Category
🗞
HaberlerDöküm
00:00Ne diyorlar? Türkiye'nin Suriye'de ne işi var? Bunu
00:08diyecek kadar kendi tarihini bilmeyenleri kültür ve
00:12medeniyet değerlerimizden yoksul olanları görüyoruz.
00:17Kimi bu soruyu cahilliğinden mevcut CHP yönetimi gibi
00:22olanların çoğu da tamamen ideolojik fanatizmden soruyor.
00:28Şimdi gördün mü? Niçin bizim oralarda olduğumuzu? Şimdi
00:35gördünüz mü? Bizim niçin Suriye'de olduğumuzu? Ne oldu
00:43şimdi? Suriye'nin başındaki nerede? Ve şu anda Suriye'den
00:52gelen kardeşlerimiz şimdi neredeler? Diyorlar ki biz
00:58tekrar topraklarımıza dönüyoruz. Parti içi iktidar
01:04mücadelesinden başlarını kaldırıp iki satır tarih
01:08okuyacak, bir iki makale karıştıracak vakitleri dahi
01:13yok.
01:16Türkiye'nin hemen dibinde kritik gelişmeler yaşanıyor.
01:26Ama bunlar ne olup bittiğini takip bile etmiyorlar. Öyle ki
01:31dünya yıkılsa üçüncü cihan harbi çıksa inanın CHP
01:37yönetiminin umurunda olmaz. Mesela şu soruyu kendilerine
01:44hiç sormuyorlar. Birinci Dünya Savaşı bölgemizde sınırları
01:50yeniden belirlerken şartlar başka türlü zuhur etseydi
01:55acaba ne olurdu? Kuvvetle muhtemel Halep dediğimiz İdlib
02:02dediğimiz Hama dediğimiz Şam dediğimiz Rakka dediğimiz
02:08şehirler tıpkı Antep gibi, tıpkı Hatay gibi, tıpkı Urfa
02:15gibi bizim birer vilayetimiz olacaktı.
02:23Bu şehirler sınırlarımız dışında kaldı diye herhalde
02:29oralarda yaşayan insanlarımızla bağımızı tümden
02:33kesecek değildik. Nitekim bilhassa sınır şehirlerimizdeki
02:39vatandaşlarımızla sınırın ötesindeki yerlerde yaşayanlar
02:44son bir asır boyunca insani ilişkilerini alışverişlerini
02:50akrabalıklarını devam ettirmişlerdi. Hatta bizim
02:55şehirlerimizde sınır ötesindeki şehirler arasında düzenli
03:00otobüs ve dolmuş seferleri taksi ulaşımı hep sürmüştür.
03:06Suriye'de iki bin on birde başlayan ve on üç yıldan fazla
03:11süren iç çatışmalar bu kardeşlik iklimini başka bir
03:16boyuta taşıdı. Dünyada bizden başka hiçbir ülkenin altından
03:22kalkamayacağı bir siyasi ve toplumsal bir yükü hiç
03:29tereddüt etmeden sırtlandık. Asırlara sari kardeşlik
03:35hukukumuzun gereğini yerine getirirken içeriden ve
03:40dışarıdan üzerimize gelen nice baskıyı, ithamı, tahriki,
03:46provokasyonu göğüslemek mecburiyetinde kaldık. Insani
03:51ve ahlaki temelden yoksun bu saldırılara rağmen asla geri
03:56adım atmadık. Peki neticede kim haklı çıktı? Allah'a hamdolsun
04:04biz haklı çıktık.
04:10Rabbim bizi ne milletimize ne Suriyeli mazlumlara mahcup
04:18etmedi. Işte on üç yıl sonra Suriye yeniden özgürleşme
04:23yolunda ilk adımını attı. Altmış bir yıllık zulmün
04:28arkasından Baas rejimi düşerken Esed pılını pırtısını
04:35toplayıp bir gecede kaçmak zorunda kaldı.
04:43Suriyeli kardeşlerimiz geçici bir yönetim oluşturup düzeni
04:49ve güvenliği sağlamaya başladılar. Suriye'de evi iş
04:53yeri, arazisi, akrabası olan misafirlerimiz de yavaş yavaş
04:59geri dönüş yoluna geçti.
05:10Inşallah Suriye'nin diğer kısımlarını da terör örgütlerinden
05:16ve işgalcilerden temizleyerek bu kardeşlerimizin tamamının
05:21yuvalarına kavuşması için gereken zemini oluşturacağız.
05:25Tabii birikimleriyle, işiyle, kabiliyetleriyle, emeğiyle,
05:32üretimiyle ülkemize katkı vererek burada kalmak
05:36isteyenlerin de başımızın üstünde yeri vardır. Önemli
05:44olan ister kendi ülkesinde ister burada kardeşlerimizin
05:50huzur içinde yaşamaları geleceklerine güvenle
05:54bakabilmeleridir. Türk'ü Türk yapan bizi biz yapan haslet
06:01işte budur.
06:08Kardeşlerim Suriye'deki devrime şaşı bakanlara Esed dönemini
06:15yüceltenlere meseleyi başka güçlerin tezgahı seviyesine
06:21indirenlere en güzel cevap Şam'daki yeraltı
06:27hapishaneleridir. Bunları televizyonlarda izlediniz
06:31değil mi? O hapishanelerin halini gördünüz değil mi? Esed
06:37bu insanlara nasıl zulmetmiş? Ve o cezaevlerinde girerken
06:46altmış kilo yetmiş kilo olan o insanlar ne yazık ki şimdi
06:52çıkarken oradan otuz kiloya düşmüşler. Muhabbetini ilmek
07:00ilmek öreceğinize evet ben inanıyorum.