Ukrayna, savaşın başından beri kendi geleceğini belirlemek için mücadele ediyordu, ancak şimdi işler değişti. ABD, Rusya ile müzakere masasına otururken, Ukrayna bu süreçten dışlandı. Ülkenin geleceği büyük güçlerin pazarlıklarına bağlı hâle geldi ve ekonomik kaynakları da bu anlaşmaların bir parçası oldu. Rusya, işgalin üçüncü yılına girerken Ukrayna topraklarının yaklaşık %20’sini kontrol ediyor. Savaşın başlarında Rus birlikleri, Herson, Zaporijya, Donetsk gibi doğu bölgelerinde ilerledi ve Kiev’in 25 kilometre yakınına kadar ulaştı. Ancak Ukrayna’nın karşı taarruzuyla başkent üzerindeki tehdit azaldı. Bugün savaşın doğu cephesinde yoğunlaştığı ve Rus güçlerinin Dinyeper’in batısına geçmediği görülüyor.
Başlangıçta Ukrayna’ya tam destek veren ABD yönetimi, zaman içinde politikasını değiştirdi. Kamuoyundaki destek azalırken, Biden yönetimi de Ukrayna için verdiği taahhütleri yumuşattı. Amerikalıların %50’si, Ukrayna’nın toprak kayıplarına rağmen savaşın bir an önce bitmesini istiyor. Cumhuriyetçilerin baskıları da Biden’ın Ukrayna’ya desteğini sınırlayan bir faktör oldu. Trump, başkanlık görevine gelmesi hâlinde 24 saat içinde savaşı bitireceğini iddia etse de, bu gerçekte mümkün değil. Savaşın seyrini Ukrayna ve Rusya’nın askeri durumu belirleyecek. ABD ve Rusya’nın Suudi Arabistan’da yaptığı görüşmelere Ukrayna ve Avrupa’nın dâhil edilmemesi, Kiev yönetiminin barış sürecinde dışlandığını gösteriyor.
Trump yönetimi, Ukrayna’nın Rus kontrolündeki toprakları geri alma hedefinden vazgeçmesini savunuyor. Öte yandan, ABD’nin Ukrayna’daki madenlere yönelik ilgisi dikkat çekiyor. Lityum, titanyum, uranyum gibi stratejik mineraller konusunda Washington ve Kiev müzakereler yürütüyor. Ancak bu madenlerin önemli bir kısmı Rusya’nın kontrolündeki bölgelerde bulunuyor. Ukrayna’nın NATO’ya üyeliği konusunda da belirsizlik sürüyor. ABD, Kiev’in NATO’ya katılmasına karşı çıkarken, Avrupa ülkeleri Ukrayna’ya asker gönderme fikrini tartışıyor. Fransa ve İngiltere destekleyici bir tutum takınırken, Almanya ve İtalya temkinli yaklaşıyor. Ukrayna’nın geleceği büyük ölçüde küresel güçlerin çıkarlarına bağlı hâle gelirken, savaşın kısa vadede sona ermesi için taraflar arasında yeni pazarlıkların yapılması muhtemel görünüyor.
GZT Özel İçerik Editörü Salih Cuma Aydın bu videoda Ukrayna-Rusya savaşının geleceğini anlattı.
00:00 Giriş
02:15 Amerika neden Ukrayna'ya destek vermekten vazgeçti?
04:00 ABD'nin Ukrayna ve Avrupa'yı müzakere masasına davet etmemesinin sebepleri neler?
05:22 Trump'ın gözü Ukrayna'nın madenlerinde
08:24 Ukrayna NATO üyeliği konusunda neden engellerle karşı karşıya
10:00 Avrupa'nın askerleri Ukrayna'ya gönderilecek mi?
11:23 Rusya'nın savaştan kazancı ne oldu?
Özel ayrıcalıklardan yararlanmak için GZT'ye katıl:
https://www.youtube.com/channel/UClWewRX7n_IY3mBbxmttR5Q/join
Videoyu beğenin! Yeni videolar için abone olun: https://bit.ly/3oO5zRn
Haberlerin anlık bildirim ile cebinize gelmesi için 'GZT' mobil uygulamamızı indirin!
Editör Anl
Başlangıçta Ukrayna’ya tam destek veren ABD yönetimi, zaman içinde politikasını değiştirdi. Kamuoyundaki destek azalırken, Biden yönetimi de Ukrayna için verdiği taahhütleri yumuşattı. Amerikalıların %50’si, Ukrayna’nın toprak kayıplarına rağmen savaşın bir an önce bitmesini istiyor. Cumhuriyetçilerin baskıları da Biden’ın Ukrayna’ya desteğini sınırlayan bir faktör oldu. Trump, başkanlık görevine gelmesi hâlinde 24 saat içinde savaşı bitireceğini iddia etse de, bu gerçekte mümkün değil. Savaşın seyrini Ukrayna ve Rusya’nın askeri durumu belirleyecek. ABD ve Rusya’nın Suudi Arabistan’da yaptığı görüşmelere Ukrayna ve Avrupa’nın dâhil edilmemesi, Kiev yönetiminin barış sürecinde dışlandığını gösteriyor.
Trump yönetimi, Ukrayna’nın Rus kontrolündeki toprakları geri alma hedefinden vazgeçmesini savunuyor. Öte yandan, ABD’nin Ukrayna’daki madenlere yönelik ilgisi dikkat çekiyor. Lityum, titanyum, uranyum gibi stratejik mineraller konusunda Washington ve Kiev müzakereler yürütüyor. Ancak bu madenlerin önemli bir kısmı Rusya’nın kontrolündeki bölgelerde bulunuyor. Ukrayna’nın NATO’ya üyeliği konusunda da belirsizlik sürüyor. ABD, Kiev’in NATO’ya katılmasına karşı çıkarken, Avrupa ülkeleri Ukrayna’ya asker gönderme fikrini tartışıyor. Fransa ve İngiltere destekleyici bir tutum takınırken, Almanya ve İtalya temkinli yaklaşıyor. Ukrayna’nın geleceği büyük ölçüde küresel güçlerin çıkarlarına bağlı hâle gelirken, savaşın kısa vadede sona ermesi için taraflar arasında yeni pazarlıkların yapılması muhtemel görünüyor.
GZT Özel İçerik Editörü Salih Cuma Aydın bu videoda Ukrayna-Rusya savaşının geleceğini anlattı.
00:00 Giriş
02:15 Amerika neden Ukrayna'ya destek vermekten vazgeçti?
04:00 ABD'nin Ukrayna ve Avrupa'yı müzakere masasına davet etmemesinin sebepleri neler?
05:22 Trump'ın gözü Ukrayna'nın madenlerinde
08:24 Ukrayna NATO üyeliği konusunda neden engellerle karşı karşıya
10:00 Avrupa'nın askerleri Ukrayna'ya gönderilecek mi?
11:23 Rusya'nın savaştan kazancı ne oldu?
Özel ayrıcalıklardan yararlanmak için GZT'ye katıl:
https://www.youtube.com/channel/UClWewRX7n_IY3mBbxmttR5Q/join
Videoyu beğenin! Yeni videolar için abone olun: https://bit.ly/3oO5zRn
Haberlerin anlık bildirim ile cebinize gelmesi için 'GZT' mobil uygulamamızı indirin!
Editör Anl
Categoría
🗞
Noticias