• 2 ay önce
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın belediyelerin borçlarıyla ilgili açıklamaları tartışmalara yol açtı. Ekonomist Prof. Dr. Yaşar Uysal, belediyelerin SGK borçlarının ülke ekonomisi içinde küçük bir meblağ olduğunu belirtirken, bu durumun daha çok siyasi bir hamle olduğunu ifade etti. Uysal, ayrıca vergi affı gibi konuların da gözden geçirilmesi gerektiğini vurguladı.
Haber: TENZİLE AŞÇI Kamera: ÖZGÜR ŞENGÜL
(İZMİR) – Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başta CHP'li belediyelerin borcuna değinerek SGK prim borçlarının tahsil edileceğini açıklamasıyla başlayan "borçlar hangi belediyenin'" tartışmasına ilişkin konuşan ekonomist Prof. Dr. Yaşar Uysal, "Bu bir siyasi hamle. Belediyelerden diyelim ki aldık. Neye yarayacak bu para? Neyi çözecek? 40 trilyonluk bir ekonomi içerisinde 96 milyarla neyi çözeceksin?" dedi.

hbrlr1.com/cbydlfatkckckl

Category

🗞
Haberler
Döküm
00:00Bütçe harcamalarının toplamının yaklaşık binde dokuzu yapıyor.
00:07Yüzde birin altında bir rakam. Bütçe büyüklüğü açısından
00:10bakarsanız büyük bir para değil. Ama SGK'nın dengeleri
00:15açısından bakarsanız bu önemli bir para. Çünkü şu anda
00:18Türkiye'de bütün kurumların neredeyse genel bütçe
00:22yapılarında problem var. Değetim bütçesinde problem var. Değil
00:25mi? Bu sene iki trilyondan fazla açık verecek. Bir nokta iki
00:28trilyon lira faiz ödeyecek. Belediyelerin bütçelerinde
00:31ciddi problem var. SGK'da çok ciddi bir problem var. Neden?
00:34SGK bir nokta altı kişiden prim topluyor. Bir kişi emekli
00:38maaşı vermeye çalışıyor. Veremiyor. Bu para yetmiyor. O
00:41zaman bütçeden oraya kaynak aktarılıyor. Eee hükümet de ne
00:45yapmaya çalışıyor şu anda? Diyor ki ben bütçeden SGK'ya
00:48para aktarıyorum maaşları ödeyebilsin diye ama diğer
00:50taraftan da belediyeler diyor eee sigorta primlerini
00:53ödemiyorlar diyor. Dolayısıyla ödesinler böylece ben bütçeden
00:56parayı eee SGK'ya aktaracağım diye düşünüyor. Tabii bu işin
01:00eee iktisadi boyutu, teknik boyutu, bu işin siyasi boyutu
01:03da var. Dolayısıyla bu sigorta primi meselesi doksan altı
01:06milyar liralık bir mesele genel ekonomi içerisinde çok büyük
01:10bir rakam olmamakla beraber siyasi etkiler yaratmak
01:13amacıyla kullanılıyor gibi eee geliyor bana. Türkiye
01:16ekonomisi yaklaşık bir nokta bir trilyon dolarlık bir
01:20ekonomi. Bu kabaca kırk trilyon liraya karşılık geliyor. Kırk
01:24trilyon liralık bir ekonomide bu doksan altı milyarları çok
01:27büyük bir para değil. Siyasi olarak kapladığı alan ekonomik
01:32olarak kapladığı alandan çok daha büyük olduğu için zaten
01:35hükümet eee yönetim bunu dile getiriyor. Ama şunu sormak
01:39lazım. Neden bu belediyeler bu parayı ödemedi? Bu paranın
01:43ödenmemesini başlatan kişi eski Ankara Büyükşehir Belediye
01:47Başkanı. Iki bin altı iki bin yedilerde SGK primini ödemeyip
01:51eee vergilerini ödemeyip o kaynakları eee belediye
01:55yatırımları için kullanıldı. Sonra diğer belediyeler de
01:58baktı ki o ödemiyor, onun üzerine gidilmiyor. Onlar da
02:02yavaş yavaş bu parayı ödememeye başladı. Neden?
02:06Çünkü muhalefet partilerinin belediyelerine kamu
02:09bankalarından kredi kullandırılmıyor. Dışarıdan
02:13kredi almalarına eee çok da izin verilmiyor. Eee bu
02:16belediyelerin kaynak yaratması lazım. Sonra baktılar dediler
02:20ki ya nasıl olsa ikide bir de vergi haffı çıkıyor, sigorta
02:22haffı çıkıyor. Zaten iktidar partisinin bazı belediye
02:26başkanları bu paraları zaten ödemiyor. Biz de ödemeyip
02:29kendimize kaynak yaratalım diyerek bu parayı ödememeye
02:33başladılar. Dolayısıyla bu olayın ortaya çıkışı muhalefet
02:37belediye başkanları yüzünden olmadı. Bir kere bunu tespit
02:40etmek lazım. Türkiye aslında kabaca iki bin on sekizden
02:43beri bir ekonomik krizin içerisinde. Ama ekonomik krizin
02:46konuşulması yerine gündeme siz başka konuları taşırsanız eee
02:50bu Suriye'de olabilir, Filistin'de olabilir ya da ne
02:54bileyim bir gece ansızın gelebiliriz de olabilir vesaire
02:57gündem ne oluyor? Gerçek gündemden eee aktarılmış başka
03:03bir yana taşınmış oluyor. Dolayısıyla bu bir siyasi hamle
03:06gibi geliyor bana. Eee belediyelerde borçlu. Diyelim
03:09ki aldık. Yarın bütün beyler bir şekilde oturdular,
03:11topladılar, bu parayı verdiler. Neye yarayacak bu para? Neyi
03:15çözecek? On bir trilyonluk bütçenin içerisinde kırk
03:19trilyonluk bir ekonomi içerisinde doksan altı
03:21milyarla niye çözecek? Peki her gün yapılan vergi hafları var.
03:25Bazı şirketlerin vergileri siliniyor ediliyor. Çok daha
03:28ötesinde bir rakam. Kaynak arıyorsan oralara da bakman
03:33gerekiyor. Dolayısıyla bakın adalet duygusundan dolayı
03:37vatandaş da bu karara tepki gösteriyor şu an. Adil değil
03:40çünkü. Ne olacak belediyelerden? Bu paraları
03:43ödediği zaman belediye ne yapabilir belediye? Bir. Ya
03:46suya zam yapacak. Ya ulaşıma zam yapacak. Ya çalışanların
03:50maaşlarını bir süre ödeyemez duruma gelecek. Ya varsa
03:53elindeki gayrimenkullerini satarak bu para ödemeye
03:55çalışacak. Ama sonuçta ne olacak? Ya halkın aldığı hizmet
03:59azalacak, niteliği zayıflayacak. Eee ya da pahalıya
04:03bu şeyler alacak. Sonuçta fatura kime kesilecek? Vatandaşa ve
04:07belediyede çalışanlara kesilecek. Peki ülkeyi
04:10yönetenlerin derdi eee vatandaş değil mi? Eee muhalefet
04:15partilerinde olan belediyelerinde bulunan
04:18vatandaşlar, şehirlerde bulunan vatandaşlar o ülkenin vatandaşı
04:21değil mi? Niye biz böyle bir şey yapıyoruz? Şunu yapabilir.
04:24Ya evet sizin borcunuz var. Ben bunu bir zamana yayıyorum. Bir
04:28ödeme planı yapıyorum. Herkesin ödeme eee bütçesine göre onları
04:33da inceliyorum teknik olarak. Her bir belediye sen şunu şu
04:36şekilde ödeyebilirsin, şu taksitle ödeyebilirsin. De
04:38parayı topla. Burada bir problem yok. Alacağını al ama
04:42bunu bir siyasi sonuç üretecek. Teknik bir konuyu siyasi
04:46üretecek, siyasi sonuç üretecek bir alan taşıdığın zaman o
04:49zaman iyi niyetle ilgili kafamızda soru işaretler
04:52oluşuyor. Yani bu da zaten hani ııı yapılan işin ııı iktisadi
04:57ağırlığından çok siyasi ağırlığına ön plana çıktığını
05:00düşünüyorum. Eğer ben bütçeyi bütçe açığını kapatmak
05:04istiyorsam ııı yapmam gereken şey ne? Bir taraftan kamu
05:08harcamalarını da tasarruf yapmak, gereksiz harcamaları
05:11engellemek. Diğer taraftan da gelirlerimi arttırmak.
05:13Gelirlerimi nasıl arttıracağım? Kayıt işi ekonomiyi önlemem
05:16lazım. Bu bir buçuk yılda bir ortalama vergi affı yapmaktan
05:20vazgeçmek lazım. Çünkü bu sistem düzgün olanı, vergisini
05:24düzenli o ödeyeni cezalandırıyor. Ben ödüyorum
05:26vergimi ödüyorum. Benim yan komşum ya da işletme ödemiyor.
05:30Bir süre sonra af çıkıyor. O ödemediği vergileri kendi
05:33şirketini büyütmek için kaynak olarak kullanıyor. Ben huzurlu
05:37uyuyayım. Ülkeme vergilerimi vereyim diye zar zor çarkları
05:41çeviriyorum. Her defasında kendimi enayi gibi hissetmeye
05:44başlıyorum. Bakın bir sistem ister aile düzeyinde ister
05:48şirket ister ülke düzeyinde. Dürüst olanı, adil olanı,
05:51çalışkan olanı, başarılı olanı ödüllendirmiyor. Böyle olmayan
05:55ları cezalandırmıyorsa ayakta kalamaz. Çünkü bir toplum her
05:59düzeyde adalet duygusunu yitirirse ahlaksızlık, ahlaki
06:04çöküntü de bunun peşinden gelir. Hep söylüyorum bugün
06:08Türkiye'nin sorunu kaynak sorunu değildir. Türkiye'nin
06:11sorunu para sorunu değildir. Türkiye'nin sorunu ahlaki
06:15çöküştür. Eee adaletin olmadığını olan inancın her
06:19geçen gün eee yaygınlaşıyor olmasıdır. Dolayısıyla bu
06:23belediyelere yapılan belediyelerden bu paraları işte
06:26icra yoluyla vesaireyle tahsil etme çabası eee büyük
06:30ihtimalle ters tepecektir. Yani çünkü buradan iktisadi bir
06:34sonuçtan çok siyasi bir sonuç bekliyoruz. Mesele şu. Sorunu
06:38kimin için çözüyoruz? Eee bu ülkenin geneli bütün halk için
06:42mi çözüyoruz? Yoksa sınırlı bir kitleyi zengin edecek şekilde
06:45mi çözüyoruz? Bu bir siyasi tercihtir ve bu siyasi tercihin
06:49sonuçlarında vatandaş ancak seçimden seçime eee
06:53değerlendirir diye düşünüyorum.

Önerilen