• 5 saat önce

Category

🗞
Haberler
Döküm
00:00Sevgili Cumhuriyet TV izleyenleri hoş geldiniz yayınımıza. Bugün biraz ekonomi gündemini konuşacağız.
00:18Şimdi iktidar 2025 berkez yönetim bütçelerini açıkladı. Yine geçtiğimiz haftalarda orta vadeli program da açıklanmıştı.
00:26Arada bütçede öngörülen rakamlarla OVP'deki rakamlar uyuşuyor mu? Arada bir uyum var mı? Bunlar tartışılmaya devam ediyor.
00:34Bunlar tartışılırken de efendim IMF'nin kapsamlı Türkiye ekonomisi raporu paylaşıldı.
00:39Bu rapora dair de Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu önemli yorumlarda bulundu. Bugün ondan dinleyeceğiz. Hoş geldiniz.
00:46Merhabalar, yayınlar sağ olun.
00:49Bugünkü yazınızda aslında kapsamlı bir şekilde bu rapora dair değerlendirmelerde bulundunuz.
00:54Ona geçmeden evvel çok kısa bir bütçe ve orta vadeli programla olan uyumuna ilişkin bir yorum da almak istiyorum. Sözü size bırakayım.
01:03Evet, orta vadeli programda zaten açıklanan bütçe rakamları aynen bütçe teklifinde yer alıyor.
01:12Yani sürpriz bir şey yok. Biz bunları biliyorduk.
01:17Şimdi ayrıntılarına girmeden evvel en genel hatlarıyla şu söylenebilir.
01:23Birincisi bütçenin genel genişlemesi enflasyonun yüzde on yedi buçağı düşeceği hedefine uygun değil.
01:34Şöyle düşünmek mümkün. Orta vadeli programdaki deflatör yani ortalama enflasyonla bütçe harcamalarının artışı aşağı yukarı birbirine denk.
01:45Yüzde otuzlar civarında. Ama buradan şu sonuca varabiliriz.
01:51Çünkü emekliler, çalışanlar, asgari ücret alanlar özellikle iki bin yirmi beş yılı ocak zammını rakamlarını bekliyorlar.
02:02Bu ayarlamalar yapılırken iki bin yirmi beş yılına ilişkin ortalama enflasyon yani yine bütçede yer alan ve orta vadeli programda yer alan deflatör devreye girmeli.
02:18Buna bakıldığı zaman orta vadeli programın zaten biz daha çok birinci tablosundan yani temel ekonomik büyüklükler tablosundan izliyoruz.
02:31Orada yıl sonu enflasyon tüketici enflasyon artışı on yedi buçuk görünürken deflatör artışı yüzde otuz üç nokta dokuz şeklinde ifade ediliyor.
02:45Maaş ayarlamaları sırasında bunun temel alınması gerekir.
02:52Hani basit bir örnek vereyim. Mesela bütün zamlar ocak ayında yapılsa insanlar yüzde on çok daha yüksek bir enflasyona muhatap olurlar ama yıl sonu enflasyon yüzde on yedi buçuk çıkabilir.
03:09Yani bütün zamların ocakta yapılmasıyla bütün zamların aralıkta yapılmasını ayırt eden bir ölçü değil yıl sonu enflasyonu.
03:19Halbuki ortalama enflasyon bu konuda çok daha önemli bir gösterge.
03:24Şimdi bütçeye baktığımız zaman en genel hatlarıyla yani birincisi büyüme hedefleriyle bütçe açının daralması hedefi birbiriyle çelişiyor.
03:35Öncelikle onu söylemek lazım. Yani böyle bir bütçeden yüzde dört büyümenin büyümesine çıkmasını beklemek fazla imzallik olur.
03:46İkincisi faize karşıyız diyen faizi nas diye kabul eden bir iktidarla karşı karşıya olmamıza karşın faiz harcamaları bin dokuz yüz elli.
03:59Bütçe açıl bin dokuz yüz otuz bir milyar lira. Yani şöyle diyebiliriz eğer bütçede faiz harcamaları olmasaydı bütçe fazla verecekti.
04:09En azından dengede olacaktı. Şu sorulabilir ya işte hani her bütçede bir faiz yükü vardır bu doğal bir şey ama Türkiye'de çok hızlı bir şekilde artıyor.
04:21Yani üç sene öncesine dönsek işte dört yüz milyar liranın altında bir faiz yükü var.
04:28Şimdi bin dokuz yüz elli milyar liraya çıkıyor. Neden? Çünkü faizler çok hızlı bir şekilde yükseltildi.
04:34Şu soru da sorulabilir. Faizleri bu kadar arttırmayıp da ne yapsalardı diye faizleri bu kadar arttırmaya politika faizini yüzde elliye kadar tırmandırmaya neden olan politikalar da
04:48yine Erdoğan Cumhurbaşkanı iken AKP veya Cumhur İttifakı iktidardayken yapılmıştı.
04:56O nedenle sorumluluğun sorumluluk hala onların sırtında.
05:01Sonuncusu da baktığımız zaman bütçenin genel kompozisyonuna büyük ölçüde dolaylı vergiler ağırlıklı olduğunu görüyoruz.
05:12Dolaylı vergiler hep vurguladığımız gibi gelir ve servet dağılımını bozan yükü büyük ölçüde emek kesimine geniş halk kesimlerine yıkan vergiler.
05:25Kaba taslak bütçe gelirleri içerisinde bunların ağırlığı üçte ikiyi buluyor. Gelirden, kardan, ranttan alınan vergiler ise sadece üçte biri.
05:38Alt kalemlere baktığımız zaman ise iki trilyon lirayı geçen dört tane vergi kalemi var. Bunlardan birisi gelir vergisi 2150 milyar lira.
05:51Bu da sizin gibi benim gibi ücretlilerin ücretlerinden ödedikleri vergiler bunun büyük kısmını büyük ağırlığını oluşturuyor.
06:06Ondan sonra dahilde alınan KDV yani markete gittiniz süt aldınız yoğurt aldınız et makarna aldınız ödediğiniz vergiler.
06:16ÖTV yine iki trilyonun üzerinde iki bin yüz kırk beş milyar lira. Bu da işte arabası olan motorlu taşıtlar vergisi işte evimizdeki doğalgaz için ve arabamızdaki petrol için akaryakıt vergisi.
06:31Sigara kullananların sigara tütününden alınan vergiler, alkollü içeceklerden alınan vergiler, kolalı içeceklerden alınan vergiler ve dayanıklı tüketim mallarından alınan vergiler.
06:44Bunlar da iki bin yüz kırk beş milyar lira. Dış ticaretten alınan vergiler ki bunlara işte ithalattan alınan bir kısmı da gene tüketim malları bunların lüks tüketim malları var ama artık böyle gündelik hayatta kullandığımız işte böyle kahve benzeri artık gündelik ihtiyaç haline gelen ürünler de var.
07:09Bunlar da iki bin dört yüz elli milyar lira. Yani kısacası yük yine geniş halk kitlelerinin sırtında. Yani basit bir örnek vermek gerekirse mesela siz asgari ücretli ve asgari ücretin biraz üzerinde gelir olan birisiniz.
07:31Gelir vergisi ödüyorsunuz, markete gidiyorsunuz, bir harcama yapıyorsunuz, KDV ödüyorsunuz, gidip bir sigara veya bir bire alsanız alkollü içeceklerden alınan ÖTV'yi ödüyorsunuz.
07:53Gittiniz gelirinizin yetmediğini harcamalarınıza gördünüz. Bir kredi kartından bir borç yaptınız veya bir ihtiyaç kredisi çektiniz. O zaman da banka sigorta muameleleri vergisi veya kaynak kullanım destek fonuna ödeme yapıyorsunuz.
08:12Ve hem gelirden hem harcamadan hem de borçlandığınız zaman vergi ödüyorsunuz. Halbuki çoğunlukla şirketler kesimi özellikle büyük şirketler bu vergiden kaçmanın, kaçınmanın, muafiyetlerden yararlanmanın çeşitli yollarını bularak vergi yükümlülüklerini büyük ölçüde bertaraf etmeyi başarıyorlar.
08:39Aslında genel hatlarla bu söylediklerimiz yeni değil ama hani 2025 rakamlarından da genel trendin eğilimlerin değişmediğini yine geniş halk kitlelerinin sırtına yük yükleyen bir bütçe tasarısıyla karşı karşıya olduğumuzu görüyoruz.
09:00Yani hocam görünen o ki yakın zamanda süreç böyle biraz daha devam ediyor değişen bir şey yok gibi. Şimdi yazınıza gelmek istiyorum bir rapor yayınlandı.
09:10Burada bir noktayı daha vurgulamakta yarar var. Şimdi şöyle düşünelim. Ücretleri zaten IMF'ye ilişkin konuşmada da altını çizeceğim. Ücretleri beklenen enflasyona göre arttıracağız diyorlar.
09:25Diyelim ki bunu yapmayı başardılar. E şimdi KDV bizim gündelik hayatta yaptığımız harcamalardan toplanan KDV nasıl %50'ye yakın artacak? Yani benim ücretim az artarsa ister istemez harcama kapasitem daralır.
09:45Bu özellikle dolaylı vergilere ilişkin öngörülerin ben fazla imser olacağını ve bütçe açının yıl sonunda daha yüksek bir rakamla kapanacağını düşünüyorum. Aynı şey kurumlar vergisi için de geçerli. Gelir vergisi için de geçerli.
10:04Yani siz ben daha az alışveriş edersek kirolar düşerse karlar da düşer. Onların da ödeyecekleri vergiler de gerileme olur. O bakımdan ben bütçenin genel olarak fazla imser olduğumu işte 2 trilyon liranın altına 1931 milyar TL'lik bütçe açının ben yıl sonunda eğer ekonomi bu şekilde daralırsa bu daralma eğilimini sürdürürse
10:33çok daha yüksek bir açıya yol açacağını tahmin ediyorum açıkçası.
10:39Şimdi sizin de söylediğiniz gibi umalım ki cebimize para girmeden onun vergisini almanın bir yolunu bulmasınlar. Çünkü biliyorsunuz yakın zamanda az daha borçlanma ihtimalimizden de vergi öder hale gelecektik. Allah'tan o iptal oldu.
10:54Şimdi rapordaki senaryolara gelelim istiyorum. İki senaryo var demişsiniz IMF'nin raporuna ilişkin, Türkiye ekonomisine ilişkin. Bu senaryolar neyi öngörüyor? İkisinin de olması halinde yurttaşı önümüzdeki yıl neler bekliyor?
11:09Evet, öncelikle IMF Mehmet Şimşek ve ekibinin uyguladığı politikaları destekliyor. Çünkü IMF genel olarak uluslararası sermayenin çıkarlarını gözeten neoliberal politikaların uygulanmasını dayatan bir kuruluştur.
11:29Bu tip kemer sıkma politikalarını sever. O bakımdan genel olarak desteği var hükümetin veya ekonomi yönetiminin arkasında. Ama orta vadeli programda ifade edilen hedefleri gerçekçi bulmuyor. Hem enflasyonun daha yüksek olacağını hem de büyümenin daha düşük gerçekleşeceğini tahmin ediyor.
11:55Şöyle ki 2025 yılı büyümesini %4 yerine orta vadeli programdaki %2.7 tahmin ediyor. 2026'daki %4.5 büyümeyi ise %3.2 tahmin ediyor.
12:13Yıl sonu %17.5 tüketici enflasyonunu %24, %9.7'ye yani tek hanelere düşmesi öngörülen 2026 enflasyonunu ise 17.2 olarak belirliyor.
12:35Bunun ana senaryo olduğunu söylüyor ama enflasyonu daha keskin bir şekilde belirgin bir şekilde hızlı düşürmeniz gerekirse daha radikal bir program uygulayın diyor. Bir anlamda buna şok terapi diyebiliriz.
12:54Çünkü 90'lı yıllarda işte Sovyetler Birliği'nin dağılmasından sonra buralarda kapitalizme geçiş sürecinde çok şok önlemler alındı ve genel olarak reçeteye şok terapi dendi. Buna benzer bir senaryo öngörüyor.
13:13Diyor ki işte büyümenin durmasına razı olun. %0.8'lik bir büyümeye kabullenin. Vergileri arttırın, harcamaları kısın. Böylelikle bütçe açının %1.8'ine düşünün, gayri saf yurtça aslanın.
13:32Göreceksiniz enflasyon sizin %17.5 hedefinizin de altında %14 olarak gerçekleşecektir diyor. Ama burada en önemli faktör ücretlerin beklenen enflasyona göre arttırılması.
13:50Mesela burada enflasyon %14'e düşer dediğine göre insanların ücretlerini %14 arttıracaksınız. Ama şöyle düşünülebilir, orta vadeli programda dahi 2024 yılı enflasyonun %41.5 tahmin edilmişti.
14:10Yani siz %41.5'luk bir enflasyona muhatap oldunuz. Kamu çalışanısınız, emeklisiniz. İkinci altı yılın farkına almayı bekliyorsunuz. Artı 2025 yılında öngörülen enflasyona göre bir artış hatta bunun refah payını yani büyümeden de bir pay almayı bekliyorsunuz.
14:36Bunların hiçbirini ödemediğiniz takdirde toplumda çok belirgin bir yoksullaşma patlak verir. İnsanların satın alma gücü düşer. Öngörülenden de ben %0.8 büyüme diyor ama büyümenin eksiğe gidebileceğini, işsizliğin %10'nun üzerine çıkabileceğini düşünüyorum.
15:00Enflasyonu düşürme hedefine ulaşılabilir mi bu şekilde? Belki ulaşılır ama zaten insanların bu kadar yoksulluktan şikayet ettiği, bu kadar yaşam standartlarının düştüğünü dile getirdiği bir ortamda bir de 2025 yılına ilişkin ciddi bir refah kaybı toplumda çok büyük tepkilere yol açar.
15:23Yoksulluğun ötesinde sefalet görüntülerine tanık oluruz ve insanlar buna ciddi bir tepki gösterirler diye düşünüyorum.
15:33Zaten burada %14 değil de %25, 30 hatta %50'lik bir zam olsa bile 2025 yılında yurttaşın rahatça geçinebilmesi mümkün mü?
15:44Mümkün değil. Şöyle söyleyeyim, ben yine kendi rakamlarından ifade edeyim.
15:52Şimdi 2025-2024 yılında yıl sonu enflasyonun 41.5 olacağı öngörülüyor orta vadeli programda.
16:05Deflatör yani kaba taslak ortalama enflasyon ise 2024 yılında insanların muhatap olduğu ortalama enflasyon ise 60.9 ve 61 civarında 60'ın üzerinde öngörülüyor.
16:20İnsanlar bu enflasyona muhatap oldular ama bunun çok altında ücret artışlarıyla karşılaştılar.
16:282024 yılında böyle oldu. 2025 yılında da aynı sürecin devam etmesi halinde toplumdaki yoksullaşma devam eder.
16:37Yani şu ana kadar uygulanan politikalar zaten emek karşıtı, yoksullaştırıcı politikalar.
16:43Bu yüzden sadece bizim gibi böyle rakamları ayrıntılarıyla mesleği gereği inceleyen insanların değerlendirmeleri değil,
16:51mikrofon uzatılan, çarşıya, pazara, markete giden, bazen olgun meyve diye çürük meyveleri, sebzeleri almak zorunda kalan yurttaşları dinlediğiniz zaman bu gerçeği görüyorsunuz.
17:06Bütçe rakamının ayrıntılarına girmek de gerekmiyor. Ne yazık ki sokaklarda bu görüntülere tanık oluyoruz.
17:15Peki bu senaryolar sizce, örneğin %14'lük bir zam yapılması gibi tek bir örnekle devam edelim.
17:23Mehmet Şimşek'in ve ekonomi yönetiminin bu raporda önerilen senaryoları izleyeceğini tahmin ediyor musunuz?
17:32Şöyle tabii sonunda insanlardan seçimlerde oy bekleyen bir iktidar var. Bir tarafta Mehmet Şimşek, Merkez Bankası, Ekürisi var.
17:45Bunlar öncelikle bir enflasyonu düşürmeye odaklanmışlar. İkincisi de bunun en önemli kaynağının ki IMF raporunda da bu dile getiriliyor.
17:56Sıcak paranın çekilmesi olduğunu, sıcak paranın da yüksek faizi ancak tamah edip gelebileceğini biliyorlar ve faizleri iyice yüksekte tutmak istiyorlar.
18:09Böylelikle TL değerlenmiş olacak. Bu şekilde de enflasyonun düşmesini bekliyorlar.
18:15Ama öte yandan Saray, AKP örgütü, Genel Ocuma, Cumhur İttifakı, Birleşenleri biliyor ki zaten bu uygulanan politikalar halk desteklerini iyice aşağı çekti.
18:29Bu sürecin uzaması halinde işler iyice kötüye gidecek. Bu açıdan bir kendi içlerinde bir tartışma söz konusu olacak.
18:38İkincisi sermaye kesimin de öncelikleri tam aynı değil. Dövizle borçlanabilen, sermaye yapısı güçlü olan kesimler, daha büyük şirketler, holdingler bu politikalar devam etsin diyorlar.
18:54Çünkü yabancı sermayenin girmesi demek onlar açısından işte yeni ortaklıklar kurmak veya dövizle borçlanmak olanaklarını da arttırıyor.
19:05Diğer taraftan daha çok Anadolu sermayesi küçük orta işletmeler diyebileceğimiz kuruluşlar büyük ölçüde TL krediler kullanıyorlar. Bunların da faizleri yüzde altmışın üzerinde.
19:17Bu sıkı para politikaları devam ederse IMF de bu gazdan ayağınızı çekmeyin diyor. Devam ederse onlar da sıkıntıya girecekler.
19:27İkinci çelişki de farklı sermaye kesimleri arasında olacak. Ama en önemlisi asgari ücretliler, emekliler, kredi kartı, ihtiyaç kredisi, borçları zaten zor durumdalar.
19:40Bunlar bu politikaların devamı ve sertleşmesi halinde daha zor duruma düşecekler.
19:46En az evvel senin de dikkat çektiğin bu kredi kartlarından 750 TL'lik bir harç uygulanması hamlesi çok geniş kitlesel tepkiler üzerine geri alındı.
19:59İnsanların hayatına dokunan bu ücret artışları sürecinde, asgari ücretin belirlenmesi sürecinde de böyle geniş toplumsal tepkiler verilirse işte son dönemde çiftçi eylemlerine tanık olduk, işçi eylemlerine tanık olduk.
20:16Bu politikanın emek karşıtı politikanın bu hızla en azından bu dozla devam edemeyeceğini düşünüyorum.
20:26Bütçeden açmıştık. Hatırlayalım vergi paketlerinden söz ediliyor. 700 küsur milyar lirayı aşan bir vergi paketi söz konusuyken bunun bir dolu maddesi rafa kaldırıldı.
20:41Şu anda 100 milyarın biraz üzerinde bir kısmı uygulanabiliyor. Hatırlayalım asgari gelir vergisi ödemesi belli meslek sahiplerinden alınması, aynı şekilde borsa işlemlerinin vergilendirilmesi gibi maddeler vardı.
21:06Dahil de işleme rejimindeki KDV istisnalarının kaldırılması gibi bunların hepsi rafa kaldırıldı ve bu pakette yediş edildi.
21:18Ben geniş kitlelerin bu kemer sıkma politikalarının bütün yükünü veya yükünü taşımak istemiyoruz, yaşam standartlarımızın gerilemesine rıza göstermiyoruz diye düşünerek önümüzdeki aylarda özellikle yılbaşında bu toplumsal tepkilerin artacağını, artabileceğini böyle kitlesel tepkiler olması halinde de bunun karşılık bulabileceğini düşünüyorum.
21:46Evet, Sayın Kozanoğlu çok teşekkür ediyorum. Sizin de dediğiniz gibi böyle bir tepki doğacaktır çünkü olayların aslında bu kadar karışmasına, dengelerin bu kadar bozulmasına yurttaş sebep olmadı ama yurttaş bedel ödüyor. Umalım ki ilerleyen günlerde daha güzel gelişmeler olsun. Ekleyeceğiniz bir şey var mı bitirmeden evvel?
22:04Yok, çok teşekkürler, çok sağ olun.
22:06Hoşçakalın.
22:09Sevgili Cumhuriyet TV izleyenlere, ekonomi gündemini konuştuk. Ekonomi gündemini konuşmak her geçen gün daha da can sıkıcı hale geliyor diyebiliriz.
22:17Orta vadeli program açıklanmıştı. Bunun ardından 2025 yılına ilişkin bütçe verileri de açıklandı. Orada söylenen, açıklanan rakamlar orta vadeli programla ne derece uyumluydu, neler öngörülüyordu bunları konuştuk.
22:31Bunun yanında IMF Türkiye'ye ilişkin bir Türkiye ekonomisi raporu paylaştı. Bu kapsamlı raporda da aslında Türkiye ekonomisine ilişkin iki farklı senaryodan söz edildi.
22:42Bu senaryolar uygulandığı takdirde enflasyonun hangi seviyelere kadar düşebileceği, hangi adımların atılması gerektiğine ilişkin vs. bütün bunları konuştuk.
22:51Bu raporun öngördüğü Sayın Kozanoğlu'nun sizler için açıkladığı, anlattığı ise acı reçeteyi içmeye devam edenin yine yurttaş olacağını gösteriyor.
22:59Bakalım ilerleyen günlerde neler olacak sizler için yeniden konuşacağız.

Önerilen