DOĞANIN VE BURDUR GÖLÜ'NÜN
NE KADAR YIKIMA UĞRATILDIĞININ SERENCAMIDIR
Burdur Gölü'nün 1967 ve bugünüyle ilgili görüntüler şaşırtıcı ve çarpıcı… Doğa ve Burdur Gölünün aradan geçen 45 yılda geldiği içler acısı ve ürkütücü görünümünün sadece doğal etkenlere bağlanamayacağı açık ve net; bu konuda insan unsurunu ihmal eden bir görüş başından ya sakattır ya da kötü niyetlidir.
Günümüzden 45 yıl önce, 1967'lerde Burdur Gölünün dalgaları, video görüntülerinde ve fotoğraflarda somut olarak görüldüğü ve izlendiği gibi, Çendik Motel'in duvarlarına vuruyordu. Gölün suları Motel'in duvarlarına dayanıyor, oradan kayıklara biniliyordu.
Bugün ise görüntü moral bozucu; onlarca metre çekilmiş, uzunca bir toprak sahil oluşmuş durumda; sazlıklarla, taşlık otluk pislikle dolu bir arazi...
1970'lerde Bucak'tan gelip göle girerek kıyı boyunca inşa edilmiş kabinlerde duşumuzu alır giyinirdik.
Doğanın ve Gölün ne kadar yıkıma uğratıldığının serencamıdır.
Bu konuda herkes, her kesim suçlu ve ağır sorumluluğu vardır. Doğa örgütleri AB’den para sızdırmanın peşinde; parayı verenin bayrağı dikeceği ya da parayı verenin düdüğü öttüreceği gerçeğinin farkında ya da değil! Göl havzasının bütün dağları mermer şirketlerince hallaç pamuğu gibi atılmış, çevre saçkıran olmuş kelleye dönmüş; bizim doğa örgütleri henüz eylem biçimlerinin en alt ve etkisiz basamaklarında boncuk oynuyor. Valilik, Belediye ve İl Özel İdaresi göstermelik ve küçük faaliyetlerle gözboyamak peşinde, ağır sorumluluklardan kaçınmakta, taşın altına elini sokmaktan geri durmaktadır.
NE KADAR YIKIMA UĞRATILDIĞININ SERENCAMIDIR
Burdur Gölü'nün 1967 ve bugünüyle ilgili görüntüler şaşırtıcı ve çarpıcı… Doğa ve Burdur Gölünün aradan geçen 45 yılda geldiği içler acısı ve ürkütücü görünümünün sadece doğal etkenlere bağlanamayacağı açık ve net; bu konuda insan unsurunu ihmal eden bir görüş başından ya sakattır ya da kötü niyetlidir.
Günümüzden 45 yıl önce, 1967'lerde Burdur Gölünün dalgaları, video görüntülerinde ve fotoğraflarda somut olarak görüldüğü ve izlendiği gibi, Çendik Motel'in duvarlarına vuruyordu. Gölün suları Motel'in duvarlarına dayanıyor, oradan kayıklara biniliyordu.
Bugün ise görüntü moral bozucu; onlarca metre çekilmiş, uzunca bir toprak sahil oluşmuş durumda; sazlıklarla, taşlık otluk pislikle dolu bir arazi...
1970'lerde Bucak'tan gelip göle girerek kıyı boyunca inşa edilmiş kabinlerde duşumuzu alır giyinirdik.
Doğanın ve Gölün ne kadar yıkıma uğratıldığının serencamıdır.
Bu konuda herkes, her kesim suçlu ve ağır sorumluluğu vardır. Doğa örgütleri AB’den para sızdırmanın peşinde; parayı verenin bayrağı dikeceği ya da parayı verenin düdüğü öttüreceği gerçeğinin farkında ya da değil! Göl havzasının bütün dağları mermer şirketlerince hallaç pamuğu gibi atılmış, çevre saçkıran olmuş kelleye dönmüş; bizim doğa örgütleri henüz eylem biçimlerinin en alt ve etkisiz basamaklarında boncuk oynuyor. Valilik, Belediye ve İl Özel İdaresi göstermelik ve küçük faaliyetlerle gözboyamak peşinde, ağır sorumluluklardan kaçınmakta, taşın altına elini sokmaktan geri durmaktadır.
Category
🗞
Haberler