RÖPORTAJ
-FİLMDEN GÖRÜNTÜLER
( İSTANBUL )- Film çekti, vizyona girmeden satılığa çıkardı İSTANBUL
- Türk yapımı ‘Korku Takvimi’ isimli korku türündeki film, 3 milyon TL karşılığında yönetmen ve yapımcısı Yunus Şevik tarafından internet üzerinden satılığa çıkarıldı. Birçok sektörde olduğu gibi sinema sektörü de koronavirüs nedeni ile olumsuz etkilendi. Normalleşme ile sinema salonları kapıları açsa da izleyiciler salgın riski göz ardı edip salonda film seyretmiyor. Birçok film yayın sırası beklerken 27 Kasım’da vizyona girecek olan ‘Korku Takvimi’ ismindeki sinema filmi, bir satış sitesinde 3 milyon TL’ye alıcısını arıyor. Yunus Şevik’in 2 senede hazırlayıp çekimlerini gerçekleştirdiği yapım; içinde cin hikayesi barındırmayan farklı bir korku filmi olarak satılığa çıkarıldı. Neden bu yöntem ile satılığa çıkardığını aktaran Yönetmen Yunus Şevik, ‘’Film çekmenin zorluklarını mizahi olarak vurgulamak için filmi satılığa çıkardığını söyledi.
“'Son kaç olur’ şeklinde mesajlar geliyor” İlana koyma fikrinin nasıl ortaya çıktığını anlatan Yunus Şevik, "Geçen yıl bir korku filmi yapmıştık. 35 korku filmi içinde 5’inci olarak güzel bir ses getirdik. Bu sefer farklı bir film yapalım dedik. Bu sefer cinsiz bir film olsun. Farklı bir filmi de farklı şekilde insanlara duyururuz dedik. Çünkü bu filmin içinde korku, gerilim, gizem ve dram var. Filmi farklı şekilde yani satılık ilanı vererek duyurduk. Bunu yapsak mı? yapmasak mı? diye ikilemde kaldım. İlanı vermeye karar verdim ve güzel oldu. İlanı girdikten 3 ay sonra ilana bir sürü mesajlar gelmeye başladı.
‘’Son kaç olur’’ şeklinde mesajlar gelmeye başladı.
Daha sonra sosyal medyaya düşmüş, internet viral olmuş. Kimi sinemacılar eleştirmiş, ‘’nasıl satabilir’’ diye. Miktarı yüksek, yüksek bütçeli bir iş. İlana koymaktaki amacımız; mizahi dille sektördeki sıkıntıları anlatmaktı. Mizah diliyle filmin farklılığını ve kalitesini anlattım’’dedi.
"Koronavirüs pandemisi olmasaydı satılık ilanı koymazdım" Satılık ilanın koyma sebebinin koronavirüs pandemisi olduğunu açıklayan Şevik, ‘’Koronavirüs pandemisi olmasaydı satılık ilanı koymazdım. Bunda pandemin etkisi çok. Şu an 8 tane sinema salonu açıldı, vizyona giren filmler var. Seyirci düşük, doğal olarak insanlar gitmek istemiyor. Bizim işimiz riskli, büyük bütçeler ile yapılıyor. Filmi satılığa çıkardım. Yeni film üretebilecek miyiz? Yeni ve yükselen bir firmayız. Tam yükselme aşamasındayken böyle bir şey geldi. Kısmetimiz böyleymiş. Vizyonumuz 27 Kasım olarak planladık. Pandemi durursa bu tarihte vizyonda olacağız’’ şeklinde konuştu.
"Talep olursa filmi satabiliriz" Şevik sözlerine şöyle devam etti: "Toplumumuzda insanlar çok önyargılı bakıyorlar. Bu filmi satılığa çıkardıktan sonra da birçok kişi tepki gösterdi. Filmin içinde birçok duygu bulunuyor. Filmi satılığa çıkardıktan sonra talepler oldu. Bütün fikirlere açık bir firmayız. Bu konularda daha farklı hedeflerimiz bulunuyor. Talep olursa filmi satabiliriz. Bu bağlamda yeni film üretmenin peşindeyiz. Filmi mizahi bir dille aktarırken, ‘50 tane çekilmiş ve yayınlanmamış cinsiz film ile takas olunur. Montaj başında sigara içilmemiştir. Emlakçılar aramasın değil, arasın’ gibi söylemler kullandık. Talipler var, filmin bir kısmını almak istiyorlar. Filmimiz bitti, fragmanı bekliyorlar. Görüşüp anlaşabildiğimiz kişilere filmi satabiliriz. Daha iyi filmler yapalım. Bugün 3 milyonluk film yaptıysak yarın 10 milyonluk film yapalım. Sinema sanatında harcamaktan korkmayan bir insanım’’ diye konuştu.
Filmin fiyatını nasıl belirlediklerini açıklayan Şevik, ‘’Film, 6 aylık bir post prodüksiyon sürecinden geçti. Fiyatını belirlerken filmin kalitesine, harcanan emeğine ve piyasadaki değerine göre belirledik. Filmimizi Altın Portakal Film Festivali’ne göndermek istiyoruz. Yurtdışındaki tüm festivallere göndermek istiyoruz. Çünkü çok farklı bir film oldu, hem korkutuyor hem de ağlatıyor’’ ifadelerini kullandı. "Filmlerin son kullanma tarihi yok" Şevik, sözlerini şöyle tamamladı: ‘’Koronavirüsten dolayı sinemaların durumu ne olacak daha bilmiyoruz. Sinema sektörü açıldı ama insanlar çok fazla gitmiyorlar. Yatırımcılar noktasında yeni projelerde düşünülüyor. Paraları var ama harcamak istemiyorlar. Bu filmlerin bir son kullanma tarihi yok. Son kullanma tarihi olmadığı için filmler yapılabilir. Görüştüğümüz kişiler bulunuyor. Ancak koronavirüs sinema sektörünü de sekteye uğrattı diyebilirim’’. Korku türünün içinde dram, gerilim, suç, gizem gibi unsurları taşıyan ‘Korku Takvimi’ isimli sinema filminin başrolünde Melisa Seda yer alırken Nevin Efe, Zafer Kora, Erdal Ayna, Rumeysa Sarıarslan, Muharrem Fındıcak, Nihat Yılmaz, Oktay Uncu yapımdaki önemli karakterleri oynuyor. (AG-ACÖ-E)
http://beyazgazete.com/video/webtv/ekonomi-2/yonetmeninden-vizyonluk-satilik-film-847714.html
-FİLMDEN GÖRÜNTÜLER
( İSTANBUL )- Film çekti, vizyona girmeden satılığa çıkardı İSTANBUL
- Türk yapımı ‘Korku Takvimi’ isimli korku türündeki film, 3 milyon TL karşılığında yönetmen ve yapımcısı Yunus Şevik tarafından internet üzerinden satılığa çıkarıldı. Birçok sektörde olduğu gibi sinema sektörü de koronavirüs nedeni ile olumsuz etkilendi. Normalleşme ile sinema salonları kapıları açsa da izleyiciler salgın riski göz ardı edip salonda film seyretmiyor. Birçok film yayın sırası beklerken 27 Kasım’da vizyona girecek olan ‘Korku Takvimi’ ismindeki sinema filmi, bir satış sitesinde 3 milyon TL’ye alıcısını arıyor. Yunus Şevik’in 2 senede hazırlayıp çekimlerini gerçekleştirdiği yapım; içinde cin hikayesi barındırmayan farklı bir korku filmi olarak satılığa çıkarıldı. Neden bu yöntem ile satılığa çıkardığını aktaran Yönetmen Yunus Şevik, ‘’Film çekmenin zorluklarını mizahi olarak vurgulamak için filmi satılığa çıkardığını söyledi.
“'Son kaç olur’ şeklinde mesajlar geliyor” İlana koyma fikrinin nasıl ortaya çıktığını anlatan Yunus Şevik, "Geçen yıl bir korku filmi yapmıştık. 35 korku filmi içinde 5’inci olarak güzel bir ses getirdik. Bu sefer farklı bir film yapalım dedik. Bu sefer cinsiz bir film olsun. Farklı bir filmi de farklı şekilde insanlara duyururuz dedik. Çünkü bu filmin içinde korku, gerilim, gizem ve dram var. Filmi farklı şekilde yani satılık ilanı vererek duyurduk. Bunu yapsak mı? yapmasak mı? diye ikilemde kaldım. İlanı vermeye karar verdim ve güzel oldu. İlanı girdikten 3 ay sonra ilana bir sürü mesajlar gelmeye başladı.
‘’Son kaç olur’’ şeklinde mesajlar gelmeye başladı.
Daha sonra sosyal medyaya düşmüş, internet viral olmuş. Kimi sinemacılar eleştirmiş, ‘’nasıl satabilir’’ diye. Miktarı yüksek, yüksek bütçeli bir iş. İlana koymaktaki amacımız; mizahi dille sektördeki sıkıntıları anlatmaktı. Mizah diliyle filmin farklılığını ve kalitesini anlattım’’dedi.
"Koronavirüs pandemisi olmasaydı satılık ilanı koymazdım" Satılık ilanın koyma sebebinin koronavirüs pandemisi olduğunu açıklayan Şevik, ‘’Koronavirüs pandemisi olmasaydı satılık ilanı koymazdım. Bunda pandemin etkisi çok. Şu an 8 tane sinema salonu açıldı, vizyona giren filmler var. Seyirci düşük, doğal olarak insanlar gitmek istemiyor. Bizim işimiz riskli, büyük bütçeler ile yapılıyor. Filmi satılığa çıkardım. Yeni film üretebilecek miyiz? Yeni ve yükselen bir firmayız. Tam yükselme aşamasındayken böyle bir şey geldi. Kısmetimiz böyleymiş. Vizyonumuz 27 Kasım olarak planladık. Pandemi durursa bu tarihte vizyonda olacağız’’ şeklinde konuştu.
"Talep olursa filmi satabiliriz" Şevik sözlerine şöyle devam etti: "Toplumumuzda insanlar çok önyargılı bakıyorlar. Bu filmi satılığa çıkardıktan sonra da birçok kişi tepki gösterdi. Filmin içinde birçok duygu bulunuyor. Filmi satılığa çıkardıktan sonra talepler oldu. Bütün fikirlere açık bir firmayız. Bu konularda daha farklı hedeflerimiz bulunuyor. Talep olursa filmi satabiliriz. Bu bağlamda yeni film üretmenin peşindeyiz. Filmi mizahi bir dille aktarırken, ‘50 tane çekilmiş ve yayınlanmamış cinsiz film ile takas olunur. Montaj başında sigara içilmemiştir. Emlakçılar aramasın değil, arasın’ gibi söylemler kullandık. Talipler var, filmin bir kısmını almak istiyorlar. Filmimiz bitti, fragmanı bekliyorlar. Görüşüp anlaşabildiğimiz kişilere filmi satabiliriz. Daha iyi filmler yapalım. Bugün 3 milyonluk film yaptıysak yarın 10 milyonluk film yapalım. Sinema sanatında harcamaktan korkmayan bir insanım’’ diye konuştu.
Filmin fiyatını nasıl belirlediklerini açıklayan Şevik, ‘’Film, 6 aylık bir post prodüksiyon sürecinden geçti. Fiyatını belirlerken filmin kalitesine, harcanan emeğine ve piyasadaki değerine göre belirledik. Filmimizi Altın Portakal Film Festivali’ne göndermek istiyoruz. Yurtdışındaki tüm festivallere göndermek istiyoruz. Çünkü çok farklı bir film oldu, hem korkutuyor hem de ağlatıyor’’ ifadelerini kullandı. "Filmlerin son kullanma tarihi yok" Şevik, sözlerini şöyle tamamladı: ‘’Koronavirüsten dolayı sinemaların durumu ne olacak daha bilmiyoruz. Sinema sektörü açıldı ama insanlar çok fazla gitmiyorlar. Yatırımcılar noktasında yeni projelerde düşünülüyor. Paraları var ama harcamak istemiyorlar. Bu filmlerin bir son kullanma tarihi yok. Son kullanma tarihi olmadığı için filmler yapılabilir. Görüştüğümüz kişiler bulunuyor. Ancak koronavirüs sinema sektörünü de sekteye uğrattı diyebilirim’’. Korku türünün içinde dram, gerilim, suç, gizem gibi unsurları taşıyan ‘Korku Takvimi’ isimli sinema filminin başrolünde Melisa Seda yer alırken Nevin Efe, Zafer Kora, Erdal Ayna, Rumeysa Sarıarslan, Muharrem Fındıcak, Nihat Yılmaz, Oktay Uncu yapımdaki önemli karakterleri oynuyor. (AG-ACÖ-E)
http://beyazgazete.com/video/webtv/ekonomi-2/yonetmeninden-vizyonluk-satilik-film-847714.html
Category
🗞
Haberler