Ahmet Davutoğlu: Örgütlü cinayetin hesabı sorulmazsa devlet içine sızmış çetelerin önü alınamaz

  • geçen ay
Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş cinayeti davasıyla ilgili açıklama yaparak, örgütlü cinayetin hesabının sorulmaması durumunda devlet içine sızmış çetelerin başka cinayetlere sebebiyet verebileceğini belirtti.
(ANKARA)- Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam eden eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş cinayeti davasına ilişkin Sincan Cezaevi önünde açıklama yaptı. Davutoğlu "Ortada örgütlü bir cinayet var ve örgütlü cinayetin bugün hesabı sorulmazsa yarın devlet içine sızmış olan çetelerin başka ne tür cinayetlere sebebiyet vereceklerinin önü alınmaz. Bu mesele, bir çetenin bilinçli, örgütlü yaptığı bir saldırı sonucunda bir akademisyenin hayatını kaybetmesi meselesidir" dedi.
Eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş cinayetine ilişkin 22 sanığın yargılandığı dava Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi'nin Sincan Cezaevi yerleşkesindeki duruşma salonunda sürüyor.

hbrlr1.com/cbitbdiykckckl

Category

🗞
News
Transcript
00:00Değerli basın mensupları bugün Sinan Ateş için davasını
00:05takip etmek üzere mahkemede bulunuyoruz. Aslında bu dava
00:10alçakça yapılan bir cinayetin şahsi hukuk davası değildir. Bu
00:15dava Türkiye'de gerçekten bağımsız yargının olup
00:19olmadığının da ortaya çıkaracağı bir kamu davasıdır.
00:22Bir akademisyen gün ortasında Ankara'da yani başkentte
00:29alçakça bir saldırıyla hayatını kaybetti. O günden bugüne on
00:34sekiz ay geçti. Aile büyük acılar yaşadı. Biz bu acıları
00:39hissettik. Türk kamuoyu bu acıları derinden yaşadığı için
00:43büyük bir kamuoyu baskısı oluştu. Her şeyden önce Sinan
00:47Ateş'e rahmet diliyorum. Bir akademisyen olarak, bir
00:49meslektaşım olarak onu kaybetmenin acısını yürekten
00:52hissediyorum. Ailesine son derece metanetle bu on sekiz
00:59ayı geçiren değerli eşi Ayşe Hanım'a, değerli validesine,
01:01kardeşlerine sabrı cemil niyaz ediyorum. Muhterem babasına ki
01:06adaleti görmeden ahirete irtihal etti. Ona da rahmet
01:11diliyorum. Bu mesele asla bir şahsın öldürülmesiyle ilgili
01:16adli bir soruşturma değildir. Adli bir mahkeme değildir. En
01:20başından itibaren Gelecek Partisi olarak genel
01:23sekreterimizin ııı avukat ııı Hasan Seymen Bey'in
01:27koordinasyonda yakından takip ettik. Müşteki avukat olarak da
01:31duruşmalara katılıyor. An bir an bütün gelişmelerden bizi
01:35haberdar ediyor. Bilsinler ki bu davanın doğrudan takipçisi
01:39olmaya devam edeceğiz. Hem siyasi anlamda hem de hukuki
01:42anlamda. Mesele nedir? Mesele gerçekten üç gündür devam
01:48eden tiyatronun ortaya koyduğu gibi bir alacak verecek
01:51davasında yaşanan şahsi bir husumet midir? Yoksa devletin
01:55içine çeteler olarak sızmış olan ve hem yargıyı hem
01:59emniyet teşkilatını hem istihbarat teşkilatımızı zan
02:03altında bırakan bir yapılanma mıdır? Türkiye Cumhuriyeti
02:07Devleti hukuk devletidir. Geçmişte bu hukuk devleti
02:11yapısının dışında paralel yapılarla devlet içinde
02:15örgütlenerek şahsi hesaplarını çıkarlarını siyasi hesaplaşmalarını
02:21ııı öne alarak ııı oluşan yapıların devletimize ne kadar
02:26zarar verdiği ortadadır. Düşünün bir dava ki otuz dokuz
02:29sanığı vardı. On yedi sanığı ayrıldı. Başka bir dosyaya
02:33aktarıldı. Niçin bu yapıldı? Yirmi iki sanık da bugün burada
02:37yargılanıyor. Nasıl bir şahsi husumet ki otuz dokuz kişiyi
02:42birden bir sürecin içine soktu. Ve nasıl bir şahsi husumet ki
02:47nasıl bir alacak verecek davası ki iki kişinin
02:50bilemediğiniz üç kişinin arasında olması gereken bir
02:53meselede yirmi iki kişi yargılanıyor. Her şeyden önce
02:56bu tiyatroya bir son vermek lazım. Söz konusu olan susumet
03:02dolayısıyla bir insan hayatını kaybetmesi değil Türkiye'de
03:05hukukun var olup var olmadığı meselesidir. Bugün çok değerli
03:09işi ki her an birlikte ııı kendisiyle teşrik ve mesai
03:14halindeyiz. Sayın Ayşe Ateş'in açıklamasında da vurguladığı
03:18gibi açık bir şekilde Milliyetçi Hareket Partili
03:22bazı yöneticilere atıfta bulunmuştur Sayın Ayşe Ateş
03:27Hanımefendi. Hiçbir insan en yakını olan eşinden daha fazla
03:32bilgiye sahip değildir. Sinan Ateş'in bugün kardeşin
03:36ifadesini de dinledik. O kadar çok tehdit almışken o kadar çok
03:41hatta örtülü saldırı hazırlıklarına muhatap olmuşken
03:44sıradan bir husumet davasına bunu indirgemek hukukla ve
03:49Türk insanı aklılığa alay etmektir. Ortada örgütlü bir
03:52cinayet var. Ve örgütlü cinayetin eğer bugün hesabı
03:56sorulmazsa yarın devlet içine sızmış olan çetelerin başka ne
04:00tür cinayetlere sebebiyet verecekten öne alınmaz.
04:03Doksanlı yıllarda faili meçhul çok cinayet gördük. Maalesef
04:08onların hesabı görülemediği için Türkiye'de kimse kendini
04:11hukuk garantisi altında görmedi. Bu mesele bir çetenin
04:15bilinçli, örgütlü yaptığı bir saldırı sonunda bir akademisyen
04:18hayatını kaybetmesi meselesidir. Bugünkü ııı ifadeler çok
04:24dikkatle incelenmeli. Özellikle de Ayşe Ateş Hanımefendi'nin
04:27ifadesinde zikrettiği ben isimlerini zikretmek
04:29istemiyorum. Iki üst düzey Milliyetçi Hareket Partisi
04:32yetkilisi mutlaka bu davada bir şekilde gelip ifade
04:36vermelidirler. Milliyetçi Hareket Partisi camiasını
04:41tenzih ederim. Bir camiyi kolektif olarak suçlamak doğru
04:44değildir. Ama eğer bir caminin içine böylesine yapılan nüfuz
04:48etmişse o camia kendisini arındırmakla mesuldür. Çünkü
04:53bahsi geçen kişi herhangi bir kişi değil o camiatın en
04:56önemli isimlerinden biridir. Aksi takdirde bu işin öne
04:59alınamaz. Ayrıca bir çeteyle karşı karşıya kaldığımızın
05:03doğrudan bizi Gelecek Partisi'ni ilgilendiren bir
05:07boyutuyla da kamuoyumuzu bilgilendirmek istiyorum. Sayın
05:10Selçuk Özdağ bildiğiniz gibi yine bir cuma namazına giderken
05:15dikkat ediniz. Sayın Selçuk Özdağ cuma namazına giderken
05:18saldırıya uğradı. Rahmetli Sinan Ateş'te cuma namazdan
05:21çıkarken. Bunların camiye efendim en eee ulvi mekanlara
05:29veya ibadetlere dahi saygısı yok. Hiçbir insana uyumluna
05:32saygısı yok. Sayın Selçuk Özdağ'ın davasında takipsizlik
05:37kararı verilen bir kişi var. Sayın Selçuk Özdağ yapılan
05:40saldırıda kullanılan arabacı arabanın eee aramanın
05:44kiralanması için kullanılan ehliyetin sahibi olan kişi.
05:48Suat Yılmaz da bu. O davada böyle aynen Sinan Ateş davası
05:53gibi sıradan bir husumet davasına indirgenmeye
05:56çalışıldı. Bakın arkasından ne geldi? Bu kişi Sayın
06:02Selçuk Özdağ'ın davasında takipsizlik kararı verilen bu
06:06kişi Sinan Ateş davasında Ayşe Hanım'ın evinin bilgilerini
06:11almak üzere telefonla irtibat kuran değil mi? Hasan Bey
06:15görevlendirilen kişi aynı kişi. Şimdi bu bir tesadüf mü? Ve
06:20oradan takipsizlik kararı verilmeyip bu kişinin üzerine
06:24gidilseydi belki de bugün Sinan Ateş hayatta olacaktı.
06:27Selçuk Özdağ davasında doğru tavır alsaydı siyaset belki de
06:32Sinan Ateş bugün yaşıyor olacaktı. Mesele bir dava
06:36meselesi değil. Bugün bu mahkeme heyetinin alacağı karar
06:40sadece Sinan Ateş'in katillerin cezalandırılması ile
06:44neticelenmeyecek. Aynı zamanda Türkiye'de hukukun var
06:48olduğunu ve bu muhtemelen bundan sonraki bazı cinayetlerin
06:51de önüne kesecektir. Yanlış bir karar alırlarsa da aynen
06:56Selçuk Özdağ davasındaki yanlış karar gibi sıradan bir adli dava
07:00haline dönüştürürlerse Ankara sokaklarında kimse emniyetle
07:03yürüyemez hale gelecek. Biz bu ülkede nice böyle faili
07:08meçhullerin nasıl sonuçlar doğruluğunu siyaseten hepimiz
07:11gördük. Mahkeme heyetine seslenmek istiyorum. Yurt
07:15dışında bulunduğum için arkadaşlarımız benim adına da
07:18davayı takip ettiler. Sanıkların hele ilk gün ve dün
07:23sanki mahkemeyle alay edercesine son derece lakayt
07:28tavırlarla Türk yargısına saygıyı göstermeyi bırakın.
07:32Sanki hiç kimseyi umursamaz ve mahkeme heyeti ne karar alırsa
07:36alsın bizim arkamız sağlam gibi bir bir uslupla mahkeme
07:41heyetinde davranmaları mahkeme heyetine saygısızlıktır. Türk
07:45yargısına saygısızlıktır. Mahkeme heyetine özellikle
07:48bazı basın yayın organlarında isim verilerek de yapılan
07:52yayınlarda aynı şekilde adaleti etkilemeye dönük müdahalelerdir.
07:56Herkes mahkeme heyetini rahat bıraksın bir. Ikincisi de
08:01mahkeme heyeti de karşı karşıya kaldığı davanın sıradan bir
08:05dava olmadığının kamuoyunun her kesiminin takip ettiği
08:09Türkiye'de hukukun var olup olmama meselesiyle ilgili bir
08:13dava o durum bilincinde olması lazım. Öyle veya böyle Sinan
08:18Ateş'in katilleri mutlaka cezalarını bulacaktır. Bugün bu
08:22cezayı bugün bulurlar ise birçok benzer suçun işlenmesine
08:27engel olunacaktır. Ama buradan Sinan Ateş'in bütün yakınlarına
08:33da seslenmek istiyorum. Kim ne derse desin siz yalnız
08:36değilsiniz. Biz Gelecek Partisi olarak bütün hukuk kadrolarımızla
08:41burada olmaya devam edeceğiz. Ben de bütün bu meseleleri
08:44yakından takip eden geçmişte devlet sorumlusu denmiş bir
08:48akademisyen olarak hem bir akademisyen dostumun kardeşimin
08:52davasını takip edeceğim hem de Türkiye Cumhuriyeti devletine
08:56musallat olmuş bu çetelerden devletimizin ve hukukumuzun
08:59arınması için son ana kadar mücadele edeceğiz. Tekrar
09:02mahkeme heyetinin en doğru kararı vereceği inancıyla ve
09:06mahkemede sergilenen tutumlara karşı da bütün kamuoyumuzdan
09:10gelen talep doğrultusunda bu sanıklara gereken müdahalelerin
09:14yapılacağı ümidiyle kamuoyumuzu saygıyla
09:17selamlıyorum. Adalet er geç tecelli edecektir. Devletin
09:21dini adalettir der Hazreti Ömer. Asla devletimizin bu
09:25omurgasının kırılmasına izin vermeyeceğiz. Devlete sahip
09:29çıktığını düşünen bütün milliyetçi camiaya da
09:31sesleniyorum. Biz de o camianı yakından tanıyoruz. Bu kirli
09:36yapılardan kendinizi arındırmanız bu camianın
09:40topluca hak etmediği bir suçlanmaya muhatap olmasına da
09:43olacaktır. Suçlular mutlaka gerekli cezayı öyle veya böyle
09:49alacak ama en kısa zamanda en etkili şekilde almaları
09:52Türkiye'de hukukun varlığına işaret edecek. Çok teşekkür
09:55ediyorum. Efendim bir sorumuz var sizde. Eee sizde
09:58söylediğimiz Ayşen Peşası'nda ilk

Önerilen