Sarıkamış şehitleri anıldı…

  • 6 yıl önce
Karadeniz Ereğli’de, 7 Kasım 1914’te Sarıkamış’ta donarak ölen 90 bin askere ulaştırılmak üzere mühimmat ve teçhizat götürürken, Rus donanması tarafından Ereğli açıklarında batırılan Bezm-i Alem, Bahr-i Ahmer ve Mithat Paşa gemilerinde yaşamını yitiren denizcileri anmak amacıyla etkinlikler düzenlendi.

Sahil kesiminde bulunan Sarıkamış Deniz Şehitleri anıtında düzenlenen törene, Karadeniz Ereğli Kaymakamı İsmail Çorumluoğlu, Eski Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Metin Ataç, Karadeniz Bölge ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Cemal Özden Yazıcıoğlu, Ereğli Belediye Başkanı Hüseyin Uysal, Sarıkamış Dayanışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Bingür Sönmez, Kdz Ereğli Cumhuriyet Başsavcısı Huzeyfe Yücedağ, Batı Karadeniz Deniz Ticaret Odası Başkanı İrfan Erdem, Bölge Komutanlığı personeli, Hatice Erdem Denizcilik Lisesi Öğrencileri, gaziler, siyasiler ve vatandaşlar katıldı.

Törende Sarıkamış Deniz Şehitleri Anıtı’na protokol tarafından çelenk sunulmasının ardından saygı duruşunda bulunuldu, İstiklal Marşı okundu.

SÖNMEZ: “HİÇ ELE GEÇMEYECEK KIŞLIK DONANIM VARDI”

Sarıkamış Dayanışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Bingür Sönmez, törende yaptığı konuşmada, Mithat Paşa, Bezm-i Alem, Bahr-i Ahmer gemilerinin Sarıkamış’a malzeme desteği için İstanbul’dan çıktıktan sonra donanma geleneği olarak ya bir koruma alması, ya da karşı limanların bombalanması gerektiğini vurguladı.

Bunların sivil gemiler olmasına rağmen askeri amaçla kullanılan 105-110 metre uzunluğunda okyanus aşabilecek büyüklükte gemiler olduğunu ifade eden Sönmez şöyle konuştu:

“Gemilerde bir daha ele hiç geçmeyecek kışlık donanım vardı. Altmış bin takım elbise vardı. Bir Amerikan gazetesinden edindiğim bilgi bu. İki uçak, dört pilot, Kafkas cephesinde isyan çıkarmak üzere Teşkilat-ı Mahsusa tarafından özel yetiştirilmiş Çerkez liderler vardı. Batum’a gidecek, arka cephe yapacaklardı. Bir daha ele geçmeyecek haritalar vardı ki, bu savaş için çok gerekli olan şeylerdi. Donanma komutanına haber verilmeden yola çıkmışlardı. 7 Kasım sabahı Ruslar Zonguldak’ı bombalamışlardı. Çünkü bir hafta önce 29 Ekim’de Rus limanlarını bombalamıştık. Onun intikamını almak amacıyla bir hafta sonra iki saat boyunca Zonguldak’ı bombaladıktan sonra geri dönerlerken, bizim üç gemi bir anda bu donanmanın kucağına düştü. Sisli bir havaydı, yağışlı bir havaydı, üç gemi de yarım saat içinde batırıldı.

Bu gemilerin batıkları donanmanın tüm donanımıyla, robotlarla arandı, derin araştırmalar yapıldı ama gemilere ulaşılamadı. Onun için hiçbir şekilde yerlerini tam olarak bilemiyoruz. Karadeniz’in yapısı nedeniyle muhtemelen aşağı doğru kaydı gittiler. Gemilerdeki 221 personelden ancak 36 tanesi yüzerek karaya çıkabildi. Çünkü Bahr-ı Ahmer bir mil açıktan gidiyordu,muhtemelen onun denizcileri. Çoğu Karadenizliydi onun gemicileri. 16’sı boğuldu, 13’ü esarette şehit oldu, 20 tanesi esaretten dönebildi.

Değerli belediyemiz bu isimleri anıtlaştırdı. Gemileri deniz kuvvetleri arşivinden çıkardım.Boğulanlar, dönenler, gelenler…