Polonez Gıda Fabrikası İşçileri İşten Çıkarılmaları Nedeniyle Eylem Yaptı
Polonez gıda fabrikasında Tek Gıda-İş Sendikası'na üye olduktan sonra işten çıkarılan işçiler, şirketin İstanbul Ataşehir'deki genel müdürlüğü önünde eylem yaptı. İşçilerin açıklama yapmasına izin vermeyen polis ekipleri, biber gazıyla müdahale etti.
Haber-Kamera: ONUR DURSUN
(İSTANBUL) - Polonez gıda fabrikasında Tek Gıda-İş Sendikası'na üye olduktan sonra işten çıkarılan işçiler, şirketin İstanbul Ataşehir'deki genel müdürlüğü önünde eylem yaptı. Polisin biber gazlı müdahalesi sonrası konuşan Tek Gıda-İş Sendikası Genel Teşkilat Sekreteri Kemal Köse, "Anayasanın ve yasaların verdiği hakkı kullanan işçiyi işten atma hakkınız yoktur" dedi.
İstanbul'un Çatalca ilçesinde bulunan Polonez gıda fabrikasında ağır çalışma koşullarına ve düşük ücretlere karşı Tek Gıda-İş Sendikası'nda örgütlenen işçilerden 13'ü işten çıkarılmıştı. Ardından 100'den fazla işçi de sabah çalışmak için geldiği fabrikada işten çıkarıldıklarını öğrenmişti.
hbrlr1.com/cbbfficfkckckl
Haber-Kamera: ONUR DURSUN
(İSTANBUL) - Polonez gıda fabrikasında Tek Gıda-İş Sendikası'na üye olduktan sonra işten çıkarılan işçiler, şirketin İstanbul Ataşehir'deki genel müdürlüğü önünde eylem yaptı. Polisin biber gazlı müdahalesi sonrası konuşan Tek Gıda-İş Sendikası Genel Teşkilat Sekreteri Kemal Köse, "Anayasanın ve yasaların verdiği hakkı kullanan işçiyi işten atma hakkınız yoktur" dedi.
İstanbul'un Çatalca ilçesinde bulunan Polonez gıda fabrikasında ağır çalışma koşullarına ve düşük ücretlere karşı Tek Gıda-İş Sendikası'nda örgütlenen işçilerden 13'ü işten çıkarılmıştı. Ardından 100'den fazla işçi de sabah çalışmak için geldiği fabrikada işten çıkarıldıklarını öğrenmişti.
hbrlr1.com/cbbfficfkckckl
Transcript
00:00Bu arkadaşlarımızın hepsi bu köylerde oradaki on dokuz tane
00:05köyde çalışıyorlardı. Orada yaşıyorlardı. Düşünebiliyor
00:09musunuz? Sevgili arkadaşlarım bu şirket dünyada Birleşmiş
00:15Milletler Beyannamesi'ni kabul etmiş bir şirket. İlon
00:19Sözleşmelerini kabul etmiş bir şirket. Dünya eti kurallarını
00:23kabul etmiş bir şirket. Ve Türkiye Anayasası'nı ve
00:27yasalarını kabul etmiş. Bu fabrikiye Türkiye'de açarken
00:31bütün yasalara uyacağına dair söz vermiş olan bu şirket
00:38çalışanlar sendikiye üye olduğu için biz tam pazartesi yetki
00:43alacağımız noktada cumartesi pazar gece saat ikide nasıl
00:50oluyor da Çalışma Bakanlığı kayıtları kapalı olan resmi
00:54tatil olan gece ikide yüz yetmiş tane işçi girişi
00:59yapılıyor. Pazartesi günü bir uyanıyoruz otuz yıldır üç yüz
01:04elli tane olan iş yeri arkadaşlar beş yüz kırka
01:09çıkıyor. Ve biz yetki alamıyoruz. Şimdi işverenim
01:13vekilleri şunu söylüyor. Sendikanın yetkisi yok.
01:16Sendika yetkisini alsın öyle konuşalım diyor. Şimdi bizim
01:22yetkimiz var. Kanunları hiçe sayanlar ülkemizi yönetenler
01:27kaymakamından valisine kadar Çalışma Bakanlığı'na kadar
01:33ulaştık. Biz bu ülkenin kanunlarına uyduk ve bu
01:37ülkenin kanunlarına göre sendikaya üye olduk. Anayasal
01:42hakkımıza devletimizi yönetenlerin sahip çıkmasını
01:46istiyoruz biz.
02:01Ve sevgili dostlar işte bizim mücadelemiz yirmi sekiz gündür
02:06fabrikada böyle devam ediyor. Ve sizler de sosyal medyada
02:11görüyorsunuz. Ciddi anlamda orada polislerin saldırısıyla
02:16kadınlarımızın yaralananlarına mı bakarsınız? Ayağı kırılana
02:20mı bakarsınız? Altı yaşındaki çocukların, çocukların
02:24ezilmesine mi bakarsınız? Kim bu şirket? Ürdünlü kraliyet
02:30ailesiymiş. Sen kral olsan ne olur kardeşim? Burası Türkiye
02:34Cumhuriyeti. Burası, burası, burası muz cumhuriyeti değil.
02:41Burası Arabistan değil. Burası yurdun değil. Burası Türkiye
02:46Cumhuriyeti. Bravo. Bravo. Biz Türkiye Cumhuriyetimizin
02:52yöneticilerinden yetkililerden bizim bu yabancı şirketlere
02:57karşı hakkımızı, hukukumuzu korumalarını istiyoruz. Ne
03:02istiyoruz? Atılan işçi arkadaşlarımız iş başı yapsın.
03:06Anayasanın bize vermiş olduğu sendikalaklarımız tanısın ve
03:11bir daha sendikadan dolayı işçi çıkarılmayacağına dair
03:15kareti versinler. Biz beş dakikada eylemi bitirelim
03:18arkadaşlar. Atılan
03:22alırsın.
03:31Buradan son bir şey söylüyorum. Türk iş bölge başkanımıza sözü
03:37vereceğim. Işte içeride Türkiye'nin yönetim kurulu
03:42üyesi Polonez'in, Trakya Etme Südürü'nün yönetim kurulu
03:46üyesi burada. Biz buradan kendisiyle görüşme talep
03:51ediyoruz. Ve buradan basının önünde söylüyoruz. Biz sizin
03:56fabrikanıza ortak olmak istemiyoruz. Sizin paranıza da
04:00ortak olmak istemiyoruz. Sadece anayasanın bize verdiği hakkı
04:04kullanıp insan ununa yaraşır, alın terimizin karşılığını
04:09istiyoruz. Başka hiçbir şey istemiyoruz. Ve görüşelim. Biz
04:14buradayız. Yarın sabaha kadar buradayız işçilerle burada
04:17yatacağız sevgili arkadaşlar. Ve şimdi sözü basın
04:22açıklamamıza geçmeden önce Türk İş Bölge Başkanımız İstanbul
04:27Bölge Başkanımız Sayın Halil Fakir Başkanım'a veriyoruz.
04:34Geçmiş olsun.
04:48Evet. Öncelikle biraz önce anons edilirken Türk İş Adnan
04:55Uyar'ı eski diye söyledi. Hayır Adnan Uyar bölge başkanımız.
04:58Beraberiz. Biraz rahatsız olduğu için ben konuşma
05:01yapacağım. Öncelikle Türk İş'in genel başkanı sayın Ergun
05:05Atal'a ve yönetim kurulunun selamlarını getirdim. Dün de
05:09zaten beraberdik tek gıda sendikamızda. Ben buraya gelen
05:12tüm emek dostlarına, canlara, emekçi kardeşlerime, devrim
05:17cişi sendikası konfederasyonuna bağlı sendika başkanlarıma,
05:20yönetim kurullarına, sivil toplum örgütlerine adını
05:24sayamadığım tüm canlara hoş geldiniz diyorum. Sefalar
05:28getirdiniz.
05:43Dedim ya tek gıda sendikamız buraya gelen bütün emek
05:47dostlarımızı saydı. Siyasi partilerimizden Vatan Partisi
05:51il başkanımız burada. Evet arkadaşlar aslında bizler her
05:55konuşmamda da söylüyorum. Bu senaryolara alışığız. Ama
06:00alışmak istemiyoruz. Neden? Çünkü Türkiye'de maalesef
06:06maalesef yüzde on dört bir çoğunluğumuz var. Bu Türkiye'nin
06:12ayıbı bu çalışma yaşamının ayıbı bu sendikaya karşı duran
06:19işverenlerin ayıbı emekçinin ayıbı değil o şirketler
06:25karınıza kar kattıran buradaki bu emekçi kardeşlerim onların
06:31hakkını kimseye yedirmeyeceğiz. Yedirmeyeceğiz, yedirmeyeceğiz.
06:40Sağ ol.
06:51Temmuz ayından bu tarafa trafiğe et ve süt ürünleri bir
06:57diğer ismiyle iş yeri polonez sucuk fabrikasında ne yaptı
07:01arkadaşlar? Geçinemiyoruz. Doğatlar verdiler on üçüncü
07:07kattaki insanlar bu arkadaşlara vaat ettiler. Zan
07:11vereceğiz dediler. Ikramiye vereceğiz dediler. Yıllarca
07:15sömürdüler doğru mu? Evet. Doğru mu çalışanları? Evet.
07:21Ama arkadaşlara verdikleri sözleri tutmadılar. Ne
07:26yapacaklar da iş yerine zarar mı verdiler? On dokuz yıldır
07:32çoluğunu çocuğunu evinde bırakıp komşusuna bırakıp
07:36poloneze kar ettiren arkadaşlar anayasal hakkını aradı. Ne
07:42yaptı? Sadece ey devletten herkeden sendikamıza üye oldu.
07:47Vay üye olan sen misin? Ne yaptı bunlar ne yaptı? Bu
07:52ülkeyi mi soydu sizin gibi? Sadece hakkını istedi hakkını.
07:57Ne yaptınız?
08:09Siz ne yaptınız? Allah'tan korkan emek hırsızları
08:17arkadaşlarımızı ortalaması on beş yıl olan arkadaşlarımıza
08:22anayasal hakkını tercih etti diye kırk altı koddan size kar
08:28ettirenlere ödül kazandıranlara hırsızlıkla özür dilerim
08:33namussuzlukla suçladınız. En büyük hırsız sizsiniz siz.
08:39Emek hırsızsınız. Yıllarca bu ülkede biz Türk iş olarak da
08:45diğer konfederasyonlarda hiçbir işletmenin karına ortak
08:50değiliz. Biz hakkımızı istiyoruz hakkımızı. Toplu
08:55sözleşme düzeni istiyoruz. İkramiye istiyoruz. Sosyal hak
09:00istiyoruz. İnsanca yaşam istiyoruz. Yaşam. Işçisi
09:09Işçisi
09:17Siz toplu sözleşmeyi isteyen benim sendikam olsun, haklarını
09:24sendikam kolsun diyen işçileri kapının önüne bıraktınız. Ama
09:29sizin ayıbınız kadar da buna ortak olan bizim
09:35teşviklerimize o işlerleri duruyor. Müzeyyen. Seksen beş
09:40milyonun verdiği teşviklerle bugün kar ediyorsunuz. Zehir
09:44zıkkım olsun sizlere. Zehir zıkkım olsun.
09:52Hakkımızdır.
10:05Hocam