Selçuk Bayraktar ilham kaynağını açıkladı: 'Babam 8 yaşında uçmaya götürdü'

  • 2 hafta önce

Category

🗞
News
Transcript
00:00Bu işe nasıl başladınız? Ülkemizin maalesef büyük bir
00:05terör belasına maruz kalmasıydı. Buna bununla
00:09alakalı elbette havacılıkla alakalı olan sevdamız. Ufak
00:13yaştan. Sen şimdi kaç yaşındasın? Dokuz yaşındayım.
00:16Ben de işte sekiz yaşında babam beni aldı uçmaya götürdü. Biz
00:21Teknofest'e de bir çocuk gelsin bir uçağa dokunsun. Belki
00:24ileride ülkemizin uzay programını inşa edecek de
00:28yapıyoruz. Işte bir çocuk gelsin insanlığa dokunsun. Tüm
00:32insanlığa şifa olacak, dertlerine çare bulacak,
00:36nesiller yetişsin diye yapıyoruz. O anlamda sana
00:38kocaman bir alkış. Açıkçası biz sizlerle kıyaslayacak olursak
00:45az önce bir takımla da görüştüm. Kurdukları takım yirmi
00:50üç kişi. Bir ablan yönetiyor. Başlarında üniversite ikinci
00:55sınıfta. İnanılmaz bir insicam içinde kendinden büyük
00:59sınıfları da yönetiyor. Sürü İHA yarışmasında uçan robot
01:05tasarlıyorlar. Robotlar sürü halinde uçabilen. Biz çok daha
01:09ufak bir ekiple başladık. O takımın insicamına, uyumuna,
01:14yeteneklerine, donanımına gece sabaha kadar sabah beşe kadar
01:19çalışmışlar. Yarım saat ancak uyumuşlar ve sıcağın altında
01:24tek nöbetçi yarışmasında deney yapıyorlar. Ben o enerjiye, o
01:30donanıma, o ruha baktığımda dünyada yapamayacakları iş
01:36olmadığına kefil olabilirim diyebiliyorum. Yani herhangi
01:42bir işi tanımlayın böyle bir ekip. Çünkü bir mühendis olarak
01:47yıllarca yurt dışında da kaldım. Dünyanın en iyisi
01:52diyebileceğiniz takım arkadaşlarıyla da çalıştım. Yani
01:57bütün dünyadan toplanmış en iyi beyinlerle de çalıştım. Ama
02:01böylesine insicam içinde çalışan çünkü genellikle akademik
02:07dünyada bireysel insanları görürsünüz. Takım ruhuysa o bir
02:12kişiyi çok daha büyütür. Yani her birini bir anlamda biri on
02:17bir on biri bin on bir bin on bir bin yüz on biri on bir bin
02:25yüz on bir yapacak bir güce sahiptir. Dolayısıyla bir
02:29taraftan baktığımızda bizim başladığımız yere göre sizler
02:33çıtayı çok daha yükseğe taşıyacağınızı düşünüyorum. Bir
02:37de bizim neslimizin şöyle bir tarafı vardı. Bizim neslimiz de
02:42bırakın bir uçak tasarlamayı. Kendi tasarımınızı olan bir
02:47uçağı tasarlayıp bütün dünyaya şu anda Baykar Dünya'nın en
02:52büyük insansız havarici markası. Dünyada en fazla ülkeye
02:55ihrac eden ve bunun yanında burada diğer kurumlarımızı da
02:59görüyorsunuz. Savunma Sanayi'nde işte savunma sanayi başkanımızı
03:03görüyorsunuz. Türksel Genel Müdürümüzü Aselsan Genel
03:05Müdürümüzü Türkiye'nin böyle markaları çıkartabilme ihtimalini
03:10hayal dahi edemezdik. En fazla yabancı bir firmada bakım
03:14mühendisi veya o firmanın işte satış elemanı olabilmek en
03:20büyük hayaldi. Sizler içinse artık bu tüm bunlar bir anlamda
03:26yapılmış, başarılmış işler. Dolayısıyla sizler yaptığınız
03:31işlerde dünyanın en iyisi olabilirim rahatlıkla
03:34diyebiliyorsunuz. Sadece daha ilkel alanlarda değil de
03:39teknolojinin en ileri alanlarında dünyaya damgasını
03:42vurabilecek işler yapabilirim diyorsunuz. O anlamda baktığımda
03:46evet ben geleceğe sizleri görünce sizlerin enerjisini
03:51görünce çok büyük bir umutla bakıyorum. Girişim programını
03:55büyütmeyi önceliyoruz. Elbette daha da ileride olması lazım.
04:00Çünkü buradan çıkan enerji çok büyük. Binlerce genç buradan
04:05girişimlerini kurmak üzere hatta binlerce takım dünyaya
04:08damgasını vurabilecek işlere imza atıyor. Evet Türkiye'de
04:13özellikle öğrenilmiş çaresizlik bu alanda alakalı yıkıldı.
04:17Bunun yanında büyük bir özgüven inşa edildi. Ben işte gençlerimiz
04:22büyük iddialarla büyük hayallerle gelebiliyorlar.
04:25Girişim ekosistemi de büyümeye devam ediyor ama henüz hak
04:29ettiği yerde değil kanaatimce daha da fazla büyümesi
04:33gerekiyor. Çünkü savunma sanayinde dünyaya damgasını
04:37vurabilecek işleri Türkiye yaptı. Aşağı yukarı oradaki
04:40dönüşüm tam manasıyla tamamlandı. Ama teknolojinin
04:44tüm diğer sivil alanları henüz tamamlanmış değil. Orada
04:48iddialı girişimler dünyaya damgasını vuracak girişimler
04:53henüz yeni yeni kuruluyor. Ama sonuçlarını henüz görmedik. Çok
04:57daha fazlasının yapılması gerekiyor. Bu yönde de bizler
05:01üzerimize düzen vazifeyi yapmaya gayret ediyoruz. Teşekkür
05:05ediyorum. Tekrardan tebrik ediyorum. Evet. Hocam merhaba
05:11benim bir sorum vardı ama. Buradayım. Nerede? Göremiyorum.
05:15Bu tarafta. Kalkarsanız ayağa. Solunuz. Ayağa kalkarsak.
05:19Ayaktayım. Evet gördüm. Merhaba hoş geldin. Merhaba hocam. Eee
05:24biz. Önce kendini tanıtırsan. Tabii. Biz Hekatek takımı
05:28olarak Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Çorlu Mühendislik
05:31Fakültesinden geliyoruz. Ismin? Eee Ayberk. Ayberk. Evet.
05:35Tebrik ediyoruz sizleri de. Eee siz de insansız hava araçları
05:41üreten bir mühendissiniz. Eee biz de şu anda Alaz adında bir
05:44insansız kara aracı üretiyoruz. Alaz. Alaz adında bir alacak.
05:49Eee ben şunu merak ediyorum. Karşınıza bir sorun çıktığında
05:53bir ürün üretirken veya herhangi bir konuda nasıl bir
05:57izliyorsunuz? Evet burada yine az önce örneğini verdim. Hatta
06:03ben gözümle tekrar görünce eee geçmiş yıllarıma da döndüm.
06:08Yakın zamanda da döndüm. Arkadaşlar şöyle tarif ettiler.
06:12Dediler ki sabaha kadar uyumadık. Zaten sıcağın
06:15altındalar. Biz böyle bir yarım saat kadar durunca epey bir
06:18yandık. Onlar tabii günlerdir oradalar. Ufak dronelarını
06:22uçurmaya çalışıyorlar. Elbette demoyu biz beş dakika
06:25eziyoruz ama o beş dakikalık uçuş için belki yüzlerce gün
06:31çalıştılar. Ve binlerce saat on binlerce saat emek verdiler.
06:36Işte dün uyumamışlar. Evvelsi günde uyumamışlar. Eee güneşin
06:41altında bir yandan robotu uçurmaya çalışıyorsunuz. Bir
06:44tarafı bozuluyor. Aynen bu anlarda bu en zorlandığınız
06:48anlarda aslında bir anlamda entelektüel kapasiteniz
06:53gelişiyor ve o problemleri çözebilme gücünüz ortaya
06:59çıkıyor, artıyor. Yani sınırlarınızı zorladıkça
07:02sizler bir adım daha öteye gitmiş oluyorsunuz. Birebir
07:06bizim süreçlerimizde de insan zavallı araçlarımızı uçurduğumuz
07:10süreçlere ilk uçuşlarına yürüyen süreçlere birebir
07:14benziyor. Bizler de sabahlara kadar çünkü her bir problemini
07:18çözebilmeniz mümkün değil. Binlerce farklı problemin
07:22çözülmesiyle bir hava aracı uçuyor. Yani bir anlamda ııı
07:28uçması için bir sebep varken uçmasını engelleyen binlerce
07:33sebep var. Bütün bu sebepleri teker teker ortadan
07:37kaldırdığınızda hava aracınız başarıyla uçabiliyor. Ben daha
07:41önce bunu biraz ııı başka türlü de kavramsallaştırmıştım.
07:46Önündeki takozları kaldırıyoruz, hava araçlarımız
07:49uçuyor demiştim ama o kaldıramamak için aslolan aslolan
07:54unsur sizlerin gayreti takım ruhuyla ortaya koyduğunuz inanç
07:59ve sabır. Dolayısıyla dünyanın her yerinde de böyle. Azami
08:04gayreti gösteriyorsunuz. O ruhla bir anlamda harmanlanıyorsunuz
08:09ve pişiyorsunuz. Işte yani hamdım oldum, piştim, piştim
08:14oldum diyor ya medeniyetimizin şairi aynen o şekilde takımınızla
08:20beraber pişiyorsunuz ve onun sayesinde de insanlığın
08:23faydasına memleketimizin faydasına iyi işler başarmış
08:28oluyorsunuz. Bizlerin de uyguladığı yöntem birebir
08:31böyle olduğundan Teknofest'i de açıkçası böyle
08:35kavramsallaştırdık

Önerilen