• 5 dakika önce
BES Kadın Sekreteri Emine Boyraz, Pınar Gültekin davasındaki Yargıtay kararının kadın cinayetleri ve kadına yönelik şiddetle mücadelede yargının tutumunu yansıttığını belirtti. Haksız tahrik indiriminin kadın cinayetlerinde toplumda büyük tepkilere yol açtığını vurguladı.
Haber: Mehmet Rebii ÖZDEMİR
(SAMSUN) - KESK'in iş kollarından Büro Emekçileri Sendikası (BES) Samsun Şube Kadın Sekreteri Emine Boyraz, Pınar Gültekin davasında Yargıtay'ın kararını eleştirerek, "Pınar Gültekin davası, Türkiye'de kadın cinayetleri ve kadına yönelik şiddetle mücadelede yargının tutumu açısından önemli bir örnek teşkil etmektedir. Yargıtay'ın bu davaya ilişkin verdiği karar, sadece adli bir karar olmanın ötesinde, yargının kadın cinayetlerine nasıl yaklaştığına dair toplumsal bir gösterge olarak değerlendirilmektedir" dedi.

hbrlr1.com/ctliybwwkckckl

Category

🗞
Haberler
Döküm
00:00Basına ve Kamuoyla
00:03Kadın cinayetleri, toplumsal zinsiye eşitsizliğinin en uç noktada tezahür ettiği insan hakları ihlalleri arasında yer alan ciddi bir sorundur.
00:15Bu cinayetler genellikle kadınların aile içi toplumsal ya da bireysel ilişkilerinde maruz kaldıkları şiddetin ölümle sonuçlanmasıdır.
00:25Türkiye'de ve dünyada artan kadın cinayetleri, hukuk sistemlerinin bu meseleye yaklaşımı ve verdiği kararlarla doğrudan ilişkilidir.
00:36Yargının verdiği bazı kararlar kamuoyunda büyük tepkilere yol açmakta.
00:42Adalet duygusunu zedelemekte ve kadına yönelik şiddetin önlenmesi konusunda soru işaretleri yaratmaktadır.
00:51Özellikle cani cehisle öldürme yoktur gibi kararlar üzerinde yargının yaklaşıma ele alınacak, kadın cinayetlerinin sosyolojik boyutları değerlendirilecek ve adalet sisteminin nasıl daha etkili hale getirileceği tartışılmalıdır.
01:09Türkiye'nin 2021 yılında İstanbul Sözleşmesi'nden çekilmesi, kadına yönelik şiddetle mücadelede önemli bir geri adım olarak değerlendirilmiştir.
01:20Oysa ki İstanbul Sözleşmesi, devletlere sadece şiddeti önlemekle değil, aynı zamanda mağdurları koruma ve failleri cezalandırma sorumluluğu da yükler.
01:33Pınar Gültekin davası, Türkiye'de kadın cinayetleri ve kadına yönelik şiddetle mücadelede yargının tutumu açısında önemli bir örnek teşkil etmektedir.
01:45Yargıtay'ın bu davaya ilişkin verdiği karar sadece adli bir karar olmanın etkisinde, yargının kadın cinayetlerine nasıl yaklaştığına dair toplumsal bir gösterge olarak değerlendirilmektedir.
02:02Yargıtay kararının temel noktaları, Pınar Gültekin'in eski erkek arkadaşı tarafından vahşice öldürülmesiyle ilgili davada sana önce ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmiş,
02:16ancak daha sonra bu ceza haksız tahrik indirimi gerekçesiyle 23 yıla düşürülmüştür. Yargıtay bu indirimi onaylamıştır.
02:28Kadın cinayetlerine bakış açısından değerlendirmede kadın haksız tahrik indiriminin tartışılmalı, Türkiye'de kadın cinayetleri davalarında sıkça uygulanan haksız tahrik indirimi toplumda büyük tepki çekmektedir.
02:49Bu tür indirimler, mağdurun, davranışlarının, suçlunun eylemini kışkırttığı algısını yaratmakta, bu da failin sorumluluğunu hafifletmektedir.
03:00Bu kararlar özellikle kadın cinayetlerinde faillerin cezadan kurtulma ihtimali olduğu algısını güçlendirebilir, bu da caydırılık ilkesini zayıflatmaktadır.
03:13Toplumsal cinsiyet eşitliği perspektifinin etkinliği, Yargıtay kararında toplumsal cinsiyet eşitliği anlayışının yeterince yer almaması, kadın cinayetlerine karşı sistematik bir mücadele yürütülmesini zorlaştırıyor.
03:31Oysa İstanbul Sözleşmesi gibi uluslararası sözleşmeler, yargı organlarının bu tür davalarda cinsiyet temelli bir hassasiyet göstermesini öngörür.
03:43Kadınların yaşam hakkı konusunda yetersiz koruma, yargının kadın cinayetlerinde verdiği kararlar genellikle faillerin lehine sonuçlanabilecek hukuki boşluklara işaret etmektedir.
03:58Bu durum kadınların yaşam hakkını yeterince korumadığını gösterir.
04:03Toplumda güven erosyonu, bu tür kararlar kadınların adalet sistemine olan güvenini sarsmaktadır.
04:12Mağdurların ve potansiyel mağdurların adalet arayışından vazgeçilmesine yol açabilir, veda açmaktadır.
04:21Pınar Gültekin davasındaki yargıtar kararı, Türkiye'de kadın cinayetlerine karşı verilen hukuk mücadelesinin zorlukları gözler önüne sermektedir.
04:32Kadına yönelik şiddetle mücadelede yargının rolünü sadece ceza vermek değil, aynı zamanda toplumsal mesajlar vermektedir.
04:43Bu nedenle kararlar mağdurun değil, failin eylemlerine odaklanmalı ve caydırıcılığı güçlendirmelidir.
04:52Bu konuyla ilgili ne yapılmalı?
04:55Haksız tahrik indiriminin sınırlandırılması veya kaldırılması, toplumsal cinsiyet eşitliği eğitiminin yargı mensuplarına verilmesi,
05:06kadına yönelik şiddetle mücadele yasalarının güçlendirilmesi gerekmektedir.
05:12Bu tür davalar sadece bir kişinin değil, toplumun adalet anlayışının da sınavıdır ayrıca.
05:21Kadın cinayetleri bireysel bir stratejiden çok daha fazlasıdır.
05:29Toplumsal yapının derinliklerinde kökleşmiş cinsiyetçi zihniyetin bir yansımasıdır.
05:36Yargının verdiği kararlar adaletin sağlanmasında ve toplumsal cinsiyet eşitliği mücadelesinde belirleyici bir role sahiptir.
05:47Canice hisle öldürmek yoktur gibi kararlar, hukuk sisteminin reform ihtiyacını ortaya koymakta ve kadınların yaşam hakkını koruması için daha etkin politikalar geliştirmesi gerektiğini göstermektedir.
06:03Adalet sadece yasaların uygulanmasıyla değil aynı zamanda eşitlik ilkesinin tüm boyutlarıyla hayata geçirilmesiyle sağlanabilir olduğunu unutmamak gerekir.

Önerilen