Cevdet Yılmaz: Kutsallarımıza dönük eylemlerin düşünce hürriyeti ile meşrulaştırılması kabul edilemez
Category
🗞
HaberlerDöküm
00:00İslam toplumunu zayıflatan fitne ateşlerinin söndürülmesi
00:05ancak alimlerimizin gayretleriyle başarılacaktır.
00:10Yaşadığımız hadiselerin bizlere öğrettiği hakikat vahdet
00:16olmadan rahmet olamayacağıdır. Rabbimiz renk, dil, hudut,
00:23etnik köken ayrımı yapmadan müminler kardeştir diyor.
00:29Resulü Ekrem Efendimiz'in müminleri birbirine kenetlenmiş
00:34tuğlalara benzetmesinde de elbette birçok hikmet vardır.
00:39Bu bakımdan irtibatımızı arttıran, bizi bir araya
00:44getiren, kardeşliğimizi parçinleyen her vesileyi çok
00:49önemli görüyorum. Aramızdaki dayanışmayı ne kadar
00:53ilerletirsek gücümüzü de o derece etkin kullanırız.
00:59Dünyanın çeşitli bölgelerinde gördüğümüz İslamofobia, İslam
01:05düşmanlığı, ırkçılık ve yabancı düşmanlığı başka olmak üzere
01:10inancımıza, kutsallarımıza yönelik saldırılar karşısında
01:14tek ses, tek yürek, tek bilek olursak istediğimiz neticeye
01:21daha çabuk ulaşırız. Kutsal kitabımıza ve peygamberimize
01:27yönelik özellikle kendilerini demokratik, liberal ülkeler
01:32olarak isimlendiren ülkelerde gördüğümüz, şahit olduğumuz
01:37provokatif eylemleri burada bir kez daha kınamak istiyorum.
01:44Kutsallarımıza, peygamber efendimize, kutsal kitabımıza
01:48dönük bu eylemlerin hiçbir şekilde düşünce hürriyetiyle
01:53meşrulaştırılması kabul edilemez. Bunun da altını bir
01:58kez daha çizmek istiyorum. İslam düşüncesinin köklü
02:03geleneklerine olan bağlılığıyla modern çağın zorluklarına cevap
02:09verebilecek esnekliği bir arada barındıran Sayın Abdurrahman'ın
02:14ve benzer alimlerin entelektüel birikimine bu doğrultuda çok
02:20ihtiyaç olduğunu ifade etmek istiyorum. Taha Abdurrahman'ın
02:24çalışmaları İslam dünyasının geleceği için umut verici bir
02:29perspektif sunmaktadır. Onun düşünceleri sadece akademik
02:34çevrelerde değil geniş kitleler tarafından da görülmeli,
02:40okunmalı ve değerlendirilmelidir diye
02:43düşünüyorum. Çünkü kendisi bize düşünce krizlerini aşmanın ve
02:50daha adil, daha ahlaki bir dünya kurmanın yollarını
02:54göstermektedir. Sayın Abdurrahman'ın bir diğer önemli
02:59katkısı İslam dünyasında düşünsel bağımsızlığın yeniden
03:05kazanılması gerektiği üzerinedir. Bağımsızlık
03:09kavramı gerçekten çok önemli. Ülkeler hukuken veya milletler
03:16hukuken bağımsız olabilirler ama gerçek anlamda bağımsızlık
03:21bunun çok ötesine giden bir kavramdır diye düşünüyorum.
03:25Hukuki bağımsızlığın yanı sıra ekonomik, teknolojik
03:30yetkinlikler kurumsal yetkinlikler de fiili anlamda
03:35gerçek anlamda bağımsızlık için çok kıymetlidir. Bunun da
03:40ötesinde bilgi üretebilen bir toplum olmak düşünce üretebilen
03:46bir toplum olmak yine gerçek anlamda bağımsızlığın olmazsa
03:52olmazıdır diye ifade etmek istiyorum. Bu çerçevede de şu
03:56noktanın altını çizmek isterim. Sömürgecilik dediği
04:00miz, emperyalizm dediğimiz süreçler sadece fiziki
04:05toprakların, ekonomik varlıkların sömürülmesi
04:10kullanılması değildir. Bunun da ötesine gittiğini görmemiz
04:14gerekir. Esas mücadelenin zihinlerde ve gönüllerde
04:19olduğunu bilmek durumundayız. Kültür emperyalizmi dediğimiz
04:24kavramı daha fazla konuşmak, tartışmak durumundayız. İslam
04:29düşüncesinin akıl ve kalp arasındaki dengede nasıl bir yol
04:34izlenmesi gerektiğine dair bizlere rehberlik etmesi de
04:38çok kıymetlidir. Müslüman coğrafyalarda yaşanan acılar
04:43özellikle İslam ahlakı ve adalet konusunda
04:49mütefekkirimize ne kadar ve bu şekilde düşünen mütefekkirlere
04:54ne kadar ihtiyaç olduğunu göstermektedir. Ancak şunu da
04:58ilave etmek durumundayım. Az önce değerli hocamız da
05:02belirtti. Eylemden bağımsız bir bilgi de bir yere kadar değer
05:08ifade eder. Bilginin eyleme dönüşmesi