Gülşah, Macide'nin Hastalığını Öğrendi - Umutsuz Ev Kadınları 149. Bölüm

  • 3 ay önce
Gülşah, Macide'nin Hastalığını Öğrendi - Umutsuz Ev Kadınları 149. Bölüm

Beş kadının başrolleri paylaştıkları ve kadın kahramanların da kadınlığın birer aşamasını temsil ettikleri “Umutsuz Ev Kadınları”, Songül Öden içindeki çocuğu öldürememiş, hayalci ve sakar çocuk kadın “Yasemin”i, Bennu Yıldırımlar kusursuz eş “Nermin”i, Evrim Solmaz hayatı flört edip eğlenmekten ibaret sanan daimi genç kız “Zeliş”i, Ceyda Düvenci müebbet anne “Elif”i ve Özge Özder de cilveli ve şuh görünümlü “Emel”i canlandırıyor.

Hikaye bir sabah Gülçıkmazı Sokağı’nda yaşayan ev kadını Handan’ın intiharıyla başlar. Yakın arkadaşları bu ani ölümün sır perdesini aralamaya çalışırlarken kendi yaşamları da karışır. Titizlik hastası Nermin, eşinin ani boşanma isteği ile yıkılır. 4 çocuğu ile yapayalnız baş etmeye çalışan Elif kendine yardım edecek birisini arar ama bulamaz. Eski güzellik kraliçesi, yeni ev kadını Zeliş’in aklı mahallenin genç üniversitelisi Levent’in ilgisi ile karışır. Eşinin bir genç kız uğruna terk ettiği Yasemin, sokağa yeni taşınan Sinan ile tanışır. Bunu gören eski eşi deliye döner. Yasemin mahallenin şen dulu Emel ile de didişmek zorunda kalır ve büyük bir felaketin ortasında kalakalır.

Oyuncuları: Bennu Yıldırımlar, Ceyda Düvenci, Evrim Solmaz, Özge Özder, Songül Öden, Serhat Tutumluer, Erdal Bilingen, Metin Büktel, Cenk Ertan, Devrim Özder Akın, İlker Kurt, İncilay Şahin

KÜNYE
YÖNETMEN: Eylem Koza
YAPIMCI: Fatih Aksoy
SENARYO UYARLAMA: Meryem Gür
SENARYO EKİBİ: Grup Karayazı
PROJE TASARIM: Marc Cherry
UYGULAYICI YAPIMCI: Işıl Karpuzoğlu
YAPIM KOORDİNATÖRÜ: Suzan Sümeli
YARDIMCI YÖNETMEN: Arda Sarıgün
SANAT YÖNETMENİ: Berna Arslan
SANAT DANIŞMANI: Esra Ergün Kazmirci
KURGU: Engin Öztürk
MÜZİK: Temel Zümrüt
GÖRÜNTÜ YÖNETMENİ: Ferhat Öçmen
IŞIK ŞEFİ: Yaşar Yılmaz
Döküm
00:00Çok güzel, ben Bülent'in talibini davet edeceğim ama Serkan, inşallah reklam arasında düşünmüşsündür, bittim farkında mısın?
00:07Reklam arasında düşünmediysen...
00:09Ramazan Usta!
00:10Nasıl bir eş aradığını söyle.
00:14Ramazan Usta!
00:15Söylesene oğlum.
00:21Niye bu kadar çok açıyorsun televizyonun sesini? Sokaklara taşıyor.
00:25Ne? Anlamadım.
00:27Şey diyecektim, Kudret yarın taburcu oluyor ya, ben de ona sevdiği şeyleri aldım.
00:32İşte eve hazırlayacağım, süsleyeceğim, sevdiği yemekleri pişireceğim falan.
00:36Ha maşallah maşallah, pek güzel.
00:38Yani işte evimizin direği dönüyor.
00:40Senin anlayacağın, hani malum bizim ev de küçük ya, hani diyorum ayıp olmazsa sana, Macit ablayla bir konuşsan da barışsan artık.
00:50Şey, ben ona kırgınım.
00:53İnsan bir halatı sormak için uğramaz mı? Bir kere elinde bile olsa kibarlıktan kapıya tıklatmaz mı?
01:01Belki tıklatmıştır da biz duymamışızdır, sen televizyonun sesini çok açıyorsun ya.
01:05Yok canım, nerede? Hem gelse bile artık kıymeti yok.
01:11Ben memlekete dönmeyeceğim. Ev satılana kadar buradayım.
01:16Burada mı? Ama dedim ya, Ramazan Usta bizim ev küçük yani, ben bir de misafir odasını boyatmayı düşünüyordum.
01:24Sen en zor zamanımda bana kapını açtın ya, Allah senden razı olsun. Boya badanını ben yaparım.
01:31O sırada nerede kalacaksın?
01:33Ben burada yatarım. Hem Kudret oğlumu da görürüm, hasret gideriz.
01:39Eyvahlar olsun. Çocuklara sözü geçiyor diye sevinirken adam yerleşti kaldı, iyi mi?
01:44Pardon.
01:49O çiçekler ne öyle?
01:51Şimdi bunları Ramazan Usta gönderdi senin için. Bak üstünde not da var.
01:56Canımdan çok sevdiğim Macide'me yazmış.
01:59Hadi hadi, Ramazan Usta anlamaz öyle şeylerden. Sen bir yerde yaptırıp getiriverdin değil mi?
02:05Macide abla, adam çok perişan. Yani nasıl anlatayım, sabah akşam senin dilinden düşürmüyor.
02:11Macide yukarı, Macide aşağı. Barışmak istiyor seninle.
02:14O niye gelmiyormuş acaba beyefendi?
02:17Şimdi adam toy delikanlı değil ki canım, elinde çiçekle böyle kapıya dikilsin. Gururlu adam.
02:23Sen bir adım atsan, o iki adım atacak, emin ol.
02:27İsterse olimpiyatlarda üç adım atlasın.
02:30Fayda etmez. Geçti borun pazarı, sürsün eşeğini niğdeye.
02:35Macide abla, bak bir şey itiraf edeceğim.
02:39Bütün bu olanlar aslında biraz da benim kabahatim yani.
02:43Ya, senin o getirdiğim böreği ben vermemiştim.
02:47Ramazan Usta'ya senin geldiğini de söylemedi.
02:50Çünkü kurset dönene kadar bizde kalsın istedim. O çocuklara söz geçirebiliyordu, ben baş edemiyordum.
02:55Yani istemeden de olsa aranızda kara kedi gibi ben girmiş oldum.
03:00Gülşah, ha öyle, ha böyle. Bitti o iş.
03:04Allah Allah, ablacığım sen niye inat ediyorsun?
03:07Yani sizin ne sıkıntınız, ne probleminiz olabilir ki?
03:11Ya Gülşah, sana ne bizim sıkıntımızdan, problemimizden.
03:15Uzatma artık, al o hazırlattığın çiçeği de, götür.
03:19Ha bir de söyle bana, ne işin var?
03:21Uzatma artık, al o hazırlattığın çiçeği de, götür.
03:25Ha bir de söyle ona, benden umudunu kessin.
03:31Aa, ne oluyor? Yüzün bembeyaz oldu, iyi misin?
03:35Başım dönüyor da, biraz şöyle uzanayım, geçer.
03:39Macide abla.
03:41Aa, korkutma beni ya.
03:44Ay.
03:52Ay acil ambulans lazım, hastamız var.
03:54Teşekkür ederim.
04:00Macide abla.
04:04Niye söylemedin bize hasta olduğunu?
04:07Doktor hemen yumurtladı değil mi?
04:10Seni benim annem zannetti.
04:12Bana bak Gülşah, Ramazan'a bir şey söylemek yok, tamam mı?
04:17Yani o bilmesin diye ben hani, sakladım.
04:20Nasıl yani, sen Ramazan Usta'dan hastalığını saklamak için mi ondan kaçıyordun?
04:26Ya zaten adamcağız, hastaya hastalığa doymuş.
04:30Senelerce felçlik karısına bakmış.
04:33Yani bir başka hastayla daha uğraşmasını istedim, o yüzden uzak durdum.
04:37Biliyor musun, yazıktır ona.
04:41Ama Macide abla, Ramazan Usta seni...
04:43Ay, Gülşah yorma beni ne olur ya.
04:46Bak, Ramazan Usta benim için çok kıymetli.
04:50Yani benim hastalığımı bilmesin.
04:52Bir başka üzüntü daha yaşamasın zavallı adamcağız değil mi?
04:57Gülşah, bak ne olursun.
04:59Yani rica ediyorum, çok rica ediyorum.
05:01Ona bir şey söyleme olur mu?

Önerilen