Af Örgütü'nden Mısır'a işkence suçlaması

  • 8 yıl önce
Uluslararası Af Örgütü, Mısır’da muhaliflerin kaçırılarak gizli hapishanelerde tutulduğunu ve güvenlik güçlerinin tecavüz, kaba dayak ve elektroşok gibi işkence yöntemlerine başvurduğu kaydetti.




Tweet alsisiofficial and demand he takes action to end abductions & torture in Egypt NOW: https://t.co/Xm395tjEuT pic.twitter.com/jc6YjB2BSZ— AmnestyInternational (AmnestyOnline) 13 juillet 2016





Sivil toplum örgütü tarafından yayınlanan rapora göre, Mısır’da geçtiğimiz son üç sene içerisinde yüzlerce öğrenci, aktivist ve çocuk kaçırılarak işkenceye maruz bırakıldı.

Orta Doğu ve Kuzey Afrika Direktörü Philip Luther tarafından açıklananda raporda, işkence kurbanlarının eski Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’nin de üyesi olduğu Müslüman Kardeşler’den olduğu vurgulandı.

Uluslararası Af Örgütü Sözcüsü Riccardo Noury “Mısır’da her hafta ortalama 3-4 kişinin kaybolduğuna şahit oluyoruz. Bu zorlu kaçırma vakalarından ve hapishanelerde uygulanan işkenceler hakkında ailelerin hiç bir bilgisi olmuyor” dedi.




Amnesty de Arzu Kayaoglu




Geçtiğimiz hafta 6 polis 1 mahkuma işkence edip öldürdükleri gerekçesiyle 3-7 yıl arasında değişen hapis cezalarına çarptırıldı.

Sivil toplum kuruluşuna göre Abdullfettah El Sisi’nin darbe ile iktidara gelmesinden bu yana işkence vakaları sıklaştı.

Toplam 17 somut vakanın yer aldığı raporda, kaçırılan insanların aylarca 24 saat boyunca gözleri bantlı ve elleri kelepçeli şekilde gözaltında tutulduğuna yer verildi. Güvenlik güçlerinin tecavüz, kaba dayak ve elektroşok gibi işkence yöntemlerine başvurarak zorla ifade aldığı kaydediliyor.

Avrupa Parlamentosu geçtiğimiz mart ayında İtalyan öğrenci Giulio Regeni’nin Kahire’de kaybolması üzerine Mısır‘ı kınayarak ülkede insan haklarına saygı duyulmadığına vurgu yapmıştı. İtalyan öğrencinin cesedi bulunduğunda üzerinde işkence izlerine rastlanılmıştı.

O dönem, bugün de olduğu gibi, Mısır hükümeti kaçırılma olayını reddetmişti. Mısır Dışişleri Bakanı raporun yanlı olduğunu öne sürerek, Örgütün siyasi bir ajandayı takip ettiğini, asılsız söylemlere yer verdiğini ve terörist grupları desteklediğini öne sürmüştü.

Önerilen