CHP Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş, Eğitim Buluşmaları kapsamında Gaziantep'te konuştu

  • 2 ay önce
CHP'nin eğitim alanında yaşanan sorunlara dikkat çekmek için başlattığı farklı illerdeki "Eğitim Buluşmaları" devam ediyor. Gaziantep'te konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş, "Sayın Yusuf Tekin, sendikaları çağırın. 97 tane eğitim fakültesi var. Bu eğitim fakültelerinin dekanlarını çağırın. Eğitim fakültesi dekanlar konseyini toplayın ve bu Öğretmenlik Meslek Kanunu'nu önümüzdeki iki ayda yeniden çalışın. Öğretmenlerin gerçekten sorununu çözen ve hatta sadece öğretmenlerin değil Milli Eğitim idarecilerinin, şube müdürlerinin, hizmetli personelinin, diğer katkı yapan mensuplarının tümünün sorunlarını çözen bir meslek kanunu getirin. Bir personel kanunu getirin, biz CHP her tür desteği vereceğiz buna" dedi.
(GAZİANTEP) - 
CHP, eğitim alanında yaşanan sorunlara dikkat çekmek için başlattığı "Eğitim Maratonu" programı kapsamında farklı illerde "Eğitim Buluşmaları" düzenliyor.

hbrlr1.com/cbydtibykckckl

Category

🗞
Haberler
Döküm
00:00Gaziantep Milletvekillerimiz, Hatay Milletvekilimiz,
00:03il başkanımız, belediye başkanlarımız ve partilerimizle
00:08birlikte bir dizi çalışma yaptık. Sabah saatlerinde
00:12Maraş'ta başladık. Dün Hatay'daydık. Bu hafta deprem
00:16bölgesinden başlıyoruz Türkiye'deki çalışmalarımıza.
00:18Bugün Antep'teyiz. Eğitim sendikalarıyla öğretmenlerimizle,
00:24akademisyenlerimizle, velilerle, çocuklarla
00:28araştırmacılarla bir araya gelerek eğitimin sorunlarını
00:32konuşuyoruz. Eğitim çalıştayları yapıyoruz. Antep'e
00:35geldiğinde yine aynı heyetle beraber önce sayın valimizi
00:39ziyaret ettim. Antep'le ilgili bilgi aldım. Ardından İstan
00:44Bilim Teknoloji Üniversitesi'ni ziyaret ettim rektörümüzü. Sağ
00:47olsunlar. Onları ziyaret ettim. Bilgi aldım. Antep'teki
00:52sorunları tıpkı diğer illerde olduğu gibi uzmanlarıyla
00:56konuşuyoruz, tartışıyoruz. Öncelikle şuradan başlamak
01:00istiyorum. Adalet ve Kalkınma Partisi'nin yirmi iki yıllık
01:03iktidarının en çok bakan değiştirdiği dokuz bakan en çok
01:09başarısız olduğu bizzat sayın cumhurbaşkanının kendi deyimiyle
01:13ve en çok da halkta da başarısızlık algısının yüksek
01:17olduğu alan eğitimdir. Bu Cumhuriyet Halk Partisi'nin
01:20tespiti olmasının ötesinde Adalet ve Kalkınma Partisi'nin
01:24kendi tespitidir. Yurttaşların tespitidir. Maalesef yirmi iki
01:29yıl içerisinde eğitim tam anlamıyla bir yapboz tahtasına
01:32dönmüştür. Her gelen bakan bir önceki bakanın uygulamalarını
01:37kökünden değiştirmiştir. Çok basit bir örnekle söylersem
01:41mevcut bakan bir yıl önce dönemin bakanı Mahmut Özer'in
01:47başlattığı okul öncesi öğrencilerine verilen yemeği
01:50gelir gelmez iptal etmiştir. Daha bir yıl önce. Her uygulama
01:57sürekli değiştirilmektedir. Örneğin en son sınıf geçme
02:01yönetmeliği gibi. Sınav sistemleri sürekli değişmektedir.
02:05Eğitim programları sürekli değişmektedir. Hatta Sayın
02:10Bakan kamuoyunun dikkatinden kaçırmaya çalışmaktalar.
02:15Türkiye'ye yüzlü marif modeli ilan edildikten sonra bir buçuk
02:19ay önce yani Türkiye'ye yüzlü marif modeli Mart ayında ilan
02:24edildi. Şubat ayında uygulamaya aldıkları okul öncesi
02:29programını yani Yusuf Tekin'in bizzat bakanken kendisinin
02:34uygulamaya aldığı okul öncesi programını aynı Yusuf Tekin bir
02:38buçuk ay sonra yeni bir okul öncesi programı getirdi. Yani
02:42yaşanılan skandallar bu derece yüksek maalesef. Türkiye'de bir
02:47nokta iki milyon öğretmenimiz var. Yirmi milyon öğrencimiz
02:50var. Maalesef İktidar Partisi'nin hatalarıyla
02:54sayıları bir milyonu aşmış atanmayan öğretmenlerimiz var.
02:58Dolayısıyla eğitim meselesi Türkiye'nin her evinin her
03:02hanesinin gündeminde olan bir mesele. Türkiye'de hiçbir hane
03:06yok ki ama bizzat içinde öğrenci olmayan ya da çocuğu,
03:10torunu, yakını eğitim hayatında olmayan bir hane yok. Öyle bir
03:15ev yok Türkiye'de. Dolayısıyla Türkiye'nin geleceği açısından
03:19en önemli alanlardan bir tanesi eğitim ve maalesef iktidarın
03:23savruluşunu her yerde görüyoruz. Kuşkusuz eğitimin
03:27genel sorunları var. Örneğin Türkiye yüzyılı marif modeli
03:31gibi tamamen bir çağ dışı eğitim manifestosu olan ben
03:35bunu söylediğim zaman Sayın Bakan sürekli bin dokuz yüz
03:38otuzlar bin dokuz yüz kırklar diye cevap veriyor. Dün de
03:42yine basına beyanat vermiş. Ben Sayın Bakan'a diyorum ki
03:45Sayın Bakan geçmişi bırak. Sen bugüne bak. Bu hazırladığın
03:49eğitim modeli için bir ihtiyaç analizi yaptın mı? Yapmadın. Bu
03:54program hangi eğitim felsefesiyle yapıldı? Belli
03:57değil. Bu programa kaynakça oluşturan bilimsel
04:00araştırmalar nerede? Yok. Bu programı kim yazdı? Yok.
04:06Dünyanın hiçbir yerinde görülmez. Bir pilot çalışma
04:09yaptın mı? Yapacak mısın? Yok. Kaç gün geri bildirim aldı?
04:14Genel Başkanımız da söyledi. Sayın Bakan on yıl hazırlandık.
04:19Yedi günde buna geri bildirim versinler diyor. Yirmi yedi
04:24modül vardı. Sadece okusanız üç günde okuyabiliyorsunuz.
04:27Böylesi gayrı ciddi bir iş. Genel Başkanımızın
04:30açıklamalarından sonra üç gün daha verdim dedi. Bu arada da on
04:35yılda hazırladık dediği aslında zaten beş yıl önce başka bir
04:38müddet başlamıştı. Diyeceğim bu adına marif modeli dedikleri
04:43tamamen siyasallaşmış içerikle ilgili problem var. Bunu
04:47danıştayda yürütmeyi durdurması için dava açtık. Cumhurbaşkanı
04:52Recep Tayyip Erdoğan on bir Nisan iki bin yirmi üçte
04:54Türkiye'nin karşısına çıktı. Seçim beyan namesini ilan
04:58ederken dedi ki bundan sonra müfredat olmayacak. Dedi mi?
05:02Dedi. Dönemin bakanı Mahmut Özer'e sordular. Sayın Bakan
05:07müfredat gerçek şey mülakat gerçekten kalktı mı? Evet dedi
05:11kalktı. Artık mülakat olmayacak dedi. Yusuf Tekin
05:15bakan oldu. Ilk iş dedi ki mülakat kalkmadı. Biz dedi
05:19şimdi mülakatları mülakat gibi yapacağız dedi. Bu ne demektir?
05:23Demek ki yirmi iki yıldır mülakatlar mülakat gibi
05:27yapılmıyormuş. AK Parti teşkilatlarından hangi isimler
05:30geliyorsa mülakatlarda da bunlar geçiyormuş. Maalesef
05:35mülakatlar için de danıştayda yürütmeyi durduğuma karar
05:37çıkardık ve maalesef aynı sorunların bugün de yaşandığını
05:40görüyoruz. Her görüşten sendikalarda bunu
05:45raporluyorlar. Açıkça yazıyorlar. Açıkça
05:47söylüyorlar. Buradan Türkiye'ye söylüyorum. Mülakatlar büyük
05:51bir kayırmacılık olarak halen devam ediyor ve çok kötü sesler
05:55geliyor. Onun dışında burası önemli bir yer. Çünkü Recep
06:02Tayyip Erdoğan iki bin iki yılında Gaziantep'e geldiğinde
06:07Sayın Bülent Ecevit'e Gaziantep'ten seslenmişti. Dedi
06:12ki yahu bu ibare Sayın Tayyip Erdoğan'a ait yahu bu
06:19öğretmenleri bu evlatlarımı neden atamıyorsun? Resim
06:24öğretmeni müzik dersine, müzik öğretmeni matematiğe giriyor.
06:27Madem atamayacaktın ne diye okuttun? Değil mi Antep
06:31vekilleri? O zaman Sayın Ecevit'e seslendiğinde altmış
06:36bin öğretmen atama bekliyordu. Bugün sayı bir milyon oldu.
06:41Hesapsız kitapsız açtıkları üniversitelerle, hesapsız
06:45kitapsız açtıkları eğitim fakülteleriyle, verdikleri fazla
06:49kontajanla ve yetmediği üstüne açtıkları pedagojik
06:53formasyonlarla bu sayıyı bir milyona açtırdılar. Buradan
06:58sesleniyoruz Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a. Sayın
07:01Cumhurbaşkanım buradayız Antep'teyiz. Hatırlarsınız iki
07:05bin ikide konuştuğunuz yerdeyiz. Ne oldu şimdi? Altmış
07:09sekiz bin olan sayı bir milyonun üzerine çıktı. Sayın
07:13Cumhurbaşkanı daha kötüsünü söyleyeyim. Şu anda pedagojik
07:17formasyon olan yüz binler var. Eğitim fakültesinde olan iki
07:21yüz bin öğrenci var. Birkaç yıl içerisinde bu atanmayan
07:24öğretmen sayısı iki milyona yaklaşacak. Öğrencilerimizi
07:27sürekli eğitimlerini uzatarak belirsiz bir gelecek için
07:31bekletmeyin. Ciddi bir öğretmen yetiştirme programına
07:36ve reformuna ihtiyacımız var. Eğitim fakültelerinin
07:39programlarını geliştirmeye ihtiyacımız var. Ve Türkiye'deki
07:43ihtiyaç olan öğretmenliğin atanmasına gerek var. Devletin
07:47rakamlarına göre seksen beş bin ücretli öğretmen var. Yani
07:51ücretli köle var. Nereden biliyoruz? Sayın Başkanım
07:56Antep'te birisi askeri ücretin altında birine maaş verse devlet
08:01müdahale eder değil mi? Eder. Eder. Bizzat devletimiz on
08:05altı bin lira, on iki bin lira, on dört bin lira, sekiz bin
08:08lira maaş vererek öğretmen çalıştırıyor. Kaçak işçi
08:11çalıştırıyor. Seksen beş bin kaçak işçi. Bu insanlar ömür
08:15boyu çalışsalar emekli olamıyorlar. Seksen beş bin
08:18kişi. Demek ki minimumda seksen beş bin öğretmen açığı var.
08:21Buradan Milli Eğitim Bakanı'na sesleniyoruz. Her ağzını
08:25açtığında Cumhuriyet Halk Partisi ideolojik konuşuyor
08:27diyor. Nerede ideoloji? Diyorum ki Sayın Bakan seksen
08:30beş bin ücretli öğretmeniniz var. Buyurun. Seksen beş bin
08:33öğretmen kadrosu açın. Sayın Bakan dedi ki altmış sekiz bin
08:38öğretmen açığımız var dedi. Altmış sekiz bin kişi alın.
08:41Sonra dediler ki Kararsızlar Partisi olarak emekli olan
08:47öğretmen kadar öğretmen alacağız dediler. Dediler mi?
08:50Dediler. Kaç kişi emekli oldu bu sene? Yirmi üç bin altı yüz
08:54yetmiş. Kaç kişi aldılar? Yirmi bin. Yani emekli olan
08:58insan kadar bile almadılar. Değil altmış sekiz bin, değil
09:01seksen beş bin. Ve bu arada dikkatinizi çekmek isterim. Bu
09:05aldıkları bir yirmi bin kişiyi önce eğitimlerden geçirecekler.
09:09Dolayısıyla geçen yılki sayıdan yirmi üç bin altı yüz yetmiş
09:12eksiyiz. Yani ihtiyacı kapatmak yerine şu anda emekli olup
09:16gittiği için öğretmenler daha eksiliyiz. Dolayısıyla
09:19Türkiye'nin ciddi bir sosyolojik problemi var. Bu
09:23atanmayan öğretmenlerin problemleri var. Deprem
09:26bölgesindeyiz. Depremzede öğretmenler var. Bu
09:29öğretmenleri karın topluluğuna bile olmayan maaşlarla
09:33çalıştırmayın. Bu depremzede öğretmenler çifte mağduriyet
09:36yaşıyorlar. Hem işsizler hem de deprem bölgesinde yaşıyorlar.
09:41Antep'in bazı ilçelerinde, Israil'e de, Nurdağ'ın da çok
09:45daha zor koşullarda yaşıyorlar. Hatay'da, Maraş'ta,
09:48Malatya'da, Adıyaman'da çok daha zor koşullarda yaşıyorlar.
09:51Buralarda bu öğretmenlerin umuda ihtiyaçları var.
09:54Birazdan paylaşacağım. Antep'in kendine özgü
09:57sorunları var. Onları konuşmak için geldik buraya.

Önerilen