Şifa-i Şerif Dersi 226. Bölüm 1 Temmuz 2024---
Sosyal Medya Hesapları:
Web Site : https://www.cubbeliahmethoca.com.tr
Youtube : http://www.youtube.com/cubbeliahmethoca
Facebook : http://www.facebook.com/cubbeliahmethocaresmi
Twitter : http://www.twitter.com/c_ahmethoca
Instagram : http://www.instagram.com/cubbeliahmethoca
Spotify: https://podcasters.spotify.com/pod/show/cubbeliahmethoca
7/24 Cübbeli Ahmet Hoca: https://www.youtube.com/@cahmedya
#cübbeliahmethoca
Sosyal Medya Hesapları:
Web Site : https://www.cubbeliahmethoca.com.tr
Youtube : http://www.youtube.com/cubbeliahmethoca
Facebook : http://www.facebook.com/cubbeliahmethocaresmi
Twitter : http://www.twitter.com/c_ahmethoca
Instagram : http://www.instagram.com/cubbeliahmethoca
Spotify: https://podcasters.spotify.com/pod/show/cubbeliahmethoca
7/24 Cübbeli Ahmet Hoca: https://www.youtube.com/@cahmedya
#cübbeliahmethoca
Category
🛠️
Yaşam tarzıDöküm
00:00Şifa-i Şerif dersimizden yeni bir fasla gelmiş bulunuyoruz.
00:09Rabbimiz Tebareke ve Teala bu mübarek kitabın bütün ilimlerinden
00:16bu mübarek kitabın bütün ilimlerinden
00:21bu mübarek kitabın bütün ilimlerinden
00:25Rabbimiz Tebareke ve Teala bu mübarek kitabın bütün ilimlerinden
00:31azami derecede istifade etmeyi nasip eylesin. Amin.
00:40Tabi, şu anda Kur'an-ı Kerim'in icazından, yani mucizelik vasfından birçok vecihler sayıyor.
00:51Bütün Kur'an'ın mucizelerinde Resulullah'ın mucizeleri sayıyor.
00:55Sallallahu Teala Aleyhi ve Sellem'in sadakatine ve peygamberlik iddiasındaki doğruluğuna ve hak olduğuna delil getiriyor.
01:04Çünkü ümmi olan ve okuma-yazma bilmeyen, mektep-medrese görmemiş,
01:11hiçbir hocanın ehli kitaptan olsun vesaireden, hiçbir hacının hocanın önüne diz çökmemiş
01:19bulunduğu halde bu kadar ilimleri, mucizevi, harikulade bilgileri nasıl zikredebilmiş?
01:30Demek ki ona ancak Allah-u Teala bunu vahyetmiş.
01:34Onun için zaten bu vahiy muciz olmuş ve diğer mucizeler zaman geçmesiyle tükenmiş.
01:42Yani veyahut da o an için görünmüş.
01:45Ama Hazreti Kur'an mucizesi kıyamete kadar devam ediyor.
01:49Gördüğünüz üzere hepimiz içinde yaşıyoruz mucizelerine.
01:53Yani şaşıp kalıyoruz hala yeni yeni mucizeleri zuur ediyor.
01:59Kıyamete kadar da bitmeyecek acayip ilimleri.
02:03O hususta bir fasıl açmış.
02:07Şimdi o fasla geldim.
02:10Faslun, yine burada mahsus.
02:12Hâzâ işte bu nedir faslun bir fasıldır diyoruz.
02:18Yani ayrı bir bölüm yapmış.
02:20Buyuruyor ki,
02:21وَقَدْ عَلْتَ مُحَقَّكْ سَيْدِ
02:23Kim cemaatün?
02:24Bir cemaat yani topluluk.
02:26Onlar da kimlerden?
02:27مِنَ الْاِيْمَةِ
02:28İmamlardan.
02:29İmamlar dediği yani geçmiş büyükler.
02:35Selefi salihinin ulemasından.
02:37Daha,
02:38وَمُقَلَّدِ الْاُمَّةِ
02:40Ümmetimizin, hizmeti İslam'ın mukalletlerinden.
02:44Mukallit değil mukallet.
02:45Mukallit taklit edilecek demek.
02:47Mukallet taklit edilen.
02:48Bu cemiydi.
02:49Mukalledi neydi?
02:51İzafetle düşüyor.
02:53وَمُقَلَّدِ الْاُمَّةِ
02:55Ümmetin taklit edilen.
02:57Taklit edilen demek yani rehber olarak peşine gidilen.
03:04Selefi salihin.
03:06Eğimme dediği Selefi salihini kastediyor.
03:08Mukallet taklit edilen dediği.
03:10Halefi salihin diyelim onlara da.
03:12فُصَلَٓاءُ الْخَلَفِ
03:14Yani halef ilk 300 seneki dönem.
03:18Selefi salihin dönemi.
03:20Ondan sonraki dönem.
03:22Halefi salihin dönemi.
03:24Onlar da faziletli.
03:26Halefi fazilinde diyebiliriz.
03:28Faziletli halef.
03:30Onlardan bir cemaat saydılar.
03:34Ne hususta saydılar?
03:38فِي اِعْجَازِهِ
03:40Hz. Kur'an'ın hi.
03:42Kur'an'a geliyor 13. müzekkel.
03:44Kur'an'ın i'caz.
03:45İ'caz herkese aciz bırakma.
03:47Mislini yapabilme hususunda teşebbüs edenleri ne yaptı?
03:51Efendim güçsüz bıraktı o i'cazi hususunda.
03:56Tabii geriden beri çok anlatıldı derslerde.
03:59Ama yine saydılar.
04:01وَجُوهًا وَجِهْلًا وَيُنْلًا
04:03Çeşitler, kethilaten.
04:05Daha çok şeyler saydılar.
04:07Mesela minha onlardan biri nedir?
04:09اَنَّ قَارِيَهُ
04:11Şübezi Kur'an'ı okuyan kişi
04:13ne yapmaz?
04:15لَا يَمَلُّ
04:17Yorulmaz. Neden?
04:19Onu okumaktan. Yani bıkmaz.
04:21كُرُوزْ عَدَمَهُ حَتِمْ
04:2320 hatim, 70 hatim, 100 hatim, 1000 hatim.
04:25Yani 3000 hatim, 10.000 hatim ömründe yapanlar var.
04:27Fat edene kadar 70 sene, 80 senede
04:29100.000'lerce hatim
04:31okuyan insanlar da vardır. Yani devamlı
04:33Kur'an okuyanlar var, hatim yapanlar var, uzun yaşayanlar var.
04:35Vaktini Kur'an'la
04:37meşgul edenler var ama yorulmak yok.
04:39Bu işte bir hoca.
04:41Hangi kitabı ikinciye okusan, üçüncüye yorulursun.
04:43Bir tek Kur'an'dan
04:45yorulmazsın. لَا يَمَلُّ
04:47Yorulmaz, bıkmaz, usanmaz. Neden bu?
04:49Hz. Kur'an'a. Kaç kere okursa okusun.
04:51Halbuki
04:53insan tabiatı nedir?
04:55Aynı şeyi tekrar yapmaktan usanır, bıkar.
04:57İnsan tabiatı. Aynı kitabı
04:59tekrar okumaktan, aynı mesela
05:01konuşmaları tekrar dinlemekten.
05:03Bir adam, bir hoca
05:05aynı şeyi birkaç kere anlatırsa
05:07hemen cemaat sıkılır.
05:09Veyahut da ama tekrara düşüyor derler.
05:11Ondan sonra
05:13şeyde de öyledir yani
05:15ne bileyim sana hani haşa
05:17min kıyası yani huzurunuzdan yani filmdir,
05:19şeydir, şudur, budur.
05:21Yani bir defa ben onu izlemiştim der, hemen kapat.
05:23Gitsin. Yani aynı şey.
05:25Yani bir, iki.
05:27Bazıları vardır böyle her dakika
05:29aynı şeyi izler falan. Onlar psikolojik
05:31sorunları vardır. Normal adamın
05:33işi değil. Ben yani
05:35ne bileyim elli sene evvel gördüğüm için
05:37bakıyorum ha tamam ben bunu biliyorum, geç.
05:39Onun için
05:41burada bir mucize
05:43var.
05:45Onu okuyan, dinleyen de yorulmuyor
05:47mesela. Vesâmi'avu, onu dinleyen
05:49Lâ yemeccû.
05:51Lâ yemeccû fırlatıp
05:53atmaz. Neyhû onu. Yani kulağı
05:55demek söylüyor. Sem'uhû gizlidir orada yani.
05:57Kulağı onu atmaz. Ne demek?
05:59Mesela yani
06:01nedir? Velfecr Sûresini ben kaç kere
06:03dinlemişimdir? Hafızlardan.
06:05Bir de hafızın da okumasına göre de
06:07değişir yani. Şimdi bir kul
06:09Allah'a hadi. Yani ne bileyim sana bir Mustafa
06:11İsmail okuyacak, bir Abdussamed okuyacak, bir de
06:13o efendim
06:15Veyasayr Osmanlı
06:17kur'asından bazı zatlar
06:19çok şey yaptığımız
06:21kıraatlerine
06:23önem verdiğimiz falan.
06:25Hiç kimsenin
06:27kulağı ne yapmaz?
06:29Yani fırlatıp atmaz
06:31dediği medce ağzına suyu alıp da
06:33böyle fırlatmak.
06:35Medce. Lâ yemeccû
06:37bu muzâresi. Lâ yemeccû fırlatıp atmaz. Neyhû
06:39onu. Yani ne demek şu?
06:41Tekrar
06:43tekrar dinlemekten
06:45kulak usanmaz.
06:49Okumaktan dil usanmaz.
06:51Beyin usanmaz. Akıl usanmaz.
06:53Bu çok önemli bir şey.
06:55Bu zaten hadis-i şerifte
06:57de özellikle mucize olarak
06:59yani Kur'an-ı Kerim'in efsafından
07:01olarak zikrediyorum.
07:03Yani. Lâ yemeccû o demek. Anladın mı sen?
07:07Lâ yemüccû diyor buraya. Bir zannetmeyeyim.
07:09Medce yemüccû.
07:11Bakayım şimdi burada öyle bir şey etti.
07:13Bunda da biraz şeyler
07:15var.
07:17Efendim.
07:19Lâ yemüccû. Medce
07:21yemüccû. Yanlış okumayalım.
07:23Medde yemüccû gibi demek istiyorum.
07:25Ve sâmihû.
07:27Kur'an'ı dinleyen kişi.
07:29Lâ yemüccû.
07:31Efendim.
07:33Kerih görmez. Neyhû onu.
07:35Yani.
07:37Kulağı onu dışlamaz yani.
07:39Atmaz.
07:41Bel.
07:43Aksine doğrusu ne şudur?
07:45Bâbû.
07:47İkbâb yönelmek. İkbâb
07:49esasen üstüne tökezlenmek.
07:51Mükibben alâ vecih diyor. Tebarekede mesela.
07:53Yüzün üstüne tökezlendi demek.
07:55Belil ikbâbû.
07:57Tökezlenmek. Ne üzerine?
07:59Alâ tilâveti.
08:01Kur'an'ı okumaya
08:05mülazamet etmek. Yani burada
08:07tökezlemek derken üstüne düştü yani.
08:09Tökezlen derken böyle yüzün üstüne düşüyor.
08:11Bu da yüzünün üstüne
08:13yüzünü neyin üstüne düşürüyor?
08:15Kur'an'ın tilâvetinin üzerine düşürüyor.
08:17Bu ne demektir? Yani devam ediyor.
08:19Hiç bırakmıyor. Terk etmiyor.
08:21Ve tekrar ediyor. Burada tabi
08:23mecaz vardır.
08:25Buradan
08:27ondan ayrılmamamız kastediliyor.
08:29Devamlı okumak ne yapar?
08:31Yezid'ü artırır.
08:33Neyi? Hû.
08:35Kur'an'ı artırır. Ne bakımından?
08:39Yok. Yezid'ü artırır kimi?
08:41Hû bu adamın kendisini okuyanı artırır.
08:43Ne bakımdan artırır?
08:45Helâveten
08:47tat alma
08:49lezzet alma bakımından.
08:51Okudukça lezzet artıyor. Dinledikçe lezzet artıyor.
08:53Yani böyle bir şey yani. Ben
08:55ne bileyim 5 yaşımızdan beri okuyoruz
08:57ve dinliyoruz yani.
08:59Hemen hemen 55-56
09:01sene olmuş.
09:03Hiç bıktık mı ya? Hiç usandık mı ya?
09:05Ben kendimde misal verebilirim yani misal.
09:07Herkes kendine baksın.
09:09E tabi Kur'an'da ne kadar uğraştığınıza da bağlı.
09:11Kaç kere tefsir yaptık?
09:13Bütün Kur'an'ı.
09:15Kaç kere kelime manası?
09:17Kaç kere meal? Kaç kere dön?
09:19Her içinde yeni manalar çıkıyor.
09:21Yani ben 12 yaşımızdan
09:23beri tefsir okuyorduk.
09:25Hasb-ı Hoca Rahmetü Vâli'den.
09:27Ta o zaman ben Rize'ye gitmeden de tefsir okuyorduk yani.
09:29Çok sene yani.
09:31Ne demek?
09:3350 sene.
09:35Kur'an okumak dinlemek 5 yaşından
09:375 yaşından beri tamam.
09:39Ama bir de bunun tefsiri şurda burda.
09:41Hala tefsirdeyiz yani.
09:43Tadı artıyor.
09:45Ve terdiduhu, terdit
09:47tekrarlamak demek.
09:49Ve terdiduhu, Kur'an'ı terdit etmek
09:51yani tekrar etmek
09:53tekrir de aynı mana geliyor.
09:55Yucibu, gerektirir.
09:57Yani kazandırır.
09:59İftiza diyor.
10:01O tekrar eden kişi için.
10:03Neyi gerektiriyor? Muhabbeten.
10:05Çünkü sevgi, her tekrardan
10:07sevgiyi artırıyor.
10:11Onun için
10:13Hz. Kur'an
10:15Zail olmaz.
10:17Yani daim olur.
10:19Ne olarak durmaya?
10:21Gazdan.
10:23Gazdan demek
10:25cedid.
10:27Türkçede cedid yeni denler.
10:29Halbuki cedid yeni demek.
10:31Yani öyle şeyler oluyor Türkçede.
10:33Arapça kelimenin ikisinin
10:35aynı manada da şey oluyor.
10:37Mesela buna bir misal cedid yeni.
10:39Buna bir misal bulduk şimdi mesela.
10:41Halbuki cedid yeni demek yani.
10:43Gazdan cediden yani.
10:45Yepyeni olarak duruyor.
10:47Daha ne olduğu halde daim oluyor.
10:49Tariyyen.
10:51Taptaze.
10:53Hani şimdi tariyyenden şey yaparsan
10:55mesela bir hurmanın
10:57veya yaş hurmanın
10:59veya bir yaş üzümün
11:01diyelim ki
11:03bir payı var yani.
11:05Bir ay durur,
11:07iki ay durur.
11:09Yok Tifriz'de, yok bilmem buzlukta falan.
11:11Nereye kadar? Sonunda kurur.
11:13Ama Hz. Kur'an'ın tazeliği
11:15hiç bozulmaz.
11:17Tariyyen taptaze durur.
11:19Behçeti, güzelliği, nezareti,
11:21efendim tadı
11:23herkesin damağında kalır.
11:25Yani
11:27onun için
11:29efendim
11:31Ali Ader Efendi
11:33babamızın
11:35kelamı buraya da benziyor.
11:37Şihab-ı Kafacı'da öyle demiş.
11:39Sanki her okunuşta
11:41yeni inmeye çok yakın
11:43inmiş.
11:45Yani Ali Ader Efendi,
11:47Mahmut Efendi Hazretlerimizin çok naklettiğim bir şey var ya.
11:49Aşıra okunuyordu.
11:5160 şeriften sonra aşıra okunuyordu.
11:53Okunan aşıra
11:55mana veriyordu. Sohbet okunan aşıra
11:57kendinden gider. Hafız Efendi'yi de şuradan oku
11:59denmez. Ondan sonra
12:01ona sorar. İşte Ali Ader
12:03Efendi'nin böyle soruları, cevapları acayipti.
12:05Tabi insanlar da cevap veremeyecek hale geliyorlardı.
12:07En büyük alimler bile mesela
12:09Ömer Nasuh Efendi heyetinde
12:11Elifiye'de 8. katibiydi.
12:13Bazı kere Ömer Nasuh Efendi cevap veremezdi mesela.
12:15Bir şey sorardı ortaya.
12:17Hep müştüler şunlar bunlar.
12:19O zamanki müştüler de yani Ömer Nasuh'u yarın da
12:21müştüler. Şimdiki gibi değiller.
12:23Ondan sonra onlar cevap veremezlerdi.
12:25Aciz kalırlardı.
12:27Çok ilmi oldu. Bir de çok zekası var.
12:29Ondan sonra şeyi de çok severdi.
12:31Cevapların işi, deşmeyi
12:33çok severdi. Onun için
12:35işte efendim aşırı bittikten sonra
12:39mesela normalde
12:41kulağı duymazdı. Onun bir kerameti
12:43Kur'an'ı duyardı.
12:45Hafız Bahattin Ağabey'in mahdumu
12:47en küçük oğlu öyle anlatırdı bize yani.
12:49Rahmetullahi
12:51efendim.
12:53Yanlış kaçırmazdı diyor. Normalde annem
12:55bir şey konuşur, duymaz.
12:57Hiçbir sözleri duymaz. Ama şimdi
12:59benim şey duymuyor. Duymayan nasıl dinleyecek
13:01hafızın dersini? Dinliyordu bir de
13:03hemen yanlışı orada
13:05durdururdu.
13:07O onun kerameti. Mesela
13:09Mus'af-ı Şerif önündeydi. Hatmi Şerif'te açar
13:11okunmaya başlıyor. Mus'af'ı açar, parmağını
13:13okunan yere koyar. Normalde
13:15kağıt yazacaksın da öyle anlayacak
13:17senin derdi. Böyledi. Bir keram
13:19kerameti çoktur tabi. Haddes, Allahü Teala
13:21Hazretleri. Ondan sonra
13:23hafız bitirdikten sonra
13:25sohbete başlamadan evvel derdi.
13:27Hafız Efendi
13:29derdi. Niçin
13:31buradan okudun, başka yerden okumadın?
13:33Düşünür
13:35düşünür. Ne diyeceğim yani?
13:37114 surenin
13:39ayetleri bitti de bura mı kaldı?
13:41Falan şimdi böyle. Adam yine
13:43kıvranır, eder. Mahcup olur.
13:45Gelmiş misafir falan. Hafızlar,
13:47hocalar, şerifler geliyor yani.
13:49Ondan sonra yine
13:51durur bir şey var. Orayı
13:53geçmez işte. Hani ya işte millet
13:55bıkacak. Bu sorunun cevabından
13:57hani 3 dakika geçti.
13:59Geçmez orayı. Niye?
14:01Kafada kalsın diye.
14:03Daha o adam var onu unutur mu?
14:05Ondan sonra
14:07bekliyor adam.
14:09Herkes de hızlı cevap veremez yani.
14:11Ondan sonra ne yapacak?
14:13Sıkışınca dermiş ki
14:15Allahü Teala
14:17aklıma getirdi. Ben ne yapayım?
14:19Deyince, hah ben de işte senden
14:21bu cevabı bekliyordum.
14:23Buyurun.
14:25Evladım, Allahü Teala
14:27burada topladığı cemaate, şimdi
14:29sohbet yapılacak ya. Burada
14:31topladığı cemaate bu ayetlerin
14:33manasını, tefsirini, sohbetini
14:35münasip gördü.
14:37Ki burayı Hafız Efendi
14:39aklına getirdi.
14:41Onun için
14:43şu anda levh-i mahfuzdan
14:45yeni nazil olmuş gibi
14:47yerinden yeni ayrılıp da
14:49inmiş gibi dinleyelim.
14:51Şimdi bak Şahab-ı Kafacı'nın
14:53o şerhteki kelime
14:55bana buraları hatırlattı.
14:57Sanki her
14:59keresinde
15:01Karibahdin bin Nüzül inmesinin
15:03zamanı çok yakın yeni olmuş.
15:05Hz. Kur'an böyle.
15:07Ve gayru
15:09ondan başka minel kelami,
15:11kelamlar, sözler, çoğ
15:13divanlar, şiirler, edebiyatlar,
15:17Arapçalar, Farsçalar, Türkçeler,
15:19her dilden
15:21Kürtçeler,
15:23hepsinin edebiyatları var.
15:25Misal, kendine göre şiirleri var,
15:27beytleri var, mısraları var, divanları var.
15:29Yok mu? Her dilde var.
15:31Gavurlarda bile var.
15:33Evet, bunlar
15:35ulaşmış olsa bile, neden?
15:37Güzellikten. Nereye ulaştı?
15:39Daha evvel belagıtı, tasahattan,
15:41belagıttan, edebiyattan
15:43ulaşmış olsa bilen nereye? Meblegahu.
15:45Meblegahu ulaşacağı yere.
15:47Yani ulaşacağı son noktaya.
15:49Bir insan kelamı olarak.
15:51Bundan ilerisi olmaz yani.
15:53Yani şimdi Mesnevi'nin üstüne
15:55yani insan kelamı
15:57olarak düşündüğümüz zaman,
15:59Mesnevi'nin üstüne ne konuşacağız?
16:01Yani.
16:03Nis Peygamber velidaret kitap.
16:05Son şeyini hatırlıyorum.
16:07Bunu kim söylüyor? Molla Cami Hazretleri.
16:09Molla Cami ne demek biliyorsun?
16:11Evliyanın da reisi,
16:13ulemanın da reisi.
16:15Molla Cami söylüyor.
16:17Mevlana için söylüyor. Peygamber değil ama
16:19elinde kitabı var. Yani bu ne demek?
16:21Yani Mesnevi'nin üstüne
16:23sen, yani
16:25edebiyatta bir şey çıkaramazsın.
16:27Fars edebiyatında yani.
16:29Anlıyor musun?
16:31Arap edebiyatında ben sana ne bileyim?
16:33Nesilim, tamam.
16:35Mütenebbiler, bilmem neler,
16:37Ferezdekler,
16:39şunlar bunlar.
16:41Bunların üstüne çıkaramazsın yani.
16:43Tamam mı? İbnül Farız,
16:45tasavvuf edebiyatında,
16:47İbnül Farız'ın üstüne Sultanul Aşk'ın
16:49çıkaramazsın yani. Böyle bir şey yok.
16:51Benim ömrüm edebiyata da çok
16:53meramdır, mani beyanda da.
16:55Hep beytleri çocukken de ezberlemiştim falan.
16:57Kavli cehitler falan hep onlara.
16:59Merak edin. Beyti, şiir işine
17:01çok meram var.
17:03Onun için yani az berkete
17:05şuna da bakarım, şuna da bakarım.
17:07Çünkü zordur şiirleri çözmek.
17:09Onun için şersiz çözülmez.
17:11Şimdi,
17:13...
17:15...
17:17...
17:19...
17:21...
17:23...
17:25...
17:27...
17:29...
17:31...
17:33...
17:35...
17:37...
17:39...
17:41...
17:43...
17:45...
17:47...
17:49...
17:51...
17:53...
17:55...
17:57...
17:59...
18:01yâde yani, yâde tekrar edildiği zaman
18:04nefret edilir, soğuk bir
18:07tutum alınır yani. Bu
18:10diğer kitaplarda
18:11böyledir, anlıyor musun sen? Ne ibareler koyuyor ya!
18:14Vay anasını!
18:16وَلَوْ بَلَغَ فِي الْحُسْنِ وَالْبَلَغَةِ مَبْلَغَوْا
18:19مُمَلُّ مَا التَّرْدِيدِ وَيُعَادَى اِذَا اُعِيدِ
18:22diyor yani. Bu da fesat da zirvedir gazı yani.
18:25اَمَا وَكِتَابُنَا بِجِمْ كُرْآنِمَا كِتَابُمَا
18:29Allah'ımızın kitabı, Hazreti Kur'an'ımız
18:32Ey Ümmet-i Muhammed Sallallahu Aleyhi ve Sellem
18:35Efendimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellem vasıtasıyla
18:38bize ulaşan
18:41bu Hazreti Kur'an
18:44nedir? Müstelezzün yahut da
18:47yüstelezzü de var. Yüstelezzü
18:50lezzet alınır. Ne ile? Bihi onunla. Nerede lezzet alınır?
18:54فِي الْخَلَوَاتِ
18:56Tenhayenlerde tek başına okuduğun zaman
18:59ondan sonra tabi lezzet bakımından
19:02tek başına olurken okumak da daha fayda olur. Ne bakımından?
19:06Çünkü gösteriş olmaz. Desinler, beğensinler
19:09derdi girmez. Ondan sonra tabi senin derdin
19:11gösterişleri yağışsa o zaman lezzet alamazsın.
19:14Niye? E kimse görmüyor ki boşuna gidiyor o kutu.
19:17Ne boşuna gidiyor? Allah görmüyor mu Celle Celaluhu? O ayrı bir şey.
19:21Ama ihlas sahipleri için
19:24lezzet alınır. Ondan sonra
19:27فِي الْخَلَوَاتِ Özellikle tenhayenlerde
19:30tek başına okurken. Ondan sonra bir de
19:33kalpler Allah'ın zikriyle
19:36mutmeyin olarak ve duyuların,
19:39gözün, kulağın, elin, ayağın
19:41efendim sağa sola bakmayarak, hareket yapmayarak
19:45huzur üzere okunduğu zaman
19:48yaa bunun tadını ben arasında bazen
19:51eskilerden de çok yani tatlılar almışım böyle tatlarda.
19:54Şimdi bu işlerle uğraşmaktan yok rabıta müdavazı yok
19:57sapıtanlar arar et diye bilmem ne
20:00tadımız tuzumuz kaçtı yani buna sebep olanların.
20:03Ne diyeyim Allah hayırlı, istiğâret etsin
20:06İslam'ı mukadder olmayanların şerrine kifâat eylesin. Amin.
20:09Lezzetimizi kaçırdılar. Üstelez mi bizim kitabımız
20:12Hz. Kur'an'ımızdan
20:15lezzet alınır. Neylebî kendisi? فِي الْخَلَوَاتِ Özellikle
20:18tenhayenlerde okunduğu zaman
20:22ondan sonra
20:24وَيُنْسِيَتْ
20:27duyulur yani
20:29yalnızlık hissi giderilir
20:32onun sebebiyle nerelerde
20:35neylebî tilâvetî onun tilâvetiyle
20:38yani onu okuma vesilesiyle insana
20:41huzur gelir, rahatlık gelir
20:44güvensizliği gider, giderilir.
20:47Nerelerde ünsiyet gelir?
20:50اَزَمَاتِ Ezemat, ezmenin cemidir.
20:54Ezme, musibet ve bela demektir. Hani meşhur bir
20:57kaside var ya onu da size
21:00yazacaktım, basacaktım. Tercüme biraz kısa yapmak lazım.
21:03Çok acayip bir kasidedir.
21:06مُنْفَرِجَةِ El-Kaside'dir. Kasideye münferice denir.
21:09Bir İmam Gazali'nin vardır, onu kastetmiyorum. O da çok muazzamdır ama
21:12İbn-i Nehvi denen çok büyük bir velinin vardır.
21:15O sabah namazından sonra bir kere okunsa belada kalkıyor.
21:18Acayip de beytleri vardır.
21:21اِشْتَتْت۪ي اَزْمَتُ تَنْفَرِج۪ي قَدْ اٰذَنَ لَيْلُكِ بِالْبَلَج۪ي
21:25اَظْلَامُ الْلَيْلِ لَوْ سُرُجُنَ حَتّٰى يَخْشَاءُ وَبِالسُّرُج۪ي
21:30Böyle gidiyor. Çok da beyt değil aslında
21:33yapabilirdim size de. Ey bela, şiddetlen ki
21:36açılasın diye başlamış. Bu hadis-i şerif
21:39esas, hadis-i şeriften almış.
21:43Yani mesela başta bir bela geldi, hastalık geldi.
21:46Ağrın her geçen gün artıyor. Sen de diyorsun ki ona
21:49اِشْتَتْت۪ي اَزْمَتُ تَنْفَرِج۪ي قَدْ اٰذَنَ لَيْلُكِ بِالْبَلَج۪ي
21:52Efendim karın aşı oldu, kızının
21:55birden bacağı koptu, oğlunun trafik kazası geçiyor. O da
21:58hadi bakalım sana.
22:09Böyle gidiyor acayip bir şey.
22:12Ondan sonra
22:14ne diyor? Senin gecen diyor
22:17açılmaya doğru bildiri verdi.
22:20Yani ne demek? Belalar gece azar ama
22:23imsakta doğru, sabahtan doğru bir uyku ve rahatlık gelir.
22:26Gece boyunca uyutmaz ağrılar, sancılar, hastaları.
22:29اَرْبَابُ هُمُومَا صَرْ كَتَلَرْ
22:31Kaç saattir demiş şair.
22:33Yani dertlilere sor gece kaç saattir. Bize göre çok
22:36üç buçukta imsak oluyor. Ya biraz dert çalışıyoruz, bir şeyler
22:39okuyoruz falan, fitlerimizi, zikirimizi. Allah Allah. Hemen
22:42gece iki olmuş, üç olmuş. Ya arkadaşlar
22:45ne zaman geçti falan. Ama sen rahatsız keyfin yerinde
22:48oturmuşsun neyse. Çayını içiyorsun, kahveni içiyorsun. Ondan sonra
22:51zikir mi yapıyorsun, şükür mü yapıyorsun, küfür mü yapıyorsun, ne yapıyorsan
22:54yapıyorsun yani. Ama dertliğe
22:57sor geceler kaç saattir. Çünkü neden?
23:00Üç buçuk imsak ama ağrısı sancısı olup inip inip
23:03inleyen gece bitmedi, gece geçmedi diyor.
23:06Hep gecenin geçmesini istiyor belalılar, sancılılar,
23:09hastalar. Çünkü sabaha doğru
23:12Allah'ın hikmeti her hastalığa bir
23:15takvif gelir. Ağrılara, sancılara bir
23:18rahatlama gelir. Onun için o da diyor ki ey bela
23:21şiddetlen ki açılasın. Çünkü senin gecen
23:24açılmaya doğru haber vermeye
23:27başladı. Çünkü imsak yaklaştı, sabah vakti geliyor
23:30demek ki musibet açılacak. Yani hiçbir bela
23:33daim olmaz. Hiçbir nimette
23:36sabit olmaz yani. Hepsinin sonu var. Burası dünya.
23:39Benim bir lafım meşhur. Yani bu lafı çok
23:42kullanıyorum. Burası dünya. Tamam mı? Onun için
23:45her şeye hazır olmak lazım.
23:48İşte Hz. Kur'an ezematta, ezemat
23:51ezmenin cebi. Yani musibetlerde, afetlerde,
23:54belalarda. En büyük
23:57enis ve yoldaş. Yani bir misal
24:00acaba olursam ben 2001'in
24:03işte başında bir hapse girdim
24:062000'de 3 ay. Ondan sonra 2 seneye 7 ay
24:093 gün ceza aldım. O 3 günü de ceba şey
24:12onu da suyundan da koyuyorlar 3 gün falan bunlar çok mühim. Çünkü
24:15oradan affedilmeme, hafiflenmemesi için falan böyle
24:182-3 gün koyarlar. Böyle mahkemelerinde böyle
24:21numaralar var. 3 gün bir şey koyar oraya. Oradan
24:24aftan yararlanamazsın, takviften
24:27yararlanamazsın falan fişman. Oradan
24:30yatarımız kaldı 10 ay. 2002'nin başında bir daha aldılar bizi.
24:3310 ay götürdüler bandırmada.
24:3615 gün yine Bayrampaşa'da kaldım. Ondan gitti falan.
24:397 ay yapayalnız.
24:42Hiç ne gelen var ne giden. Ha ziyaretçi mi?
24:45Çok nadir. Ona da izin vermiyorlar. Anneme falan babama.
24:48Ondan sonra
24:51neyle teselli bulduk? Tabii ki eziklerimiz, Kur'an'ımız.
24:54Birkaç kitap verdiler mi? Vermediler. Kitap da vermediler o zaman.
24:57Bu şeyde kitap verdiler. Tabii
25:00bu 2012 hapsinde orada veriyorlar.
25:03Ondan sonra orada da kitap yani benim Arapça kitaplarımı
25:06vermiyorlar. Kütüphaneden haftada bir kitap dilekçe
25:09veriyorsun. O dilekçeyle bir hafta sende kalıyor.
25:12Bir hafta işte 3 gün neyse. Ondan sonra
25:15tabii Türkçe kitaplar beni çok sarmaz ama yine de
25:18bazı kitapların şeylerini okuyordum.
25:21Çok iyiydi durumum.
25:24Yani o hal, o tat, o ibadet, o zevk
25:27hiçbir yerde bulunmaz.
25:30Mesela orada benim enişte yoldaşım neydi? 7 ay tek başına
25:33Hz. Kur'an. Devamlı hatim.
25:36Devamlı hatim. Haftada bir hatim yapıyorsun. Şimdi nerede haftada bir
25:39yapıyorsun? Ayda yapamıyorsun, bazı yılda yapamıyorsun ya.
25:42İşte o yalnız kalmanın, işte Kur'an onun için
25:45Halevat'ta yani Tenha'da
25:48O onun tadı başka bir şeye benzemez.
25:51Çok lezzet alınır. Üste lezz ve bi' ondan lezzet alınır.
25:54Tenha yerlerde yalnız başına kalındığında
25:57ve yü'nesü ünsiyet bulunur.
26:00Yalnızlık hissi giderilir. Neyle bir tilaveti
26:03onu okumakta nerede? Fil ezemati.
26:06Ezmelerde yani musibetlerde, belalarda işte hapiste
26:09yalnız kalmak tabii bir musibet olarak
26:12insanlar için görülen bir şeydir yani. Kimsenin çok isteyeceği
26:15bir şey değil. Ama vesivahu
26:18ondan gayrisi yani Kur'an'dan
26:21başkası. Neden? Minel kütübi. Kitaplardan
26:24Kur'an'dan başka olanlar var ya.
26:27Ne yücedü bulunmaz fiyahullah'ın işbirinde ne zalike böyle bir şey.
26:30Tek başına kal da, onunla ünsiyet bul da
26:33belanı hafiflet de başına gelen musibetlerden
26:36onunla kurtul veyahut onu okuyarak
26:39veyahut onu dinleyerek. Diyelim bir radyon var
26:42bir teybim var ya da bilmem ne işte hafızlar çok güzel okuyanları
26:45dinliyorsun falan. Okumakla, dinlemekle
26:48hangi bela hafifle? Hangi kitabın
26:51dinlemekten bela hafifle?
26:54Onun için diğerlerinde bulunmaz. Hatta
26:57ehdese işte nihayet ihtias etti.
27:00İhtias demek meydana çıkarttı yani. Hücus
27:03meydana çıkmak. Kim? Ashaba, o kitapların sahipleri
27:06o kitapların, diğer kitapların
27:09sahipleri. Ne yaptılar?
27:12Leha, kendi kitapları. Ne için meydana çıkarttılar?
27:15Leha, kendi kitapları için.
27:18Ne çıkarttılar Leha?
27:27Luhûnen. Luhûnen, lehinler.
27:30Lehin ne demek? Makamlar yani.
27:33Hadis-i Şerif'te diyor. İkrahu'l-Kur'âne biluhûni'l-arobi
27:37Kur'an'ı Arap lehinleri, Arap makamları
27:40yani Arapların okuyuş şekliyle okuyun. Arapların sesleriyle.
27:43Çünkü sesleri derken adamın kendi dili yani. Onun mahracı
27:46onun harfi çıkardığı noktada. Sen kendine göre, herkes
27:49kendine göre Türkçe, Kürtçe, Lazca Kur'an okuyamaz ki.
27:52Bilhsan'in arabiyen mübin diyor.
27:55Kur'an için. Kur'an'en arabiyen.
27:58Arapça Kur'an. Bilhsan arabiyen ve Arapça lisan.
28:01İkisi farklı ayet. Onun için
28:04Arapların lehni, savti, sesi, mahracı
28:07harf çıkışlarıyla okuyun.
28:12Sakın fasıkların musiki makamlarına göre
28:15mesela işte Kürdili, Hicazkar
28:18bilmem ne şeyler yapıyorlar ya
28:23şarkılar, türküler. O makamlara göre
28:26bunların hani böyle içkili sofralarda kadınlara söyletip dinleyen
28:29falan böyle fasıkların
28:32icat ettiği makamlara göre sakın Kur'an'ı okumayın.
28:35Bir de ehli kitap. Yani Yahudi ve Hristiyanlar da
28:38kendi kitaplarında bu özellik olmadığı için
28:41onlar da tutturmak için. Bak kiliselerde mesela acayip acayip makamlar var.
28:44Yani haberlerde bazıları falan bir şeyler.
28:47İşte o şeyler
28:50kendileri çalıyor, kendileri söylüyor.
28:53Onların makamlarından uzak durun buyuruyor.
28:56Hadis-i şerifte.
28:59Bundan dolayı efendim
29:02bizde de böyle yapanlar
29:05biraz olmuş ama Mısır'da falan
29:08diyor sonra Mısır'da fukaha bunu
29:11yapanlara çok yani bazı makamlara göre Kur'an okumaya başlamışlar
29:14falan. Kur'an doğal olarak
29:17yani hepimiz okuyoruz yani ama
29:20öyle bir musiki makamı artı falan. Ben musiki dersi mi aldım?
29:23Nota mı biliyorum? Bilmem ne. Biliyoruz misal.
29:26Bütün hafızlar hoca efendiler, Efendi Hazretlerimiz ne okurdu?
29:29Yani kalpler çatlardı yerinden yani.
29:32Aşırı okurduk şeyde, kürsüde de vaazın arasında okurduk.
29:35Evvelce tabi mihrapta okudukları zamanları da biz dinlemişiz
29:38Efendi Hazretlerimizden direk aşırılarının.
29:41Okuyordu camiye imamı olarak tabi.
29:44Onun için
29:47musiki mi öğrendik aşağıya? Onun için
29:50işte Kur'an'da buna ihtiyaç yok.
29:53Masahir kitaplarda var. Onun için
29:56meydana çıkarttıkları sahaba
29:59onun sahipleri
30:02kendi kitapları için uydurdular, icat ettiler
30:05yani makamlar
30:08tarikler, yollar. Makam yolları yani.
30:11Ne yapıyorlar?
30:17İyice celp etmek için.
30:20O lahinlerle, o makamlarla ne için
30:23celp ediyorlar?
30:26Millete neşat vermek, işte
30:29teşvik yapmak.
30:32O kitapların okunmasına teşvik yapmak için
30:35onları makamlıyorlar musiki şeylerine göre falan.
30:38Bundan dolayı
30:41çare arıyorlar yani.
30:44Kitaplarını okutmak için, din etmek için.
30:47Ondan sonra böyle bir şeye lüzum var mı?
30:50Ondan sonra Hazreti Kur'an'da
30:53yanında tavula lüzum var mı?
30:56Yanında zurnaya lüzum var mı?
30:59Nameye lüzum var mı?
31:02Ama öbür kitaplarda
31:05diğer teşvik etmek
31:08istedikleri, din etmek istedikleri
31:11şiirleri, şarkıları, türküleri
31:14ne kadar tutturabilirler?
31:17Veyahut da insan ikinciye, üçüncüye bakar.
31:20Ama onu ne yapmak için?
31:23İşte tekrar tekrar onu bir telif haline getirip ondan da nemalanmak.
31:26Neyse parada kazanırlar şimdi.
31:29Ne yapıyor onun için? Yanına bir davul kolu, bir zurnak oluyor.
31:32Yetmedi bir tambur, yetmedi bir ut, yetmedi bilmem ne.
31:35Bir de şimdi yeni yeni aletler de çıkmışlar.
31:38Ondan sonra bir odaya sığmıyor.
31:41Ama Hz. Kur'an'da hey maşallah Mustafa İsmail
31:44veyahut da işte neyse mübarekler yok Hüsar'i yok
31:47Mişavi Türkiye'den işte yok
31:50efendim ondan sonra
31:53Abdullah Atıboğlu rahmetullahi aleyhi hocaefendimiz
31:56işte Mustafa Kılıç hocaefendimiz rahmetullahi aleyhi işte
31:59Hendekli efendim
32:02hocaefendimiz Allah rahmet etsin kabirle nur etsin
32:05ve İsmail Biçer son dönemin
32:08yani Osmanlı lehçesiyle ağzıyla şeyle
32:11kıraat tilavet şekliyle yani mesela
32:14Allah rahmet eylesin kabirle nur olsun
32:17daha aklıma gelmeyen daha neler vardır yani
32:20Bülbül lakaplı Celal efendi var Kasımpaşa müezzini
32:23Ondan sonra Osa
32:26efendim hiç yanlarında davul zurna alıyorlar mı?
32:29Deftun belek çalıyorlar mı?
32:32Hz. Kur'an tek başına bütün alemleri kaplamış.
32:35Onun için
32:38Veli Adem bundan dolayı vasafa Resulullah
32:41Efendimiz Kur'an'ı niteledi.
32:44Bir meşhur hadis-i şerif var hadis-i şerifi ravisiyle
32:47vesaire şeyle almamış mübarek ibarenin içine
32:50almış onu. Hz. Ali'den
32:53radıyallahu anh geliyor o hadis-i şerifte
32:56Hz. Kur'an'ı vasıfladı.
32:59Neyi vasıfladı? El Kur'an'ı. Kur'an'ı vasıflamak ne demek?
33:02Özelliklerini açıkladı. Ne diye açıkladı?
33:05Şöyle açıkladı ki şüphesiz o Kur'an
33:08Ehlaka eskidi demek.
33:11Eskimez.
33:14Yahluku da var.
33:17O kelimenin bir manası da
33:20yarattı değil de onun bir manası da
33:23eskimek. Halka eski manası da var.
33:26O da olur ama karışmasın şimdi yarattı manasına diye
33:29Yuhliku okusak daha iyidir.
33:32Peyennehu şüphesiz Hz. Kur'an la yuhliku eskimez.
33:35Neye rağmen? Ala kesratir raddi.
33:38Hadiste ben an kesratir diye sanki atıyorum an ama
33:41yani bu da ala da tabi uygundur. Bu tabi ibareye çevirmiş.
33:44Ala kesratir raddi. Red tekrarlamak demek.
33:47Terditten geliyor. Ala kesratir red.
33:50Ne kadar çok tekrarlansa da eskimez. Ne demek eskimez?
33:53Kimse yorulmaz, kimse bıkmaz, kimse usanmaz.
33:56Ne dinleyene yorgunluk bile gelmez.
33:59Hele ki okuyan kıraati güzel yapıyorsa.
34:02Sonra velâ tenkazı-yı tükenmez.
34:05İbretleri tükenmez.
34:08Buna misaller önümüzdeki derste verilecek.
34:11Ne ibretler, ne acayiplikler, ne vaazlar, ne nasihatler, ne dersler.
34:14Daha velâ tefnâ yok olmaz.
34:17Fânî olmak. Velâ tefnâ yok olmaz. Ne acayibu.
34:20Onun acayiplikleri. O kadar çoktur ki bitmez tükenmez.
34:24Her kere okuyorsun. İmam Şâfiî radiyallâhu anh
34:27iki yüz kere hatim yaptı. Sırf icma-i ümmetin
34:30şerâatın delillerinden olduğunu ispat eden âyete ulaşmak için.
34:33Âyet orada duruyor. İki yüz kere okudu anca bulduğunu.
34:36Nisâ Sûresi'nde
34:43Müminlerin yolu muteber.
34:46Müminlerin yolundan başkasına uyanları.
34:49Müminlerin yolu. Allah'ın yolu diyor, Rasûl'ünün yolu diyor.
34:52Bak icma çıkıyor mesela.
34:55Şimdi bunu iki yüz kere hatimden çıkarıyor yani.
34:58Mesela işte
35:01hamurdan kıl çeker gibi
35:04ya da tereyağından kıl çıkar gibi
35:07müminin canı kolay çıkacak diyor hani.
35:10Ölüm sekeratının şiddetleri hakkında
35:13müjdeler veren hadîs-i şeriflerde
35:16ulemadan birisi bunun Kur'an'dan delilini bulmak için
35:21Onlarca kere belki bilmiyorum, yüzlerce kere hatim yaptı yani.
35:26Bulamadı, bulamadı, bulamadı.
35:29Ya burada Kur'an'dan bir delil olması lazım.
35:32Niye? Çünkü ne deniyor?
35:35Biz kitapta hiçbir şey eksik etmedik.
35:38E şimdi buna göre ya sarahatten söyler ya ima eder.
35:41Burada bir şey çıkartmak lazım.
35:43Ne diyor Efendimiz Seyyidi çok okuduğu beytte?
35:51Bütün ilimler Kur'an'dadır lakin
35:53adamların en büyük alimlerinde akılları yetmiyor, anlayışları kısa kalıyor.
35:57Kasır ve aciz kalıyor diyor.
35:59E şimdi o zaman burada nasıl olacak?
36:01Resulullah'ı rüyasına gördü.
36:03Sallallahu Teala Aleyhisselam.
36:05Efendimiz Sallallahu Aleyhisselam buyurdu. O da büyük imamlardan birisi.
36:08Ey imam bulamadım dedi. Bulamadım ya Resulullah.
36:11Çok yoruldum dedi.
36:12Buyurdu ki sen Yusuf Suresi'nde ara.
36:15Hiç olmazsa 114 sureden indi Yusuf Suresi'ne.
36:18Yani 6 sayfadan indi 10 sayfaya.
36:22Bu sefer 10'da imanı nazar yaptı.
36:26Tefekkür, tefekkür, tedebbür.
36:28Kitabın enzelini aleyhi mübarekün.
36:30Bütün bereketlerin içine bulunduğu bu kitabı sana niye indirdik?
36:33Liyettebberû âyâti.
36:35Ayetlerini çok inceden inceye düşünsünler.
36:37Ve liyettezekkerû lillelbah.
36:39Halis akıl sahipleri ince düşündükten sonra amelet safhasına işi geçirsinler.
36:44Tatbik etsinler.
36:45Ellerini tutsunlar.
36:46Yasaklarından kaçsınlar diye indirdik Allah'tan.
36:48Öptün başına koydun kaldırdın rafa.
36:50Öyle değil.
36:51Onu da yapacaksın ama o yetmez.
36:53İşte orada bir de hangi âyete geldi?
37:06Ne zaman ki Züleyha validemizi tenkit edenler ya kölesine aşık olmuş falan.
37:11Yusuf Aleyhisselam işte o zaman köle olarak satıldı da.
37:14Aziz'in Maliye Bakanı'nın evinde işler yapıyordu ya.
37:19O da onun güzelliğine vuruldu.
37:21Aziz'in hanımı Züleyha validemiz.
37:23Sonra tabi tövbe etti şey etti.
37:26Yusuf Aleyhisselam'a eş olarak da nasip oldu ahir ömründe de.
37:30Onun için validemiz demek durumundayız.
37:33O zaman nefsine uydu.
37:35Ondan sonra tabi zinamine haşa peygamberler zaten masum öyle bir şey olmadı ama
37:40gönlü meyletti ne yapacak?
37:43Ondan sonra baktı ki bütün bakanların karıları bilmem ne,
37:48bürokrasinin karıları o zamanki Mısır'da.
37:53Firavun tabi dönemleri yine.
37:56Musa Aleyhisselam'ın firavunuyla aynı firavun değil kuvvetli rivayetlere göre.
38:01Kadınları topladı.
38:02Ellerine de keskin bıçaklar verdi.
38:04Önlerine de elmaları koydu.
38:06Ondan sonra bakarlar.
38:08Yusuf Aleyhisselam'a dedi ki çık şunların yanına bir yüzünü görsün.
38:11Nerede göreyim ben onları?
38:12Ense tıraşlarını dedi.
38:15Ne zaman ki onu gördüler?
38:18Çok büyük tuttular.
38:19Bu nasıl bir şey ya?
38:21Elme soyuyoruz derken ellerini katane diyor.
38:24Efendimiz Hazretlerimiz derdi ki katane demedi.
38:26Yani kestiler demedi.
38:27Katane tef'il babından.
38:30Tamamen kesip doğradılar ellerini.
38:32Kan revan akıyor.
38:33Ama Yusuf Aleyhisselam'da bir güzellik vardı.
38:35Hiç fark etmediler.
38:39Allah'a tenzih ederiz.
38:40Noksanlıktan.
38:42Hiç aciz kalır mı böyle güzeli yaratmaktan?
38:46Ama bu bir beşer ve insan olamaz.
38:50Olsa olsa bu ancak bir melektir.
38:51Ama normal melek de değildir.
38:53Kerim.
38:54Çok kıymetli bir melektir herhalde.
38:56Bu insan olamaz.
38:57Bu nasıl bir şey buldun sen ya?
38:58Sonra bir baklar.
38:59Eller gitmiş.
39:00Kan revan.
39:02Bu ayette ne çıktı?
39:04Yusuf Aleyhisselam'ın güzelliği neredendi?
39:06Dünyadan değil.
39:07Cennet güzelliği.
39:08E cennet güzelliğinde Yusuf Aleyhisselam'ı gören kadınlar
39:11ellerini kestiler de acı hissetmedilerse
39:15vefat ederken Müslüman'a da
39:17Cebrail Aleyhisselam'ın sağ kanadında
39:19cennet manzaraları gösterilecek.
39:21Cennet manzaraları gösterilince
39:23bak seni gideceğin yer burasıdır denilecek.
39:25O da o cennet manzaralarını seyrederken
39:27canı çıkacak haberi bile olmayacak.
39:30Bunun ayette örneği var.
39:32Dünyada da yaşanmış bir olay.
39:34İşte onun için bütün ilimler Kur'an'dadır.
39:36Lakin adamların akılları
39:38çıkartmaya yetmiyor.
39:40Çıkartmaktan aciz kaldı.
39:42Buyuruyor.
39:43Bundan dolayıdır ki
39:46Kur'an'ın acayiplikleri bitmez.
39:49Yani şu anda ne kadar incelersen,
39:52ne kadar okursan, ne kadar düşünürsen
39:54daha buna bazı örnekler ve misaller de
39:56önümüzdeki derste verilecek.
39:58Önümüzdeki derste çok mühim misaller var.
40:00Ondan sonra.
40:01Acayiplikleri bitmez.
40:03İbretleri tükenmez.
40:05Ondan sonra.
40:06Çok okumakla eskimez.
40:08Mucizeleri bitmez.
40:10Mucizeleri sayıyoruz.
40:12Kaptan Kusto bir şey buluyor.
40:13İki denizin birleştiği yeri buluyor.
40:15Orası su tatlı, burası tuzlu.
40:17Onun balığı orta durmuyor.
40:18Onun balığı orta durmuyor.
40:19Bir şey yok.
40:20Kur'an'da
40:22İki denizi Allah saldı birbirine.
40:24Göz görüşünde arada engel yok.
40:28Ama arada kudretten perde var.
40:30Birbirine taşmıyorlar.
40:32Onun suyu ona geçmiyor.
40:33Bunun suyu bunu tatlandırmıyor.
40:34Öbürünün suyu onu tuzlandırmıyor.
40:36E işte o zaman ne oluyor?
40:38Bu ayetin
40:40tahakkuk ettiği yeri bulduğunda
40:42bir şey buldum zannetti.
40:44Dünyaya en büyük haber olacağım.
40:46Dediler ki bunu Kur'an'da var zaten.
40:48O zaman rezil olursun.
40:50Sakın bunları söyleme.
40:511400 seneden fazla bunu beyan ediyor.
40:53O da ne rezil olurum?
40:55Müslüman olurum dedi.
40:56Müslüman oldu yani.
40:58Onun için şimdi fezayı araştırıyorlar.
41:00İşte gök devamlı genişliyormuş, genişliyormuş.
41:02Balon devamlı genişlerse, genişlerse ne olur?
41:04O balon patlar.
41:06İşte kıyamet öyle bir şey olacak herhalde.
41:08Yani patlama çünkü balon genişliyor.
41:10Yani kafadan öyle anlıyorum.
41:12E şimdi
41:14feza genişliyor.
41:16Ama şimdi bunu ne zaman keşfettiler?
41:186000-7000 senelik dünyadan bu kadar heyet alimleri,
41:20heyetlerin gök bilimleri,
41:22kozmografya alimleri.
41:24Ama yakın zamanda bunlar çıkıyor tabii.
41:26Teknoloji, cihazlar ve aletlerle çıkıyor.
41:28Devamlı genişliyormuş.
41:30Ama ne buyuruyor âyet-i kerimede?
41:36Gökleri biz
41:38kuvvetle yarattık. Güç ister gökleri
41:40direksiz tutturma diyor.
41:42Biz diyor devamlı genişleticileriz.
41:44Mesela genişlettik demiyor.
41:46Fiili mazi kullansa genişlettik bitti.
41:48Şu anda da feza genişliği derler.
41:50Büyük bir genişlik var fezada.
41:52Ama genişleticileriz.
41:54Devam ediyoruz. Cümleyi ismiye oluyor bu.
41:56Cümleyi ismiye oldu mu, ismi fail oldu mu
41:58teceddüt ve istimrara
42:00tealluk ediyor. Yani ne demek istiyor? Süreklilik
42:02arz ediyor. Genişletme, tevsiye.
42:04Genişletme. Şimdi adam onu buluyor.
42:06Kur'an'da zaten diyor ki biz genişletmeye
42:08devam ediyoruz.
42:10Yeri de diyor, döşek gibi
42:12altınıza serdik.
42:14Ne güzel döşeyicileriz
42:16diyor.
42:18Her şeyden çift yarattık.
42:20Belki
42:22ince düşünür anlarsanız bu kadar çifti
42:24yaratan Allah tektir.
42:26Çünkü ondan başka tek yok.
42:28Her şey çift.
42:30Artıya bile eksi yapıyor.
42:32Erkeğe dişi yapıyor.
42:34Geceye gündüz yapıyor.
42:36Kadına erkek yapıyor. Yani
42:38her şey çift. Şimdi bile
42:40bakıyorsun bir cihazlar, şarjlar,
42:42her bir şeyde onun bir
42:44çiftliği var. Sen onu yapmadın mı
42:46tekten tutturamıyorsun o şeyi.
42:48Yani cihazlar
42:50bile o şeyi dengelemesi
42:52lazım. Onun için
42:54enerji ona göre her şey. Her şeyden
42:56çift yarattık.
42:58Görmüyor musun hayvanların bile. Hepsinin çifti.
43:00Böyle
43:02ayetler yani şimdi.
43:04E sen şimdi bunun acayiplikleri biter mi? Dünyanın
43:06sonuna gelmişiz. Yeni yeni keşifler.
43:08Kıyamete kadar bitmeyecek.
43:10Hz. Kur'an, El-Faslu.
43:12Fasıldır.
43:14Fasıl, fasıl demektir. Bastar, niye
43:16racülün bir adam adilün, adaletli
43:18demek var. Bir de racülün bir adam
43:20adilün, adalet etmek.
43:22Bir adam adalet etmek olur mu? Adalet edici olur.
43:24Bu adam adalet etmekten dolayı
43:26o kadar adil ki, adaletin
43:28kendisi olmuş. İşte onun için Hüve Kur'an
43:30El-Faslu, hakla batıla
43:32ayırıcıdır, işte doğruyu
43:34eğriden seçicidir falan değil.
43:36Faslu, fasıl. Ne demek fasıl?
43:38Ayırmanın
43:40ta kendisi.
43:42Neyse asla olmadı. Bu hadisten
43:44okuyor da. Hadis-i Şerif'te bazılarına
43:46hadis olmayan kelimeler de koyuyor.
43:48İberruhu yok hadiste.
43:50İberruhu yok. Ama şey vardı mesela
43:52La yuhluku ala kesratu reddi
43:54vardı hadis. Ben hadisi burada görmüyorum.
43:56Medlid yok. Ama ezberi eskiden bildiğim
43:58bir hadis-i şerif. Hüve El-Faslu, leyse bilhezli
44:00la teşbe'u minel ulema.
44:02Evet, fasılanın ta kendisi.
44:04Hakkı batıdan ayıran kitabın
44:06ta kendisi. Başka onun kadar hakkı batıdan
44:08hiçbir şey ayıramaz. Ancak ona tabi olan
44:10kitaplar ayıramaz. Leyse olmadı Kur'an'a
44:12bilhezli. Şaka değil,
44:14oyun değil, kelam-ı sehif değil.
44:16Çok ciddiye
44:18olması lazım. Hiç dalga geçecek.
44:20Şakası yok.
44:22Sana ölümden mahzun diyor. Cennetten, cehennemden
44:24mahzun diyor. Ebedi azaptan mahzun diyor.
44:26Sana yıldırımlardan, şimşeklerden, belalardan,
44:28azaplardan mahzun diyor. Neyi şakaya alacaksın?
44:30Ondan sonra başın
44:32beladan kurtulmaz.
44:34Kur'an-ı Kerim hakkında zaten ayette de var ya
44:36innehu le kavlun fasıl
44:38ve ma huve bilhezli. O da Tarık suresi
44:40adıdır. Kur'an,
44:42hakkı batıldan ayıran bir kelamdır.
44:44Asla şakaya
44:46alınacak, oyuna alınacak,
44:48eğlenceye çevrilecek bir şey olamaz buyuruyor.
44:50La yeşbehu doyamaz
44:52minhu Hazreti Kur'an'dan.
44:54La yeşbehu da var. La yeşbehu da
44:56olabilir nüskav olaraktan.
44:58Doyamaz. Kim? Neden? Minhu
45:00ondan. Kim? El ulemav.
45:02Alimler ondan doyamaz. Ne kadar
45:04incelese, tefsir yapsa. Ha ben ne diyorum
45:06sana ya? Hemen hemen 50 sene oldu
45:08tefsirle uğraşıyorum.
45:10Celâle'inden, sâvisinden, cem'elinden
45:12başladık. İlk kitaplarım
45:14bunlar. Her türlü tefsir. Şu anda
45:16yüzlerce tefsir var evimde,
45:18ocağımda. Hepsine de duruma
45:20göre baktık, bakıyoruz. Doyuyor muyuz?
45:22Doymuyoruz. Nereden doyuyoruz?
45:24Daha ne kadar tefsir alsak
45:26diye uğraşıyoruz.
45:28Alimler ondan müstahnik alamaz.
45:30Her zaman ondan fayda çıkarır.
45:32Doymaz. Ne diyor Hazreti Osman
45:34Efendimiz çok söyledi bu işi.
45:36Kalp selim olursa,
45:38yani Allah'ın gayrından boş kalırsa,
45:40mâsivâdan, mâlihaneden,
45:42her türlü işlerine arınırsa,
45:44o kalbin sahibi
45:46Kur'an okumaya doymaz.
45:48Ama kalp selim değilse,
45:50hırlı kuş o zaman dinlemeye
45:52uşenir, okumaya uşenir. İki sayfada
45:54bırakır.
45:56Alimler ondan doymaz diyor. Çünkü
45:58Allah'tan ancak alimler korkar.
46:00Ama hangi alimler? Allah'ı bilen alimler.
46:02Tamam mı? Öyle şimdiki
46:04hafızlar, bilmem neler,
46:06fıkıhçılar, şucular, bucular diye
46:08diyanet, ilâhiyat,
46:10umamatik, dolmuş.
46:12Medreselerde de sıkıntı yani.
46:14Gerçek manada kalbi selim sahibi
46:16alim kaç tane çıkar?
46:18Seyri sülükü bitirmiş yani. Nerede?
46:20Ondan sonra
46:22alimler ondan, Efendi Hazretleri
46:24biz bu kadar hoca yetiştirdik ama şeyh yetiştiremedik.
46:26Sözü.
46:28Hem de fikriye söylemiş onu.
46:30Yani ondan duyuldu. Herkes ondan
46:32duydu bunu yani. Hüsamettin Hoca'ya da söylemiş.
46:34Ya ne demek? Mürşid-i Kamil'i
46:36yetiştirmemek, yetiştirememek Efendinin eksikliği
46:38değil ki. Ya zamanın
46:40eksikliği, bereketsizliği,
46:42hayırsızlığı ve insanların da kabiliyet azalmasından
46:44dolayı. Nasıl olacak?
46:46O zaman Allah'ın öyle peygamberi vardı
46:48bir tane bile ümmeti yok. Mahşer'e tek gelecek.
46:50Sen diyebilir misin ki o peygamber
46:52nakıstı, mukassırdı,
46:54eksik iş etti. De basın kafir olsun
46:56bir peygambere nakıstı dersen.
46:58Onun için bir
47:00Mürşid-i Kamil yetiştirememesi,
47:02bir Mürşid-i Kamil'in
47:04onun noksanlığına değil,
47:06ondan telakki eden, ilim alan,
47:08ders alanların noksan olduğuna,
47:10küllüsünde eksiklik olduğuna delalet
47:12eder. Çünkü zaman kısır.
47:14Zaman kısır.
47:16Ahir zaman.
47:18Bedter zamandayız hem de.
47:20Onun için Kur'an'dan alimler doymuş. Hangi alimler?
47:22Kalbi Selim sahibi, Allah dostları,
47:24veliler, öyle alimler doymaz öbürleri.
47:26Çoktan doymuş. Hadis-i Şerif'te
47:28ne buyuruyor?
47:30İki aç doymaz.
47:32Câiu'l-ilm ve Câü'l-dünyâ der.
47:34Burada tâlib-i ilmin ve tâlib-i dünyâ.
47:36İlim talep eden doymaz.
47:38Bir de dünyaya tamahkar olan doymaz.
47:40Dünya tamahkar olan
47:42doymaz. Onun için ey benim kulum
47:44Allah'a buyuruyor. Sen
47:46ölmeyecek kadar
47:48yaşayıp geçineceksen,
47:50verdiklerim sana yeter.
47:52Ama yok sen, efendim,
47:54dünyadan daha fazlasını istiyorsan,
47:56bütün dünyayı versem sana yetmez.
47:58Onun için el kanaatü kenzü lâ yef'lâ.
48:00Kanaat bitmez, tükenmez.
48:02Zenginlerin gazineleri biter.
48:04Kanaatkar adam oturur, rahat eder.
48:06Onlar hırs ve ihtiraslar içerisinde
48:08helak olur gider.
48:10Dünyada da hiçbir huzur bulamaz.
48:12Çoluğuna çocuğa oturup bir rahat
48:14benim gibi çay içemez ya.
48:16Niye? Her takoşu çök, cönöt.
48:18Milyar dolarlar dönerse nasıl oturacaksın
48:20ha? Hop hop hoplarsın yani.
48:22Bir yere zarar mı geldi, bir mala bir şey mi oldu?
48:24Bir yer mi patladı, bir yer mi çatladı?
48:26Bir de parası olan çok şey. Nereye koyacağım, nereye koyacağım?
48:28Tehlike çok.
48:30Onun için dünya talibiyle
48:32ilim talibi doymaz.
48:34Ali Adem Efendi babamız onu şöyle okurmuştu.
48:36Efendi Hazretleri şöyle okurdu onu.
48:38El câyân lâ yeşbân.
48:40Onu da bana okurdu. Bu âmet doymaz.
48:42Ya biraz kısa gidelim derdi.
48:44Ben yine tefsirlerde ne bulursam
48:46Ruhur Furkan'da yazıyorum yazıyorum. Bana da bir şey
48:48diyemezlerdi. Bu âmet doymaz.
48:50O zaman bunu okurdu. Efendi babam buyururdu ki
48:52El câyân lâ yeşbân
48:54câyul ilm ve câyul dünya.
48:56İki aç doymaz. Biri dünya açı,
48:58biri ilim açı derdi.
49:00Allah bizi ilim açlarından
49:02eylesin yani. Yoksa dünya açlarından
49:04ederse helak olur.
49:06Velâ tezîhû.
49:08Kaymaz.
49:10Ne sebebiyle? Bihi Kur'an sebebiyle.
49:12Ne el-ehvâû. Nefislerin
49:14kötü arzuları
49:16Kur'an sebebiyle ne yapmaz?
49:18Kaymaz ve kaydırmaz.
49:20Şu da var. Velâ tezîhû. Bâ ile müteadde olur.
49:22Velâ tezîhû. Kaydırmaz.
49:24Neyi?
49:26Bihi Kur'an ne? El-ehvâû.
49:28Kötü arzular ne yapamaz? Kur'an'ı
49:30haktan batıla doğru
49:32meylettiremez. Çünkü Kur'an mahfuzdur,
49:34garantilidir. Kimsenin canının
49:36isteği tamam. Bilâiyatta şurada burada
49:38yanlış manalar. Ne manalar
49:40Kur'an'a verenler var? Oruç tutabilen
49:42bile diyor fidye verirse diyor tutmasın, para
49:44versin diyordu Zekeriyabiyat. Onu bile
49:46âyetten çıkarıyordu güya. Ama
49:48tutturabildi mi? Tutturmadı.
49:50Kim kabul etti dünyayı? Çünkü
49:52bir kimsenin kötü arzusunu ne yapmaz? Kur'an'ı
49:54kaydıramaz. Kur'an'ın manasını da
49:56tahrif edemez. Efendim lafzını da
49:58döndüremez. Bu manada da var.
50:00Şu manada da var. Velâ tezîhû.
50:02Bu hadis acayip bir hadis.
50:04Velâ tezîhû. Kaymaz. Ne sebebiyle?
50:06Bihi Kur'an'a bağlı olma sebebiyle ne?
50:08El-ehvâû. İnsanların arzuları.
50:10Senin ne kadar nefsin, arzun, aklın,
50:12beynin varsa da onu Kur'an'a
50:14uydurursan sapıtmazsın.
50:16O arzu seni
50:18ne yapamaz? Saptıramaz.
50:20Herkesin arzusu, isteği vardır.
50:22Kötü kötü, gayrimeşru bunlar.
50:24Herkesi saptırabilir. Bir kişiyi saptıramaz.
50:26Kur'an'a tabi olan.
50:28Ece'arallâhu teâbe'al Kur'an. Bu hadis aklıma
50:30geldi şimdi. Tâ Rûhul-Furkân'da 35-40
50:32sene evvel bunu yazmışız. Birinci
50:34cildin başında geçiyor bu hadis. Burada yok.
50:36Ama unutmam ben bunu.
50:38Ece'arallâhu teâbe'al Kur'an.
50:40Minen yazıllefü'l-dünyâ
50:42ve eşkâfü'l-âhıra. Efendimiz Hazretleriyle
50:44yazdık bunu çünkü. Allah Kur'an'a
50:46uyanları korudu, muhafaza etti diyor.
50:48Neden? Dünyada sapıtmaz,
50:50ahirette meşakkate düşmez diyor.
50:52İkisinden de korudu diyor.
50:54Onun için ne buyuruyor Kur'an?
50:56Femenittebâü'dâye, ben size hidayet indireceğim
50:58diyor Adem Aleyhisselam. Yani bütün Allah'ın
51:00kitapları hidayettir tabi ki. Dönemleri geçti.
51:02Şimdi Hazreti Kur'an'dan başka yok.
51:04Kim hidayetime tâbi olursa
51:06felâhavfun âleyk. Dünyada da
51:08korku yok. Velâhu yahzenûn. Ahirette de
51:10üzülmek, masum olmak yoktur buyuruyor.
51:12O ayetin tefsirinde
51:14geçiyor. Onun için
51:17kaymaz, sapıtmaz.
51:19Bihi Kur'an'a uyması vasıtasıyla.
51:23Arzular, istekler
51:25Kur'an'a uyarsa meşru olur.
51:27Meşru arzular da kimseyi yoldan
51:29çıkartmaz. Ama Kur'an'a uymayan
51:31arzu ve istekler,
51:33insanı saptırır, cehennemi
51:35sonunda boylatır. Bu da
51:37çok güzel. Velâhâ tel tebisû.
51:39Karıştırmaz. Bihi okuranne
51:41el-elsinetü diller.
51:43Diller onu karıştırmaz.
51:46Acayip tabi
51:48bunlarda ince ince manalar var.
51:50Diller, diller.
51:52Onu karıştırmaz.
51:54Yani farklı, çelişkili lügatlar
51:56yok ki Kur'an'da. Hicaz lügatı
51:58üzere fasıh bir Arapça olduğu için
52:00onu ne okurken,
52:02efendim, ne de
52:04yazarken lügatlar karıştırmaz.
52:06Bir manası da şu var, o daha da
52:08anlaşılır bir mana.
52:10Velâhâ tel tebisû.
52:12Karıştıramaz. Bu sefer
52:14bağ ile müteahhitliği yaparsan
52:16nasıl ki kaydıramaz oldu, bu da karıştıramaz oldu.
52:18Bir var kaymaz, karıştırmaz.
52:20O manayı verdim. Bir de
52:22bağ ile müteahhitliği manası veriyorum şimdi.
52:24Velâhâ tel tebisû. Karıştırmaz. Bihi onu
52:26el-elsinetü diller. Yani
52:28hiçbir lisan okurken
52:30ona bir desise katıp karıştıramaz.
52:32Karıştırdığı anda bütün dünya
52:34ayağa kalkar. Pişşşt!
52:36O ayette öyle bir kelime yok.
52:38Allah hafızlarla Kur'an'ı muhafaza
52:40ettiği için, bir de mushaflarda
52:42yazdırdığı için
52:44kıyamette kaldırılacak semaya.
52:46Onu geçen ders çok anlattım. Kaldırılana kadar
52:48mahfuzdur. Onun için hiçbir dil
52:50ne yapamaz? İçine bir desise bir şey
52:52katamaz. Burada kalalım. Bu hadis-i şerif
52:54uzun. Birkaç, yani arada da
52:56izahlar girecek. O izahlardan sonra
52:58hadisi bir daha devam edecek.
53:00Hadisi onun için tam metin olarak, hadis olarak
53:02almadı farkındaysanız. Allah Kur'an'ı
53:04şöyle niteledi diyor. Rasûlullah
53:06sallallahu aleyhi ve sellem şöyle vasıfladı diyor.
53:08Çünkü o hadis olduğu anlaşılıyor. Tabi o
53:10sedef ayı olduğundan Mevlânâ nitelemiş oluyor.
53:12Dolayısıyla. Ama
53:14oradan bir sayfa, bir buçuk, iki sayfa
53:16gördüm önünü de tam bakamadım. Hadis-i şerif
53:18daha devam ediyor. Yani o hadis-i şeriften
53:20bazı izahlar girecek.
53:22O izahlardan sonra yine diğer cümlelerine
53:24hadis-i şerifin devam edecek. Hadis-i şerif acayip bir şeydir.
53:26Yani
53:28el Kur'an
53:30ve zikrul hakim
53:32el Kur'an
53:34hablullahil metin
53:36ve zikrul hakim
53:38basrâtul mustakîm
53:40böyle giden bir hadis-i şeriftir.
53:42Çocukluğumuzda ezberlediğimiz
53:44hadis-i şeriflerdendir. Çok okumayınca
53:46tabi unutturuyor. Allah-u Teala
53:48Hz. Kur'an'ın bütün bereketlerinden
53:50azamî derecede istifade
53:52edenlerden eylesin.
53:54Amin.
53:56Sallallahu aleyhi ve sellem.