Adnan Oktar’ın 13 Aralık 2017 tarihli A9 TV sohbetinden
ADNAN OKTAR: Sırf münafık riski yoktur. Tabii böyle zayıf akıllı Müslüman tipi de vardır. Adam mesela yurt dışında, tuzu kuru eğlence arıyor, bizim onu eğlendirecek konular anlatmamızı istiyor. Harikalar falan mesela münafık adam için sorun değil çünkü münafıkla ilgilenmiyor ki adam. İşinde gücünde, aleminde münafık onun için bir risk oluşturmuyor. Münafığın hedefi değil. Adamın derdi nedir? Rahat yesin içsin işte sporunu yapsın, yan gelip yatsın. Biz de böyle ilginç şeyler anlatalım. Onu böyle roman gibi dinlesin. Onun heyecanını yaşasın. Yani “Müslümanlar nasıl bir zorluk içerisinde? Küfür nasıl atak yapıyor? Münafıklar nasıl atak yapıyor? Bir avuç Müslüman bunlara karşı nasıl mücadele veriyor?” Böyle tiplerin umurunda dahi olmaz. Onlar bizim anlatımlarımızda onları eğlendirecek yönleri ararlar. Yani harika bir yön, masalımsı bir yön. Mesela Nostradamus ne demiş? Ona benzer. Yani böyle harika bir şey. Onu eğlendirecek onun gününü renklendirecek bir şey. Mesela açıyor müzik dinliyor, eğleniyor. Biraz roman okuyor ama bizim de bir şeyler anlatmamızı istiyor ona. Uzaktan uzağa Müslüman. Uzaktan uzağa mücahit. Hiçbir riske girmez. Hiçbir risk onu ilgilendirmez. Bunlar tava Müslümanı. Yani tavada helva bulur yer. Tavada balık bulur pişirir. Kendi keyfine bakar. Onun için Müslümanların yani bizzat mücadele eden Müslümanların görevi çok zordur. Dışarıdan eğlencecilerin işi tabii ki onların kolaydır. Ve onlar da işin acayip yanı rahatça da cennete gideceğini zanneder öyle tipler. Halbuki Allah ayette diyor, “Daha öncekilerin başına gelenler sizin başınıza gelmeden hemen cennete gireceğinizi mi zannettiniz?” (Bakara Suresi, 214) Adam mesela münafık konusundan bile sıkılıyor. “Ya bırak” diyor, “eğlenceli bir konuya geçelim. Münafık konusu nedir?” diyor. Adam “başımız şişti” diyor. “Münafık, münafık” diyor yani böyle. “Eğlenceli konular olsun” diyor. Yani “bizi eğlendirecek bir şey yok mu böyle hani ilginç bir şey?” Her türlü namussuzluğu yapar. Mesela oturur Müslümana namus dersi vermeye kalkar falan. Onun için dengesiz Müslümanlar da olur. Yani öyle anormal insanlar da olur. Ama her halükarda tabii iyi olmaları, faydalı olmaları için gayret edilir. Uyarılır, anlatılır. Fakat bunlar tabii potansiyel münafık lokmasıdır. Yani münafıkların rahatça yutacağı lokmalardır. Böyle keyfine düşkün, eğlence arayan Müslümanlar, maceraperest Müslümanlar. Mesela burayı böyle eğlence yurdu gibi görür adam. Neyin niçin yapıldığını da bilmez. Akılsız kafasıyla oradan kendince ahkam keser. İşte “şunu şöyle yapma bunu böyle.” Madem o kadar akıllısın gel burada gel yap. Değil mi? Terbiyesiz adam. Oturuyorsun, oradan akıl veriyorsun. Madem öyle mücahitsin. Gel, merkezi burası işte asıl yeri burası. Gel riske gir. Mücadele et. Zorluklara gir.
Peygamberimiz (sav) zamanında da züppe zenginler vardı. Ne münafıklardan yana ne de Müslümanlardan yana, dışarıdan ahkam kesiyor akıl veriyordu. Böyle ahmak Müslümanlar. İşte “siz münafıklarla şöyle yapsanız arayı düzeltseniz daha iyi olur. Ne gerek var münafıklarla uğraşıyorsunuz hiç muhatap olmayın” falan ama işinde gücünde hem et pişiriyor “elhamdülillah Peygambere de tabiyiz” diyor “Kuran’ımızı okuyoruz, namazımızı kılıyoruz. Münafığa da karşıyım” diyor “onları da sevdiğimden değil” diyor “Peygamberi de severim ama gerek yok böyle şeylere hani hoşumuza gidecek şeylerden bahsedin bize” diyor “iç açıcı şeyler” böyle bir sınıf da vardır yalnız. Böyle “ne sizdendir ne onlardandırlar” diyor Allah ayette ortada böyle uyuşmuş tipler bunlar da ayrı bir güruhtur. Bunlar münafık yemidir münafıklar her an kapabilir böyle avanakları bu da tabii bir bilgi dahilinde olması gerekir. Arada olan Müslümanları da eleştiriyor münafığı da eleştiriyor. Ama daha da büyük görüyor kendini bu sefer o yani hem Müslümanı eleştiriyor hem münafık eleştiriyor. Asrımızda da var
ADNAN OKTAR: Sırf münafık riski yoktur. Tabii böyle zayıf akıllı Müslüman tipi de vardır. Adam mesela yurt dışında, tuzu kuru eğlence arıyor, bizim onu eğlendirecek konular anlatmamızı istiyor. Harikalar falan mesela münafık adam için sorun değil çünkü münafıkla ilgilenmiyor ki adam. İşinde gücünde, aleminde münafık onun için bir risk oluşturmuyor. Münafığın hedefi değil. Adamın derdi nedir? Rahat yesin içsin işte sporunu yapsın, yan gelip yatsın. Biz de böyle ilginç şeyler anlatalım. Onu böyle roman gibi dinlesin. Onun heyecanını yaşasın. Yani “Müslümanlar nasıl bir zorluk içerisinde? Küfür nasıl atak yapıyor? Münafıklar nasıl atak yapıyor? Bir avuç Müslüman bunlara karşı nasıl mücadele veriyor?” Böyle tiplerin umurunda dahi olmaz. Onlar bizim anlatımlarımızda onları eğlendirecek yönleri ararlar. Yani harika bir yön, masalımsı bir yön. Mesela Nostradamus ne demiş? Ona benzer. Yani böyle harika bir şey. Onu eğlendirecek onun gününü renklendirecek bir şey. Mesela açıyor müzik dinliyor, eğleniyor. Biraz roman okuyor ama bizim de bir şeyler anlatmamızı istiyor ona. Uzaktan uzağa Müslüman. Uzaktan uzağa mücahit. Hiçbir riske girmez. Hiçbir risk onu ilgilendirmez. Bunlar tava Müslümanı. Yani tavada helva bulur yer. Tavada balık bulur pişirir. Kendi keyfine bakar. Onun için Müslümanların yani bizzat mücadele eden Müslümanların görevi çok zordur. Dışarıdan eğlencecilerin işi tabii ki onların kolaydır. Ve onlar da işin acayip yanı rahatça da cennete gideceğini zanneder öyle tipler. Halbuki Allah ayette diyor, “Daha öncekilerin başına gelenler sizin başınıza gelmeden hemen cennete gireceğinizi mi zannettiniz?” (Bakara Suresi, 214) Adam mesela münafık konusundan bile sıkılıyor. “Ya bırak” diyor, “eğlenceli bir konuya geçelim. Münafık konusu nedir?” diyor. Adam “başımız şişti” diyor. “Münafık, münafık” diyor yani böyle. “Eğlenceli konular olsun” diyor. Yani “bizi eğlendirecek bir şey yok mu böyle hani ilginç bir şey?” Her türlü namussuzluğu yapar. Mesela oturur Müslümana namus dersi vermeye kalkar falan. Onun için dengesiz Müslümanlar da olur. Yani öyle anormal insanlar da olur. Ama her halükarda tabii iyi olmaları, faydalı olmaları için gayret edilir. Uyarılır, anlatılır. Fakat bunlar tabii potansiyel münafık lokmasıdır. Yani münafıkların rahatça yutacağı lokmalardır. Böyle keyfine düşkün, eğlence arayan Müslümanlar, maceraperest Müslümanlar. Mesela burayı böyle eğlence yurdu gibi görür adam. Neyin niçin yapıldığını da bilmez. Akılsız kafasıyla oradan kendince ahkam keser. İşte “şunu şöyle yapma bunu böyle.” Madem o kadar akıllısın gel burada gel yap. Değil mi? Terbiyesiz adam. Oturuyorsun, oradan akıl veriyorsun. Madem öyle mücahitsin. Gel, merkezi burası işte asıl yeri burası. Gel riske gir. Mücadele et. Zorluklara gir.
Peygamberimiz (sav) zamanında da züppe zenginler vardı. Ne münafıklardan yana ne de Müslümanlardan yana, dışarıdan ahkam kesiyor akıl veriyordu. Böyle ahmak Müslümanlar. İşte “siz münafıklarla şöyle yapsanız arayı düzeltseniz daha iyi olur. Ne gerek var münafıklarla uğraşıyorsunuz hiç muhatap olmayın” falan ama işinde gücünde hem et pişiriyor “elhamdülillah Peygambere de tabiyiz” diyor “Kuran’ımızı okuyoruz, namazımızı kılıyoruz. Münafığa da karşıyım” diyor “onları da sevdiğimden değil” diyor “Peygamberi de severim ama gerek yok böyle şeylere hani hoşumuza gidecek şeylerden bahsedin bize” diyor “iç açıcı şeyler” böyle bir sınıf da vardır yalnız. Böyle “ne sizdendir ne onlardandırlar” diyor Allah ayette ortada böyle uyuşmuş tipler bunlar da ayrı bir güruhtur. Bunlar münafık yemidir münafıklar her an kapabilir böyle avanakları bu da tabii bir bilgi dahilinde olması gerekir. Arada olan Müslümanları da eleştiriyor münafığı da eleştiriyor. Ama daha da büyük görüyor kendini bu sefer o yani hem Müslümanı eleştiriyor hem münafık eleştiriyor. Asrımızda da var
Category
🗞
Haberler