• 2 saat önce
Şimdiye dek tarım uygulamalarında “sürdürülebilirlik” kavramına aşinaydık. Fakat artık bir adım ötesi mümkün: Toprağı onarırken bir yandan da ondan ürün almaya devam etmek.
Onarıcı tarım üretim yaparken bir yandan da tarım arazisini zenginleştirmek anlamına geliyor.
Mikroorganizmalar, mineraller, su kaynakları… Doğru yöntemler uygulanırsa topraktan ürün alırken tüm bunları toprağa geri verebiliyorsunuz.
Türkiye’nin önde gelen markalarıyla “Onarıcı Tarım” projeleri geliştiren Anadolu Meraları’nın CEO’su Yasemin Kireç’le bu yeni yaklaşımı konuştuk.
Döküm
00:00Efendim merhabalar, Yeni Haller'in yeni bölümüne hoş geldiniz, ben Eray Özer.
00:10Bugün Anadolu Meraları'nın CEO'su Yasemin Hanım'la beraberiz.
00:14Yasemin Hanım'la onarıcı tarım kavramı üzerine konuşmak istiyoruz.
00:18Onarıcı tarım kavramı bana epey ilginç geldi.
00:20Oksimoron gibi yani.
00:22Hem onarıcı hem tarım diye.
00:24Çünkü bir yerde tarım yapılırsa biz şeyi biliyoruz işte
00:26oradaki toprağa, suya falan yavaş yavaş bir zarar verilir.
00:32Ama onarıcı tarımda hem tarım yapma iddiası var,
00:35aynı zamanda da biz burayı onaracağız iddiasını taşıyor.
00:39Güzel de bir kavram bu arada onarmak.
00:41Yani onu da düşündüm bölümden önce.
00:45Hayatın bir sürü alanında işte bu çevre meseleleriyle ilgili konuşurken de
00:49dünyayı onarmak yani aslında yapılması gereken.
00:53Biz daha çok sürdürelim.
00:55Hani sürdürülebilirlikten ilerlerken sadece sürdürmeyelim bir de onaralım.
01:00Üstüne üstlük gibi bir iddia var.
01:02Nedir onarıcı tarım diye girmiş olayım bu girişle.
01:05Evet çok güzel bir giriş.
01:06Aslında hem kolay hem zor bir soruyla başlamış olduk.
01:09Çünkü böyle bazı açılardan anlatması çok keyifli ve kolay oluyor.
01:13Bazen de böyle hakikaten oksimoron gibi tarafları da var böyle.
01:18Şimdi aslında biraz böyle bakış açımızı da değiştirmek lazım.
01:23Şimdi her şeyi yapmanın birden fazla yöntemi var.
01:26Doğrudur tarım gerçekten de bugüne kadar çok yıpratıcı şekillerde yapılmış.
01:31Böyle olduğu düşünülerek yapılmamış bu arada.
01:34Yani gerçekten tarımsal faaliyetler insanın dünyaya en büyük müdahalesi ama
01:40bunu yaparken dünyaya da bu kadar zarar vereceğini düşünmemiş kimse.
01:45Buradaki problem ya da problem demeyeyim.
01:49Şöyle verimliliğe çok odaklanmış insanlar.
01:53Dolayısıyla konvansiyonel tarım yöntemleri hep verim almak üzerine.
01:58Verim deyince de ürüne bakıyoruz.
02:01Ne kadar ürün çıktı ne oldu.
02:03Topraktaki toprağın kendi içerisindeki canlılığa ve toprağın o verimliliğine bakmıyoruz.
02:11Konvansiyonelden onarıcı tarıma geçişteki odaklanmamız gereken şeylerden bir tanesi bu.
02:19Yani ürünün verimliliği tabii ki önemli.
02:22Yani bu kadar insan ne yiyecek, sürekli kimle görüşsek, işte gıda şirketleri,
02:28STK'lar, bakanlık zaman zaman böyle sohbetlerde bu kadar insanı nasıl doyuracağız diyor.
02:34Şimdi bu kadar insanı zaten doyurabiliriz.
02:39Dünyada gıda fazlası var.
02:41Konvansiyonel tarımla da doyururuz.
02:43Bunun biraz daha azını üreterek ama doğru ve iyi bir şekilde ve toprağa odaklanarak,
02:49sadece ürünün verimliliğine değil toprağın canlılığına odaklanarak da besleyebiliriz, doyurabiliriz.
02:56Aslında onarıcı tarım da bu iddiayla yola çıkıyor.
02:59Yani onarıcı tarım dediğinizde, yani özeti toprağı ve toprakla beraber oradaki doğal hayatı, suları…
03:08Evet, çok karışık anlattım değil mi?
03:10Yok.
03:11Hepsini bir arada söyledim.
03:12Hayır, hayır.
03:13Şimdi şöyle oluyor da, onarıcı tarım kavramı bence dediğim gibi çok seksi.
03:18Yani…
03:19Güzel bir kavram evet.
03:20Yani böyle gerçekten öyle.
03:21Hani böyle iyi bir şey söylüyorsun hissini veriyor daha ağızdan çıktığında.
03:26Ama vaadini ne kadar yerine getiriyor, kastettiğimiz ne orada?
03:31Yani şunu merak ediyorum, o toprakta ben geleceğim, tarım yapacağım ama aynı zamanda bıraktığımda
03:38ya da neyse işte yani bir hasat döneminin sonunda aslında canlılığa da bir katkıda bulunmuş olacağım.
03:46Oradaki hayatı biraz daha, toprağın verimliliğini daha fazla arttırmış olacağım gibi bir iddia da var ortada.
03:56Evet, yani şöyle şunu düşünmek gerekiyor.
04:00Tarım yapmayı bırakabilecek miyiz?
04:02Hayır.
04:03Tarım yöntemlerimizi değiştirmezsek eğer bu şekilde tarım yapabilmeye devam edebilecek miyiz?
04:09O da hayır.
04:10Dolayısıyla daha iyi ekolojiyi, bütün dünyayı, aslında yani bütün ekosistemi gözeten bir takım
04:17yöntemler bulup onları uygulamak durumundayız.
04:20Ve yani bunu yeni fark etmedik bu arada.
04:24Aslında yani 1950'lerden sonra fark edilen bir şey.
04:30Mevcut yöntemlerimizin dünyayı gittikçe daha fazla böyle toprağı yıprattı, daha doğrusu ekosistemi bozdu.
04:38Ama son 30 yıldır falan ivme kazanmış bir şekilde konvansiyonel ve alternatif yöntemler bulmaya çalışıyoruz.
04:45Ve çok zaman alıyor doğru ama yapılabiliyor.
04:51Ve dediğim gibi yani bir şey yapmanın birden fazla yöntemi var.
04:54Bu yönteminde işe yaradığını gördüğümüz pek çok alan var.
05:00Aslında işin arkasındaki prensip bence biraz da doğayı taklit etmekten geçiyor.
05:09İşte ne bileyim tek tip üretim yerine bunu biraz daha işte polikültürel üretime geçirmek,
05:16bitkileri bir arada kullanmak, gözümüzle görmediğimiz şeylerin varlığını kabul etmek diyeceğim bu arada şimdi.
05:22O da geldi bir anda aklıma.
05:24Mislik bir yere doğru gidiyoruz.
05:26Öyle bir şey olacak ama yani şimdi toprak canlılığının ne olduğunu bilmiyoruz.
05:31Bu böyle sevdiğim örneklerdendir.
05:34Bazen insanlara çok basit geliyor ama yani bazen çocuklarla aktiviteler, etkinlikler yapıyorum.
05:39Anneler çocuklara diyor ki elini toprağa sokma evladım, elin kirlenmesin.
05:44Mesela toprak kirli bir şey değil.
05:46Toprağı toz zannediyoruz.
05:48Ama aslında toprak içerisinde pek çok mikroorganizmanın, canlının yaşadığı bir şey.
05:53Ve biz onları gözümüzle görmediğimiz için, fark etmediğimiz için yokmuş gibi davranıyoruz.
05:58Şimdi onarıcı tarımda bütün bunları hatırlayıp, fark edip bunları da işin içerisine alıp,
06:05yani sadece ben tarlamı sürdüm şu kadar ürün elde ettim yerine
06:09onun içerisindeki mikroorganizmalar arttı mı, azaldı mı, nasıl arttırabilirim?
06:15Hangi mikroorganizmanın neye faydası var?
06:17Yani sadece mikroorganizmalar da değil bu arada ama bir sürü başka mineraller, karbon aslında.
06:23Yani hepimiz karbon temelliyiz, bütün canlılar.
06:27Ve toprağın içerisindeki karbonu yok eden bir tarım sistemi geliştirmişiz.
06:32Bu karbonu atmosfere salıp salıp duruyoruz yani sürekli.
06:35Onu tekrardan toprakta tutmanın yöntemleri artık bu kadar yıl sonra bulunmuş, biliniyor.
06:42Bunları deniyoruz.
06:45Tek bir reçete de yok.
06:47Yani burada bence en çok kafa karıştıran şey o oluyor.
06:50Konvansiyonel tarımla aradaki fark da...
06:52Şimdi konvansiyonel tarımda genelde belli reçeteler var.
06:56Şu kadar ilaç, şu kadar yere, şu kadar şartlarda.
07:01İşin içinde yeteri kadar mesela iklim şartları, coğrafi etkenler düşünülmeden...
07:07İşte bu zehir şunun için üretilmiş.
07:10Bu zamanda buna bu kadar kullanılacak gibi belli reçeteler var.
07:14Onaycı tarımda ya da bence konvansiyonele alternatif herhangi bir yöntemde zaten tek bir reçete uygulanmamalı.
07:22İnsan sağlığı gibi.
07:24Yani bazı ilaçlar bazı insanlara alerji yapıyor.
07:27Bazısı bazısına iyi gelmiyor.
07:30İşte yani o böyle özel, ürüne özel, bölgeye özel, bağlama özel...
07:37İçinde bulunulan bütün şartları, o bütünü değerlendirerek özel bir reçete oluşturmak onaycı tarım.
07:43Ve ancak o zaman başarılı olabildiğini düşünüyorum ben.
07:47Şimdi onaycı tarım şöyle bir tehlikeyle karşı karşıya aslında.
07:52Böyle tek bir yol varmış gibi herkes aynı 3-5 tane yöntemi uygulamaya çalışıyor.
07:59Doğru bu arada yani.
08:00Çünkü toplasanız hadi 15 tane diyeyim.
08:03Yöntem var.
08:04Yeşil gübreleme olsun.
08:05İşte sürmesiz ekim gibi bir takım şeyler.
08:13Bir takım şeyler diye geçiştirmeseydim onu iyi olacaktı aslında.
08:16Hayır ama şöyle.
08:17Ben zaten bir sonraki soruda soracaktım.
08:19Neyi kastediyoruzu soracaktım.
08:21Ben de baktım çünkü işte bu sürmesiz ekimi hatırlıyorum.
08:25Ondan sonra böyle homeopatiye benzeyen bir şey var.
08:29Bir takım solüsyonlar falan da toprağın bazı yerlerinde...
08:33Evet evet çeşitli kompost var mesela.
08:36Kompost çayları var.
08:37Yani aslında hep topraktaki hareketi organik, maddi ve mikrobiyel hareketi arttırmak üzerine bir takım çalışmalar yapılıyor.
08:45Birlikte ekim var.
08:47Evet münavebeli ekim de var.
08:50Yani hep böyle çeşitli şeyler bir arada deneniyor.
08:56Fakat ben aldım işte 10 tane yöntemi seçtim.
08:59Hepsini her üründe arka arkaya deniyorum dediğiniz zaman bütün yöntemler bütün ürünlere uyacak diye bir şey yok.
09:06Mesela onarıcı tarımın önemli şeylerinden biri hayvan entegrasyonu.
09:11Tarlaya ürün kaldırdıktan sonra hayvan sokmanın faydası görülmüş, kanıtlanmış.
09:17Hayvan çok hızlı bir şekilde karbon gömülmesini sağlıyor toprağa.
09:20Çok etkisi var.
09:21Yani hem toprağın üstünde baskı yapıyor bazı hayvanlar toprağı havalandırmaya yarıyor.
09:26İşte aynı zamanda gübreliyor.
09:28Fakat her ürün kaldırıldıktan sonra hayvan sokulamıyor.
09:32Patatesle hayvan entegrasyonu olmuyor.
09:37Yani dolayısıyla ben böyle ezber bir yerden hayvanı da illa buraya sokacağım dediğimde boş iş yapmış oluyorum.
09:43Yani zarar vermez ama bir işe de yaramaz.
09:47Bilgi kirliliği var.
09:50Bir kombinasyon yaratıyorsun aslında.
09:52Evet özel bir kombinasyon.
09:54Kendi coğrafyana işte arazine uygun ne bileyim tepededir başkadır suyun hemen yanındadır başkadır gibi.
10:01Oradaki 15 tane diyelim bir seçenek var elimizde.
10:05Yöntem var.
10:06Onarıcı tarım tekniği var diyelim.
10:08Ve işte aslında sizde deneyerek ve ürün bazlığı anladığım kadarıyla yani.
10:13Sadece ürün bazlığı da değil.
10:16Evet evet.
10:18Yani burada coğrafi şartlar çok önemli.
10:21O ürünü üreten yetiştiren insanın bağlamı da çok önemli.
10:26Yöntemlerden bir tanesi maliyetli gelebilir.
10:28Yani genelde onarıcı tarımı maliyetleri düşürdüğünü söylüyoruz ama her şey bir anda bir seferde olmuyor.
10:34Yani bir yöntem için mesela bazı bölgelerde gübre bulmak çok kolay oluyor.
10:40Kompost yapmak çok kolay oluyor.
10:42Başka yerlerde aynı kolaylıkta olmuyor.
10:45İş bazen çok kolay anlatılır.
10:47Ben de eskiden böyle hep şey diyordum.
10:49Kompost yani dünyanın en kolay şeyi diyordum.
10:52Şimdi tabii ki evde kompost yaparken çok kolay yapabiliyorsun.
10:55Ama yani koskoca bir tarlayı kompostlamaktan bahsettiğimiz zaman.
11:00O kompostun da nelerden oluştuğu çok önemli oluyor.
11:04Çünkü o da canlı bir takım mikroorganizmalardan oluşuyor.
11:07O mesela birisine maliyetli gelebilir ama sadece parasal maliyetten bahsetmiyorum.
11:14Yani zamansal bir maliyeti de oluyor.
11:16Başka türlü bir emekte istiyor.
11:18Bütün bunları iyi değerlendirmek lazım.
11:21Bütün bunları değerlendirip oraya yani o ürüne, o bölgeye, o bağlama özel bir reçete çıkarmak lazım.
11:29Ve bu aslında sadece topraktaki yani bir tek ekolojiyi düşünerek toprakta onarım yapmak değil.
11:38Yani onarıcı tarımı bundan daha da geniş düşünmek lazım.
11:41O yüzden bağlam da çok önemli diyorum.
11:44İşin sosyal bir boyutu da var, ekonomik bir boyutu da var.
11:48Sosyal deyince kültürel boyutu da işin içerisine giriyor.
11:52Yani şimdi öyle bir ülkede yaşıyoruz ki üreticiler, çiftçiler, köylüler aşağı görülüyor.
12:00Kendileri bile kendilerini aşağı gördükleri bir yerdeyiz.
12:04İnanılmaz bir iş yapıyorlar.
12:07Mesela bazen benim gözlerim doluyor yani bir yerlere gidiyorum konuşurken.
12:10Fakat ne bileyim yeni nesil gençler devam etmek istemiyor.
12:14Pek çok yaşlarının sonuna bu ya işte oğlum bunu artık yapmak istemiyor diyorum.
12:18Biz onarıcı tarımla bunu da onarmayı hedefliyoruz.
12:21Yani bu da onarıcı tarımın o bütünün bir parçası.
12:24Şimdi biraz böyle şeyim yani çok da coşkulu sevdiğim bir konu olduğu için uça uça anlatıyorum her yerden ama.
12:31Gerçekten de bence vurgulamak istediğim en önemli şeylerden bir tanesi onarıcı tarım dediğimiz hakikaten bir bütün.
12:39Ve bütün topraktaki yöntemlerden bağımsız aklınıza gelebilecek başka her türlü parametreyi, faktörü de düşünerek tasarlanması gereken bir şey.
12:51Ve hani bu küçük ölçekte de böyle büyük ölçekte de böyle.
12:56Yani büyük tarım şirketleri içinde aynı şey.
12:59Kendi bütün tarım tedarik ekosistemlerini gözeterek, düşünerek bir şey planlamaları gerekiyor.
13:07Küçük üretici de öyle.
13:09Yani komşusunu da düşünecek, kendi tarlasını da düşünecek, kendisini de oğlunu da tabii ki kazandığı parayı da düşünecek.
13:16Yani aslında şöyle oluyor herhalde.
13:19Evet bir küçük üretici var ama bir yandan da işte belli bir sistemle hatta orada da sorunları da konuşuyoruz taşeron sistemindeki sorunları.
13:28Ama netice itibariyle bazı markalarda bazı büyük üreticilerde sonuçta küçük üreticilere bağlı olarak onlardan alım yapan büyük üreticiler, büyük markalar var.
13:38Yani iki tarafta birden dengeli bir dönüşüm gerekiyor.
13:43Belki o büyük olan yani o alım alıcı durumundaki markada bu farkındalığı oluşturabilirsen o aşağıya ya böyle bir şey talep ediyorum dediğinde aşağıdaki de buna uymak zorunda kalıyor üretici anlamında.
13:57Ama önce zorunda kalıyor sonra ya iyi ki böyle bir yönteme geçtik diyor belki de.
14:02Ben yıllar önce böyle Tire Süt Kooperatifi'nin bir hikayesini dinlemiştim.
14:06Kooperatifin başkanından.
14:08Böyle yani hiçbir şeyde çok da böyle güllük gülistanlık gerçekleşmiyor işte.
14:13İnekleri alıp eve getirdim antibiyotik şu kadar çıkarsa sütte bir daha almayacağım sizden şu kadar işte süreler koydum 15 gün boyunca falan falan diye diye diye diye.
14:23En sonunda ne oldu işte ulusal bir markaya dönüştü vesaire.
14:26Dolayısıyla yani burada aslında işin ticari yanında dönüşmesi de gerekiyor.
14:31Evet.
14:32Peki şunu merak ediyorum.
14:34Sizin Anadolu Meraları olarak yaptığınız bir takım projeler var.
14:41Orada nasıl uygulamalar görüyoruz?
14:43Yani bir eğitim süreci var herhalde bunun.
14:47O eğitim sürecinde gerçekten insanlar ne gibi şeyler öğreniyorlar?
14:50Ya da siz ne gibi şeylere müdahale ediyorsunuz etmiyorsunuz?
14:54Nasıl bir dönüşüm süreci zinciri var orada?
14:59Ya aslında çalışmalarımız birkaç ayakla ilerliyor ve çoğunlukla yani adım adım diyeceğim ama adımlar da birbirinin içine de geçiyor bir yerde.
15:12Hani bir yerden başlıyorsun o hani bitmeden öbürü de işin içerisine girmeye başlıyor.
15:17Birkaç tane şeye odaklanıyoruz.
15:19Yani burada yine biraz önce söylediğim o böyle ekonomik, sosyal ve ekolojik ya aslında bir nevi üçgen gibi böyle bunu şey yaparsam bunların hepsini bir arada gözetmeye çalışıyoruz.
15:31Yani Durukan'ın bir tane bahçe analojisi vardı.
15:35Bahçe ve bahçıvan.
15:37Bir bahçıvan bir bahçeye girdiğinde sadece bir tek çiçeğe bakıp çıkmıyor.
15:41Bütün hepsine, geneline bir bakıyor, değerlendiriyor.
15:44Hepsine aynı anda müdahale etmeyebilir ama en azından hepsiyle ilgili bir gözlem yapıyor.
15:49İşini bitiriyor, çıkıyor gibi bir şey.
15:51Bu iş bu arada hiç bitecek bir iş değil.
15:54Bir bahçıvanın işi de hiç bitmez ama o anda hani o şey biter.
15:57Biz de aynı anda birkaç şeyi ivme kazandırmaya çalışıyoruz.
16:02Yani bu bir bireyle konuşurken çalışırken de aynı şey olabilir.
16:06Yani benim kafam zaten böyle çalışmaya başladı bir süre sonra.
16:10Karşımızda bir şirket üretici, tedarikçi yani kim varsa benzer bir şeyde.
16:16Oradaki o üçgeni oturtmaya çalışıyorum.
16:18Ya da karşımdaki insan o üçgenin neresinde ya da karşımdaki ürün nereye oturuyor gibi.
16:23Dolayısıyla tabii ki yani şartlar da değişiyor.
16:28Şimdi fon verdiğimiz, ekonomik destekte bulunduğumuz projeler de oluyor.
16:32Bunu vermediğimiz ama kapasite geliştirdiğimiz yani ciddi anlamda eğitim vererek bir şekilde herkesi yetiştirdiğimiz.
16:40Bu bir tek üretici de değil.
16:42Bütün tedarik zincirindeki her halkadaki insanlarla sohbet ettiğimiz, konuştuğumuz, eğitimler verdiğimiz bir şeye doğru gidiyor.
16:51Bir de tarladaki uygulama kısmı var.
16:53Şimdi burada dünya üzerindeki bütün ürünlerin nasıl onarıcı yetiştirileceğini hiç kimse bilmiyor.
16:59Yani tabii ki agro ekoloji çeşitli akademisyenler çok uzun yıllardır bunun çalışmalarını yapıyor.
17:05Türkiye'de de çok güzel üniversitelerde çok kıymetli çalışmalar oluyor.
17:09Ama yani gerçekten de hiç kimse %100...
17:14Bu çok ilginç.
17:15Yani ürün ürün biliyoruz biz bunu.
17:17Yani X ürününü nasıl onarıcı tarımla sürdürülebilir bir şekilde neyse devam getirilebilir ve onarıcı tarımı orada uygulayarak devam edebiliriz diye ürünü diyebiliyoruz.
17:30Öyle mi?
17:31Tek başına öyle değil.
17:33Ama evet yani bu da önemli bir faktör.
17:36Ürüne göre çok değişkenlik gösteren şeyler oluyor çünkü gerçekten de.
17:40Yöntemler de öyle.
17:42Her üründe uygulanmıyor.
17:43Yani şimdi sulu tarım var, susuz tarım var.
17:45Su isteyen ürün var, su istemeyen ürün var.
17:48Dolayısıyla bir şeyleri böyle değişik de düşünmek...
17:51Ya da bölgesel olarak da bunlar değişiyor diye.
17:53Ama ürün evet yani ürün çok fark ettiriyor.
17:56Ve burada birlikte deneme yapabilmek çok önemli.
18:02Deneme yapmak deyince herkes bir anda panik oluyor.
18:05Verimlilik kaybımı yaşayacağım, paramı kaybedeceğim ne olacak diye.
18:09Aslında öyle şeylerden bahsetmiyorum ama şey ne diyeyim insanın gözünü açmasından, zihnini, vizyonunu başka bir şeye açmasından bahsediyorum.
18:19Şu yani içinde bulunduğumuz noktada gerçekten bir şeyleri hep birlikte denemeye gönüllü olmamız gerekiyor.
18:29Demo tarlalarda özellikle çok büyük çapta üretim yapanların buna çok daha rahat imkanı oluyor.
18:35Küçük bir parçayı ayırabilmek.
18:37Küçük derken de ideal bir senaryo 10 dönüm değil mesela.
18:42Çünkü çok büyük bir tarım şirketinden bahsettiğiniz zaman 10 dönüm sanki balkonda tarım yapmak gibi bir şeye dönüşüyor.
18:49Daha büyük büyük alanlar ayırarak bu alanlarda ideal koşulları yaratmaya çalışmak.
18:56Ve oradaki şeyi görmek.
18:58Yani çalışıyor mu, nasıl çalışıyor?
19:01Hangisi daha iyi çalışıyor görmek.
19:03Hangisinin sonucu iyi oluyor.
19:05Yani burada ölçmek çok önemli bu arada.
19:08Yani bir takip etmek ve ölçmek.
19:10Data aslında işin bilimsel tarafı.
19:12Çünkü onarıcı tarım dendiğinde şöyle bir şey zannediliyor.
19:17Ben geleneksel yöntemleri kullanıyorum.
19:19Eskiye döndüm.
19:20İşte agroekoloji de zaten öyle zannediliyor.
19:23Sanki böyle dedelerden kalma yöntemler denildiği gibi.
19:27Çıkarsa çıkar, çıkmadı çıkarsa.
19:29Yani evet o onarımın garantisi değil.
19:33Geleneksel bir yöntem kullanıyor olmak.
19:35Çünkü aslında geleneksel yöntemler de yıprattı toprağı.
19:38O da bu hale getirdi.
19:40Ama tabii ki konvansiyonelden.
19:42Daha doğrusu şöyle.
19:44Bir traktöre göre bir el aleti doğru daha az yıpratıyor toprağı.
19:51Fakat onun da bir yıpratıcılığı var sonuçta.
19:54Ve teknolojiye baktığımızda da ne bileyim bir çapada bir gün teknolojiydi.
19:59O devirde ilk bulunduğunda o da o zamanın teknolojisiydi.
20:02Şimdiki teknolojimiz tabii çok ilerledi.
20:05Başka bir yerlere gitti.
20:06Ve artık hani zararı tersine döndüren, tarımı kolaylaştıran teknolojiler de çıktı ortaya bu arada.
20:12İşte onu da yettim.
20:13Teknoloji yardımcı oluyor mu?
20:14Bir sonraki sormak istediğim soru da tam buydu.
20:16Evet ben yine uçup duruyorum kafamda.
20:19Yok yok iyi işte aynı sırada ilerliyoruz beraber.
20:22Gidiyor öyle.
20:23Şey yani teknolojinin burada bir faydası oluyordur diye düşünüyorum.
20:27Teknolojinin bir faydası oluyor ama.
20:29Var mı böyle mesela ilginç uygulamanız falan.
20:32Yani insanların dikkatini ya şöyle bir şeymiş diye çekeceğimiz ne bileyim.
20:41Dronlarla bir şey yapıyorsunuzdur da işte tarlaya bakıyorsunuzdur.
20:46Damla sulamanın bilmem ne teknolojisi gelmiştir.
20:50Ben bunları artık ilginç bulmuyorum galiba.
20:52Onun için düşündüm acaba robotik bir örnek falan mı bulmalıyım gibi bir şey ama.
20:56Robotlar çapalıyordur oraya.
20:58Şimdi öyle bir şey var bu arada.
21:00Yani robotların çapalamasını arzu eden bir kesim var.
21:03Şimdi çiftçiyi tarladan uzaklaştırmaya çalışan demeyeceğim.
21:08Uzaklaşmasına vesile olacak bir takım teknolojiler geliştirenler de var.
21:13Ama yani burada şeyi anacağım şimdi.
21:19Tabit'in tülünü anacağım.
21:21Tülün akın.
21:23O hep şey der.
21:25Teknolojiyi çiftçinin hizmetine sunmak.
21:28Gerçekten de teknoloji çiftçiyi hizmet ettiği zaman bence kıymetli.
21:32Çünkü problemlerimizden biri ve hatta onarıcı tarıma ihtiyaç duymamızın sebeplerinden bir tanesi de.
21:39Çiftçinin kendisinin de, tüketicinin de topraktan ve tarımdan uzaklaşmış olması.
21:45Şimdi tabii ki çiftçi de biraz daha az, tüketici de çok yaygın olarak gördüğümüz bir şey.
21:51Hangi ürünün nereden geldiğini bilmiyorlar.
21:54Nasıl yetiştiği hakkında hiçbir fikirleri yok.
21:57Yetişme süresiyle ilgili hiçbir fikirleri yok.
21:59Arkasında nasıl bir emek olduğunu bilmiyorlar.
22:02Oya'nın da kulaklarını çınlatalım burada Oya Ayman'ın.
22:06O hep der ki, çok isterim ki herkes bir tane tohumu büyütsün.
22:12Başından sonuna kadar o döngüyü görsün ve ne kadar zahmetli olduğunu anlasın.
22:17Nohutun ne olduğunu bilmeyen çıkıyor.
22:21Bana diyorlar ki, eline alıyor mesela bir nohutu.
22:24Bunun tohumu nerede?
22:26Tohum onun kendisi.
22:28Şimdi tüketiciyi de bu arada, yine konudan konuya atladım ama tüketiciyi de burada eğitmek çok önemli oluyor.
22:35Ya da eğitmek demeyeyim aslında, eğitmek lafından hoşlanmıyorum ama bir farkındalık yaratmak ve
22:40o nohutun aslında bir tohum ve yediğimiz şeyin, bitkinin tohumu olduğunu anlatmak önemli.
22:46Bütün bunlar unutulduğu için, uzaklaşıldığı için diyeyim ya da
22:52tarım da böyle fabrika gibi görülmeye başlandı.
22:57Bir şekilde seri üretim var, bir şey var ve çiftçinin kendisi de biraz uzaklaşıyor.
23:04Eskiden duyduğum hikayelerden diyeyim, çok daha böyle farkındalıkla kendini adayarak çiftçilik yapan bir nesil varken,
23:14şimdi işin en kolay yolunu bulmaya çalışan ve işte o dediğim gibi mesela toprağın içindeki mikroorganizmanın farkında olmayan,
23:24tabii ki çiftçi tohumun ne olduğunu biliyor, nohutun neresinden ne çıktığını biliyor ama
23:29o da işte toprağın içindeki mikroorganizmayı unutmuş.
23:32Toprağın içinden verimsizleşiyor ama neden bilmiyorum diyor.
23:35Hayatında hiç toprak analizi yaptırmamış çiftçiler duyuyorum, tanışıyorum.
23:40Çok enteresan geliyor bana yani toprağının içinde ne olduğunun farkında değil.
23:44Ezbere bir takım vibreler, zehirler kullanıyorlar çoğu.
23:48Şimdi teknoloji burada bazı şeyleri çok kolaylaştırabilir.
23:52Analizleri çok kolaylaştırıyor mesela.
23:54Toprağın içinde ne olduğunu bulabilmek bir çoğu zaman işte bir fotoğraf çekmeye bakıyor artık.
24:00Bu uyduyla bile tespit edilebilen bir şeylere dönüştü.
24:03Dronlarla çekimler yapılıyor.
24:06İşte haritalandırma çalışmaları yapılabiliyor.
24:09Uyduyla yapılabilecek şeylerin haddi hesabı yok.
24:12Yani o işte ne deniyor?
24:15Makine öğrenmesi, yani AI ve Machine Learning denen şeyler mesela.
24:20Onları kullanarak birlikte yani bizim de böyle kullandığımız ürünler var,
24:25partnerlerimiz var bu konuda birlikte çalıştığımız.
24:28İnanılmaz bilgilere erişmek mümkün.
24:31Yani geleceği tahmin etmek de mümkün.
24:33Geçmişe yönelik dataları daha iyi okumak ve anlamak da mümkün.
24:37Bence teknoloji buralarda hakikaten çok çok önemli.
24:43Ama tarladaki çiftçiyi tarlasından çıkaralım her şeyi bir makine yapsın.
24:50Bazı ürünlerde evet hayat kolaylaştırabilir.
24:53Onun da onarıcı olabileceği şeyler olabilir.
24:55Çünkü o da reçetenin içerisine dahil edilebilecek bir şey.
24:58Tek bir formül yok ama tarım tamamen böyle bir şeye dönüşsün gibi hayali olanlar var.
25:04Bence gerçekçi değil.
25:06Yani insanı topraktan o kadar uzaklaştırmak, o bilinci yok etmek oluyor.
25:11Ve dediğim gibi yani bugün tarımın ve gıda ile ilgili problemlerin bu noktaya gelmesinin
25:17en önemli sebeplerinden bir tanesi bu zaten.
25:19O bağ kopmuş.
25:20O eski tarım toplulukları artık tarım topluluğu değil.
25:24Yani topluluk şekil değiştiriyor.
25:27Dünya genelinde zaten böyle bir şey var.
25:32Yani tarımdan uzaklaştırma gibi ya da hani tarımı makineleştirip insanın o ne diyeyim işte
25:41biraz o mistik bir yerlere giden bağını koparmak ki yani bence mistik de değil yani.
25:46Çünkü çok fazla canlı varlıktan bahsediyoruz ve bir etkileşim zaten.
25:50Yani o aslında yaşadığı habitatın bilgisi o kişide olan.
25:54Evet evet.
25:55Ve yani ben şeyden hatırlıyorum işte ben de çocukluğumda çok işte babamın köyüne giderdim yazları falan.
26:02Yani oradaki dönüşümü böyle belki de teknoloji yüzünden herhalde.
26:06Çünkü 80'lerin sonuyla 90'ların başı arasında bu dediğim gidiş gelişlerim oluyor.
26:12Adeta gördüm yani gözlemledim yani şu açıdan söylüyorum.
26:17Mesela bizde çok çeltik ekilmezdi en son işte çeltik ekilmeye başladı falan.
26:22Bir süre sonra o çeltikten arasında ilaçlamaya gittim ben.
26:25Evet.
26:26Ya biz zehirleniyorduk yani.
26:28Yani ben alışık olmadığım için gittim ve fenalaştım yani çeltik ilaçlarken falan.
26:34Evet.
26:35Hele o zamanlar bir de hadi şimdi belki ne bileyim işte ilaç da olsa ilacın üzerinde bile
26:41tırnak içerisinde bir miktarda olsa bir denetim falan vardır.
26:44Bu böyle tam böyle teknolojinin koptuğu 90'ların başıyla 2000'lere doğru giden süreçte
26:50o Allah'a biz kim bilir oraya ne sıkıyorduk gibi bir şey düşünüyorum şimdiki kafamla.
26:55Dolayısıyla evet yani o yani öyle değildi eskiden işte bu sene çeltik ekilir seneye ekilmez
27:03ama her sene aynı yerine o çeltiği ekmek istediklerinde o kaybı telafi etmek için
27:08bayağı zehirle, pestisitle.
27:11Ya da gübreleme yani aslında teknoloji buralarda çok işe yarıyor.
27:16Çok kontrollü zehir veya gübre kullanılmasını sağlıyor.
27:21Özellikle ilaç demiyorum bu arada çünkü zehirsiz sofralar kampanyası ve bu dönemde
27:27de böyle çok fazla gündemde olan bu pestisit problemiyle yani belki ilaç olduğu ve ilaç
27:33gibi kullanıldığı bir dönem olmuştu bu zehirlerin ama yani şu an artık çok kontrolden
27:39çıkmış bir durumda olduğu için ve pek çok araştırmalar şeyi de gösteriyor.
27:44Zehirsiz doz diye bir şey yok diye fakat benim de hep kafamı karıştıran bir araştırma
27:52buluyorsunuz okuyorsunuz zehirsiz doz yok diye bir başka araştırma buluyorsunuz
27:56okuyorsunuz zehirsiz doz var diyor.
27:58Kesin orada da lobi mobi işleri gidiyor.
28:00İşte evet bütün bu bilgi kirliliğinde ben genelde böyle kendi etik pusulama dönmeye
28:06çalışıyorum fakat teknoloji gerçekten burada çok etkili.
28:10Çünkü artık öyle cihazlar var ki kaç mililitre nereye nasıl ne ölçüde koyuluyor
28:16bunu kontrol edebilmek mümkün.
28:18Önerilen dozdan düşük dozlarda kullanıp sonuçlar almak mümkün.
28:22Biz bunu yaptık mesela deneme tarlalarımızdan bir tanesinde.
28:26Ürünlerde kullanılan önerilen dozu yüzde 70-75 civarlarında azalttığımız oldu.
28:32Şimdi bazen bazı durumlarda pesti siti ya da herhangi bir zehiri diyeyim tamamen
28:38kesmek mümkün olamıyor.
28:40Yani yüzde yüz verim kaybına kadar sebep olabileceği şeyler var.
28:44Kalıntı kalmamasını hedeflemek lazım.
28:48Yani neticede üründe analizlere gönderiyoruz tabii.
28:51Sonuçta bir kalıntı var mı yok mu bunu görebiliyoruz.
28:54Orada işte teknoloji umarım yani herkesin de kullanmayı öğrenebileceği basit teknoloji.
29:01Bunlar buna hizmet eder.
29:04Yani çünkü bu pesti sitin, her bir sitin, zehirin bu kadar böyle gündemde olduğu,
29:10herkesin ayağa kalktığı bir dönemde dediğim çok daha iyi kullanılabilecek,
29:16faydalanabilecek teknolojiler var.
29:19Kullanılsın diyorum yani.
29:22Şunu sorayım son olarak.
29:24Devam eden bir projeniz var mı?
29:26Nasıl bir proje?
29:27Kimlerle yapıyorsunuz?
29:29Kaç tane projemiz var?
29:31Aslında hepsinin bağlamı birbirinden biraz farklılıklar gösteriyor ama özünde aynı.
29:38Çok güzel bir mera projemiz var.
29:429 tane köyde, 5 farklı şehirde mera alanlarında hayvancılık üzerine hayvan sahipleriyle birlikte
29:505 yıldır devam eden bozkır habitatını onarmak üzere yani biyoçeşitlilik offset projesi.
29:58Çok keyifle yani devam ediyoruz.
30:01Çok da yani bunca yıldır da gerçekten sonuçlarını da güzel görebildiğimiz,
30:07doğa koruma merkeziyle Ankara'da ortak yaptığımız işin içerisinde hem bozkır var hem orman tarafı var.
30:14Çok hani gerçekten de keyifli ve başarılı bir proje diyeyim yani.
30:21Onun dışında bir takım şirketlerle yaptığımız işler var.
30:28İşte bir tanesinde bütün üreticileri bir ne diyeyim haritalandırıp database'e alıp
30:36hepsini onarıcı tarım yöntemleriyle dönüştürmeyi planlıyoruz diyeyim.
30:41Çok iddialıymış.
30:42Evet iddialı bir proje ama yani evet öyle olunması gerektiğini düşünüyorum artık.
30:47Yani çünkü tek tek tek tek küçük küçük çabalar hepsi çok kıymetli.
30:51Fakat gerçekten de büyük çapta üretim yaptıranların bu konuda sorumluluk alması gerektiği bir noktadayız.
30:59Ve bu bilince sahip şirketlerde var.
31:03Yani gerçekten iyi ki oluşmaya başladı daha doğrusu.
31:07Böyle değildi bu arada.
31:08Yani yıllardır neler çektik aslında dilimizde tüy bitti.
31:11Evet şirketlerde o dönüşümü görebilirsek dediğim gibi zaten çok daha hızlı bunun yayılması sağlanacak.
31:17Çünkü finansa dayanacak.
31:19Onların üreticiden çiftçiden talep ettikleriyle dönüşecek filan.
31:24O bence en önemli yerlerden birisi orası bu mesele.
31:27Evet marka söyleyebiliyor muyum?
31:28Tabii ki söyleyebiliyorsun.
31:29Tamam.
31:30Efes'le yapıyoruz bu projeyi.
31:32Çok güzel bir proje gerçekten.
31:33Yani 360 derece.
31:35Bütün üreticileri.
31:36Bütün üreticileri onarıcı tarım destekli üretime geçireceğiz.
31:40Bunu yapmaya başladık.
31:44Yani zaten başlamış bir proje aktif olarak.
31:46İşin içerisinde eğitimler başladı.
31:48Zaten kapasite geliştiriyoruz.
31:50Sahaya indik.
31:51Deneme arazilerinde çalışmalar yapmaya başladık.
31:54Uzun sürecek.
31:56Yani en azından 3 sene 5 sene umuyorum çok daha yıllarca devam edebilecek bir proje.
32:02Mesela Anadolu Efes'te yaptığınız o işte şöyle oluyor değil mi?
32:05Önce işte bu insanları bir kayda geçirdiniz.
32:09Daha sonra bu insanları tam onu söyleyecektim.
32:13Bir seferlik değil.
32:15Devamlılık arz eden bir şekilde.
32:17Aynı zamanda bir yandan da ölçerek.
32:19Tabii.
32:20Ne kadar çalışıyor ne kadar çalışmıyor yaptığımız işlerin.
32:24Ne kadar başarılı olduk yani kendi hedeflerimiz doğrultusunda diyelim.
32:28Evet.
32:29Ve böyle hani aslında orada bir dönüşüm.
32:32Belki Anadolu Efes'in mesela hani ciddi bir şey mi bu?
32:37Yüzdesi mi buradaki söz konusu olan yüzde?
32:40Yani aslında...
32:41Önemli çünkü onlar o arpa üretiminde yani aynı zamanda bir tarım şirketi vasfıda olduğu için söylüyorum.
32:48Tabii tabii yani kendilerine sorduğunuzda biz bir tarım şirketiyiz diyorlar.
32:51Genelde öyle oluyor oradaki o sektörde yani.
32:54Evet yani bu çok büyük bir yüzde.
32:57Evet yani aslında üretimin tamamı arpa üretiminin tamamı umuyorum ki Onarcı Tarım'a geçecek.
33:04Hedefimiz bu yani.
33:07Ve hani bunun için de mümkün olduğu kadar hızlı yani elimizi çabuk tutarak çalışmaya çalışıyoruz.
33:14Tabii ki yani değişkenler var.
33:17Sürekli aynı üreticiler olmayabiliyor.
33:19Aynı tarlalar olmayabiliyor.
33:21Aslında bazen şirketlerle çalışmanın böyle keyifli bir yanı oluyor.
33:25Yani pek çok şeyi gözetmek lazım.
33:28Yani işin ucunda tabii ki ürün verimliliği de var.
33:32Yani bir anda verimliliği de çöpe atamayız.
33:34Onu da böyle düşünerek çalışmamız gerekiyor.
33:38Güzel bir takım formüller çıkıyor işin içerisine.
33:41Farklı farklı yöntemleri farklı yerlerde deneyip birbiriyle karşılaştırabiliyoruz.
33:45Bir tarlanın bir kısmını işte bir yöntem yanında başka bir şeridi başka bir yöntem gibi böyle hani tarlaları bölerek yaptığımız çalışmalar olabiliyor.
33:57Burada yani tabii çok büyük bir tedarik zincirinden bahsediyoruz.
34:00Yani zaman alacak bir şey.
34:02Ama onlar da çok inanıyor. Biz de çok inanıyoruz.
34:04Yani çok şanslıyız burada.
34:08Güzelmiş yani oradan şey başka markalara falan da yayılır.
34:12Evet.
34:13Pepsico ile de yaptığımız bir çalışma var aslında.
34:15Lay's ile birlikte.
34:17O da daha farklı.
34:19Yani deprem bölgesinde samandağ biberi üzerine.
34:21Fakat yani aslında özünde yine aynı.
34:25Samandağ biberinin ki coğrafi işaretli onu seçme sebeplerimizden yani en önemlilerinden bir tanesi de buydu.
34:32Oradaki insanların, üreticilerin çok sahiplendiği bir ürün.
34:35Ve bence kültürel anlamda yani çok gurur duydukları şey diyorlar böyle.
34:41Eğer Urfa'da acı biber yiyorsanız o bizim biberdir.
34:43Onlarınki bizim kadar acı değil falan diye böyle hani çok gurur duyarak anlattıkları bir şey.
34:49Samandağ biberini hangi yöntemlerle nasıl yetiştirebiliriz diye bakıyoruz.
34:53Ama sadece yetiştirmek değil.
34:54Orada bir kooperatifi ve çiftçileri destekleyip onlar da işte eğitim vererek onaycı tarım yöntemlerine geçişini sağlamak.
35:02Son yaptığımız çalışmalarda da analizlerde de görüyoruz ki çalıştığımız çiftçilerin hepsi en az bir tane yöntemi adapte etti ve kullanmaya başladı.
35:13Birden fazla yöntem denendi.
35:16Daha fazlasını da yapmaya çalışıyorlar.
35:18Ama mesela her biri bir tanesini en azından benimsedi.
35:21Eğitimler hoşlarına gidiyor.
35:23Birlikte çalışmaktan keyif alıyorlar.
35:25Burada aslında bir birlik beraberlik bir ekosistem kafası da var.
35:28Yani orada bence çok önemli oluyor.
35:30Şimdi çiftçi çok yalnızlaştırılmış diye düşünüyorum ben.
35:34Tek başına tarla da yalnız yalnız aslında bu çobanlar için daha şeydir.
35:39Hep böyle ne diyeyim din adamları, peygamberler falan da böyle ağaç altında çobanlardan çıkar ya.
35:46O yalnızlığı biraz bence azaltmak gerekiyor.
35:49Şu an ve biz orada mesela bir kooperatifle beraber çalışıyoruz.
35:53Kooperatife üye olanlar oldu.
35:55Kooperatifin zaten üyeleri vardı.
35:57O birlik ve beraberlik onları motive ediyor.
36:00Çok eder tabii yani.
36:03Aslında bütün mesele birazcık öyle.
36:05Her konuda bilgisayar olmanın da.
36:07Birisi sana şuraya git der.
36:08Sen o sayede gidersin.
36:10Hoşuna baktırdın mı?
36:12Ya şunlar gelmiş.
36:13Bir şeyler anlatıyorlar.
36:14Sen de git dinle.
36:15O önemli olan aslında onu sağlamak.
36:17Yani evet.
36:18Bir de tabii burada şeyleri de düşünebiliriz.
36:20Yani bu arada da hani konu konuyu açıyor.
36:22Çok da fazla konuşulabilecek şey var ama.
36:24Şimdi maliyetler açısından da kooperatifleşmek ya da örgüt kooperatiflere alternatif anonim tipi çiftçi ortaklıkları gibi şeyler geliştirilebilir.
36:35Traktor çok maliyetli bir şey.
36:39Herhangi bir çiftçinin bir traktör alması, kredi çekmeleri gerekiyor ya da işte üzerinde ipotey oluyor, hacize oluyor bir sürü şeyler.
36:47Bunlar mesela ortak alınabilir, ortak kullanılabilir.
36:50Biz Leyz'le birlikte yaptığımız projede Konya'da buna mesela önayak olmuştuk.
36:556-7 kişiyi bir araya getirerek ortak traktör alınmasını sonra da paylaşılarak kullanılmasını sağladık ve memnun kaldılar.
37:04İşe yaradı.
37:05Yani hem maliyeti düşürdü hem bir böyle şey yarattı.
37:08İş birliği ortamı yarattı.
37:10Biraz daha böyle hani insanların birbirinin eksiğini, açığını da kapatabildiği gibi hani birlikten kuvvet doğar.
37:20Birbirimizin tarlasına, üretimine nasıl hani fayda sağlayabiliriz gibi bir bakış açısına geçirmeye çalışmak insanlara güzel oluyor.
37:28Bazen böyle şeyler söyleyince çok romantik bulunuyorum ama...
37:30Yok ama çok iyi oldu.
37:31Yani toplumda böyle yani bir yandan gerçekten yani ben sosyoloji ve antropoloji mezunuyum.
37:36Aslında toplum olmak böyle bir şey. Romantik bir tarafı da var.
37:39Yani insanı da makineleştirdiğimiz için bazı şeyleri kaybetmişiz.
37:44Aslında o romantizmi biraz geri kazansak idealizmle birlikte çok güzel şeyler olacak.
37:48Çok iyi bağladınız Yasemin Hanım.
37:50Çünkü tam son sorumu sormuştum ve kapatıyordum.
37:53Ağzınıza sağlık.
37:55Birlikten kuvvet doğarı bir kere de not düşerek, bugünün motto'su olarak belleyerek bitirelim.
38:01Anadolu Meralarının CEO'su Yasemin Kireç ile beraberdik.
38:04Tekrardan ayağınıza, ağzınıza sağlık.
38:06Efendim bir sonraki bölümde görüşmek üzere.
38:08Kalın sağlıcakla.

Önerilen