24Yani triyonerler, workshop etkinlikleri vs.
05:27TÜYAP Sanat Fuarı'ydı. Bunlara katıldım.
05:30Sonra bir tutuklanma evresi oldu zaten.
05:34Bu tutuklanma evresini tabii ki de kim bilebilir ki kendisinin tutuklanabileceğine ihtimal vermez yani.
05:40O evrede ben Viyana'da ve Viyana'da bir sergim olacaktı.
05:46Ona iş göndermiştim ve kabul görmüştü.
05:51Bak ben buradayım gökyüzü kadar çıplak diye bir işimdi.
05:55Bu işimde biraz daha yine devletin yani daha doğrusu sistemin biraz daha kişiler üzerindeki otokontrol,
06:05yani devlet kontrolünün nasıl olacağıyla ilgili bir işti.
06:09Yani artık neredeyse Türkiye'de gözaltına alınmayan kimse kalmadı diye düşünüyorum.
06:16Yani ya da ne bileyim bununla karşı karşıya gelmeyen kimse kalmadı.
06:21Bir şekilde bir yerden temas ediyor insanlar.
06:24Ve ister istemez bu insanların nerede ne yaptıklarıyla ilgili bir bilgi sahibi olma durumu var.
06:30Ben de bununla biraz böyle ironik bir iş yaptım.
06:33Her yere parmak izlerimi bıraktım.
06:35Sen misin beni gözetleyen?
06:36Aynen sen misin beni gözetleyen?
06:38Bütün yani otobüse bindim parmak izimi bıraktım.
06:41Bunu biraz böyle gizli gizli gizli saklı yaptım.
06:43Bazı yerlerde açık aleni yaptım.
06:45Sonra bu sergilendi TÜYAP'ta.
06:47Çok ilginç bir şey oldu.
06:49Ben sergilerken ıstampayı da yanına yapıştırmıştım.
06:52Oraya gelen herkes parmak izini duvara bırakmaya başladı.
06:55Biraz böyle interaktif bir iş oldu.
06:57Aslında dönüşmesi de çok hoşuma gitti.
06:59Böyle bir iş yapmıştım en azından dışarıdayken.
07:02Ve sonra bu yurt dışında kabul gördü.
07:06Viyana'ya gitti.
07:07Sergi sürecinde ben içerideydim cezaevindeydim.
07:10Sonra sergi çok beğenildi.
07:12İran Tahran'a gitti.
07:13Tahran'a taşındı.
07:15Orada da olması aslında benim için biraz anlamlıydı.
07:18O dönem Beyaz Çarşamba eylemleri vardı.
07:21Kadınların bu türbentlerini, türbanlarını çıkarma meselesiydi.
07:26Bu açıdan ben de kabul ettim.
07:28Dedim İran'da olması da çok güzel.
07:30Tahran'da olması.
07:31Hele hele göbeğinde yani biraz da.
07:33Bu beni etkiledi açıkçası.
07:35Tabii içeride üretim süreci de çok zordu.
07:38Girdim ben hani ne düşünmeye başladım.
07:40Şimdi boya olacak mı, ne olacak falan.
07:42O ilk hani cezaevindesin.
07:44Üretmeye başlamak isteği ne zaman geldi?
07:47Zaten hep var mıydı?
07:49O süreci belki birazcık detaylandırırsın.
07:52Ya şöyle üretme ihtiyacı insan nasıl, nereden geleceğini bilmiyorsun.
07:57Bu biraz ilham perisi mi buna demeliyim bilmiyorum ama.
08:00İnsanın kendine anlatma arzusu herhalde insanın doğasında olan bir şey.
08:04Yani bir yerde dedim ya kendini ifadeye kavuşturma.
08:07Yani bunun için çok çok büyük şeyler istemedim.
08:10Boya yoktu, evet.
08:12Boyayı hiçbir şekilde alamıyorsun, yasak.
08:15Ya da ne bileyim yaptığım mesela ben bu süreçte cezaevinde daha çok nakış yaptım.
08:20Biraz daha Anadolu kültürü, Mesopotamya kültürü.
08:23Biraz daha kadın köklerine inen bir geçmişi var.
08:26Bunu yaptım ama bunu yaparken de sanat eseri nedir?
08:31Bir sanat eseri nasıl olmalıdır üzerine düşündüm yani.
08:35Çünkü şöyle bir durum vardı.
08:37Sanat eseri dediğimiz şey bir tuvale yapılan resim mi?
08:41Ya da üç boyutlu etrafına dönebileceğin, dokunabileceğin, temas edebileceğin bir heykel miydi?
08:46Ağırlığı, kütlesi olan bir şey miydi diye.
08:48Bunun üzerine çok düşündüm.
08:50Hayır dedim bence bu olmamalı.
08:53Benim ürettiğim öznel şeylerin de bir anlamı vardı.
08:58Ve ben içerideyken nakış yaptım.
09:00Ve bu nakışları da şöyle bir deneysel yolda dışarı çıkardım.
09:04Normal kıyafetlerim gibi gardiyanların elinden geçti.
09:09Ve hiçbir şekilde sorun çıkmadı.
09:11Ama bunlar bir tuval olsaydı, kağıt parçası olsaydı ya da bir heykel olsaydı büyük bir ambargo ile karşı karşıya gelirdim.
09:18Aslında sistemin bakış açısı da sanata karşı belli bir bakış açısı var.
09:22Bu da gösteriyor biraz durumu.
09:24Böyle bir durum gerçekleşti.
09:26Tabii içeride üretmek yine de zordu.
09:29Çünkü bunları muhafaza etmek çok zor.
09:32Biriktirmek yasak.
09:33Amaç dışı kullanım var.
09:35Bu yasak.
09:37İstiflemek yasak.
09:38Yasak, yasak, yasak, yasak.
09:41Bir sürü yasak.
09:42Evet, bu dışarı çıkardığın, kıyafetlerinle beraber çıkardığın işlerin de...
09:48Aslında 2019 yılında benim o zamanlar etkinlik koordinatörü olduğum Çanakkale Mekansız Ses Sıra'nın Ses Sıra Sanat Galerisi'nde sergilendi.
09:55CO9 sergisini yapma şansımı bulduk beraber.
09:58Sen yine o süreçte cezaevindeydin.
10:00Ve bu eserleri sergilemiştik.
10:02Atletler eserlerdi.
10:05Buradaki işleri, atletleri anlatır mısın?
10:07Sonra ben sergi nasıl geçti diye anlatırım.
10:09Tamam.
10:10Şimdi şöyle, CO9 bizim koğuşumuzun adıydı aslında.
10:15CO9 sergisi tamamen bizim hayatımıza biraz, benim dünyama belki de, oradaki kadınların dünyasına biraz ışık tutan bir yönü vardı.
10:27İp yasak tabii ki de.
10:30Yani bir kantin alışverişinde ip satın alamıyorsun.
10:33Ben de kazaklarımı söktüm.
10:35Yeleklerimi söktüm.
10:36Başka arkadaşlarının kazaklarını söktüm.
10:38Başkalarının yeleklerini söktüm.
10:40Çorabını söktüm.
10:41Renkli kazaklar sipariş ettin.
10:42Evet, renkli kazaklar sipariş ettim.
10:44Ve o kazakları söktüm.
10:46Söktüm de söktüm.
10:47Bir sürü ip oluştu ortada.
10:49Ben biraz daha renklerle oynamayı tercih ettim.
10:53Renklerle oynarken biraz gece avluyu gösterdim.
10:58Size avluyu açtım.
10:59Yani aslında izleyiciyi, bizim dört duvar arasındaki mekanımızı göstermeye çalıştım.
11:05Burada kişilere, bireylere yer vermedim.
11:09Mekansal bir sorunumuzun olduğundan bahsetmek istedim.
11:12Çünkü özgürlüğün biraz daha zihinsel bir durum olduğunu düşünüyorum.
11:17Mekanın orada bizi fiziksel olarak kısıtlarken, aynı zamanda başkaları tarafından irademize yapılan bir baskı da vardı.
11:27Engelleme vardı.
11:29Ben bunları bir kenara koyarak bizim ruhsal özgürlüğümüz, düşünsel özgürlüğümüze değinmek için renklerle oyun oynadım.
11:38İşte duvarları yaparken renkli ipler kullandım.
11:41Gökyüzünü yaparken renkli ipler kullandım.
11:43Ya da ne bileyim, avluyu yaparken renkli ipler kullandım.
11:47Biraz daha ışık, gölgeyle oynadım.
11:50Bunları söyleyebilirim, bunlarla ilgili.
11:53Tabii ki de...
11:54Çerçevede hep dikenli teller.
11:56Evet, hepsi dikenli çünkü ben o kadarını görebiliyordum.
11:59Çünkü bir karenin içerisindeydi bunların hepsi, yaptığım imgeler, yani çizimler.
12:04Ve bunların hepsi bir karenin içindeyken doğal olarak benim karem de bir tel örgüsüyle çevriliydi.
12:11Bir dikdörtgen de olabilir.
12:13Bunun içerisinde çevrili olduğu için ancak bu kadarını görebiliyordum.
12:16Ve size de görebildiğim kadarını vermek istedim.
12:20Daha sonrasında da sanatçı Emre Zeytinoğlu,
12:232020-2022 yılları arasındaki mektuplaşmalarınızdan 2022 yılında bir sergi hazırlıyor.
12:29Görülmüş Mektuplar Sergisi galerimizde izleyenlerle buluşuyor.
12:33Bu sergideki işlerini anlatır mısın? Mektupları belki de.
12:37Bir de Cezaevinler başka üretimlerinde oldu mu?
12:40Atletlerin dışında da ve mektupların.
12:43Yani şöyle, biz Emre Zeytinoğlu'yla, Emre Hocam'la,
12:47aslında buradan da ona kendisine sevgilerimi sunuyorum.
12:50Kendisiyle üniversitede bir tanışıklığım oldu.
12:54Yani kendisi belki beni çok fazla tanımazdı o dönem.
12:56Çünkü ben onun öğrencisiydim.
12:58Dışarıdan, yani şöyle yüksek lisans derslerine gidip görmek istiyordum.
13:02Derslerini, felsefi eğitimlerini almak istiyordum.
13:06Git-gel sürecinde böyle küçük bir tanışıklığımız oldu.
13:10Sonra ben birden derslerden koptum zaten, tutuklandım.
13:13Gitmeme hali oldu.
13:15Ben bu eğitim sürecinin devam etmesini de istiyordum.
13:19Kendisine mektup yazdım.
13:21Sağ olsun mektuplarıma cevap verdi.
13:23Büyük bir cesaret gösterdi bence ki.
13:25O hal süreciydi.
13:27Ve böylesi bir süreçti.
13:29Yani mektup yazmak, bir iletişim kurmak içeridekiyle zor bir şey.
13:35Yani gerçekten cesaret isteyen bir şey.
13:38Mektuplarıma cevap verdi.
13:41Mektuplaştık, yazdım, içeriye anlattım.
13:44Yaşadıklarımı anlattım.
13:46Sohbet ettik aslında biraz. Ondan öğrendim.
13:48Sonra bir gün kendisinin bir sergi planım olduğunu söyledi.
13:52Şimdi dışarıda, evet, cezaevini dışarıya taşımaya yönelik
13:58ya da cezaevindeki tutsakların çalışmalarını dışarıda göstermeye yönelik sergiler oluyor.
14:04Doğru.
14:05Ben bunu, bu işin yapılırken biraz daha öznel bir durum olmasını istedim.
14:12Çünkü şöyle bir şey vardı.
14:14Benim en korktuğum şey, biraz daha kişileşmesinden korkuyordum.
14:18Klişeleşmesinden korkuyordum.
14:20Bir drama hali gelmesini istemiyorum açıkçası.
14:23Çünkü biz yaşıyoruz. Ben varım.
14:25Düşüncelerim var. Üretiyorum, içerideyim, üretiyorum.
14:28Sesim yok. Doğru, sesimi kestiler.
14:31Ama ben sesimi başka şekillerde ifade ediyorum.
14:33Başka şekillerde duyurmaya çalışıyorum.
14:36Mektuplarım da vardı, şiirlerim de vardı, öykülerim de vardı, yazdıklarım da vardı.
14:41Doğal olarak Emre Hoca ile konuşmalarımızda biraz bunlardan hep bahsettim.
14:46Ve günlük yaşama dair olan olaylara dair küçük küçük resimler paylaştım.
14:53Yani bunlar bir sergiye dönüşme amacıyla değildi.
14:56Böyle bir iddiam yoktu. İddiamız yoktu.
14:58Daha sonrasında dönüştü.
14:59Daha sonrasında dönüştü.
15:00Kendisinin teklifiyle böyle bir durum oluştu.
15:03Sonuçta bir proje olarak hazırladım. Aslında bir projeye dönüştüm mektuplarımız.
15:10Ve böylelikle galerimiz de sergilendi.
15:13Çok da güzel bir iş oldu.
15:15Emre Hoca bunu gerçekten çok güzel de yapmış.
15:19Dışarı çıktıktan sonra çalışmaları gördüm.
15:21Çok etkilendim, duygulandım yani.
15:24İçeride bir de bununla ilgili haber almak, bazı fotoğraflarını görmek
15:28insanı çok daha farklı bir boyuta da götürüyor yani.
15:32Hani bir kitap okursunuz, yeni bir düşünceyi öğrenirsiniz de
15:35insana bir huzur verir.
15:37Yeni bir şey öğrenmenin mutluluğu.
15:39Bu da öyle bir şeydi benim için.
15:42Gerçekten özel bir sergiydi.
15:45Çünkü mektuplarda yazdıklarımdan, hikayelerden, cümlelerimden,
15:50işte devrik kullandığım devrik kullandığım cümlelerden biraz bahsetmiş,
15:54yazmış, mektuplardan alıntılar falan da yapmış böyle.
15:58Ben sevmiştim, yani ben de sergiyi sevdim.
16:01Gerçekten hocamın ellerine sağlık yani.
16:05Yazılardan bahsettin.
16:06Sen de cezaevindeki hak ihlalleri ve kadınların yaşamıyla alakalı
16:09çeşitli yazılar yazdın.
16:11Cezaevinde ne gibi hak ihlallerine maruz kaldın ya da şahit oldun?
16:15Bunlarla nasıl mücadele etmeye çalıştın, çalıştınız?
16:19Şöyle, mesela çok yakın bir süreçte olan bir olaydan bahsedeyim.
16:28Cezaevinde ayakkabı çıkarma meselesi getirildi.
16:33Yani ben 7 yıllık bir geçmişim var cezaevinde.
16:36Böyle bir durum yoktu açıkçası.
16:38Dönem dönem keyfi uygulamaların olduğunu düşünüyorum bununla ilgili.
16:43Bununla ilgili yine başka bir örnek daha da vereceğim size.
16:46Bu ayakkabı çıkarma meselesi kimi cezaevinde oluyor,
16:49kimi cezaevinde olmuyor diye söylediler ve Vakülköy'ü cezaevine de getirdiler.
16:54Çıplak yani ayakkabılarını çıkarma meselesi, zorla dayatma meselesi.
17:00Ben de çıkarmak istemedim çünkü bunun gerekçesini öğrenmek istedim.
17:04Bununla ilgili bir yönetmelik varsa ben bu yönetmeliği görmek istiyorum.
17:07Çünkü buna şu ana kadar böyle bir uygulama yok.
17:10Bu uygulamaya dair bir evrak göstermediler.
17:13Göstermek zorunda olmadıklarını da söylediler.
17:15Tabii ki de karşılaştığımız her zamanki cümle buydu zaten.
17:18Ardından ayakkabımı zorla çıkardılar benim.
17:22Çoraplarımı çıkardılar, ayakkabılarımı da çıkardılar.
17:25Ayakkabılarımı giyebileceklerini, ayakkabımı tekrar giymemi istediler.
17:29Ben kabul etmedim yani.
17:31Benim isteğim olmadan ayakkabımı çıkardım.
17:33Neden giyeyim ki şimdi yani?
17:35Çorabımı da çıkardım.
17:36Bir de ben o süreçte hastaydım yani.
17:38Düşmüştüm ve hastaneye gittim.
17:41Revir biliyor bunu.
17:43İdare biliyor bunu.
17:44Buna rağmen zorla bir dayatmayla şeyi çıkardılar ayakkabılarımı.
17:51Bunu kabul etmedim.
17:52Çünkü şöyle bir durum vardı ortada.
17:55O dönem Selahattin Demirtaş'ın da ayakkabılarını çıkarma meselesiyle ilgili avukat görüşünden sonra bir durum yansıdı medyaya.
18:03Ve biz de bunu, bu uygulamanın daha sonradan kaldırıldığını haber ettiler bizlere.
18:09Yani televizyonda biz bunu gördük yani.
18:11Çeşitli haber mecralarında.
18:13Madem orada kaldırıyorsun, neden burada kaldırmıyorsun?
18:17Biz hepimiz yasalar önünde eşit değil miyiz?
18:20Bir uygulama bir yerde kaldırılıyorsa ve öteki yerde kaldırılmıyorsa o halde bizim yaşadığımız şey ne?
18:28Bu keyfiliktir.
18:30Baskıdır.
18:32Baskıdan keyif almaktır yani.
18:34Bu yüzden aslında karşı çıktım.
18:37Yani karşı çıkmamın sebebi başka bir yerde yine aynı.
18:42Yani hepimiz bir yere bağlıysak eğer.
18:44Hani derler ya Edirne'den Ardahan'a Kars'a kadar hepimiz böyle aynıyız, eşitsiz falan vesaire.
18:49Yazımda da böyle bir şey yazmıştım.
18:51Eşitsek hepimiz neden bu konuda da eşit değiliz diye.
18:55Bu konuyu kabul etmemiştim.
18:57Tabii ben ayakkabımı çıkarmadım ve giymediğim için bana soruşturma açıldı.
19:01Disiplin cezası verilmek istendi.
19:04Ve ben buna itiraz ettim tabii ki.
19:06İnfaz hakimliğine yazdım.
19:07İnfaz hakimliği reddetti.
19:09Ağır ceza mahkemesine yazdım.
19:11O dönemde tahliye olduğum için hukuki süreç orada bitmiş oldu.
19:15Ama bu yazıyı ben yazıp dışarıda yayınladım.
19:19Yani gönderdim mektupla.
19:21Böyle bir durum gerçekleşti.
19:23Yine bununla ilgili aslında bu bayan medyaya da yansıdı.
19:27Van Gogh meselesi oldu.
19:29Yani yine Emre Hoca ile mektuplaşmalarımız sürecinde kendisinden istediğim bir Van Gogh resmi vardı.
19:37Güne bakanlar tablosu.
19:39Bunu istedim.
19:40Yani bu bir kart postal olarak gelebiliyor.
19:42Bu daha önce gönderilmiş, verilebiliyor.
19:44Bunlarla ilgili hiçbir sorun yaşanmamış yani.
19:49Ben bunu istedim.
19:50Büyük olduğu için verilmedi.
19:51Sonra biz bunu parçaladık.
19:53Küçük küçük yani.
19:54Emre Hoca bunu parçaladı.
19:55Dışarıdan göndermek istedi.
19:57Bir iki parça alındı.
19:58Üçüncü parçadan sonra verilmedi.
20:02Ve uzun bir süre ben bunun itirazını yaptım.
20:04Yani neden verilmiyor?
20:06Aslında buradaki amacın bireysel olarak bir kazanım falan değil yani.
20:11Belki bu bazı şeylere emsal olurdu.
20:14Ayakkabı meselesi de öyleydi.
20:15Bir emsaldi.
20:16Bir insan hakları arayışıydı aslında.
20:19Hak arayışıydı yani.
20:21Çünkü çok çeşitli, gerçekten absürt nedenlerle insanlara çok basit şeyler verilmiyor yani.
20:28Bu Van Gogh resminde bahsettiğim şey de oydu.
20:31Verilmedi.
20:32AYM'ye kadar götürdüm.
20:34AYM'ye de yazdım.
20:35AYM de bunu reddetti.
20:36Dönüşü olmadı.
20:37Çünkü bireysel başvuru yapmıştım.
20:38Kendim dilekçe yazmıştım.
20:39Aslında biraz dediğim gibi benim bu noktalarda arayışım da ironik de oluyor.
20:44Çünkü çok insanın aklına, hayaline mantığa sığmayacak şekilde.
20:49Mantık çerçevesini arıyorsun.
20:51Yok buluyorsun.
20:52Sonra ben bunlar bana verilmeyince avukatımla konuştum.
20:56Nasıl yapayım falan diye.
20:57Bu süreci tekrardan başlatalım.
20:59Sana gönderilsin dediler.
21:00Verilmediği takdirde biz başvuru yapacağız.
21:03Kız kardeşim gönderdi bu sefer.
21:06Bunları bana verdiler.
21:08Yani mektup okuma birimi bana bunları verdi.
21:11Yani o sekiz parçayı verdi.
21:13Şimdi derler ya bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu.
21:17Çünkü şöyle bir şey var.
21:19Yasa yine aynıydı o zaman.
21:21Şimdi de aynı.
21:23Ortadaki keyfiyet ne?
21:25Ne değişti?
21:26Bahsettiğim şey biraz da bunun gibi.
21:28Yani yine hastaneye gitme mesela.
21:30Kelepçeli muayene.
21:32Yaşanan en büyük sıkıntı, en büyük sorun.
21:34Bununla ilgili tutsaklar çok büyük sorunlar yaşanıyor.
21:39Yaşıyorlar.
21:40Yine arama adı altında gelen baskınlar.
21:43Yani eşyaların tarumar edilmesi.
21:46El konulan çizimler, resimler, şiirler, hikayeler.
21:50Bunlar hep böyle işte örgüt materyali.
21:53Örgüt işte eğitim propagandası vs. vs. vs.
21:58şeyler gerekçesiyle verilmiyor.
22:00Yani bunun gibi bir sürü aslında hak ihlali var yani.
22:03Evet sen de cezaevinden çıktığında güne bakanlarla karşılandın.
22:08Zaten diye hatırlıyorum.
22:09Bir de kadınlarla çeşitli çalışmalar yaptığınızı anlatmıştın cezaevinden.
22:13Bunlardan biraz bahseder misin?
22:15Bu gruplarda ne gibi işte atölyeler gerçekleştiriyordunuz, konuşmalar yapıyordunuz?
22:20Bunlardan bize anlatacaklarım var mıdır?
22:24Elbette.
22:25Yani aslında siyasi politik kadınların içeride dayanışması çok büyük.
22:32Yani gerçekten oradaki dayanışma, moral motivasyon çok güçlü.
22:39Şimdi ben dışarı çıktığımda kahkaha atıyorum, gülüyorum, bana ışıldıyorsun diyorlar.
22:43Nasıl böyle şey yapıyorsun?
22:45Hiç 6,5-7 yıldır cezaevinde kalmamışsın gibi falan diyorlar.
22:48Hayır yani moral motivasyonu aslında burada sorun var.
22:52Psikolojik şiddet dedikleri bir olay var ya, yapılmak istenen, yaşatılmak istenen de
22:57biraz bu insanları o 80'ler döneminden ayıran nokta da burada başlıyor.
23:02Yani psikolojik şiddetle yıldırmak, baskılar yapmak.
23:06Yani biraz şey durumu var, buna yani psikolojini bozmaya yönelik buna yönlendirmek var.
23:16Bir de gerçekten buna karşı direnmek var yani.
23:19Burada yaşanılan şey bir direnişti, direnmekti.
23:22Bu nasıl oldu?
23:25Yani mesela örnek veriyorum bir 8 Mart gecesi büyük büyük sürprizlerle, şaşağıyla heyecanla kutlanır mesela.
23:35Bir 8 Mart gecesini anlatabilirim mesela.
23:38Tiyatrolar yazılır, yani orada her ekip birer böyle komisyonluklar alır, gruplar oluşur böyle.
23:46Tiyatro yazılır, skeç oynanır, korolar hazırlanır, rock söylenir.
23:51Yani ben artık tiyatro metinlerinin aranan oyuncusu olmuştum artık o noktada onu söyleyebilirim.
23:57Bununla ilgili yani benim hani şunu söylüyorsun, ne kadar farklı yeteneklerim de varmış da diyorsun da falan böyleymiş.
24:05Gerçekten kadın dünyası biraz öyle bir kollektif çalışma çıkınca ortaya farklı farklı yeteneklerini de keşfediyorsun yani.
24:10Elbette cezaevinin çok büyük zorlukları var.
24:13Yani cezaevi yönetimleriyle sürekli değişen yönetimler 2020'den sonra AKP-MHP ittifakının oluşmasıyla beraber yeniden cezaevilerinde bir yapılanma süreci oluştu.
24:26Daha yaptırımlar, oradaki yaşanan sistem yani çok daha farklı bir şekilde artık insanlara yönelebiliyorlar, davranışlar bu şekilde gidiyor.
24:36O yüzden yani bizler ise yani o cezaevinde kalan kadınlar, tutsaklar, siyasi tutsaklar daha bunu dayanışmayla, moral, motivasyon gücünü arttırmakla, destekle birbirleriyle beraber olabiliyorlar.
24:51Örneğin bir korona süreci geçti, pandemi süreci.
24:54Herkes, halk dışarıda birbirleriyle izole oldu.
24:57Yani hayattan koptular ama bir telefon görüşmesi yani benim şimdi bunları görüyorum yani.
25:02Bir artık online toplantılar, online ders sistemi falan vesaire bunlar oluşurken biz neredeyse bir yıl boyunca ailemizden uzaktık yani hiç kimseyi göremedik yani.
25:12Avukatlarımız bile çok zor gelip bir pencerenin karşısında yani arada bir pencere olacak şekilde, cam olacak şekilde, cam ekranlı bir yerde görüşebiliyorduk.
25:22Kaldı ki ailelerimizi çok uzunca bir süre göremedik yani.
25:26Bu tarz hikayeler mesela biz bu süreçlerde birbirimizi moral motivasyonla güçlendirdik ve böyle aktivitelerle ayakta kalmaya çalıştık yani.
25:37Sen de cezaevinden yazdığın bir mektupta asla ıslah olmayacağım diyorsun.
25:41Kürt bir sanatçı kadın olarak senin için ıslah olmamak neden önemli?
25:46Çok önemli tabii ki.
25:49Ya ıslah olmak zaten şöyle bir şey değil mi yani cezaevinin diğer ismi aslında ıslah evi.
25:55Yani ben dışarıda ıslah edilemediğim için bir ıslah evine kapatıldım.
26:00Yine ironik bir yerden aslında olaya bakıyorum yani.
26:04Yoksa böyle yapmazsam benim için mücadelemde hayata bakış açım sekteye uğrar yani en azından kendi açımdan söyleyeyim.
26:12Yani ıslah olmadığım için cezaevine konuldum ve ıslah edilmek istendim.
26:18Ve yine ıslah olmadım yani ıslah olmadığım için şu an burada kahkaha atıyorum.
26:23Biliyorum sizlerle birlikteyim yani bunları konuşuyorum ve ıslahta olacağımı düşünmüyorum olmayacağım yani.
26:29Makbuleleştiremediklerinizdenim.
26:32Evet evet aynen öyle.
26:34Yani cezaevine bir ıslah evi dedikleri için böyle bir durum gerçekleşti.
26:38Ve ben de bunu asla asla olmayacağım.
26:40Yani siz bana bunu yapıyorsunuz zorla kapattınız beni bir yere.
26:44Her şeyden elimi ayağımı çektirtmek istediniz.
26:48İşte ne bileyim heykel yapamadım, evet çamura dokunamadım.
26:517 yıl boyunca toprak hasreti çektim yani.
26:54Toprağa, çamura dokunamadım.
26:56Bir ağaca sarılamadım ya da ne bileyim bunlar belki çok romantik gelebilir ama öyle değil yani.
27:00İnsan ne ile var olur?
27:04Yani gerçekten bunlar çok önemli şeyler.
27:07O yüzden ıslah edemediklerindenim ben.
27:10Evet bunu söyleyebilirim.
27:12Peki özgür olmak nasıl ve neler yapacaksın idareleyen günlerde?
27:16Nerelere bakarak olalım?
27:18Nerelere bakarak olalım?
27:20Hazal Sipahi'yi takip edelim bu konuda.
27:23Şöyle yapacak çok şey var tabii ki.
27:26Yani aslında dışarı çıktığımda biraz böyle bir insanlarda şey eksiği gördüm.
27:31Yani bir moral motivasyon noktasında, bir enerji noktasında bir şey var.
27:36Eksilme hali var.
27:38Ama ben en azından dar olan enerjimle bunları karşılaştığım her kişiye vermek isterim bunu da.
27:46Çünkü inancım büyük.
27:48Şimdi tabii ki çalışmalarımız var.
27:51Çok böyle şey vermeyeyim yani ne derler.
27:5413 Eylül'ü söyleyebilirsin aslında.
27:56Evet 13 Eylül'de Karşı Sanat'ta bir sergimiz var.
28:00150'ye yakın Tutsak sanatçının katıldığı bir sergi.
28:04Ben dışarıdayken bu sergiye dahil olmamda ayrı bir şey oldu benim için de.
28:09Sergi var 13 Eylül'de Karşı Sanat Galerisi'nde.
28:13Herkesi bekleriz buraya.
28:15O yüzden onun dışında tabii böyle ilerleyen süreçlerde yapacağım solo çalışmalar var.
28:24Akademik hayata devam edeceğim.
28:26Yine bununla ilgili bunu da söyleyebilirim.
28:28Mücadeleye devam edeceğiz tabii ki.
28:30Çalışmaya devam.
28:32Benim sorularım bu kadardı.
28:34Senin eklemek, söylemek, sormak istediğin başka bir şey var mıdır?
28:37Hayır yok.
28:38Ben çok teşekkür ediyorum sana, ekibine, arkadaşlarına.
28:42Bence güçlü kalalım.
28:45Güçlü kalalım, dayanışmayla kalalım.
28:47Çok çok teşekkürler Dilan.
28:49O zaman izinle bölümü kapatıyorum.
28:51Ben teşekkür ederim.
28:52Bir sonraki bölümde buluşmak üzere.
28:58İzlediğiniz için teşekkürler.

Önerilen