BUÜ'de yeni dönemin ilk dersini TRT Genel Müdürü Sobacı verdi TRT Genel Müdürü Prof. Dr. M. Zahid Sobacı: "Bu dönemin bir ikonu olsa o da 'like' butonu olurdu" "İnsanlar beğenildikleri ölçüde mutlular.
BUÜ'de yeni dönemin ilk dersini TRT Genel Müdürü Sobacı verdi
TRT Genel Müdürü Prof. Dr. M. Zahid Sobacı:
"Bu dönemin bir ikonu olsa o da 'like' butonu olurdu"
"İnsanlar beğenildikleri ölçüde mutlular. Toplum acı görmek istemiyor"
"Son 1 yılda Gazze'de yaşanan soykırım çerçevesinde birçok toplumda farkındalık yükselse de yine de devletler nezdinde bu acı görülmüyor. Çünkü kimse acıyı görmek istemiyor"
"Bu yılın sonunda TRT Farsça kanalını açacağız. İran'ı rahatsız etmek durumundayız"
BURSA - Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ), 2024-2025 akademik yılını TRT Genel Müdürü Prof. Dr. M. Zahid Sobacı'nın ilk dersiyle açtı. Zahid Sobacı
BUÜ, yeni eğitim-öğretim döneminin başlangıcını aynı zamanda eski akademisyeni olan TRT Genel Müdürü Prof. Dr. M. Zahid Sobacı'nın katılımıyla yaptı.
hbrlr1.com/cbdadbtikckckl
BUÜ'de yeni dönemin ilk dersini TRT Genel Müdürü Sobacı verdi
TRT Genel Müdürü Prof. Dr. M. Zahid Sobacı:
"Bu dönemin bir ikonu olsa o da 'like' butonu olurdu"
"İnsanlar beğenildikleri ölçüde mutlular. Toplum acı görmek istemiyor"
"Son 1 yılda Gazze'de yaşanan soykırım çerçevesinde birçok toplumda farkındalık yükselse de yine de devletler nezdinde bu acı görülmüyor. Çünkü kimse acıyı görmek istemiyor"
"Bu yılın sonunda TRT Farsça kanalını açacağız. İran'ı rahatsız etmek durumundayız"
BURSA - Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ), 2024-2025 akademik yılını TRT Genel Müdürü Prof. Dr. M. Zahid Sobacı'nın ilk dersiyle açtı. Zahid Sobacı
BUÜ, yeni eğitim-öğretim döneminin başlangıcını aynı zamanda eski akademisyeni olan TRT Genel Müdürü Prof. Dr. M. Zahid Sobacı'nın katılımıyla yaptı.
hbrlr1.com/cbdadbtikckckl
Category
🗞
HaberlerDöküm
00:00Hepiniz hoş geldiniz.
00:15Bursa Uludağ Üniversitesi iki bin yirmi dört iki bin yirmi
00:19beş akademik yılı açılış töreni programına geçmeden
00:22öncesi
01:00Dünyanın politik konjonktürünün bu denli sıkışmaya doğru
01:11gittiği gerilimin arttığı bir yerde üniversitelerin daha
01:15özel bir misyonunun olduğu aşikar sanayi kapasitenizi
01:19savunma sanayi kapasitenizi ve ekonomimizi güçlendirmeniz
01:23gerekiyor. Onun beşeri sermaye havuzunu da buralar
01:25oluşturuyor. Üniversiteler oluşturuyor. O yüzden
01:28vazifemizin de ııı fazlasıyla farkındayız. Elli yıllık
01:33ömründe üç yüz bine yakın ııı mezun vermiş durumdayız. Şöyle
01:38kabaca hali hazırda cari duruma baktığınızda bile iş
01:42dünyasında bürokraside siyasetin kendisinde ve
01:47akademik dünyada ııı Uludağ Üniversitesi mezunu ııı çok
01:52sayıda kişiye rastlayabilirsiniz. Bu önceki
01:56yıllarda da böyleydi. Şimdi de böyle. Gelecekte bunun artarak
01:59devam edeceğini ııı rahatlıkla söyleyebiliriz. Üniversiteniz
02:04bu yönüyle hem Türkiye'ye hem de ııı insanlığa bir
02:08üniversitenin yapması gereken hem bilimsel hem kültürel
02:11felsefi ve sanatsal katkıları ııı bugüne kadar yaptığı gibi
02:16bundan sonra da yapmaya devam edecek.
02:26Eğer bu dönemi bir ikonu olsa, bir simgesi olsa herhalde like
02:37butonu olurdu. Insanlar beğenildiği ölçüde mutlular.
02:44Ve aynı zamanda demek ki paylaşıcı toplum aslında bir
02:49beğeni toplumu. Ve acı görmek istemiyor. Bunu çok sıcak
02:54gelişmeyle hemen ilişkilendirebiliriz. Evet belki
02:58son bir yılda Gazze'de yaşanan soykırım çerçevesinde birçok
03:03toplumda birçok devlette özellikle toplum düzeyinde halk
03:08düzeyinde bir farkındalık yükselse de Filistin meselesine
03:12ilişkin, Gazze meselesine ilişkin ama yine de birçok
03:15devlette birçok toplumun birçok kesiminde bu acıyı, bu
03:20gerçekliği görmemeye çalışmak var. Bu gerçekliğe hak
03:24vermemeye çalışmak var. Çünkü acıyı görmek istemiyoruz. Ve
03:31sosyal medyanın ön plana çıkmasıyla aslında gerçeklikle
03:35bağımız kopuyor. Bir bu toplumda payletik toplumda bir
03:42hakikat anestezisi yaşanıyor. Yani sosyal medyadan sahte
03:48haberlerle o kadar maruz kalıyoruz ki gerçeklikle
03:52ilişkimiz kopuyor. Ve deyim yerindeyse hakikate ilişkin bir
03:59duyu eğitimi, bir hissizleşme, bir kör olma hali yaşıyoruz. Bu
04:06bir yeni nihilizm hali. Bu yeni nihilizm olarak tanımlanıyor.
04:12Yeni bir nihilizm bu. Hakikatin artık yalanla hakikatin
04:16karışması değil. Hakikatin kendisine olan inancın kaybolması.
04:21O derece bir hissizleşme. O derece hakikate karşı bir kör
04:25olma. Gazze hakikatine karşı, soykırı hakikatine karşı hissiz
04:30olma. Dolayısıyla bunları görebilirsek niye belgesel
04:35yaptığımızı TRT World'ü niye kutsal işgal belgeseli yaptığını
04:40daha iyi anlamlandırabiliriz. Aslında Türkiye tam da uluslararası
04:47sistemin krizlerine, küresel sistemin krizlerine neredeyse
04:52tek başına meydan okuyan bu krizlerin semptomlarını,
04:56kabiliyetlerini, yetersizliklerini uluslararası
04:59kamuoyuna duyurmaya gayret eden bunun için mücadele eden tek
05:03devlet. O yüzden de daha fazla hedefe konan bir devlet.
05:10Uluslararası kamuoyuna ise bizim mesajlarımızı Türkiye'nin
05:15iddiasını, hakkını uluslararası kanallarımız ulaştırıyor. TRT
05:20World ve TRT Arabi gelmeksel kanallarımız başta olmak üzere.
05:25Ancak bunlar yeterli değil. Çünkü artık dijitalleşme çağında
05:32eğer dijitalleşme üzerine biraz önce konuştuysak bunun
05:35nimetlerinden yararlanmak zorundasınız. Dolayısıyla TRT
05:42World ve Arabi'nin dijital haber platformlarının yanına TRT
05:46Almanca'yı, TRT Rusça'yı TRT Balkan'ı, TRT Afrika'yı, TRT
05:54Fransızca'yı, TRT İspanyolca dijital haber platformlarını
05:58Bu yılın sonunda TRT Farsça geliyor. İran'ı rahatsız etmek
06:03durumundayız. İran'ı rahatsız etmek zorundayız. Ve kırk bir
06:08dil ve lehkede yaptığımız web ve radyo yayınlarını dış yayınlar
06:13bağlamında daha kaliteli bir noktaya getirmek durumundayız.