Özgür Özel'den İstanbul Sözleşmesi eleştirisi

  • evvelsi gün
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, TBMM'deki grup toplantısında konuştu. Özel, "İstanbul Sözleşmesi'nden çıkıldığında ben AK Partili birçok kadın milletvekilinin ne kadar üzüldüğünü, gücümüz yetmedi dediklerini biliyorum. Bu işe bizim iktidarımızı ilk genel seçimi beklemeden kim el veriyorsa elini tutacağız, omuz omuza vereceğiz" dedi.
https://haberglobal.com.tr/gundem/ozgur-ozelden-istanbul-sozlesmesi-elestirisi-384717

Category

🗞
Haberler
Döküm
00:00Dün çok üzücü olaylara şahitlik ettik. İstanbul Fatih ve Eyüp
00:05Sultan'da Semih Çelik isimindeki cani iki genç kadını İkbal
00:12Uzuneli ve Ayşenur Halil'i katletti. Tekirdağ'da ise
00:18şiddete ve istismara uğrayan sadece iki yaşındaki sıla
00:24bebek dün tedavi görürken yaşam mücadelesini kaybetti. Bu
00:31yılın ilk dokuz ayında iki yüz doksan beş kadın hayattan
00:38koparıldı. Bugün ülkemizde yaşayan yaşanan kadın
00:43cinayetleri ve kadına yönelik şiddet olaylarının bir rastlantı
00:49olmadığını hepimiz biliyoruz. Şiddeti üreten maalesef bu
00:55düzenin kendisidir. Günlerdir İkbal ve Ayşenur'un vahşice
01:02katledilmesinin ardından bile failin özelliklerini öne
01:06çıkaran faili ve katledilen kadınlar arasındaki ilişkiyi
01:11adeta magazin malzemesi haline getiren ifadeler kullanılıyor.
01:17Ama esas sorun şudur ki bu soruya cevap aramamız lazım.
01:23Bu toplum bu hale nasıl geldi? Bu canileri yaratan ve aramızda
01:31dolaştıran koşullar nedir? Bu siyasi rejim kim ne derse desin
01:37beyanlarıyla, icraatlarıyla ve rakamlarla görülüyor ki
01:43kadınları eşit görmüyor, kadınlara iyi gelmiyor. Ve öyle
01:50bir süreçteyiz ki bu iktidar kadınlarımızı ve
01:54çocuklarımızı koruyamadığı gibi bu konuda atılmış olumlu
02:00adımlardan da geri adımlar atıyor. AKP'nin kadınları hedef
02:06alan politikalarının en somut örneği iki bin yirmi bir
02:10yılında İstanbul Sözleşmesi'nden bir gece yarısı tek imzayla
02:17çıkmasıdır. Buradan hepinizi hatırlatmak isterim. İstanbul
02:23Sözleşmesi uluslararası çok uluslu bir sözleşme olarak
02:29İstanbul'da bağıtlanan imzalanan hepimizin gurur
02:33duyduğu iki bin on bir yılında meclisten geçerken meclisteki
02:39tüm siyasi partilerin tüm milletvekillerinin coşkuyla oy
02:44verdikleri bundan sonra kadın katilleri kadına karşı şiddete
02:51meyledenler iyi düşünsün dediğimiz arkasından sayısız
02:57yasal düzenlemelerin gelmesinin kurumların oluşturulmasının
03:02kuralların uygulanmasının ve caydırıcılığın en net şekilde
03:08ortaya çıkacağını Türkiye'nin tamamının gördüğü bildiği ve
03:16birilerinin ayağını denk aldığı bir yıl oldu. Tam on beş yıl
03:21içinde iki bin on bir yılı kadına karşı şiddetin bariz
03:27şekilde düştüğü kadın cinayetlerinin bariz şekilde
03:31düştüğü yıldı. Bakın bu örnek tek değil. Hatırlayın kapkaç
03:38olayları. Her gün televizyonda üçüncü, dördüncü, beşinci,
03:42altıncı haber Adana'da, İzmir'de, İstanbul'da, Eskişehir'de
03:47kapkaç vakaları. Kadınlar sürükleniyor hatta hatırlayın
03:53kadını sürüklüyor, çantayı çalıyor, köşede yakalanıyor,
03:58gidiyor ifadesi veriyor, salı veriliyor, akşamüstü bir başka
04:04kadına kapkaç yapıyorlardı. Ne oldu? Dedik ki kapkaçın
04:08cezası bir ila üç yıl. Yatarı eğer alt sınırdan verilirse yok.
04:14Geçmişte suçu da yoksa bir yılı alıyor, aramıza dolanıyor.
04:19Zaten bu kadar az olan bir cezaya tutukluluk tedbiri de
04:24uygulanmıyor. Imkan olsa günde beş kere kapkaç yapabilir.
04:28Dönüldü. Hepimizin katkısıyla bu kürsülerden söylendiği bu
04:34mecliste söylendi. Ceza önce yedi yıla çıkarıldı. Ama dendi
04:39ki zor varsa sürüklenme varsa yağmaya girsin. Öyle planlanmış
04:45tasarlanmış mobiletle iki kişi nitelikli yağmaya girsin. Bir
04:50yıl olup yatmayan ceza on beş yıl oluveresiye herkes aklını
04:56başına aldı. Dedi ki bu devlet kafaya takmış. Bundan sonra
05:01kapkaç yapanın burnundan getirecekler. Gün yüzü
05:05göstermeyecekler. Şimdi kapkaç dünyadaki oranlarda Türkiye
05:11kapkaç cenneti bir ülke olmaktan çıktı. Artık
05:14televizyonlarda pek az görüyoruz. Demek ki neymiş?
05:19Toplumsal mükavakat varsa kadına şiddette yok mu? Kadın
05:24cinayetlerinde yok mu? Buna herkes karşı çıkarsa sözde
05:29bakarsan savunan var mı? Ve devlet bu işe kafayı takarsa
05:35masaya yumruğu vurarsa ben bu işi bitireceğim derse
05:39bitiriyor. Işte İstanbul Sözleşmesi bu kararlılığın
05:44sözleşmesiydi. İstanbul Sözleşmesi'nde o yıl bütün
05:48vakaların azalmasının sebebi ayaklarını denk aldılar. Devlet
05:54meclis bu işe kafayı taktı dediler. Bundan sonra kadına
05:59karşı şiddetin cezası ağır. Kadına karşı cinayet, minayet
06:04aman ha dediler. Ve ayaklarını denk aldılar. Sonra yapılacak
06:10düzenlemeler gecikti. Bir kısmı yapıldı, bir kısmı yapılmadı.
06:14Yapılanlar düzgün uygulanmadı. Ve bir takım çevrelerden öyle
06:20muhafazakar falan değil muhafazakarlardan değil gelici
06:26selefi kadını hayvanla bir gören sahipsiz olanlar boşta
06:33gezenleri sahiplendirilsin diyen geçmişin domuz bağcıları
06:37velveleye başladılar. İstanbul Sözleşmesi'ne hayır. İstanbul
06:43Sözleşmesi'ne hayır. Döndü dolaştı bir takım sağ
06:48partilerin de bunu meydanlarda söylemesiyle birlikte Tayyip
06:53Erdoğan yüzde yarım oyun peşine düştü. O canileri hoş
07:01görenlerin o kadının sırtında sopayı eksik etme diyenlerin
07:07uzaklaştırma kararını evlatlarımdan uzaklaşıyorum
07:11diye acite edenlerin taleplerine uyup hepimizin hepimizin
07:17birlikte girdiği sözleşmeden Türkiye'nin adıyla İstanbul'un
07:22adıyla anılan bu sözleşmeden Recep Tayyip Erdoğan'ın
07:26imzasıyla çıktı. Şimdi her gün bir cinayet işlenirken niye
07:32işleniyor derseniz Tayyip Bey tek kişilik imzayla İstanbul
07:39Sözleşmesi'nden çıkarak devleti kadınların ve çocukların
07:44arkasından çekti. Katiller dedi ki tam tersine bak artık eskisi
07:51kadar ceza vermeye niyetli değiller. Bak artık şiddet o
07:57kadar da herkesin karşı çıktığı bir şey değil. Bundan sonra
08:02bana bir şey olmaz. Girsem de kravatı takarım iyi halden
08:08yararlanırım. Pişmanım derim pişmanlıktan yararlanırım. Iyi
08:13bir avukat gelir beni birkaç sene sonra nasılsa infaz
08:19kanununu AKP'yle MHP değiştirir. Devlet Bey bir mafya
08:24lideri için devlet bey geçmişten de hava arkadaşım
08:28dediği bir kriminal için gider ricada bulunur. Dönülür
08:33dolaşılır, hapishaneler boşalır, ben de araya karışırım
08:38dediler. Bu bu kadar politik, bu kadar siyasi, bu kadar
08:43gerçek bir mesele. O yüzden devleti kadının çocuğun
08:48arkasından çekince istatistiklerin böyle
08:51fırlamasına kimse şaşırmasın. Kadın kolları genel
08:55başkanımız burada. Kendileri çalışmışlar, bize önerdiler.
08:59Dedik ki çok iyi olur. AK Parti dahil bütün partilerin kadın
09:05kolları genel başkanlarına çağrıda bulunduk. Gerekirse
09:08tek tek ziyaret edecekler. Bu hafta olayı kınayan eylem de
09:14yapacaklar ama esas olarak da tüm siyasi partilerin kadın
09:20örgütlerinin peşine koşup diyecekler ki gelin gelin bu
09:25İstanbul Sözleşmesi'ne dönelim. Eğer kadınların uzattığı bu
09:29eli siyasi görüşü ne olursa olsun Allah var İstanbul
09:34Sözleşmesi'nden çıkıldığında ben AK Partili birçok kadın
09:38milletvekilinin ne kadar üzüldüğünü, gücümüz yetmedi
09:42dediklerini, kahrolduklarını biliyorum. Ama bir sessiz
09:47çoğunluk ve bir yandan da kadını bakanlar kurulu
09:51görevlendirirken sadece aile bakanlığına layık gören on yedi
09:56bakanlığı erkeğe veren kadının yerini aile ev diye gören
10:01anlayış bu memlekete bunu yaptı. Türkiye'nin bütün kadınları
10:06biz bu mücadeleyi elbette iktidar olduğumuzda ilk on
10:12günde aslında hepimiz biliyoruz ki bir imzayla
10:16çıkılamaz. Aslında hukuken uluslararası hukuk açısından
10:20zaten yürürlükte ama bu işe bizim iktidarımızı yapılacak
10:26ilk genel seçimi beklemeden şimdiden kim el veriyorsa elini
10:32tutacağız. Omuz omuza vereceğiz. Çocuk istismarcılarını,
10:36Nari'nin katillerini, kadın katillerini bir daha gün ışığı
10:42görmemek üzere ne yapılması gerekiyorsa biz buradayız, hep
10:47birlikte çalışıyoruz.
10:57Bir de Tayyip Bey'e bir şey söyleyeceğim. Sayın Erdoğan
11:03Seçimden önce çok söz verdin. Emekliye enflasyona ezdirmeyeceğim
11:09dedin. Inim inim inliyorlar. On iki bin beş yüz lira. Asgari
11:14ücrete dört kere zam düşünülür dedin. Dördü bırak bu sene
11:18ikinci zam mı yapmadın? On yedi bin lira verildiği günün on
11:22yedi bini düşmüş on bir bin iki yüz liraya. Diğer taraftan
11:26deprem zedeye söz vermişsin. Birazdan bahsedeceğim. Ne
11:31evlerini verdiğin ne verdiğin sözlerin geri kalanı tuttun.
11:35Tuta tuta verdiğin sözlerden bir hüda para verdiğini mi
11:40tutacaksın? Madem hiçbir sözü tutmuyorsun şu hüda para şu
11:45kadına karşı şiddeti meşrulaştıranlara domuz
11:50bağcıların avukatlarına verdiği söz lanet olsun. Tutma o sözü
11:55artık.
12:02Kıymetli grubumuz birazdan benim de katılacağım bir oturuma
12:11katılacak. Önerimiz o yönde, o yönde ilerlemesini de
12:15bekliyoruz. Bir kapalı oturum yapılacak. Sebebi geçtiğimiz
12:20hafta bu meclisin açılışında bu ülkenin cumhurbaşkanı, bu
12:24meclisin kürsüsünden çıktı dedi ki İsrail'in biz sonraki
12:29hedefimiziz. Bu laf öyle laf olsun diye söylenmiş bir laf
12:36değil. Söylendiğinde arkası boş bırakılacak bir laf değil. Bu
12:42ülkeye diyorsun ki İsrail Filistin'e yaptığı saldırıdan
12:47Lübnan'a yaptığı saldırıdan sonra bize de saldıracak, bize
12:52de füze açacak, bize de savaş ilan edecek. Ve sonra dönüp
12:57arkanı gidiyorsun. Bu o kadar kolay değil. Böyle bir tehdit
13:02var mı? Biz kapalı oturumda çok daha net değerlendirmelerde
13:07bulunacağız. Ama söyleyelim Türkiye gibi bir ülke böyle
13:12güçlü bir ülke bu kadar kahraman bir ordu, uluslararası
13:17NATO başta olmak üzere yapılardaki NATO'nun dördüncü
13:21beşinci madde yükümlülükleri Birleşmiş Milletler Türkiye
13:26gibi bir ülkeye İsrail, Netanyahu saldıracakmış da
13:32tehdit olacakmış da bunun akla yatar tarafı yok. Söyleyen
13:38kahvede biri olsa deli misin derler. Ama söyleyen
13:41Cumhurbaşkanı olunca gel anlat dedik. Kendisini davet ettik.
13:46Tabii bu meseleyi Netanyahu'nun canlı yayında dinlemesini
13:52hiçbirimiz istemeyiz. Kapalı otalım yapalım, gel anlat
13:56dedik. Şimdi kendi gelmedi. Iki bakanını yolladı ve birazdan
14:03iki bakanı gelecek ve bize bu konuda bilgilendirmeye
14:08olacak. Ama önce şunu söyleyeyim. Kıbrıs Barış
14:11Harekatı'na hareket için talimat verildiğinde meclis acil
14:18ve kapalı oturuma çağrıldı. Başbakan yardımcısı Necmettin
14:23Erbakan meclisi bilgilendirdi. Harekatın fiilen başladığı ve
14:31siyasi hedeflerin belirlediği asgari sınırlara yaklaşıldığı
14:35ilk günün sonunda meclis bir daha oturuma çağrıldı. Başbakan
14:40Bülent Ecevit tarafından meclis bilgilendirildi. O
14:44toplantılarda çıkışta muhalefet lideri Süleyman Demirel çok açık
14:52net bir bilgilendirme yapıldığını hükümetin devlet
14:56adabına uygun davrandığını bundan sonra Türkiye'nin
15:00iktidarıyla muhalefetiyle tek yürek olduğunu söyledi ve
15:04yürüdü. Şimdi bu toplantıya giriyoruz. Bu toplantının
15:10tutanakları on yıl açıklanamayacak. Yani içeride
15:14söylenmeyi söyleneni dışarıda söyleyemezsiniz. Söylememelisiniz
15:19söylemeyeceğiz. Ama içeride söylenmeyeni gelip burada
15:25ifşa ederiz. Çünkü kimse İsrail'in Türkiye'ye saldırması
15:32gibi yakın bir tehdit orta vadeli bir tehditi görmezken
15:39bir yandan da yirmi iki yıl sonra otuz bir Mart'ta seçim
15:44kaybetmişken o günden bugüne hep ikinci partiyken ekonomiyi
15:50çözemiyorken enflasyonu düşüremiyorken ya her şey
15:55ateş pahasıyken vatandaşa yapılan bütün anketlerde birinci
16:00sorun ekonomi, ikincisi işsizlik, üçüncüsü geçim
16:05sıkıntısı çıkıyorken güvenlik kaygısı en dipteyken devletin
16:12başındaki Cumhurbaşkanı Cumhurbaşkanı şapkasıyla parti
16:17başkanı refleksi gösteriyorsa ve bir güvenlik kaygısı üzerinden
16:23açsınız, yoksulsunuz, işsizsiniz ama arkama
16:28geçmelisiniz. Tehlike büyük, İsrail saldıracak diyorsa o
16:34zaman iş başka. O zaman onun için zaten dedik, gel kapalı
16:40oturumda anlat, ikna et, gereğini yapalım. Yok,
16:45televizyonda gördüklerimizi göreceksek, İsrail'deki bir iki
16:50meczubun attığı tweetten Türkiye'yi de hedefleyen büyük
16:54İsrail haritasıyla tehdit büyük diye bir şeyler göreceksek o
17:00zaman kimse kusura bakmasın şu numarayı da kimse bu millete
17:05yutturamaz. Onu ülkesinin ve Avrupa'nın canına okuyan Hitler
17:13şöyle yapıyordu. Alman çocuklarının tereyağına değil
17:17Alman tanklarının gres yağına ihtiyacı var. Çocuklarınızın
17:21beslenmesine isyan etmeyin. Önce Alman tankları güçlü olsun
17:26çocuklar elbette tereyağına kavuşur. Bu yaklaşım bu
17:30yaklaşım Türkiye siyasetine dış tehdit diye yaklaşıp da bu
17:37meseleyi bu noktaya getirme noktasında bir hesap
17:41içeriyorsa o hesaba teslim olmayacağız. Herkes aklını
17:46başına alacak. Bu ülkenin gerçek sorunlarını kimseye
17:50örttürmeyiz, kimseye.
17:56Biz bir yıl önce gecenin bir yarısı yedi Ekim akşamı altı
18:08Ekim'i yedi Ekim'e bağlayan gece Hamas'ın İsrail'in sivil
18:15hedeflerine bombalı saldırı yapmasını kınadık. Bu terör
18:20eylemi dedik. O günden bugüne vay siz Hamas'a terörist mi
18:24diyorsunuz? İsrail'deki sivillerin üzerine attılar.
18:29Sonra sonra o günden sonra İsrail göya kendini savunmak
18:36için göya meşru müdafaa hakkı diye o günden beri katliam
18:41yapıyor. Soykırım yapıyor. Kırk yedi bin çoğu kadın ve çocuk
18:46kırk yedi bin kişinin canına kastetti, öldürdü onları. Dünya
18:51kadar engelli bıraktı, yaralı bıraktı ardında. Dünyadaki
18:56bütün sol sosyal demokrat liderlere mektup yazdım. Ikinci
19:01başkanı olduğum, başkan yardımcısı olduğum sosyalist
19:04internasyonelde hem İspanya'nın hem Baltık ülkelerinin,
19:11İskandinav ülkelerinin İsrail'i kınaması Filistin'i tanıması
19:16için mücadele verdim. Almanya'da Alman sosyal
19:21demokratlarının kongresinde kendi dillerinde tane tane bu
19:26işe müsamaha gösterilmemesini söyledik. Son çağrımız
19:31Ramallah'ta sosyalist internasyoneli toplamaktır.
19:35Yetmiş yedi ülkeden partiyiz. Bunların hepsi burada duruyor.
19:39Bu mücadeleyi veriyoruz, vermeliyiz. Ama bir yandan da
19:44tabii ki bin dokuz yüz altmış yedi sınırında başkenti Doğu
19:49Küdüs olan bağımsız Filistin bizim meselemizdir. Bizim
19:53davamızdır. Ecevit'in davasıdır. Deniz Gezmiş'in
19:58davasıdır. Türk Solu'nun davasıdır.
20:02Peki son zamanlarda ilk olayları başlatan Amas
20:14saldırısını kınadık diye bir yıldır İsrail'e yaptıklarınızı
20:20görmeyip Filistin davasını tek elinde tutmak isteyen anlayışa
20:26Siz Ekim iki bin yirmi üçte başladı saldırılar. Türkiye'de
20:35pek çok siyasi ama en çok Cumhuriyet Halk Partisi.
20:39İsrail'le ticareti kes. İsrail'le ticaret yapıyorsun
20:43dedik. Ekim, Kasım, Aralık inkar ettiler. Ocak, Şubat
20:50söyleyene saldırdılar. Mart ayında yumuşadılar. Nisan'da
20:56yazıyı çıkardılar. İsrail'le ticaret yasaktır diye.
21:00Saldırılar başladığından yazının çıktığı güne kadar
21:04doksan milyar TL mal satılmış. Bunun tam yirmi milyarlık
21:11kısmı savaş malzemesi yani bizim gemilerle gitmiş Filistin'in
21:18tepesine yağmış. O günden sonra durdurduk diyorlar.
21:24Arkadaşlarımız bir çalışma yaptılar. Normalde İsrail
21:31Devleti'nde bilgisayarı açan herkesin görebildiği Sanayi
21:36Ticaret Bakanlığı verileri var. O verilere baktığınızda
21:41İsrail'deyseniz görüyorsunuz. Buradan görmek için başka
21:45teknik zorluklar var. Onları açtık. O verilere ulaştık. Ne
21:50gördük biliyor musunuz? İsrail'le ticaret cayır cayır
21:55devam ediyor. Cayır cayır. Neden? Bana dedim ki nasıl
21:59olur? Hazırlayın. Bir, İsrail'le serbest ticaret
22:04anlaşması askıya alınmamış. Iki, kısıtlamada Türk menşeli
22:09ve İsrail menşeli ürün ifadesi kullanılmamış. Bu yapılmayınca
22:16ithalatta İsrail menşeli ürünlerin üçüncü ülke üzerinden
22:21örneğin Azerbaycan'a satılıp gelmesi, Yunanistan'a satılıp
22:27gelmesi, Almanya'ya satılıp gelmesi yasaklanmamış. Türk
22:31mallarının üçüncü ülkeye satılıp gitmesi yasaklanmamış.
22:36Son kullanıcı sertifikası aranarak bu mal nereye gidecek
22:42en son sorusu yasaklamaya konmamış. Bankacılıkta takip
22:47yapılmamış. Türk gemilerinin İsrail Limanı'na girişi
22:51yasaklanmamış. Ticaret yasak, boş gemiyle gidiyorum diyor
22:55mesela. Yasaklanmamış. Ve en kötüsü de malın serbest
23:01bölgeden antrepodan çıkıp geçici depolama merkezinde etiket
23:07değiştirip İsrail'e gitmesi de yasaklanmamış. Fiili durum şu.
23:12Mal limandan çıkıyor. Gemiye yolda başka bir gemiye
23:18yaklaşıyor. Evraklar kağıt üstünde tak tak tak. O ülkeye
23:23gitmiş oradan buraya gitmiş diye düzenleniyor. İsrail'le ticaret
23:28cayır cayır devam ediyor. Ey Recep Tayyip Erdoğan sen mi
23:32samimisin? Biz mi samimiyiz? Sen mi samimisin? Bu Türk
23:38milleti mi samimi?
23:43Bu bir yandan da bir yandan da bambaşka bambaşka işler
23:53yaşanıyor Türkiye'de. Vatandaş mesela İsrail Türkiye'ye
24:01saldıracakmış diye konuşsun istiyorlar. Tehlike büyük üçüncü
24:08dünya savaşı çıkabilir diyorlar. Kahvelerde, ev
24:12gezmelerinde, komşu sohbetlerinde, işçi
24:15servislerinde bu konuşulsun istiyorlar. Oysa millet bunu
24:20konuşmuyor. Millet ne konuşuyor biliyor musunuz? Cep
24:24telefonunun faturasını konuşuyor. Bakın ülkemiz
24:28internet hızında yüz altmış bir ülkeden yüz altıncı sırada.
24:34Bizden yavaş ülkeler Venezuela, Bengaldeş gibi
24:38ülkeler. Dünya genelinde internet hız ortalaması seksen
24:42beş megabit bizde kırk iki, yarısı bile değil. Mobil
24:48internet hızında yüz on bir ülkeden elli sekizinci
24:51sıradayız. Fiber internet hızında otuz sekiz ülkeden
24:56yirmi altıncı sıradayız. Ve yirmi bir Aralık iki bin on
25:00yedide yüz megabit internete çıkacağız. Hedefi kondu.
25:05Üstünden dört yedi yıl geçti. Iki bin yirmi dört bitiyor.
25:10Hedefi koyan ve canlı yayınlarda açıklayan bakan Ahmet
25:16Aslan gitti. Üstüne de üç bakan değişti. Halen daha Türkiye yüz
25:22megabit değil kırk iki megabit internette. Ve ne yaptı bu
25:26beyler? Ne yaptılar? Tarifelerle oynayarak iki bin
25:33yirmi yılında bir aile bunu şöyle söyleyelim. Dört kişilik
25:38bir ailenin iletişim ve haberleşme maliyetleri. Anne,
25:42baba, iki çocuk. Sabit telefon. Anne de baba da telsiz telefon.
25:48Çocuğun büyüğünde telefon, küçüğünde tablet. Evde de
25:53internet. Bunun bir karması var. En makul tarifeler. Buna
25:59bir ailenin iletişim haberleşme maliyeti diyoruz. Iki bin
26:04yirmide aylık üç yüz lira veriyormuş. Iki bin yirmi birde
26:08üç yüz elli üç. Iki bin yirmi ikide dört yüz kırk iki. Geçen
26:13sene yedi yüz kırk beş. Hep çoğalıyor ama. Bu sene bu son
26:18düzenlemeyle iki bin üç yüz elli lira. Iki bin üç yüz
26:22elli. Millet bunu konuşmasın diye İsrail fize atacak
26:27diyorlar. Millet yılda yirmi sekiz bin lirayı ki bu cep
26:32telefonuna lüks diye gören şunu bilsin. Lüks diye gören.
26:38Adana'da ırgat pazarında bekleyen adam hamal cep
26:45telefonuyla bulunuyor. Su tesisatçısı cep telefonuyla
26:48bulunuyor. Elektrik kaçağı olunca elektrikçi cep
26:52telefonuyla bulunuyor. Çilingir cep telefonuyla bulunuyor.
26:55Boyacı cep telefonuyla bulunuyor. Çiçekçi cebini
27:00yazıyor, gidiyor köşede poğaça satıyor. O yüzden bu özellikle
27:06yoksulların buna erişimi yoksulların işini de
27:10satıyor. Ve yedi yüz kırk beş liralık paket iki bin üç yüz
27:16elli liraya çıkmış. Ve bunu yapan kim? Bunu yapan Türk
27:21Telekom. Türksel Vodafone. Türk Telekom Devleti'nin. Türksel
27:29asrın kapkacına uğradık. Çarptılar bizi. Tekrar
27:33kuzağımıza attılar. Yine devletin Vodafone'dan da dünya
27:37devriyle de anlaşmışlar. Yedi yüz liralık faturayı iki bin
27:42üç yüz elli lira yapmışlar. Hani enflasyon çok değildi de
27:48ahlaksız fırsatçılar vardı. Hani enflasyon aslında yoktu da
27:53yüksek değildi de birileri fırsat bilip çok zam yapıyordu.
27:58Yedi yüz liralık faturayı iki bin üç yüz liraya çıkarırken
28:02Mehmet Şimşek'in onayı yoksa Recep Tayyip Erdoğan'ın onayı
28:07vardır. Faturasını alan ve eli yanan herkese söylüyorum senin
28:13elini yakan cebine elini atan Recep Tayyip Erdoğan'dır.
28:20Iktidar Partisi ekonomiyi düzeltme konusunda elbette
28:32sınıfta kaldı. Orta direği yok ettiler. Asgari ücret, beyaz,
28:37mavi, gri yakalılar, beslenme ya da barınma sorunu yaşıyor.
28:41İstanbul'da ev tutarsan aç kalırsın, karnını doyurursan
28:45sokakta kalırsın. Sistem bu noktada. Iktidarın bu
28:50sorunları çözecek bir reçetesi yok. Asgari ücrete dört kez zam
28:55yapacağım dedi, ikinci zammı bile yapmadı. Ve en son aylık
28:59enflasyon açıklandı. Aylık enflasyonda yaz etkisini
29:04beklediler. Eksi enflasyon beklediler yüzde üç geldi. Yüzde
29:09üç enflasyon yüzde üç enflasyon dünyadaki seksen üç ülkeden
29:15yüksek. Ama lafımı yanlış anlamayın. Yıllıkta değil.
29:20Bizim aylık enflasyonumuz üç, dünyadaki seksen üç ülkenin bir
29:25yıllık enflasyonu yüzde üçten düşük. Türkiye toplam
29:30enflasyonda Arjantin, Güney Su'dan ve Zimbabwe'den sonra
29:36enflasyonu en yüksek ülke. Elli birden kırk dokuza düştük
29:41diyor. Yaz etkisi baz etkisi elli birden kırk dokuza düşünce
29:47fiyatlar düşmüş gibi anlatıyor. Niye fiyat düşmesi? Elli birse
29:52enflasyon geçen sene yüz lira olan mal yüz elli bir olur.
29:56Enflasyon kırk dokuz olunca yüz kırk dokuz lira olur. Fiyat
30:01düşmez. Geçen seneye göre yüzde elli bir değil kırk dokuz
30:05artar. Yüz elli bir lira olacağına yüz kırk dokuz lira
30:09Ama geçen seneden kırk dokuz lira pahalı olur. Enflasyonu
30:14eksi yapmadan fiyatlar düşmez. Enflasyonu tekahneye indirmek
30:20için bu yalan, bu masal bitmez. Bundan sonra Cumhuriyet
30:25Halk Partisi olarak ekonomi koordinasyon kurulumuzun,
30:30ekonomi masamızın gayretleriyle bu rakamları, bu gerçekleri hem
30:37iş dünyasıyla hem emek örgütleriyle hem sokakla,
30:41caddeyle hem ev hanımlarıyla hem asgari ücretle çalışanlarla
30:48en etkili şekilde konuşmaya bu yalanları gün yüzüne çıkarmaya
30:53devam edeceğiz. Cumartesi pazar, pazartesi günleri
30:58Hatay'daydık. Iktidar Partisi'nin üvey evlat yerine
31:02koyduğu verdiği sözleri tutmadığı Hatay'da grubumuza
31:08teşekkür ediyorum. Yaz boyunca gölge bakanlarımız ve ilgili
31:12milletvekilleri, milli eğitim, ulaştırma, sağlık, ekonomi,
31:18depremsellik, dirençli kentler noktasında, hukukçularımız
31:22rezerv alan meselesinde gittiler geldiler. O raporlarla
31:27gittim. Dün Hatay'da yedi yüz kişilik bir salonda bin kişiyle
31:32oturduk. Normalde CHP'ye eleştiriye açık bir parti.
31:37Hatay eleştiri dozu yüksek biri. Bu kadar zorluktan bir
31:43yana orada eleştiri değil hepiniz sayesinde takdir duydum.
31:48Hiç buradan elinizi çekmediniz. Atatürk'ün dediği gibi Hatay'ı
31:55kendi meseleniz, şahsi meseleniz bildiniz. Buradan ayrılmayın
32:00dediler. Dün bin kişi bir karar verdik. Dedik ki bu
32:05salonu parça parça ayıralım. Her hafta bir gölge bakan gelsin.
32:10Sorunları biliyoruz. Çözüm önerilenini söyledik, daha
32:13çoğunu söylüyoruz. Ama takip etsin. Her hafta Hatay'ın sesi
32:18Hatay'dan bir gölge bakanla ve ilgili milletvekilleriyle ve o
32:24raporlar doğrultusunda genel başkan ağzından bu kürsüde
32:28söylensin. Sözümüz sözdür ki Hatay'dan eksik olmadık
32:33olmayacağız. Eksik olmasınlar canım Hataylılar. Onları yalnız
32:38koymayacağız. Söz veriyoruz.
32:46Bir iki rakam vererek yavaş yavaş tamamlayacağım ve en
32:52önemli kısma geleceğim. Bir Hatay'da iki yüz elli dört bin
32:57konut vereceğiz dediler. On bir bin üç yüz altmış altı anahtar
33:01dağıtıldı. Yüzde dört buçuk. Türkiye'de oran altı yüz elli
33:07bin yapacağız dediklerine kıyasla yüzde on beşte Tayyip
33:12Bey üç yüz altmış beş bin yetecekmiş diyor. Türkiye
33:16ortalaması yüzde otuz, Hatay ortalaması yüzde dört buçuk.
33:20Yüzde Remzede'nin doksan altısı çadırda, konteynırda ya da
33:25gurbette. Yerinde dönüşüm yapanlara yedi yüz elli bin
33:32kredi, yedi yüz elli bin HİB'e yetmiyor, işlemiyor bu inşaat
33:37fiyatlarıyla, maliyetleriyle. Bir buçuk milyon HİB'e, bir
33:43buçuk milyon kredi, Hatay'ın temel beklentisi, bunu
33:47arkadaşlarımız mecliste bu hafta dile getirsinler,
33:51çalışsınlar, ilgili komisyonları toplantılara
33:54çağırsınlar. Amikovası'nda on beş çeşit ürünün on beşi de
33:59zararda. Geçen sene yirmi beşe satılan pamuk on sekiz yirmi
34:04iki arası alıcı bulmakta. Tokiye evleri ev çıkana boş
34:09senet imzalatıyorlar, mafya gibi. Senete imza atmazsan
34:13deprem konutunu teslim alamıyorsun, senet boş. Ardını
34:17sonra dolduracaklar. Deprem dosyalarına bilirkişi
34:22raporları yollanmayarak gelenler kabul edilmeyerek
34:27yenileri isteyerek tutuksuzlar tutuklanmadan dava sonuna
34:32gelirken firar ederek firarilere kırmızı mülkten
34:35çıkarılmadan Hatay'da depremdeki kayıpların
34:39sorumluları devlet eliyle sistematik şekilde yargı
34:44araçsallaştırılarak kullanılıyor. Bu konuda büyük
34:47isyan var. Ve mücbir sebep üç ayda bir uzatıyorlar. Üç ayda
34:54bir Hatay işi gücü bırakıyor. Hatay milletvekilleri işi gücü
34:58bırakıyor. Mücbir sebebi uzatın. Üç ay üç ay uzatmayın.
35:03Kasım geliyor. Şunu üç yıllığına uzatın. Daha önce
35:08başka illerde iki yıl, üç yıl uzatıldı. Bunu yapın. Artık
35:12Hatay'ın önünü açın. Önünü görmesini sağlayın. Biz haftaya
35:18ulaştırma gölge ulaştırma bakanımız Ulaş Karasu ilk takip
35:24toplantısını yapacak. Her hafta orada olacağız. Her fırsatta
35:28Hatay'ın sorununu dile getireceğiz. Neden yapıyoruz?
35:33Vasiyet öyledir. Gazinin vasiyeti öyledir. Hatay onun
35:38milli meselesidir. Şahsi meselesidir. Hatay bizim
35:42meselemizdir.
35:47Hatay'ın ve Türkiye'nin bir meselesi sığınmacı sorunu. Çok
35:54konuştuk, çok anlattık. Esat'la görüşmeye gideceğiz deyince ben
35:59de gideceğim dedi. Pudili devreye soktu. Sistemi
36:04çözüm üretmiyorlar. Bir yandan tarihi fırsat var. Esat Genel
36:10Af ilan etti. Türkiye'de geçmişte Suriye'de suçu ne
36:16olursa olsun bulunan herkes giderse aftan yararlanıyor.
36:21Genel Af cezaevleri boşaldı. Ilan tarihinden önce işlenen
36:26suçlar işlenmemiş sayılacak. Tam Suriye'ye dönecek fırsat. Tam
36:32dünyayı ayağa kaldıracak. Elinizi taşın altına sokun
36:35diyecek. Haydi bakalım. Bunlar memleketine gitsin. Orada
36:40otursunlar, çalışsınlar. Fabrikaysa oraya kurulsun.
36:44Okulsa oraya yapılsın. Bizimkinden tık yok. Ve bir
36:48çalışma yapmış göç idaresine Türkiye'de geçici sığınma
36:53statüsünde olanların üç aylık geçici çalışma izinlerinin üç
36:57yıla çıkarılmasına Türkiye'de bulunan geçici sığınmacıların
37:01sığın oturma izni olmayanların çalışma izni olmayanların
37:06olmasına bunların istihdama katılmasına Allah'tan korkun
37:11ya. Istihdama çalışma izni olmayan yeni Suriyelilere
37:16çalışma izni verip onları istihdama katacağına Türkiye'de
37:22üç gençten biri işsiz kardeşim. Üç gençten biri işsiz bizim
37:26evladımızı istihdama kat. Ve geçen gün
37:35emekliler dün İskenderun'da kaldırıyor. Anlatıyor,
37:39ağlıyor. Ilacın katılım payı, ilacın verilen diğer ücretleri
37:46canımıza tak etti diyor. Suriyelilere bedava
37:49Türkiye'deki emeklilere sağlık parayla. Biz ayrımcılık yapan
37:55birey olarak sığınmacıyı hedef alan bir siyasi parti değiliz.
38:00Yapanları da hiç doğru bulmuyoruz. Ama biz
38:04sığınmacıya değil, sığınmacı yaratan politikalara ve Tayyip
38:09Erdoğan gibi politikacılara karşıyız.
38:15Ve herkesin artık herkesin madem ki artık orada şartlar
38:22olgunlaştı. Gene lafta çıktı. Herkesin evi güzel, herkesin
38:27memleketi güzel. Bizim yoksulumuz, bizim işsizimiz
38:31bize yeter. Onun için Tayyip Erdoğan'ı derhal Esat'la
38:36görüşmeye davet ediyorum. Derhal.
38:45İstanbul Belediye Başkanımız sevgili Ekrem İmamoğlu hepimizin
38:51İstanbul'da hizmetlerinden onur duyduğu Beylikdüzü'nde aday
38:56olduğu günden beri şimdiye kadar AK Parti'ye dörtte dört
39:00yapan Beylikdüzü Belediyesi otuz bir Mart seçimleri iki bin
39:07on dokuz tekrar seçimleri iki bin yirmi dört yerel seçimleri
39:13dörtte dört. Hani böyle yapıyor ya dörtte dört. Rüyasına o
39:17giriyor. Eskiden o yapıyordu böyle. Şimdi rüyasında Ekrem
39:20Bey yapıyor ona böyle. Öyle olunca
39:28siyaseten baş edemeyince demokratik bir yanışla
39:34yenemeyince iki bin on dokuzda önce YSK'ya suç işletip
39:41seçimleri iptal edip on iki bin altı yüzlük fark vardı. Kırk beş
39:47gün sonra altı yüz sekiz bin fark oldu. Niye? Vallahi niye
39:52biliyor musunuz? Çok özet anlatayım. Fatih de bir bakkal
39:56amca dedi. Otuz sene dedi burada fasulye tarttım, pirinç
40:00tarttım, nohut tarttım. Otuz senedir de Tayyip Erdoğan'a oy
40:04attım dedi. Ben dedi hak geçmesin diye pirinci dedi hep
40:08müşterinin kefesine şöyle ucuyla atarım. Belki dedi otuz
40:12kırk yılda bir kamyon pirinç, bir kamyon buğday attım
40:16müşteriye, hak geçmesin diye. Bir kere oy atmadım size dedi
40:20Özgür Efendi. Bir daha da atmam belki dedi. Son seçimde de
40:24Binali Bey'e verdim. Her seferinde de Tayyip Bey kim
40:27diyorsa ona verdim. Bu sefer vereceğim Ekrem evladıma.
40:31Çünkü hak geçti dedi, hak geçti. Hak geçti dedi.
40:38Şimdi Tayyip Bey o hacı amcayla inatlaşmaya devam ediyor. O
40:44hacı amcanın ferasetiyle ve vicdanıyla inatlaşıyorlar. Bir
40:50başkası adı ahmak davası. Yahu mevzunun özeti şu, hiç hukuki
40:56kısmına girmeye gerek yok. Soylu Avrupa'daki belediyelerle
41:03konuşurken Türkiye'deki sıkıntılarını anlatan İmamoğlu
41:07için Türkiye'yi yurt dışına şikayet eden ahmak deyiverdi. O
41:11da hakkıdır ya. Sensin ahmak deyiverdi. Türkiye'deki seçimi
41:16iptal et derler ahmaktır dedi. Bu lafı söyleyen soyluya
41:20cevaben söylendi. Soylu kendisi tazminat davası açtı. Bana
41:25ahmak dedi diye. Sonradan bir cinlik bir kumpas düşürdüler.
41:30Yok ya soyluya açmış olmasın? Bizce o YSK'yı kastetmiş olsun.
41:36Kurul halinde çalışan kamu görevlisine alenen hakaret
41:40suçundan iki yıl ceza verelim. Siyasi yasak getirelim. Bu
41:45meselenin özü, özü Ekrem İmamoğlu'na siyasi yasak
41:51getirme değildir. Bu meselenin özü Türk milletine kendisini
41:57kimin yöneteceği konusunda seçme yasağı getirmektir.
42:01İmamoğlu'nun şahsi meselesi değildir. Türk halkına günü
42:06geldiğinde Ekrem İmamoğlu aday olursa onu seçemezsin diye
42:10millete direnmektir.
42:18O yüzden dün sevgili Mansur Başkan'la da birlikteydik. O da
42:25kendi açıklamasını yapmıştı. Bu partinin dönüp dolaşıp
42:30Cumhurbaşkanı adayı o mu olur, bu mu olur diye sarayı memnun
42:34edecek tartışmalardan ve sarayın taşeronlarının yarattığı
42:40çalkantılardan uzak durması lazım. Mesele Cumhurbaşkanı
42:45adaylığının Ekrem Bey'in seçme seçilme hakkının ötesinde
42:49milletin seçme hakkına saldırıdır. Bu milletin seçme
42:53hakkını bu millet elinden aldırtmaz. Nokta.
42:59Ha siz ne yapıyorsunuz? Vallahi bu tip kumpasları çok
43:09gördük. Çok mücadele ettik. Bazen eksiğimiz kusurumuz oldu
43:14ama bu meseleyi tüm boyutlarıyla tüm parti birlik
43:19beraberlik halinde tam bir motivasyonla ele alıyoruz ve
43:25şunu söylüyoruz. Türkiye iki bin yirmi dört yılında seçmenin
43:32seçme hakkının elinden alınacağı birine söylenmiş
43:36sözün çarpıtılarak kumpasa dönüştürüleceği bir ülke haline
43:41gelirse bu ülke hukuk devleti olmaktan zaten çıktı ama
43:46tescillersiniz bunu. Bütün dünyaya bir kez daha ilan
43:49edersiniz. Sonra millete dönüp sakın ha ekonomiyi biz
43:54düzeltiriz. Enflasyonu biz düşürürüz. Sıkın dişinizi az
43:58kaldı demeyin. Kötüsü geride kaldı demeyin. Eğer ki bu dava
44:02siyasi yasakla sonuçlansın en kötüsü geride kalmadı. En
44:07kötüsü önümüzde. Bu millete yapılacak en büyük kötülük
44:11budur. Herkes aklını başına, ayağını da denk alsın.
44:17Birkaç küçük not sonra da artık ilk toplantı olduğu için
44:27uzadı da biraz. Başı da çok keyifliydi, çok uzundu. Bir
44:32geçen sene Elazığ'da bir ihale açtılar. Milletvekilimiz bana
44:39kapalı bir zarf getirdi. Bir tane de AK Parti Grup Başkan
44:42Vekiline birlikte verdik. Dedi ki adrese testin bir ihale
44:48Elazığ'daki bakır madeni Cengiz Holding'e anahtar testi. Dedi ki
44:56sondaj montaj olmadan üç beş milyar dolarlık bakır var
45:00diyorlar. Içinde altın da var, gümüş de var. En az altmış
45:05milyar dolar. Günü gelince kapalıydı zarf. Açtık. Içinden
45:11Cengiz İnşaat çıktı. Iki hafta önce mühürlemiş. Nereden
45:16bildin dedik? Dedi ki öyle bir davet mektubu, öyle bir
45:20şartname yazmışlar ki başkası giremiyor. Cengiz İnşaat üç
45:26milyara aldığı işi beş milyara aldığı işi altmış milyar
45:31liralık çıkardı rezerv daha da çıkarıyor. Şimdi Sinop'ta aynı
45:36numara çekiliyor. Haftaya bu saatlerde geçmiş olacağı için
45:40bugünden söylüyorum. Haftaya Salı sabah yine bir ihale var.
45:45Bu sefer Sinop'ta şartname kopyala yapıştır. Aynı
45:50Elazığ'dakine benziyor. Ve genel başkan yardımcımız
45:55çalıştı. Şartnameye yazmışlar
46:04Şartnameye yazmışlar. Ihale bedeli üç buçuk milyar. Deniz
46:10Yavuz Yılmaz hesaplamış tam yüz milyar TL. Şartnameye bazı
46:16sistemler tanımlamışlar. O tanımlanan sistemler bir tek
46:22Cengiz İnşaat'ta var. Aynı Elazığ gibi anahtar teslim
46:27verecekler üç beş üç buçuk milyara Cengiz İnşaat yüz
46:31milyarını yiyecek bu milletin. Buradan bu büyük hukuksuzluk
46:36için milletimize Elazığ'a, Sinop'a seksen bir vilayete bu
46:42Cengiz İnşaat'ı da bu Cengiz İnşaat'ı gönendiren,
46:47zenginleştiren, kayıran, besleyen ve ondan beslenenleri
46:52şikayet ediyorum. Madem ki her şeyin sorumlusu benim ben
46:55diyorsun. Recep Tayyip Erdoğan milletin malını Cengiz'e peşkeş
47:01çekiyorsun.
47:07Dün Hatay'da yol bulan işçilerini ziyaret ettim. Yüz
47:13dört gündür eylemdeler. Yedi yüz derece sıcakta düşük maaşa
47:18çalışıyorlar. Asgari ücret artıp yirmi beş bin lira
47:23olsaydı maaşları otuz bin olacaktı. Ama asgari ücret
47:28artmadı. On dokuz bin liraya çalışıyorlar. Dayanamıyorlar.
47:32Çok ağır işleri var. Eylemdeler. Eylemleri için
47:37gittik yanlarında durduk. Hatay milletvekillerimiz yarın son
47:42bir kez işverenle ara buluculuk görüşmesi yapacaklar. Ümit
47:47ediyoruz çözerler. Bir de benim hemşerilerim var. Bağımsız
47:52maden işe bağlı Fernas işçileri Soma'dan Ankara'ya yürüdüler.
47:57Yalınayak yürüdüler dikkat çekmek için. Fernas şirketi
48:02AK Parti Batman milletvekilinin adı ve soyadının
48:06kısaltmasıdır. Vekilimiz Ankara'da aktif milletvekilidir.
48:12Orada işçiler son derece makul talepleri sırf sendikalı
48:18oldukları için kabul edilmemiştir. Işçilere kötü
48:23davranılmıştır. Direnen işçilere ters kelepçe
48:26yapılmıştır. Ve buradan hepinizi hatırlatırım ki Soma'da
48:32bir sarı sendika var. Soma'yı perişan eden sarı sendika. Bu
48:36işçiler bağımsız maden işte örgüttüler. Niye? Hani geçen
48:42sefer Soma'nın hakkını vermediler de Süleyman Soylu'nun
48:46tüm zorlamasına rağmen yola düştüler de sarı baratları yere
48:51tak tak tak vurdular da hak aradılar da soylu direndi Tayyip
48:57Bey direndi. Verilmedi verilmedi. O bağımsız maden
49:02işin gariban kurucusu Tahir Çetin ve Ali Faik İnter Süleyman
49:08Soylu'nun geri çevirdiği bu yolda bayram için gidip yine
49:13geleceğiz derken anasının elini öpmeye evladına giderken trafik
49:18kazasında öldüler ya bu bağımsız maden iş o bağımsız
49:23maden iş. Şimdi bu arkadaşlar Fernas işçileri eziliyormuş.
49:28Görmüşler ki sarı sendika değil. Görmüşler ki maden
49:33işçisinin hakkı için bağımsız kurulan bir sendika can veriyor.
49:38Biz de oraya geçiyoruz demişler. Işte ondan korkuyor.
49:42AK Parti milletvekili. Fernas işçilerinin sonuna kadar
49:47arkasında duracağız. Durunuz. Bu milletin vicdanı parayı da
49:52yener, Tayyip Bey'in siyasi desteğini de yener.
50:01Ve en tatsız ama konuşulması gereken konuya geldi sıra. Zor
50:10bir yola çıktık hepimiz. Siyaset kolay değil. Geniş
50:14olacaksın. Her türlü saldırıya, iftiraya hazır olacaksın.
50:19Dışarıdan neler neler gelir, vız gelir, tırıs gider. Sen
50:24yanındakine, arkandakine, canına, ciğerine, dava
50:29arkadaşına bakacaksın. Onlar ki onlar ki Gazi Mustafa Kemal'in
50:35kurduğu partinin üyeleridir. Onlar ki en kötü günde
50:41birbirine sahip çıkanlardır. Uzaktan gelen taşa hiç
50:46bakmayacaksın. Dayanacaksın. Öyle yaptık. Geçtiğimiz hafta
50:51bunu çok ahlaksız bir boyuta ulaştırdılar. Yirmi Nisan ayı
50:59bin dokuz yüz doksan üçün Nisan ayından beri otuz bir
51:03yıldır bir arada olduğum üniversite arkadaşımın biricik
51:11kızımın anasının boşanma davası açtığını iddia ettiler.
51:15İnanamadık.

Önerilen