Tekirdağ'da 63 yaşındaki Hüseyin Alkaya'nın evcil papağanı Lara ile kurduğu dostluk görenleri şaşırtıyor. Alkaya'nın omzunda şehri dolaşan Lara, bir an olsun kaçmayı bile düşünmüyor. Lara için para teklifleri geldiğini de belirten Alkaya, "Milyarları versen ben de bunu vermem, benim hayatım, bu benim canım' dedim.
Süleymanpaşa ilçesinde, eşiyle birlikte yaşayan emekli Hüseyin Alkaya, 6 yıldır baktığı Lara adlı papağanını omzuna alıp çarşıya ve pazara gidiyor. Sahibinin omzunda gezmeye alışan Lara'ya, vatandaşlar da yoğun ilgi gösteriyor. Papağanına gözü gibi baktığını anlatan Alkaya, "2017'den bu yana dostluğumuz sürüyor. Kafeste bakıyorum, kafese girmese de kendisi, açık bırakıyoruz, sonra giriyor kendiliğinden. Ben elimle beslemiyorum ama yemi var, yemini, suyunu koyuyoruz, kendisi yiyor. Ondan sonra doydu mu, canı sıkıldı mı 'dışarı alın beni dışarı çıkartın' diyor gibi davranıyor. Her vakit çıkıyoruz, duruyor böyle belli bir zaman, canı sıkıldı mı kafesin kapağını açıyoruz ondan sonra kendisi uçuyor evin içinde. Omzumda böyle pazara, markete gidiyorum, şehir merkezine gidiyorum. Hiç gitmez, omzumdan kaçmaz. İnsanlar şaşırıyorlar, ne biçim kuş diyorlar, fotoğrafını bile çekiyorlar. Özellikle, Instagram'a bile koydular fotoğrafını" diye konuştu.
'HAYAT ARKADAŞIM BENİM'
Bazen papağana alıcıların çıktığını da söyleyen Hüseyin Alkaya, "10 bin lira veren oldu. 'Milyarları versen ben de bunu vermem, benim hayatım, bu benim canım' dedim. Sabah akşam çıkartıyorum böyle canı sıkılmasın, stres yapmasın diye. Hayat arkadaşım benim. Mesela Marmara Adası'na tatile gidiyorum. Adadan 4-5 gün gelmiyorum. 5 gün bekliyor, gelmeyince kafesi yiyor, beni arıyor" dedi.
Süleymanpaşa ilçesinde, eşiyle birlikte yaşayan emekli Hüseyin Alkaya, 6 yıldır baktığı Lara adlı papağanını omzuna alıp çarşıya ve pazara gidiyor. Sahibinin omzunda gezmeye alışan Lara'ya, vatandaşlar da yoğun ilgi gösteriyor. Papağanına gözü gibi baktığını anlatan Alkaya, "2017'den bu yana dostluğumuz sürüyor. Kafeste bakıyorum, kafese girmese de kendisi, açık bırakıyoruz, sonra giriyor kendiliğinden. Ben elimle beslemiyorum ama yemi var, yemini, suyunu koyuyoruz, kendisi yiyor. Ondan sonra doydu mu, canı sıkıldı mı 'dışarı alın beni dışarı çıkartın' diyor gibi davranıyor. Her vakit çıkıyoruz, duruyor böyle belli bir zaman, canı sıkıldı mı kafesin kapağını açıyoruz ondan sonra kendisi uçuyor evin içinde. Omzumda böyle pazara, markete gidiyorum, şehir merkezine gidiyorum. Hiç gitmez, omzumdan kaçmaz. İnsanlar şaşırıyorlar, ne biçim kuş diyorlar, fotoğrafını bile çekiyorlar. Özellikle, Instagram'a bile koydular fotoğrafını" diye konuştu.
'HAYAT ARKADAŞIM BENİM'
Bazen papağana alıcıların çıktığını da söyleyen Hüseyin Alkaya, "10 bin lira veren oldu. 'Milyarları versen ben de bunu vermem, benim hayatım, bu benim canım' dedim. Sabah akşam çıkartıyorum böyle canı sıkılmasın, stres yapmasın diye. Hayat arkadaşım benim. Mesela Marmara Adası'na tatile gidiyorum. Adadan 4-5 gün gelmiyorum. 5 gün bekliyor, gelmeyince kafesi yiyor, beni arıyor" dedi.
Category
🗞
Haberler