Darwinizm deccaliyetin dinidir, PKK İslam dininin tam tersi olan bu dinin yani şeytanın ritüellerini uyguluyor, bu dine göre insan öldürmek helal ve faydalıdır, aile kutsal değildir, ahlaksızlık teşvik edilmektedir.

DİDEM ÜRER: Hocam, PKK-KCK faaliyetlerinde bulunduğu gerekçesiyle haklarında dava açınla sanıklardan biri, öğrencileri örgüte nasıl bir ideolojik eğitimle kazandırdıkları yönünde bir açıklamada bulundu. İllerde PKK’ya ait eğitim dernekleri olduğunu, Doğu ve Güneydoğu’dan gelen öğrencileri bu derneklerde terör örgütünün propagandasının yapıldığını, teorik eğitimleri tamamlandıktan sonra da dağda pratik eğitim verildiğini anlattı.

ADNAN OKTAR: Öyle bomboş adam değiller, bayağı kültürlüler. Çok okumuş adamlar. Marks’ı, Stalin’i, Lenin’i, bütün Marksist gerilla liderlerinin hayatlarını, materyalist felsefeyi incelemiş insanlar ve inanmışlar. Çünkü bu bir din, deccalin dini, deccaliyet dini. Deccal Darwin olarak ortaya çıktı. Ama o dinin tabii mezhepleri vardır, imamları vardır. Mesela Marks vardır, Lenin vardır, Stalin vardır. O dinin ritüelleri vardır, ibadethaneleri vardır. Mesela komünist parti dernekleri o dinin ibadethaneleri oluyor. Mesela gösteri yürüyüşü yapıyorlar, o onun ibadeti oluyor. Ona ait bayrakları oluyor, ona ait resimleri oluyor. O bir ibadet uygulaması olmuş oluyor. O dinin kuralları oluyor mesela; İslam’da adam öldürmek haramken, o dinde adam öldürmek helal ve faydalı. Tahribat İslam’da haramken, o dinde helal ve faydalı. Aile kutsalken, o dinde aile kutsal değil. Aile yok. Ahlak İslam’da kutsalken, o dinde ahlak hiç kabul edilmiyor. İnsan yapısı bir kurum olarak kabul ediliyor. İslam’da özel mülkiyet varken, o dinde özel mülkiyet yok. Mal herkesindir inancı var. Dolayısıyla İslam’ın dediği her şeyin hemen hemen zıddıdır o din. Tamamen zıddıdır. Şeytani bir din olduğu için şeytana uygun ritüelleri vardır. Adam da yakayı şeytana kaptırdığı için... Ayette diyor Cenab-ı Allah, şeytandan Allah’a sığınırım; “Şeytan artık onu bir kabuk gibi bağlar” diyor. Adam o kafaya girdikten sonra haberi olmuyor, şeytan onu tamamen kaplıyor, kabuk gibi bağlıyor. Artık beyni donuyor. Dine İslam’a, Kuran’a kapalı hale geliyor. Ayette diyor Cenab-ı Allah, şeytandan Allah’a sığınırım; “Gözleri vardır görmez, kulakları vardır işitmez” diyor Cenab-ı Allah. “Kalpleri de kördür” diyor Allah. Onun için PKK’nın eğitimine giren, o dine giren bir insan, o dinin mensubu olan bir insan artık şeytanın dinine girdiği için adeta deliye dönüyor. Mesela o dinde kendini öldürmek de helal, başkasını öldürmek de helal. İslam’da kendini öldürmek haramdır, başkasını öldürmek de haramdır. Zıt dinler, iki zıt din. Şu an iki zıt dinin mücadelesi var. Ama Güneydoğu’daki kardeşlerimiz deccalin etraflarını muhasara altına alındığının farkında değiller. Deccal onlara hoş yaklaşıyor kendi kafalarına göre. Mesela diyor ki; “Size yemek dağları vereceğim, su dağları vereceğim, çorba dağları vereceğim, et dağları vereceğim size” diyor. “Size cennet vaat ediyorum” diyor deccal. Ve deccal çok süratli hareket ediyor. Ve onların gözünü boyuyor. Dinden göstererek, mürşit gibi de kendini göstererek yaklaşıyor. Hatta hadislerde var; “Deccal ilk çıktığında kendini bir mürşit gibi gösterir” diyor. Bakıyorsun Güneydoğu’da, “toplu Cuma namazları kılalım” diyor PKK. “İlk çıktığında mürşit olarak çıkar” diyor. “Sonra halk onu fark ettikçe ondan uzaklaşmaya başlar” diyor. “Bilhassa deccal, köylü olan fakat cehaletin içinde olan insanları daha çabuk etkileyecek” diyor. “Çocukları daha çabuk etkileyecek, kadınları daha çabuk etkileyecek” diyor deccal. Güneydoğu’ya da baktığımızda genellikle deccaliyetin hedefinin bu kardeşlerimiz olduğunu görüyoruz.