Category
🗞
HaberlerDöküm
00:00Merhaba değerli izleyiciler, bugünkü konuğumuz, kıymetli meslek büyüğümüz Banu Avar, gazeteci yazar Banu Avar'la beraber olacağız ve tabii ki kendi yeni çıkardığı kitabı Alaycı Kuş'u konuşacağız.
00:23Biraz nedir bu Alaycı Kuş, arkasında ne gibi fikirler var, ne gibi operasyonlar dönüyor, bunları hepsini tekrar soracağım kendisine.
00:32Tabii Alaycı Kuş ismini söylediğimizde aklınıza ilk başta bir roman ismi gibi gelmiş olabilir ama çok çok farklı bir serüveni var bu işin, bu kitabın diyelim ve Banu Hanım'a hoş geldiniz diyelim.
00:43Hoş geldiniz Banu Hanım.
00:45Hoş bulduk Ömer Can ve herkese selam, sevgiler.
00:48Ben de kitabın ilk sayfasını göstereyim, kitabın ilk sayfasında bakın ne diyor, Ömer Can Talo diyor.
00:57Kitabımın yayın danışmanı yani sık sık böyle arayıp da ne dersin böyle mi gitsin öyle mi gitsin dediğim arkadaşım Ömer Can.
01:08Çok çok çok ben teşekkür ederim.
01:11Kıymetli bir çalışmada ufacık da olsa bir emeğimiz olmuş oldu bizlerinde.
01:18Tabii o süreç hani birebir şahit olduk sizin ne kadar özverili bir şekilde bu kitap için çalıştığınıza.
01:27Ama ben izleyiciler henüz bilmeyeceği için doğal olarak kitabın tüm detaylarıyla ilgili sizlerden bazı cevaplar isteyeceğim.
01:35Mesela şununla başlayalım.
01:37Alaycı Kuş ismini verdiniz kitaba.
01:39Şimdi bu Alaycı Kuş nedir diye başlayalım.
01:44Bu neyin metinlenmesi ya da neyin ismi oluyor?
01:47Yani Alaycı Kuş bir defa her sesi taklit edebilen bir kuş.
01:51Duyduğu şeyi aynı anda ayrıca bir tane ses de değil 10-15 sesi aynı anda taklit edebiliyor.
01:58Dolayısıyla Soğuk Savaş döneminde Frank Wiesner adlı CIA'nin güzel operasyonlar şefi bu adla Alaycı Kuş adını verdiği bir operasyon yürütüyor.
02:07Ve bu operasyonla 25 haber ajansı ve yüzlerce gazeteci satın alıyor.
02:13Olay bu yani esas mesele satın alınmış gazeteciler ve sahte haber imalatı yapılması.
02:21Olay Alaycı Kuş operasyonunun anlamı bu.
02:24Ben de bundan dolayı kitaba çünkü buna da değiniyoruz.
02:28Nasıl elitlerin kitlelerin yönlendirildiğini anlatıyoruz.
02:33Bu yönlendirme sırasında da en çok kullanılan insanlar gazeteciler.
02:36Sanatçılar tabii ki yani bütün işte halkla direkt ilişkisi olan birçok meslek grubu ama en başında gazeteciler geliyor.
02:47Dolayısıyla adını o nedenle Alaycı Kuş verdik.
02:51Bu operasyon çok özel bir operasyondu.
02:53Yani CIA bu girişim için düşün 1 milyar dolar harcamıştı ve her gazeteci 1950'lerde rüşvet verilmişti.
03:01Yani hemen hemen bunun dışında kalan çok az gazeteci vardı.
03:04Bu da ilginç Banu Hanım.
03:06Yani benim esas sizin kitabınızda o bölümü okurken beni şaşırtan şey şuydu.
03:12Yüzlerce gazeteci onlarca ajans hatta aklıma şu gelmişti.
03:17Ya hiç bu operasyonun dışında olan gerçekleri söyleyen halkının milletinin hakkını savunan gazeteci yok mu kalmamış mı o dönem?
03:26Ben yüzlerce gazeteci izlediğimize çok merak ettim.
03:28Var ama onların sesi duyulmuyor.
03:30Onlar geri çekilme modunda duruyorlar.
03:33Çünkü insanların başına çok ilginç şeyler geliyor.
03:37Birdenbire 26. kattan düşüveriyorlar.
03:39Öyle şeyler oluyor o sırada.
03:41Çok yaygın yani korkunç şeyler uygulamalar da var.
03:45O yüzden insanlar korkuyorlar.
03:47Baya bir korku operasyonu sürüyor.
03:49Biliyorsun McCarthy dönemi diye bir dönem var ve McCarthy döneminde 205 tane insanın sanatçısı gazetecisi hepsi içinde.
03:57Elinde bir listeyle ortaya çıkan bir FBI senatörü var.
04:01FBI'nın da direkt ilişkide olduğu bir senatör var McCarthy isminde bir senatör bu.
04:08Bu adam 205 kişi deniyor o listede 205 komünist olarak adlandırılmış adam var ama
04:15yani onun çok dışında ve birçok insanı da zarar veren birçok insana zarar veren uygulamalar yapan tehlikeli bir adam.
04:26Ve işin ilginç yanı şu ki CIA'nın özel operasyonlar şefi Frank Wiesner yani Alacıkuş operasyonunu yürüten adamla
04:34McCarthy yani FBI ile ilişkili olan bu senatör McCarthy'ın ünlü McCarthy uygulamalarını ortaya koyan bu senatörün arası çok bozuk.
04:44Bir de böyle bir güç kavgası var ve bugün birebir aynısını biz yaşıyoruz.
04:48Hepsi birbiriyle o güç kavgasının içinde savaşıyor.
04:52Mesela FBI o dönemde diyor ki Frank Wiesner bir komünisttir diyor.
04:57Yani canını sıkan herkese komünist demek gibi bir moda var.
05:00Ve bütün bu olaylar işte o 1950'lerde yaşanıyor ilk yaşanması o.
05:06Daha sonra 76 yılında yine senato ele ile patlatılıyor olay.
05:12Çünkü yeteri kadar yayılmış oluyor o zaman yine kendileri patlatıyorlar.
05:15Bugün de örnekleri var bu gibi patlatmaların.
05:18Fakat 76 yılında patlatılsa ve biz bu işten vazgeçtik falan deseler de öyle olmuyor.
05:24Çünkü bu işe girişmiş olan gazeteci ve haber ajanslarının hiçbirini araştırmıyorlar.
05:31Yani araştırılması da senato vasıtasıyla engelleniyor.
05:35Tamam diyorlar yeter 5 taneyi ortaya çıkardık burada kesin.
05:39Neden çünkü devam ettikleri ilişkiler var bunların ortaya çıkmasını istemiyorlar.
05:44Evet tabii o zaman şu soru da doğuyor.
05:47Bugün yani 2025 yılında bu operasyon belki farklı bir isim altında Amerika Birleşik Devletleri'nde hala devam ediyor olma ihtimali de var.
05:57Ediyor sadece Amerika'da devam etmiyor her yerde devam ediyor.
06:01Türkiye'de de devam ediyor başka yerlerde de devam ediyor her yerde var bu ilişkiler.
06:06Zaten bunları seni izleyenler, Cumhuriyet gazetesi okuyanlar.
06:11Yani bu kesimler herkes çok iyi biliyor.
06:14Yani kimler nerelerde ne gibi faaliyetlerle hangi dış istihbaratlarla ilişkilidir.
06:22Birdenbire bir gazeteci bir bakıyorsun Almanya'ya gitmiş ve bütün İH'e ibadeti sağlanmış ve orada öyle bir vakıfla ilişkiye girmiş ki.
06:36O vakıf zaten bütün Alman vakıfları biliyorsun Necip Ablebitoğlu rahmetli yazmıştı.
06:43Şeylerle ilişkilidir yani BND ile Alman İstihbaratı ile ilişkilidir.
06:48Yani bu çerçevede birçok örnek aklımıza gelebilir.
06:52Var yani bunlar oluyor her yerde.
06:55Burada o zaman hazır Türkiye'den bahsetmişken.
06:59Şimdi kitabınızda bir serüven var.
07:02Yani bu operasyonun başladığı tarihi içerip soğuk savaş yıllarını geçip hatta daha sonrasına dair de böyle gelen bir serüven şeklinde bu bilgiler aktarılıyor bize.
07:14Peki Türkiye ayağında geçmişte en azından baktığımızda belki bugün isimleri vermek bakımından biraz sakıncalı gibi görünebilir ama
07:23geçmişte baktığımızda ne tür örnekler yaşandı?
07:26Ne tür operasyonlar çekildi?
07:29Şimdi bizler yani bu adam alaycı kuş operasyonunu başlatan adam işin başına getirildiği zaman
07:36ve yani CIA'nin özel projeler bölümünün başına getirilmesinden çok daha önce
07:46yani 2. Dünya Savaşı'nın ortasında 1943'lerde zaten Türkiye'de dolaşıyor 3 ay.
07:543 ay Romanya'ya gidiyor 5 ay.
07:56Mesele ne?
07:57Yani Elif Bey'sinden başlarsak işin dünyadaki elitler, dünyaya el koymak isteyen, dünya zenginliklerine el koymak isteyenlerin
08:08o dönemdeki ilk derdi bir Sovyet cephesi kurmak.
08:13Yani Sovyetlere karşı ne yapılabilir üstüne uğraşıyorlar?
08:16Sovyetlerin dibinde olan ülkede Türkiye o dönemde ve Türkiye'yi bir cephe ülkesi olarak seçiyorlar.
08:22Ve Türkiye'de yani 1940'larda belki daha önce onları bilmiyorum ama
08:271940'lardan itibaren de kendi adamlarını ki o zaman biliyorsun CIA yok daha ortada.
08:33Ama işte özel stratejik hizmetler birimi diye bir birim var ve bu daha sonra CIA oluyor.
08:39İşte Amerikan Merkezi İstihbarat Teşkilatı haline geliyor.
08:43Buralarda dolaşıyorlar Türkiye'de.
08:47Ve Türkiye'de dolaşırken özel olarak en fazla dini gruplarla ilişkiye girmeye çalışıyorlar.
08:54Yani kendilerine iş yapacak, kendilerine göre çalışacak, alaycı kuş olacak kendileri için.
09:01Bir takım dini gruplar özellikle Nakşiler arasında İsmailiye Tarikatı gibi filan tarikatlarla geniş ilişkiye giriyorlar, büyük ilişkilere giriyorlar.
09:11Ve bu arada da yani özellikle işte İkinci Dünya Harbi sırasında Amerikan Büyükelçiliklerinde çalışan enteresan tipler var.
09:22Ruzi Nazar gibi. Bunlar da işte 1959-71 yılı arasında 11 yıl boyunca Ankara Büyükelçiliği'nde de görevli.
09:30Ruzi Nazar bir Özbek aslında.
09:32Fakat bu adam öyle bir yakın ilişki içinde ki Türkiye'deki MAH'la yani MİTO diyelim, İstihbarat Teşkilatı'nın o zamanki ismi.
09:43Onun başında Behçet Türkmen var mesela.
09:46İşte ünlü şey, İlter Türkmen'in de babası, ünlü bir MIT başkanı.
09:53Ve onların araları yani hem Türkiye İstihbaratı'yla çok yakın hem çeşitli siyasi partilerle çok yakın böyle bir Ruzi Nazar var.
10:02Ve Komünizm ve Mücadele Derneği, yani FETÖ'lün içinden fışkırdığı Mücadele Derneği'ni kurandır Ruzi Nazar.
10:09Ve bu tip ilişkilerde yani gerek eğitim alanında, gerek istihbarat alanında, gerek siyasi alanda,
10:19meclisinin içindeki bir takım adamlarla, dini tarikatlarla bir nevi Türkçüler, ülkücüler falan içine sızmalar yapabilen bir adam,
10:29böyle örgütlenmeleri olan bir adam etnik ve dini kesimlere özellikle çok çalıştığı biliniyor.
10:37Literatürde CIA'nin Türk casus diye de geçiyor Ruzi Nazar, yani böyle bir şeyi oturmuş artık.
10:45Zaten CIA'de çalışıyor, yani CIA ile bağlantılı çalışıyor adam çok uzun bir süre.
10:51Yani bunu altını kalın kalın çizmek lazım ki bunu yazan çizen çok insanda oldu.
10:58Türkiye'de sağ örgütlerle ve dini tarikatlarla yakından bağlantılı ve böyle iş yapan,
11:05belki de Ömer Can yani CIA elemanlarından sadece birini söylüyoruz, daha kaç tanesi var.
11:10Yani o dönemde bütün güçlerini Sovyetlerle cephe olan ülkelere ayırıyorlar,
11:15işte özel radyolar kuruyorlar, özel olarak işte bu ülkelere gidip oralarda özel bizsel raporunda,
11:22Bodol raporunda falan açıkladığı gibi özel ilişkiler kuruyorlar.
11:26Öğrenci teşkilatlarıyla ilişkiye geçiyorlar.
11:29Ondan dolayı yani böyle 6. filo burnumuza dayandığı zaman birileri gidip orada filoya karşı namaz kılıyor.
11:37Kıblemiz orasıdır falan diyor.
11:39İşte bu oralardan gelen bir akım yani bayağı bir çalışma yapılmış.
11:45Çünkü aynı anda biliyorsun İran'da CIA'nın ilk operasyonu 1953'te yer alıyor.
11:52Yani Musaddık gibi petrolü milli eleştiren bir adam yerinden ediliyor.
11:58İşte bir darbe yapılıyor.
12:00Ya da Guatemala örneği mesela çok ilginç bir örnek.
12:03Biz kitapta ona değer verdim.
12:05Çünkü gerçekten yani bugün hala süre giden bir takım işler dönüyor bazı ülkelerde.
12:13Aynı oradaki gibi ve onların içinde de Edward Barneys hep yer alıyor.
12:17Edward Barneys diye bir adamdan bahsediyoruz durmadan.
12:20Yani halkla ilişkilerin babası propaganda adlı kitabın yazarı olan bu adam.
12:24Dayısı Freud, Zygmunt Freud'dan aldığı bir takım bilgilerle insanları siyaset de satabilirim, sigara da satabilirim, ne bileyim motor da satabilirim, fikir de satabilirim diyen bir adam.
12:42Ve bu adam işte Guatemala darbesinde inanılmaz işler çeviriyor.
12:49Çünkü Guatemala'da Amerikalı bir meyve şirketi var United Fruit Company diye.
12:54Ve bütün muz ağaçlarına el koymuş bir şirket bu.
12:58Bugün birçok Afrika ülkesinde olduğu gibi yani bu tip el koymalar var, çökmeler var.
13:04Ve muz ağaçlarıyla beraber bu siyasete de el koyuyor bu adamlar, bu şirket yani.
13:11Ve aynı zamanda da şirketin çok başındaki adamların hepsi Amerikan siyasetinde çok önemli koltuklarda oturan adamlar.
13:20İşte 1951 yılında birdenbire yabancı sermayeden bıkan millet sokaklara dökülüp işte Arbenzi başkanı desteklemeye başlayınca bunların etekleri tutuşuyor.
13:33Hemen Bir grup adamı oraya yolluyorlar ve orada inanılmaz bir medya faaliyeti sürüyor.
13:41Öyle böyle değil, ne yalanlar atıyorlar.
13:44İşte bütün gazetecileri satın alıp, fakir bir ülke, paralar dağıtılıyor.
13:48İşte o gazetecilerle bir takım yazılar yazdırılıyor.
13:52Sadece içeride yazılar yazdırılmıyor dışarıda da çok önemli Amerikan gazetelerinde de yazılar çıkıyor ki Arbenz bir komünisttir, satılmış bir Moskova uşağıdır.
14:01Falan şeklinde yazılar yazılıyor.
14:04Ve bir şey yapılıyor yani bir medya darbesi gerçekleştiriliyor ve çok iyi bir örnek bu adam.
14:11Ama daha sonra da bunu yaptıkta biliyorsun birçok ülke var.
14:14Ama biz böyle çok tipik bazı şeyleri aldık, örnekleri aldık.
14:20Evet, şimdi şeye de geçmek istiyorum.
14:23Tabii çok girift ilişkiler.
14:25Her taraftan baktığınızda başka başka...
14:28Bu korkutmamalı ama bizi.
14:29Yani bu bizi korkutmamalı.
14:31Mesela kitabı okuyanlardan aldığım geri dönüşlerde yani bunlara karşı hiçbir şey yapılamaz.
14:37İşte biz bitmişiz baksana nasılmış falan.
14:40Böyle olmuyor.
14:41Öyle olsaydı 600 senelik bir Osmanlı çürümüş bir Osmanlı İmparatorluğu elinde çok az imkanı olan bir grup insan tarafının,
14:52yani bir grup insanın öncülük yani Mustafa Kemal Atatürk ve bir grup insanın öncülüğünde bambaşka bir cumhuriyet kuramazdı.
15:00O yüzden böyle düşünmek için yanlış diye düşünüyorum bu düşünce tarzı.
15:05Muhakkak ama tabii şeyi de bilmek gerekiyor.
15:08Yani ne tip operasyonlar döndüğünü, ne tip ilişkiler döndüğünü de bilmek gerekiyor ki buna göre.
15:14Bilmek gerek yok ki önlem alabilelim yani.
15:16Tabii tabii tabii.
15:17Önlem almamız lazım.
15:18Bana ne ya diyen de var mesela.
15:20Aman canım bana ne yani ne yaparsa yapsınlar para veriyorsa ben de alırım o parayı kullanırım.
15:25Yani o iş öyle dönmüyor pek.
15:27Yani parayı veren düdüğü çalar diye bir laf var.
15:29Bu çok doğrudur.
15:30O yüzden kendini bir düdük gibi çaldırmamak lazım diye de düşünüyorum.
15:34Maalesef.
15:35Bunun adı aslında bir lakaytlık şeyine giriyor tam olarak.
15:39Osmanlı'nın da maalesef bir dönemi bu lakaytlıkla geçtiği için en nihayetinde gelinen durum ortada aşikar oldu.
15:46Şimdi bu girift ilişkileri tabii takip ettiğimizde kitabınızda da incelediğimde özellikle Türkiye ayağı için söylüyorum.
15:52Mesela işte medyada, gazete, dergi, radyo, televizyon, reklam, sinema filmleri.
15:59Şimdi bu işin bir tarafı bir yere koyduğumuzda ve bunun eğitim tarafı var mesela.
16:04Bu mesela benim en çok dikkatimi çeken ve bana en ağır gelen konulardan birisi oldu.
16:10Şu Fulbright komisyonundan bahsediyorum.
16:13Bundan da biraz bahsedebilir misiniz?
16:15Yani Türkiye'de olay 1940'larda işte 2. Dünya Harbi'nin bitişiyle itibaren başlıyor.
16:21Ondan evvel de adamları buralarda dolaşıyor.
16:23İşte Sovyetlere bir şey yapalım, set çekelim falan filan diye işte Türkiye'yi ön cepheye koyalım diye ama ondan ziyade Marshall yardımı veriliyor.
16:32Yani Türkiye hemen buna aç ve açık.
16:35Marshall yardımı ile beraber bir kültür anlaşması yapıyor 1947 yılında.
16:401950'lerde zaten NATO'ya giriyoruz.
16:43Dolayısıyla Mustafa Kemal Atatürk'ün koyduğu bütün yeminler yok ediliyor zaten.
16:48Yani milli bir eğitim yok ediliyor çünkü Fulbright'e bağlanıyor.
16:51Eğitim komisyonunun başında Amerikan Büyükelçisi oturuyor.
16:55Bugün hala durum çok değişik değil.
16:57Hala tamamen dışı bağımlı olarak eğitimimiz yok ediliyor.
17:03Milli savunma yok ediliyor.
17:06Milli ekonomi zaten Marshall yardımı ile IMF'ye bağlanmakla yok ediliyor.
17:10Dolayısıyla milli yeminlerin hepsi zaten çöpe gidiyor.
17:13Ve o dönemden bu döneme yani 1940'lardan bu yana biz bu sarmalık içinde yaşıyoruz.
17:20Ve birçok işte Amerikalı danışman, uzman, istihbaratçı buralarda dolaşıyor.
17:28Ve bunlar büyük bir şeyle karşılanıyor.
17:32Yani inanılmaz bir saygı görüyorlar.
17:35Ve onların önerileri çerçevesinde siyaset ilerliyor.
17:41Hangi siyaset olursa olsun sağ siyasetçi, sol siyasetçi şu bu hiç fark etmeden o öneriler alınıyor.
17:48Ve o danışmanlıklar kabul ediliyor.
17:50Çünkü gene parayı veren düdüğü çalıyor Marshall yardımı gibi bir şey var ortada.
17:56Ki çok da büyük bir Türkiye'nin kazanımı da olmadığı halde maalesef bütün bunlar bu şekilde gidiyor.
18:03Ama dediğim gibi eğitimde korkunç bir operasyona tabi olmuşuz.
18:08Bu raporlardan birinde Kodol raporunda diyor ki hatta
18:12Ortadaki Balık Türkiye'de bunu çok güzel anlatır ve bütün belgeleri vardır.
18:16Herkesin okumasını çok isterim.
18:18Rahmetli Yemin Değer'in kitabı Ortadaki Balık Türkiye'ye.
18:22Mustafa Yıldırım mutlaka okunmalı burada söylemem lazım.
18:25Ve Parayı Verdi Düdüğü Çaldı isimli kitap da mutlaka okunmalı.
18:31Çünkü bunların ne şekilde insanları şey yaptığını satın aldığını iyi anlatan bir kitap.
18:38Türkiye'de yani eğitimde öyle yerlere bağlanmış ki işin ucu.
18:43Ve üniversitelerin içinde öncelikle akademisyenler bir kısım akademisyenler diyelim.
18:49Milli Eğitim Bakanlıkları'ndan başlayarak işte liselere, ilkokullara.
18:56Ondan sonra Burslar Barsı'yla başka yerlere Fullbright'a ya da işte ne bileyim Erasmus'a kadar
19:03giden bir ağ içine alıyorlar.
19:06Yani bir nevi bir havuç operasyonu.
19:09Havuç dağıtıyorlar.
19:10Millet de bu havuçlara atlıyor ve atlayınca da zehirleniyorlar.
19:14Zehirli bir süreçten geçmişiz ve halen de bundan geçmekteyiz.
19:19Etrafımıza baktığımız zamanlarca kendi arkadaşlarım, kendi ailem dahil olmak üzere
19:25birçok yerde çocukları Avrupa'ya gitmezse, Amerika'ya gitmezse böyle intihar edecek
19:30kıvama gelen adamlarla karşılaşıyorum.
19:32Yani böyle bir güvensizlik.
19:34Ben de yurt dışında eğitimliyordum.
19:36Ama yani yurt dışına gidip gelmek meselesi başka.
19:41Tamamen bir cazibe merkezi olarak beynini oraya akıtmak ve oradan başka hiçbir şeyin
19:47önemi olmaması gibi bir durumu kabullenmek bu başka.
19:51Yani gerçekten bizi zehirlemişler bu yönde.
19:57Böyle bir zehirin içinden geçmişiz.
20:00Bunu yaparken Robert Bernays denen adamın yani halkla ilişkilercinin taktikleri kullanılmış
20:06çok büyük çapta.
20:07Adam diyor ki ben burada hatta bir lafı vardı şurada kitapta.
20:12Bu diyor öyle bir şey yapmalıyız ki diyor biz diyor herkesi kendi irademize göre kontrol
20:21etmeliyiz ve disipline altına almalıyız diyor.
20:24Bunu yapabilmek için de diyor kitle psikolojisi bilmemiz lazım diyor.
20:28Ama bizim bu işleri yaptığımız kitleler asla bizden dolayı böyle düşündüklerinin
20:36farkına varmamalılar diyor.
20:38Biz öyle bir şey yapacağız diyor.
20:41Onlar kendileri bunu arzu ediyor zannedecekler.
20:44Kendileri Avrupa'ya gitmek için yırtılacaklar.
20:46Kendileri Amerikanın bir cazibe merkezi olduğunu düşünecekler.
20:49Aynı bir Amerikan filmindeki gibi giyinmek isteyecekler.
20:52Onlar gibi yemekler yemek onlar gibi sevişmek onlar gibi aklına ne gelebilir.
20:56Bütün hayatını onlar gibi yapmak isteyecekler ve bunu bizim onların aklına soktuğumuzda
21:02bilmeyecekler.
21:04Yani onlar bunu kendileri arzu ediyor zannedecekler diyor.
21:08Bu çok önemli yani gerçekten bu adamın bu tarafı yani propagandayı nasıl içgüdüleri
21:14kullanarak hepimizin aklına işte koyduğunu iyi anlansın diye anlamamız için onunla
21:21başladım.
21:22Çünkü ben de çok etkilendim ilk karşılaştığımda bu adamın bu faaliyetleriyle.
21:27Türkiye'de bütün bunlar bütün dünyada olduğu gibi Türkiye'de de uygulandı maalesef.
21:32Bunların dışına çıkabilmek için bazı yöntemler bulmamızın şart olduğunu düşünüyorum.
21:38Muhakkak.
21:39Bir de şeyden bahsetmek istiyorum sana.
21:41Yani bu paravan şirketler diye bir şey var ya kitabın bir bölümünde bu paravan
21:47şirketler çok önemli.
21:48Çünkü o 1950'lerde Avrupa'da inanılmaz bir sola kayış var.
21:56Yani bu sola doğru kayış ve Sovyetlerin de hani çok şaşa dönemi Sovyetlerle olan
22:03ilişkilerin de yakın olması çok endişelendiriyor Amerika'yı ve CIA'yı dolayısıyla.
22:10Dolayısıyla bir takım grupları ki bu gruplar çok özenle seçiliyor ve bu bizim için çok
22:15önemli bunları iyi incelememiz lazım.
22:17Mesela çok ünlü bir bestekar Nabokov ondan sonra çok ünlü işte bir şey sanatkarlar
22:25falan sanatçılar işte çok ünlü gazeteciler falan bunların hepsi sol gibi görünen adamları
22:32bir araya topluyorlar.
22:33Hepsi CIA'nın emrinde ama ve bu şekilde Avrupa'da inanılmaz bir kültür operasyonu
22:39düzenliyorlar.
22:40Kültür darbesi gibi o sırada McCarthy'den kaçan çok ünlü isimler de hepsi Avrupa'ya
22:46girmiş durumda ve Tom Brayden adlı bir adamı da bu işin başına oturtuyorlar ve
22:52diyorlar ki şu anda Avrupa'da çok fazla sola kaymış Sovyetlere sempati duyan örgütler
23:02var.
23:03Bunlar öğrenci örgütü, kadın örgütü, siyasi örgütlenmeler falan işçi örgütleri
23:09falan.
23:10Biz bunların hepsinin paravaş örgütünü kurmak zorundayız ve şöyle.
23:18Sol örgütlerin karşısında sol görünümlü CIA örgütleri bazılarını okuyayım CIA
23:23örgütleri kuruyorlar.
23:24Mesela Uluslararası Demokrat Avukatlar Derneği'ne karşı Uluslararası Hukukçular
23:29Komisyonu CIA'nın emrinde kuruluyor ve oradan adam çalmaya çalışıyor ya da işte
23:34Dünya Barış Konseyi var.
23:36Onun karşısında Üzgür Avrupa Ulusal Komitesi ya da işte Cominform'un yani esas
23:41internasyonelin desteklediği Uluslararası Demokratik Kadın Federasyonu var.
23:46Onun karşısında Uluslararası Kadın Komitesi'ni koyuyor.
23:49Hepsi bunların CIA'nın denetiminde zaten ondan sonra da 68 döneminde de biliyorsun
23:56yeni sol adı altında gene tamamen rokaferlerin sponsorluğunda Markus Alman asıllı Herbert
24:04Marcus ortaya çıkıyor ve öğrenciler 68 hareketinde Mao, Marx, Marcus diye bağırıyorlar.
24:12Ve ben de o döneme yetişmiş biri olarak inanılmaz etkilenmiştik biz yani ilk başta.
24:18Sonra bir baktık ki adam CIA'nın has adamı fonları oradan geliyor 68 hareketi yönlendiriyor.
24:25Hani çok hakikaten ilginç veya en önemli örneklerden biri bizdeki bazı partilerin
24:30de içinde olduğu Sosyalist İnternasyonel yani Cominform'un 3. İnternasyonelin sahtelisini
24:39kuruyorlar ve buna Sosyalist İnternasyonel adı veriyorlar ki içindeki adamların hiçbiri
24:46sosyalist değil.
24:47Yani hepsi anti komünist, anti sosyalist, hepsi NATO'cu adamlar var.
24:52Mesela ne bileyim işte bakayım buralarda varsa bir tanesini okuyayım.
24:58Gelişen her fikrin etrafına kendilerinin de koydukları bir dernek.
25:05Yani sağda da dernekleri var, solda da dernekleri var.
25:09Kadın Hareketi mi?
25:10Orada da dernekleri var.
25:11Her yere kendi derneklerini koyuyorlar asıl.
25:13Eklim meselesi bilmem ne falan.
25:15Yani ne bileyim işte Olaf Palme'sinden tut da şimdi bulamadım.
25:18Olaf Palme'si işte ne bir Kurt Şumahere, işte şey Mitterand.
25:26Yani hiçbiri sosyalist olmayan ve sosyalizmle uzak, yakın yani ödüleri kopan bir takım
25:32sosyal demokratları Sosyalist İnternasyonel adı altında birleştiriyorlar.
25:36Böyle bir hareket de yapıyorlar.
25:39Evet.
25:40Şimdi ben tekrar Türkiye'ye dönmek istiyorum.
25:43Biraz tarihi bir şeyle perspektifle hatta.
25:46Kurtuluş Savaşı döneminde bizde bazı teşkilatlar vardı.
25:51Bazı cemiyetler vardı.
25:52İşte mesela bunlardan biri Kürt Teali Cemiyeti'ydi.
25:55Diğeri işte Teali İslam Cemiyeti'ydi.
25:57Diğeri İngiliz Muhibleri yani İngiliz Seviçleri Derneği'ydi.
26:01Şimdi bunlar o dönemin bölücü dernekleri olarak tarihe kayıt olarak geçtiler.
26:07Şimdi o günlerden baktığımızda o günlerde bu dernekleri yönlendiren ülkeler,
26:13işte İngiltere'yi ağırlıklı olarak görüyoruz.
26:16Bugünlerde de sizin takip ettiğiniz araştırmalarla görüyoruz ki
26:19Amerika Birleşik Devletleri'nin bu tip şeylerle ve Almanya'nın hatta çok yakın ilişkileri var.
26:25Evet, Amerika'nın da var hepsinin.
26:27İngiltere'nin de var pardon.
26:29O dönemden bu döneme sizce o derneklerin hala varlığı devam ediyor mu?
26:36Bu uzantılar versiyonunda.
26:38Bence devam ediyor.
26:39Yani şu anda Hüdapar'a baktığın zaman ne yaptığını Hüdapar'ın,
26:43bence Kürt Teali ile ve İslam Teali'nin bir birleşimini görüyoruz.
26:48Yani bir takım ihanet şebekeleri var ve bu ihanet şebekeleri aynı 1920'lerdeki bir hareketine devam ediyor.
26:55Bu açık net olarak görülebilir.
26:57Yani birazcık araştırma yapan birisi.
26:59Yani bir süreç içinde 1980'lerden bu yana nasıl bir gelişim içinde bunların yeniden hortlatıldığını gayet net görebiliriz.
27:12Yani zannediyorum 1970'lerden 80'lerden itibaren Osmanlı türü ihanet sisteminden konuşulmaya başlanıyor.
27:28Ve bu bir takım yayın organlarında açık açık konuşuluyor.
27:32Bugün geldiğimiz noktada yeni Osmanlıcılık.
27:36Zaten hani AKP kurulduğu zaman yeni Osmanlıcılık şeyiyle yani o çerçevede hareket edeceğine dair yazılarla ortaya çıktı.
27:46Ve bu birçok insana ümmet projeleri falan çok hoşuna gitti.
27:51Türkiye'nin sınırlarının genişleyeceği şeklinde de bu satıldı bu fikir.
27:56Yani Türkiye çok büyüyecek.
27:58Türkiye inanılmaz hatta hatırlarsan burada Friedman geldiği zaman, Stratfor'un başındaki adam George Friedman ve yazdığı Gelecek Yüzyıl adlı kitabında da
28:08Türkiye'nin sınırlarının inanılmaz ölçüde genişleyeceği ve öyle bir harita da ortaya koymuştu.
28:14Bunu da Hürriyet baş sayfasına koymuştu.
28:17Ta 100 yıl önce de söyledikleri Kürdistan projesi diye anlattıkları bu bir kukla Kürdistan'ın kurulması da bu yeni Osmanlıcılığın içinde yalan bir projeydi en başından beri.
28:33Ve Türkiye'nin toprakları büyüyecek eğer bunu kabul ederse.
28:36Bunu onun eliyle yapmalıyız diyorlardı.
28:39Ve bugün zaten Suriye'den itibaren baktığın zaman nasıl geliştiğini olayların o çerçevede planlarını yürüttüklerini görüyoruz.
28:47Yani bugün yaşadığımız hatta birçok insanın anlam veremediği birçok tartışmalı olayın siz diyorsunuz ki temelinde bu yeni Osmanlıcılık projesi Amerika'nın Türkiye'ye bir operasyon olarak.
29:02Ya da Büyük Orta Doğu projesi diyelim Ömer Can.
29:05Aslında yani bunun adı Büyük Orta Doğu projesiydi ya da bunun adı Büyük İsrail projesiydi.
29:10Hatta yani ben şimdi şeyde çok güldüm hani Trump çıktı MAGA dedi.
29:15Ondan sonra İsrail'de MIGA dedi ya.
29:18Bu şeyin baş harfleri bu.
29:20Make America Great Again MAGA.
29:24Öteki de diyor ki Make Israel Great MIGA Again falan.
29:29Yani MAGA projesi.
29:31Hepsi Büyük Orta Doğu projesi ya da işte ne bileyim şey projesi Büyük İsrail projesi.
29:36Kukla Devleti'nin kurulması da bu çerçevede değerlendirilmeli.
29:39Yani adamların belli amaçları var ve bu amaçlar çerçevesinde ilerliyorlar.
29:47Görünen o ve ilerlerken de birtakım gerek siyasileri gerek işte herkesi gerekli olan herkesi satın alarak ilerliyorlar.
29:58Bu da bir satın alma operasyonu var.
30:00O yüzden ismini kitabında alaycı kuş koydum.
30:02Yani o satın almayı altını kalın çizelim diye.
30:06Son başlık olarak şunu da sormak istiyorum size.
30:09Kitabınızda böyle en dikkatimi çeken bölümlerden birisiydi.
30:12Amerika Birleşik Devletleri'nin din devleti projesi.
30:16Biraz isterseniz buna da ilgilenebilirim.
30:19Evet yani 1940'lardan itibaren zaten farkında mısın?
30:22Trump durmadan ben Allah'ın elçisiyim, Tanrı'nın adamıyım.
30:25Ben kulağımı işte şey ya beni öldüremediler çünkü Tanrı böyle emretti mi İsa Mesih gelecek falan.
30:31Yani bu çok enteresan bir şey.
30:34Yani bu adamların bir defa en başından beri söyledikleri biz dini kullanırız.
30:39Eğer bir ülkede bir iş yapacaksak dini kullanmak zorundayız.
30:43Çünkü din karşı gelinemez bir tabu olduğu için dini kullanarak ilerlemek çok önemli geliyor.
30:52Ve bu vaat edilen topraklarda işte bir kukla Kürdistan'ın kurulması için,
30:58işte İsrail'in devreye girmesinde falan hep dini yani teolojik şeyler var gördüğün gibi.
31:08Bu arada bir kitaptan bahsetmek istiyorum ben şu anda okuyorum.
31:11İnanılmaz ve Siyonizmin teolojik temelleri diye bir kitap yazmış Semiha Kara Adlı Hanım.
31:19İnanılmaz gerçekten bu adamların kafasının nasıl çalıştığını anlamak için de çok önemli.
31:25Ama şey diyor yani gayet açık açık söylüyorlar.
31:27Diyorlar ki biz dini kullanırız, dini kesimlere gireriz.
31:31İki şey kullanıyorlar hem etniste hem de dini.
31:34Ve dini kullanarak daha sonra Marcus'la beraber yani 1960-70'lerle beraber de şeye başladılar.
31:42Cinselliği de kullanmaya başladılar yani kadını erkeğe karşı kışkırtmak.
31:47Kadın erkek cinsleri ayırmak bir de bu da var.
31:50Yani etnik, dini ve cinsel anlamda operasyonlar yapıyorlar.
31:56Ama dini operasyon şu anlamda çok önemli.
32:00Yani bunlar biliyorsun şu anda Amerika'nın başında olanlar Hristiyan Siyonistler.
32:04Ve bu Hristiyan Siyonistler yani Evangelist denen adamlar,
32:09bu adamlar ve İsrail'dekiler yani Yahudi Siyonistler
32:14bunların amacı çok net ve açık olarak söylüyorlar.
32:18Ve bu çerçevede de Türkiye gibi ülkelerde veya başka ülkelerde birçok şey yapıyorlar.
32:25Yani operasyon yapıyorlar. Nedir bu operasyonlar?
32:27Buralarda işte senin biraz evvel okuduğun yani Kürt tealiymiş,
32:32işte İslam teali gibi cemiyetler o zaman da kurmuşlar bunları.
32:36Bu gibi örgütler vasıtasıyla ilerliyorlar.
32:40Özellikle tarikatlara mesela bir Kıbrıs Nazmi vardı.
32:44Şeyde Kıbrıslı hani ördü geçenlerde.
32:48Onun gibi adamları işte bir takım adamları öne çıkarıyorlar.
32:51Bir takım hocaları Fethullah Gülen gibi ortaya atıyorlar.
32:55Bunlar çerçevesinde örgütlenmeler sağlamaya çalışıyorlar.
33:00Bunlarla ilerliyorlar.
33:01Çünkü dini örgütlenme kurduğun zaman akıl devreden çıkabiliyor.
33:06Bunu görmüş durumdalar.
33:07Buna göre hareket ediyorlar.
33:09Evet o zaman son olarak şeye de gelelim Bağımlıoğlu.
33:12Sizin hem vatandaşlara, yurttaşlara, hem gazetecilere, hem aydınlara
33:19bir ne demek isterseniz bunu alalım.
33:22Bir de dediniz ya hani karamsarlığa kapılmayalım.
33:26Eminim bu programı izledikten sonra izleyiciler de şunu soracaktır.
33:30Tamam karamsarlığa kapılmayalım ama ne yapmamız lazım,
33:33ne yapacağımızı bilmiyoruz diye bir soru da soracaklardır.
33:37Bir de buna cevabınızı rica edeyim.
33:39Valla Ömer canlım her şeyden önce bence bugünlerde özellikle bugünlerde
33:44yani biz Şubat 2025'teyiz ve kafamızı çok karıştıracak,
33:51herkesle konuştuğum anda hep aynı konu geliyor.
33:54Kafamızı son derece karıştıracak bir takım gelişmeler oluyor
33:57Ekim ayından bu yana.
33:59Yani 2024 Ekim'inde başlayan ve bugüne kadar süren
34:03ve bundan sonra da giderek daha da hızlıca belli olan bir projenin içinden geçiyor
34:09Türk Milleti gene.
34:11Bu nedenle şunu bilelim ki bir defa bu kukla bir devlet kurulumu
34:20ya da buna yönelik her türlü çaba dikkatle izlenmeli
34:27ve bunun bir türlü sol kağıdı olduğu bilinmeli.
34:30Biz bununla anlarız.
34:31Herhangi bir örgüt anlamak istiyorsak buna bakalım.
34:34Herhangi bir siyasiyi anlamak istiyorsak bu konuda ne diyor, nasıl davranıyor buna bakalım.
34:39Çünkü gerçekten çok önceden karar verilmiş bir yol haritası izliyorlar.
34:48Yani düşünsene 1990'larda Robert Pearson adlı Amerikan büyükelçisi
34:55kalkıyor diyor ki ben bir mezopotamya projesi üstünde durmalıyım diyor.
35:02Mezopotamya projesi bütün Türkiye'nin güneydoğusunu ve doğu bölümünü yöneldirecek.
35:08Oraya çok fazla yatırım gelecek.
35:10İnsanlar çok zenginleşecek ki bunu şu anda uyguluyorlar.
35:13Gerçekten İstanbul'da iş bulamayan, Diyarbakır'da iş bulur duruma geldi.
35:16Oraya doğru bir kayma olacak.
35:18Burada ekonomik bir alan mutlaka kurmalıyız diyor.
35:23Ama diyor bunun en başında da diyor biliyorsunuz aşağıda çöl var, İsrail var, su yok.
35:28Dolayısıyla Fırat-Dicle gibi mezopotamya zaten iki nehir arası demek.
35:33Bu iki nehir arasından alınan sularla burayı bir ekonomik birlik haline getirelim.
35:40Zaten bu çerçevede 1920'lerde bir Katarlı su anlaşması imzaladı bu hükümet.
35:47Dolayısıyla buradan yani Fırat-Dicle'nin çıktığı yerden başlayarak Basra Körfezi'ne kadar bir ekonomik birlik oluşacak bir alandan bahsediyorlar.
36:01Ve bu alan daha sonra Kürdistan'a dönüşecek.
36:04Dolayısıyla insanlar ne olduğunu bile fark etmeden direkt buraya bir ülke kuruyoruz falan filan değil.
36:09Yani yavaş yavaş bak ne kadar zenginleştiniz, bak ne kadar para akıyor buraya, bak nasıl oldu falan filan derken
36:16bu şekilde bu işleri yapmayı düşünüyorlar ve bizim çok uyanık olmamız ve bütün bu beyin karıştırıcı olayda
36:24bir turnusol kağıdını devamlı bu konuyu turnusol kağıdı olarak kullanarak uyanık kalmamız lazım.
36:32Çünkü gerçekten her şey buna bağlı.
36:34Yeni Anayasa'da 66. maddenin kalkması, 4 maddenin kalkması, her şey buna bağlı.
36:39O yüzden bütün Aydın arkadaşlar, bu olaylarla ilgilenen herkes şimdi konuşsun.
36:44Ne diyecekse desin, olayın büyüklüğünü anlatmaya çalışsın.
36:49Ben onu yapıyorum yani.
36:51Yine her zaman olduğu gibi benim anladığım kadarıyla kurbağayı bir suyun içerisinde yavaş yavaş haşlıyorlar.
36:59Yurttaşların nezdinde bu süreç böyle.
37:02Tabii Aydınlar olarak sizlerin, gazetecilerin de görevleri bunları yurttaşlara aktarmak.
37:08Bunları uyanık olmaya insanları davet etmek açıkçası.
37:12Banu Havar'ın son kitabı Alaycı Kuş piyasada her yerde bulabilirsiniz.
37:29Ne oldu? Bugüne kadar neler yaşandı?
37:32Ve bugünlerimizi anlamamız bakımından ne gibi şeylere dikkat etmek gerekiyor?
37:37Bunları bu kitapta bulabilirsiniz diyelim.
37:39Ve bir sonraki programda görüşmek üzere.
37:41Emeğine sağlık Ömer Can, kitapla da ilgili. Teşekkür ederim.
37:44Ben teşekkür ediyorum.
37:45Değerli izleyiciler, bir sonraki programda yine görüşmek üzere diyelim.
37:48Hoşçakalın.