Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Suat Kılıç, partisinin MYK toplantısında yaptığı açıklamada, önümüzdeki seçimlerde AKP ile yeni bir ittifak sürecinin olmayacağını belirtti. Yüksek enflasyon ve ekonomik şartların sürdürülemez olduğunu vurgulayan Kılıç, erken seçimin kaçınılmaz olduğunu ifade etti.
(ANKARA) - Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Suat Kılıç, "Önümüzdeki seçimler ve olası bir cumhurbaşkanlığı seçiminde AKP ile yeni bir ittifak sürecinin olmayacağını bizzat Genel Başkanı'mız ifade etmişti. Yeniden Refah Partisi olarak önümüzdeki seçimler erken de yapılsa zamanında da yapılsa Türkiye'nin gelecek seçimlerde AKP ve CHP arasındaki sıkışmışlıktan kurtarılması gerektiğine inanıyoruz. Gelecek Partisi ve DEVA Partisi birleşiyor ve bir ortak isim altında yola devam etme kararının altyapısını oluşturmaya çalışıyorlar. Yeniden Refah Partisi'nin bu anlamda bir birleşmeye olumlu bakmadığını ifade ettik" dedi.
hbrlr1.com/cbtwibbbkckckl
(ANKARA) - Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Suat Kılıç, "Önümüzdeki seçimler ve olası bir cumhurbaşkanlığı seçiminde AKP ile yeni bir ittifak sürecinin olmayacağını bizzat Genel Başkanı'mız ifade etmişti. Yeniden Refah Partisi olarak önümüzdeki seçimler erken de yapılsa zamanında da yapılsa Türkiye'nin gelecek seçimlerde AKP ve CHP arasındaki sıkışmışlıktan kurtarılması gerektiğine inanıyoruz. Gelecek Partisi ve DEVA Partisi birleşiyor ve bir ortak isim altında yola devam etme kararının altyapısını oluşturmaya çalışıyorlar. Yeniden Refah Partisi'nin bu anlamda bir birleşmeye olumlu bakmadığını ifade ettik" dedi.
hbrlr1.com/cbtwibbbkckckl
Category
🗞
HaberlerDöküm
00:00Değerli basın mensupları, Milletin Evi, Milli Görüşün
00:02Adresi, Yenilen Refah Partisi Genel Merkezi'ne hoş geldiniz.
00:05Genel Başkanımız Doktor Fatih Erbakan Başkanlığında Merkez
00:10Yürütme Kurulu toplantımız icra edilmiştir. Türkiye ve dünya
00:13gündemi değerlendirilmiştir. Öne çıkan başlıklarla ilgili
00:17bilgilendirme yapmak üzere sizlerle birlikteyim. Ilk konu
00:21olarak vurgulamak istiyorum. Türkiye genelinde yol iş
00:25çalışanları bugün sabah saatlerinde bir saatlik iş
00:30bırakma eylemi gerçekleştirdi. Ülke genelinde seksen bir
00:33ilimizde saat yedi otuz ila sekiz otuz arasında henüz daire
00:37amirleri işbaşı yapmamışken çalışanlar alın teri dökenler
00:42emekçiler iş bırakma eylemi yaptı. Bu iş bırakma eyleminin
00:47arkasında ne var? Vergi dilimleri yükseliyor, zam
00:50oranları düşüyor, emeklilikte kesintiler artıyor. Dolayısıyla
00:54çalışanlar için geçinmek her geçen gün imkansızlaşmaya devam
01:01ediyor. Ülke genelinde yol iş çalışanlarının yapmış olduğu
01:05bu bir saatlik iş bırakma eylemini destekliyoruz. Eylemin
01:09yedi otuz ila sabah sekiz otuz arasında gerçekleşmiş olmasını
01:13da Türkiye'yle ilgili insanlarımızla ilgili bir iyi
01:17niyetin göstergesi olarak görüyoruz. Çok zekice ve çok
01:22anlamlı bir saat seçimi olduğunu fark ediyoruz.
01:25Kendilerini tebrik ediyoruz. Teşekkür ediyoruz. Her zeminde
01:29ve her zaman yanlarında olduğumuzu bilmelerini
01:33istiyoruz. Başta Maliye Bakanı olmak üzere Ulaştırma Bakanı
01:37ve bütün hükümet üyelerini de çalışanların hakkını gözetmeye
01:41alın terinin karşılığını vermeye çalışanları vergi
01:45dilimleri yüksek enflasyon ve düşük zam oranları karşısında
01:50ezilmekten kurtarmaya davet ediyoruz. Devletin eli çalışana,
01:56işçiye, memura, emekliye uzanmak mecburiyetindedir. Bugün
02:02itibariyle Türkiye'de açlık sınırı yirmi bir bin liraya
02:05dayanmış bulunmaktadır. Asgari ücret hala on yedi bin lira.
02:09En düşük emekli maaşı on iki bin beş yüz lira. Bununla ne
02:15yapacağız? Nereye yetecek? On iki bin beş yüz lirayla kira mı
02:19ödenecek? Faturalar mı ödenecek? Mutfak masrafları mı
02:24karşılanacak? Çoluk çocuğun ihtiyaçlarına mı bakılacak?
02:27Açlık sınırının altında yaşayan bir ülke olmayı bizler hak
02:33etmiyoruz. Acilen önlem alınmalıdır. Kaynak bulunmalıdır.
02:38Türkiye'nin kaynakları harekete geçirilerek vatandaşlarımız
02:43açlık sınırının üzerinde bir gelire kavuşturulmalıdır.
02:47Konuşurken bile insan gerçekten utanıyor. Sözün bittiği
02:50yerdeyiz ama açlık sınırının altındayız. Tarım Bakanı
02:56İbrahim Yumaklı'nın Konya'da kenevir ekimi yapan bir çiftçi
03:01kardeşimizle yaşadığı polemiyi de ayrıca ilginç ve kayda değer
03:06buluyoruz. Tarım Bakanı kenevir ekimi yapan köylüye niye ekim
03:12yaptığını sormakta, kendisini sorgulamakta, peki sonra ne
03:16olacak? Ektin ne olacak? Biçtin ne olacak? Hasadını yaptın ne
03:20olacak? Şeklinde ifadelerle adeta çiftçimizi ekim yaptığına
03:25pişman edercesine köşeye sıkıştırmaya çalışmaktadır.
03:29Oysa daha birkaç yıl önce Sayın Cumhurbaşkanı liderliğinde
03:33tarım politikaları topluma lanse edilirken başta Samsun ve
03:37Konya illerimiz olmak üzere kenevir ekimi teşvik edilmiş
03:41sanayide, endüstride, teksilde ve hayatın hemen hemen her
03:48alanında kağıt üretiminde dahil olmak üzere kenevirin ne kadar
03:51stratejik bir ürün ne kadar önemli bir tarımsal gelişim
03:56olduğunun altı çizilmiştir. Hükümetin başında Sayın
04:01Cumhurbaşkanı var. Ama Tarım Bakanı genel politikanın dışında
04:05adeta Konya'da bir üreticiyle cebelleşiyor. Bu tavrı
04:10kınıyoruz. Bu tavrı hoş görmüyoruz. Ve bu tavrı bir mental
04:17tükenişin yansıması olarak değerlendiriyoruz. Kelimeler
04:23gerçekten kifayetsiz kalıyor. Sen bunu niye ektin? Ektin ne
04:27olacak? Biçtin ne olacak? Kime satacaksın? Ne yapacaksın
04:31şeklinde? Üretici adeta niye ekim yaptığını sorgulanırcasına
04:36köşeye sıkıştırılıyor. Yazıktır, günahtır, kelimeler
04:41kifayetsiz kalmaktadır. Değerli arkadaşlar kelimelerin
04:45kifayetsiz kaldığı bir diğer konu İsrail'in Lübnan'a yönelik
04:49saldırıları. İsrail terör kabinesi yedi Ekim iki bin
04:55yirmi üç tarihinden bu yana Gazze'de yaptığı insanlık dışı
04:59soykırımı bugün Lübnan'a taşımış bulunmaktadır.
05:03Lübnan'da da siviller hedef durumundadır. Lübnan'da da sivil
05:07yerleşimlere hedef gözetilerek bombalar yağdırılmaktadır. Hava
05:13saldırıları düzenlenmektedir. Siber saldırıların yerini hava
05:17saldırıları almış durumdadır. Gazze'ye ilk bomba atıldığında
05:21söylediğimiz şuydu. Sıra Lübnan'da. Bugün Lübnan'a
05:27bombalar atılırken söylediğimiz şudur. Sıra çevredeki diğer
05:31bugün ses çıkarmayan Müslüman ülkelerdedir. Ve bu sırayla bu
05:36şekilde devam edecek. Çünkü İsrail devlet terörünü hükümet
05:40politikası haline getirmiş bir terör kabinesi tarafından
05:44yönetilmektedir. Başta Arap Ligi, İslam İşbirliği Teşkilatı,
05:48Birleşmiş Milletler olmak üzere ben insanım diyen ahlaklı bir
05:54varlığım diyen masumların, sivillerin, kadınların,
05:57çocukların yaşama hakkına saygı duyan herkesin ve bütün
06:02örgütlerin harekete geçilmesi kaçınılmazdır. Elbette ki
06:06İsrail'in Büyük İsrail hedefinin arkasında Amerika
06:10Birleşik Devletleri vardır. İngiltere vardır. Uluslararası
06:14örgütler vardır. Siyonist yapılar vardır. Ama İslam
06:18dünyası dediğimiz Müslüman alemi de bu yapılar karşısında
06:23direnebilecek araçlara, imkanlara, fırsatlara, güce,
06:27petrole, doğal gaza ve ulaşım stratejik konumlanma
06:32fırsatlarına sahiptir. Bugün harekete geçilmezse ve topyekun
06:37eş zamanlı harekete geçilmezse İsrail derer terör devletini
06:41durdurmak için yarın çok geç olacaktır. Türkiye Cumhuriyeti
06:46Hükümeti'nin İsrail terör kabinesinin yapmakta olduğu
06:51zulüm ve soykırımlar karşısında alacağı her türlü radikal
06:56kararı atacağı her türlü keskin adımı Yener Refah Partisi
07:01ailesi ve MYK'sı olarak desteklediğimizi destekleyeceğimizi
07:05bir kere daha ifade ediyor. Değerli basın mensupları az
07:10önce çerçevesini çizmiş olduğum sosyoekonomik koşullar altında
07:13Türkiye'nin çok daha fazla mevcut hükümet yapısıyla yoluna
07:18devam etme imkanı görünmüyor. Içinde bulunduğumuz ekonomik
07:22koşullar, yüksek enflasyon, yüksek faizler, patlayan kredi
07:27kartları, ödenemeyen çekler ve senetler, kapanan iş yerleri,
07:32durma aşamasına gelen üretim ve tarihi rekor rakamlara ulaşan
07:37işsizlik oranları karşısında Türkiye ekonomisinin daha fazla
07:42sürdürülebilir olmadığını görüyoruz. Sayın Mehmet
07:45Şimşek kendisine açılan krediyi değerlendirememiş gidişatı
07:51değiştirememiş borç faiz sarmalından Türkiye'yi
07:54çıkaramamış ülke içine ve yurt dışına güven verecek
07:58dönüşümleri hukuk desteğini alamamış sağlayamamıştır. Hal
08:05böyleyken Türkiye'nin gündemine erken seçimin girmesi
08:09kaçınılmazdır. Yener Refah Partisi olarak önümüzdeki yılın
08:13sonbaharında veya takip eden yılın ilkbaharında ülkemizin
08:18ortak bir mutabakatla erken seçim zeminine taşınması
08:23gerektiğini düşünüyoruz. Bu anlamda yirmi üç Kasım iki bin
08:26yirmi beş veya on yedi Mayıs iki bin yirmi altı tarihinin
08:29yapılacak bir erken seçim için doğru zamanlama olacağı
08:33kanaatimizi toplumumuzla paylaşıyoruz. Türkiye'nin bugün
08:38iki acil önceliği varsa biri adalet arayışıdır. Hem
08:43mahkemelerde hem gelir dağılımında hem de hayatın
08:49diğer bütün alanlarında başta atamalar devlet kurumlarına
08:52yerleştirmeler olmak üzere diğeri de açlık sınırının
08:56altında artık sürdürülme imkanı kalmayan yaşamların açlık
09:01sınırının üzerine taşınması yani ekonomiye el atılması
09:05ekonominin rayına oturtulmasıdır. Merkez Yürütme
09:08Kurulu'muzun gündemini bu çerçevede sizlere özetlemiş
09:11oldum. Teşekkür ediyorum. Varsa sorularınızı alabilirim. Buyurun.
09:15Efendim Fatih Bey bir katıldığınızı söyleştirmek
09:19şeklinde açıklamada bulmuştum. Birinci üzere yani gelecek
09:24Parti Celal Partisi'nin kurma aşamasında mecliste sizden
09:28destek açıklamasında bulundu. Destek istedik. Müşterilerin
09:31konusunda. Asıl elhamdülillah. Takdir ederseniz ki genel
09:34başkanların açıklamaları camiaların görüşünü
09:36yansıtır. Sayın genel başkanımız bu konuda son sözü
09:39söylemiştir. Önümüzdeki seçimler ve olası cumhurbaşkanlığı
09:43seçimine yönelik olarak AK Parti'yle yeni bir ittifak
09:47sürecinin olmayacağını bizzat genel başkanımız ifade etmiştir.
09:51Bu röportajda ifade edilen bir başka husus daha var. Genel
09:55başkanımız diyor ki Türkiye'de sağda yeni bir yol açabilir