Mülk Suresi, 23, 20-22 Ayetlerinin Tefsiri

  • 10 yıl önce
ADNAN OKTAR: Mülk Suresi-23, şeytandan Allah’a sığınırım; “De ki: "Sizi inşa eden (yaratan),” Yaratan, bak yine yaratılışı anlatıyor Allah, “size kulak, gözler” yani dinleme ve görmek, “ve gönüller veren” yani kalplerinize sevgiyi şefkati veriyor, kalbimize heyecanı veriyor. Mesela bir şey görüyoruz, seviyoruz. Mucize, “Ne kadar güzel” diyoruz. Neye göre? Gönüle göre. Gönül öyle görüyor. Mesela bir başkası da diyor ki; “Ne kadar çirkin” diyor. Mesela Peygamberimiz (s.a.v)’de de var ya, yolda giderken Ebu Cehil görüyor; “Ya Ebul Kasım ne kadar çirkin bir insansın” diyor, Resulullah (s.a.v); “doğru söyledin” diyor. Yine sahabilerle giderken yolda Hz. Ebubekir (r.a)’ı görüyor, böyle aşık tabii o, “Ya Resulullah ne kadar güzel insansın” diyor, uzun uzun seyrediyor, “Doğru söyledin ya Ebubekir” diyor “Ya Resulullah” diyorlar, “ikisine de doğru söyledin dediniz. Sizin hikmetle söylediğinizi biliyoruz. Buradaki hikmet nedir?” diyorlar. “Ben bir aynayım, bana bakan kendini görür” diyor. Gönül gözüyle bakan, güzel görüyor. Gaflet gözüyle, zulümat, cahiliye gözüyle bakan, zaten zifiri karanlık kalbi adamın. Yani onun göreceği, mesela kuzuyu görüyor kötü görünüyor gözüne kuzu. Kelebeği görüyor, çirkin görüyor. Peygamber (s.a.v)’i görüyor, zaten kendi çocuğu bile adama kötü geliyor yani, Peygamber (s.a.v)’i, onu da çirkin görüyor.  

“Rahman’a karşı size yardım edecek olan kimmiş?” Yani Allah’a karşı kim karşı koyabilir” diyor Cenab-ı Allah.  “Şu sizin ordunuz mu?” Bak, şu sizin ordunuz mu? Genellikle hep ordularla Müslümanlara saldırırlar. Kızıl Çin’de olsun, dünyanın her tarafında olsun. Bir tek bizim ordumuz kahraman, yiğittir yani kendi milletine karşı şefkatli. Bak, Mısır ordusu da kendi halkına dehşet saçıyor. Her yerde ordular Müslümanlara dehşet saçmıştır hep. “Şu sizin ordunuz mu? Kafirler yalnızca bir gurur (kesin bir aldanış) içindedirler.” (Mülk Suresi / 20) Yani enaniyet ve kibir içinde. Hakikaten mesela bakıyorsun adam muazzam bir gurur içerisinde. Müslümanlara saldıran ordularda müthiş bir azamet oluyor. Dindarlara saldırıyorlar. İyi olan insanlara, mazlumlara saldırıyorlar. Ama azamet oluyor üstlerinde. Gurur oluyor. “Eğer O” Cenab-ı Allah. “rızkını tutsa (vermese), rızkınızı verecek olan kimmiş? Hayır; onlar, bir azgınlık ve nefret içinde inatla direniyorlar.” (Mülk Suresi / 21) Azgınlık yani terörist ruh, saldırgan ruh ve sevgisiz ruh. Bak, azgın ve nefret içinde, sevgisiz. Nefret ne demek? Sevgiyi unutmuş, hasta. Aç interneti, ona küfrediyor, buna küfrediyor, herkesten nefret ediyor. Kendinden de nefret ediyor. Ben o tiplere bakıyorum, kendinden nasıl nefret ettiğini de yazıyor. O çok acayip. Bir tane, iki tane, on tane değil, çok fazla örnek gösteririm. Bak, “Nefret içinde inatla direniyorlar” diyor, Allah. Birde inatçılık oluyor onlarda. Hakka, doğruya kesin kanaatleri geldiği halde direniyorlar. Hatta Cenab-ı Allah “senden arslandan” arslana benzetiyor Müslüman’ı, hakkı savunan-ki, Mehdiyet’e de işarettir, arslan. Hz. Ali (r.a)’ın da lakabıdır biliyorsunuz. Hep Peygamberimiz (s.a.v)’in hitabı ona oydu, “Allah’ın arslanı” olarak hitap ediyordu. Kaçanları da Cenab-ı Allah, İslam’dan kaçanları yaban eşeklerine benzetiyor. Yaban eşekleri toplu hareket ederler, birbirlerine aynı benzerler. Huyu suyu, kişiliği aynı benzer. Çok ürkektirler, biri ürktü mü, hepsi beraber ürker kaçarlar. Biri bağırdı mı, hep beraber bağırırlar. Bazılarında bu oluyor hakikaten. Mesela toplanıyorlar, biri bir slogan atıyor, hep beraber toptan bağırıyorlar. Mesela yaban eşeklerinde de biri anırdı mı, hepsi birden anırıyor. Ve yüksek sesle bağırıyorlar. Mesela deliler gibi biri bir yere kaçtı mı, hepsi onu takip ediyor. O kendini suya atarsa, mesela onlar da kendini suya atıyorlar, şuursuz. Yani kitle psikolojisiyle hareket ediyorlar. Ama “tek bir arslandan ürkmüş” diyor ayette Allah. “Tek bir arslandan ürkmüş, kaçan yaban eşekleri gibidirler” diyor Allah. Bazıları için tabii, bazıları dinsiz, aklı çalışmayan, kafası çalışmayanlar için söyleniyor.

“Şu halde yüzükoyun sürünerek yürüyen mi daha çok hidayete erer, yoksa dosdoğru yol üzerinde dümdüz yürümekte olan mı?” (Mülk Suresi / 22) Yani yüzükoyun hayvan mı hidayete erer? diyor. Hayvan gibi olan bir insan mı, yoksa dosdoğru yol üzerinde dümdüz yürümekte yani insan gibi hareket eden mi hidayete erer? diyor. Demek ki dümdüz yolda yürüyen. Hayvan gibi hareket eden hidayete ermiyor.