Category
🗞
HaberlerDöküm
00:00Merkez Bankası olarak real sektörle güçlü bir
00:03iletişimimiz bulunuyor. Firma ve sektör temsilcileriyle
00:07yaptığımız görüşmelerle sahadan izlenimler ediniyoruz.
00:11Toplumsal refaha en büyük katkıyı fiyat istikrarını
00:16sağlayarak sunacağımızın bilincindeyiz. Dezenflasyon
00:20sürecinin devamı ve ardından fiyat istikrarının tesis
00:23edilmesiyle öngörülebilirlik artacak. Böylece yatırım,
00:29üretim ve tüketim kararları daha uzun vadeli bir bakış
00:33açısıyla alınabilecek. Konuşmama yakın dönem enflasyon
00:39gelişmelerine değinerek başlayacağım. Ardından
00:42dezenflasyon sürecine katkı veren unsurları ve son olarak
00:46uyguladığımız politikaların rezervler ve dış finansmanın
00:49üzerindeki etkilerini özetleyeceğim. Dezenflasyon
00:55sürecimiz devam ediyor. Tüketici enflasyonu ekim ayında
00:59yüzde kırk sekiz virgül altı oranına gerileyerek mayıs
01:03ayındaki tepe noktasına kıyasla önemli miktarda düştü. Yıl
01:08sonunda enflasyonun yüzde kırk dörde düşmesini bekliyoruz.
01:12Enflasyonun ana eğilimi öngördüğümüzden yavaş olsa da
01:16iyileşiyor. Bu gelişmede düşük seyreden temel mal enflasyonu
01:21yanında iyileşme sinyallerinin belirginleştiği,
01:24hizmetler sektörü enflasyonu da rol oynuyor. Yaz aylarında
01:30baz etkisiyle hızlı düşen enflasyon önümüzdeki dönemde
01:34aylık enflasyondaki iyileşmeyle düşmeye devam edecek. Iki bin
01:41yirmi beş yılı sonunda ise enflasyonu yüzde yirmi bire
01:44indirmeyi hedefliyoruz. Makro ekonomik göstergeler
01:47dezenflasyon süreciyle uyumlu ilerliyor. Iç talep yavaşlamaya
01:53devam ederek enflasyondaki düşüşü destekleyici seviyelere
01:56geldi. Enflasyon beklentilerinde ve fiyatlama
02:01davranışlarında iyileşme eğilimi görüyoruz. Beklentilerin
02:05seyrini ve fiyatlama davranışlarını yakından
02:08izliyoruz. Para politikasındaki sıkı duruşumuzu dezenflasyonun
02:13devamını sağlayacak şekilde sürdüreceğiz. Her zaman
02:18vurguladığımız gibi enflasyonun ana eğilimini yakından takip
02:22ediyoruz. Merkez Bankası bünyesinde takip ettiğimiz
02:25göstergeleri bir bütün olarak incelediğimizde Ekim ayında
02:29enflasyonun ana eğiliminde düşüş görüyoruz. Grafikten de
02:34takip edebileceğiniz üzere bu yavaşlama ana eğilim
02:38göstergelerinin geneline yayılmakta. Temel mal
02:44enflasyonu düşük seyrini koruyarak ana eğilimdeki söz
02:47konusu yavaşlamayı sürüklüyor. Hizmet enflasyonunda iyileşmeye
02:52dair sinyaller ise belirginleşiyor. Kira dışındaki
02:56kısımda daha belirgin olmak üzere kademeli bir iyileşme
03:00izliyoruz. Öte yandan çekirdek dışında kalan gruplara
03:05baktığımızda üçüncü çeyrekte enerji fiyat artışının
03:10güçlendiğini gördük. Bu gelişmede yönetilen enerji
03:14kalemlerindeki fiyat gelişmelerinin yanı sıra maktu
03:18vergi güncellemelerinin etkileri öne çıktı. Gıda
03:22tarafında ise üçüncü çeyrekteki iyileşmenin ardından
03:26geçici arz koşullarına bağlı olarak işlenmemiş gıda grubunda
03:30Ekim ayında yüksek fiyat artışları gördük. Bu görünüm
03:36Kasım ayında da devam ediyor. Diğer taraftan taze meyve ve
03:41sebze dışındaki gıda enflasyonu daha düşük seyrediyor. Hizmet
03:47enflasyonuna daha yakından bakacak olursak üçüncü
03:50çeyrekteki yüksek seyir dönemsel fiyatlama ile geçmişe
03:54endeksleme davranışı güçlü olan ve fiyat artış
03:57sınırlamalarına tabi olan kira ve eğitim öncülüğünde sürdü.
04:02Üçüncü çeyrekte hizmet enflasyonu üzerinde okula dönüş
04:06etkisi belirgin oldu. Okula dönüşün tamamlanmasıyla bahsi
04:11geçen gruplarda göreli fiyat uyarlaması büyük ölçüde
04:15tamamlandı. Hizmet fiyatları dinamiklerine kira ve kira dışı
04:21şeklinde bakmanın daha sağlıklı olduğunu değerlendiriyoruz.
04:26Kiralar deprem, kentsel dönüşüm, kira artış
04:31sınırlaması gibi nedenlerle diğer hizmet kalemlerinden
04:34ayrı ele alınması gereken yapısal boyutu da olan bir
04:38husus. Bu saydığımız nedenlerle kira enflasyonundaki ataletin
04:43öngörülerimizden yüksek olduğunu değerlendirmekle
04:46beraber kira hariç hizmetlerin daha belirgin yavaşladığını
04:50görüyoruz. Kasım ayına ilişkin perakendi ödeme sisteminden
04:55elde edilen öncü göstergeler son çeyrekte aylık kira
04:59enflasyonunun yavaşlayacağına işaret ediyor. Para politikasındaki
05:05kararlı duruşumuz yurt içi talepte dengelenme Türk
05:09lirasında reyel değerlenme ve enflasyon beklentilerindeki
05:13düzelme vasıtasıyla aylık enflasyonun ana eğilimini
05:17düşürmeye devam edecek. Ayrıca maliye politikasının artan
05:22eşküdümünün de bu sürece önemli katkı sağlayacağını
05:26değerlendiriyoruz. Yılın ikinci çeyreğinde yurt içi talebin
05:31yıllık büyümeye katkısı belirgin olarak azalırken net
05:35ihracatın büyümeye pozitif katkısı sürdü. Bu dönemde yurt
05:40içi talep büyümeye bir virgül iki puan katkı verirken net
05:44ihracatın katkısı bir virgül üç puan olarak gerçekleşti.
05:48Böylelikle büyümedeki talep kompozisyonu daha dengeli bir
05:53görünüm sergiledi. Cuma günü açıklanacak olan üçüncü çeyrek
05:57verilerinde de bu görünümün sürmesini bekliyoruz. Üçüncü
06:04çeyreğe ilişkin mevcut veriler yurt içi talepte ılımlı seyrin
06:07devam ettiğini gösteriyor. Bu dönemde perakende satışlar bir
06:12önceki çeyreğe kıyasla bir miktar arttı. Bununla birlikte
06:15perakende satışlara daha detaylı baktığımızda altın
06:19hariç artışın daha ılımlı olduğunu görüyoruz. Hizmet
06:24üretim endeksi de iç talepte dengelenmeye işaret ediyor. Bu
06:29göstergelerin yanı sıra firma görüşmelerinden elde ettiğimiz
06:32bilgiler de iç talepteki yavaşlamayı teyit ediyor.
06:37Dördüncü çeyreğe ilişkin talep göstergeleri talep koşullarının
06:41enflasyondaki düşüşü destekleyici seviyelere geldiğini
06:45ima ediyor. Farklı yöntemlerle hesapladığımız göstergeler
06:48üçüncü çeyrekte gerileyen çıktı açığının dördüncü çeyrekte de
06:52azalmaya devam ederek negatif düzeylere geldiğini gösteriyor.
06:57Bu noktada altını çizmek isterim ki sıkı para
07:00politikamız sonucunda iç talepteki dengelenme sürecek.
07:05Önümüzdeki dönemde negatif düzeylerde gerçekleşecek olan
07:09çıktı açığı dezenflasyon sürecinin önemli bir
07:12birleşeni olacak. Iç talepteki dengelenmeyle uyumlu olarak
07:16dış ticaret dengesindeki iyileşmenin devam ettiğini
07:20görüyoruz. Son dönemde altın ve enerji hariç bakıldığında
07:24ihracat gücünü korurken ithalat ılımlı seyretmekte. Önümüzdeki
07:30dönemde benzer eğilimlerin süreceğini öngörüyoruz.
07:35Enflasyon beklentilerinin seyri dezenflasyonun hızı ve maliyeti
07:40açısından önem arz ediyor. Sıkı para politikası duruşumuzla
07:45beklentilerin dezenflasyon sürecine katkı verecek şekilde
07:48oluşmasını sağlamakta kararlıyız. Piyasa
07:52katılımcılarının beklentileri görece daha düşük seviyelerde
07:55seyrediyor. Hane halkının ve fiyat yapıcı konumundaki real
08:00sektörün enflasyon beklentilerindeki iyileşmede
08:03devam ediyor. Para politikasındaki kararlı
08:07duruşumuz yanında manşet enflasyondaki düşüşün de
08:10etkisiyle beklentilerdeki iyileşmenin devam etmesini
08:13bekliyoruz. Üretici enflasyonu ana eğilimi ılımlı seyrini
08:19koruyor. Ekim ayı itibariyle imalat sanayi enflasyonunun
08:22ana eğilimi yıllıklandırıldığında yüzde on
08:26dokuz virgül yedi ile hali hazırda yüzde otuz iki olan
08:30yıllık üretici enflasyonunun önemli ölçü de altında
08:33seyrediyor. Dolayısıyla tüketici enflasyonu üzerinde
08:37üretici fiyatları kaynaklı baskılar zayıflıyor. Bu durum
08:42tüfedeki mal enflasyonuna olumlu yansıyor. Sanayi
08:46firmalarının fiyatlama davranışlarında net bir
08:49iyileşme gördük. Imalat sanayinde yurt içi satış fiyat
08:54beklentileri incelendiğinde gerek yurt içi talepte gerekse
08:58birim maliyetinde artış bekleyen firmalar arasında fiyat
09:02arttırmayı planlayanların oranı gerileme eğiliminde. Mart
09:07ayında yüzde elliye çıkarttığımız politika faizini
09:10sekiz aydır sabit tutuyoruz. Aylık enflasyonun ana eğiliminde
09:14belirgin ve kalıcı bir düşüş sağlanana ve enflasyon
09:18beklentileri öngörülen tahmin aralığına yakın sayana kadar
09:20sıkı para politikası duruşumuzu sürdüreceğiz. Bu doğrultuda
09:26politika faizinin seviyesini enflasyon gerçekleşmeleri ve
09:31beklentilerini göz önünde bulundurarak öngörülen
09:34dezenflasyon sürecinin gerektirdiği sıkılığı
09:37sağlayacak şekilde belirleyeceğiz. Sıkı parasal
09:42duruşumuzu desteklemek üzere kullandığımız makro ihtiyati
09:45tedbirleri üç ana grupta özetleyebiliriz. Bunlardan
09:50ilki Türk lirası mevduatının payını arttırmak ve KKM'yi
09:54kademeli olarak azaltmak amacıyla aldığımız tedbirler.
09:58Ağustos, Eylül ve Kasım aylarında bu düzenlemelerde
10:02güncellemeler yaptık. Takdir edersiniz ki dolarizasyonun
10:06yüksek olduğu bir ekonomide para politikasının etkinliği
10:10düşük oluyor. Bu nedenle bir taraftan sıkılaşma yaparken bir
10:14taraftan da aktarım mekanizmasını güçlendirmek için
10:17Türk lirası mevduatının payını arttıracak makro ihtiyati
10:21önlemler aldık. Ikinci kategoride TL ve YP kredilere
10:26yönelik getirdiğimiz aylık büyüme sınırları bulunuyor. Bu
10:30sınırlamalarla kredi talebindeki dalgalanmaların
10:33önüne geçtik. Üçüncü olarak da likidite yönetimine ilişkin
10:38attığımız adımlar bulunuyor. Dönemsel olarak ortaya çıkan
10:42likidite fazlasını zorunlu karşılıklar ve diğer araçlarımızı
10:46kullanarak sterilize ediyoruz. Türk lirası ticari kredi
10:51büyümesi aylık büyüme sınırları ve kredi talebiyle uyumlu
10:55hareket ediyor. Enflasyon beklentilerindeki iyileşme de
10:59kredilerdeki ılımla eğilimde rol oynuyor. Yabancı para cinsi
11:03krediler tarafında ise Mayıs ayında getirdiğimiz aylık
11:06büyüme sınırını Temmuz ayında düşürdük. Bu sınırlamaların
11:11etkisiyle yabancı para kredilerdeki büyüme hedeflerle
11:15uyumlu bir patikada seyrediyor. Gerek Türk lirası gerekse
11:20yabancı para ticari kredi büyümesinde son dönemde Kobi
11:23kredileri öne çıkıyor. Türk lirası ticari kredi büyümesine
11:28bakıldığında Kobi kredileri Ekim ayında artarken alternatif
11:33finansman imkanlarını da kullanabilen büyük firma
11:36kredilerinde daha zayıf bir görünüm izliyoruz. Yabancı para
11:41ticari kredi tarafında artışın devam ettiğini görüyoruz. Son
11:46yıllarda önemli uygulama değişiklikleriyle reskont
11:49kredilerinin etkinliğini arttırarak daha fazla sayıda
11:53firmaya reskont kredisi kullandırdık. Günlük reskont
11:57kredi limitlerini kademeli olarak arttırarak finansmanı
12:00daha erişilebilir hale getirdik. Iki bin on sekiz yılı sonunda
12:05iki bin yüz olan reskont kullanan firma sayısı iki bin
12:09yirmi dört yılı Kasım ayında sekiz bine yaklaştı. Kobilerin
12:15bu firmalar içerisindeki payı ise bu dönemde yüzde otuz
12:18sekizden yüzde seksen üçe yükseldi. Kararlılıkla
12:24sürdürdüğümüz sıkı para saldırışımız ve KKM bakiyesinin
12:27azaltılmasına yönelik uygulamaların etkisiyle Türk
12:31lirası varlıkları olan ilginin ve güvenin arttığını görüyoruz.
12:35Iki bin yirmi üç Ağustos ayında yüz kırk milyar doların üzerine
12:39çıkan KKM hesapları Kasım ayının ortasında otuz sekiz
12:43milyar dolar seviyesine geriledi. Vadesi dolan KKM
12:48hesaplarından TL'ye geçiş oranları yılbaşında yüzde onlu
12:53seviyelerdeyken son dönemde yüzde yirmi beşler civarında. Bu
12:58dönemde KKM hesaplarının toplam içindeki payı yüzde yirmi altıdan
13:02yüzde yedinin altına geriledi. Türk lirası mevduatın payı ise
13:08aynı tarihlerde yüzde otuz ikiden yüzde elli sekize
13:11yükseldi. KKM bakiyesinin azalması Türk lirası mevduat
13:16payını arttırarak parasal aktarım mekanizmasını
13:18güçlendiriyor ve aynı zamanda Merkez Bankası bilançosu
13:22üzerindeki riskleri azaltıyor. Son dönemde küresel piyasalarda
13:28risk iştahı dalgalı bir seyir izlemekle birlikte gelişmekte
13:32olan ülkelerden sermaye çıkışları gözlenirken Türkiye'ye
13:35yönelik portföy akımları görece daha olumlu seyretti. Son
13:40dönemde yurt içi ve yurt dışı yerleşiklerin Türk lirasına olan
13:43güveni arttı. Ve bu durum rezervlere olumlu yansıdı. Yirmi
13:48altı Mayıs iki bin yirmi üç ile yirmi iki Kasım iki bin yirmi
13:52dört tarihleri arasında bürüt rezervler elli sekiz virgül iki
13:56milyar dolar artış gösterirken swap hariç net döviz pozisyonumuz
14:00yüz iki virgül üç milyar dolar iyileşti. Yirmi iki Kasım
14:06itibariyle bürüt rezerv düzeyimiz yüz elli altı milyar
14:09doların üzerine çıktı. Swap hariç net rezervlerimiz yurt
14:13içinde yaptığımız Türk lirası karşılığı döviz swapları da
14:16dahil ettiğimizde kırk bir virgül sekiz milyar dolara
14:19yükseldi. Sıkı para politikası duruşumuz rezervlerimizin
14:25güçlenmesini sağlayarak Türkiye'ye yönelik risk
14:28algısını iyileştiriyor. Geçtiğimiz yılın Mayıs ayından
14:32itibaren Türkiye'nin risk primi ve borçlanma maliyetleri önemli
14:36derecede düşüş gösterdi. Girilen risk primi ve borçlanma
14:40maliyetleri real sektörün yurt dışından daha uygun koşullarda
14:44borçlanmasını kolaylaştırıyor. Sıkı para politikası duruşumuz
14:49küresel piyasalardaki oynaklıkların ülke risk primine
14:53olumsuz etkilerinde sınırlıyor. Dezenflasyon süreci devam
14:58ediyor. Önümüzdeki dönemde makro ekonomik görünüm
15:03dezenflasyon sürecine destek vermeye devam edecek. Bu
15:08kapsamda talep koşulları, beklentiler ve fiyatlama
15:12davranışları, Türk lirasını artan güven ve maliye
15:16politikasının artan eş güdümü gibi unsurlar belirleyici
15:19olacak. Dezenflasyon sürecinde enflasyonu belirlediğimiz ara
15:24hedeflerle uyumlu olacak şekilde düşürmek için ne
15:28gerekiyorsa yapmaya devam edeceğiz. Bir kez daha altını
15:32çizmek isterim ki fiyat istikrarı sürdürülebilir büyüme
15:36ve toplumsal refah artışı için ön koşuldur. Para politikasındaki
15:41sıkı duruşumuzu fiyat istikrarı sağlanana kadar kararlılıkla
15:45sürdüreceğiz. Konuşmama burada son veriyor. Sizleri saygıyla
15:50selamlıyorum.