Trabzon'un dünyaca ünlü turizm bölgesi Uzungöl'ün gelişmesinde önemli role sahip kırmızı benekli alabalığın fiber heykeli, göl kenarına dikildi. 7 metre uzunluğundaki heykel, yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekiyor. Turizmci Mehmet İnan, "Böyle bir alabalık heykelini buraya koyarak alabalığa karşı olan minnet borcumuzu ödemek, gelecek nesillere de bu hikayeyi anlatmak istedik" dedi.
Category
🗞
HaberlerDöküm
00:00UZUN GÖLÜN TÜRÜCÜM
00:03Aslında Uzun Gölün Türücüm hikayesi şöyle başlıyor.
00:06Babam çocukken, babam Dursun Ali'yle çocukken Uzun Göl'de derelerde çok alabalık avlıyor.
00:13Yakaladığı alabalıkları eve getiriyor.
00:16Getirdiği zaman tabi eskiden yokluk, fakirlik zamanları annesi onu fırçalıyor.
00:20Diyor ki bu balıkları getirme, bunlar çok tereyağı harcar.
00:23Tereyağı ödenmeleri de çok kıymetli.
00:26O da annesinden fırçalamamak için derenin kenarlarında küçük alabalık havuzları yapıyor.
00:32Yakaladığı balıkları önce küçük balıklara koyuyor.
00:34Ondan sonra da annesini yumuşak bir zamanda, keyifli bir zamanında bu alabalıkları alıp eve götürüyor.
00:41Aradan yıllar geçiyor, Almanya'ya, gurbete gidiyor.
00:44İlk Almanya'da bu alabalık havuzları, profesyonel alabalık tesislerini görünce
00:49benim çocukluk hayalim böyle bir iş varmış deyip tekrar Uzun Göl'e geri dönüp
00:54hayal ettiği işi kurmaya başlıyor burada.
00:56İki tane alabalık havuzu açıyorlar kazma kürekleriyle.
00:59Akşam derede yakalanan alabalık havuzları açıyorlar.
01:03Sabah da gelen misafirleri ikram ediyorlar.
01:07Dolayısıyla yavaş yavaş bundan sonra bungalovlar yapılıyor, oteller yapılıyor.
01:12Uzun Göl bu hale geliyor.
01:14O yüzden bizim Uzun Göl'ün turizminin başlanma ve gelişme hikayesinde alabalığın çok kıymetli bir rolü var.
01:21Bizim Uzun Göl'ler olarak alabalığa bir minnet borcumuz olduğunu düşündük.
01:26Bu mümvalde de Uzun Göl Turizm Derneği yönetimi başkanımızla beraber
01:30böyle bir alabalık heykelini buraya koyarak alabalığa karşı olan minnet borcumuzu ödemek istedik.
01:36Gelecek nesillerde bu hikayeyi anlatmak istedik.