Dilara Tambova, KRT TV’ye konuk oldu. “DSP’nin Erdoğan’ı destekleme kararı almasında bir kişisel çıkar mı var” sorusuna Tambova şu yanıtı verdi:
“BİRLİKTE GÖREV YAPTIĞIM İNSANLARIN ÇIKAR ÜZERİNDEN BÖYLE BİR FAALİYET YÜRÜTTÜĞÜNÜ SÖYLEMEKTEN DE KENDİMİ İMTİNA EDERİM. AMA MANZARA BUNU GÖSTERİYOR”
“Daha güzel haberlerle DSP’nin anılmasını ve burada başka mevzuları konuşuyor olmayı isterdim ve geçmiş dönemde birlikte görev yaptığım insanların çıkar üzerinden böyle bir faaliyet yürüttüğünü söylemekten de kendimi imtina ederim, çok üzüntü duyarım. Ama vaziyetin gösterdiği ne yazık ki bu, Manzara bunu gösteriyor. Biz geçmiş dönemde bu anayasa değişikliği sürecinde, referandum sürecinde hep muhalefetten yana tavır almış ve o konuda çalışmalar yapmış birisiyiz. Nihayetinde 2018 seçimlerinde, seçimlere katılamadığımız için Millet İttifakı’nı ve cumhurbaşkanı adayını desteklemiştik. O günden bugüne esasında baktığınız zaman iktidar ve muhalefet cenahında değişen bir şey yok. İktidar yine bildiğini okumakta. Hatta daha olumsuz yere evrilmiş durumda. Bu arada Millet İttifakı’nın yol kazaları olmamış mıdır? Olmuştur. Onları da zaman zaman eleştirmişizdir. Bunlardan bize göre rahatsız edici olanı, Sayın Kılıçdaroğlu’nun aday olarak ilan edildikten sonra belki de ilk ziyaret etmesi gereken partilerden biri olan DSP’yi, Ecevit’in mirası olan DSP’yi ziyaret etmemesi ya da bu cenaha yeterince ilgi göstermemesi hem kendisini seçilme yönünden belki zora düşürecek hem de bir taraftan iktidarın CHP’yi marjinal partilerle özdeş gösterme çabasına da hizmet etmiş olacağı yönünde dostane eleştirilerimiz de var. Bu, Cumhur İttifakı’na teveccüh göstereceğimiz ya da oraya meyledeceğimiz anlamına gelmezdi.
“KADIN HAKLARINA ÖZELLİKLE HASSASİYET GÖSTEREN KİŞİ VE TEMSİLCİLERİZ”
Benimle aynı düşüncede olan arkadaşlarım uzun süredir partide bu görüşün, DSP ilkeleri ile bağdaşmayacağını, Ecevit’in mirasına ters düşeceğini, onu bırakın kişisel olarak biz Atatürk ilkelerine, çağdaş medeniyete ve demokrasiye, hukukun üstünlüğüne inanmış, kadın haklarına özellikle hassasiyet gösteren kişi ve temsilcileriz. Temsil ettiğimiz parti de böyle bir parti. Dolayısıyla biz kişisel görüşümüzü parti kimliğimiz ile muhafaza ederek parti içinde gerekli uyarıları yaptık. Ama nihayetinde Sayın Genel Başkan bu konuda ne kadar kararlı olduğunu bugün bizlere de göstermiş oldu.”
“BİRLİKTE GÖREV YAPTIĞIM İNSANLARIN ÇIKAR ÜZERİNDEN BÖYLE BİR FAALİYET YÜRÜTTÜĞÜNÜ SÖYLEMEKTEN DE KENDİMİ İMTİNA EDERİM. AMA MANZARA BUNU GÖSTERİYOR”
“Daha güzel haberlerle DSP’nin anılmasını ve burada başka mevzuları konuşuyor olmayı isterdim ve geçmiş dönemde birlikte görev yaptığım insanların çıkar üzerinden böyle bir faaliyet yürüttüğünü söylemekten de kendimi imtina ederim, çok üzüntü duyarım. Ama vaziyetin gösterdiği ne yazık ki bu, Manzara bunu gösteriyor. Biz geçmiş dönemde bu anayasa değişikliği sürecinde, referandum sürecinde hep muhalefetten yana tavır almış ve o konuda çalışmalar yapmış birisiyiz. Nihayetinde 2018 seçimlerinde, seçimlere katılamadığımız için Millet İttifakı’nı ve cumhurbaşkanı adayını desteklemiştik. O günden bugüne esasında baktığınız zaman iktidar ve muhalefet cenahında değişen bir şey yok. İktidar yine bildiğini okumakta. Hatta daha olumsuz yere evrilmiş durumda. Bu arada Millet İttifakı’nın yol kazaları olmamış mıdır? Olmuştur. Onları da zaman zaman eleştirmişizdir. Bunlardan bize göre rahatsız edici olanı, Sayın Kılıçdaroğlu’nun aday olarak ilan edildikten sonra belki de ilk ziyaret etmesi gereken partilerden biri olan DSP’yi, Ecevit’in mirası olan DSP’yi ziyaret etmemesi ya da bu cenaha yeterince ilgi göstermemesi hem kendisini seçilme yönünden belki zora düşürecek hem de bir taraftan iktidarın CHP’yi marjinal partilerle özdeş gösterme çabasına da hizmet etmiş olacağı yönünde dostane eleştirilerimiz de var. Bu, Cumhur İttifakı’na teveccüh göstereceğimiz ya da oraya meyledeceğimiz anlamına gelmezdi.
“KADIN HAKLARINA ÖZELLİKLE HASSASİYET GÖSTEREN KİŞİ VE TEMSİLCİLERİZ”
Benimle aynı düşüncede olan arkadaşlarım uzun süredir partide bu görüşün, DSP ilkeleri ile bağdaşmayacağını, Ecevit’in mirasına ters düşeceğini, onu bırakın kişisel olarak biz Atatürk ilkelerine, çağdaş medeniyete ve demokrasiye, hukukun üstünlüğüne inanmış, kadın haklarına özellikle hassasiyet gösteren kişi ve temsilcileriz. Temsil ettiğimiz parti de böyle bir parti. Dolayısıyla biz kişisel görüşümüzü parti kimliğimiz ile muhafaza ederek parti içinde gerekli uyarıları yaptık. Ama nihayetinde Sayın Genel Başkan bu konuda ne kadar kararlı olduğunu bugün bizlere de göstermiş oldu.”
Category
🗞
Haberler