Hopa'da '25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele Günü' etkinlikleri kapsamında, kadınlar bir araya gelerek yürüyüş düzenledi ve söyleşiler gerçekleştirdi. Etkinlikte kadınların eşitlik ve özgürlük mücadelesinin önemi vurgulandı.
(ARTVİN) – "25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele Günü" kapsamında, Hopa Belediyesi, CHP Kadın Kolları ve Artvin Barosu iş birliğiyle bir söyleşi düzenlendi. Hopalı kadınlar ise Hüsni Ciner İlkokulu'nda bir araya gelerek Hopa Meydanı'na yürüdü.
"25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele Günü" kapsamında düzenlenen söyleşinin açılış konuşmasını yapan CHP Hopa Kadın Kolları Başkanı Şeniz Aytaş şunları söyledi:
"Siyaset yapmaktan da emeğimizin hakkını savunmaktan da vazgeçmeyeceğiz. Eşit, özgür ve demokratik bir gelecek; biz kadınların ellerinde yükselecek. Yaşamın her köşesini sevgiyle, barışla, kardeşlikle ve güvenli bir gelecekle donatmak için mücadelemizi sürdüreceğiz. El birliğiyle dünyayı değiştireceğiz.
hbrlr1.com/ctatbwwwkckckl
(ARTVİN) – "25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele Günü" kapsamında, Hopa Belediyesi, CHP Kadın Kolları ve Artvin Barosu iş birliğiyle bir söyleşi düzenlendi. Hopalı kadınlar ise Hüsni Ciner İlkokulu'nda bir araya gelerek Hopa Meydanı'na yürüdü.
"25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele Günü" kapsamında düzenlenen söyleşinin açılış konuşmasını yapan CHP Hopa Kadın Kolları Başkanı Şeniz Aytaş şunları söyledi:
"Siyaset yapmaktan da emeğimizin hakkını savunmaktan da vazgeçmeyeceğiz. Eşit, özgür ve demokratik bir gelecek; biz kadınların ellerinde yükselecek. Yaşamın her köşesini sevgiyle, barışla, kardeşlikle ve güvenli bir gelecekle donatmak için mücadelemizi sürdüreceğiz. El birliğiyle dünyayı değiştireceğiz.
hbrlr1.com/ctatbwwwkckckl
Category
🗞
HaberlerDöküm
00:00Siyaset yapmaktan da, emeğimizin hakkını savunmaktan da hiçbir
00:03zaman vazgeçmeyeceğiz. Eşit, özgür ve ve demokratik bir
00:08gelecek biz kadınların ellerinde yükselecek. Yaşamın
00:11her keşesini sevgiyle, barışla, kardeşlikle, güvenli bir
00:16gelecekle donatmak için mücadelemizi sürdüreceğiz. El
00:20ele verip dünyayı değiştireceğiz. Cesaret biziz,
00:23azim biziz, biz emeğiz, biz kadınız ve her iki kişiden biri
00:28biziz. Bugün burada ortaya konulan görüşler ve işbirliği
00:32ruhu hepimizin bu hayatta ne kadar önemli bir role sahip
00:36olduğunu bir kez daha gösterecektir. Şiddet nedir?
00:39Şiddet bireyin fiziksel, cinsel, psikolojik ve
00:42ekonomik yönden zarar görmesiyle sonuçlanan ya da
00:46sonuçlanması muhtemel hareketleri. Buna yönelik her
00:49türlü baskı, tesis, kişinin ııı özgürlüğünün keyfi olarak
00:53kısıtlanmasını içeren tutum ve davranışlardır. Şiddet
00:57bu da yanlıştır. Fiziksel şiddet gelmemeli. Eee şiddet
01:00öncelikle psikolojik yani çoğu şiddet türü aslında psikolojik
01:04şiddetle başlamaktadır. Akabinde fiziksel şiddete
01:07dönmektedir. Bu yüzden psikolojik şiddetin de çok
01:10önemli olduğu kanaatindeyim. Eee fiziksel şiddet dediğimizde
01:13eee her türlü tokat atmak, iteklemek, eee kişinin vücut
01:18bütünlüğüne zarar verici davranışlar aklımıza gelir.
01:21Eee psikolojik şiddette ise hakaret, aşağılama, kişiyi
01:25düşürücü, kendini kötü hissetmesine sebep olacak söz
01:28ve davranışlar. Aşırı kıtsançlık, ııı kişinin aile
01:32dilekleriyle veya arkadaşlarıyla görüşmesinin
01:34engellenmesi, kısıtlanması. Bunlar hep psikolojik şiddete
01:38örnektir. Günlük hayatta çokça karşılaşırız aslında
01:41psikolojik şiddete. Örneğin ııı mesela İnstagramda bu şeyi niye
01:44takip ediyorsun? Bunun fotoğrafını neden beğendin?
01:47Neredesin? Son görüntü neden kapalı? Iıı gibi söylenme.
01:51Her ne kadar? Çok fazlasından tırmanamaz aslında. Bunlar hep
01:55psikolojik şiddete örnektir. Cinsel şiddet dediğimizde
01:59kişinin ııı zorla ııı istemeliği yerde, zamanda ııı veya şekilde
02:05ııı cinsel işçiliğe zorlanması veya vücudunun aşağılanması
02:10bunlar cinsel şiddete örnek verebiliriz. Ekonomik şiddette
02:13ııı kişinin zorla çalışması ya da çalışmaması konusunda ııı
02:17baskı gösterilmesi, aile bireyleriyle gelirim, aile
02:21gelinim veya gidenlerin paylaşılmaması, ııı maaş
02:25kartına el kurulması ııı bunlar da çokça karşılaştığımız ııı ve
02:30maruz kaldığımız davranışlar aslında. Bunlar da ekonomik
02:33şiddeti örnek olarak gösterebiliriz. Iıı şöyle şiddet
02:37bir döngü içerisinde gerçekleşmektedir. Iıı bu
02:41sebeple de şiddete karşı aslında ııı tedbir
02:44alamıyoruz. Nasıl alamıyoruz? Iıı şiddetin kriz dönemi var.
02:48Kriz döneminde ııı kişi mağdur şiddete maruz kalıyor. Iıı
02:52akabinde mağdur psikoloji akabinde karşısındaki kişi
02:57pişmanlık gösteriyor. Iıı ve pişmanlık gösterici eylemlerde
03:01bulunuyor. Özürler diliyor. Sonrasında bahane dönemi var
03:05aslında. Bahanelere sığınıyor. Bahanelere sığındığı zaman da
03:08aslında kişinin mağdurun algısı bozuluyor ve kendisini
03:11suçlayıcı davranışlara girebiliyor. Iıı bu yüzden
03:14gerekli tedbirleri alma konusunda ııı yetersiz
03:18hissedebiliyor. Ama şunu unutmamalıyız. Şiddet bir
03:21kerelik değildir. Iıı asla bir defa olmaz. Bir kere olmuşsa
03:25bunun devamı gelir. Bunun bilincini Avukat Aygül
03:29Karagöz Bahçeci. Bugün yirmi beş kadın kadınların insan
03:33haklarını ihlal eden düzene karşı mücadelelerinden
03:36direnişlerinden buna çıkarak bin dokuz yüz doksan dokuz
03:40yılında Birleşmiş Milletler ııı kararıyla ııı yirmi beş
03:44Kasım kadına karşı ııı kadına ııı karşı şiddet bir mücadele
03:48uluslararası mücadele günü olarak ilan edilmiş. Bugün de
03:52kadınlar yine ııı özgür eşit ve şiddetsiz yaşam mücadelesine
03:59devam ediyor. Iıı iç hukukumuzda buna ilişki nasıl
04:03düzenlemeler var? Iıı ona değineceğiz. Iıı fakat ondan
04:07önce ufak bir eleştiri getirmek istiyorum. Şöyle ııı kadınların
04:12şiddetsiz yaşam hakkı var ve bu devlet koruması altında bir
04:18hak. Iıı anayasal bir hakkımız. Iıı kadınlar ııı özel ve
04:24kamusal alanlarda şiddet görmeye devam ediyorsa ııı
04:29güvenli olmaları gereken toplu taşımalarda caddelerde
04:35tanımadıkları erkekler tarafından şiddet
04:38görebiliyorsa ııı en önemlisi de tüm önleyici ve koruyucu
04:43tedbirlere rağmen öldürülebiliyorsa şöyle bir
04:46görev bakmamız gerekiyor diye düşünüyoruz. Sonrasında da
04:51hemen altı bin iki yüz seksen dört sayılı ailenin korunması
04:54ve kadının karşı şiddetin önlemesine dair kanuna
04:58geçiyorum. Iç hukukumuzda önemli bir düzenleme ııı
05:04baktığımızda Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin ııı sekiz
05:08Mart iki bin on iki tarihinde kabul ederek bir Mart iki bin
05:12on iki tarihinde ürürlüğe girmiştir resmi gazetede
05:15yayınlanarak. Iıı o günden beri de ııı aslında çok eski bir
05:20kanun değil. Iıı iki bin on iki ııı yılında ııı girmiş bir
05:26kanun iç hukukumuza. Iıı Burçin Hanım da bahsettiği gibi
05:30bunun ııı anlamda görünümü İstanbul Sözleşmesi hepimizin
05:36bildiği üzere İstanbul Sözleşmesi ııı anayasaya aykırı
05:42bir şekilde kanaltıcı. Çok da derinlemesine girmek
05:45istemiyorum. Fakat değinmeden de geçmiş istemiyorum. Iıı
05:49hukuksuz bir şekilde fethi kararı olarak Türkiye ııı
05:53uluslararası sözleşmeden ııı fethi etti ve artık bu
05:59sözleşmenin bir tarafı değiliz. Iıı bunun önemi neydi? Iıı
06:03bunun önemi ııı biz hukuksa ııı normler hiyerarşisi dediğimiz
06:08ııı bir tablomuz var ve bu tabloda ııı üst sıralarda
06:12yer alan uluslararası sözleşmeler nezdindeydi. Bunun
06:16için önemli bir düzenlemeydi. Maalesef şu an ııı bu
06:20sözleşmenin bir tarafı değiliz. Konuma dönmek
06:23istiyorum. Iıı altın iki yüz seksen dört sayılı kanun nedir?
06:29Amacı nedir? Iıı koruyuculu örneği tedbirler nelerdir? Bu
06:35tedbirlere uyulmaması durumunda ne olur? Itiraz yolu açık mıdır?
06:40Bunları bunlardan bahsedeceğim. Iıı şiddete uğrayan, şiddete
06:46uğrama tehlikesi bulunan kadın, çocuk ve aile bireyleri
06:50ve yine ısrarda takip mağdurlarına karşı şiddetin
06:55önlenmesine ilişkin tedbirleri usul ve esaslar bakımından
07:00düzenleyen kanun mednidir. Iıı bizim için önemi şöyle ııı bu
07:07kanun medninde ihbarla ııı dilekçeyle ya da resen herhangi
07:13bir belge ya da dehi aranmaksızın şiddet mağduru
07:17neyine? Iıı tedbir kararına hükümdürebiliyor oluşu. Bizim
07:22için ııı buna imkan tanıyan bir kanun oluşu bizim için önemli.
07:27Iıı kanun kapsamındaki şiddet tanımı sadece fiziksel şiddeti
07:32kapsamamakta. Iıı şahlanmında bahsettiği gibi psikolojik
07:36şiddet, cinsel şiddet, ekonomik şiddet, tüm bu şiddet
07:40türlerinin hepsini kapsamakta. Yani sadece ben dayak yedim ya
07:46da işte darp edildim, yağma edildim şeklinde değil de işte
07:50aşağılama, düşürme, hakarete uğrama gibi durumları da
07:55kapsayan bir kanun.
08:05Burada
08:16Burada
08:21Burada
08:26Burada
08:31Burada
08:46Burada altmış dört yıl önce yirmi beş Kasım bin dokuz yüz
08:53altmış tarihinde Parti'ye, Minerala, eee Aliye Mirabel
08:58kardeşler, faşist diktatörlükle yönetilen Dominik
09:02Cumhuriyeti'nde özgürlük mücadelesi verdikleri için
09:06rejim güçleri tohumunda tecavüze olmadılar ve katledildiler.
09:12Mirabel kardeşlerin bu mücadelesi bize ihram olmaya
09:16devam ediyor. Bu hikaye kadınlara yönelen tüm şiddet
09:21biçimlerine karşı diyanenin mücadele etmenin aynı zamanda
09:27demokraside eşitlik mücadelesinin sembolüyü. Hep
09:32Türkiye'de, hep dünyada hükümetlere başkantlık eden
09:36otoriter liderler cinsiyetçi, eğitici, milliyetçi
09:41ideolojileriyle kadının bedenine, kimliğine ve emeğine
09:47dönük savunmalarını sürdürüyor. Sağ ve oradakiler iktidarların
09:52kadın bedeni üzerinden yürüttükleri savunmalar arttıkça
09:56kadınların gücü ağırlığıyla büyüyor.