CHP'li belediyeler, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'ndan 5 bin 448 itfaiye personeli talep etti; ancak sadece 2 bin 16'sına izin verildi ve birçok belediyeye yanıt verilmedi

  • geçen hafta
Transcript
00:00İtfaiye personelinin kamu çalışanı olması gerekiyor, memur olması gerekiyor.
00:04Dolayısıyla
00:05norm kadrolar tanımlanmış durumda yani
00:07belediyelerimizde kaç tane itfaiye erine ihtiyaç olduğu biliniyor.
00:10Çünkü buna dair araştırma yapılarak tanımlanmış durumda.
00:13Bu sayıyı biz doldurmaya çalışıyoruz belediyelerimizde.
00:15İhtiyacımız olan sayının tamamını istihdam etmek istiyoruz.
00:18Zaten belediyelerimizin kendi bütçeleriyle bu istihdamlar sağlıyor.
00:21Dolayısıyla maliyetin tamamı belediyeye ait aslında.
00:25Bu talepler Çevre Şehircik ve İklim Değişikliği Bakanlığı,
00:28Genel Yönetimler Genel Müdürlüğü'ne iletiliyor
00:30ve oradan onay alınması gerekiyor.
00:32Bu onay sürecinde büyük bir şu andaki taleplerimiz hala
00:35masada bekletiliyor ve karşılanmıyor.
00:37İtfaiye eri sayımız oldukça yetersiz
00:40ve bu konudaki taleplerimiz de hükümet tarafından karşılanmıyor.
00:43Bu durumda da orman yangınları her ne kadar Cumhuriyet Halk Partili belediyelerinin
00:48faaliyet alanında olmasa da, Orman Genel Müdürlüğü'nün çalışma alanı olsa da
00:51bizler belediyelerimiz olarak destek olmak istiyoruz.
00:54Ekipmanlarımızla, personelimizle
00:56katkı sağlamak istiyoruz ki zaten bugün
00:59yaşanan
01:00orman yangınlarında da Cumhuriyet Halk Partili belediyelerinin personeli
01:03ve itfaiye ekipmanları büyük katkı sağladılar.
01:05Dolayısıyla bu orman yangınlarına müdahalede
01:08daha verimli mücadele etmek için
01:10yerel yönetimlerdeki bu istihdam talebimizin, itfaiye eri alım talebimizin mutlaka karşılanması gerekiyor.
01:15Öte yandan,
01:16başka bir problem de aslında
01:18itfaiye erlerinin özlük haklarıyla ilgili büyük sıkıntılar var.
01:21Hala bir meslek grubu olarak tanımlanmamış durumda kanunlarda.
01:24Bunu da biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak geçmiş dönemlerde
01:27kanun tekliflerimizi sağlamaya çalıştık.
01:29Dolayısıyla itfaiye erlerinin de özlük haklarının sağlanması ve onların da bir meslek grubu olarak
01:34tanımlanması da şu anda
01:36yapılması gereken en önemli çalışmaların bir tanesi.
01:38Aslında üzülerek görüyoruz ki gerçekten de belediyelerimizin bu afete müdahale konusundaki çabalarına
01:43merkezi irade tarafından, bakanlıklar tarafından
01:46tam olarak destek verilmiyor, destek sağlanmıyor.
01:49Bu da gerçekten bir siyasal tavır mı
01:51sorusunu akıllarımıza getiriyor.
01:53Zaten bunu en son İzmir'deki yoğunlaşan yangında
01:57özellikle Tarım Bakanı'nın açıklama yaparken
02:00İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı'nı davet etmemiş olması,
02:02yanına çağırarak konuya dair bilgi paylaşımda bulunmamış olması da bunun somut bir göstergesi.
02:08Buna rağmen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı'nın ısrarla kendisine ulaşmaya çalıştı.
02:13Bir kentte bir problem oluyorsa
02:15o kentin mutlaka valisiyle, kaymakamıyla
02:18Belediye Başkanı ve Büyükşehir Belediye Başkanı ile görüşmek gerekir.
02:20Bu katılımcı anlayışla ancak biz sorunları çözebiliriz.
02:23Aksi halde gördüğünüz gibi
02:25çok kısa sürede çözülebilecek olan orman yangına dair müdahale
02:29bu siyasallaşma ve ayrıştırıcı bakış açısıyla ne yazık ki büyük kayıplara sebep oldu.
02:35Cumhuriyet Halk Partili belediyeler canla başla bütün personeliyle
02:38sağdaydı, bunu bütün Türkiye gördü.
02:40Ancak ekipman ve personel yetersizliğini vurguladık.
02:43Buna dair talep ettiğimizi de ifade ediyoruz.
02:45Resmi yazılarımız var bakanlıklara yettiğimiz.
02:48Cevap vermeyen irade
02:50AK Parti iktidarı, AK Parti'nin yönettiği belediyeler
02:53onların onay vermemesi nedeniyle şu anda Cumhuriyet Halk Partili belediyeler
02:56yetersiz personelle ve yetersiz ekipmanla çalışmak zorundakiler.
02:59Buna rağmen sızlanmadan, herhangi bir eleştiri yapmadan
03:03canla başla belediye başkanlarımız sahada müdahale etmeye çalışıyorlar.
03:07Dolayısıyla bugün yapılması gereken şey aslında
03:09birlik ve beraberlik içerisinde bu orman kaynaklarının,
03:12ormanlık alanların, yaşam alanlarımızın, ekolojik alanların
03:15mutlaka koruyucu bir bakış açısıyla birlikte yönetmek gerekiyor.
03:18Kuraklık risk haritası üzerinden nerede bu işlerin yoğunlaşacağını ifade etmiştik.
03:22Özellikle Muğla, Antalya, İzmir, Balıkesir gibi
03:27kıyı şeridindeki kentlerimizin olduğu bölgelerde
03:29mutlaka ve mutlaka daha fazla yatırıma ihtiyaç var.
03:33Önleyici faaliyete ihtiyacımız var.
03:35Örneğin yukarıdan izleyen hava araçlarına, uydu verilerine
03:41ve gerçekten devriye yöntemiyle bunları sahaya girişi engelleyen ekipmanlara ihtiyaç var.
03:45Arazi araçlarına ihtiyaçları var belediyelerin.
03:48Dolayısıyla bunları yapmak lazım.
03:49Ama öte yandan özellikle vurgulamak istediğimiz konu da şu,
03:52Türkiye'nin ne yazık ki son 22-23 yıldır AKP iktidarı döneminde
03:56orman köylülüğü kavramı ortadan kaldırıldı.
03:59Orman köylüleri, ormanların en iyi muhafızlarıdır.
04:02Orada yaşayan, o ekosistemde bulunan, hayatını onun üzerinden sürdüren
04:06ve onların kendilerini, onların sahibi olarak gören insanların olduğu bir yaklaşımdan kopuldu.
04:11Ormanlık alanlar ne yazık ki orman köylülerinden, orada yaşayan insanlardan koparıldı.
04:15Ve bu kopuş da ne yazık ki bugünkü müdahalelerin veya önleyici faaliyetlerin önüne geçmiş durumda.
04:20Tekrar bu bağın kurulması, mevzuat konusunda bu konuda çalışma yapılması gerekiyor.
04:24Biz bu konuda da özellikle kanun ve mevzuat çalışmalarında da
04:28siyasi irade ile görüşlerimizi, fikirlerimizi paylaşmaya devam edeceğiz.

Önerilen