Burdur'da Kürt Kökenli Gençlerden Yüksekova Olaylarını Protesto

  • 11 yıl önce
Kürt Kökenli Gençlerden Yüksekova Olaylarını Protesto

AKP Hükümeti’nin Öcalan ve PKK’lılarla sürdüğü “açılım” görüşmelerinde fiilen PKK’ya teslim ettiği, KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Bese Hozat’ın “devletten yasal düzenleme beklemeden demokratik özerk sistemimizi kuracağız” açıklamasının hayata geçirilmeye başlandığı Güneydoğu bölgesinde, Yüksekova’da iki kişinin ölümüyle sonuçlanan olayları protesto etmek için bugün öğle saatlerinde Cumhuriyet Meydanı’nda toplanan yaklaşık 30 kişilik bir grup basın açıklaması yaparak, iki kişinin ölümünü “katliam” gibi gösterdi ve protesto etti.
AKP Hükümeti’nin Öcalan ve PKK’lılarla sürdüğü “açılım” görüşmelerinde fiilen PKK’ya teslim ettiği, KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Bese Hozat’ın “devletten yasal düzenleme beklemeden demokratik özerk sistemimizi kuracağız” açıklamasının hayata geçirilmeye başlandığı Güneydoğu bölgesinde, Yüksekova’da iki kişinin ölümüyle sonuçlanan olayları protesto etmek için bugün öğle saatlerinde Cumhuriyet Meydanı’nda toplanan yaklaşık 30 kişilik bir grup basın açıklaması yaparak, iki kişinin ölümünü “katliam” gibi gösterdi ve protesto etti. MAKÜ’de öğrenci olan Güneydoğu kökenli grup alkışlarla bir araya gelerek başlattıkları açıklamada, “Yüksekova Halkı Yalnız Değildir”, “Yaşamak İçin Savaşır, Barış İçin Ölürüz”, “Katliamcı İktidarı Reddediyoruz” yazılı ve yazısız siyah pankartlar taşındı. Açıklama boyunca yer yer “İşte Katliam, Gizli Şeytan Nerede”, “Gever Halkı Yalnız Değildir” sloganları atıldı.
Açıklama metnini okuyan ve ismini vermekten kaçınan genç, Hakkâri Yüksekova’daki olaylarda “sivil insanlara karşı yapılan saldırılarda 2 yurttaşımız katledilmiştir. Saldırıda ölen yurttaşlarımızın ailelerine ve Kürt halkına sabır ve başsağlığı diliyoruz” dedi.
Açıklama şöyle devam etti:
“Yüksekova kent merkezinin ortasında 2 yurttaşımızı iş elbiseleriyle katleden katliamcılardan önceden olduğu gibi bugün de hesap soracağız. Demokratik gösteri hakkını kullanan Kürt gençlerini ulu orta katledip çatışma diyenler Kürt halkının içine çıkacak yüz bulamayacaklardır.
“Kürt gençliğini katliamla bitireceklerini, teslim alacaklarını sananlara bir kez daha yanılacaklarını göstereceğiz. Demokratik gösteri hakkını kullanan gençleri terörist gösterenler bilmeli ki, asıl terörist kar maskeleriyle hastaneyi basıp genç, çocuk, yaşlı, hasta demeden mazlum halka işkence edip yurttaşlarımızı yerde sürükleyenlerdir. Kürt halkının öfkesi sizi boğacaktır.
“Bunlar insanlıktan nasiplerini almadıkları gibi demokrasiden de, İslamiyet’ten de nasiplerini almamışlardır. Şimdi analara ağlamsın diyenler dün Roboski’ye, bugün Yüksekova’ya baksınlar. Oralarda analar hala ağlıyorlar. Eğer Hükümet bu tür infazlara devam ederse Kürt halkı barış sürecine asla destek vermeyecektir.
AKP’nin iktidarda bulunduğu 11 yılda yaklaşık 200 kişi polis saldırısı sonucu ölmüştür. İnsanların değerlerine saldırırsanız bu ülkede hiçbir şeyi düzende tutamazsınız. Ölüme sebebiyet veren polisi, Jitem’i yargıya teslim edeceksiniz. Bundan sonra hepimiz tepkimizi net olarak ortaya koyacağız.
“Asıl terör Roboski’de 34 Kürt çocuğu acımasızca katleden, Yüksekova’da basın açıklaması yapan yurttaşlarımıza kurşun sıkan devlet zihniyetidir. Ne zaman Kürt halkı barışa elini uzatırsa birileri uzatılan bu barış eline kurşun sıkmaktadır. Biz bu tablonun tekrarını her dönem yaşıyor ve görüyoruz. Buna rağmen asla onurlu barıştan, mücadele etmekten ve demokratik hak ve taleplerimizden asla vazgeçmeyeceğiz. Birileri bu halkın barış için verdiği mücadelenin tarihini iyi okusun. “Çünkü bu tarihi bu halkın mazlum çocukları kendi canı ve kanıyla yazmaktadır. Bu halkın çocuklarına göz kırpmadan bomba yağdıran, kurşun sıkan, cesedine işkence yapanlar bir gün Kürt halkına hesabını ağır şekilde vereceklerdir. Buradan yapılan katliamı görmeyip ve yurttaşlarımızı terörist ila eden basın kuruluşları ve faşist diktatör medyasını nefretle kınıyoruz. AKP derhal bu olayı aydınlatmalı. Aksi halde bu katliamın vebali de sorumluluğu da AKP’nindir. Derhal sorumluları bulmalı onlara gereken cezayı vermelidir.”

Önerilen