Bediüzzaman Hazretleri’nin has talebelerinden Mustafa Sungur Ağabeyimizin cenaze töreninde Sayın Başbakanımız çok güzel konuşmuş.
- 11 yıl önce
DİDEM ÜRER: Hocam, Mustafa Sungur Ağabeyin cenazesi vardı bugün, inşaAllah. İstanbul’da dün Hakk’ın rahmetine kavuşmuştu Mustafa Sungur Ağabeyimiz. Ve bugün Fatih Camii’nde binlerce kişinin katıldığı cenaze töreninde, Sayın Başbakanımız halka seslenerek; “Ömürleri boyunca bu gök kubbede hoş bir seda bırakma uğruna onlar çok büyük mücadeleler verdiler. Çok ciddi ezalar, cefalar çektiler. Ve bu ezalar, cefalar inanıyorum ki şu anda onların yanında götürdükleridir. Gösterilen ilgiden dolayı Allah sizden razı olsun” dedi. Başbakanımız, Seyit Salih Özcan Ağabeyimize konuşmayı devretti. Ve Ağabeyimiz; “Benim çok şeylere beraber girdiğim 50 senelik arkadaşım Mustafa Sungur’u Allah’a yolcu ettik. Esselamun Aleykum” dedi.
ADNAN OKTAR: Canım benim, acayip şeker. Başbakanımızın Seyit Salih Özcan Ağabeyimize ismiyle hitap ederek, konuşmayı ona devretmiş olması ayrı bir güzellik olmuş. Allah hıfzetsin, korusun Sayın Başbakanımızı. MaşaAllah, çok değerli bir insan. Çile insanı. Konuşmasında görüyor musun üslubu? Çileyi nasıl anlatıyor? O çilenin içinden gelen bir insan olduğu için; çile arkadaşlarını, çile dostlarını çok iyi teşhis ediyor ve “çileyi götürdü yanında” diyor. Çünkü sevap orada. Onun aldığı manevi makamın çileyle olduğunu, çilenin güzelliğini nasıl bildiğini mükemmel bir üslupla, bir veli üslubuyla anlattı Başbakan. Helal olsun, tebrik ediyorum. Hz. Mehdi (a.s) da senin yanında, Hz. İsa Mesih (a.s) da yanında, Hz. Hızır (a.s) da yanında, Evliyaullah da yanında. Evliya kol geziyor, gönlün çok rahat olsun. Devam, inşaAllah, Allah’ın izniyle. Cenab-ı Allah’ın kaderinin sevkiyle vazifene devam edeceksin, inşaAllah. Her hareketini sana Cenab-ı Allah yaptırıyor. Her hareketin ilhamla Allah tarafından yönlendiriliyor. Çünkü önemli bir ülkenin Başbakanısın. Kilit bir ülkenin, Mehdiyet’in sahibi olan bir ülkenin Başbakanısın. Ahir zamanın Başbakanısın. Herhangi bir insan değilsin. Özel seçildin, özel olarak göreve getirildin. İhamla Allah tarafından yönlendiriliyorsun. Allah muvaffak etsin. Allah gaza-i ekberin etsin, mübarek ve sait, inşaAllah. İlimle, irfanla, sevgiyle ve bir gazası var, maşaAllah. Şefkatle, hilimle bir gazası var. Allah sürekli yolunu açıyor, maşaAllah. Gönlü müsterih olsun.
ADNAN OKTAR: Canım benim, acayip şeker. Başbakanımızın Seyit Salih Özcan Ağabeyimize ismiyle hitap ederek, konuşmayı ona devretmiş olması ayrı bir güzellik olmuş. Allah hıfzetsin, korusun Sayın Başbakanımızı. MaşaAllah, çok değerli bir insan. Çile insanı. Konuşmasında görüyor musun üslubu? Çileyi nasıl anlatıyor? O çilenin içinden gelen bir insan olduğu için; çile arkadaşlarını, çile dostlarını çok iyi teşhis ediyor ve “çileyi götürdü yanında” diyor. Çünkü sevap orada. Onun aldığı manevi makamın çileyle olduğunu, çilenin güzelliğini nasıl bildiğini mükemmel bir üslupla, bir veli üslubuyla anlattı Başbakan. Helal olsun, tebrik ediyorum. Hz. Mehdi (a.s) da senin yanında, Hz. İsa Mesih (a.s) da yanında, Hz. Hızır (a.s) da yanında, Evliyaullah da yanında. Evliya kol geziyor, gönlün çok rahat olsun. Devam, inşaAllah, Allah’ın izniyle. Cenab-ı Allah’ın kaderinin sevkiyle vazifene devam edeceksin, inşaAllah. Her hareketini sana Cenab-ı Allah yaptırıyor. Her hareketin ilhamla Allah tarafından yönlendiriliyor. Çünkü önemli bir ülkenin Başbakanısın. Kilit bir ülkenin, Mehdiyet’in sahibi olan bir ülkenin Başbakanısın. Ahir zamanın Başbakanısın. Herhangi bir insan değilsin. Özel seçildin, özel olarak göreve getirildin. İhamla Allah tarafından yönlendiriliyorsun. Allah muvaffak etsin. Allah gaza-i ekberin etsin, mübarek ve sait, inşaAllah. İlimle, irfanla, sevgiyle ve bir gazası var, maşaAllah. Şefkatle, hilimle bir gazası var. Allah sürekli yolunu açıyor, maşaAllah. Gönlü müsterih olsun.