"Örgü bebekler benim yaşam kaynağım" - AMASYA - Hikmet Geçer'in örgü bebek yapımı - Hazırlanan bebekler - Geçer'in bebeklerini sevmesi - Hikmet Geçer'in konuşması - Kardeş Songül Geçer'in konuşması"Örgü bebekler benim yaşam kaynağım" - Amasya 'nın Merzifon ilçesinde yaşayan doğuştan yürüme engelli ve ellerinde 5 parmağı bulunmayan 54 yaşındaki Hikmet Geçer, örgü işiyle hem gelir elde ediyor hem de yaşama tutunuyor - Hikmet Geçer: - "Hayata bu bebeklerimle tutundum, onlarla çok mutluyum. Onlar benim yaşam kaynağım. Onları gerçek bebek gibi seviyorum, öpüyorum, kokluyorum" - "Benim gibi engelli olup hayata küsen, eve kapanan çok kişi var. Hayata küsmesinler, kendilerine uğraş bulsunlar. Herkesin başarabileceği bir iş vardır"AMASYA (AA) - CİHAN OKUR - Amasya 'nın Merzifon ilçesinde yaşayan doğuştan yürüme engelli ve ellerinde 5 parmağı bulunmayan 54 yaşındaki Hikmet Geçer, uğraş edindiği örgü işiyle hayata tutunuyor.Hikmet Geçer, evinde oluşturduğu küçük atölyede organik ipler kullanarak örgü bebekler yapıyor.Kız kardeşiyle yaşayan Geçer, yaptığı örgü bebekleri pazarda ve katıldığı kermeslerde satarak ev bütçesine de katkı sağlıyor.Geçer, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ördüğü bebekler sayesinde hayata sımsıkı tutunduğunu söyledi.
Örgü konusunda yeteneği olduğunu belirten Geçer, el becerisini geliştirdikten sonra hayata daha olumlu bakmaya başladığını dile getirdi. - "Hayata hiç küsmedim"Kutulardan evler, oyuncaklar yaptığını, sonra örgü bebek işine merak saldığını anlatan Geçer, "Kendi kendime deneyerek öğrendim. Sonra bir kitap aldım, onunla iyice pekiştirdim ve bu duruma geldim. Çocukluğum, gençliğim hep evde geçti, dışarı çıkamadım. Sonra böyle bir uğraş edindim kendime. Hayata hiç küsmedim, küsecek bir dururum yok. Allah'tan geldi, biz de kabul ettik." diye konuştu.
- Engellilere tavsiyeİnsanın azimli olduğu takdirde başaramayacağı iş olmadığını vurgulayan Geçer, şöyle devam etti:"Benim gibi engelli olup hayata küsen, eve kapanan çok kişi var. Hayata küsmesinler, kendilerine uğraş bulsunlar. Herkesin başarabileceği bir iş vardır. Ben gerektiğinde ev işi de yaparım, süpürürüm, silerim. Bana tek engel sokağa çıkmak. Ev asansörlü olmadığı için birinin yardımı olmadan dışarı çıkamıyorum, benim için tek sorunum bu. Çok şükür, halimden memnunum. En büyük uğraşım ve mutluluğum bu bebekleri ortaya çıkarmak. Bir bebeği örüp ortaya çıkardığımda hayattaki en büyük mutluluğum o oluyor."Örgü bebekleri yaparken engelli bir birey olduğunu unuttuğunu vurgulayan Geçer, "Bu iş sabır ve emek isteyen bir iş, sevmeden yapılmaz. Ben çok severek yapıyorum. Biraz da yetenek istiyor, özen göstermen lazım, çok incelik gerektiren bir iş. Ben hayata bu bebeklerimle tutundum, onlarla çok mutluyum. Onlar benim yaşam kaynağım. Onları gerçek bebek gibi seviyorum, öpüyorum, kokluyorum." - "Ablamla hayatı paylaşıyoruz"Geçer'in kız kardeşi Songül Geçer ise ablasının gösterdiği azim ve kararlılıktan dolayı çevresi tarafından takdir edildiğini anlattı.Songül Geçer, "Ablamla beraber bu hayatı paylaşıyoruz. Anne ve babamızı kaybettik, beraber yaşıyoruz. Ablam engel durumu nedeniyle hayata küsmedi, dört elle sarıldı. Her işini kendi yapmaya çalışır. Kendine bu bebek işini uğraş edindi ve bu konuda çok başarılı olduğunu düşünüyorum. Takdir ediyorum onu." diye konuştu.
http://beyazgazete.com/video/webtv/guncel-1/orgu-bebekler-benim-yasam-kaynagim-amasya-627946.html
Örgü konusunda yeteneği olduğunu belirten Geçer, el becerisini geliştirdikten sonra hayata daha olumlu bakmaya başladığını dile getirdi. - "Hayata hiç küsmedim"Kutulardan evler, oyuncaklar yaptığını, sonra örgü bebek işine merak saldığını anlatan Geçer, "Kendi kendime deneyerek öğrendim. Sonra bir kitap aldım, onunla iyice pekiştirdim ve bu duruma geldim. Çocukluğum, gençliğim hep evde geçti, dışarı çıkamadım. Sonra böyle bir uğraş edindim kendime. Hayata hiç küsmedim, küsecek bir dururum yok. Allah'tan geldi, biz de kabul ettik." diye konuştu.
- Engellilere tavsiyeİnsanın azimli olduğu takdirde başaramayacağı iş olmadığını vurgulayan Geçer, şöyle devam etti:"Benim gibi engelli olup hayata küsen, eve kapanan çok kişi var. Hayata küsmesinler, kendilerine uğraş bulsunlar. Herkesin başarabileceği bir iş vardır. Ben gerektiğinde ev işi de yaparım, süpürürüm, silerim. Bana tek engel sokağa çıkmak. Ev asansörlü olmadığı için birinin yardımı olmadan dışarı çıkamıyorum, benim için tek sorunum bu. Çok şükür, halimden memnunum. En büyük uğraşım ve mutluluğum bu bebekleri ortaya çıkarmak. Bir bebeği örüp ortaya çıkardığımda hayattaki en büyük mutluluğum o oluyor."Örgü bebekleri yaparken engelli bir birey olduğunu unuttuğunu vurgulayan Geçer, "Bu iş sabır ve emek isteyen bir iş, sevmeden yapılmaz. Ben çok severek yapıyorum. Biraz da yetenek istiyor, özen göstermen lazım, çok incelik gerektiren bir iş. Ben hayata bu bebeklerimle tutundum, onlarla çok mutluyum. Onlar benim yaşam kaynağım. Onları gerçek bebek gibi seviyorum, öpüyorum, kokluyorum." - "Ablamla hayatı paylaşıyoruz"Geçer'in kız kardeşi Songül Geçer ise ablasının gösterdiği azim ve kararlılıktan dolayı çevresi tarafından takdir edildiğini anlattı.Songül Geçer, "Ablamla beraber bu hayatı paylaşıyoruz. Anne ve babamızı kaybettik, beraber yaşıyoruz. Ablam engel durumu nedeniyle hayata küsmedi, dört elle sarıldı. Her işini kendi yapmaya çalışır. Kendine bu bebek işini uğraş edindi ve bu konuda çok başarılı olduğunu düşünüyorum. Takdir ediyorum onu." diye konuştu.
http://beyazgazete.com/video/webtv/guncel-1/orgu-bebekler-benim-yasam-kaynagim-amasya-627946.html
Category
🗞
Haberler