• 2 ay önce
Diyarbakır Adliyesi önünde bir araya gelen kadın örgütleri, artan kadın cinayetlerini protesto etti. Avukat Cansel Talay, devletin cezasızlık politikalarının kadına yönelik şiddeti artırdığını belirtti.
Haber: Ahmet ÜN – Kamera: İsmet MİKAİLOĞULLARI
(DİYARBAKIR) - Diyarbakır Adliyesi önünde bir araya gelen kadın örgütleri, son günlerde artan cinayetleri protesto etti. Diyarbakır Barosu Kadın Hakları Merkezi'nden Avukat Cansel Talay, 6284 sayılı kanunun etkin işleyişi ve İstanbul Sözleşmesi'nin bağlayıcı ilkelerinin göz ardı edildiğini belirterek, "Bu ihmaller zinciri, devletin cezasızlık politikası ve ataerkil zihniyetin her tarafına sirayet ettiği toplumsal yapı ile birleşince, kadına yönelik şiddet durdurulamaz bir hale geldi" dedi.
Diyarbakır Şiddetle Mücadele Ağı birleşenleri adliye önünde bir araya gelerek kadın cinayetlerini protesto etti. Diyarbakır Barosu Kadın Hakları Merkezi'nden Avukat Cansel Talay açıklama yaptı.

hbrlr1.com/cbdtflbtkckckl

Category

🗞
Haberler
Döküm
00:00Kocaman bir vefasızlık olarak getirilen müzisyenlerden biri,
00:07bunu görmek ve görmek çok zor.
00:10Lütfen sizle görüşebilirsiniz!
00:20Beni tutabilirmisiniz?
00:22Tamam ben tutayım, verin bakalım!
00:24Tamam, tamam.
00:27Açıklama başlamasaydı belki bakardım ama.
00:33Şöyle yazalım.
00:38Biraz da kadar
00:48Basına ve kamuoyuna değerli basın emekçileri ve sevgili
00:52kadınlar. Bugün geçtiğimiz günlerde Abdullah Şehimizoğlu
00:56tarafından öldürülen Evin Demirtaş için buradayız. Kırk
00:59yedi yaşındaki Evin Demirtaş, Abdullah Şehimizoğlu tarafından
01:02sokak ortasında kurşunlanarak öldürüldü. Güvenlik kamerası
01:05kayıtlarına göre fail uzun süre Demirtaş'ın yolunu gözlemiş,
01:08ardından onu kovalamış ve kaçmaya çalışırken kurşun
01:12yağdırarak canına kıymıştı. Evin Demirtaş'ın planlı bir
01:15saldırıyla devletin kadınları korumakla hükümlü olduğu
01:17sokaklarda can vermesi, Türkiye'de kadına örnek
01:20şiddetin sistematik bir sorun olarak süre geldiğini
01:23göstermektedir. Kadınların ve yaşam hakkının korunamamasının
01:26nedeni cezasızlık politikaları ve devletin temel
01:28sorumluluklarını yerine getirmemesidir. Bu somut
01:31gerçekliği basına yansıdığı kadarıyla failin geçmişine
01:34baktığımızda da net olarak görebiliriz. Ilk eşini bin
01:37dokuz yüz yetmişlerde namus cinayeti adı altında öldüren
01:40fail yalnızca sekiz ay hapis yatmıştı. O dönemde yasalar
01:44kadına örnek şiddeti namus gerekçesiyle hafifletiyor ve
01:47failin cezasız kalmasına sebep oluyordu. Ancak bu durum
01:50kadınların örgütlü mücadelesi sayesinde değişti. Kadın
01:53hareketlerinin baskısı ve mücadelesiyle yasalar dönüştü.
01:56Kadın cinayetlerine verilen cezaların hafifletilmesi
01:58önlendi. Altmış iki seksen dört sayılı kanun ve İstanbul
02:01Sözleşmesi gibi düzenlemelerle kadınların yaşam hakkı güvence
02:05altına alındı. Bugün kadın mücadelesiyle elde edilen bu
02:08kazanımların korunması gerektiğini ve bu uğurda
02:10mücadele etmekten asla vazgeçmeyeceğimizi
02:13hatırlatıyoruz. Kadın cinayetlerinin önlenmesi için
02:16devletin şiddet faillerine karşı caydırıcı cezalar
02:19uygulaması koruyucu ve önleyici tedbirleri eksiksiz bir biçimde
02:22yerine getirmesi zorunludur. Kadınlar olarak biliyoruz ki
02:26kadınların yaşam hakkını güvence altına almak devletin
02:28anayasal sorumluluğudur. Ve bu sorumlular ihmal edilmesi her
02:31gün yeni hayatlara mal olmaktadır. Bugün Diyarbakır'da
02:34cinsel şiddet destek birimi ve cinsel saldırı kriz merkezleri
02:37bulunmamaktadır. Ayrıca nüfusu yüz bini geçen ilçelerde dahi
02:41kadın sığınakları yetersizdir. Mevcut sığınakların koşulları
02:44mağdur kadınların barınabileceği ve korunabileceği
02:46durumda değildir. Bütün bu giderilmeyen eksiklikler ve
02:49göz ardı edilen taleplerimiz kadın cinayetlerinin ve kadına
02:52yönelik şiddetin artmasının en gözde görülü nedenlerindendir.
02:55Çünkü son bir yılda onlarca kadın koruyucu tedbirlerden
02:59yoksul bırakılarak erkekler tarafından öldürüldü. Şiddet
03:02failine karşı alınacak en basit önlemler dahi uygulanmadı.
03:05Altmış iki seksen dört sayılı kanunun etkin iş değişi ve
03:08İstanbul Sözlemesi'nin bağlayıcı ilkeleri göz ardı edildi. Bu
03:12ihmaller zinciri devletin cezalıslık politikası ve
03:14zihniyetin her tarafına sirayet ettiği toplumsal yapıyla
03:18birleşince kadına yönelik şiddet durdurulamaz bir hale
03:21geldi. Yetkililere bir kez daha çağrımızdır. Kadınların can
03:25güvenliğini sağlamak için acilen somut adımlar atılmalı.
03:28Faillerin cezalandırılması ve mağdurların korunması için altmış
03:31iki seksen dört sayılı yasağı etkin şekilde uygulanmalıdır.
03:34Bu cinayetlerin sona ermesi için yetkili ve sorumlu herkesin
03:38tek tek üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi
03:41ve kadınların yaşam hakkını güvence altına alacak
03:43politikalar etmesi elzemdir. Unutmamalıyız ki kadınların
03:47yaşam hakkı, toplumsal barışın ve eşitliğin teminatıdır. Bizler
03:50evinde emir taşın ve öldürülen bütün kadınların sesi olarak
03:54adalet talebimizi ve cezalıslık politikalarına karşı
03:57mücadelemizi her kanaldan kadın olmanın direnci ve inadıyla
04:01jün, jiyan, azadi felsefesinin ışığında sürdüreceğiz. Şiddetle
04:05mücadele al, diclam et kadın platformu.
04:09Azadi
04:15Azadi

Önerilen