Seksenler 1980 Darbesi

madmaxtr

madmaxtr

24 izlenme
Demokrasimizin kesintiye uğradığı darbe dönemlerinin, bu ülkeye ne kadar büyük zarar verdiğini biliyoruz. Darbe dönemlerinde siyasetin, sosyal hayatın, ekonominin kısaca bu milletin nasıl perişan edildiğini biliyoruz.

Darbeler, sadece ülkeye değil çocuklarımızın geleceğine, umutlarına da büyük zarar verdi. Her darbede sırtımıza yüklenen acıları, bir de çocuklarımızın hatta torunlarımızın yaşayacağı düşüncesi, milyonlarca insanı ürküten bir travmaya dönüşüyordu.

***
Darbelerin ekonomiye verdiği zarara bakın. 60 ve 80 darbesini bir tarafa bırakırsak bu ülkeye "İrtica" bahanesiyle yapılan 28 Şubat darbesinin ekonomik zararı: 381 milyar dolar. "Çevre" bahanesiyle yapılan Gezi kalkışmasının ekonomiye verdiği zarar 200 milyar lira. "Yolsuzluk" bahanesiyle yapılan 17-25 Aralık darbe girişiminin maliyeti ise tam 120 milyar dolar.

Kısaca son 20 yılda darbelerin ve darbe girişimlerinin bu ülkeye ekonomik maliyeti çok ağır. Bunun hesabını "AK Parti gitsin de ne olursa olsun" diyenler ödeyecek mi?

***
Her darbe öncesinde yaşananlar aşağı yukarı aynıydı. Sokak çatışmaları, faili meçhul cinayetler, mafyatik olaylar, terör eylemleri, hükümetlere karşı yapılan medyatik itibarsızlaştırma operasyonları vb…

Darbelerden bir gün sonra ise sokaklar süt liman oluyordu. Daha doğrusu olaylar 'şak' diye kesiliyordu. Enteresandır. 80 öncesi Doğu'da oldukça faal olan PKK bile Özal'ın Başbakan olduğu 84 yılındaki Eruh saldırısına kadar sıkıyönetim döneminde hiç bir eylem yapmadı.

***
Türkiye demokrasisine yönelik son iki darbe girişimini ise geçen yıl yaşadık. Bakmayın medyada veya internette seslerinin çok çıkmasına. Açık açık darbe girişimleriydi bunlar. İlki, Gezi'de 12 ağacın yerinin değiştirilmesine karşı kışkırtılan kitlelerin, olayları ülke geneline yayması. İkincisi ise bakanların ve Başbakan'ın aile fertlerine kelepçe takmayı da içeren 'Yolsuzluk kılıflı' 17-25 Aralık emniyet-yargı darbesi girişimiydi.

***
Fakat iki seçimde üst üste milletten yediği tokat bile 'darbecilerin' akıllarını başlarına getiremedi. Başarısız olmalarına karşın darbelerin "Üst aklı" onlardan, farklı eylemlerle 'darbe ruhunu' yaşatmalarını istiyor. Hükümeti itibarsızlaştırmak için başvurmadıkları operasyon kalmadı. Bunun için, Avrupa ve ABD'ye ülkelerini şikayet etmekten, medyada 'Diktatör' algısı oluşturmaktan, terör eylemlerine kadar bir sürü yöntem deneniyor.

*Meryem GAYBERI
http://www.sabah.com.tr/yazarlar/gayberi/2015/01/08/en-buyuk-hirsiz-darbeciler