• 4 ay önce

Category

🗞
Haberler
Döküm
00:00Sağlayın.
00:15AKP yönetimi liyakatsizdir. AKP yönetimi beceriksizdir
00:21diyoruz. Bu şehrin karşısına sahip çıkmadılar diyoruz. Bu
00:28şehirde iktidar partisinin milletvekilleri karın bakanına
00:33ulaştırıp Kaysi'yi aldıramadılar. Cumhurbaşkanı
00:37ulaşıp Kaysi'yi aldıramadılar. Sonra kızıyorlar. Malatya'yı
00:42sahipsiz bıraktılar. Malatya sahipsizse sebebi Malatya'da
00:47iktidar partisini yönetenlerdir. Özellikle AKP
00:51milletvekilleridir. Toplumun herkesin iletkisanan ekonomik
00:56ve sosyal baskıların yaşandığı güzel ülkemde hükümet edenlerin
01:03sorun çözme yerine günübirlik yaklaşımları sorun yokmuş gibi
01:10algılanmaların te plansız, programsız yaklaşımları tarımı
01:16bitirdiği gibi ülkenin en önemli ihracat kaynağı olan
01:20Malatya Kaysi'nda üreticisini de sahipsiz ve değersiz
01:26Kaysi olmadan Malatya Malatya olmadan Kaysi olmaz. Malatya'da
01:33tarım, ekonomi, sosyal hayat, gelecek hayalleri Kaysi'yle
01:39şekil bulur. Pazarda ürün değerinde alınmıyor. El üretici
01:45elindeki ürünü çıkartmak zorunda. Çiftçi örgütleri,
01:49ziraat odası, ticaret odası, ticaret borsası, yerel
01:54yönetimler ve yöneticileri sorunu görmezden geliyorlar.
01:59Etkin rol almıyorlar. Meslek odaları ilgisiz bu konuda eylem
02:05yapan her konuda eylem yapan sivil toplum kuruluşları
02:09üreticinin yanında olmak yerine hükümetin arka bahçesi olmuş
02:14hükümete yalakalık yapıyor. Malatya herhalde tarımsal
02:19anlamda en zor günlerini en kötü günlerini yaşıyor. Biraz
02:25önce bir çiftçi arkadaşımızla sohbet ederken elli yıllık
02:29çiftçiyim. Hiç bu kadar zor günleri görmedik dedi. Hiç bu
02:34kadar ürünümüzün değersizleştiği çiftçinin
02:38değersizleştiği bir dönemi hiçbir zaman görmedik dedi.
02:42Geçtiğimiz yıl on kilo kaysıyla on kilo kaysıyla iki
02:48bin yirmi üçte yüz litre mazot alınırken bu yıl yirmi litre
02:54mazot alınıyor. Yani çiftçinin seksen litre mazotu çalınmış
02:59durumda. Bakın iki bin yirmi üç yılında on kilo kaysıyla beş
03:06ton çiçek ilacı alınırken bugün bir ton çiçek ilacı alınıyor.
03:11Geçtiğimiz yıl on kilo kaysıyla beş torba gübre
03:16alınırken bu yıl bir torba gübre alınabiliyor. Niye acaba?
03:22Niye? Çiftçi az mı çalıştı? Az bebek verdi. Bunun sebebi
03:28yıllardan beri izlenen politikaların sonucu. Bu tablo
03:33kaysının ne hale geldiğini gösteriyor.
03:56Geçtiğimiz yıl kuru kaysı iki yüzde iki yüz seksen TL iken bu
04:02yıl yüz onla yüz yirmi TL arasında. Gübre geçtiğimiz yıl
04:06beş yüz elli TL'ydi. Bu yıl bin yüz TL. Mazot geçtiğimiz yıl on
04:13dokuz TL'ydi. Bu yıl kırk altı TL. Işçilik geçtiğimiz yıl
04:18dört yüz elli civarındaydı. Bu yıl sekiz yüz, sekiz yüz elli,
04:21dokuz yüz, bin yüz civarında ilaç geçtiğimiz yıl dört yüz
04:27elli TL'ydi. Bu yıl bin TL. Bu tablo bu tablo çiftçi
04:32nasıl yoksullaştığının, nasıl yoksullaştırdığının kanıtıdır.
04:38Bu sadece kayzıyla sınırlı değil. Burada arpa eken, buğday
04:44eken çiftçimiz var mı? Onların durumu daha perişan. Bakın kim?
04:51Toprak Mahsulleri Ofisi dokuz lira fiyat açıkladı buğdayda.
04:56Bugün çiftçi yedi liraya altı buçuk liraya buğday satıyor.
05:02Öyle değil mi? Tabii. Bakın taban fiyatın dağ altında fiyata
05:08burdasını satıyor, arpasını satıyor. Sadece onda mı? Tütünü
05:13öyle. Sebzesi öyle. Kaysısı öyle. Yarın ceviz çıkacak
05:19cevizi öyle. Maalesef maalesef çiftçi ektiğinin karşılığını
05:24alamıyor. Kaysı, Malatya'nın sadece bir tarımsal ürünü
05:29değil. Yüz binlerce insanın ekmek yediği bir ürün. Gelinin
05:34gelinlik parası. Çocuğumuzun ayakkabı parası, kalem parası,
05:38defter parası. Dolayısıyla kaysı bizim namusumuz, kaysı
05:44bizim şerefimiz.
05:47Hiçbir ülkeye böyle bir ürün nasip olmaz. Ama yerlerde
05:52sürülmeye devam ediyor. Buradan hep birlikte maalesef ülkeyi
05:57yönetenler ulusal siyasetçiler de yerel siyasetçiler de
06:02Malatyalıların sesini duymuyor. Malatya bir deprem felaketi
06:07yaşadı. On dokuz aydan beri Malatya'da çivi çakılmış değil.
06:12Iki bin on beşte Kuluncak'ta Hekimhan'da deprem yaşandı.
06:16Hala evler teslim edilmiş değil. Öyle mi? Doğru mu?
06:22O zaman sesimizi daha gür duyurmalıyız. Buradan
06:26Malatyalılara sesleniyorum. Depremde mağdur olmuş
06:30Malatyalılara sesleniyorum. Kalkın ayağa. Kalkın ayağa.
06:35Kalkın ayağa. Kalk ayağa. Birlik ol. Birlik ol. Kalk ayağa.
06:42Sesini duyur. Çiftçiye söylüyorum. Malatya'daki
06:45çiftçilere söylüyorum. Hep birlikte kalkın ayağa. Kalk
06:50ayağa. Kalkın ayağa. Hiç korkma. Seni idam edemezler.
06:57Sana bir şey yapamazlar. Sana bir şey yaparlarsa sana eziyet
07:03ederlerse onun önünde duracak bir vekilin var. Bir partin
07:08var. Biz varız hiç merak etme. Sen sesini çıkarmadığın
07:14Sen ayağa kalkmadığın sürece bunları yaşamaya, ezilmeye
07:21devam edersin. Deprem bir taraftan fiyatlar bir taraftan
07:26şehir yoksullaşmaya devam ediyor. Sizler yoksullaşırken
07:31birileri şatafatına yemesine, içmesine devam ediyor. Bugün
07:38gazetelerde bir haber var. Diyor ki iki yıl çiftçi üst
07:45üste tarlasını ekmezse Tarım Bakanlığı el koyacakmış. Orayı
07:51başkalarına kireye verecekmiş. Ya kardeşim nerede yaşıyorsun?
07:57Bunu kime kireye vereceksin? Eskiden olduğu gibi yine
08:01İsrail'e mi kireye vereceksin? Kime kireye vereceksin? Kime
08:05peşkeşçe yiyeceksin? Suriyelileri bir yer
08:08yerleştireceksin oraya. Kime vereceksin? Çiftçinin
08:11atasından, dedesinden kalmış tarlasını kime vereceksin?
08:15Suriyeliler. Nerede yaşıyorsun? Diyor ki iki yıl ekmezsen zaten
08:21ekemeyeceksin. Zaten ekemeyeceksin. Evet. Mazotu
08:24bulacaksın. Bu fiyatlara bu fiyatlara buğday ekebilir misin?
08:31Tarlayı süremezsin tarlayı. El koyacakmış. El koyacakmış
08:36iki yıl sonra başkasına verecekmiş. Diktatör müsün sen?
08:40Faşizmde böyle bir şey olmaz. Faşizmde. Faşizmde böyle bir
08:44şey olmaz. Diktatörlükte böyle bir şey olmaz. Afrika'da böyle
08:48bir şey olmaz. Çiftçinin malını kireye verecekmiş. Hadi oradan.
08:53Inşallah. Inşallah değerli arkadaşlar. Bakın Türkiye'de
08:58bütün anketler bu yaşadıklarımızı yaşadıklarımız
09:02anketlere yansıyor. Çiftçinin de, işçinin de, emeklinin de
09:06sorunları yansıyor. Burada biliyorum ki emekliler de var.
09:10En düşük emekli maaşı on iki bin beş yüze yükseltildi ama
09:15daha önce en düşük emeklilik maaşının bir buçuk iki katını
09:20alanların da maaşları on dört bin liraya, on dört, on beş
09:24bin liraya düştü. Yani en düşük emekli seviyesinde maaş
09:28almaya devam ediyorlar. Dolayısıyla anketlerde her gün
09:33partimiz istikrarlı şekilde oylarını artırmaya devam
09:37ediyor. Her gün oylarımız artmaya devam ediyor. Inşallah
09:42bunu devam ettireceğiz. Birliğimizi, beraberliğimizi
09:46bozmadan genel başkanımız Özgür Özel liderliğinde yapılacak ilk
09:51seçimde Atatürk'ün koltuğunda sarayla değil, Çankaya'da bir
09:57Cumhuriyet Halk Partili arkadaşımız oturacak. Onun
10:00sözünü de size vermek istiyorum, onun sözünü de.
10:04Çiftçi perişan, depremzede perişan. Emekli öyle, çalışan
10:10öyle, çalışamayan öyle. Türkiye'de maalesef beş milyona
10:14yakın bunların döneminde ev genci var, ev genci. Eskiden
10:19neydi diyorlar? Ev hanımı diyorlardı ya. Bir de ev genci
10:22var. Ne demek? Ne okuyabiliyor? Ne çalışabiliyor?
10:26Bakın ne okuyabiliyor? Ne çalışabiliyor? Beş milyon tane
10:31ev genci var. Kadınlarımızın durum ortada. Gençlerimizin
10:36durum ortada. Okuyorsun atanamıyorsun. Iş bulamıyorsun.
10:40Bu düzeni hep beraber gençler için yıkacağız. Bu düzeni, bu
10:46haksız düzeni üzerimizde çiftçiye çalışanı,
10:49çalışmayanı, gençlerimizi ezen bu düzeni hep beraber yıkacağız.
10:55Geçim yoksa seçim var. Geçim yoksa seçim var. Geçim yoksa
11:01seçim var. Hep beraber inşallah sizlerin özlediği iktidarı
11:07kuracağız.

Önerilen